SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 11
ZEYD BİN
HARİSE (R.A.)
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL | 3
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
Bi‘setten otuz beş yıl kadar önce doğdu. Aslen Yemen menşeli Kelb
kabilesindendir. Hz. Peygamber’den sadece on yaş küçük olduğu
halde evlâtlığı olmasından dolayı önceleri Zeyd b. Muhammed diye
anılırdı. Ancak evlâtlıkların öz babalarının adıyla anılmasını
emreden âyet (el-Ahzâb 33/5) indikten sonra babası Hârise’nin
adıyla anılmaya başlandı (Müslim, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 62).
Resûlullah tarafından çok sevildiği için “hibbü Resûlillâh” lakabıyla
tanınırdı. Câhiliye döneminde henüz çocukken annesi Su‘dâ ile
birlikte Benî Ma‘n’daki akrabalarını ziyarete giderken Benî Kayn
mensupları tarafından kaçırıldı ve Ukâz panayırında köle olarak Hz.
Hatice’nin yeğeni Hakîm b. Hizâm’a satıldı. Hakîm onu Mekke’ye
götürdü ve halası Hatice’ye, Hz. Hatice de Resûlullah’a hediye etti.
Diğer bir rivayete göre ise Zeyd’i kaçıranlar Mekke’nin Bathâ
semtinde satmak istediklerinde Hz. Peygamber kendisini görmüş ve
Hatice’ye onu satın almasını tavsiye etmiş, o da satın alıp Resûl-i
Ekrem’e hediye etmiştir.
ZEYD BİN HÂRİSA (R.A.)
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
Zeyd’in kabilesinden hac için Mekke’ye gelenler kendisini görüp
tanıdılar ve dönüşte durumu ailesine bildirdiler. Babası Hârise ile
amcası Kâ‘b (bazı rivayetlere göre ağabeyi Cebele) yanlarına
Zeyd’in fidyesini de alarak Mekke’ye geldiler, Resûl-i Ekrem’den
onu geri istediler. Resûlullah, Zeyd’i ailesiyle görüştürdü ve dilerse
kendileriyle gidebileceğini söyledi. Fakat Zeyd, Resûlullah’ın
yanında kalmayı tercih etti. Bu olaydan sonra Resûl-i Ekrem, Zeyd’i
Kâbe’nin bitişiğindeki Hicr mevkiine götürüp, “Şahit olun, Zeyd
benim oğlumdur, o benim mirasçım, ben de onun mirasçısıyım!”
dedi ve ardından onu âzat etti.
Hz. Peygamber’den hiç ayrılmayan Zeyd onun risâletini ilk tasdik
edenlerdendir; hatta bazı rivayetlere göre erkeklerden ilk
müslüman olan kişidir. Resûl-i Ekrem’in Tâif yolculuğunda Zeyd de
beraberdi. Tâifliler, Resûl-i Ekrem’i dinlemeyip şehirden çıkardıkları
sırada üzerlerine atılan taşların Peygamber’e isabet etmemesi için
Zeyd kendi vücudunu ona siper etti ve yaralandı. İslâm’ın ilk
yıllarında Mekke’de Resûlullah tarafından Hz. Hamza ile kardeş ilân
edildi. Hz. Hamza savaşa gitmeden önce öldüğü takdirde ne
yapacağını Zeyd’e vasiyet ederdi; şehid olacağı Uhud günü de ona
vasiyette bulunmuştu. Medine’ye hicretten sonra Zeyd bir süre Sa‘d
b. Hayseme’nin “beytü’l-uzzâb” (bekârlar evi) denilen Kubâ’daki
evinde misafir oldu ve Üseyd b. Hudayr ile kardeş ilân edildi.
Zeyd b. Hârise Bedir, Uhud, Hendek gazvelerine, Hudeybiye
seferine ve Hayber’in fethine katıldı. Bedir zaferinin müjdesini Hz.
Peygamber’in devesi Kasvâ’ya binerek Medine’ye o ulaştırdı.
Hendek Gazvesi’nde muhacirlerin sancaktarı idi. Karede Seriyyesi,
Süleym kabilesi üzerine düzenlenen Cemûm, ayrıca Îs, Taref, Hismâ
(Benî Cüzâm), Ümmü Kırfe (Benî Fezâre), birinci Vâdilkurâ, Medyen
ve ikinci Vâdilkurâ seriyyeleri onun kumandanlığında yapıldı.
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
Hicretin 6. yılının Rebîülevvel ayı başında (Temmuz 627), Kureyş’in
müttefiki olup Hendek Gazvesi’ne 700 kişilik bir kuvvetle katılan
Benî Süleym kabilesini cezalandırmak üzere Cemûm’a gönderildi ve
kabilenin üzerine baskın düzenleyerek çok sayıda esir ve ganimet
elde etti. Ümmü Kırfe seferinden dönüşünde Resûl-i Ekrem’in ona
sarılıp öptüğü rivayet edilir. Sefevân ve Müreysî‘ gazvelerinde
Resûlullah’a vekâlet için Medine’de kaldı. Hz. Peygamber’in Zeyd’e
olan güvenine işaret eden Hz. Âişe, “Resûl-i Ekrem, Zeyd’i bir ordu
ile sefere gönderdiğinde mutlaka onu kumandan tayin ederdi. Eğer
şimdi sağ olsaydı kendisini yerine halife bırakırdı” demiştir (Müsned,
VI, 226-227, 254, 281).
Kur’ân-ı Kerîm’de adı geçen tek sahâbî olan Zeyd (el-Ahzâb 33/37)
birkaç defa evlendi. Resûlullah’ın dadısı Habeşî Ümmü Eymen’le
Mekke’de gerçekleşen ilk evliliğinden oğlu Üsâme doğdu. Zeyd,
Ümmü Külsûm bint Ukbe, Dürre bint Ebû Leheb, Hind bint Avvâm
ve bazı rivayetlere göre Ümmü Mübeşşir adlı hanımlarla da evlilik
yaptı. Bedir Gazvesi’nden sonra da Resûl-i Ekrem’in halası
Ümeyme’nin kızı Zeyneb bint Cahş ile evlendi. Ancak bu evlilik
geçimsizlik yüzünden sürdürülemedi. Evlenmelerine bizzat aracı
olan Hz. Peygamber onların ayrılmasını arzu etmese de Zeyneb’in
sırf Peygamber’in tavsiyesiyle yaptığı bu evlilik boşanma ile
sonuçlandı. Resûl-i Ekrem bu duruma üzüldü. Daha sonra konuyla
