SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 318
VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER
BOŞALTIM SİSTEMİ
BOŞALTIM SİSTEMİ
BOŞALTIM SİSTEMİ
ORGANLARI
BOŞALTIMDA
GÖREVLİ
ORGANLAR
BOŞALIM SİSTEMİ
HASTALIKLARI
BÖBREK
ÜRETER(İdrar Kanalı)
MESANE(İdrar Kesesi)
ÜRETRA(İdrar Borusu)
DERİ
AKCİĞER
KARACİĞER
KALIN BAĞIRSAK
BÖBREK
NEFRİT
SİSTİT
ALBÜMİN
ÜREMİ
BÖBREK TAŞLARI
BÖBREK YETMEZLİĞİ
DİYALİZ
Hücrelerde metabolizma sonucu meydana gelen atık maddelerin
dış ortama atılmasına boşaltım denir.
Boşaltım ile ilgili organ ve yapıların meydana getirdiği sisteme
boşaltım sistemi denir.
Boşaltım sisteminin amacı; canlının yaşayabilmesi için uygun
ve dengeli iç ortamın oluşmasını sağlamaktır.
Vücutta oluşan;
CO2 ve H2O solunum organları ile,
su, tuz fazlası deriden terleme ile,
amonyak, üre, ürik asit, tuz, ilaçlar, B ve C vitaminlerinin fazlası
ve iyonlar ise boşaltım organları ile dışarı atılır.
Vücuttaki atık maddeler
-İdrar
-Solunum
-Terleme
-Dışkı
-(Karaciğer amonyağı üreye çevirir)
Atık maddeler vücuttan uzaklaştırılmazsa; vücudun kararlı iç
dengesi bozulur. Ayrıca; kandaki atık madde miktarının artışı
çeşitli organ ve sistemlere zarar verir.
Yoluyla uzaklaştırılır.
İnsanda Boşaltım Sistemini Oluşturan Yapılar
A – Böbrekler
B – İdrar Kanalı(Üreter)
C – İdrar Kesesi(Mesane)
D – İdrar Borusu(Üretra)
A – Böbrekler
İnsanda bel omurlarının iki yanında bulunan yaklaşık 10cm
uzunluğunda, ortalama 120-150g ağırlığında, fasulyeye benzer ve
2 adet olan önemli bir boşaltım organıdır.
Dış kısmını koruyucu yağ tabakası kaplar.
Böbreğin en dışında yer alan saydam, ince ve dayanıklı olan
yapıya böbrek zarı denir.
Böbreklerin Görevi
• Kanın asit – baz dengesini sağlamak
• Vücudun su ve mineral dengesini sağlamak
• Zararlı maddeleri, fazla su, tuz, mineral ve B, C vitaminlerini
kandan süzerek kanı temizlemek
• İdrarı oluşturarak süzüntüyü idrar yoluyla dışarı atmak
Böbrek 3 kısımdan oluşur:
1-Kabuk(Korteks)
2-Öz(Medulla)
3-Havuzcuk(Pelvis)
Böbrekte;
– Süzülme
– Geri emilim
– Salgılama olayları gerçekleşir.
1-Kabuk(Korteks):
• Böbreğin en dış kısmıdır.
• Nefronlar burada yer alır.
• Atık maddeler buradaki nefronlarda süzülür.
2-Öz(Medulla):
• Piramit şeklinde yapıların bulunduğu orta kısımdır.
• Bu piramitlere malpighi piramitleri denir.
• Bu piramitler idrar toplama kanallarından oluşur.
• Süzülen sıvıdaki faydalı maddelerin geri emildiği yerdir.
3-Havuzcuk(Pelvis):
• En içte yer alır.
• Sağlam bağ dokusundan oluşmuştur.
• Oluşan idrarın toplandığı kısımdır.
• İdrarı idrar kanalı yardımıyla idrar kesesine gönderir.
Böbrekte İdrar Oluşum Olayları:
– Süzülme: Kılcal kan damarlarında yüksek basınçla çıkan kan
plazmasının nefron kanallarına geçmesine süzülme denir.
Bu süzüntüde sadece zararlı maddeler değil, çoğu yararlı
maddeler de vardır.
– Geri Emilim: Nefron kanalındaki süzüntünün yararlı
maddelerinin tekrar kılcal damarlara alınması işlemine denir.
– Salgılama: Bazı zararlı maddelerin enerji harcanarak nefron
kanallarına verilmesi olayına salgılama denir.
Böbrek atar damarında atık madde ve oksijen ile besin bol
bulunurken, böbrek toplar damarında atık madde ve besin az ve
karbondioksit bol bulunur.
• Kan böbrek atardamarıyla böbreğe gelir.
• Kabuk bölgesindeki nefronlar kanı süzer.
• Süzülen kan öz bölgesine geçer ve buradaki nefronlarda
içindeki yararlı maddeler geri emilir.
• Süzülen kan böbrek toplar damarıyla birlikte vücuda tekrar
döner.
• Süzülmeden sonra kalan su, üre tuz, mineral ve vitaminler
idrarı oluşturarak havuzcukta toplanır.
• Havuzcuktan sonra idrar kanalına, idrar kanalından idrar
kesesine geçer. İdrar kesesinde bir süre bekletildikten sonra
üretra ile dışarı atılır.
Böbrekte İdrar Oluşum Aşamaları:
Böbrek Atar Damarı
Aminoasit – Glikoz – Vitamin – Mineraller
Su – Üre – Ürik Asit – Tuz
Böbrekte Süzüldükten Sonra
(Nefronlar)
Böbrek Toplar Damarı İdrar Kesesi
(KAN) (İDRAR)
Aminoasit – Glikoz Su%95 – Üre%3
Vitamin – Mineraller Vitaminler(B-C fazlası)
Su – Tuz Hormonlar
Üre(az Miktarda) Mineraller–Tuz–İyonlar
Böbrekten çıkar Vücut dışına atılır
İdrarın Oluşumu – Taşınması – Deposu – Atımı
• Böbrekler
( Üretimi Gerçekleştirir )
• Üreter
( İdrarı Taşır )
• İdrar Kesesi
( İdrarı Depolar )
• Üretra
( İdrarı Dışarı Atar )
Nefronlar, böbreğin kabuk ve öz bölgesine yerleşmiştir.
Nefronun; kabukta kalan kısmında süzülme,
öz bölgesinde bulunan kısmında ise geri emilim gerçekleşir.
Kan ile birlikte böbreğe glikoz, aminoasit gibi yararlı maddelerde
gelir.
Ayrıca kandaki su ve minerallerin büyük bir bölümünün de
korunması gerekmektedir.
Bu nedenle öz bölgesinde glikoz, aminoasit gibi maddelerin
tamamı ile su, tuz, mineral ve B, C vitaminlerinin bir bölümü geri
emilir.
Sağlıklı bir insanın idrarında glikoz, aminoasit gibi maddelere
rastlanmaz.
B – Üreter(İdrar Kanalı)
Böbrek ile idrar kanalı arasında bulunan boru şeklindeki yapıdır.
Kanalı
C – İdrar Kesesi(Mesane)
Oluşan idrarın böbrek kanallarıyla
getirilerek bekletildiği bölümdür.
Mesane karnın alt bölümünde
yer alan ve içinde idrarın biriktiği
küresel bir organdır.
Duvar yapısı düzensiz iç içe geçmiş elastik kas liflerinden oluşur.
Bu kas lifleri sayesinde idrar miktarı arttığında genişler, idrar
boşaltıldığında ise daralır.
D – Üretra(Boşaltım Kanalı)
İdrarın idrar kesesinden dışarı atıldığı yerdir.
(İdrar Borusu)
Böbrek atardamarı; oksijence zengin,
atık madde bakımından kirli
Böbrek toplardamarı; karbondioksitçe zengin,
atık madde bakımından temizdir.
İdrarın yapısında bulunan maddeler:
Organik maddeler: Üre, ürik asit, vücuda fazla alınmış
olan suda çözünen vitaminler.
İnorganik maddeler: Su, tuz, iyonlar.
Böbrek Atardamarı
Böbreğe kirli kanı getirir.
(CO2 az, O2 ve atık maddeleri
fazla olan kanı taşır).
Böbrek atardamarında:
•O2,
•CO2,
•Üre,
•Besin,
•Su bulunur.
Böbrek Toplardamarı
Süzülen kanı vücuda dağıtır.
(Karbondioksiti fazla,
oksijeni ve atık maddesi
az olan kanı taşır.)
Böbrek toplardamarında:
•O2,
•CO2,
•Üre,
•Besin,
•Su bulunur.
Amonyak Üre Ürik Asit
Vücutta Yarattığı
Zehir Etkisi
Atılımında Kullanılan
Su Miktarı
Atılımı İçin
Harcanan Enerji
Boşaltımda Görevli Diğer Organlar
DERİ:
Vücudumuzdan suyun ve tuzun fazlasını
terlemeyle dışarı atar.
AKCİĞER:
Kan içindeki karbondioksiti ve suyu buhar olarak soluk verme
esnasında dışarı atar.
KARACİĞER:
Proteinlerin sindirimi sonucu
oluşan zararlı maddeleri(amonyağı)
daha az zararlı olan üreye dönüştürür.
KALIN BAĞIRSAK:
Su, safra ve besin atıklarının dışkı
şeklinde vücut dışına atılmasını
sağlar.
BOŞALTIM SİSTEMİNİN SAĞLIĞI
• Aşırı biberli, baharatlı ve yağlı kızartmalar yememeliyiz.
• Asitli ve alkollü içeceklerden uzak durmalıyız.
• Deri temizliğine dikkat etmeliyiz.
• Günde en az 2lt su içmeliyiz.
• İdrarımızı uzun süre tutmamalıyız. (böbrek taşı oluşturabilir)
• Böbrek ve idrar yolları soğuktan korunulmalıdır.
• Diş çürükleri ve boğaz iltihapları hemen tedavi edilmelidir.
• Düzenli banyo yapılmalıdır.(Gözeneklerin açılması için)
• İçilen su ve yenilen besinler temiz olmalıdır.
BOŞALTIM SİSTEMİ HASTALIKLARI
Nefrit: Böbreğin iltihaplanmasıdır.
Genellikle bulaşıcı hastalıklar sonucu
ortaya çıkar.
Albümin: Nefronların
görevini yapamaması sonucu,
proteinli maddelerin idrara geçmesidir.
Sistit: Üreme organları veya
kan yoluyla gelen mikropların
idrar yollarında oluşturduğu
yanmadır.
Üremi: Böbreklerde yeterli
üre süzülememesi sonucu
kanda üre miktarının artmasıdır.
Böbrek Taşları: Kalsiyum tuzları ve
azotlu bileşiklerin
havuzcukta çökelmesidir.
Böbrek Yetmezliği:
Böbreğin tamamen veya
%80fonksiyonunu kaybetmesi ve
görevini yerine getirememesidir.
Bu durumda böbreğin görevi
diyaliz makinası tarafından yapılır
ya da daha kalıcı çözümü böbrek
naklidir.
Organ nakli, canlı bir kişinin bir
böbreğini (sağlıklı biri tek böbrekli
de yaşayabilir) ya da ölmüş ama
organları hala canlı birinin böbreğini
alarak yapılabilir.
Diyaliz:
Diyaliz makinasında hastanın
kanı tıpkı böbreklerde olduğu
gibi süzülerek temizlenir.
Diyaliz işlemi hastaya haftada
en az 2-3defa uygulanır.
Acaba Nedir?
1. Deriden fazla su ve tuzun atılmasıdır.
( )
2. Boşaltıma yardımcı organlardan olup üre oluşumunu sağlar.
( )
3. Böbrek yetmezliği olan hastaların bağlandığı cihazdır.
( )
4. Vücutta oluşan zararlı ve atık maddelerin vücuttan
uzaklaştırılmasıdır.
( )
5. Böbrekteki en küçük yapı ve görev birimidir.
( )
6. Kanı böbreğe getiren damardır.
( )
7. İdrarın vücuttan atıldığı kanaldır.
( )
8. Proteinlerin sindirilmesi sonucunda zehirli maddelerin az
zehirli hâle gelmesiyle oluşan ve idrarın yapısında bulunan atık
maddedir.
( )
9. Böbreklerde biriken madensel maddelerdir.
( )
10. Böbreğin dıştan içe doğru en içteki kısmına verilen isimdir.
( )
Boşlukları Dolduralım
İnsanda ........................... sisteminin en önemli organı böbrektir.
............................... biçiminde olan böbrekler, karın boşluğunun
arka kısmında bel hizasında bulunur. Her böbreğe bir
............................ girer, bir ................................ çıkar. Böbrek
atardamarı ile böbreğe gelen kan ............................... da süzülür.
Kanda bulunan ........................... su ve diğer boşaltım artıkları bu
süzülme ile kandan uzaklaştırılır. Süzülen ............................ böbrek
atardamarı ile toplanarak böbrekten çıkar. Böbrekte oluşan, artık
maddelerin bulunduğu süzüntüye .......................... denir. Artık
maddeleri taşıyan bu süzüntü ........................... ................................
ile vücut dışına atılır.
Boşaltım sadece böbrekler tarafından gerçekleştirilmez. Akciğerler,
............................ gibi boşaltıma yardımcı olan farklı yapılar da
vardır. Solunum sonucu oluşan ................................... ve su buharı
akciğerler ile vücut dışına atılır. Deriyle ise artık maddeleri içeren
................... dışarı atılır. Artık maddeleri uzaklaştıran bu iki organ da
bu şekilde boşaltıma .............................. olmuş olur. Metabolizmanın
düzgün çalışabilmesi için bu kadar önem taşıyan boşaltım sisteminin
sağlığının korunması için bol .................... alınmalı, ..........................
ve ................ yiyecekler fazla tüketilmemelidir. Boşaltım sisteminde
oluşabilecek bir rahatsızlığın diğer .............................. de
etkileyeceği unutulmamalıdır. Organizmada bütün sistemler
birbirleriyle ............................... olarak çalışmaktadır. Bu nedenle
sistemlerin sağlığı bir ........................ halinde korunmalıdır.
Boşaltım Organının Görevi
Boşaltım ile ilgili
yapı ve organlar
İdrarın
dışarı
atıldığı
bölümdür
İdrarın
toplandığı
bölümdür
Kanın
süzüldüğü
yerdir
Böbrek
ile idrar
kesesini
bağlar
Böbreğin
temel yapı
birimidir
Böbrek
Üreter
İdrar Kesesi
Üretra
Nefron
VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER
DENETLEYİCİ VE
DÜZENLEYİCİ SİSTEM
Canlı vücudundaki farklı özellik ve görevdeki sistemlerin
birlikte ve düzenli çalışmasını sağlayan,
yaşamsal faaliyetleri yöneten ve kontrol eden sisteme
denetleyici ve düzenleyici sistem denir.
Denetleyici ve düzenleyici sistem,
sinir sistemi ve
hormonal (iç salgı = endokrin) sistemden oluşur.
Vücutta meydana gelen çok sayıdaki ve karmaşık olaylar
sistemler tarafından gerçekleştirilir.
Canlı vücudunda denetleme ve düzenleme görevini tek başına
sinir sistemi gerçekleştirmez.
Sinir ve hormonal sistemler birlikte ve birbirlerine bağlı çalışarak
doku, organ ve sistemlerin çalışmasını denetler ve düzenler.
Hayvanlarda sinir ve hormonal sistem birlikte bulunurken,
bitkilerde sadece salgı sistemi bulunur.
SİNİR
SİSTEMİ
İnsanlarda uyarılara en hızlı tepkiyi veren
sistemdir.
Vücudumuzun her bölgesini saran
milyonlarca sinir hücresinden (nöronlardan)
oluşur.
Sinir hücreleri genelde lif şeklinde uzantılara
sahip olup, ileri derecede farklılaşma gösterir.
Bölünerek sayılarını arttırma yetenekleri
yoktur ancak yaralanmalar sonucunda
kopan aksonlar yenilenir.
Aksi halde nöron görevini yapamaz.
Vücudu ağ gibi saran bir nöron 3kısımdan
oluşur:
1-Hücre Gövdesi 2-Dendrit 3-Akson
1-Hücre Gövdesi
Çekirdek ve sitoplazmadan oluşur.
Gövdeden çıkan kısa uzantılara dendrit,
uzun çıkıntılara akson denir.
Gövdede sentrozom organeli hariç bir
hayvan hücresinde bulunan bütün
organeller vardır.
2-Dendrit
Nöronların gövdesinden çıkan kısa uzantılardır.
Görevleri; uyartıları alıp hücre gövdesine iletmektir.
3-Akson
Nöronların gövdesinden çıkan uzun uzantılardır.
Aksonların üzerinde miyelin kılıf denilen yağlı ve koruyucu bir
tabaka vardır.
Görevi; hücre gövdesine gelen uyartıyı alıp başka sinir
hücresinin dendritine aktarmaktır.
Aksonların üzerindeki miyelin kılıf, uyartının daha hızlı
iletilmesini sağlar.
Sinir(Nöron) Çeşitleri :
Sinirler görevlerine göre duyu sinirleri, hareket sinirleri ve
bağlantı sinirleri olarak üç çeşittir.
1-) Duyu Sinirleri :Çevreden, iç organlardan veya kaslardan
gelen uyarıları alarak bu uyartıları merkezi sinir sistemine ileten
sinirlere duyu sinirleri denir.
2-) Bağlantı (Ara) Sinirleri :Merkezi sinir sisteminden gelen
uyartıları değerlendiren, bu uyartılara cevap veren, duyu ve
hareket sinirleri arasındaki bağlantıyı sağlayan sinirlere bağlantı
(ara) sinirleri denir.
3-) Hareket (Motor) Sinirleri :Merkezi sinir sisteminin gelen
uyartılara verdiği cevabı kaslara ya da organlara taşıyan sinirlere
hareket (motor) sinirleri denir.
Uyartı: Dışarıdan veya içeriden gelen bir uyarının
sinir hücrelerinde oluşturduğu değişmelerdir.
Nöronlarda Uyarının İletim Yönü:
Uyartı  Dendrit  Hücre Gövdesi  Akson
Beyne İletilen Uyartının Yanıtlanması:
Beyin  Ara Sinirler  Motor Sinirler  Organ
Uyartının bir sinir hücresinden diğer sinir hücresine geçişi:
İki sinir hücresi arasında herhangi bir bağlantı yoktur. Bir sinir
hücresiden diğerine uyartı sinaps denilen boşluklarda kimyasal
madde sayesinde olur.
Sinaps: İki sinir hücresinde birinin aksonu ile diğerinin dendriti
arasında uyartının geçtiği yere sinaps denir.
Vücudumuzda oluşan herhangi bir uyartı sinir hücresinden
elektriksel olarak geçerken, sinaps bölgesinden kimyasal olarak
geçer. Elektriksel iletim hızlı, kimyasal iletim yavaştır.
Sinir hücresinde uyartı iletimi sırasında enerji harcanır. Sinir hücresi
her uyarıyı algılayamaz. Sinir hücresinin bir uyarıyı algılayabilmesi
için uyarının eşik şiddetinde ya da daha üzerinde olması gerekir.
Sinir hücreleri aynı anda 2 uyarı birden iletemez.
SİNİR SİSTEMİ 2 BÖLÜMDÜR.
1.Merkezi Sinir Sistemi:
Beyin, beyincik,
omurilik soğanı ve
omurilikten meydana gelmiştir.
Beyin, beyincik, omurilik soğanı; kafatası içinde,
omurilik; omurga içinde yer alır.
BEYİN:
Sinir sisteminin en büyük ve
en karmaşık organıdır.
Kafatası boşluğunu dolduran
beyin, milyarlarca sinir
hücresinden meydana gelmiş
olup, vücudun yönetim
merkezidir.
İnsanda ağırlığı 1300-1500
gram arasındadır.
BEYİNİN GÖREVLERİ:
• Konuşma davranışlarının gerçekleştirilmesini yönetir.
• Acıkma, susama, iştah, uyku gibi olayları düzenler.
• Düşünme, öğrenme, bilgileri hafızada tutma ve yönetim
merkezidir.
• Duyu organlarından gelen bilgilerin değerlendirildiği merkezdir.
Böylece görme, işitme, tatma, koklama ve dokunmanın
algılanmasını sağlar.
• Kan basıncını ve vücut sıcaklığını ayarlar.
• Zekanın oluşması ve gelişmesi beyindeki bazı merkezler
tarafından sağlanır.
• Sistemlerin ve organların çalışmasını düzenler.
BEYİNCİK:
Beyinin arka bölümünde ve omurilik soğanının üzerinde bulunur.
BEYİNCİĞİN GÖREVLERİ
• Hareket ve denge merkezidir. Bundan dolayı değişik
hayvanlarda beyinciğin büyüklüğü hayvanın hareketliliği ile
doğru orantılıdır.
• Kasların düzenli çalışmasını sağlar. Özellikle kol ve bacak
kaslarının koordinasyonunu düzenleyerek hareketlerin dengeli
olmasını sağlar.
• Kulakta bulunan yarım daire kanallarından gelen uyarılarla, kas
etkinliğini düzenleyerek, dengeyi sağlar.
Beyinciği çıkarılan bir kedi yürüyemez; kuş havaya atılsa
uçamaz, yere düşer.
Bebekler beyinciği gelişmeden oturamaz, yürüyemez, ayakta
duramaz.
OMURİLİK SOĞANI:
Soğan şeklinde olan bu organ
beyin ve omurilik arasında bulunur.
Beyin ve diğer organlar arasında
bağlantıyı sağlar.
Omurilik soğanı isteğimiz dışında
çalışan iç organlarımızın çalışmasını
kontrol eder. Bu nedenle bu yapıya
“hayat düğümü” de denir.
Omurilik soğanının tahrip olması
ani ölüme neden olur.
OMURİLİK SOĞANININ GÖREVLERİ:
• Solunum, sindirim, dolaşım ve boşaltım sistemlerinin
çalışmasını kontrol eder.
• Nefes alma, hapşırma, kusma, yutkunma, çiğneme ve öksürme
gibi olayları kontrol eder.
• İdrar torbasının çalışmasını kontrol eder.
• Kalbin çalışmasını, kan damarlarının genişleyip daralmasını
kontrol eder.
OMURİLİK
Omurga kanalının içinde yer alan ve omurilik soğanından
başlayıp aşağıya doğru incelerek uzanan merkezi sinir sistemi
organıdır.
OMURİLİĞİN GÖREVLERİ
• Beyinle çevresel sinir sistemi
arasında bilgi iletiminde rol oynar.
Beynin gönderdiği emirleri kaslara
ve iç salgı bezlerine götürür.
• Refleks şeklindeki davranışların
kontrol merkezidir.
• Sürekli yaptığımız hareketler önce
beynin denetiminde gerçekleşir.
Bunlar iyice öğrenildikten sonra
denetimi omurilik alır. Hata yapılınca
beyin tekrar devreye girer.
Örneğin dans etme, spor yapma, örgü
örme, araba kullanma gibi alışkanlık
haline getirilmiş hareketler vb.
REFLEKS:
Vücudun dışarıdan gelen bir uyarıya karşı düşünmeden ani ve hızlı
bir şekilde tepki göstermesine refleks denir.
Refleksler sürekli ve hızlı bir şekilde gerçekleşir. Bu sayede
vücudun zarar görmesi engellenir ve vücudun kendini savunmasını
sağlar.
Refleks hareketleri omurilik tarafından gerçekleştirilmesine rağmen
beyin tarafından kontrol edilir.
Refleks hareketleri mekanik, fiziksel, kimyasal veya ruhsal
sebeplerle olabilir.
Mekanik: Ayağın gıdıklanması, diz kapağına vurma etkenleriyle
oluşan refleksler gibi.
Fiziksel: Güneş ışığında göz bebeklerinin küçülmesi gibi olan
refleksler.
Kimyasal: Limon yediğimizde tükürük sıvısının daha çok
salgılanması gibi olan refleksler.
Ruhsal: Limon denildiğinde ağzın sulanması gibi olan refleksler.
Vücut tarafından tekrarlanarak öğrenilen konuşma, yazma,
koşma, yürüme, dans etme, bisiklete binme, yüzme, örgü örme,
araba kullanma, futbol oynama gibi harekelere alışkanlık denir.
Sonradan kazanılan bu alışkanlıklara kazanılmış (şartlı) refleks
de denir.
Alışkanlık hareketleri önce beyin tarafından öğrenilir,
öğrenildikten sonra omurilik tarafından denetlenir ve kontrol
edilir.
a) Doğuştan Kazanılan Reflekslere Örnekler:
Doğuştan kazanılan refleksler bütün insanlar için ortak bir
özelliktir, herkes tarafından gerçekleştirilir ve eğitimle
kazanılmaz.
1- Öksürme, hapşırma, yutkunma hareketleri.
2- Göz kapaklarının açılıp kapanması.
3- Aydınlık ortamda göz bebeklerinin küçülüp, karanlık ortamda
büyümesi.
4- Yeni doğan bebeğin emme hareketi.
5- Yüksek ses duyulunca ürkülmesi.
6- Vücut sıcaklığı yükselince terleme olayının başlaması.
7- Ele sivri veya sıcak bir cisim değdirildiğinde elin geri
çekilmesi.
8- Ağza alınan lokmanın çiğnenmeye başlanması ve yutulması.
9- Diz kapağına vurulduğunda bacağın hareket etmesi.
b) Sonradan Kazanılan
(Şartlı Veya Kazanılmış) Reflekslere Örnekler:
Sonradan kazanılan refleksler bazı insanlar tarafından
gerçekleştirilir, ortak özellik değildir ve bir uyarının sürekli
tekrarlanması sonucu kazanılır.
1- Araba ve bisiklet sürmek.
2- Örgü örmek
3- Dans etmek
4- Yüzmek
5- Yürümek ve koşmak.
6- Kesilen veya sıkılan limon görüne ağzın sulanması.
2-ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ:
Çevreden, iç organlardan veya kaslardan gelen uyarıları alan, bu
uyarıları merkezi sinir sistemine ileten, merkezi sinir sisteminin
gelen uyartılara verdiği cevabı kaslara ya da organlara ileten,
vücuttaki organlar ve kaslar ile merkezi sinir sistemi arasındaki
iletimi sağlayan sisteme çevresel sinir sistemi denir.
Çevresel sinir sistemi, nöronların birbirine bağlanmasıyla oluşan
ve vücudu bir ağ gibi saran sinirlerden oluşur.
Çevresel sinir sistemini oluşturan sinirler, beyin ve omurilikten
çıkarak vücuttaki kas ve organlara giderler.
b) Çevresel Sinir Sisteminin Çalışması
(Sinirlerde Uyartının İletimi):
Canlıyı etkileyen, çevreden, iç organlardan veya kaslardan gelen iç
ve dış değişmelere uyarı denir. Uyarıların sinir hücrelerinde
oluşturduğu değişmelere uyartı veya impuls denir.
▪ Çevreden iç organlardan veya kaslardan gelen uyarılar, duyu
organlarında, iç organlarda veya kaslarda bulunan özelleşmiş duyu
hücreleri (almaçlar) tarafından alınır.
▪ Duyu hücreleri aldıkları uyarıları uyartıya dönüştürerek merkezi
sinir sistemine iletmek üzere mesaj oluşturur.
▪ Uyartı mesajı nöronların dendritlerine aktarılarak nöronun hücre
gövdesine iletilir.
▪ Uyartılar hücre gövdesinden aksonlara geçerek akson boyunca
elektriksel ve kimyasal değişikler(sinyaller) sayesinde taşınarak
akson ucuna iletilir.
Akson ucundaki uyartılar akson ucundan salgılanan sinir
hormonları sayesinde sinaps bölgesinde diğer nöronun
dendritine geçer. Uyartılar bu şekilde bir nörondan diğerine
aktarılarak (duyu) sinirler sayesinde merkezi sinir sistemine
taşınır.
▪ Merkezi sinir sistemine gelen uyartılar burada değerlendirilerek
cevap oluşturulur.
▪ Merkezi sinir sistemi tarafından oluşturulan cevap aynı yolla
ilgili organa iletilerek gelen uyarıya tepki verilir.
Uyarı Duyu Hücreleri Uyartı Mesajı
Tepki Mesajı Beyin Duyu Sinirleri
Hareket Sinirleri Tepki Organı Tepki
Sinir Sisteminde Görülen Hastalıklar:
a) Felç:
Beyindeki kan akışının azalması veya hareket sinirlerinin
zedelenmesi sonucu sinirlerin ve kasların çalışmasının
engellenmesidir.
b) Sara:
Beyindeki sinir hücrelerinin ani ve geçici olarak görev
yapamaması sonucu geçici bilinç kaybıyla nöbetlerin ortaya
çıkmasıdır.
c) Parkinson:
Beyindeki uyartıları alan sinir hücrelerinin görevini yapamaması
sonucu ellerin birinin istem dışı hareket etmesi ve bilinç kaybının
ortaya çıkmasıdır.
d) Menenjit:
Beyin veya omuriliği örten zarların bakteri, virüs ya da mantar
bulaşması sonucu iltihaplanmasıdır. Ölüme yol açabilir.
Aşı ile tedavi edilir.
e) Çocuk Felci:
Omurilikte bulunan ve kasların kasılmasını başlatan sinir
hücrelerine zarar veren bir virüsün yol açtığı bulaşıcı hastalıktır.
Çocuk felcinde, 400’C’yi bulan yüksek ateş, şiddetli bas ağrıları,
bulantılar ve sırt ağrıları görülür. Virüs, hastaların çıkardığı dışkı
yoluyla yayılır.
Ağız yolundan verilen aşı ile tedavi edilebilir.
e) Kuduz:
Hayvanların ısırması sonucu hayvanlardan insanlara geçen ve
merkezi sinir sistemini etkileyen virüslere bağlı bir hastalıktır. Aşı ile
tedavi edilir.
Kuduz virüsü merkezi sinir sistemine vardığında hızla yayılarak
hastalığı oluşturur.
Eğer iyi tedavi edilmezse kısa süre sonra ölüme neden olabilir.
İlk 2–10gün boğaz ağrısı, halsizlik, sinirlilik, depresyon, ateş ya da
kusma, kesin belirtiler ise ısırma yerinde kaşınma, ağrı ya da
karıncalanma hissedilmesi şeklinde ortaya çıkar. Daha sonraki
dönemlerde hastaların %80’inde saldırganlık, %20’sinde kasılmalar,
