Üniter Devlet İlkesi, Federal Devlet ve Demokratik Konfederalizm İbrahim TİPİ
Atatürk ‘ün ilkeleri
1.
2. Cumhuriyet devrimi ayrıca milliyetçi bir devrimdir. Bu
milliyetçilik
ırkçı bir yapıda değildir; yurtseverlikle sınırlıdır. Bu
devrimin amacı, Türkiye Cumhuriyetinin
bağımsızlığının korunması ve ayrıca Cumhuriyetin
siyasal yönden geliĢmesidir.
Bu milliyetçilik, tüm diğer ulusların bağımsızlık haklarına
saygılıdır; sosyal içeriklidir;
yalnızca anti - emperyalist olmayıp, aynı zamanda
gerek hanedan yönetimine,
gerekse herhangi bir sınıfın Türk toplumunu
yönetmesine de karĢıdır ve nihayet bu milliyetçilik
Türk devletinin vatanı ve halkı ile bölünmez bir bütün
olduğu ilkesine inanmaktadır.
3. Gerek içeriği gerekse hedefleri açısından bakıldığında, Cumhuriyet
Devrimi
ayrıca bir sosyal devrim niteliği de taĢır. BaĢta Ġsviçre Medeni Kanunu
olmak üzere, Batı kanunlarının Türkiye'de uygulamaya konulmasıyla
birlikte
kadınların statüsünde köklü değiĢiklikler olmuĢ, 1934
yılında kabul edilen bir kanun ile kadınlar seçme ve seçilme hakkını
almıĢlardır.
Atatürk çeĢitli ortamlarda, Türkiye'nin gerçek yöneticilerinin köylüler
olduğunu söylemiĢtir. Aslında bu durum Türkiye için bir gerçek olmaktan
çok bir hedef niteliğindedir. Halkçılık ilkesi sınıf ayrıcalıklarına ve sınıf
farklılıklarına karĢı olmak ve hiçbir bireyin, ailenin,
sınıfın veya organizasyonun diğerlerinin daha üzerinde olmasını kabul
etmemek demektir. Halkçılık, Türk vatandaĢlığı olarak ifade
edilen bir fikre dayanır. Gurur ile birleĢen vatandaĢlık fikri,
halkın daha fazla çalıĢması için gerekli psikolojik teĢviki
sağlar, birlik fikrinin ve ulusal bir kimliğin kazanılmasına yardımcı olur.
4. Laiklik yalnızca devlet ve dinin birbirinden
ayrılması anlamına
gelmez ayrıca eğitim, kültür ve yasama
alanlarının da dinden bağımsız olması
anlamını taĢır. Laiklik, devletin dini düĢünce ve
dini kuruluĢların etkisinden bağımsız
olması, ve genel olarak düĢünce özgürlüğü
anlamına gelmektedir.
Devrimlerin birçoğu laikliği gerçekleĢtirmek
amacıyla yapılmıĢ ve diğerleri
ise laikliğe ulaĢılmıĢ olması sayesinde
gerçekleĢtirilebilmiĢtir. Laiklik ilkesi
akılcı ve dini siyasetin dıĢında tutan bir ilkedir.
5. Mustafa Kemal Atatürk yapmıĢ olduğu
açıklamalarda ve politikalarında Türkiye'nin
bir bütün olarak modernizasyonunun ekonomik
ve teknolojik geliĢmeye önemli ölçüde bağlı
olduğunu ifade etmiĢtir. Bu bağlamda,
devletçilik ilkesini de devletin, ülkenin genel
ekonomik faaliyetlerinin düzenlenmesi ve özel
sektörün girmek istemediği veya yetersiz kaldığı
ya da ulusal çıkarların gerekli kıldığı alanlara
girmesi anlamında yorumlamaktadır. Ancak,
devletçilik ilkesinin uygulanmasında, devlet
yalnızca ekonomik faaliyetlerin temel kaynağını
teĢkil etmemiĢ, aynı zamanda ülkenin büyük
sanayi kuruluĢlarının da sahibi olmuĢtur.
6.
7. Atatürk devrimleri siyasi nitelik taĢır. Çok
uluslu bir
Ġmparatorluktan ulus devlete geçiĢ
gerçekleĢtirilmiĢ ve böylece
modern Türkiye'nin ulusal kimliği
oluĢturulmuĢtur. Bu kimliğin oluĢmasında, kul
nitelikli insanların yurttaĢ-birey niteliği
kazanması önemli bir noktadır. Atatürk
bunun yolunu, kısaca halkın kendi kendisini
idaresi, yani demokrasi demek olan
Cumhuriyet’te görmüĢtür.