ilgili âyetin inmesiyle (el-Ahzâb 33/37) Câhiliye döneminden kalma,
evlâtlıkların boşanmış eşleriyle evlenme yasağı âdeti kaldırıldı ve
Resûl-i Ekrem Zeyd’in boşadığı Zeyneb ile evlendi. Zeyneb’i
kocasından Hz. Peygamber’in ayırdığı iddiası doğru olmadığı gibi -
yukarıdaki âyette de belirtildiği üzere- Resûl-i Ekrem Zeyd’e eşini
boşamamasını telkin etmiştir. Resûlullah’ın Zeyneb’le evlenmesinin
asıl sebebi sözü geçen katı Arap âdetinin bizzat onun uygulamasıyla
ortadan kaldırılmasıdır.
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
Öte yandan Resûl-i Ekrem’in Zeyneb’i ev ortamında örtüsüz halde
gördüğü ve gönlünün ona kaydığı yolundaki rivayetler muteber
değildir. Bu rivayetler, Hz. Peygamber’in daha önce yakından
tanıdığı Zeyneb’i hiç tanımıyormuş intibaı uyandırması bakımından
da problemlidir. Onun Zeyneb’i bizzat Zeyd aracılığıyla istediğine
dair sadece Enes b. Mâlik’ten nakledilen garip rivayet (meselâ bk.
Müslim, “Nikâḥ”, 89) ihtiyatla karşılanmalıdır.
Resûl-i Ekrem, Mûte Savaşı için orduyu yola çıkarırken sancağı
Zeyd’e vererek, “Eğer Zeyd şehid olursa sancağı Ca‘fer (b. Ebû Tâlib)
alsın, o da şehid düşerse Abdullah b. Revâha alsın” demişti. Üç
sahâbî de bu sıraya göre şehid oldu. Resûl-i Ekrem şehâdet haberini
Medine’de ashabına göz yaşları içinde bildirdi ve şöyle dua etti:
“Allahım, Zeyd’e mağfiret et! Allahım, Zeyd’e mağfiret et! Allahım,
Zeyd’e mağfiret et! Allahım, Ca‘fer’e mağfiret et! Allahım,
Abdullah’a mağfiret et!” Sa‘d b. Ubâde, ölülerin arkasından
ağlamayı yasaklayan Resûl-i Ekrem’in Zeyd için göz yaşı dökmesini
garipseyince Resûl-i Ekrem şunları söyledi: “Bu, sevgilinin sevgilisine
olan özlemidir.” Zeyd’in elli beş yaşında şehid düştüğü kaydedilir.
Zeyd’in oğlu Üsâme de Hz. Peygamber’e yakınlığıyla bilinen, onun
güvenine ve iltifatına mazhar olan sahâbîlerdendi. Zeyd beyaz tenli
olduğu halde Habeşî bir anneden doğan Üsâme’nin koyu esmer
oluşu bazı münafıkların onun nesebi hakkında dedikodu yapmasına
yol açmıştı. Bunun üzerine çağrılan meşhur nesep âlimi Mücezziz el-
Müdlicî’nin aynı yatakta uyuyan Zeyd ile Üsâme’nin yorganın dışına
çıkmış ayaklarına bakarak, kim olduklarını da bilmeden, “Bu ayaklar
birbirindendir” dediği rivayet edilir. Bu dedikodunun münafıkların
da güvendiği bir bilirkişinin sözleriyle ortadan kalkması Hz.
Peygamber’i çok sevindirmiştir (Buhârî,“Ferâʾiż”, 30).
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
Resûl-i Ekrem, vefatından kısa bir süre önce Bizans’a gönderilmek
üzere hazırlanan (Safer 11 / Mayıs 632) ve içinde Hz. Ebû Bekir ile
Ömer’in de bulunduğu ordunun kumandanlığını Üsâme’ye verince
bazı kişiler hoşnutsuzluklarını dile getirmiş, Resûlullah bir hutbe irat
ederek bunun sebebini açıklamış ve Üsâme’ye uyulmasını
emretmiştir (Müslim, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 62-64). Zeyd’in Üsâme
dışında Zeyd ve Rukayye adlı iki çocuğu daha vardır. Ağabeyi Cebele
de sahâbedendir. Cebele, kendisine sorulan, “Sen mi büyüksün Zeyd
mi?” sorusuna, “Ben Zeyd’den önce doğdum, ama o benden
büyüktür” şeklinde cevap vermişti.
Küçük Zeyd daha sekiz yaşındayken gurbete düşmüştü. Annesiyle
birlikte dedelerinin ve ninelerinin türbelerini ziyarete gittikleri bir
sırada düşmanlar tarafından esir alınmış ve Ukâz Panayırı’nda satışa
çıkarılmıştı. Orada Hakîm ibni Huzâm 400 dirhem karşılığında Hatice
validemiz için satın almıştı. İlahî kudret, Zeyd’in maceralarını daha
çocukluğunda iken çileli başlatmıştı. Ancak bu çilelerin arkasından
büyük saadetler gelecekti.
Hz. Peygamber’le (a.s.m.) evlenen Hz. Hatice (r.anha), Zeyd’i Hz.
Peygamber’e köle ve hizmetçi olarak hediye etti.
Hz. Muhammed’in (a.s.m.) şefkat ve himayesiyle büyüyen Zeyd,
onun her türlü hizmetine koşmaktan geri kalmıyor, sevgi dolu kalbini
incitmemeye gayret ediyordu. Küçük ruhu, sanki Hz. Muhammed’in
(a.s.m.) peygamberliğini hissetmişti. Ona hizmeti büyük bir şeref ve
ibadet telakki ediyordu. Nitekim yıllar sonra babası ve amcası çıkıp
geldiğinde, Hz. Peygamber kendisini serbest bıraktığı hâlde, o, “Ben
insanların en hayırlısının yanında ve mukaddes beldede
bulunmaktan dolayı memnunum.” diyerek onlarla birlikte gitmeyi
reddetmiş ve Resûl-i Ekrem’le birlikte kalmıştı. Peygamberimiz de
onu azat etmiş ve kendisine evlatlık edinmişti.
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
İlahî davet geldiğinde, Hz. Hatice ve Hz. Ali’den sonra İslamiyet’i
kabul etmiş, “üçüncü Müslüman” olarak iman safında yer almıştı.
Şimdi artık Peygamberimize daha başka bir şekilde bağlanmış,
hizmetlerine bambaşka bir şevk ve heyecanla koşar olmuştu.
Onunla yiyor, onunla içiyor, onunla ibadet ediyor, onunla vakit
geçiriyordu. Ancak bu şerefin ve manevi rütbenin de muhakkak bir
