3. Sancaktepe, ilk ça lardan itibaren mesire alanı ve yazlık saraylarığ
ile ön planda olmuştur. Bölgede bulunan en eski yapı bir Bizans
Sarayı olan II. Tiberius Konstantinos (578-582) ve Mavrikos
(582-602) dönemlerinde inşa edilen Damatris Yazlık Sarayı’dır.
Damatris Sarayı adını Demeter ‘Tarım Tanrıçası’ adından
almıştır. Bugün kalıntıları Samandıra sınırları içindedir.
4.
Bizans mparatorları II. Maurikios and Tiberius (578-602) tarafındanİ
Samandıra’da inşa edilen Damatris Sarayı, boyutları ve nitelikleri göz önüne
alındı ında Bizans’tan günümüze ulaşan en önemli yapılardan biri olarakğ
görülüyor. Sarayın adı Samandıra’nın tarihteki ilk ismi olan Demeter’den
gelir. Yunan mitolojisinde Demeter “ Tarım ve Bereket Tanrıçası” anlamına
gelir ve insanlara ekip biçmeyi ö reten tanrıça olarak bilinir.ğ
Saray yapıldı ı dönem içinde stanbul dışında inşa edilmiş en büyük ve enğ İ
önemli eser olma özelli ine sahip olmuştur. 14. yüzyılın yorgunlu unağ ğ
ra men saray hala tarihe meydan okumaktadır. ğ
6. Rivayetlere göre, Samandıra yabani hayvan çeşitlili i ile avlanma için değ
büyülü bir yer ve Bizans mparatorlarının dinlenmek için kullandıkları enİ
gözde mekanlardan biri imiş. Damatris sarayı, o zamanlar dinlenme
alanlarına düşkünlükleri ve avlanmaya olan meraklarıyla tanınan Bizans
mparatorları II. Tiberus and Maurikios tarafından yaptırılmıştır. Günümüzeİ
dek ulaşan ve literatüre “Damatris Sarayı” olarak geçen saray avlanma ve
dinlenme amaçlı inşa edilmesine ra men stanbul’un Anadolu’ya açılanğ İ
kapısı olmuştur.
7. Anadolu’ya yapılacak seferlerin yol güzergahında inşa edilmesi sebebiyle,
saray Bizans Ordusu’nun toplanma ve konaklama yeri olmuştur.
Anadolu’dan dönüşlerinde mparatorlar başkente girmeden önce sonİ
gecelerini bu sarayda geçirirlerdi. mparatorlar sefer dönüşü geceyi buradaİ
geçirirken haberciler bir gün önceden başkente ulaşır ve imparatoru
karşılamak için gerekli hazırlıkları yaparlardı. Ancak, saray 12. ve 13.
yüzyıllarda kullanılmaz hale gelir. Bugün, sarayın kalıntıları arasında haç
biçiminde olan sarnıcı, sütun ve tonozları teşhis edilebilmektedir ve sarayın
şu anki görülebilen kısmından çok daha büyük bir alanı kapladı ı tahminğ
edilmektedir.
8. Yapı malzemesi taş ve tu la olan kompleks kalıntısında örtüde özellikleğ
tu la kullanımı görülmektedir. Taşıyıcı birimler, kemerler, masif duvarlar;ğ
kesme taş, kesme taş ve tu lanın sıralı kullanıldı ı almaşık teknikğ ğ
uygulaması gözlenmiştir. Yerleşti i alan, boyutları ve di er özellikleriğ ğ
dikkate alındı ında, Bizans'tan günümüze ulaşan en önemli yapılardan birisiğ
olarak de erlendirilebilir.ğ
9. Sancaktepe ilçesinin imar planı esnasında sarayın bulundu u bölgeğ
arkeolojik alan olarak ilan edilmiş ve Anıtlar Kurulu’da bu alanı genişleterek
bu alanda yapı inşasına izin vermemektedir. Sancaktepe Belediyesi yapılacak
arkeolojik kazılarla birlikte saray hakkında daha fazla bilgi edinilebilece iniğ
ve alanın restorasyonu neticesinde güzel bir açık hava müzesine
dönüştürülebilece ini öngörmektedir. Ayrıca alanın genişletilerek birğ
meydan haline gelebilece i ve böylece hem Sancaktepe’ye bir yaşamğ
merkezi kurulabilece i hem de stanbul’un kültürel mirasına de erli birğ İ ğ
varlı ın kazandırılabilece i düşünülmektedir.ğ ğ
Kaynak: http://www.sancaktepe.bel.tr/tr/icerik/127/249/sancaktepe-tarihi.aspx