garip davranışlar, ense sertliği, boğaz ağrısı, ses kısıklığı, su korkusu
görülür.
Aşağıdaki fonksiyonların merkezi sinir sistemi organlarından
hangisinin gerçekleştirdiğini karşısına yazınız.
Dans etme….………………… Örgü örme………………
Dengede durma……………… Dolaşım………………...
İstemsiz hareketler…………… Hapşırma……………….
Susama………………………. Uyku……………………
Boşaltım……………………... Sindirim………………..
Acıkma………………………. Öksürme……………….
Nefes alma…………………… Araba sürme……………
İstemli hareketler……………. Kusma………………….
Göz bebeklerinin az ışıkta büyümesi……………………….
Limon görünce ağzın sulanması……………………………
Aşağıdaki şekilde gösterilen bölümlerin isimlerini yazınız.
DENETLEYİCİ VE
DÜZENLEYİCİ SİSTEM
VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER
Hormonal (İç Salgı=Endokrin)
Sistem (İç Salgı Bezleri)
Hormonlar ve hormon üreten salgı bezlerinden oluşan sisteme
hormonal sistem denir.
a) Salgı Bezi ve Çeşitleri:
Canlı vücudunda özel salgılar (ter, süt, yağ, gözyaşı, kulak kiri,
sümük, tükürük, enzim, hormon) üretebilen hücrelerin oluşturduğu
hücre topluluklarına salgı bezi denir.
Canlı vücudunda iç salgı bezi, dış salgı bezi ve karma bez olarak üç
farklı salgı bezi bulunur.
▪ Ürettiği salgılarını doğrudan kana verebilen bezlere iç salgı bezi
(hormon üreten bez), bu bezlerin ürettiği salgılara da iç salgı veya
hormon denir.
▪ Ürettiği salgılarını bir kanal ile vücut dışına çıkarabilen bezlere
dış salgı bezi, bu bezlerin ürettiği salgılara da dış salgı denir.
▪ Ürettiği salgılarını hem kana veren hem de vücut dışına çıkarabilen
bezlere karma bez denir.
Pankreas ve eşeysel bezler(testisler ve yumurtalıklar)
karma bezlerdir.
b) Hormonal Sisteminin Çalışması:
Canlı vücudunda sinir ve endokrin sistemleri birlikte ve
birbirlerine bağlı olarak çalışırlar.
Hormonal sistem, sinir sistemi ile birlikte vücuttaki organ ve
sistemlerin çalışmasını denetler ve düzenler.
Hormonal sistemin çalışmasını sinir sistemi sağlar.
Hormonal sistem, vücuttaki denetleme ve düzenleme görevini
salgıladığı hormonlar sayesinde gerçekleştirir.
İç salgı bezlerinin ürettiği hormonlar, vücuttaki ilgili organa kan
yoluyla taşınır ve her hormon farklı doku veya organa etki eder.
Hormonal sistem vücuttaki doku, organ ve sistemler arasındaki
işleyişi sinir sistemi ile birlikte denetler ve düzenler.
Sinir sistemi çok hızlı çalışır, denetleme ve düzenleme görevini
hızlı gerçekleştirir, ilgili kas veya organlara göndereceği uyartı
mesajını elektrik enerjisi şeklinde taşır ve organları anında etkiler.
Hormonlar kan yoluyla taşındığı için hormonal sistem yavaş
çalışır, denetleme ve düzenleme görevini yavaş ve uzun sürede
gerçekleştirir, ilgili organları hormonlar sayesinde kimyasal
olarak uyarır ve organları uzun sürede etkiler ve denetler.
İç Salgı Bezlerinin Salgıladığı Hormonlar ve Görevleri
İÇ SALGI BEZİ SALGILADIĞI HORMON GÖREVİ
HİPOFİZ
BEZİ
BÜYÜME HORMONU
İÇ SALGI BEZLERİNİ DENETLER DÜZENLER.
BÜYÜMEYİ SAĞLAR
SİNİR SİSTEMİYLE HORMONAL SİSTEM ARASINDAKİ
İLETİŞİMİ SAĞLAR
TROİT BEZİ TİROKSİN HORMONU
BÜYÜME GELİŞME VE VÜCUTTAKİ DİĞER OLAYLARIN
DÜZENLENMESİNDE GÖREVLİDİR.
İYOT EKSİKLİĞİNDE GUATR HASTALIĞI GÖRÜLÜR.
BÖBREK
ÜSTÜ BEZİ
ADRENALİN HORMONU
HEYECAN, KORKU, COŞKU GİBİ ANLARDA
METABOLİZMAYI HIZLANDIRIR.
ALDOSTERON HORMONU VÜCUTTAKİ MİNERAL VE SU
DENGESİNİ DÜZENLER.
PANKREAS
İNSÜLİN KAN ŞEKERİNİ DÜŞÜRÜR
GLUKAGON KAN ŞEKERİNİ YÜKSELTİR
EŞEYSEL
BEZLER
YUMURTALIK
ÖSTROJEN BAYANLARDA ERGENLİK DÖNEMİNDE
DİŞİLERE ÖZGÜ ÖZELLİKLERİN KAZANILMASINI
SAĞLAR
TESTİS
TESTESTERON ERKEKLERDE ERGENLİK DÖNEMİNDE
ERKEĞE ÖZGÜ ÖZELLİKLERİN KAZANILMASINI SAĞLAR
c) İnsanlarda Salgı Bezleri ve Görevleri:
Ürettiği salgılarını doğrudan kana verebilen bezlere iç salgı bezi
(hormon üreten bez), bu bezlerin ürettiği salgılara da iç salgı
veya hormon denir.
Hormonların Özellikleri:
• Protein ve yağ yapısında bulunabilirler.
• Kana salgılanır veya kan yoluyla bütün vücuda taşınırlar.
• Ancak hedefi olan belirli bir organı etkileyebilirler.
• Az miktarda salgılanır ancak etkileri güçlüdür.
• Belirli bir süre kullanılır ve yapısı bozulan hormon, karaciğerde
parçalanır.
1-) Hipofiz Bezi ve Görevleri:
Beynin alt tarafında yer alan nohut büyüklüğünde ve pembe
renkli olan iki parçalı bir bezdir.
Salgıladığı Hormon: BÜYÜME HORMONU
Hipofiz Bezinin Görevleri:
• Salgıladığı hormonlarla iç salgı bezlerinin çalışmasını denetler ve
düzenler.(tiroit, eşeysel bezler)
• İç salgı bezleri ile sinir sistemi arasında işbirliği ve koordinasyonu
sağlar.
• Üreme faaliyetlerinde rol oynar.
Erkeklerde sperm, dişilerde yumurta oluşumunu sağlar.
• Vücudun su dengesini kontrol eder (böreklerde suyun geri
emilmesini sağlar) ve kan basıncını ayarlar.
• Deriye rengini veren hormon salgılar.
• Vücudun büyümesini sağlayan büyüme hormonu üretir. Büyüme
hormonunun az salgılanması durumunda cücelik, fazla
salgılanması durumunda devlik(akromegali) ve
çirkinlik(jigantizm) oluşur.
2-) Tiroit Bezi:
Boynun ön kısmında,
gırtlağın altında,
soluk borusunun iki yanında
yer alan iki parçalı(loblu) bezdir.
(H harfine benzer ve 25g’dır)
Tiroit bezi tiroksin ve kalsitonin
hormonlarını salgılar.
Tiroit bezi iyot denilen madensel tuz sayesinde çalışır.
Salgıladığı Hormon: TİROKSİN ve KALSİTONİN
Tiroksin Hormonunun Görevleri:
• Büyüme ve gelişmeyi etkiler, kimyasal olayları, metabolizma
hızını(yapım ve yıkım olaylarının hızını) düzenler.
• Hücrede mitokondrinin faaliyetlerini hızlandırarak enerji üretimini
arttırır.
• Doğumdan sonra az salgılanırsa, Kretenizm denilen cücelik ve
zeka geriliği görülür.
• Tiroksin az salgılanırsa; yorgunluk, vücudun yağ
toplaması(şişmanlık), saç dökülmesi, derinin kuruması,
yetişkinlerde az salgılanırsa ruh ve beden uyuşukluğu görülür.
• Çok salgılanırsa; aşırı terleme ve sinirlilik, zayıflık görülür.
Metabolizma hızlanır, kan basıncı artar, kalp atışı ve kan dolaşımı
hızlanır.
Tiroit bezi yeterli salgılanmazsa
GUATR denilen hastalık
ortaya çıkar.
Bu hastalıkta tiroit bezi büyür.
Kalsitonin Hormonu:
Kandan kemiğe kalsiyum geçişini sağlar.
Kalsitonin Hormonunun Görevleri:
1- Kandaki madensel tuz miktarını ayarlar.
2- Kemiklerin sertleşmesine yardımcı olur.
3- Eksikliğinde kandaki madensel tuzlar kemiklere geçemez
ve kemik erimesi oluşur.
Tiroit iyot içeriklidir.
Az salgılanırsa
bez aşırı çalışır.
Guatr hastalığı olur.
Paratroit Bezi:
Tiroit bezinin arkasında (ve iki yanında) bulunan dört parçalı
bezdir(1gr).
Bu hormon kalsitonin hormonuna zıt olarak çalışır. Yani
kemiklerde fazla olan (kalsiyum ve fosfor gibi) madensel tuzların
kana geçmesini sağlar.
Kandaki kalsitonin hormonu artınca kandaki parathormon miktarı
azalır.
Kandaki kalsiyum kemiklere fazla geçerse kandaki kalsitonin
hormonu azalır, parathormon artar ve artınca da kemiklerde fazla
biriken kalsiyumun tekrar kana geçmesini sağlar.
Salgıladığı Hormon: PARATHORMON
PARATİROİT BEZİNİN GÖREVLERİ:
1. Bu hormon kemikten kana kalsiyum geçişini sağlar.
Kandaki (kalsiyum ve fosfor) madensel tuz dengesini ayarlar.
2. Az salgı üretilirse kandaki kalsiyum kemiklerde birikip kana
tekrar geçemez ve kandaki fosfor miktarı artar. Sonuçta
kaslarda ağrılı kasılma ve titreme şeklindeki tetani hastalığına
yol açar.
TİMÜS BEZİ VE GÖREVLERİ:
Tiroit bezinin altında bulunan ve çocuklarda 3 yaşından sonra
yavaş yavaş kaybolan bezdir.
GÖREVLERİ:
Çocukluk döneminde vücudu mikroplara karşı korurlar.
BÖBREK ÜSTÜ BEZİ:
Böbreklerin üst kısmına yapışmış halde sarımtırak renkli ve
yağ dokusu içine gömülü iki tane olan bezdir.
Böbreklerle doğrudan ilişkisi yoktur.
Böbrek üstü bezlerinden yeterince hormon salgılanmaması
sonucunda deri tunç rengini alır, kan basıncı düşer ve
tunç(addison)hastalığı oluşur.
Salgıladığı Hormon:
ADRENALİN(böbreklerdeki öz bölgesinde üretilir.)
ALDESTERON
KORTİZON(böbreklerdeki kabuk bölgesinde üretilir.)
• ADRENALİN(Nöroadrenalin):
Korku, heyecan, coşku, öfke anlarında salgılanır.
1. Kan basıncını düzenler.
2. Kandaki şeker miktarını düzenler.
3. Korku, öfke, heyecan, açlık gibi durumlarda kandaki adrenalin
miktarı artar(fazla salgılanır). Bunun sonucunda kan
basıncı(tansiyon), kalp atışı, kan şekeri yükselir ve göz
bebekleri büyür.
4. Kandaki karbonhidrat (şeker) miktarını ayarlar. Karaciğer ve
kaslarda depolanan glikojeni glikoza dönüştürür.
Böbrek Üstü Bezinin Görevleri:
• ALDESTERON HORMONU:
Vücudun su ve madensel tuz dengesini ayarlar.
• KORTİZON HORMONU:
Böbreküstü bezinin kabuk kısmından salgılanan çok önemli bir
hormondur.
Kandaki şeker miktarını artırır.
Vücutta protein yıkımını uyarır ve yapımını azaltır.
Kortizon tedavisi gören hastalarda aşırı bir yağ birikmesi
görülmektedir.
PANKREAS:
Sindirime yardımcı olan
pankreas salgıladığı
hormonlarla kanın
şeker oranını dengeler.
Salgıladığı Hormon: İNSÜLİN, GLUKAGON
GÖREVLERİ:
1.İnsülin: Kandaki şeker oranı arttığında karaciğere glikoz
geçişini sağlar.
2.Glukagon: Kan şekeri azaldığında karaciğeri uyarır
karaciğerdeki glikozun kana geçmesini sağlar.
Eşeysel Bezler(Testisler ve Yumurtalıklar):
Erkeklerde testisler (er bezleri),
dişilerde yumurtalıklar (ovaryum)
eşeysel bezlerdir.
Eşeysel bezler hem iç hem de dış
salgı üreten karma bezlerdir.
Eşeysel bezler, üreme hücresi ürettiği için dış salgı bezi olarak,
eşeysel hormon üretip kana verdiği için de iç salgı bezi olarak görev
yaparlar.
Testisler ve Görevleri:
1- Sperm hücrelerini üretirler.
2- Androjen (testosteron) eşeysel hormonunu üretirler.
Bu hormon erkeklik hormonudur ve sesin kalınlaşmasını,
erkeklerin kendine özgü vücut özelliklerinin belirlenmesini,
sakal ve bıyık çıkmasını ayrıca sperm hücrelerinin belli bir
yaştan sonra üretilmesini sağlar.
Yumurtalıklar ve Görevleri:
1- Yumurta hücrelerini üretirler.
2- Östrojen ve progesteron eşeysel hormonlarını üretirler. Bu
hormonlar dişilik hormonlarıdır ve sesin incelmesini, dişilerin
kendine özgü vücut özelliklerinin belirlenmesini ve yumurta
hücrelerinin belli bir yaştan sonra olgunlaşmasını sağlar.
Denetleyici ve Düzenleyici Sistemlerin
Sağlığı ve Korunması:
1- Sinir sistemi organları çarpma ve vurmaya karşı korunmalı, zarar
görmemelidir.
2- Alkol, sigara ve uyuşturucu kullanılmamalıdır.
3- Gürültülü ve gerilimli ortamlarda bulunulmamalı, stresten uzak
durulmalıdır.
4- Dengeli ve düzenli beslenilmelidir.
5- Düzenli uyunmalıdır.
6- Ağır yük kaldırılmamalıdır.
7- Düzenli olarak spor yapılmalıdır.
8- Sinir sistemini menenjit, kuduz, çocuk felci gibi
hastalıklardan korumak için aşı yaptırılmalıdır.
İç Salgı Bezlerinden Dolayı Oluşan Hastalıklar:
İnsanlarda hormonlar normal değerden az ya da çok salgılandığında
vücutta çeşitli bozukluklara yol açar. Hormon bozukluğu olan
kişilerin tedavi edilmesini sağlayan bilim dalına endokrinoloji
denir.
a) Devlik:
Hipofiz bezinin,
gelişme döneminden sonra
büyüme hormonunu
fazla salgılaması sonucu
el, ayak ve çene kemiklerinin
büyümesi hastalığıdır.
b) Cücelik:
Hipofiz bezinin, büyüme hormonunu
az salgılaması sonucu oluşur.
c) Şeker Hastalığı:
Pankreasın, insülin hormonunu
az salgılaması sonucu oluşur.
d) Kemik Erimesi:
Tiroit bezinin kalsitonin hormonunu az salgılaması sonucu
kandaki madensel tuzların kemiklere geçememesine neden olan
hastalıktır.
e) Dış Guatr:
Tiroit bezinin, iyot eksikliğinde tiroksin hormonunun
salgılanması için çok çalışıp şişmesi sonucu oluşur.
f) İç (Zehirli) Guatr:
Tiroit bezinin, iyot fazlalığında fazla çalışarak fazla tiroksin
hormonu üretmesi sonucu göz kürelerinin dışa doğru büyümesine
ve kilo kaybına neden olan hastalıktır.
g) Kısırlık:
Eşeysel bezlerin, eşeysel hormonları az salgılanması sonucu
oluşur.
h) Tunç Hastalığı:
Böbrek üstü bezlerinin
yapısının bozulması
nedeniyle kortizon
hormonun az salgılanması
sonucu kan basıncının düşmesine
ve derinin tunç rengi almasına
neden olan hastalıktır.
ı) Kretenizm:
Tiroit bezinin, tiroksin hormonunu doğumdan sonra az salgılaması
sonucu cücelik ve zeka geriliğine neden olan hastalıktır.
Aşağıdaki cümlelerde hangi hormonlardan söz edilmektedir.
Umut bir haber karşısında çok heyecanlanmış…………
Onur ergenlik döneminde boyu uzuyor…………………
Can çok yemek yemesine rağmen metabolizması hızlı
zayıflıyor……………….
Başar’ın sakalları çıkmaya başladı………………….
Ali evlenme çağına gelmiş , çocuğu olabilir……………
Ragıp amcanın şekeri düşmüş……………………..
Sami dayının şekeri çok yemekten çıkmış……………
A) Aşağıdaki cümleleri doğru veya yanlış olarak belirtiniz.
Merkezi sinir sistemi, beyin, beyincik, omurilik soğanı ve omurilikten
oluşur.(….)
Soluk alma ve kalp atışını sinirler kontrol eder. (….)
Kalp, mide ve akciğer gibi organların çalışmasını beyincik kontrol
eder. (….)
İç salgı bezlerinin kontrolünü hipofiz bezi yapar. (….)
Dişi ve erkek özellikleri belirleyen hormonları eşeysel bezler salgılar.
(….)
Sinir sisteminin tüm organlarla bağlantısı vardır. (….)
Bir uyarının sinirlerde oluşturduğu değişikliğe uyartı mesajı denir.(….)
Hormonlar salgılandıkları bezden direk kana karışırlar. (….)
Böbreküstü bezlerinden büyüme hormonu salgılanır. (….)
Beyincik vücudumuzun denge merkezidir. (….)
B) Aşağıdaki cümleleri uygun sözcüklerle eşleyiniz.
Nöron – adrenalin – beyincik – guatr – dans etme – pankreas
omurilik – hormon – beyin – refleks
• Vücudumuzun içinde veya dışında oluşan değişikliklere karşı
gösterilen otomatik ve kontrolümüz dışındaki tepkilerdir…………..
• Omurganın içinde yer alır………….
• Acıkma, susama, iştah ve uyku gibi olayları düzenler………….
• Kasların, kol ve bacakların birbiri ile uyumlu çalışmasını
sağlar……......
• Vücudumuzda organlarımız arasındaki bilgi iletişimini sağlar………..
• İç salgı bezlerinin salgıladığı kimyasal sıvılardır…………….
• Salgıladığı hormonlar kan şekerini ayarlar, karma bezdir……………
• Korku ,coşku ,heyecan ve öfke anında böbreküstü bezlerinin salgıladığı
hormondur……………
• Tiroit bezi yeterli çalışmadığında ortaya çıkan hastalıktır.
• Sonradan kazanılan bir reflekstir…………..
Aşağıdaki tabloyu uygun olarak tamamlayınız.
Salgılanan Hormon İç Salgı Bezi Hormonun Vücuttaki Görevi
İnsülin
Tiroit
Kan şekerini yükseltir
Hipofiz
Eşeysel hormonlar
Eşeysel bez Sperm oluşturur
Heyecanlanma anında
metabolizmayı hızlandırır
DUYU ORGANLARI
Çevremizden vücudumuza;
ışık, ses, koku, basınç,
sıcaklık gibi çeşitli uyarılar
gelmektedir. Bu uyarıların
algılanmasını ve sinirlere
aktarılmasını sağlayan
özel hücrelere duyu almacı
adı verilir.
Taşıdıkları duyu almacı ve
bulundukları yerdeki farklılığa göre
beş çeşit duyu organımız vardır.
Duyu sistemlerindeki bazı hücreler.
Görüldüğü gibi her duyu hücresi özel bir şekle sahiptir.
Gözümüz, çevremizdeki cisimlerin şekil, renk gibi özelliklerini
algılamaya yarar.
Gözü koruyan yardımcı yapılar:
Kaş, göz kapakları, kirpikler, gözyaşı bezleri, yağ bezleri ve göz
kaslarıdır.
Kirpikler, kaşlar ve göz kapakları gözü tozlardan ve dış etkilerden
korur.
Göz yaşı bezleri ise gözü nemlendirerek temizlenmesini sağlar.
GÖRME ORGANIMIZ: GÖZ
Göz dıştan içe doğru üç kısımdan oluşur:
A- Sert Tabaka:
Göz akı da denir.
Gözün en dış kısmını oluşturan beyaz renkli tabakadır.
Göze yuvarlak şeklini verir.
Gözü dış etkilerden korur.
Sert tabaka gözün ön kısmında incelerek saydam tabakayı (kornea)
oluşturur.
İnce kenarlı mercek özelliği gösteren saydam tabaka,
göze gelen ışığı kırarak, göz bebeğine ulaşmasını sağlar.
B- Damar Tabaka:
Sert tabakanın altında bulunur.
Gözü besleyen damarlar burada yer alır.
Damar tabaka gözün ön kısmında kalınlaşarak irisi oluşturur.
İris; Düz kaslardan oluşan özel bir yapıdır.
Gözün renkli kısmıdır.
İrisin ortasında bulunan kısmına
göz bebeği denir. Göz bebeği ışığın
göze girmesini sağlar.
Karanlıkta göz bebekleri büyür,
aydınlıkta ise küçülür. Böylece göze
giren ışık miktarını ayarlar.
Aydınlık Karanlık
Gözbebeği
C- Ağ Tabaka:
Gözün iç tabakasıdır.
Işığa duyarlı almaçların bulunduğu kısımdır.
Görme sinirlerinin gözden çıktığı kısma kör nokta denir.
Kör nokta üzerinde duyu almaçları olmadığı için ışık uyarılarını
algılamaz.
Görüntü ağ tabakada bulunan sarı lekede oluşur.
Göz merceği ağ tabakanın önünde bulunur.
Göz merceği göz bebeğinden gelen ışınları kırarak, bunları ağ
tabaka üzerine düşürmekle görevlidir.
GÖRME OLAYI
1. Cisimlerden yansıyan ışık ışınları, önce saydam
tabakaya gelir ve burada kırılır.
2. Kırılan ışın, göz bebeğine gelir.
3. Göz bebeğinden gelen ışınlar, göz merceğinde tekrar
kırılarak ağ tabaka üzerine düşer.
4. Işığa duyarlı almaçların bulunduğu ağ tabakada yer alan
sarı leke üzerinde ters bir görüntü oluşur.
5. Oluşan görüntü buradaki görme almaçları tarafından
algılanır.
6. Algılanan görüntü, görme sinirleri vasıtasıyla beyindeki
görme merkezine iletilir.
7. Ters görüntü, beyindeki görme merkezinde düz olarak
algılanır. Böylece görme olayı gerçekleşir.
Yani Gözümüzle Değil, Beynimizle Görürüz.
Işık Saydam tabaka (Kornea)
Ağ tabakada Göz Merceği Göz Bebeği
Duyu Sinirleri Beyindeki görme merkezi
(Sarı leke)
GÖZ SAĞLIĞI VE KORUNMASI
1-Gözlerimizi temiz tutmalıyız.
2-Başkalarına ait havlu ve gözlükleri kullanmamalıyız.
3-Televizyonu uzun süre ve yakından izlememeliyiz.
4-Okuma sırasında gözlerimiz ile kitap arasındaki
uzaklığın yaklaşık 35 cm olmasına dikkat etmeliyiz.
5-Gözlerimizi aşırı ışıktan korumalıyız.
6-Gözlerimizin görme yeteneğini artırmak için
A vitamini içeren besinler yemeliyiz.
GÖZ KUSURLARI VE TEDAVİ YOLLARI:
Normal Göz:
Göz ekseni ve göz merceği normal
Görüntü Sarı Leke(Retina) üzerine düşer.
HİPERMETROP GÖZ(YAKINI GÖREMEZ)
Göz ekseni normal ancak göz merceği yassı olduğu için ışığı az
kırar.
Görüntü Sarı Leke(Retina) arkasına düşer.
Uzağı net görürler.
HİPERMETROP GÖZ
KUSURUNUN DÜZELTİLMESİ:
İnce kenarlı mercek ile görüntünün Sarı Leke(Retina) üzerine
düşmesi sağlanır.
Görüntü Sarı Leke(Retina) önüne düşer.
(Sarı lekenin önünde oluşur.)
Yakını iyi görür.
MİYOP GÖZ(UZAĞI GÖREMEZ)
MİYOP GÖZ
KUSURUNUN DÜZELTİLMESİ:
Kalın kenarlı mercek ile görüntünün Sarı Leke(Retina) üzerine
düşmesi sağlanır.
ASTİGMATİZM(BULANIK GÖRÜNTÜ OLUŞUR)
Saydam tabaka (Kornea) ya da
göz merceğinin küresel
olmamasından kaynaklanır.
Birkaç tane görüntü oluşur.
Görüntüler ağ tabakanın önüne ve
arkasına düşer.
(Görüntü sarı lekede bulanık ve
şekli bozuk olarak oluşur.)
Silindirik mercekle düzeltilir.
KATARAKT:
Genellikle ileri yaşlarda merceğin esnekliğini ve saydamlığını
yitirmesi sonucu görüntü sarı lekeye düşmez.
Ameliyatla düzeltilir.
RENK KÖRLÜĞÜ (DALTONİZM):
Kırmızı ve yeşil renkleri ayıramazlar.
Renk körü olanlara sürücü belgesi verilmez.
Tedavisi yoktur.
Kalıtsal bir hastalıktır.
ŞAŞILIK:
Gözü hareket ettiren kasların uyumsuzluğu sonucunda oluşur.
Ameliyatla düzeltilebilir.
PRESBİTLİK:
Göz merceğinin esnekliğini kaybetmesiyle oluşur.
İnce kenarlı mercekle düzeltilebilir.
Gözlük ve kontak lensler, bazı göz kusurlarının tedavisinde
kullanılan teknolojik araçlardır.
Ayrıca teknolojik gelişmeler sayesinde gözün bozuk olan
korneası da kornea nakli ile değiştirilebilmektedir.
Trahom :
Mikroplarla bulasan ve tedavi edilmediğinde körlüğe neden olan
bir hastalıktır.
Doğuştan değildir, sonradan oluşur.
Gözün Yardımcı Organları (Bölümleri):
Kirpikler, kaslar, göz kapakları ve gözyaşı bezleri gözü
koruyan yapılardır.
1-) Göz Kapakları :
Gözü dış etkilerden korur ve göz kırpma sayesinde gözün
dinlenmesini ve nemli kalmasını sağlar.
2-) Kaslar :
Alından gelen teri tutarak göze inmesini önler.
4-) Gözyaşı Bezleri :
Salgıladığı gözyaşı salgısı ile gözün temizlenmesini ve nemli
olmasını sağlar.
5-) Göz Kasları :
Göz yuvarlağını, göz çukuruna bağlar ve gözün her yöne kolayca
hareket etmesini sağlar(6 tanedir).
6-) Yağ (Çapak) Bezleri :
Salgıladığı yağ salgısı ile göz çukurunun kaygan olmasını ve gözün
göz çukuru içinde kolay hareket etmesini sağlar. Yağ bezleri göz
kapaklarının kenarında bulunur.
Braille Alfabesi:
Görme engelliler için
kullanılır. Kabartma
noktalardan oluşan karakterler
kullanılmaktadır. Görme
engelliler, parmaklarının
uçlarını kullanarak bu
alfabeyle yazılmış yazıları
okuyabilmektedir.
Duyma Organımız: Kulak
Kulak, işitme duyu organıdır.
Çevreden gelen ses dalgalarının
işitilmesini ve beyincikle birlikte
denge olayının gerçekleşmesini sağlar.
Kulak, başın her iki yanında, şakak
kemikleri içindeki oyuğa yerleşmiştir.
Kulak dıştan içe doğru dış kulak, orta
kulak ve iç kulak olmak üzere üç
bölümden oluşur.
1-) Dış Kulak :
Dış kulak; kulak kepçesi, kulak yolu ve kulak zarından oluşur.
Dış kulağın sonunda kulak zarı bulunur.
Kulak kepçesi, kıkırdaktan yapılmış, üzeri deri ile örtülmüş ve
kıvrımlı yapıya sahip olan kısımdır.
Kulak kepçesi, çevreden gelen ses dalgalarını toplayarak kulak
yoluna iletir.
Kulak kepçesinin alt kısmında içi yağla dolu olan kulak memesi
bulunur.
Kulak yolu, kulak kepçesi ile kulak zarı arasında
uzanan 2–3 cm uzunluğundaki hafif kıvrık kanaldır.
Kulak yoluna işitme kanalı da denir. Kulak yolu,
kulak kepçesi tarafından toplanan ses dalgalarının
kulak zarına iletilmesini ve kulak zarının titreşmesini
sağlar.
Kulak yolunun iç yüzeyi, mukoza tabakası ile
örtülüdür. Mukoza tabakası üzerinde, kıllar ve salgı
bezleri bulunur.
2-) Orta Kulak :
Orta kulak, kulak zarı ile dış kulağa, oval pencere ile de iç kulağa
bağlıdır.
Orta kulakta; çekiç–örs–üzengi kemikleri, östaki borusu ile oval
pencere bulunur ve orta kulağın içi havayla doludur.
Kulak yolu ile gelen ses dalgaları kulak zarına çarparak kulak
zarını titreştirir.
Kulak zarı titreşince buraya bağlı olan çekiç–örs–üzengi kemikleri
de titreşir. Bu kemikler, kulak zarından aldıkları ses titreşimlerinin
şiddetini arttırarak bu titreşimleri oval pencere ile iç kulağa
verirler.
Orta kulağı yutağa bağlayan boruya östaki borusu denir. Östaki
borusu dış kulak ile orta kulak arasındaki hava basıncının
dengelenmesini ve kulak zarının yırtılmamasını sağlar.
3-) İç Kulak :
Orta kulağa oval pencere ile bağlıdır. İç kulakta dalız, salyangoz,
yarım daire kanalları, tulumcuk, kesecik, işitme duyu hücreleri,
işitme duyu sinirleri, denge ile ilgili sinirler bulunur ve iç kulağın
içi sıvıyla doludur.
Orta kulaktan gelen ses titreşimlerini alan ve salyangoza ileten
organa dalız denir.
İç kulakta işitme duyu hücrelerinin bulunduğu, işitme duyu
sinirlerinin bağlandığı ve içi sıvıyla dolu olan organa salyangoz
denir.
Salyangozda, işitme duyu hücrelerinin bulunduğu organa korti
organı denir.
Beyincik ile birlikte vücudun dengesini sağlayan ve içi sıvıyla
dolu olan kanallara yarım daire kanalları denir. Yarım daire
kanalları üç tane olup vücudun dengesini hem beyincik hem de
buraya bağlı olan tulumcuk ve kesecik denilen torbalar
sayesinde sağlar. Yarım daire kanallarına denge ile ilgili sinirler
bağlıdır. Bu sinirler, yarım daire kanallarındaki uyartıyı önce
beyinciğe buradan da beyne götürür.
İşitme Olayı :
Ses, havada dalgalar halinde yayılır. Çevreden gelen ses dalgaları
kulak kepçesi tarafından toplanarak kulak yoluna iletilir ve kulak yolu
ile kulak zarına getirilerek kulak zarı titreştirilir. Kulak zarı titreşince
buraya bağlı olan çekiç–örs–üzengi kemikleri de titreşir ve bu