bedeli vardı. İslam’ın ilk devirlerinde, o da Resûl-i Ekrem’in maruz
kaldığı zulüm ve işkencelerden nasibini alıyordu. Resûl-i Ekrem’in
bineğinin terkisinde, kabilelere ve cemaatlere gidiyordu. Zaman
zaman alaka görmekle birlikte çoğu zaman da kovuluyorlar,
taşlanıyorlar, reddediliyorlardı. Tâif’te zalim müşrikler, Hz.
Peygamber’i taşa tutarken, mübarek vücuduna zarar erişmesin
diye kendi vücudunu taşlara siper etmiş, ama yine de ayaklarından
kanlar akmasına, vücudunda birçok yara açılmasına mâni
olamamıştı. Kendisinin de yaraları çoktu. Ancak o, efendisini, Yüce
Peygamber’ini düşünüyordu.
Hz. Hamza, Müslüman olduğunda, Hz. Peygamber ikisini kardeş
yapmıştı. Evlenme çağı geldiğinde de, Resûlullah onu kendi
evlatlarının mürebbiyesi Ümmü Eymen’le evlendirmişti. Bu hanımı
ona Üsâme’yi verdi. Peygamberimizle o kadar kenetlenmişti ki,
evlatların hakiki babalarına nispet edilmesini emreden Ahzâb
Sûresi’nin 5. âyeti nazil oluncaya kadar, “Zeyd bin Muhammed
(Muhammed oğlu Zeyd)” diye çağırılıyordu.
Peygamberimizle birlikte Medine’ye hicret eden Zeyd bin Hârise,
Mescid-i Nebevî’nin inşasından sonra da Hz. Peygamber’in
emriyle genç Müslümanlardan Ebû Râfî ile birlikte Mekke’ye
dönüp, Resûlullah’ın hanımlarını ve kızlarını alıp getirmişti.
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
Hz. Zeyd, Bedir’den başlamak üzere, şehit olduğu Mute Savaşı’na
kadar bütün gaza ve muharebelerde bulunmuştu.
Onun mertliği, fedakârlığı ve kahramanlığı, sahabiler arasında
meşhurdu. Resûl-i Ekrem, Müreysî Gazası’na çıktıkları sırada,
Medine’de onu kendi yerine vekil bırakmıştı. Bu hareketiyle hem
onun dirayet ve idareciliğini takdir ediyor, hem de idareciliğin
soyla sopla değil, takva, fedakârlık ve dirayet ile olabileceğine
dikkat çekiyordu. Kölelik müessesesinin tedricen kaldırılmaya
çalışıldığı bir devrede, Hz. Peygamber’in azatlı kölesini kendisi
yerine vekil bırakması, çok manalı bir hadiseydi.
Hz. Peygamber, Hz. Zeyd’i büyük gaza ve muharebelerin dışında
birçok mühim seriyye ve heyette de, emîr ve kumandan olarak
istihdam etmişti. O da hepsinden muvaffakiyetle dönmüştü.
Hicret’in 8. yılında, Hz. Peygamber, Busrâ valisine, Hâris bin
Umeyr’i elçi olarak göndermiş ve İslamiyet’i tebliğ etmek istemişti.
Ancak yolda Hâris’e rastlayan Bizans’ın Şam valisi Şurahbil, Hz.
Peygamber’in elçisi olduğunu bildiği hâlde, onu öldürmüştü.
Peygamberimiz bu habere çok üzülmüş ve “Elçiye zeval olmaz.”
hükmünü çiğneyen Bizans’a bir ders vermek için 3 bin kişilik bir
ordu hazırlatmış, başına da Zeyd bin Hârise’yi getirmişti. Hz. Zeyd
şehit olursa, onun yerine Hz. Câfer, o da şehit olursa Hz. Abdullah
bin Revâha kumandanlığa gelecekti. Başta Zeyd Hz. Peygamber,
Hz. Zeyd’i büyük gaza ve muharebelerin dışında birçok mühim
seriyye ve heyette de, emîr ve kumandan olarak istihdam etmişti.
O da hepsinden muvaffakiyetle dönmüştü.
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
Hicret’in 8. yılında, Hz. Peygamber, Busrâ valisine, Hâris bin
Umeyr’i elçi olarak göndermiş ve İslamiyet’i tebliğ etmek istemişti.
Ancak yolda Hâris’e rastlayan Bizans’ın Şam valisi Şurahbil, Hz.
Peygamber’in elçisi olduğunu bildiği hâlde, onu öldürmüştü.
Peygamberimiz bu habere çok üzülmüş ve “Elçiye zeval olmaz.”
hükmünü çiğneyen Bizans’a bir ders vermek için 3 bin kişilik bir
ordu hazırlatmış, başına da Zeyd bin Hârise’yi getirmişti. Hz. Zeyd
şehit olursa, onun yerine Hz. Câfer, o da şehit olursa Hz. Abdullah
bin Revâha kumandanlığa gelecekti. Başta Zeyd olmak üzere, hepsi
Mute’de kahramanca çarpıştı. Peygamberimizin işaret
buyurdukları gibi, şehadet makamına yükseldi. (Tafsilat için
Abdullah bin Revâha maddesinin Mute Savaşı’yla ilgili kısmına
bakınız.)
İslam ordusu henüz Medine’ye dönmemişti. Resûlullah, Zeyd bin
Hârise’nin kızını gördü. Şehit evladı masum kızcağız, hüzünlü bir
şekilde Resûlullah’ın yüzüne bakıyordu. Bu manzara karşısında Re-
sûlullah dayanamamış, şefkat ve rikkatinden ağlamaya başlamıştı.
Orada bulunan Sa’d bin Ubâde, “Ey Allah’ın Resûl’ü, bu ne hâl
böyle?” diye sormuştu. Efendimiz şöyle cevap verdi:
“Bu, sevgilinin sevgiliye hasretidir.”
Hz. Zeyd bin Hârise, Peygamberimizin yüksek ahlakının müstesna
bir temsilcisiydi. Onun feragat ve fedakârlığını, yine Peygamber
ocağında yetişmiş olan oğlu Üsâme devam ettirerek babasına iyi
bir halef oldu.
Allah hepsinden razı olsun!
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL 3
ZEYD BİN HARİSE (R.A.)
İlgili Videolar:
https://youtu.be/0lnSuhyz9mQ
https://youtu.be/IenSOotYHbI
https://youtu.be/Uwlveqd6sZU
https://youtu.be/5azcpvGYvm0
https://youtu.be/4g2YghaxW1M
ERDEMLER
EĞİTİMİ
ORTAOKUL | 3