8. Atatürk'ün ortaya koyduğu en önemli
ilkelerden birisi de devrimciliktir. Bu ilkenin
anlamı
Türkiye'nin devrimler yaparak geleneksel
kuruluĢlarını modern kuruluĢlarla değiĢtirmiĢ
olmasıdır.
Geleneksel kavramların bir kenara itilip
modern kavramların benimsenmesi
demektir.
Devrimcilik ilkesi, yapılmıĢ olan devrimlerin
tanınıp kabul edilmelerinin çok ötesine
geçmiĢtir.
11. I-Siyasi alanda yapılan inkılaplar:
1- Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922)
2- Cumhuriyet’in ilanı (29 Ekim 1923)
3- Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924)
II-Toplumsal yaĢayıĢın düzenlenmesi:
1- ġapka Ġktisası (giyilmesi) Hakkında Kanun (25 Kasım 1925)
2- Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine (kapatılmasına) ve Türbedarlıklar ile Birtakım
Unvanların Men ve Ġlgasına Dair Kanun (30 Kasım 1925)
3- Beynelmilel Saat ve Takvim Hakkındaki Kanunların Kabulü (26 Aralık 1925). Kabul
edilen bu
kanunlarla Hicri ve Rumi Takvim uygulaması kaldırılarak yerine Miladi Takvim, alaturka
saat yerine
de milletlerarası saat sistemi uygulaması benimsenmiĢtir.
4- Ölçüler Kanunu (1 Nisan 1931). Bu kanunla ölçü birimi olarak medeni milletlerin
kullandıkları metre,
12. kilogram ve litre kabul edilmiĢtir.
5- Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun (26 Kasım 1934)
6- Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine Dair Kanun (3 Aralık 1934). Bu
kanunla din adamlarının, hangi dine
mensup olurlarsa olsunlar, mabet ve ayinler dıĢında ruhani kisve
(giysi) taĢımaları yasaklanmıĢtır.
7- Soyadı Kanunu (21 Haziren 1934)
8- Kemal Öz Adlı Cumhurreisimize Atatürk Soyadı Verilmesi
Hakkında Kanun (24 Kasım 1934)
9- Kadınların medeni ve siyasi haklara kavuĢması:
13. a- Medeni Kanun’la sağlanan haklar
b- Belediye seçimlerinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanıyan kanunun kabulü (3 Nisan 1930)
c- Anayasa’da yapılan değiĢiklerle kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkının tanınması
(5 Aralık 1934)
III- Hukuk alanında yapılan inkilaplar:
1- ġeriye Mahkemelerinin kaldırılması ve Yeni Mahkemeler TeĢkilatının Kurulması Kanunu (8 Nisan 1934)
2- Türk Medeni Kanunu (17 ġubat 1926)
Dini hukuk sisteminden ayrılarak laik çağdaĢ hukuk sisteminin uygulanmasına baĢlanmıĢtır.
IV-Eğitim ve Kültür alanında yapılan inkilaplar:
1- Tevhid-i Tedrisat Kanunu (3 Mart 1924). Bu kanunla Türkiye dahilindeki bütün bilim ve öğretim
kurumları Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmıĢtır.
2- Yeni Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun (1 Kasım 1928)
3- Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti’nin KuruluĢu (12 Nisan 1931). Cemiyet daha sonra Türk Tarih Kurumu
14. adını almıĢtır (3 Ekim 1935). Kültür alanında yeni bir tarih görüĢnü
ifade eden kurumun kuruluĢuyla ümmet tarihi anlayıĢından millet
tarihi anlayıĢına geçilmiĢtir.
4- Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin kuruluĢu (12 Temmuz 1932).
Cemiyet daha sonra Türk Dil Kurumu
adını almıĢtır (24 Ağustos 1936). Kurumun amacı, Türk dilinin öz
güzelliğini ve zenginliğini meydana çıkarmak,
onu dünya dilleri arasında değerine yaraĢır yüksekliğe
eriĢtirmektir.
5- Ġstanbul Darülfünunu’nun kapatılmasına Milli Eğitim
Bakanlığı’nca yeni bir üniversite kurulmasına dair
kanun (31 Mayıs 1933). Ġstanbul Üniversitesi 18 Kasım 1933 günü
öğretime açılmıĢtır.
15. Atatürk ilkeleri öncesi
ve sonrası sona
ermiĢtir.Bizi dinlediğiniz
için teĢekkür ederiz.