kemikler ses titreşimlerinin şiddetini arttırarak bu titreşimleri oval
pencereye verirler.
Oval penceredeki ses titreşimleri burada bulunan dalız ile alınarak
salyangoza iletilir.
Salyangoza gelen ses titreşimleri korti organında bulunan işitme duyu
hücreleri tarafından alınarak işitme duyu sinirlerine aktarılır ve sinirler
yardımıyla beynin işitme duyu merkezine taşınır. Gelen uyartılar
beyin tarafından değerlendirilir ve işitme olayı gerçekleşir.
Kulak Sağlığı ve Korunması :
1. Kulak yolu kirlendiğinde temizlenmelidir.
2. Ucu sivri eşyalarla kulak karıştırılmamalıdır.
3. Kulağa su kaçtığında temizlenmelidir.
4. Şiddetli darbelerden korunmalıdır.
5. Gürültülü ortamlarda bulunulmamalıdır.
6. Çok yüksek gürültüde ve basınçta ağız açılıp kulaklar
kapatılmalıdır.
7. Yüksek sesle bağırılmamalıdır.
8. Diş sağlığına dikkat edilmelidir.
9. Kulak soğuktan korunmalıdır.
10. Kulak iltihabı, kulak akıntısı ve ağrısı olduğunda doktora
gidilmelidir.
İşitme Bozuklukları :
İşitme bozuklukları doğuştan veya sonradan hastalıklara ya da
kazalara bağlı olarak oluşabilir.
Kulak zarının sertleşmesi, orta kulaktaki kemiklerin kaynaşması
veya iç kulaktaki zedelenmeler doğuştan sağırlığa yol açar.
Şiddetli darbeler sonucu kulak zarının yırtılması, kulak
kemiklerinin yerinden oynaması veya işitme duyu sinirlerinin
zedelenmesi doğuştan olmayan sağırlığa yol açar.
Ağız ve burundan giren mikroplar östaki borusundan geçerek orta
kulağa gelir ve orta kulak iltihabına yol açar. Tedavi edilmezse
iltihap beyne geçebilir veya kulaktan dışarı akabilir. Bu hastalıkta
kulakta çınlama, uğultu, şiddetli ağrı ve işitme bozuklukları
görülür. Beyne geçen iltihap menenjit hastalığına yol açar.
İşitme kaybı olan insanlar işitme cihazı sayesinde daha rahat
duyabilirler. Bu cihazlar, çevreden gelen ses dalgalarının şiddetini
yükselterek kulağın duyabileceği seviyeye getirirler. Bu cihazlar,
ses şiddetini yükseltir fakat işitme bozukluklarını gidermez. Bu
cihaz, işitme bozukluğu olan her yaştaki insan tarafından
kullanılabilir.
İşitme engelliler, çevreyle iletişim sağlamak için işaret dilini
kullanırlar. İşaret dili, harfleri veya kelimeleri anlatmak için
sadece ellerin kullanıldığı bir dildir.
KOKLAMA ORGANIMIZ: BURUN
Burun solunum ve koku alma organımızdır.
Bunun yanında burun alınan havanın;
• temizlenmesini,
• ısıtılmasını,
• nemlendirilmesini
• kokusunun algılanmasını gerçekleştirir.
Burnun ön tarafı kıkırdaktan, arka tarafı kemikten
yapılmıştır.
Burunda burun kılları, burun kanalları, kılcal kan damarları,
mukoza, koku alma duyu hücreleri bulunur ve koku alma
duyu sinirleri çıkar.
Burun boşluğunun iç yüzeyini örten ve salgı üreten
hücrelerin oluşturduğu dokuya mukoza denir.
Mukoza sümük salgısı üretir.
Burun boşluğunun iç yüzeyini örten mukoza tabakasında
çok sayıda kılcal kan damarları ve burun kılları bulunur.
Burun boşluğundaki mukus salgısı bu bölgeyi ve kılları
nemli tutar.
Burun boşluğunun üst kısmında koku alma alanı olan sarı bölge
bulunur. Bu bölgede koku almaçları bakımından zengindir.
Sarı bölgedeki koku alma hücreleri mukus içinde gömülü
haldedir. Sarı bölgedeki koku alma sinirlerinin toplandığı yere
Koku Soğancığı denir.
Koku duyumuz çabuk yorulur.
Örneğin bir süre aynı koku alınacak olursa bu koku bir müddet
sonra hissedilemez. Ancak ortama değişik bir koku geldiğinde bu
yeni koku fark edilir.
NASIL KOKU ALIRIZ?
Çevremizdeki kokuları yabancılık çekmeden tanımamızın nedeni;
bir koku hafızasına sahip olmamızdır. Her türlü koku özel bir
kodlamayla beynin koku merkezinde kodlanır.
Kokulu bir cisimle karşılaştığımız anda;
1. Kokulu cisimlerden buharlaşarak ayrılan ve havaya karışan
tanecikler, sarı bölgedeki mukus sıvısında çözünerek koku
almaçlarını uyarır.
2. Uyartılar beynin koklama merkezine iletilir. Böylece koku
algılanmış olur.
BURUN SAĞLIĞI
Bulunduğumuz çevredeki havanın tozlu, mikroplu, kuru, sıcak ya
da soğuk olması burnun sağlığını etkiler.
BAZI BURUN HASTALIKLARI
SİNÜZİT:
Burnun etrafında bulunan
sinüslerin iltihaplanmasıdır.
İlaçlarla tedavi edilir.
SAMAN NEZLESİ:
Saman nezlesi bir
alerji hastalığıdır.
Polenler ve
bazı besin maddeleri,
tebeşir tozu,
hayvan tüyleri
veya değişik bazı maddeler
alerji yapabilir.
İlaçlarla yada aşı yapılarak
tedavi edilir.
BURUN AKINTISI:
Nezle, saman nezlesi, sinüzit, alerjik burun iltihabı veya buruna
herhangi bir şey kaçmış olması sebebiyle oluşabilir.
BURUN KANAMASI:
Burnun içinde yoğun şekilde damarlar bulunur. Burun içi
iltihaplanmaları, sinüzit, buruna gelen darbeler, buruna sokulan
yabancı cisimler, yüksek tansiyon burun kanamasına sebep
olabilir.
Tatma Organımız: Dil
Dil, tat alma duyu
organıdır. Ayrıca besinlerin
çiğnenmesine, yutulmasına
ve konuşmaya yardımcı
olur.
Dil, ağız boşluğunda
bulunur ve çizgili kas
yapısındadır.
Dilde, tat alma duyu hücreleri ile tat alma duyu sinirlerinin
bulunduğu kabarcıklara tat tomurcukları veya tat
cisimcikleri denir.
Dilin yapısında tat duyusundan başka sıcak, soğuk,
dokunma gibi duyuları alan duyu hücreleri de bulunur.
Tat Alma Olayı:
Besinlerin tadının algılanabilmesi için o besin maddesinin dildeki
veya damaktaki tükürük sıvısı içinde çözünmesi gerekir.
Tükürük sıvısı içinde çözünen besinler, dilin üst kısmındaki tat
tomurcuklarında bulunan tat alma duyu hücrelerini uyarır ve bu
uyarılar tat alma duyu sinirleri yardımıyla beyindeki tat alma
duyu merkezine iletilir. Gelen uyartılar beyin tarafından
değerlendirilir ve besinlerin tadı algılanmış olur.
Dilin her bölgesi her tadı algılayabilir.
Fakat dilin her tarafı her tadı aynı derecede algılayamaz.
•Dilin arka tarafı acıyı daha iyi
algılar.
•Dilin arka yan kenarları ekşiyi
•Dilin ön yan kenarları tuzluyu,
•Dilin uç tarafı tatlıyı,
Dil Hastalıkları:
1-) Tat Körlüğü:
Kalıtsal olarak bazı maddelerin tadının algılanamamasıdır.
2-) Dil İltihabı:
Diş çürükleri,
diş eti iltihabı,
sigara, sürekli çok sıcak
veya soğuk yiyeceklerin
yenmesi nedeniyle dilde
oluşan iltihaplardır.
3-) Dil Yaraları:
Hazımsızlık ve gripten
dolayı dilin etrafında
kızarıklık ve
içi su dolu kabarcıkların
görülmesidir.
4-) Ağız Mantarı (Pamukçuk) :
Bağışıklık sisteminin
zayıflamasına bağlı
olarak küf mantarının
sebep olduğu yutkunma
zorluğu ve yanmaya
yol açan hastalıktır.
Dil üzeri ve ağız içi
beyaz lekelerle kaplanır.
Bebeklerde daha çok ortaya çıkar.
İlaçlarla tedavi edilir.
Dil Sağlığı ve Korunması:
1- Ağız temizliğine önem verilmelidir.
2- Çok sıcak ya da çok soğuk yiyecek ve içeceklerden
kaçınılmalıdır.
3- Alkol ve sigara kullanılmamalıdır.
4- Tadı bilinmeyen maddeler ile bazı kimyasal maddelerden uzak
durulmalıdır.
Tat Alma ve Koku Alma
Arasındaki İlişki :
Nezle olduğumuzda koku ve tat algılayabiliyor muyuz?
Koku ve tat alma organlarımız birbiri ile uyumlu olarak çalışır.
Dilimiz bir besinin tadını burnumuz ise kokusunu algılar.
Kokusu yeterince alınmayan besinlerin tadı da iyi alınmaz.
Nezle olduğumuzda kokuları tam olarak alamadığımız için
besinlerin tadını da tam olarak alamayız.
Besinlerin tadını tam olarak alabilmek için burun ve dilin birlikte
görev yapması gerekir.
Beyinde, tat alma ve koku alma duyu merkezleri birlikte
çalıştığı için tat alma ve koku alma duyu organları birlikte
çalışır. Bu nedenle kokusu iyi algılanamayan besinlerin tadı
da iyi algılanamaz.
DOKUNMA, HİSSETME
DUYU ORGANIMIZ: DERİ
Deri, vücudun dış yüzeyini örten dokunma, hissetme duyu
organıdır.
Deri, sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık, ağrı, basınç,
düzlük, pürüzlülük gibi çevreden gelen uyarıları yani dış
etkileri algılayabilir.
Derinin Kısımları :
Deri, üst deri ve alt deri olmak üzere iki tabakadan
oluşmuştur.
1-) Üst Deri :
Derinin üst kısmındaki ince tabakadır. Üst deri, alt deriyi
korur ve iki tabakadan oluşur.
• Korun Tabakası :
Üst derinin en üst kısmındaki yassı ve ölü hücrelerden
oluşan tabakaya korun tabakası denir. Bu tabakadaki ölü
hücreler, alttaki hücreleri korur ve zaman zaman kepek
seklinde dökülür.
▪ Malpighi Tabakası :
Korun tabakasının alt kısmında bulunan, canlı ve deriye renk
veren (sarı, kızıl, beyaz, siyah) hücrelerden oluşan tabakaya
malpighi tabakası denir. Bu tabaka deriye renk verir ve bu
tabakada ölen hücreler korun tabakasını oluştururlar.
Üst deride; kan damarları, duyu hücreleri ve duyu
sinirleri bulunmaz.
Saç, kıl, tırnak, boynuz gibi yapılar üst deriden vücut yüzeyine
çıkarlar.
2-) Alt Deri :
Üst derinin alt kısmında yer alan ve üst deriye göre daha kalın
olan tabakadır.
Alt deride; kan damarları, duyu hücreleri, duyu sinirleri, kıl
kasları, kıl kökleri, ter bezleri, süt bezleri, yağ bezleri bulunur
ve alt derinin en alt kısmında yağ tabakası yer alır.
Alt deride bulunan yağ tabakası vücut ısısını korur, ısı kaybını
önler, vücudu dış etkilere karşı korur ve deriyi nemli tutar.
Dokunma (Hissetme) Olayının Gekleşmesi :
Alt deride dokunma duyu hücreleri ile duyu sinir uçlarının
bulunduğu yere duyu cisimciği denir.
Deride farklı hassaslık derecesine sahip çok sayıda duyu
hücresi bulunur. Sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık, ağrı,
basınç gibi uyarılar alt derideki duyu cisimciğinde bulunan
duyu hücrelerini uyarır ve bu uyarılar duyu sinirlerine
aktarılarak sinirler yardımıyla beyindeki dokunma, hissetme
duyu merkezine iletilir..
Dokunma duyu hücrelerinin sayısı derinin her yerinde aynı
değildir. Bu nedenle derinin her yeri aynı oranda duyuları
algılayamaz.
Parmak uçları ve dudaklardaki duyu almaçlarının sayısı fazla
olduğu için bu bölgelerde algılama daha fazladır.
Deride bulunan duyu hücreleri görevlerine göre özelleşmiştir.
Duyu hücrelerinden bir kısmı sıcağı, bir kısmı, sertliği, bir kısmı
acıyı algılayacak şekilde özelleşmişlerdir.
Derinin Görevleri :
1. Vücudu dış etkilere karşı korur.
2. Vücuda doğal bağışıklık kazandırır, mikropların vücuda
girmesini önler.
3. Vücudun su dengesini ayarlar.
4. Vücut ısısını ayarlar.
5. Terleme yoluyla su, madensel tuzlar ve zararlı maddeleri
atarak boşaltıma yardımcı olur.
6. Gaz alışverişi yaparak solunuma yardımcı olur.
7. Güneşin zararlı ışınlarına karşı vücudu korur.
8. Dokunma duyu organıdır ve sıcaklık, soğukluk, sertlik,
yumuşaklık, ağrı, basınç gibi duyuları algılar.
Deri Hastalıkları :
Deri hastalıkları ezici, kesici, delici cisimlerle,
mikroorganizmalar nedeniyle veya alerjik etkilerle ortaya
çıkabilir. Kurdeşen, egzama, uyuz, uçuk, mantar, sedef, nasır,
kepek, deri iltihabı, deri bozuklukları ve deri kanseri, çeşitli deri
hastalıklarıdır.
Bazı deri hastalıklarının tedavisinde teknolojik gelişmeye bağlı
olarak dermatoskop denilen cihaz kullanılır. Bu cihaz derideki
güneş lekesi ve beni inceleyerek kanser riskinin olup olmadığının
belirlenmesini sağlar.
Deri Sağlığı ve Korunması :
1. Deri ezilme, kesilme, yaralanma ve yanmalardan
korunmalıdır.
2. Vücut temiz tutulmalı ve deri üstündeki kirler ve ölü hücreler
sık sık yıkanarak vücuttan uzaklaştırılmalı.
3. Güneşin zararlı ışınlarından korunmalı ve uzun süre güneşte
kalınmamalıdır.
4. Alerjiye neden olabilecek deterjan ve kozmetik ürünler
kullanılmamalıdır.
• Göz kaç tabakadan oluşur? …………………
• Görme sinirleri gözün hangi kısmında bulunur?
………………………..
• Burunda koku almaçlarının en yoğun bulunduğu
kısım………………………
• Gözde görüntünün ters olarak oluştuğu yer
..………………..
• Kulakta bulunan vücudumuzdaki en küçük kemik
………………………
• Kulak zarının basıncını dengeler
……………………….
• Dışarıdan gelen ses dalgalarını toplar
…………………
Gözün kısımlarını şekil üzerinde gösteriniz.
Dilin tat alma kısımlarını şekil üzerinde gösteriniz.
Derinin kısımlarını şekil üzerinde gösteriniz.
Görme olayı ile ilgili verilen diyagramı tamamlayınız.
Koklama olayı ile ilgili verilen diyagramı tamamlayınız.
Duyma olayı ile ilgili verilen diyagramı tamamlayınız.
VÜCUDUMUZDAKİ
SİSTEMLERİN
SAĞLIĞI
VE
ORGAN BAĞIŞI:
Vücuttaki Sistemlerin Sağlığı ve Çalışması:
Bir canlının canlılık özelliğini taşıyan en küçük yapı birimine
hücre denir. Çok hücreli canlılarda aynı yapı ve görevdeki hücreler
birleşerek dokuları, benzer görevdeki dokular birleşerek organları,
benzer görevdeki organlar birleşerek sistemleri, sistemlerde
birleşerek canlı organizmayı yani canlı vücudunu oluştururlar.
İnsan vücudunda destek ve hareket sistemi, dolaşım sistemi,
bağışıklık sistemi, solunum sistemi, sindirim sistemi, boşaltım
sistemi, üreme sistemi, sinir ve endokrin sistemi gibi sistemler
bulunur. İnsan vücudundaki bütün bu sistemler düzenli, uyumlu,
birlikte ve birbirine bağlı olarak çalışırlar.
İnsan vücudundaki herhangi bir sistemin ya da sistemleri
oluşturan organlardan herhangi birinin görevini yapamaması,
vücudun çalışma düzenini bozar, diğer sistemlerin çalışması
etkilenir ve canlı vücudu hastalanır.
Vücutta gerçeklesen her olay ve vücut tarafından yapılan her iş
vücuttaki sistemlerin birlikte ve uyumlu şekilde çalışması ile
gerçekleştirilir.
Bağımlılığa sebep olan alkol, sigara ve uyuşturucu gibi maddeler
canlı vücudunda bulunan sistemlerin çalışma düzenini ve
sistemlerin arasındaki uyumluluğu bozar.
Bağımlılık Yapan Maddelerin Vücuttaki Etkisi:
Alkol, sigara ve uyuşturucu
bağımlılık yapan maddelerdir.
Bu zararlı alışkanlıklar merak,
özenti, arkadaşları tarafından
kabul görme gibi sebeplerle
başlar. Bu tür alışkanlıklardan
uzak durarak sağlıklı yaşanması
için; spor, sanat, bilim, müzik,
resim gibi alanlarla uğraşılması
ve sosyal etkinliklere
katılınması gerekir.
Bağımlılık yapan maddeler;
1. Damarların büzülmesine neden olur.
2. Kalp krizi ve felç riskini arttırır.
3. Merkezi sinir sisteminin çalışma düzenini bozar.
4. Akciğer ve karaciğer hücrelerine zarar verir.
5. Kanser riskini arttırır.
6. Sinüzit, nezle, grip, bronşit, ülser ve gastrit gibi
hastalıkların daha sık görülmesine neden olur.
7. Dil, diş ve damakta tahrişe neden olur.
8. Sindirim bozuklukları, bağırsak, böbrek, karaciğer, kalp
ve damar hastalıklarına neden olur.
9. Görme bozukluğu ve dikkat dağınıklığına sebep olduğu
için kazaların oluşmasına yol açar.
Organ Bağısı ve Önemi:
Hayatta olan bir kişinin kendi istek ve iradesi ile ölümünden sonra
doku ve organlarının başka bir insanın tedavisi için kullanılmasına
izin vermesine organ bağışı denir.
a) Bağış Yapılabilecek Organlar:
Sağlıklı olan her organ
bağışlanabilir. Ülkemizde; kalp,
akciğer, böbrek, karaciğer ve
pankreas gibi organların ve kalp
kapağı, gözün kornea tabakası,
kas ve kemik iliği gibi dokuların
nakli yapılabilmektedir.
b) Bağış Yapabilecek Kişiler:
Organ bağışı ile ilgili yasa gereği organ bağışı yapabilmek için
18 yaşını doldurmuş olmak gerekir. Bu isteğin şahitler huzurunda
sözlü ve yazılı olarak yapılması ve ayrıca bunun bir doktor
tarafından onaylanması gerekir.
Organ bağışında bulunmak
isteyen kişi
Doku ve Organ Bağış Belgesi’ni
doldurur ve bu belgeyi bir kimlik
gibi sürekli yanında bulundurur.
c) Organ Nakli:
Görev yapmayacak durumda
olan veya hastalıklar
sonucunda vücuda
zararlı hale gelen
bir organın yerine sağlam
bir organın nakledilmesi işlemine organ nakli denir.
Organ nakli canlı veya beyin ölümü gerçeklemiş
kişilerden alınan organlarla yapılır. Canlı
kişilerden organ nakli yapılırken, organ veren
kişinin yaşamını riske sokmayacak çift
organların biri alınarak yapılır.
Organ nakli Sağlık Bakanlığı ve üniversite
hastanelerinin Organ Nakil Merkezleri’nde
gerçekleştirilir.
Tıp Alanındaki Teknolojik Gelişmeler
Tıp alanındaki teknolojik gelişmelerle birlikte birçok hastalığın tedavisi
mümkün olmaktadır. Bu yolla sağlıklı ve mutlu insanlardan oluşan bir
toplum daha iyi bir hayat sürdürecektir.
Bilgisayarlı Tomogrofi:
X-ışını kullanılarak vücudun istenilen bölgesinin görüntüsünü
oluşturmaya yönelik bir teşhis yöntemidir.
Oluşturulan görüntüler
bilgisayar ekranında izlenebilir
ve filmi çekilebilir. Bu yöntem
röntgen ve X-ışınları
kullanıldığı için vücuda zarar
verebilir.
Manyetik Rezonans:
Tıptaki en ileri görüntüleme ve tanı yöntemlerinden biridir.
Bilgisayarlı tomogrofiden farkı ses dalgaları ile çalışmasıdır.
Bu yüzden insan vücuduna zarar vermez.
Vücudun belirlenen
bölgelerine
gönderilen
ses dalgalarından
alınan titreşimler
kaydedilir ve bu
bölgenin bir tür
haritası çıkarılır.
Endoskopi:
Özel bir aletle yemek borusu,
mide, ince bağırsak ve
kalın bağırsağın incelenmesi
için kullanılan bir yöntemdir.
Bu alet 8-10mm kalınlığında,
110-120cm uzunluğunda
oldukça yumuşak bir boru olup
uç kısmında küçük bir kamera
bulunmaktadır. Bu kamera
içinden geçtiği bölgeleri
bir televizyon ekranına
yansıtmaktadır.
Aşağıda boş bırakılan yerlere uygun kelimeleri yazınız.
1.Besin maddelerinin dişler yardımıyla parçalanmasına
……………sindirim denir.
2.İnce bağırsakta bulunan …. ………………… sayesinde
besinler kana karışır.
3.Düşünülerek yapılan hareketlerin merkezi
…………………………dir.
4.Boşaltım olayının asıl gerçekleştiği organ
………………………… dir.
5. İç kulağa gelen ses dalgalarının işitme almaçlarıyla işitme
sinirlerine iletimi ………………… denilen kısımda
gerçekleşir.
6.Uzağı iyi görüp yakını görememe durumu…........…… göz
kusuru olarak adlandırılır.
7. Maddelerin kokularını alabilmemiz için koku moleküllerinin
……………... çözünür özellikte olması gerekir.
8. Alt deride bulunan……….…….…..tabakası vücudumuzun ısı
kaybını önler
9.Besinlerin fiziksel olarak çiğneme ve kas hareketleri ile küçük
parçalara ayrılmasına ………………….. sindirim denir.
10.İç salgı bezlerimiz denetleme ve düzenleme görevlerini
…………..…… denilen özel salgılar üreterek yerine getirir.
11. …………………… göz kusuru yakını iyi görür.
• Göz kaç tabakadan oluşur?
………….....................................................
• Merkezi sinir sistemi kaç bölümden oluşur? Bunlar nelerdir?
.............................................
• Görme sinirleri gözün hangi kısmında bulunur?
.......................................................
• İdrarın idrar kesesinden alınarak vücut dışına atılmasını
sağlayan nedir? .................................
• Böbreğin yapısında bulunan süzücü yapılara ne denir?
.......................................
• Sinir sistemini oluşturan özelleşmiş hücrelere ne denir?
...................................
• Kan şekeri oranını düşüren hormona ne adı verilir?
................................................
• Ürettiği safra sıvısı sayesinde yağları mekanik olarak
parçalayan yapıya ne ad verilir? ………………………………
• Refleks hareketlerin yönetildiği yer neresidir?
………………………………………………………
• Duyu organları nelerdir?
………………………………………………………….
• Proteinlerin sindiriminin başladığı yerdir…………….
• Burunda koku almaçlarının en yoğun bulunduğu
kısımdır……….....................................
• Böbreküstü bezinden korku anında salgılanan
hormondur………………………………
• Gözde görüntünün ters olarak oluştuğu
yerdir……………………..…….
 Acıkmayı kontrol eden merkezi sinir sistemi organıdır…………….
 Kandaki şeker miktarı artınca salgılanan hormondur……………
 Hem enzim hem hormon salgılayan organımızdır…………………
 Vücudun denge merkezidir……………………………
 Kulakta bulunan vücudumuzdaki en küçük kemiktir………………
 Kulak zarının basıncını dengeler………………………
 Dışarıdan gelen ses dalgalarını toplar…………………
 Sesin beyine çıkış yaptığı kısımdır……………………….
 Sesin kulak zarına geldiği yol………………………….
Aşağıda verilen cümleler doğru ise başına (D),
yanlış ise başına (Y) harfi koyunuz.
1-(…..) Sindirim ağızda başlar.
2-(…..) Su ve vitaminler sindirime uğramaz.
3-(…..) Karaciğer sindirime yardımcı bir organdır.
4-(…..) Hafıza ve öğrenmenin merkezi omuriliktir.
5-(…..) İnce bağırsakta yağ, protein ve karbonhidratlar sindirilir.
6-(..…) Uzağı net göremeyen hastalar hipermetroptur.
7-(…..) İris gözümüzdeki renkli kısmın olduğu bölgenin isimdir.
8-(…..) Böbreklerimiz sindirim sistemi organlarından birisidir.
9-(…..) Gastrit, sindirim sistemi hastalığıdır.
10-(…..) Glukagon pankreas tarafından salgılanan
bir hormondur.
11-(…..) Derimize rengini veren ve cansız hücrelerden oluşan kısım üst
deridir.
12-(…..) Vitaminlerin sindirimi kalın bağırsakta olur.
13-(…..) Gözümüzde bulunan sarı leke üzerine düşen görüntü normale göre
terstir.
14-(…..) Böbreklerimizde kanın süzülmesinden sorumlu birimin adı
nefrondur.
15-(…..) Adrenalin hormonu hipofiz bezi tarafından salgılanır.
16-(…..) Karaciğer yağların sindirime yardımcı olmak için ürettiği safra
salgısını incebağırsağa gönderir.
17-(…..) İç salgı bezlerimizden pankreas kan şekerimizi düzenler.
18-(…..) Görme olayında görüntü sarı leke üzerinde oluşur.
19-(…..) İç kulakta bulunan yarım daire kanalları vücudun dengesiyle ilgili
bilgileri beyinciğe iletir.
20-(…..) Vücudumuzun çeşitli faaliyetleri sonucu oluşan atık
maddeleri bulunduran kanı böbrek süzerek temizler.
21-(…..) Dilimizin ucunda, arkasında ve yanlarında yer alan tat
tomurcukları tatları algılamamızı sağlar.
22-(…..) Bazı deri hastalıklarının teşhisinde dermatoskop denilen cihaz
kullanılır.
23-(…..) Yağların kimyasal sindirimi midede başlar.
24-(..…) İdrarın vücuttan dışarı atıldığı açıklığa üretra denir.
25-(..…) Bol su içmek böbreklerin faaliyetini azaltır.
26-(..…) Dışardan gelen bir uyarıya vücudun verdiği ani tepkiye refleks
denir.
27-(..…) Miyop göz kusuru uzağı net görüp, yakını net göremez.
28-(..…) Dilin uç kısmı tatlı, arka kısmı acı tatların algılanmasını sağlar.
29-(..…) Proteinlerin ve karbonhidratların sindirimi midede, yağların
sindirimi ince bağırsakta başlar.
30-(…..) Derinin her yerinde aynı oranda duyu almacı vardır.
31-(…..) Safra salgısı üretmek pankreasın bir görevidir.
32-(…..) Kandaki şeker oranını(glikoz) düşüren hormon glukagon,
yükselten hormon insülin’dir.
33-(…..) Ülser, sindirim sistemi hastalığıdır.
34-(…..) Minarellerin sindirimi kalın bağırsakta olur.
35-(…..) Sağlıklı bir insanın idrarında glikoz bulunmaz.
36-(…..) Şaşılık kalıtsal bir hastalıktır ve düzeltilemez
37-(…..) Nöronlar, böbreklerin en küçük süzme birimidir.
38-(…..) Akciğer boşaltım sistemine yardımcı bir organdır.
39-(…..) Kulağımızın dengemizle ile ilgili görevli kısmı yarım daire
kanallarıdır.
40-(…..) Tırnaklar, kıllar ve saçlar alt deride bulunur.
41-(…..) Koku alma ile tat alma birbiri ile ilişkili değildir.
42-(…..) Dilin uç kısmı tatlı, arka kısımları acı tatların algılanmasını
sağlar.
43-(…..) Gözde görüntünün ters düştüğü yere kör nokta denir.
44-(…..) Nöronlar, böbreklerin en küçük süzme birimidir.
45-(.….) Şekeri düşmüş bir insanda insülin salgılanarak şeker düzeyi
ayarlanır.
46-(…..) Sinir hücreleri kendilerini yenileyemezler.
47-(…..) Refleks olayları beyincik tarafından yönetilir.
48-(…..) Vücut metabolizması sonucu oluşan azotlu atık ürünler, amonyak,
üre ve ürik asittir.
49-(…..) Renk körlüğü kalıtsal olmadığından tedavi edilebilir.
50-(…..) Dişlerimiz sayesinde bütün besinlerin
kimyasal sindirimini gerçekleştiririz.
1-
2011-SBS
2-
2011-SBS
3-
2011-SBS
4-
2011-SBS
5-
2010-SBS
6-
2010-SBS
7-
2010-SBS
8-
2010-SBS
9-
2009-SBS
10-
2009-SBS
11-
2009-SBS
12-
2009-SBS
13-
2008-SBS
14-
2008-SBS
15-
2008-SBS
16-
2008-SBS
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 2. Konu Boşaltım Sistemi