Mais conteúdo relacionado

Mais procurados

Zainab binti jahsy radhiallahu ‘anha
Zainab binti jahsy radhiallahu ‘anhaZainab binti jahsy radhiallahu ‘anha
Zainab binti jahsy radhiallahu ‘anha
Ridas Zabbarae
 
Khadijah binti khuwailid
Khadijah binti khuwailidKhadijah binti khuwailid
Khadijah binti khuwailid
Ridas Zabbarae
 
sunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptx
sunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptxsunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptx
sunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptx
KemalTepecik
 
Sejarah perang mu'tah
Sejarah perang mu'tahSejarah perang mu'tah
Sejarah perang mu'tah
lailihjdaud
 
Perang fathu makkah
Perang fathu makkahPerang fathu makkah
Perang fathu makkah
Scifi
 

Mais procurados (20)

Zainab binti jahsy radhiallahu ‘anha
Zainab binti jahsy radhiallahu ‘anhaZainab binti jahsy radhiallahu ‘anha
Zainab binti jahsy radhiallahu ‘anha
 
kisah Nabi Yusuf A.S
kisah Nabi Yusuf A.Skisah Nabi Yusuf A.S
kisah Nabi Yusuf A.S
 
Kasi̇de i̇ ercüze-bi̇rleşti̇ri̇lmi̇ş tam meti̇n
Kasi̇de i̇ ercüze-bi̇rleşti̇ri̇lmi̇ş tam meti̇nKasi̇de i̇ ercüze-bi̇rleşti̇ri̇lmi̇ş tam meti̇n
Kasi̇de i̇ ercüze-bi̇rleşti̇ri̇lmi̇ş tam meti̇n
 
Khadijah binti khuwailid
Khadijah binti khuwailidKhadijah binti khuwailid
Khadijah binti khuwailid
 
sunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptx
sunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptxsunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptx
sunu ödevi-hz muhammedin hayatı.pptx
 
Teladan siti khadijah
Teladan siti khadijahTeladan siti khadijah
Teladan siti khadijah
 
Nota Pendidikan Islam Tahun 6 - Kewafatan Nabi Muhammad SAW
Nota Pendidikan Islam Tahun 6 - Kewafatan Nabi Muhammad SAWNota Pendidikan Islam Tahun 6 - Kewafatan Nabi Muhammad SAW
Nota Pendidikan Islam Tahun 6 - Kewafatan Nabi Muhammad SAW
 
Sejarah perang mu'tah
Sejarah perang mu'tahSejarah perang mu'tah
Sejarah perang mu'tah
 
İmam gazali mişkatü-l envar
İmam gazali   mişkatü-l envarİmam gazali   mişkatü-l envar
İmam gazali mişkatü-l envar
 
Biografi dan sejarah kepemimpinan Ali bin Abi Thalib
Biografi dan sejarah kepemimpinan Ali bin Abi ThalibBiografi dan sejarah kepemimpinan Ali bin Abi Thalib
Biografi dan sejarah kepemimpinan Ali bin Abi Thalib
 
Perang Khandaq (Ahzab)
Perang Khandaq (Ahzab) Perang Khandaq (Ahzab)
Perang Khandaq (Ahzab)
 
Sirah Umar bin Abdul Aziz (singkat)
Sirah Umar bin Abdul Aziz (singkat)Sirah Umar bin Abdul Aziz (singkat)
Sirah Umar bin Abdul Aziz (singkat)
 
Perang fathu makkah
Perang fathu makkahPerang fathu makkah
Perang fathu makkah
 
A Hundred and One Rules! A Short Reference for Arabic Syntactic
A Hundred and One Rules! A Short Reference for Arabic SyntacticA Hundred and One Rules! A Short Reference for Arabic Syntactic
A Hundred and One Rules! A Short Reference for Arabic Syntactic
 
Ibni Sijrijni - Ëndërrimi i pejgamberëve dhe i Muhamedit a.s.
Ibni Sijrijni - Ëndërrimi i pejgamberëve dhe i Muhamedit a.s.Ibni Sijrijni - Ëndërrimi i pejgamberëve dhe i Muhamedit a.s.
Ibni Sijrijni - Ëndërrimi i pejgamberëve dhe i Muhamedit a.s.
 
6.9.2012 imam ibnu majah
6.9.2012   imam ibnu majah6.9.2012   imam ibnu majah
6.9.2012 imam ibnu majah
 
Данные в экспериментальной психологии; L-данные, Q-данные, Т-данные.
Данные в экспериментальной психологии; L-данные, Q-данные, Т-данные.Данные в экспериментальной психологии; L-данные, Q-данные, Т-данные.
Данные в экспериментальной психологии; L-данные, Q-данные, Т-данные.
 