Mais conteúdo relacionado

Mais procurados

Sindirim sisteminde Yer Alan Organlar
Sindirim sisteminde Yer Alan OrganlarSindirim sisteminde Yer Alan Organlar
Sindirim sisteminde Yer Alan OrganlarMCVS1
 
Sindirim Sistemi
Sindirim SistemiSindirim Sistemi
Sindirim Sistemizabekki
 
Vücudumuzun bilmecesini çözelim
Vücudumuzun bilmecesini çözelimVücudumuzun bilmecesini çözelim
Vücudumuzun bilmecesini çözelimArzuw Yunysowna
 
Organlar ve sistemler
Organlar ve sistemlerOrganlar ve sistemler
Organlar ve sistemlerhsevincgil
 
Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞ
ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞ
ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞRabia Zeyneb
 
Vücudumuzdaki̇ si̇stemler
Vücudumuzdaki̇ si̇stemlerVücudumuzdaki̇ si̇stemler
Vücudumuzdaki̇ si̇stemlerozgenurhediye
 
39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu
39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu
39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notuAli DAĞDELEN
 
HAYVANLARDA TAŞIMA VE DOLAŞIM
HAYVANLARDA  TAŞIMA  VE  DOLAŞIMHAYVANLARDA  TAŞIMA  VE  DOLAŞIM
HAYVANLARDA TAŞIMA VE DOLAŞIMAli İhsan KIRTAŞ
 
Sindirim sistemi
Sindirim sistemiSindirim sistemi
Sindirim sistemiTulay01
 
41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi
41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi
41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemiAli DAĞDELEN
 
Tıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem Terimleri
Tıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem TerimleriTıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem Terimleri
Tıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem Terimlerirgnksz
 
homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )
homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )
homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
6.sınıf vücudumuzdaki sistemler
6.sınıf vücudumuzdaki sistemler6.sınıf vücudumuzdaki sistemler
6.sınıf vücudumuzdaki sistemlerburaktozan
 
Tıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut Yapısı
Tıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut YapısıTıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut Yapısı
Tıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut Yapısırgnksz
 

Mais procurados (20)

Sindirim sisteminde Yer Alan Organlar
Sindirim sisteminde Yer Alan OrganlarSindirim sisteminde Yer Alan Organlar
Sindirim sisteminde Yer Alan Organlar
 
Sindirim Sistemi
Sindirim SistemiSindirim Sistemi
Sindirim Sistemi
 
Sunum
SunumSunum
Sunum
 
Vücudumuzun bilmecesini çözelim
Vücudumuzun bilmecesini çözelimVücudumuzun bilmecesini çözelim
Vücudumuzun bilmecesini çözelim
 
Organlar ve sistemler
Organlar ve sistemlerOrganlar ve sistemler
Organlar ve sistemler
 
Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Karaciğer safra (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞ
ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞ
ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK GİRİŞ
 
Vücudumuzdaki̇ si̇stemler
Vücudumuzdaki̇ si̇stemlerVücudumuzdaki̇ si̇stemler
Vücudumuzdaki̇ si̇stemler
 
39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu
39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu
39.hayvanlarda dolaşım sistem ders notu
 
HAYVANLARDA TAŞIMA VE DOLAŞIM
HAYVANLARDA  TAŞIMA  VE  DOLAŞIMHAYVANLARDA  TAŞIMA  VE  DOLAŞIM
HAYVANLARDA TAŞIMA VE DOLAŞIM
 
Vücudumuz
VücudumuzVücudumuz
Vücudumuz
 
Sindirim sistemi
Sindirim sistemiSindirim sistemi
Sindirim sistemi
 
41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi
41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi
41.i̇nsanda lenf dolaşımı ve bağışıklık sistemi
 