Surat2 rasulullah untuk raja2
Surat2  rasulullah untuk raja2Surat2  rasulullah untuk raja2
Surat2 rasulullah untuk raja2
 
Ringjallja
RingjalljaRingjallja
Ringjallja
 
introduction to Tajweed
introduction to Tajweedintroduction to Tajweed
introduction to Tajweed
 

Semelhante a Zeyd Bin Harise(r.a.) (11)

Kronoloji
KronolojiKronoloji
Kronoloji
 
İSLAMDA KADIN ROLU-2
İSLAMDA KADIN ROLU-2İSLAMDA KADIN ROLU-2
İSLAMDA KADIN ROLU-2
 
İL Üniversitesi - 1.7.hz.muhammed'in (sav) dogumu,cocuklugu,gencligi asr i sa...
İL Üniversitesi - 1.7.hz.muhammed'in (sav) dogumu,cocuklugu,gencligi asr i sa...İL Üniversitesi - 1.7.hz.muhammed'in (sav) dogumu,cocuklugu,gencligi asr i sa...
İL Üniversitesi - 1.7.hz.muhammed'in (sav) dogumu,cocuklugu,gencligi asr i sa...
 
Hz. Peygamber'in (s.a.v) Aile Hayatı - S. Sarı
Hz. Peygamber'in (s.a.v) Aile Hayatı - S. SarıHz. Peygamber'in (s.a.v) Aile Hayatı - S. Sarı
Hz. Peygamber'in (s.a.v) Aile Hayatı - S. Sarı
 
Peygamber Efendimiz
Peygamber EfendimizPeygamber Efendimiz
Peygamber Efendimiz
 
Peygamber
PeygamberPeygamber
Peygamber
 
Ortaokul sahabe efendilerimiz
Ortaokul sahabe efendilerimizOrtaokul sahabe efendilerimiz
Ortaokul sahabe efendilerimiz
 
1.26.uhud savasi islam tarihi il üniversitesi
1.26.uhud savasi islam tarihi il üniversitesi1.26.uhud savasi islam tarihi il üniversitesi
1.26.uhud savasi islam tarihi il üniversitesi
 
Mevlana
MevlanaMevlana
Mevlana
 
I lkokul 15 hafta hicret
I lkokul 15 hafta  hicretI lkokul 15 hafta  hicret
I lkokul 15 hafta hicret
 
Peygamberler
PeygamberlerPeygamberler
Peygamberler
 

Mais de smetBehicTekkanat (17)

Kur'an ve Sünnet Bütünlüğü
Kur'an ve Sünnet BütünlüğüKur'an ve Sünnet Bütünlüğü
Kur'an ve Sünnet Bütünlüğü
 
Peygamber Efendimizin Vahiy Katipleri
Peygamber Efendimizin Vahiy KatipleriPeygamber Efendimizin Vahiy Katipleri
Peygamber Efendimizin Vahiy Katipleri
 
Tefsir ve Meal
Tefsir ve MealTefsir ve Meal
Tefsir ve Meal
 
Arkadaşlık
ArkadaşlıkArkadaşlık
Arkadaşlık
 
Örnek İnsanlar Peygamberler
Örnek İnsanlar PeygamberlerÖrnek İnsanlar Peygamberler
Örnek İnsanlar Peygamberler
 
Haya Örneği Hz.Osman
Haya Örneği Hz.Osman Haya Örneği Hz.Osman
Haya Örneği Hz.Osman
 
Dua
DuaDua
Dua
 
Namazın Vacipleri ve Sünnetleri
Namazın Vacipleri ve SünnetleriNamazın Vacipleri ve Sünnetleri
Namazın Vacipleri ve Sünnetleri
 
Cennetin Tabakaları
Cennetin TabakalarıCennetin Tabakaları
Cennetin Tabakaları
 
Miraç
MiraçMiraç
Miraç
 
Peygamberimizin Örnek Kulluğu
Peygamberimizin Örnek KulluğuPeygamberimizin Örnek Kulluğu
Peygamberimizin Örnek Kulluğu
 
Namazın Farzları
Namazın FarzlarıNamazın Farzları
Namazın Farzları
 
Kardeşlik
KardeşlikKardeşlik
Kardeşlik
 
Saygılı Olmak
Saygılı OlmakSaygılı Olmak
Saygılı Olmak
 
Peygamberimizin Komutanları
Peygamberimizin KomutanlarıPeygamberimizin Komutanları
Peygamberimizin Komutanları
 
Hayatın Merkezi Namaz
Hayatın Merkezi NamazHayatın Merkezi Namaz
Hayatın Merkezi Namaz
 
Namaz Bilinci
Namaz BilinciNamaz Bilinci
Namaz Bilinci
 

Zeyd Bin Harise(r.a.)

  • 2. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) Bi‘setten otuz beş yıl kadar önce doğdu. Aslen Yemen menşeli Kelb kabilesindendir. Hz. Peygamber’den sadece on yaş küçük olduğu halde evlâtlığı olmasından dolayı önceleri Zeyd b. Muhammed diye anılırdı. Ancak evlâtlıkların öz babalarının adıyla anılmasını emreden âyet (el-Ahzâb 33/5) indikten sonra babası Hârise’nin adıyla anılmaya başlandı (Müslim, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 62). Resûlullah tarafından çok sevildiği için “hibbü Resûlillâh” lakabıyla tanınırdı. Câhiliye döneminde henüz çocukken annesi Su‘dâ ile birlikte Benî Ma‘n’daki akrabalarını ziyarete giderken Benî Kayn mensupları tarafından kaçırıldı ve Ukâz panayırında köle olarak Hz. Hatice’nin yeğeni Hakîm b. Hizâm’a satıldı. Hakîm onu Mekke’ye götürdü ve halası Hatice’ye, Hz. Hatice de Resûlullah’a hediye etti. Diğer bir rivayete göre ise Zeyd’i kaçıranlar Mekke’nin Bathâ semtinde satmak istediklerinde Hz. Peygamber kendisini görmüş ve Hatice’ye onu satın almasını tavsiye etmiş, o da satın alıp Resûl-i Ekrem’e hediye etmiştir. ZEYD BİN HÂRİSA (R.A.)
  • 3. ZEYD BİN HARİSE (R.A.) ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 Zeyd’in kabilesinden hac için Mekke’ye gelenler kendisini görüp tanıdılar ve dönüşte durumu ailesine bildirdiler. Babası Hârise ile amcası Kâ‘b (bazı rivayetlere göre ağabeyi Cebele) yanlarına Zeyd’in fidyesini de alarak Mekke’ye geldiler, Resûl-i Ekrem’den onu geri istediler. Resûlullah, Zeyd’i ailesiyle görüştürdü ve dilerse kendileriyle gidebileceğini söyledi. Fakat Zeyd, Resûlullah’ın yanında kalmayı tercih etti. Bu olaydan sonra Resûl-i Ekrem, Zeyd’i Kâbe’nin bitişiğindeki Hicr mevkiine götürüp, “Şahit olun, Zeyd benim oğlumdur, o benim mirasçım, ben de onun mirasçısıyım!” dedi ve ardından onu âzat etti. Hz. Peygamber’den hiç ayrılmayan Zeyd onun risâletini ilk tasdik edenlerdendir; hatta bazı rivayetlere göre erkeklerden ilk müslüman olan kişidir. Resûl-i Ekrem’in Tâif yolculuğunda Zeyd de beraberdi. Tâifliler, Resûl-i Ekrem’i dinlemeyip şehirden çıkardıkları sırada üzerlerine atılan taşların Peygamber’e isabet etmemesi için Zeyd kendi vücudunu ona siper etti ve yaralandı. İslâm’ın ilk yıllarında Mekke’de Resûlullah tarafından Hz. Hamza ile kardeş ilân edildi. Hz. Hamza savaşa gitmeden önce öldüğü takdirde ne yapacağını Zeyd’e vasiyet ederdi; şehid olacağı Uhud günü de ona vasiyette bulunmuştu. Medine’ye hicretten sonra Zeyd bir süre Sa‘d b. Hayseme’nin “beytü’l-uzzâb” (bekârlar evi) denilen Kubâ’daki evinde misafir oldu ve Üseyd b. Hudayr ile kardeş ilân edildi. Zeyd b. Hârise Bedir, Uhud, Hendek gazvelerine, Hudeybiye seferine ve Hayber’in fethine katıldı. Bedir zaferinin müjdesini Hz. Peygamber’in devesi Kasvâ’ya binerek Medine’ye o ulaştırdı. Hendek Gazvesi’nde muhacirlerin sancaktarı idi. Karede Seriyyesi, Süleym kabilesi üzerine düzenlenen Cemûm, ayrıca Îs, Taref, Hismâ (Benî Cüzâm), Ümmü Kırfe (Benî Fezâre), birinci Vâdilkurâ, Medyen ve ikinci Vâdilkurâ seriyyeleri onun kumandanlığında yapıldı.
  • 4. ZEYD BİN HARİSE (R.A.) Hicretin 6. yılının Rebîülevvel ayı başında (Temmuz 627), Kureyş’in müttefiki olup Hendek Gazvesi’ne 700 kişilik bir kuvvetle katılan Benî Süleym kabilesini cezalandırmak üzere Cemûm’a gönderildi ve kabilenin üzerine baskın düzenleyerek çok sayıda esir ve ganimet elde etti. Ümmü Kırfe seferinden dönüşünde Resûl-i Ekrem’in ona sarılıp öptüğü rivayet edilir. Sefevân ve Müreysî‘ gazvelerinde Resûlullah’a vekâlet için Medine’de kaldı. Hz. Peygamber’in Zeyd’e olan güvenine işaret eden Hz. Âişe, “Resûl-i Ekrem, Zeyd’i bir ordu ile sefere gönderdiğinde mutlaka onu kumandan tayin ederdi. Eğer şimdi sağ olsaydı kendisini yerine halife bırakırdı” demiştir (Müsned, VI, 226-227, 254, 281). Kur’ân-ı Kerîm’de adı geçen tek sahâbî olan Zeyd (el-Ahzâb 33/37) birkaç defa evlendi. Resûlullah’ın dadısı Habeşî Ümmü Eymen’le Mekke’de gerçekleşen ilk evliliğinden oğlu Üsâme doğdu. Zeyd, Ümmü Külsûm bint Ukbe, Dürre bint Ebû Leheb, Hind bint Avvâm ve bazı rivayetlere göre Ümmü Mübeşşir adlı hanımlarla da evlilik yaptı. Bedir Gazvesi’nden sonra da Resûl-i Ekrem’in halası Ümeyme’nin kızı Zeyneb bint Cahş ile evlendi. Ancak bu evlilik geçimsizlik yüzünden sürdürülemedi. Evlenmelerine bizzat aracı olan Hz. Peygamber onların ayrılmasını arzu etmese de Zeyneb’in sırf Peygamber’in tavsiyesiyle yaptığı bu evlilik boşanma ile sonuçlandı. Resûl-i Ekrem bu duruma üzüldü. Daha sonra konuyla ilgili âyetin inmesiyle (el-Ahzâb 33/37) Câhiliye döneminden kalma, evlâtlıkların boşanmış eşleriyle evlenme yasağı âdeti kaldırıldı ve Resûl-i Ekrem Zeyd’in boşadığı Zeyneb ile evlendi. Zeyneb’i kocasından Hz. Peygamber’in ayırdığı iddiası doğru olmadığı gibi - yukarıdaki âyette de belirtildiği üzere- Resûl-i Ekrem Zeyd’e eşini boşamamasını telkin etmiştir. Resûlullah’ın Zeyneb’le evlenmesinin asıl sebebi sözü geçen katı Arap âdetinin bizzat onun uygulamasıyla ortadan kaldırılmasıdır. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3