Vücudumuz
VücudumuzVücudumuz
Vücudumuz
 
Tıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem Terimleri
Tıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem TerimleriTıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem Terimleri
Tıbbi Terminoloji 8 - Sindirim ve Üriner Sistem Terimleri
 
homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )
homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )
homeostaz (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Lenf dolaşimi (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
6.sınıf vücudumuzdaki sistemler
6.sınıf vücudumuzdaki sistemler6.sınıf vücudumuzdaki sistemler
6.sınıf vücudumuzdaki sistemler
 
Lipidler
LipidlerLipidler
Lipidler
 
Tıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut Yapısı
Tıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut YapısıTıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut Yapısı
Tıbbi Terminoloji 2 - Hücre/Dokular/Organlar/Vücut Yapısı
 

Destaque

37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu
37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu
37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notuAli DAĞDELEN
 
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemienesulusoy
 
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organlarıenesulusoy
 
7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim
7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim
7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişimenesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimienesulusoy
 
23.fotosentezve kemosentez
23.fotosentezve kemosentez23.fotosentezve kemosentez
23.fotosentezve kemosentezAli DAĞDELEN
 
Maddeni̇n halleri̇ ve isi sunusu
Maddeni̇n halleri̇ ve isi sunusuMaddeni̇n halleri̇ ve isi sunusu
Maddeni̇n halleri̇ ve isi sunusuElif Odacıl
 
8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı
8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı
8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isıenesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılmasıenesulusoy
 
Microsoft word 7 1
Microsoft word   7 1Microsoft word   7 1
Microsoft word 7 1Arda Mercan
 

Destaque (15)

37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu
37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu
37.i̇nsanda sindirim sistemi ders notu
 
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 3. Konu Sinir Sistemi
 
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları
7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 5. Konu Duyu Organları
 
7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim
7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim
7. Sınıf Türkçe Ünite 1 İletişim
 
Isı ve sıcaklık
Isı ve sıcaklıkIsı ve sıcaklık
Isı ve sıcaklık
 
Deneme
DenemeDeneme
Deneme
 
Madde ve yapısı
Madde ve yapısıMadde ve yapısı
Madde ve yapısı
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
 
Maddenin Yapısı Ve Özellikleri
Maddenin Yapısı Ve ÖzellikleriMaddenin Yapısı Ve Özellikleri
Maddenin Yapısı Ve Özellikleri
 
23.fotosentezve kemosentez
23.fotosentezve kemosentez23.fotosentezve kemosentez
23.fotosentezve kemosentez
 
Maddeni̇n halleri̇ ve isi sunusu
Maddeni̇n halleri̇ ve isi sunusuMaddeni̇n halleri̇ ve isi sunusu
Maddeni̇n halleri̇ ve isi sunusu
 
8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı
8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı
8. Sınıf Fen Bilimleri Ünite 5 Maddenin Halleri ve Isı
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
 
Madde ve isi
Madde ve isiMadde ve isi
Madde ve isi
 
Microsoft word 7 1
Microsoft word   7 1Microsoft word   7 1
Microsoft word 7 1
 

Semelhante a 7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 2. Konu Boşaltım Sistemi

Anatomi ders notları
Anatomi ders notlarıAnatomi ders notları
Anatomi ders notlarıdersnotlari
 
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.ppt
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.pptBÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.ppt
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.pptMehmetEfeELK
 
Hayvanlarda Taşıma ve Dolaşım
Hayvanlarda Taşıma ve DolaşımHayvanlarda Taşıma ve Dolaşım
Hayvanlarda Taşıma ve DolaşımAli İhsan KIRTAŞ
 
ANATOMİ urogenital sistem
ANATOMİ urogenital sistemANATOMİ urogenital sistem
ANATOMİ urogenital sistemSemih Tan
 
Vücudumuzdaki sistemler Solunum Sistemi
Vücudumuzdaki sistemler Solunum SistemiVücudumuzdaki sistemler Solunum Sistemi
Vücudumuzdaki sistemler Solunum SistemiEda Yıldız
 
Solunum sistemi
Solunum sistemiSolunum sistemi
Solunum sistemiTulay01
 
ÜrinerSistem Terminolojisi
ÜrinerSistem TerminolojisiÜrinerSistem Terminolojisi
ÜrinerSistem TerminolojisiErol Dizdar
 
Hücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriHücre ve Organelleri
Hücre ve Organelleri06AYDIN
 
1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu
1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu
1 insan vücudunun işlevsel organizasyonuselimbenek
 
Tıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi Terimleri
Tıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi TerimleriTıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi Terimleri
Tıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi Terimlerirgnksz
 
vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )
vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )
vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
Sıvı ve Elektrolit.docx
Sıvı ve Elektrolit.docxSıvı ve Elektrolit.docx
Sıvı ve Elektrolit.docxmuhammetcal
 

Semelhante a 7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 2. Konu Boşaltım Sistemi (20)

Uriner sistem
Uriner sistemUriner sistem
Uriner sistem
 
Anatomi ders notları
Anatomi ders notlarıAnatomi ders notları
Anatomi ders notları
 
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.ppt
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.pptBÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.ppt
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU.ppt
 
Hayvanlarda Taşıma ve Dolaşım
Hayvanlarda Taşıma ve DolaşımHayvanlarda Taşıma ve Dolaşım
Hayvanlarda Taşıma ve Dolaşım
 
ANATOMİ urogenital sistem
ANATOMİ urogenital sistemANATOMİ urogenital sistem
ANATOMİ urogenital sistem
 
Solunum sistemleri
Solunum sistemleriSolunum sistemleri
Solunum sistemleri
 
Vücudumuzdaki sistemler Solunum Sistemi
Vücudumuzdaki sistemler Solunum SistemiVücudumuzdaki sistemler Solunum Sistemi
Vücudumuzdaki sistemler Solunum Sistemi
 
Solunum sistemi
Solunum sistemiSolunum sistemi
Solunum sistemi
 
Anatomi
AnatomiAnatomi
Anatomi
 
Hücre
HücreHücre
Hücre
 
ÜrinerSistem Terminolojisi
ÜrinerSistem TerminolojisiÜrinerSistem Terminolojisi
ÜrinerSistem Terminolojisi
 
8 urogenital-shmyo
8 urogenital-shmyo8 urogenital-shmyo
8 urogenital-shmyo
 
Hücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriHücre ve Organelleri
Hücre ve Organelleri
 
1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu
1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu
1 insan vücudunun işlevsel organizasyonu
 
Tıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi Terimleri
Tıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi TerimleriTıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi Terimleri
Tıbbi Terminoloji 6 - Solunum Sistemi Terimleri
 
vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )
vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )
vücudun sıvı bölümleri (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
Sıvı ve Elektrolit.docx
Sıvı ve Elektrolit.docxSıvı ve Elektrolit.docx
Sıvı ve Elektrolit.docx
 
Safra kesesi-ve-safra-yollari
Safra kesesi-ve-safra-yollariSafra kesesi-ve-safra-yollari
Safra kesesi-ve-safra-yollari
 
Hayvanlar kavram hrts
Hayvanlar kavram hrtsHayvanlar kavram hrts
Hayvanlar kavram hrts
 
Hayvanlar kavram HARİTASI
Hayvanlar kavram HARİTASIHayvanlar kavram HARİTASI
Hayvanlar kavram HARİTASI
 

Mais de enesulusoy

5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzayenesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimizenesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevreenesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürkenesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplumenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyasıenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Varenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlarenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşlerenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimizenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalımenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiyeenesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorumenesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemienesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrikenesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalımenesulusoy
 
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçmeenesulusoy
 
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılarenesulusoy
 
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirlerenesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket
5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket
5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareketenesulusoy
 

Mais de enesulusoy (20)

5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
 
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
 
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
 
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
 
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
 
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
 
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
 
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
 
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 1. Konu Kesirler
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket
5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket
5. Sınıf Fen Bilimleri 2. Ünite Kuvvet ve Hareket
 