  • 5. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) Öte yandan Resûl-i Ekrem’in Zeyneb’i ev ortamında örtüsüz halde gördüğü ve gönlünün ona kaydığı yolundaki rivayetler muteber değildir. Bu rivayetler, Hz. Peygamber’in daha önce yakından tanıdığı Zeyneb’i hiç tanımıyormuş intibaı uyandırması bakımından da problemlidir. Onun Zeyneb’i bizzat Zeyd aracılığıyla istediğine dair sadece Enes b. Mâlik’ten nakledilen garip rivayet (meselâ bk. Müslim, “Nikâḥ”, 89) ihtiyatla karşılanmalıdır. Resûl-i Ekrem, Mûte Savaşı için orduyu yola çıkarırken sancağı Zeyd’e vererek, “Eğer Zeyd şehid olursa sancağı Ca‘fer (b. Ebû Tâlib) alsın, o da şehid düşerse Abdullah b. Revâha alsın” demişti. Üç sahâbî de bu sıraya göre şehid oldu. Resûl-i Ekrem şehâdet haberini Medine’de ashabına göz yaşları içinde bildirdi ve şöyle dua etti: “Allahım, Zeyd’e mağfiret et! Allahım, Zeyd’e mağfiret et! Allahım, Zeyd’e mağfiret et! Allahım, Ca‘fer’e mağfiret et! Allahım, Abdullah’a mağfiret et!” Sa‘d b. Ubâde, ölülerin arkasından ağlamayı yasaklayan Resûl-i Ekrem’in Zeyd için göz yaşı dökmesini garipseyince Resûl-i Ekrem şunları söyledi: “Bu, sevgilinin sevgilisine olan özlemidir.” Zeyd’in elli beş yaşında şehid düştüğü kaydedilir. Zeyd’in oğlu Üsâme de Hz. Peygamber’e yakınlığıyla bilinen, onun güvenine ve iltifatına mazhar olan sahâbîlerdendi. Zeyd beyaz tenli olduğu halde Habeşî bir anneden doğan Üsâme’nin koyu esmer oluşu bazı münafıkların onun nesebi hakkında dedikodu yapmasına yol açmıştı. Bunun üzerine çağrılan meşhur nesep âlimi Mücezziz el- Müdlicî’nin aynı yatakta uyuyan Zeyd ile Üsâme’nin yorganın dışına çıkmış ayaklarına bakarak, kim olduklarını da bilmeden, “Bu ayaklar birbirindendir” dediği rivayet edilir. Bu dedikodunun münafıkların da güvendiği bir bilirkişinin sözleriyle ortadan kalkması Hz. Peygamber’i çok sevindirmiştir (Buhârî,“Ferâʾiż”, 30).
  • 6. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) Resûl-i Ekrem, vefatından kısa bir süre önce Bizans’a gönderilmek üzere hazırlanan (Safer 11 / Mayıs 632) ve içinde Hz. Ebû Bekir ile Ömer’in de bulunduğu ordunun kumandanlığını Üsâme’ye verince bazı kişiler hoşnutsuzluklarını dile getirmiş, Resûlullah bir hutbe irat ederek bunun sebebini açıklamış ve Üsâme’ye uyulmasını emretmiştir (Müslim, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 62-64). Zeyd’in Üsâme dışında Zeyd ve Rukayye adlı iki çocuğu daha vardır. Ağabeyi Cebele de sahâbedendir. Cebele, kendisine sorulan, “Sen mi büyüksün Zeyd mi?” sorusuna, “Ben Zeyd’den önce doğdum, ama o benden büyüktür” şeklinde cevap vermişti. Küçük Zeyd daha sekiz yaşındayken gurbete düşmüştü. Annesiyle birlikte dedelerinin ve ninelerinin türbelerini ziyarete gittikleri bir sırada düşmanlar tarafından esir alınmış ve Ukâz Panayırı’nda satışa çıkarılmıştı. Orada Hakîm ibni Huzâm 400 dirhem karşılığında Hatice validemiz için satın almıştı. İlahî kudret, Zeyd’in maceralarını daha çocukluğunda iken çileli başlatmıştı. Ancak bu çilelerin arkasından büyük saadetler gelecekti. Hz. Peygamber’le (a.s.m.) evlenen Hz. Hatice (r.anha), Zeyd’i Hz. Peygamber’e köle ve hizmetçi olarak hediye etti. Hz. Muhammed’in (a.s.m.) şefkat ve himayesiyle büyüyen Zeyd, onun her türlü hizmetine koşmaktan geri kalmıyor, sevgi dolu kalbini incitmemeye gayret ediyordu. Küçük ruhu, sanki Hz. Muhammed’in (a.s.m.) peygamberliğini hissetmişti. Ona hizmeti büyük bir şeref ve ibadet telakki ediyordu. Nitekim yıllar sonra babası ve amcası çıkıp geldiğinde, Hz. Peygamber kendisini serbest bıraktığı hâlde, o, “Ben insanların en hayırlısının yanında ve mukaddes beldede bulunmaktan dolayı memnunum.” diyerek onlarla birlikte gitmeyi reddetmiş ve Resûl-i Ekrem’le birlikte kalmıştı. Peygamberimiz de onu azat etmiş ve kendisine evlatlık edinmişti.
  • 7. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) İlahî davet geldiğinde, Hz. Hatice ve Hz. Ali’den sonra İslamiyet’i kabul etmiş, “üçüncü Müslüman” olarak iman safında yer almıştı. Şimdi artık Peygamberimize daha başka bir şekilde bağlanmış, hizmetlerine bambaşka bir şevk ve heyecanla koşar olmuştu. Onunla yiyor, onunla içiyor, onunla ibadet ediyor, onunla vakit geçiriyordu. Ancak bu şerefin ve manevi rütbenin de muhakkak bir bedeli vardı. İslam’ın ilk devirlerinde, o da Resûl-i Ekrem’in maruz kaldığı zulüm ve işkencelerden nasibini alıyordu. Resûl-i Ekrem’in bineğinin terkisinde, kabilelere ve cemaatlere gidiyordu. Zaman zaman alaka görmekle birlikte çoğu zaman da kovuluyorlar, taşlanıyorlar, reddediliyorlardı. Tâif’te zalim müşrikler, Hz. Peygamber’i taşa tutarken, mübarek vücuduna zarar erişmesin diye kendi vücudunu taşlara siper etmiş, ama yine de ayaklarından kanlar akmasına, vücudunda birçok yara açılmasına mâni olamamıştı. Kendisinin de yaraları çoktu. Ancak o, efendisini, Yüce Peygamber’ini düşünüyordu. Hz. Hamza, Müslüman olduğunda, Hz. Peygamber ikisini kardeş yapmıştı. Evlenme çağı geldiğinde de, Resûlullah onu kendi evlatlarının mürebbiyesi Ümmü Eymen’le evlendirmişti. Bu hanımı ona Üsâme’yi verdi. Peygamberimizle o kadar kenetlenmişti ki, evlatların hakiki babalarına nispet edilmesini emreden Ahzâb Sûresi’nin 5. âyeti nazil oluncaya kadar, “Zeyd bin Muhammed (Muhammed oğlu Zeyd)” diye çağırılıyordu. Peygamberimizle birlikte Medine’ye hicret eden Zeyd bin Hârise, Mescid-i Nebevî’nin inşasından sonra da Hz. Peygamber’in emriyle genç Müslümanlardan Ebû Râfî ile birlikte Mekke’ye dönüp, Resûlullah’ın hanımlarını ve kızlarını alıp getirmişti.
  • 8. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) Hz. Zeyd, Bedir’den başlamak üzere, şehit olduğu Mute Savaşı’na kadar bütün gaza ve muharebelerde bulunmuştu. Onun mertliği, fedakârlığı ve kahramanlığı, sahabiler arasında meşhurdu. Resûl-i Ekrem, Müreysî Gazası’na çıktıkları sırada, Medine’de onu kendi yerine vekil bırakmıştı. Bu hareketiyle hem onun dirayet ve idareciliğini takdir ediyor, hem de idareciliğin soyla sopla değil, takva, fedakârlık ve dirayet ile olabileceğine dikkat çekiyordu. Kölelik müessesesinin tedricen kaldırılmaya çalışıldığı bir devrede, Hz. Peygamber’in azatlı kölesini kendisi yerine vekil bırakması, çok manalı bir hadiseydi. Hz. Peygamber, Hz. Zeyd’i büyük gaza ve muharebelerin dışında birçok mühim seriyye ve heyette de, emîr ve kumandan olarak istihdam etmişti. O da hepsinden muvaffakiyetle dönmüştü. Hicret’in 8. yılında, Hz. Peygamber, Busrâ valisine, Hâris bin Umeyr’i elçi olarak göndermiş ve İslamiyet’i tebliğ etmek istemişti. Ancak yolda Hâris’e rastlayan Bizans’ın Şam valisi Şurahbil, Hz. Peygamber’in elçisi olduğunu bildiği hâlde, onu öldürmüştü. Peygamberimiz bu habere çok üzülmüş ve “Elçiye zeval olmaz.” hükmünü çiğneyen Bizans’a bir ders vermek için 3 bin kişilik bir ordu hazırlatmış, başına da Zeyd bin Hârise’yi getirmişti. Hz. Zeyd şehit olursa, onun yerine Hz. Câfer, o da şehit olursa Hz. Abdullah bin Revâha kumandanlığa gelecekti. Başta Zeyd Hz. Peygamber, Hz. Zeyd’i büyük gaza ve muharebelerin dışında birçok mühim seriyye ve heyette de, emîr ve kumandan olarak istihdam etmişti. O da hepsinden muvaffakiyetle dönmüştü.
  • 9. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) Hicret’in 8. yılında, Hz. Peygamber, Busrâ valisine, Hâris bin Umeyr’i elçi olarak göndermiş ve İslamiyet’i tebliğ etmek istemişti. Ancak yolda Hâris’e rastlayan Bizans’ın Şam valisi Şurahbil, Hz. Peygamber’in elçisi olduğunu bildiği hâlde, onu öldürmüştü. Peygamberimiz bu habere çok üzülmüş ve “Elçiye zeval olmaz.” hükmünü çiğneyen Bizans’a bir ders vermek için 3 bin kişilik bir ordu hazırlatmış, başına da Zeyd bin Hârise’yi getirmişti. Hz. Zeyd şehit olursa, onun yerine Hz. Câfer, o da şehit olursa Hz. Abdullah bin Revâha kumandanlığa gelecekti. Başta Zeyd olmak üzere, hepsi Mute’de kahramanca çarpıştı. Peygamberimizin işaret buyurdukları gibi, şehadet makamına yükseldi. (Tafsilat için Abdullah bin Revâha maddesinin Mute Savaşı’yla ilgili kısmına bakınız.) İslam ordusu henüz Medine’ye dönmemişti. Resûlullah, Zeyd bin Hârise’nin kızını gördü. Şehit evladı masum kızcağız, hüzünlü bir şekilde Resûlullah’ın yüzüne bakıyordu. Bu manzara karşısında Re- sûlullah dayanamamış, şefkat ve rikkatinden ağlamaya başlamıştı. Orada bulunan Sa’d bin Ubâde, “Ey Allah’ın Resûl’ü, bu ne hâl böyle?” diye sormuştu. Efendimiz şöyle cevap verdi: “Bu, sevgilinin sevgiliye hasretidir.” Hz. Zeyd bin Hârise, Peygamberimizin yüksek ahlakının müstesna bir temsilcisiydi. Onun feragat ve fedakârlığını, yine Peygamber ocağında yetişmiş olan oğlu Üsâme devam ettirerek babasına iyi bir halef oldu. Allah hepsinden razı olsun!
  • 10. ERDEMLER EĞİTİMİ ORTAOKUL 3 ZEYD BİN HARİSE (R.A.) İlgili Videolar: https://youtu.be/0lnSuhyz9mQ https://youtu.be/IenSOotYHbI https://youtu.be/Uwlveqd6sZU https://youtu.be/5azcpvGYvm0 https://youtu.be/4g2YghaxW1M