7. Sınıf Fen Bilimleri 1. Ünite 2. Konu Boşaltım Sistemi

  • 2. BOŞALTIM SİSTEMİ BOŞALTIM SİSTEMİ ORGANLARI BOŞALTIMDA GÖREVLİ ORGANLAR BOŞALIM SİSTEMİ HASTALIKLARI BÖBREK ÜRETER(İdrar Kanalı) MESANE(İdrar Kesesi) ÜRETRA(İdrar Borusu) DERİ AKCİĞER KARACİĞER KALIN BAĞIRSAK BÖBREK NEFRİT SİSTİT ALBÜMİN ÜREMİ BÖBREK TAŞLARI BÖBREK YETMEZLİĞİ DİYALİZ
  • 3. Hücrelerde metabolizma sonucu meydana gelen atık maddelerin dış ortama atılmasına boşaltım denir. Boşaltım ile ilgili organ ve yapıların meydana getirdiği sisteme boşaltım sistemi denir. Boşaltım sisteminin amacı; canlının yaşayabilmesi için uygun ve dengeli iç ortamın oluşmasını sağlamaktır. Vücutta oluşan; CO2 ve H2O solunum organları ile, su, tuz fazlası deriden terleme ile, amonyak, üre, ürik asit, tuz, ilaçlar, B ve C vitaminlerinin fazlası ve iyonlar ise boşaltım organları ile dışarı atılır.
  • 4.
  • 5. Vücuttaki atık maddeler -İdrar -Solunum -Terleme -Dışkı -(Karaciğer amonyağı üreye çevirir) Atık maddeler vücuttan uzaklaştırılmazsa; vücudun kararlı iç dengesi bozulur. Ayrıca; kandaki atık madde miktarının artışı çeşitli organ ve sistemlere zarar verir. Yoluyla uzaklaştırılır.
  • 6. İnsanda Boşaltım Sistemini Oluşturan Yapılar A – Böbrekler B – İdrar Kanalı(Üreter) C – İdrar Kesesi(Mesane) D – İdrar Borusu(Üretra)
  • 7. A – Böbrekler İnsanda bel omurlarının iki yanında bulunan yaklaşık 10cm uzunluğunda, ortalama 120-150g ağırlığında, fasulyeye benzer ve 2 adet olan önemli bir boşaltım organıdır. Dış kısmını koruyucu yağ tabakası kaplar. Böbreğin en dışında yer alan saydam, ince ve dayanıklı olan yapıya böbrek zarı denir.
  • 8.
  • 9.
  • 10. Böbreklerin Görevi • Kanın asit – baz dengesini sağlamak • Vücudun su ve mineral dengesini sağlamak • Zararlı maddeleri, fazla su, tuz, mineral ve B, C vitaminlerini kandan süzerek kanı temizlemek • İdrarı oluşturarak süzüntüyü idrar yoluyla dışarı atmak
  • 11. Böbrek 3 kısımdan oluşur: 1-Kabuk(Korteks) 2-Öz(Medulla) 3-Havuzcuk(Pelvis) Böbrekte; – Süzülme – Geri emilim – Salgılama olayları gerçekleşir.
  • 12.
  • 13. 1-Kabuk(Korteks): • Böbreğin en dış kısmıdır. • Nefronlar burada yer alır. • Atık maddeler buradaki nefronlarda süzülür. 2-Öz(Medulla): • Piramit şeklinde yapıların bulunduğu orta kısımdır. • Bu piramitlere malpighi piramitleri denir. • Bu piramitler idrar toplama kanallarından oluşur. • Süzülen sıvıdaki faydalı maddelerin geri emildiği yerdir. 3-Havuzcuk(Pelvis): • En içte yer alır. • Sağlam bağ dokusundan oluşmuştur. • Oluşan idrarın toplandığı kısımdır. • İdrarı idrar kanalı yardımıyla idrar kesesine gönderir.
  • 14. Böbrekte İdrar Oluşum Olayları: – Süzülme: Kılcal kan damarlarında yüksek basınçla çıkan kan plazmasının nefron kanallarına geçmesine süzülme denir. Bu süzüntüde sadece zararlı maddeler değil, çoğu yararlı maddeler de vardır. – Geri Emilim: Nefron kanalındaki süzüntünün yararlı maddelerinin tekrar kılcal damarlara alınması işlemine denir. – Salgılama: Bazı zararlı maddelerin enerji harcanarak nefron kanallarına verilmesi olayına salgılama denir. Böbrek atar damarında atık madde ve oksijen ile besin bol bulunurken, böbrek toplar damarında atık madde ve besin az ve karbondioksit bol bulunur.
  • 15. • Kan böbrek atardamarıyla böbreğe gelir. • Kabuk bölgesindeki nefronlar kanı süzer. • Süzülen kan öz bölgesine geçer ve buradaki nefronlarda içindeki yararlı maddeler geri emilir. • Süzülen kan böbrek toplar damarıyla birlikte vücuda tekrar döner. • Süzülmeden sonra kalan su, üre tuz, mineral ve vitaminler idrarı oluşturarak havuzcukta toplanır. • Havuzcuktan sonra idrar kanalına, idrar kanalından idrar kesesine geçer. İdrar kesesinde bir süre bekletildikten sonra üretra ile dışarı atılır. Böbrekte İdrar Oluşum Aşamaları:
  • 16.
  • 17. Böbrek Atar Damarı Aminoasit – Glikoz – Vitamin – Mineraller Su – Üre – Ürik Asit – Tuz Böbrekte Süzüldükten Sonra (Nefronlar) Böbrek Toplar Damarı İdrar Kesesi (KAN) (İDRAR) Aminoasit – Glikoz Su%95 – Üre%3 Vitamin – Mineraller Vitaminler(B-C fazlası) Su – Tuz Hormonlar Üre(az Miktarda) Mineraller–Tuz–İyonlar Böbrekten çıkar Vücut dışına atılır
  • 18. İdrarın Oluşumu – Taşınması – Deposu – Atımı • Böbrekler ( Üretimi Gerçekleştirir ) • Üreter ( İdrarı Taşır ) • İdrar Kesesi ( İdrarı Depolar ) • Üretra ( İdrarı Dışarı Atar )
  • 19. Nefronlar, böbreğin kabuk ve öz bölgesine yerleşmiştir. Nefronun; kabukta kalan kısmında süzülme, öz bölgesinde bulunan kısmında ise geri emilim gerçekleşir.
  • 20.
  • 21. Kan ile birlikte böbreğe glikoz, aminoasit gibi yararlı maddelerde gelir. Ayrıca kandaki su ve minerallerin büyük bir bölümünün de korunması gerekmektedir. Bu nedenle öz bölgesinde glikoz, aminoasit gibi maddelerin tamamı ile su, tuz, mineral ve B, C vitaminlerinin bir bölümü geri emilir. Sağlıklı bir insanın idrarında glikoz, aminoasit gibi maddelere rastlanmaz.
  • 22. B – Üreter(İdrar Kanalı) Böbrek ile idrar kanalı arasında bulunan boru şeklindeki yapıdır. Kanalı
  • 23. C – İdrar Kesesi(Mesane) Oluşan idrarın böbrek kanallarıyla getirilerek bekletildiği bölümdür. Mesane karnın alt bölümünde yer alan ve içinde idrarın biriktiği küresel bir organdır. Duvar yapısı düzensiz iç içe geçmiş elastik kas liflerinden oluşur. Bu kas lifleri sayesinde idrar miktarı arttığında genişler, idrar boşaltıldığında ise daralır.
  • 24.
  • 25. D – Üretra(Boşaltım Kanalı) İdrarın idrar kesesinden dışarı atıldığı yerdir. (İdrar Borusu)
  • 26. Böbrek atardamarı; oksijence zengin, atık madde bakımından kirli Böbrek toplardamarı; karbondioksitçe zengin, atık madde bakımından temizdir. İdrarın yapısında bulunan maddeler: Organik maddeler: Üre, ürik asit, vücuda fazla alınmış olan suda çözünen vitaminler. İnorganik maddeler: Su, tuz, iyonlar.
  • 27. Böbrek Atardamarı Böbreğe kirli kanı getirir. (CO2 az, O2 ve atık maddeleri fazla olan kanı taşır). Böbrek atardamarında: •O2, •CO2, •Üre, •Besin, •Su bulunur.
  • 28.
  • 29. Böbrek Toplardamarı Süzülen kanı vücuda dağıtır. (Karbondioksiti fazla, oksijeni ve atık maddesi az olan kanı taşır.) Böbrek toplardamarında: •O2, •CO2, •Üre, •Besin, •Su bulunur.
  • 30. Amonyak Üre Ürik Asit Vücutta Yarattığı Zehir Etkisi Atılımında Kullanılan Su Miktarı Atılımı İçin Harcanan Enerji
  • 31. Boşaltımda Görevli Diğer Organlar DERİ: Vücudumuzdan suyun ve tuzun fazlasını terlemeyle dışarı atar. AKCİĞER: Kan içindeki karbondioksiti ve suyu buhar olarak soluk verme esnasında dışarı atar.
  • 32.
  • 33. KARACİĞER: Proteinlerin sindirimi sonucu oluşan zararlı maddeleri(amonyağı) daha az zararlı olan üreye dönüştürür. KALIN BAĞIRSAK: Su, safra ve besin atıklarının dışkı şeklinde vücut dışına atılmasını sağlar.
  • 34. BOŞALTIM SİSTEMİNİN SAĞLIĞI • Aşırı biberli, baharatlı ve yağlı kızartmalar yememeliyiz. • Asitli ve alkollü içeceklerden uzak durmalıyız. • Deri temizliğine dikkat etmeliyiz. • Günde en az 2lt su içmeliyiz. • İdrarımızı uzun süre tutmamalıyız. (böbrek taşı oluşturabilir) • Böbrek ve idrar yolları soğuktan korunulmalıdır. • Diş çürükleri ve boğaz iltihapları hemen tedavi edilmelidir. • Düzenli banyo yapılmalıdır.(Gözeneklerin açılması için) • İçilen su ve yenilen besinler temiz olmalıdır.
  • 35.
  • 36.
  • 37. BOŞALTIM SİSTEMİ HASTALIKLARI Nefrit: Böbreğin iltihaplanmasıdır. Genellikle bulaşıcı hastalıklar sonucu ortaya çıkar. Albümin: Nefronların görevini yapamaması sonucu, proteinli maddelerin idrara geçmesidir.
  • 38. Sistit: Üreme organları veya kan yoluyla gelen mikropların idrar yollarında oluşturduğu yanmadır. Üremi: Böbreklerde yeterli üre süzülememesi sonucu kanda üre miktarının artmasıdır.
  • 39. Böbrek Taşları: Kalsiyum tuzları ve azotlu bileşiklerin havuzcukta çökelmesidir.
  • 40.
  • 41. Böbrek Yetmezliği: Böbreğin tamamen veya %80fonksiyonunu kaybetmesi ve görevini yerine getirememesidir. Bu durumda böbreğin görevi diyaliz makinası tarafından yapılır ya da daha kalıcı çözümü böbrek naklidir. Organ nakli, canlı bir kişinin bir böbreğini (sağlıklı biri tek böbrekli de yaşayabilir) ya da ölmüş ama organları hala canlı birinin böbreğini alarak yapılabilir.
  • 42. Diyaliz: Diyaliz makinasında hastanın kanı tıpkı böbreklerde olduğu gibi süzülerek temizlenir. Diyaliz işlemi hastaya haftada en az 2-3defa uygulanır.
  • 43.
  • 44.
  • 45. Acaba Nedir? 1. Deriden fazla su ve tuzun atılmasıdır. ( ) 2. Boşaltıma yardımcı organlardan olup üre oluşumunu sağlar. ( ) 3. Böbrek yetmezliği olan hastaların bağlandığı cihazdır. ( ) 4. Vücutta oluşan zararlı ve atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasıdır. ( ) 5. Böbrekteki en küçük yapı ve görev birimidir. ( )
  • 46. 6. Kanı böbreğe getiren damardır. ( ) 7. İdrarın vücuttan atıldığı kanaldır. ( ) 8. Proteinlerin sindirilmesi sonucunda zehirli maddelerin az zehirli hâle gelmesiyle oluşan ve idrarın yapısında bulunan atık maddedir. ( ) 9. Böbreklerde biriken madensel maddelerdir. ( ) 10. Böbreğin dıştan içe doğru en içteki kısmına verilen isimdir. ( )
  • 47. Boşlukları Dolduralım İnsanda ........................... sisteminin en önemli organı böbrektir. ............................... biçiminde olan böbrekler, karın boşluğunun arka kısmında bel hizasında bulunur. Her böbreğe bir ............................ girer, bir ................................ çıkar. Böbrek atardamarı ile böbreğe gelen kan ............................... da süzülür. Kanda bulunan ........................... su ve diğer boşaltım artıkları bu süzülme ile kandan uzaklaştırılır. Süzülen ............................ böbrek atardamarı ile toplanarak böbrekten çıkar. Böbrekte oluşan, artık maddelerin bulunduğu süzüntüye .......................... denir. Artık maddeleri taşıyan bu süzüntü ........................... ................................ ile vücut dışına atılır.
  • 48.
  • 49. Boşaltım sadece böbrekler tarafından gerçekleştirilmez. Akciğerler, ............................ gibi boşaltıma yardımcı olan farklı yapılar da vardır. Solunum sonucu oluşan ................................... ve su buharı akciğerler ile vücut dışına atılır. Deriyle ise artık maddeleri içeren ................... dışarı atılır. Artık maddeleri uzaklaştıran bu iki organ da bu şekilde boşaltıma .............................. olmuş olur. Metabolizmanın düzgün çalışabilmesi için bu kadar önem taşıyan boşaltım sisteminin sağlığının korunması için bol .................... alınmalı, .......................... ve ................ yiyecekler fazla tüketilmemelidir. Boşaltım sisteminde oluşabilecek bir rahatsızlığın diğer .............................. de etkileyeceği unutulmamalıdır. Organizmada bütün sistemler birbirleriyle ............................... olarak çalışmaktadır. Bu nedenle sistemlerin sağlığı bir ........................ halinde korunmalıdır.
  • 50. Boşaltım Organının Görevi Boşaltım ile ilgili yapı ve organlar İdrarın dışarı atıldığı bölümdür İdrarın toplandığı bölümdür Kanın süzüldüğü yerdir Böbrek ile idrar kesesini bağlar Böbreğin temel yapı birimidir Böbrek Üreter İdrar Kesesi Üretra Nefron
  • 52.
  • 53. Canlı vücudundaki farklı özellik ve görevdeki sistemlerin birlikte ve düzenli çalışmasını sağlayan, yaşamsal faaliyetleri yöneten ve kontrol eden sisteme denetleyici ve düzenleyici sistem denir. Denetleyici ve düzenleyici sistem, sinir sistemi ve hormonal (iç salgı = endokrin) sistemden oluşur.
  • 54. Vücutta meydana gelen çok sayıdaki ve karmaşık olaylar sistemler tarafından gerçekleştirilir. Canlı vücudunda denetleme ve düzenleme görevini tek başına sinir sistemi gerçekleştirmez. Sinir ve hormonal sistemler birlikte ve birbirlerine bağlı çalışarak doku, organ ve sistemlerin çalışmasını denetler ve düzenler. Hayvanlarda sinir ve hormonal sistem birlikte bulunurken, bitkilerde sadece salgı sistemi bulunur.
  • 55.
  • 56.
  • 58. İnsanlarda uyarılara en hızlı tepkiyi veren sistemdir. Vücudumuzun her bölgesini saran milyonlarca sinir hücresinden (nöronlardan) oluşur. Sinir hücreleri genelde lif şeklinde uzantılara sahip olup, ileri derecede farklılaşma gösterir. Bölünerek sayılarını arttırma yetenekleri yoktur ancak yaralanmalar sonucunda kopan aksonlar yenilenir. Aksi halde nöron görevini yapamaz. Vücudu ağ gibi saran bir nöron 3kısımdan oluşur: 1-Hücre Gövdesi 2-Dendrit 3-Akson
  • 59. 1-Hücre Gövdesi Çekirdek ve sitoplazmadan oluşur. Gövdeden çıkan kısa uzantılara dendrit, uzun çıkıntılara akson denir. Gövdede sentrozom organeli hariç bir hayvan hücresinde bulunan bütün organeller vardır.
  • 60.
  • 61. 2-Dendrit Nöronların gövdesinden çıkan kısa uzantılardır. Görevleri; uyartıları alıp hücre gövdesine iletmektir. 3-Akson Nöronların gövdesinden çıkan uzun uzantılardır. Aksonların üzerinde miyelin kılıf denilen yağlı ve koruyucu bir tabaka vardır. Görevi; hücre gövdesine gelen uyartıyı alıp başka sinir hücresinin dendritine aktarmaktır. Aksonların üzerindeki miyelin kılıf, uyartının daha hızlı iletilmesini sağlar.
  • 62. Sinir(Nöron) Çeşitleri : Sinirler görevlerine göre duyu sinirleri, hareket sinirleri ve bağlantı sinirleri olarak üç çeşittir. 1-) Duyu Sinirleri :Çevreden, iç organlardan veya kaslardan gelen uyarıları alarak bu uyartıları merkezi sinir sistemine ileten sinirlere duyu sinirleri denir. 2-) Bağlantı (Ara) Sinirleri :Merkezi sinir sisteminden gelen uyartıları değerlendiren, bu uyartılara cevap veren, duyu ve hareket sinirleri arasındaki bağlantıyı sağlayan sinirlere bağlantı (ara) sinirleri denir. 3-) Hareket (Motor) Sinirleri :Merkezi sinir sisteminin gelen uyartılara verdiği cevabı kaslara ya da organlara taşıyan sinirlere hareket (motor) sinirleri denir.
  • 63. Uyartı: Dışarıdan veya içeriden gelen bir uyarının sinir hücrelerinde oluşturduğu değişmelerdir. Nöronlarda Uyarının İletim Yönü: Uyartı  Dendrit  Hücre Gövdesi  Akson Beyne İletilen Uyartının Yanıtlanması: Beyin  Ara Sinirler  Motor Sinirler  Organ
  • 64.
  • 65.
  • 66.
  • 67. Uyartının bir sinir hücresinden diğer sinir hücresine geçişi: İki sinir hücresi arasında herhangi bir bağlantı yoktur. Bir sinir hücresiden diğerine uyartı sinaps denilen boşluklarda kimyasal madde sayesinde olur. Sinaps: İki sinir hücresinde birinin aksonu ile diğerinin dendriti arasında uyartının geçtiği yere sinaps denir. Vücudumuzda oluşan herhangi bir uyartı sinir hücresinden elektriksel olarak geçerken, sinaps bölgesinden kimyasal olarak geçer. Elektriksel iletim hızlı, kimyasal iletim yavaştır. Sinir hücresinde uyartı iletimi sırasında enerji harcanır. Sinir hücresi her uyarıyı algılayamaz. Sinir hücresinin bir uyarıyı algılayabilmesi için uyarının eşik şiddetinde ya da daha üzerinde olması gerekir. Sinir hücreleri aynı anda 2 uyarı birden iletemez.
  • 68.
  • 69. SİNİR SİSTEMİ 2 BÖLÜMDÜR. 1.Merkezi Sinir Sistemi: Beyin, beyincik, omurilik soğanı ve omurilikten meydana gelmiştir. Beyin, beyincik, omurilik soğanı; kafatası içinde, omurilik; omurga içinde yer alır.
  • 70. BEYİN: Sinir sisteminin en büyük ve en karmaşık organıdır. Kafatası boşluğunu dolduran beyin, milyarlarca sinir hücresinden meydana gelmiş olup, vücudun yönetim merkezidir. İnsanda ağırlığı 1300-1500 gram arasındadır.
  • 71. BEYİNİN GÖREVLERİ: • Konuşma davranışlarının gerçekleştirilmesini yönetir. • Acıkma, susama, iştah, uyku gibi olayları düzenler. • Düşünme, öğrenme, bilgileri hafızada tutma ve yönetim merkezidir. • Duyu organlarından gelen bilgilerin değerlendirildiği merkezdir. Böylece görme, işitme, tatma, koklama ve dokunmanın algılanmasını sağlar. • Kan basıncını ve vücut sıcaklığını ayarlar. • Zekanın oluşması ve gelişmesi beyindeki bazı merkezler tarafından sağlanır. • Sistemlerin ve organların çalışmasını düzenler.
  • 72.
  • 73. BEYİNCİK: Beyinin arka bölümünde ve omurilik soğanının üzerinde bulunur.
  • 74. BEYİNCİĞİN GÖREVLERİ • Hareket ve denge merkezidir. Bundan dolayı değişik hayvanlarda beyinciğin büyüklüğü hayvanın hareketliliği ile doğru orantılıdır. • Kasların düzenli çalışmasını sağlar. Özellikle kol ve bacak kaslarının koordinasyonunu düzenleyerek hareketlerin dengeli olmasını sağlar. • Kulakta bulunan yarım daire kanallarından gelen uyarılarla, kas etkinliğini düzenleyerek, dengeyi sağlar. Beyinciği çıkarılan bir kedi yürüyemez; kuş havaya atılsa uçamaz, yere düşer. Bebekler beyinciği gelişmeden oturamaz, yürüyemez, ayakta duramaz.
  • 75. OMURİLİK SOĞANI: Soğan şeklinde olan bu organ beyin ve omurilik arasında bulunur. Beyin ve diğer organlar arasında bağlantıyı sağlar. Omurilik soğanı isteğimiz dışında çalışan iç organlarımızın çalışmasını kontrol eder. Bu nedenle bu yapıya “hayat düğümü” de denir. Omurilik soğanının tahrip olması ani ölüme neden olur.
  • 76.
  • 77. OMURİLİK SOĞANININ GÖREVLERİ: • Solunum, sindirim, dolaşım ve boşaltım sistemlerinin çalışmasını kontrol eder. • Nefes alma, hapşırma, kusma, yutkunma, çiğneme ve öksürme gibi olayları kontrol eder. • İdrar torbasının çalışmasını kontrol eder. • Kalbin çalışmasını, kan damarlarının genişleyip daralmasını kontrol eder.
  • 78. OMURİLİK Omurga kanalının içinde yer alan ve omurilik soğanından başlayıp aşağıya doğru incelerek uzanan merkezi sinir sistemi organıdır.
  • 79.
  • 80.
  • 81. OMURİLİĞİN GÖREVLERİ • Beyinle çevresel sinir sistemi arasında bilgi iletiminde rol oynar. Beynin gönderdiği emirleri kaslara ve iç salgı bezlerine götürür. • Refleks şeklindeki davranışların kontrol merkezidir. • Sürekli yaptığımız hareketler önce beynin denetiminde gerçekleşir. Bunlar iyice öğrenildikten sonra denetimi omurilik alır. Hata yapılınca beyin tekrar devreye girer. Örneğin dans etme, spor yapma, örgü örme, araba kullanma gibi alışkanlık haline getirilmiş hareketler vb.
  • 82. REFLEKS: Vücudun dışarıdan gelen bir uyarıya karşı düşünmeden ani ve hızlı bir şekilde tepki göstermesine refleks denir. Refleksler sürekli ve hızlı bir şekilde gerçekleşir. Bu sayede vücudun zarar görmesi engellenir ve vücudun kendini savunmasını sağlar. Refleks hareketleri omurilik tarafından gerçekleştirilmesine rağmen beyin tarafından kontrol edilir.
  • 83. Refleks hareketleri mekanik, fiziksel, kimyasal veya ruhsal sebeplerle olabilir. Mekanik: Ayağın gıdıklanması, diz kapağına vurma etkenleriyle oluşan refleksler gibi. Fiziksel: Güneş ışığında göz bebeklerinin küçülmesi gibi olan refleksler. Kimyasal: Limon yediğimizde tükürük sıvısının daha çok salgılanması gibi olan refleksler. Ruhsal: Limon denildiğinde ağzın sulanması gibi olan refleksler.
  • 84.
  • 85. Vücut tarafından tekrarlanarak öğrenilen konuşma, yazma, koşma, yürüme, dans etme, bisiklete binme, yüzme, örgü örme, araba kullanma, futbol oynama gibi harekelere alışkanlık denir. Sonradan kazanılan bu alışkanlıklara kazanılmış (şartlı) refleks de denir. Alışkanlık hareketleri önce beyin tarafından öğrenilir, öğrenildikten sonra omurilik tarafından denetlenir ve kontrol edilir.
  • 86. a) Doğuştan Kazanılan Reflekslere Örnekler: Doğuştan kazanılan refleksler bütün insanlar için ortak bir özelliktir, herkes tarafından gerçekleştirilir ve eğitimle kazanılmaz. 1- Öksürme, hapşırma, yutkunma hareketleri. 2- Göz kapaklarının açılıp kapanması. 3- Aydınlık ortamda göz bebeklerinin küçülüp, karanlık ortamda büyümesi.
  • 87. 4- Yeni doğan bebeğin emme hareketi. 5- Yüksek ses duyulunca ürkülmesi. 6- Vücut sıcaklığı yükselince terleme olayının başlaması. 7- Ele sivri veya sıcak bir cisim değdirildiğinde elin geri çekilmesi. 8- Ağza alınan lokmanın çiğnenmeye başlanması ve yutulması. 9- Diz kapağına vurulduğunda bacağın hareket etmesi.
  • 88.
  • 89. b) Sonradan Kazanılan (Şartlı Veya Kazanılmış) Reflekslere Örnekler: Sonradan kazanılan refleksler bazı insanlar tarafından gerçekleştirilir, ortak özellik değildir ve bir uyarının sürekli tekrarlanması sonucu kazanılır. 1- Araba ve bisiklet sürmek. 2- Örgü örmek 3- Dans etmek 4- Yüzmek 5- Yürümek ve koşmak. 6- Kesilen veya sıkılan limon görüne ağzın sulanması.
  • 90.
  • 91.
  • 92.
  • 93. 2-ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ: Çevreden, iç organlardan veya kaslardan gelen uyarıları alan, bu uyarıları merkezi sinir sistemine ileten, merkezi sinir sisteminin gelen uyartılara verdiği cevabı kaslara ya da organlara ileten, vücuttaki organlar ve kaslar ile merkezi sinir sistemi arasındaki iletimi sağlayan sisteme çevresel sinir sistemi denir. Çevresel sinir sistemi, nöronların birbirine bağlanmasıyla oluşan ve vücudu bir ağ gibi saran sinirlerden oluşur. Çevresel sinir sistemini oluşturan sinirler, beyin ve omurilikten çıkarak vücuttaki kas ve organlara giderler.
  • 94.
  • 95. b) Çevresel Sinir Sisteminin Çalışması (Sinirlerde Uyartının İletimi): Canlıyı etkileyen, çevreden, iç organlardan veya kaslardan gelen iç ve dış değişmelere uyarı denir. Uyarıların sinir hücrelerinde oluşturduğu değişmelere uyartı veya impuls denir. ▪ Çevreden iç organlardan veya kaslardan gelen uyarılar, duyu organlarında, iç organlarda veya kaslarda bulunan özelleşmiş duyu hücreleri (almaçlar) tarafından alınır. ▪ Duyu hücreleri aldıkları uyarıları uyartıya dönüştürerek merkezi sinir sistemine iletmek üzere mesaj oluşturur. ▪ Uyartı mesajı nöronların dendritlerine aktarılarak nöronun hücre gövdesine iletilir. ▪ Uyartılar hücre gövdesinden aksonlara geçerek akson boyunca elektriksel ve kimyasal değişikler(sinyaller) sayesinde taşınarak akson ucuna iletilir.
  • 96.
  • 97. Akson ucundaki uyartılar akson ucundan salgılanan sinir hormonları sayesinde sinaps bölgesinde diğer nöronun dendritine geçer. Uyartılar bu şekilde bir nörondan diğerine aktarılarak (duyu) sinirler sayesinde merkezi sinir sistemine taşınır. ▪ Merkezi sinir sistemine gelen uyartılar burada değerlendirilerek cevap oluşturulur. ▪ Merkezi sinir sistemi tarafından oluşturulan cevap aynı yolla ilgili organa iletilerek gelen uyarıya tepki verilir.
  • 98. Uyarı Duyu Hücreleri Uyartı Mesajı Tepki Mesajı Beyin Duyu Sinirleri Hareket Sinirleri Tepki Organı Tepki
  • 99.
  • 100.
  • 101. Sinir Sisteminde Görülen Hastalıklar: a) Felç: Beyindeki kan akışının azalması veya hareket sinirlerinin zedelenmesi sonucu sinirlerin ve kasların çalışmasının engellenmesidir. b) Sara: Beyindeki sinir hücrelerinin ani ve geçici olarak görev yapamaması sonucu geçici bilinç kaybıyla nöbetlerin ortaya çıkmasıdır. c) Parkinson: Beyindeki uyartıları alan sinir hücrelerinin görevini yapamaması sonucu ellerin birinin istem dışı hareket etmesi ve bilinç kaybının ortaya çıkmasıdır.
  • 102. d) Menenjit: Beyin veya omuriliği örten zarların bakteri, virüs ya da mantar bulaşması sonucu iltihaplanmasıdır. Ölüme yol açabilir. Aşı ile tedavi edilir. e) Çocuk Felci: Omurilikte bulunan ve kasların kasılmasını başlatan sinir hücrelerine zarar veren bir virüsün yol açtığı bulaşıcı hastalıktır. Çocuk felcinde, 400’C’yi bulan yüksek ateş, şiddetli bas ağrıları, bulantılar ve sırt ağrıları görülür. Virüs, hastaların çıkardığı dışkı yoluyla yayılır. Ağız yolundan verilen aşı ile tedavi edilebilir.
  • 103. e) Kuduz: Hayvanların ısırması sonucu hayvanlardan insanlara geçen ve merkezi sinir sistemini etkileyen virüslere bağlı bir hastalıktır. Aşı ile tedavi edilir. Kuduz virüsü merkezi sinir sistemine vardığında hızla yayılarak hastalığı oluşturur. Eğer iyi tedavi edilmezse kısa süre sonra ölüme neden olabilir. İlk 2–10gün boğaz ağrısı, halsizlik, sinirlilik, depresyon, ateş ya da kusma, kesin belirtiler ise ısırma yerinde kaşınma, ağrı ya da karıncalanma hissedilmesi şeklinde ortaya çıkar. Daha sonraki dönemlerde hastaların %80’inde saldırganlık, %20’sinde kasılmalar, garip davranışlar, ense sertliği, boğaz ağrısı, ses kısıklığı, su korkusu görülür.
  • 104.
  • 105. Aşağıdaki fonksiyonların merkezi sinir sistemi organlarından hangisinin gerçekleştirdiğini karşısına yazınız. Dans etme….………………… Örgü örme……………… Dengede durma……………… Dolaşım………………... İstemsiz hareketler…………… Hapşırma………………. Susama………………………. Uyku…………………… Boşaltım……………………... Sindirim……………….. Acıkma………………………. Öksürme………………. Nefes alma…………………… Araba sürme…………… İstemli hareketler……………. Kusma…………………. Göz bebeklerinin az ışıkta büyümesi………………………. Limon görünce ağzın sulanması……………………………
  • 106. Aşağıdaki şekilde gösterilen bölümlerin isimlerini yazınız.
  • 108.
  • 109. Hormonal (İç Salgı=Endokrin) Sistem (İç Salgı Bezleri) Hormonlar ve hormon üreten salgı bezlerinden oluşan sisteme hormonal sistem denir.
  • 110. a) Salgı Bezi ve Çeşitleri: Canlı vücudunda özel salgılar (ter, süt, yağ, gözyaşı, kulak kiri, sümük, tükürük, enzim, hormon) üretebilen hücrelerin oluşturduğu hücre topluluklarına salgı bezi denir. Canlı vücudunda iç salgı bezi, dış salgı bezi ve karma bez olarak üç farklı salgı bezi bulunur. ▪ Ürettiği salgılarını doğrudan kana verebilen bezlere iç salgı bezi (hormon üreten bez), bu bezlerin ürettiği salgılara da iç salgı veya hormon denir. ▪ Ürettiği salgılarını bir kanal ile vücut dışına çıkarabilen bezlere dış salgı bezi, bu bezlerin ürettiği salgılara da dış salgı denir. ▪ Ürettiği salgılarını hem kana veren hem de vücut dışına çıkarabilen bezlere karma bez denir. Pankreas ve eşeysel bezler(testisler ve yumurtalıklar) karma bezlerdir.
  • 111. b) Hormonal Sisteminin Çalışması: Canlı vücudunda sinir ve endokrin sistemleri birlikte ve birbirlerine bağlı olarak çalışırlar. Hormonal sistem, sinir sistemi ile birlikte vücuttaki organ ve sistemlerin çalışmasını denetler ve düzenler. Hormonal sistemin çalışmasını sinir sistemi sağlar. Hormonal sistem, vücuttaki denetleme ve düzenleme görevini salgıladığı hormonlar sayesinde gerçekleştirir. İç salgı bezlerinin ürettiği hormonlar, vücuttaki ilgili organa kan yoluyla taşınır ve her hormon farklı doku veya organa etki eder.
  • 112.
  • 113. Hormonal sistem vücuttaki doku, organ ve sistemler arasındaki işleyişi sinir sistemi ile birlikte denetler ve düzenler. Sinir sistemi çok hızlı çalışır, denetleme ve düzenleme görevini hızlı gerçekleştirir, ilgili kas veya organlara göndereceği uyartı mesajını elektrik enerjisi şeklinde taşır ve organları anında etkiler. Hormonlar kan yoluyla taşındığı için hormonal sistem yavaş çalışır, denetleme ve düzenleme görevini yavaş ve uzun sürede gerçekleştirir, ilgili organları hormonlar sayesinde kimyasal olarak uyarır ve organları uzun sürede etkiler ve denetler.
  • 114. İç Salgı Bezlerinin Salgıladığı Hormonlar ve Görevleri İÇ SALGI BEZİ SALGILADIĞI HORMON GÖREVİ HİPOFİZ BEZİ BÜYÜME HORMONU İÇ SALGI BEZLERİNİ DENETLER DÜZENLER. BÜYÜMEYİ SAĞLAR SİNİR SİSTEMİYLE HORMONAL SİSTEM ARASINDAKİ İLETİŞİMİ SAĞLAR TROİT BEZİ TİROKSİN HORMONU BÜYÜME GELİŞME VE VÜCUTTAKİ DİĞER OLAYLARIN DÜZENLENMESİNDE GÖREVLİDİR. İYOT EKSİKLİĞİNDE GUATR HASTALIĞI GÖRÜLÜR. BÖBREK ÜSTÜ BEZİ ADRENALİN HORMONU HEYECAN, KORKU, COŞKU GİBİ ANLARDA METABOLİZMAYI HIZLANDIRIR. ALDOSTERON HORMONU VÜCUTTAKİ MİNERAL VE SU DENGESİNİ DÜZENLER. PANKREAS İNSÜLİN KAN ŞEKERİNİ DÜŞÜRÜR GLUKAGON KAN ŞEKERİNİ YÜKSELTİR EŞEYSEL BEZLER YUMURTALIK ÖSTROJEN BAYANLARDA ERGENLİK DÖNEMİNDE DİŞİLERE ÖZGÜ ÖZELLİKLERİN KAZANILMASINI SAĞLAR TESTİS TESTESTERON ERKEKLERDE ERGENLİK DÖNEMİNDE ERKEĞE ÖZGÜ ÖZELLİKLERİN KAZANILMASINI SAĞLAR
  • 115. c) İnsanlarda Salgı Bezleri ve Görevleri: Ürettiği salgılarını doğrudan kana verebilen bezlere iç salgı bezi (hormon üreten bez), bu bezlerin ürettiği salgılara da iç salgı veya hormon denir. Hormonların Özellikleri: • Protein ve yağ yapısında bulunabilirler. • Kana salgılanır veya kan yoluyla bütün vücuda taşınırlar. • Ancak hedefi olan belirli bir organı etkileyebilirler. • Az miktarda salgılanır ancak etkileri güçlüdür. • Belirli bir süre kullanılır ve yapısı bozulan hormon, karaciğerde parçalanır.
  • 116.
  • 117.
  • 118. 1-) Hipofiz Bezi ve Görevleri: Beynin alt tarafında yer alan nohut büyüklüğünde ve pembe renkli olan iki parçalı bir bezdir. Salgıladığı Hormon: BÜYÜME HORMONU
  • 119.
  • 120.
  • 121. Hipofiz Bezinin Görevleri: • Salgıladığı hormonlarla iç salgı bezlerinin çalışmasını denetler ve düzenler.(tiroit, eşeysel bezler) • İç salgı bezleri ile sinir sistemi arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlar. • Üreme faaliyetlerinde rol oynar. Erkeklerde sperm, dişilerde yumurta oluşumunu sağlar. • Vücudun su dengesini kontrol eder (böreklerde suyun geri emilmesini sağlar) ve kan basıncını ayarlar. • Deriye rengini veren hormon salgılar. • Vücudun büyümesini sağlayan büyüme hormonu üretir. Büyüme hormonunun az salgılanması durumunda cücelik, fazla salgılanması durumunda devlik(akromegali) ve çirkinlik(jigantizm) oluşur.
  • 122. 2-) Tiroit Bezi: Boynun ön kısmında, gırtlağın altında, soluk borusunun iki yanında yer alan iki parçalı(loblu) bezdir. (H harfine benzer ve 25g’dır) Tiroit bezi tiroksin ve kalsitonin hormonlarını salgılar. Tiroit bezi iyot denilen madensel tuz sayesinde çalışır. Salgıladığı Hormon: TİROKSİN ve KALSİTONİN
  • 123. Tiroksin Hormonunun Görevleri: • Büyüme ve gelişmeyi etkiler, kimyasal olayları, metabolizma hızını(yapım ve yıkım olaylarının hızını) düzenler. • Hücrede mitokondrinin faaliyetlerini hızlandırarak enerji üretimini arttırır. • Doğumdan sonra az salgılanırsa, Kretenizm denilen cücelik ve zeka geriliği görülür. • Tiroksin az salgılanırsa; yorgunluk, vücudun yağ toplaması(şişmanlık), saç dökülmesi, derinin kuruması, yetişkinlerde az salgılanırsa ruh ve beden uyuşukluğu görülür. • Çok salgılanırsa; aşırı terleme ve sinirlilik, zayıflık görülür. Metabolizma hızlanır, kan basıncı artar, kalp atışı ve kan dolaşımı hızlanır.
  • 124.
  • 125. Tiroit bezi yeterli salgılanmazsa GUATR denilen hastalık ortaya çıkar. Bu hastalıkta tiroit bezi büyür. Kalsitonin Hormonu: Kandan kemiğe kalsiyum geçişini sağlar. Kalsitonin Hormonunun Görevleri: 1- Kandaki madensel tuz miktarını ayarlar. 2- Kemiklerin sertleşmesine yardımcı olur. 3- Eksikliğinde kandaki madensel tuzlar kemiklere geçemez ve kemik erimesi oluşur. Tiroit iyot içeriklidir. Az salgılanırsa bez aşırı çalışır. Guatr hastalığı olur.
  • 126. Paratroit Bezi: Tiroit bezinin arkasında (ve iki yanında) bulunan dört parçalı bezdir(1gr). Bu hormon kalsitonin hormonuna zıt olarak çalışır. Yani kemiklerde fazla olan (kalsiyum ve fosfor gibi) madensel tuzların kana geçmesini sağlar. Kandaki kalsitonin hormonu artınca kandaki parathormon miktarı azalır. Kandaki kalsiyum kemiklere fazla geçerse kandaki kalsitonin hormonu azalır, parathormon artar ve artınca da kemiklerde fazla biriken kalsiyumun tekrar kana geçmesini sağlar. Salgıladığı Hormon: PARATHORMON
  • 127. PARATİROİT BEZİNİN GÖREVLERİ: 1. Bu hormon kemikten kana kalsiyum geçişini sağlar. Kandaki (kalsiyum ve fosfor) madensel tuz dengesini ayarlar. 2. Az salgı üretilirse kandaki kalsiyum kemiklerde birikip kana tekrar geçemez ve kandaki fosfor miktarı artar. Sonuçta kaslarda ağrılı kasılma ve titreme şeklindeki tetani hastalığına yol açar.
  • 128.
  • 129. TİMÜS BEZİ VE GÖREVLERİ: Tiroit bezinin altında bulunan ve çocuklarda 3 yaşından sonra yavaş yavaş kaybolan bezdir. GÖREVLERİ: Çocukluk döneminde vücudu mikroplara karşı korurlar.
  • 130. BÖBREK ÜSTÜ BEZİ: Böbreklerin üst kısmına yapışmış halde sarımtırak renkli ve yağ dokusu içine gömülü iki tane olan bezdir. Böbreklerle doğrudan ilişkisi yoktur. Böbrek üstü bezlerinden yeterince hormon salgılanmaması sonucunda deri tunç rengini alır, kan basıncı düşer ve tunç(addison)hastalığı oluşur. Salgıladığı Hormon: ADRENALİN(böbreklerdeki öz bölgesinde üretilir.) ALDESTERON KORTİZON(böbreklerdeki kabuk bölgesinde üretilir.)
  • 131.
  • 132.
  • 133. • ADRENALİN(Nöroadrenalin): Korku, heyecan, coşku, öfke anlarında salgılanır. 1. Kan basıncını düzenler. 2. Kandaki şeker miktarını düzenler. 3. Korku, öfke, heyecan, açlık gibi durumlarda kandaki adrenalin miktarı artar(fazla salgılanır). Bunun sonucunda kan basıncı(tansiyon), kalp atışı, kan şekeri yükselir ve göz bebekleri büyür. 4. Kandaki karbonhidrat (şeker) miktarını ayarlar. Karaciğer ve kaslarda depolanan glikojeni glikoza dönüştürür. Böbrek Üstü Bezinin Görevleri:
  • 134. • ALDESTERON HORMONU: Vücudun su ve madensel tuz dengesini ayarlar. • KORTİZON HORMONU: Böbreküstü bezinin kabuk kısmından salgılanan çok önemli bir hormondur. Kandaki şeker miktarını artırır. Vücutta protein yıkımını uyarır ve yapımını azaltır. Kortizon tedavisi gören hastalarda aşırı bir yağ birikmesi görülmektedir.
  • 135.
  • 136.
  • 137. PANKREAS: Sindirime yardımcı olan pankreas salgıladığı hormonlarla kanın şeker oranını dengeler. Salgıladığı Hormon: İNSÜLİN, GLUKAGON GÖREVLERİ: 1.İnsülin: Kandaki şeker oranı arttığında karaciğere glikoz geçişini sağlar. 2.Glukagon: Kan şekeri azaldığında karaciğeri uyarır karaciğerdeki glikozun kana geçmesini sağlar.
  • 138. Eşeysel Bezler(Testisler ve Yumurtalıklar): Erkeklerde testisler (er bezleri), dişilerde yumurtalıklar (ovaryum) eşeysel bezlerdir. Eşeysel bezler hem iç hem de dış salgı üreten karma bezlerdir. Eşeysel bezler, üreme hücresi ürettiği için dış salgı bezi olarak, eşeysel hormon üretip kana verdiği için de iç salgı bezi olarak görev yaparlar.
  • 139. Testisler ve Görevleri: 1- Sperm hücrelerini üretirler. 2- Androjen (testosteron) eşeysel hormonunu üretirler. Bu hormon erkeklik hormonudur ve sesin kalınlaşmasını, erkeklerin kendine özgü vücut özelliklerinin belirlenmesini, sakal ve bıyık çıkmasını ayrıca sperm hücrelerinin belli bir yaştan sonra üretilmesini sağlar. Yumurtalıklar ve Görevleri: 1- Yumurta hücrelerini üretirler. 2- Östrojen ve progesteron eşeysel hormonlarını üretirler. Bu hormonlar dişilik hormonlarıdır ve sesin incelmesini, dişilerin kendine özgü vücut özelliklerinin belirlenmesini ve yumurta hücrelerinin belli bir yaştan sonra olgunlaşmasını sağlar.
  • 140.
  • 141.
  • 142. Denetleyici ve Düzenleyici Sistemlerin Sağlığı ve Korunması: 1- Sinir sistemi organları çarpma ve vurmaya karşı korunmalı, zarar görmemelidir. 2- Alkol, sigara ve uyuşturucu kullanılmamalıdır. 3- Gürültülü ve gerilimli ortamlarda bulunulmamalı, stresten uzak durulmalıdır. 4- Dengeli ve düzenli beslenilmelidir. 5- Düzenli uyunmalıdır. 6- Ağır yük kaldırılmamalıdır. 7- Düzenli olarak spor yapılmalıdır. 8- Sinir sistemini menenjit, kuduz, çocuk felci gibi hastalıklardan korumak için aşı yaptırılmalıdır.
  • 143. İç Salgı Bezlerinden Dolayı Oluşan Hastalıklar: İnsanlarda hormonlar normal değerden az ya da çok salgılandığında vücutta çeşitli bozukluklara yol açar. Hormon bozukluğu olan kişilerin tedavi edilmesini sağlayan bilim dalına endokrinoloji denir.
  • 144.
  • 145. a) Devlik: Hipofiz bezinin, gelişme döneminden sonra büyüme hormonunu fazla salgılaması sonucu el, ayak ve çene kemiklerinin büyümesi hastalığıdır. b) Cücelik: Hipofiz bezinin, büyüme hormonunu az salgılaması sonucu oluşur.
  • 146. c) Şeker Hastalığı: Pankreasın, insülin hormonunu az salgılaması sonucu oluşur. d) Kemik Erimesi: Tiroit bezinin kalsitonin hormonunu az salgılaması sonucu kandaki madensel tuzların kemiklere geçememesine neden olan hastalıktır.
  • 147. e) Dış Guatr: Tiroit bezinin, iyot eksikliğinde tiroksin hormonunun salgılanması için çok çalışıp şişmesi sonucu oluşur. f) İç (Zehirli) Guatr: Tiroit bezinin, iyot fazlalığında fazla çalışarak fazla tiroksin hormonu üretmesi sonucu göz kürelerinin dışa doğru büyümesine ve kilo kaybına neden olan hastalıktır. g) Kısırlık: Eşeysel bezlerin, eşeysel hormonları az salgılanması sonucu oluşur.
  • 148.
  • 149. h) Tunç Hastalığı: Böbrek üstü bezlerinin yapısının bozulması nedeniyle kortizon hormonun az salgılanması sonucu kan basıncının düşmesine ve derinin tunç rengi almasına neden olan hastalıktır. ı) Kretenizm: Tiroit bezinin, tiroksin hormonunu doğumdan sonra az salgılaması sonucu cücelik ve zeka geriliğine neden olan hastalıktır.
  • 150.
  • 151. Aşağıdaki cümlelerde hangi hormonlardan söz edilmektedir. Umut bir haber karşısında çok heyecanlanmış………… Onur ergenlik döneminde boyu uzuyor………………… Can çok yemek yemesine rağmen metabolizması hızlı zayıflıyor………………. Başar’ın sakalları çıkmaya başladı…………………. Ali evlenme çağına gelmiş , çocuğu olabilir…………… Ragıp amcanın şekeri düşmüş…………………….. Sami dayının şekeri çok yemekten çıkmış……………
  • 152.
  • 153. A) Aşağıdaki cümleleri doğru veya yanlış olarak belirtiniz. Merkezi sinir sistemi, beyin, beyincik, omurilik soğanı ve omurilikten oluşur.(….) Soluk alma ve kalp atışını sinirler kontrol eder. (….) Kalp, mide ve akciğer gibi organların çalışmasını beyincik kontrol eder. (….) İç salgı bezlerinin kontrolünü hipofiz bezi yapar. (….) Dişi ve erkek özellikleri belirleyen hormonları eşeysel bezler salgılar. (….) Sinir sisteminin tüm organlarla bağlantısı vardır. (….) Bir uyarının sinirlerde oluşturduğu değişikliğe uyartı mesajı denir.(….) Hormonlar salgılandıkları bezden direk kana karışırlar. (….) Böbreküstü bezlerinden büyüme hormonu salgılanır. (….) Beyincik vücudumuzun denge merkezidir. (….)
  • 154. B) Aşağıdaki cümleleri uygun sözcüklerle eşleyiniz. Nöron – adrenalin – beyincik – guatr – dans etme – pankreas omurilik – hormon – beyin – refleks • Vücudumuzun içinde veya dışında oluşan değişikliklere karşı gösterilen otomatik ve kontrolümüz dışındaki tepkilerdir………….. • Omurganın içinde yer alır…………. • Acıkma, susama, iştah ve uyku gibi olayları düzenler…………. • Kasların, kol ve bacakların birbiri ile uyumlu çalışmasını sağlar……...... • Vücudumuzda organlarımız arasındaki bilgi iletişimini sağlar……….. • İç salgı bezlerinin salgıladığı kimyasal sıvılardır……………. • Salgıladığı hormonlar kan şekerini ayarlar, karma bezdir…………… • Korku ,coşku ,heyecan ve öfke anında böbreküstü bezlerinin salgıladığı hormondur…………… • Tiroit bezi yeterli çalışmadığında ortaya çıkan hastalıktır. • Sonradan kazanılan bir reflekstir…………..
  • 155. Aşağıdaki tabloyu uygun olarak tamamlayınız. Salgılanan Hormon İç Salgı Bezi Hormonun Vücuttaki Görevi İnsülin Tiroit Kan şekerini yükseltir Hipofiz Eşeysel hormonlar Eşeysel bez Sperm oluşturur Heyecanlanma anında metabolizmayı hızlandırır
  • 156.
  • 158. Çevremizden vücudumuza; ışık, ses, koku, basınç, sıcaklık gibi çeşitli uyarılar gelmektedir. Bu uyarıların algılanmasını ve sinirlere aktarılmasını sağlayan özel hücrelere duyu almacı adı verilir. Taşıdıkları duyu almacı ve bulundukları yerdeki farklılığa göre beş çeşit duyu organımız vardır.
  • 159. Duyu sistemlerindeki bazı hücreler. Görüldüğü gibi her duyu hücresi özel bir şekle sahiptir.
  • 160.
  • 161. Gözümüz, çevremizdeki cisimlerin şekil, renk gibi özelliklerini algılamaya yarar. Gözü koruyan yardımcı yapılar: Kaş, göz kapakları, kirpikler, gözyaşı bezleri, yağ bezleri ve göz kaslarıdır. Kirpikler, kaşlar ve göz kapakları gözü tozlardan ve dış etkilerden korur. Göz yaşı bezleri ise gözü nemlendirerek temizlenmesini sağlar. GÖRME ORGANIMIZ: GÖZ
  • 162.
  • 163. Göz dıştan içe doğru üç kısımdan oluşur: A- Sert Tabaka: Göz akı da denir. Gözün en dış kısmını oluşturan beyaz renkli tabakadır. Göze yuvarlak şeklini verir. Gözü dış etkilerden korur. Sert tabaka gözün ön kısmında incelerek saydam tabakayı (kornea) oluşturur. İnce kenarlı mercek özelliği gösteren saydam tabaka, göze gelen ışığı kırarak, göz bebeğine ulaşmasını sağlar.
  • 164.
  • 165. B- Damar Tabaka: Sert tabakanın altında bulunur. Gözü besleyen damarlar burada yer alır. Damar tabaka gözün ön kısmında kalınlaşarak irisi oluşturur. İris; Düz kaslardan oluşan özel bir yapıdır. Gözün renkli kısmıdır. İrisin ortasında bulunan kısmına göz bebeği denir. Göz bebeği ışığın göze girmesini sağlar. Karanlıkta göz bebekleri büyür, aydınlıkta ise küçülür. Böylece göze giren ışık miktarını ayarlar. Aydınlık Karanlık Gözbebeği
  • 166. C- Ağ Tabaka: Gözün iç tabakasıdır. Işığa duyarlı almaçların bulunduğu kısımdır. Görme sinirlerinin gözden çıktığı kısma kör nokta denir. Kör nokta üzerinde duyu almaçları olmadığı için ışık uyarılarını algılamaz. Görüntü ağ tabakada bulunan sarı lekede oluşur. Göz merceği ağ tabakanın önünde bulunur. Göz merceği göz bebeğinden gelen ışınları kırarak, bunları ağ tabaka üzerine düşürmekle görevlidir.
  • 167.
  • 168.
  • 169. GÖRME OLAYI 1. Cisimlerden yansıyan ışık ışınları, önce saydam tabakaya gelir ve burada kırılır. 2. Kırılan ışın, göz bebeğine gelir. 3. Göz bebeğinden gelen ışınlar, göz merceğinde tekrar kırılarak ağ tabaka üzerine düşer. 4. Işığa duyarlı almaçların bulunduğu ağ tabakada yer alan sarı leke üzerinde ters bir görüntü oluşur. 5. Oluşan görüntü buradaki görme almaçları tarafından algılanır. 6. Algılanan görüntü, görme sinirleri vasıtasıyla beyindeki görme merkezine iletilir. 7. Ters görüntü, beyindeki görme merkezinde düz olarak algılanır. Böylece görme olayı gerçekleşir. Yani Gözümüzle Değil, Beynimizle Görürüz.
  • 170. Işık Saydam tabaka (Kornea) Ağ tabakada Göz Merceği Göz Bebeği Duyu Sinirleri Beyindeki görme merkezi (Sarı leke)
  • 171. GÖZ SAĞLIĞI VE KORUNMASI 1-Gözlerimizi temiz tutmalıyız. 2-Başkalarına ait havlu ve gözlükleri kullanmamalıyız. 3-Televizyonu uzun süre ve yakından izlememeliyiz. 4-Okuma sırasında gözlerimiz ile kitap arasındaki uzaklığın yaklaşık 35 cm olmasına dikkat etmeliyiz. 5-Gözlerimizi aşırı ışıktan korumalıyız. 6-Gözlerimizin görme yeteneğini artırmak için A vitamini içeren besinler yemeliyiz.
  • 172.
  • 173. GÖZ KUSURLARI VE TEDAVİ YOLLARI: Normal Göz: Göz ekseni ve göz merceği normal Görüntü Sarı Leke(Retina) üzerine düşer.
  • 174. HİPERMETROP GÖZ(YAKINI GÖREMEZ) Göz ekseni normal ancak göz merceği yassı olduğu için ışığı az kırar. Görüntü Sarı Leke(Retina) arkasına düşer. Uzağı net görürler.
  • 175. HİPERMETROP GÖZ KUSURUNUN DÜZELTİLMESİ: İnce kenarlı mercek ile görüntünün Sarı Leke(Retina) üzerine düşmesi sağlanır.
  • 176.
  • 177.
  • 178. Görüntü Sarı Leke(Retina) önüne düşer. (Sarı lekenin önünde oluşur.) Yakını iyi görür. MİYOP GÖZ(UZAĞI GÖREMEZ)
  • 179. MİYOP GÖZ KUSURUNUN DÜZELTİLMESİ: Kalın kenarlı mercek ile görüntünün Sarı Leke(Retina) üzerine düşmesi sağlanır.
  • 180.
  • 181.
  • 182. ASTİGMATİZM(BULANIK GÖRÜNTÜ OLUŞUR) Saydam tabaka (Kornea) ya da göz merceğinin küresel olmamasından kaynaklanır. Birkaç tane görüntü oluşur. Görüntüler ağ tabakanın önüne ve arkasına düşer. (Görüntü sarı lekede bulanık ve şekli bozuk olarak oluşur.) Silindirik mercekle düzeltilir.
  • 183. KATARAKT: Genellikle ileri yaşlarda merceğin esnekliğini ve saydamlığını yitirmesi sonucu görüntü sarı lekeye düşmez. Ameliyatla düzeltilir.
  • 184.
  • 185. RENK KÖRLÜĞÜ (DALTONİZM): Kırmızı ve yeşil renkleri ayıramazlar. Renk körü olanlara sürücü belgesi verilmez. Tedavisi yoktur. Kalıtsal bir hastalıktır.
  • 186. ŞAŞILIK: Gözü hareket ettiren kasların uyumsuzluğu sonucunda oluşur. Ameliyatla düzeltilebilir.
  • 187. PRESBİTLİK: Göz merceğinin esnekliğini kaybetmesiyle oluşur. İnce kenarlı mercekle düzeltilebilir. Gözlük ve kontak lensler, bazı göz kusurlarının tedavisinde kullanılan teknolojik araçlardır. Ayrıca teknolojik gelişmeler sayesinde gözün bozuk olan korneası da kornea nakli ile değiştirilebilmektedir.
  • 188.
  • 189. Trahom : Mikroplarla bulasan ve tedavi edilmediğinde körlüğe neden olan bir hastalıktır. Doğuştan değildir, sonradan oluşur.
  • 190.
  • 191. Gözün Yardımcı Organları (Bölümleri): Kirpikler, kaslar, göz kapakları ve gözyaşı bezleri gözü koruyan yapılardır. 1-) Göz Kapakları : Gözü dış etkilerden korur ve göz kırpma sayesinde gözün dinlenmesini ve nemli kalmasını sağlar. 2-) Kaslar : Alından gelen teri tutarak göze inmesini önler.
  • 192.
  • 193. 4-) Gözyaşı Bezleri : Salgıladığı gözyaşı salgısı ile gözün temizlenmesini ve nemli olmasını sağlar. 5-) Göz Kasları : Göz yuvarlağını, göz çukuruna bağlar ve gözün her yöne kolayca hareket etmesini sağlar(6 tanedir). 6-) Yağ (Çapak) Bezleri : Salgıladığı yağ salgısı ile göz çukurunun kaygan olmasını ve gözün göz çukuru içinde kolay hareket etmesini sağlar. Yağ bezleri göz kapaklarının kenarında bulunur.
  • 194. Braille Alfabesi: Görme engelliler için kullanılır. Kabartma noktalardan oluşan karakterler kullanılmaktadır. Görme engelliler, parmaklarının uçlarını kullanarak bu alfabeyle yazılmış yazıları okuyabilmektedir.
  • 195. Duyma Organımız: Kulak Kulak, işitme duyu organıdır. Çevreden gelen ses dalgalarının işitilmesini ve beyincikle birlikte denge olayının gerçekleşmesini sağlar. Kulak, başın her iki yanında, şakak kemikleri içindeki oyuğa yerleşmiştir. Kulak dıştan içe doğru dış kulak, orta kulak ve iç kulak olmak üzere üç bölümden oluşur.
  • 196.
  • 197.
  • 198. 1-) Dış Kulak : Dış kulak; kulak kepçesi, kulak yolu ve kulak zarından oluşur. Dış kulağın sonunda kulak zarı bulunur. Kulak kepçesi, kıkırdaktan yapılmış, üzeri deri ile örtülmüş ve kıvrımlı yapıya sahip olan kısımdır. Kulak kepçesi, çevreden gelen ses dalgalarını toplayarak kulak yoluna iletir. Kulak kepçesinin alt kısmında içi yağla dolu olan kulak memesi bulunur.
  • 199. Kulak yolu, kulak kepçesi ile kulak zarı arasında uzanan 2–3 cm uzunluğundaki hafif kıvrık kanaldır. Kulak yoluna işitme kanalı da denir. Kulak yolu, kulak kepçesi tarafından toplanan ses dalgalarının kulak zarına iletilmesini ve kulak zarının titreşmesini sağlar. Kulak yolunun iç yüzeyi, mukoza tabakası ile örtülüdür. Mukoza tabakası üzerinde, kıllar ve salgı bezleri bulunur.
  • 200.
  • 201. 2-) Orta Kulak : Orta kulak, kulak zarı ile dış kulağa, oval pencere ile de iç kulağa bağlıdır. Orta kulakta; çekiç–örs–üzengi kemikleri, östaki borusu ile oval pencere bulunur ve orta kulağın içi havayla doludur. Kulak yolu ile gelen ses dalgaları kulak zarına çarparak kulak zarını titreştirir. Kulak zarı titreşince buraya bağlı olan çekiç–örs–üzengi kemikleri de titreşir. Bu kemikler, kulak zarından aldıkları ses titreşimlerinin şiddetini arttırarak bu titreşimleri oval pencere ile iç kulağa verirler. Orta kulağı yutağa bağlayan boruya östaki borusu denir. Östaki borusu dış kulak ile orta kulak arasındaki hava basıncının dengelenmesini ve kulak zarının yırtılmamasını sağlar.
  • 202. 3-) İç Kulak : Orta kulağa oval pencere ile bağlıdır. İç kulakta dalız, salyangoz, yarım daire kanalları, tulumcuk, kesecik, işitme duyu hücreleri, işitme duyu sinirleri, denge ile ilgili sinirler bulunur ve iç kulağın içi sıvıyla doludur. Orta kulaktan gelen ses titreşimlerini alan ve salyangoza ileten organa dalız denir. İç kulakta işitme duyu hücrelerinin bulunduğu, işitme duyu sinirlerinin bağlandığı ve içi sıvıyla dolu olan organa salyangoz denir.
  • 203. Salyangozda, işitme duyu hücrelerinin bulunduğu organa korti organı denir. Beyincik ile birlikte vücudun dengesini sağlayan ve içi sıvıyla dolu olan kanallara yarım daire kanalları denir. Yarım daire kanalları üç tane olup vücudun dengesini hem beyincik hem de buraya bağlı olan tulumcuk ve kesecik denilen torbalar sayesinde sağlar. Yarım daire kanallarına denge ile ilgili sinirler bağlıdır. Bu sinirler, yarım daire kanallarındaki uyartıyı önce beyinciğe buradan da beyne götürür.
  • 204.
  • 205.
  • 206. İşitme Olayı : Ses, havada dalgalar halinde yayılır. Çevreden gelen ses dalgaları kulak kepçesi tarafından toplanarak kulak yoluna iletilir ve kulak yolu ile kulak zarına getirilerek kulak zarı titreştirilir. Kulak zarı titreşince buraya bağlı olan çekiç–örs–üzengi kemikleri de titreşir ve bu kemikler ses titreşimlerinin şiddetini arttırarak bu titreşimleri oval pencereye verirler. Oval penceredeki ses titreşimleri burada bulunan dalız ile alınarak salyangoza iletilir. Salyangoza gelen ses titreşimleri korti organında bulunan işitme duyu hücreleri tarafından alınarak işitme duyu sinirlerine aktarılır ve sinirler yardımıyla beynin işitme duyu merkezine taşınır. Gelen uyartılar beyin tarafından değerlendirilir ve işitme olayı gerçekleşir.
  • 207.
  • 208.
  • 209. Kulak Sağlığı ve Korunması : 1. Kulak yolu kirlendiğinde temizlenmelidir. 2. Ucu sivri eşyalarla kulak karıştırılmamalıdır. 3. Kulağa su kaçtığında temizlenmelidir. 4. Şiddetli darbelerden korunmalıdır. 5. Gürültülü ortamlarda bulunulmamalıdır. 6. Çok yüksek gürültüde ve basınçta ağız açılıp kulaklar kapatılmalıdır. 7. Yüksek sesle bağırılmamalıdır. 8. Diş sağlığına dikkat edilmelidir. 9. Kulak soğuktan korunmalıdır. 10. Kulak iltihabı, kulak akıntısı ve ağrısı olduğunda doktora gidilmelidir.
  • 210. İşitme Bozuklukları : İşitme bozuklukları doğuştan veya sonradan hastalıklara ya da kazalara bağlı olarak oluşabilir. Kulak zarının sertleşmesi, orta kulaktaki kemiklerin kaynaşması veya iç kulaktaki zedelenmeler doğuştan sağırlığa yol açar. Şiddetli darbeler sonucu kulak zarının yırtılması, kulak kemiklerinin yerinden oynaması veya işitme duyu sinirlerinin zedelenmesi doğuştan olmayan sağırlığa yol açar. Ağız ve burundan giren mikroplar östaki borusundan geçerek orta kulağa gelir ve orta kulak iltihabına yol açar. Tedavi edilmezse iltihap beyne geçebilir veya kulaktan dışarı akabilir. Bu hastalıkta kulakta çınlama, uğultu, şiddetli ağrı ve işitme bozuklukları görülür. Beyne geçen iltihap menenjit hastalığına yol açar.
  • 211. İşitme kaybı olan insanlar işitme cihazı sayesinde daha rahat duyabilirler. Bu cihazlar, çevreden gelen ses dalgalarının şiddetini yükselterek kulağın duyabileceği seviyeye getirirler. Bu cihazlar, ses şiddetini yükseltir fakat işitme bozukluklarını gidermez. Bu cihaz, işitme bozukluğu olan her yaştaki insan tarafından kullanılabilir. İşitme engelliler, çevreyle iletişim sağlamak için işaret dilini kullanırlar. İşaret dili, harfleri veya kelimeleri anlatmak için sadece ellerin kullanıldığı bir dildir.
  • 212.
  • 213.
  • 214. KOKLAMA ORGANIMIZ: BURUN Burun solunum ve koku alma organımızdır. Bunun yanında burun alınan havanın; • temizlenmesini, • ısıtılmasını, • nemlendirilmesini • kokusunun algılanmasını gerçekleştirir. Burnun ön tarafı kıkırdaktan, arka tarafı kemikten yapılmıştır.
  • 215.
  • 216.
  • 217. Burunda burun kılları, burun kanalları, kılcal kan damarları, mukoza, koku alma duyu hücreleri bulunur ve koku alma duyu sinirleri çıkar. Burun boşluğunun iç yüzeyini örten ve salgı üreten hücrelerin oluşturduğu dokuya mukoza denir. Mukoza sümük salgısı üretir. Burun boşluğunun iç yüzeyini örten mukoza tabakasında çok sayıda kılcal kan damarları ve burun kılları bulunur. Burun boşluğundaki mukus salgısı bu bölgeyi ve kılları nemli tutar.
  • 218.
  • 219. Burun boşluğunun üst kısmında koku alma alanı olan sarı bölge bulunur. Bu bölgede koku almaçları bakımından zengindir. Sarı bölgedeki koku alma hücreleri mukus içinde gömülü haldedir. Sarı bölgedeki koku alma sinirlerinin toplandığı yere Koku Soğancığı denir. Koku duyumuz çabuk yorulur. Örneğin bir süre aynı koku alınacak olursa bu koku bir müddet sonra hissedilemez. Ancak ortama değişik bir koku geldiğinde bu yeni koku fark edilir.
  • 220.
  • 221.
  • 222. NASIL KOKU ALIRIZ? Çevremizdeki kokuları yabancılık çekmeden tanımamızın nedeni; bir koku hafızasına sahip olmamızdır. Her türlü koku özel bir kodlamayla beynin koku merkezinde kodlanır. Kokulu bir cisimle karşılaştığımız anda; 1. Kokulu cisimlerden buharlaşarak ayrılan ve havaya karışan tanecikler, sarı bölgedeki mukus sıvısında çözünerek koku almaçlarını uyarır. 2. Uyartılar beynin koklama merkezine iletilir. Böylece koku algılanmış olur.
  • 223.
  • 224.
  • 225. BURUN SAĞLIĞI Bulunduğumuz çevredeki havanın tozlu, mikroplu, kuru, sıcak ya da soğuk olması burnun sağlığını etkiler. BAZI BURUN HASTALIKLARI SİNÜZİT: Burnun etrafında bulunan sinüslerin iltihaplanmasıdır. İlaçlarla tedavi edilir.
  • 226. SAMAN NEZLESİ: Saman nezlesi bir alerji hastalığıdır. Polenler ve bazı besin maddeleri, tebeşir tozu, hayvan tüyleri veya değişik bazı maddeler alerji yapabilir. İlaçlarla yada aşı yapılarak tedavi edilir.
  • 227. BURUN AKINTISI: Nezle, saman nezlesi, sinüzit, alerjik burun iltihabı veya buruna herhangi bir şey kaçmış olması sebebiyle oluşabilir.
  • 228.
  • 229. BURUN KANAMASI: Burnun içinde yoğun şekilde damarlar bulunur. Burun içi iltihaplanmaları, sinüzit, buruna gelen darbeler, buruna sokulan yabancı cisimler, yüksek tansiyon burun kanamasına sebep olabilir.
  • 230. Tatma Organımız: Dil Dil, tat alma duyu organıdır. Ayrıca besinlerin çiğnenmesine, yutulmasına ve konuşmaya yardımcı olur. Dil, ağız boşluğunda bulunur ve çizgili kas yapısındadır. Dilde, tat alma duyu hücreleri ile tat alma duyu sinirlerinin bulunduğu kabarcıklara tat tomurcukları veya tat cisimcikleri denir. Dilin yapısında tat duyusundan başka sıcak, soğuk, dokunma gibi duyuları alan duyu hücreleri de bulunur.
  • 231. Tat Alma Olayı: Besinlerin tadının algılanabilmesi için o besin maddesinin dildeki veya damaktaki tükürük sıvısı içinde çözünmesi gerekir. Tükürük sıvısı içinde çözünen besinler, dilin üst kısmındaki tat tomurcuklarında bulunan tat alma duyu hücrelerini uyarır ve bu uyarılar tat alma duyu sinirleri yardımıyla beyindeki tat alma duyu merkezine iletilir. Gelen uyartılar beyin tarafından değerlendirilir ve besinlerin tadı algılanmış olur.
  • 232.
  • 233.
  • 234. Dilin her bölgesi her tadı algılayabilir. Fakat dilin her tarafı her tadı aynı derecede algılayamaz. •Dilin arka tarafı acıyı daha iyi algılar. •Dilin arka yan kenarları ekşiyi •Dilin ön yan kenarları tuzluyu, •Dilin uç tarafı tatlıyı,
  • 235.
  • 236.
  • 237. Dil Hastalıkları: 1-) Tat Körlüğü: Kalıtsal olarak bazı maddelerin tadının algılanamamasıdır. 2-) Dil İltihabı: Diş çürükleri, diş eti iltihabı, sigara, sürekli çok sıcak veya soğuk yiyeceklerin yenmesi nedeniyle dilde oluşan iltihaplardır.
  • 238. 3-) Dil Yaraları: Hazımsızlık ve gripten dolayı dilin etrafında kızarıklık ve içi su dolu kabarcıkların görülmesidir.
  • 239. 4-) Ağız Mantarı (Pamukçuk) : Bağışıklık sisteminin zayıflamasına bağlı olarak küf mantarının sebep olduğu yutkunma zorluğu ve yanmaya yol açan hastalıktır. Dil üzeri ve ağız içi beyaz lekelerle kaplanır. Bebeklerde daha çok ortaya çıkar. İlaçlarla tedavi edilir.
  • 240.
  • 241. Dil Sağlığı ve Korunması: 1- Ağız temizliğine önem verilmelidir. 2- Çok sıcak ya da çok soğuk yiyecek ve içeceklerden kaçınılmalıdır. 3- Alkol ve sigara kullanılmamalıdır. 4- Tadı bilinmeyen maddeler ile bazı kimyasal maddelerden uzak durulmalıdır.
  • 242. Tat Alma ve Koku Alma Arasındaki İlişki : Nezle olduğumuzda koku ve tat algılayabiliyor muyuz? Koku ve tat alma organlarımız birbiri ile uyumlu olarak çalışır. Dilimiz bir besinin tadını burnumuz ise kokusunu algılar. Kokusu yeterince alınmayan besinlerin tadı da iyi alınmaz. Nezle olduğumuzda kokuları tam olarak alamadığımız için besinlerin tadını da tam olarak alamayız. Besinlerin tadını tam olarak alabilmek için burun ve dilin birlikte görev yapması gerekir. Beyinde, tat alma ve koku alma duyu merkezleri birlikte çalıştığı için tat alma ve koku alma duyu organları birlikte çalışır. Bu nedenle kokusu iyi algılanamayan besinlerin tadı da iyi algılanamaz.
  • 243. DOKUNMA, HİSSETME DUYU ORGANIMIZ: DERİ Deri, vücudun dış yüzeyini örten dokunma, hissetme duyu organıdır. Deri, sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık, ağrı, basınç, düzlük, pürüzlülük gibi çevreden gelen uyarıları yani dış etkileri algılayabilir.
  • 244.
  • 245.
  • 246. Derinin Kısımları : Deri, üst deri ve alt deri olmak üzere iki tabakadan oluşmuştur. 1-) Üst Deri : Derinin üst kısmındaki ince tabakadır. Üst deri, alt deriyi korur ve iki tabakadan oluşur. • Korun Tabakası : Üst derinin en üst kısmındaki yassı ve ölü hücrelerden oluşan tabakaya korun tabakası denir. Bu tabakadaki ölü hücreler, alttaki hücreleri korur ve zaman zaman kepek seklinde dökülür.
  • 247. ▪ Malpighi Tabakası : Korun tabakasının alt kısmında bulunan, canlı ve deriye renk veren (sarı, kızıl, beyaz, siyah) hücrelerden oluşan tabakaya malpighi tabakası denir. Bu tabaka deriye renk verir ve bu tabakada ölen hücreler korun tabakasını oluştururlar. Üst deride; kan damarları, duyu hücreleri ve duyu sinirleri bulunmaz. Saç, kıl, tırnak, boynuz gibi yapılar üst deriden vücut yüzeyine çıkarlar.
  • 248.
  • 249. 2-) Alt Deri : Üst derinin alt kısmında yer alan ve üst deriye göre daha kalın olan tabakadır. Alt deride; kan damarları, duyu hücreleri, duyu sinirleri, kıl kasları, kıl kökleri, ter bezleri, süt bezleri, yağ bezleri bulunur ve alt derinin en alt kısmında yağ tabakası yer alır. Alt deride bulunan yağ tabakası vücut ısısını korur, ısı kaybını önler, vücudu dış etkilere karşı korur ve deriyi nemli tutar.
  • 250.
  • 251. Dokunma (Hissetme) Olayının Gekleşmesi : Alt deride dokunma duyu hücreleri ile duyu sinir uçlarının bulunduğu yere duyu cisimciği denir. Deride farklı hassaslık derecesine sahip çok sayıda duyu hücresi bulunur. Sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık, ağrı, basınç gibi uyarılar alt derideki duyu cisimciğinde bulunan duyu hücrelerini uyarır ve bu uyarılar duyu sinirlerine aktarılarak sinirler yardımıyla beyindeki dokunma, hissetme duyu merkezine iletilir..
  • 252.
  • 253. Dokunma duyu hücrelerinin sayısı derinin her yerinde aynı değildir. Bu nedenle derinin her yeri aynı oranda duyuları algılayamaz. Parmak uçları ve dudaklardaki duyu almaçlarının sayısı fazla olduğu için bu bölgelerde algılama daha fazladır. Deride bulunan duyu hücreleri görevlerine göre özelleşmiştir. Duyu hücrelerinden bir kısmı sıcağı, bir kısmı, sertliği, bir kısmı acıyı algılayacak şekilde özelleşmişlerdir.
  • 254. Derinin Görevleri : 1. Vücudu dış etkilere karşı korur. 2. Vücuda doğal bağışıklık kazandırır, mikropların vücuda girmesini önler. 3. Vücudun su dengesini ayarlar. 4. Vücut ısısını ayarlar. 5. Terleme yoluyla su, madensel tuzlar ve zararlı maddeleri atarak boşaltıma yardımcı olur. 6. Gaz alışverişi yaparak solunuma yardımcı olur. 7. Güneşin zararlı ışınlarına karşı vücudu korur. 8. Dokunma duyu organıdır ve sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık, ağrı, basınç gibi duyuları algılar.
  • 255. Deri Hastalıkları : Deri hastalıkları ezici, kesici, delici cisimlerle, mikroorganizmalar nedeniyle veya alerjik etkilerle ortaya çıkabilir. Kurdeşen, egzama, uyuz, uçuk, mantar, sedef, nasır, kepek, deri iltihabı, deri bozuklukları ve deri kanseri, çeşitli deri hastalıklarıdır. Bazı deri hastalıklarının tedavisinde teknolojik gelişmeye bağlı olarak dermatoskop denilen cihaz kullanılır. Bu cihaz derideki güneş lekesi ve beni inceleyerek kanser riskinin olup olmadığının belirlenmesini sağlar.
  • 256.
  • 257. Deri Sağlığı ve Korunması : 1. Deri ezilme, kesilme, yaralanma ve yanmalardan korunmalıdır. 2. Vücut temiz tutulmalı ve deri üstündeki kirler ve ölü hücreler sık sık yıkanarak vücuttan uzaklaştırılmalı. 3. Güneşin zararlı ışınlarından korunmalı ve uzun süre güneşte kalınmamalıdır. 4. Alerjiye neden olabilecek deterjan ve kozmetik ürünler kullanılmamalıdır.
  • 258.
  • 259. • Göz kaç tabakadan oluşur? ………………… • Görme sinirleri gözün hangi kısmında bulunur? ……………………….. • Burunda koku almaçlarının en yoğun bulunduğu kısım……………………… • Gözde görüntünün ters olarak oluştuğu yer ..……………….. • Kulakta bulunan vücudumuzdaki en küçük kemik ……………………… • Kulak zarının basıncını dengeler ………………………. • Dışarıdan gelen ses dalgalarını toplar …………………
  • 260.
  • 261. Gözün kısımlarını şekil üzerinde gösteriniz.
  • 262. Dilin tat alma kısımlarını şekil üzerinde gösteriniz.
  • 263. Derinin kısımlarını şekil üzerinde gösteriniz.
  • 264.
  • 265. Görme olayı ile ilgili verilen diyagramı tamamlayınız.
  • 266. Koklama olayı ile ilgili verilen diyagramı tamamlayınız.
  • 267. Duyma olayı ile ilgili verilen diyagramı tamamlayınız.
  • 268.
  • 270. Vücuttaki Sistemlerin Sağlığı ve Çalışması: Bir canlının canlılık özelliğini taşıyan en küçük yapı birimine hücre denir. Çok hücreli canlılarda aynı yapı ve görevdeki hücreler birleşerek dokuları, benzer görevdeki dokular birleşerek organları, benzer görevdeki organlar birleşerek sistemleri, sistemlerde birleşerek canlı organizmayı yani canlı vücudunu oluştururlar. İnsan vücudunda destek ve hareket sistemi, dolaşım sistemi, bağışıklık sistemi, solunum sistemi, sindirim sistemi, boşaltım sistemi, üreme sistemi, sinir ve endokrin sistemi gibi sistemler bulunur. İnsan vücudundaki bütün bu sistemler düzenli, uyumlu, birlikte ve birbirine bağlı olarak çalışırlar.
  • 271. İnsan vücudundaki herhangi bir sistemin ya da sistemleri oluşturan organlardan herhangi birinin görevini yapamaması, vücudun çalışma düzenini bozar, diğer sistemlerin çalışması etkilenir ve canlı vücudu hastalanır. Vücutta gerçeklesen her olay ve vücut tarafından yapılan her iş vücuttaki sistemlerin birlikte ve uyumlu şekilde çalışması ile gerçekleştirilir. Bağımlılığa sebep olan alkol, sigara ve uyuşturucu gibi maddeler canlı vücudunda bulunan sistemlerin çalışma düzenini ve sistemlerin arasındaki uyumluluğu bozar.
  • 272.
  • 273. Bağımlılık Yapan Maddelerin Vücuttaki Etkisi: Alkol, sigara ve uyuşturucu bağımlılık yapan maddelerdir. Bu zararlı alışkanlıklar merak, özenti, arkadaşları tarafından kabul görme gibi sebeplerle başlar. Bu tür alışkanlıklardan uzak durarak sağlıklı yaşanması için; spor, sanat, bilim, müzik, resim gibi alanlarla uğraşılması ve sosyal etkinliklere katılınması gerekir.
  • 274. Bağımlılık yapan maddeler; 1. Damarların büzülmesine neden olur. 2. Kalp krizi ve felç riskini arttırır. 3. Merkezi sinir sisteminin çalışma düzenini bozar. 4. Akciğer ve karaciğer hücrelerine zarar verir. 5. Kanser riskini arttırır. 6. Sinüzit, nezle, grip, bronşit, ülser ve gastrit gibi hastalıkların daha sık görülmesine neden olur. 7. Dil, diş ve damakta tahrişe neden olur. 8. Sindirim bozuklukları, bağırsak, böbrek, karaciğer, kalp ve damar hastalıklarına neden olur. 9. Görme bozukluğu ve dikkat dağınıklığına sebep olduğu için kazaların oluşmasına yol açar.
  • 275. Organ Bağısı ve Önemi: Hayatta olan bir kişinin kendi istek ve iradesi ile ölümünden sonra doku ve organlarının başka bir insanın tedavisi için kullanılmasına izin vermesine organ bağışı denir. a) Bağış Yapılabilecek Organlar: Sağlıklı olan her organ bağışlanabilir. Ülkemizde; kalp, akciğer, böbrek, karaciğer ve pankreas gibi organların ve kalp kapağı, gözün kornea tabakası, kas ve kemik iliği gibi dokuların nakli yapılabilmektedir.
  • 276.
  • 277. b) Bağış Yapabilecek Kişiler: Organ bağışı ile ilgili yasa gereği organ bağışı yapabilmek için 18 yaşını doldurmuş olmak gerekir. Bu isteğin şahitler huzurunda sözlü ve yazılı olarak yapılması ve ayrıca bunun bir doktor tarafından onaylanması gerekir. Organ bağışında bulunmak isteyen kişi Doku ve Organ Bağış Belgesi’ni doldurur ve bu belgeyi bir kimlik gibi sürekli yanında bulundurur.
  • 278. c) Organ Nakli: Görev yapmayacak durumda olan veya hastalıklar sonucunda vücuda zararlı hale gelen bir organın yerine sağlam bir organın nakledilmesi işlemine organ nakli denir. Organ nakli canlı veya beyin ölümü gerçeklemiş kişilerden alınan organlarla yapılır. Canlı kişilerden organ nakli yapılırken, organ veren kişinin yaşamını riske sokmayacak çift organların biri alınarak yapılır. Organ nakli Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerinin Organ Nakil Merkezleri’nde gerçekleştirilir.
  • 279. Tıp Alanındaki Teknolojik Gelişmeler Tıp alanındaki teknolojik gelişmelerle birlikte birçok hastalığın tedavisi mümkün olmaktadır. Bu yolla sağlıklı ve mutlu insanlardan oluşan bir toplum daha iyi bir hayat sürdürecektir. Bilgisayarlı Tomogrofi: X-ışını kullanılarak vücudun istenilen bölgesinin görüntüsünü oluşturmaya yönelik bir teşhis yöntemidir. Oluşturulan görüntüler bilgisayar ekranında izlenebilir ve filmi çekilebilir. Bu yöntem röntgen ve X-ışınları kullanıldığı için vücuda zarar verebilir.
  • 280.
  • 281. Manyetik Rezonans: Tıptaki en ileri görüntüleme ve tanı yöntemlerinden biridir. Bilgisayarlı tomogrofiden farkı ses dalgaları ile çalışmasıdır. Bu yüzden insan vücuduna zarar vermez. Vücudun belirlenen bölgelerine gönderilen ses dalgalarından alınan titreşimler kaydedilir ve bu bölgenin bir tür haritası çıkarılır.
  • 282. Endoskopi: Özel bir aletle yemek borusu, mide, ince bağırsak ve kalın bağırsağın incelenmesi için kullanılan bir yöntemdir. Bu alet 8-10mm kalınlığında, 110-120cm uzunluğunda oldukça yumuşak bir boru olup uç kısmında küçük bir kamera bulunmaktadır. Bu kamera içinden geçtiği bölgeleri bir televizyon ekranına yansıtmaktadır.
  • 283. Aşağıda boş bırakılan yerlere uygun kelimeleri yazınız. 1.Besin maddelerinin dişler yardımıyla parçalanmasına ……………sindirim denir. 2.İnce bağırsakta bulunan …. ………………… sayesinde besinler kana karışır. 3.Düşünülerek yapılan hareketlerin merkezi …………………………dir. 4.Boşaltım olayının asıl gerçekleştiği organ ………………………… dir. 5. İç kulağa gelen ses dalgalarının işitme almaçlarıyla işitme sinirlerine iletimi ………………… denilen kısımda gerçekleşir.
  • 284.
  • 285. 6.Uzağı iyi görüp yakını görememe durumu…........…… göz kusuru olarak adlandırılır. 7. Maddelerin kokularını alabilmemiz için koku moleküllerinin ……………... çözünür özellikte olması gerekir. 8. Alt deride bulunan……….…….…..tabakası vücudumuzun ısı kaybını önler 9.Besinlerin fiziksel olarak çiğneme ve kas hareketleri ile küçük parçalara ayrılmasına ………………….. sindirim denir. 10.İç salgı bezlerimiz denetleme ve düzenleme görevlerini …………..…… denilen özel salgılar üreterek yerine getirir. 11. …………………… göz kusuru yakını iyi görür.
  • 286. • Göz kaç tabakadan oluşur? …………..................................................... • Merkezi sinir sistemi kaç bölümden oluşur? Bunlar nelerdir? ............................................. • Görme sinirleri gözün hangi kısmında bulunur? ....................................................... • İdrarın idrar kesesinden alınarak vücut dışına atılmasını sağlayan nedir? ................................. • Böbreğin yapısında bulunan süzücü yapılara ne denir? ....................................... • Sinir sistemini oluşturan özelleşmiş hücrelere ne denir? ................................... • Kan şekeri oranını düşüren hormona ne adı verilir? ................................................ • Ürettiği safra sıvısı sayesinde yağları mekanik olarak parçalayan yapıya ne ad verilir? ………………………………
  • 287. • Refleks hareketlerin yönetildiği yer neresidir? ……………………………………………………… • Duyu organları nelerdir? …………………………………………………………. • Proteinlerin sindiriminin başladığı yerdir……………. • Burunda koku almaçlarının en yoğun bulunduğu kısımdır………..................................... • Böbreküstü bezinden korku anında salgılanan hormondur……………………………… • Gözde görüntünün ters olarak oluştuğu yerdir……………………..…….
  • 288.
  • 289.  Acıkmayı kontrol eden merkezi sinir sistemi organıdır…………….  Kandaki şeker miktarı artınca salgılanan hormondur……………  Hem enzim hem hormon salgılayan organımızdır…………………  Vücudun denge merkezidir……………………………  Kulakta bulunan vücudumuzdaki en küçük kemiktir………………  Kulak zarının basıncını dengeler………………………  Dışarıdan gelen ses dalgalarını toplar…………………  Sesin beyine çıkış yaptığı kısımdır……………………….  Sesin kulak zarına geldiği yol………………………….
  • 290. Aşağıda verilen cümleler doğru ise başına (D), yanlış ise başına (Y) harfi koyunuz. 1-(…..) Sindirim ağızda başlar. 2-(…..) Su ve vitaminler sindirime uğramaz. 3-(…..) Karaciğer sindirime yardımcı bir organdır. 4-(…..) Hafıza ve öğrenmenin merkezi omuriliktir. 5-(…..) İnce bağırsakta yağ, protein ve karbonhidratlar sindirilir. 6-(..…) Uzağı net göremeyen hastalar hipermetroptur. 7-(…..) İris gözümüzdeki renkli kısmın olduğu bölgenin isimdir. 8-(…..) Böbreklerimiz sindirim sistemi organlarından birisidir. 9-(…..) Gastrit, sindirim sistemi hastalığıdır. 10-(…..) Glukagon pankreas tarafından salgılanan bir hormondur.
  • 291. 11-(…..) Derimize rengini veren ve cansız hücrelerden oluşan kısım üst deridir. 12-(…..) Vitaminlerin sindirimi kalın bağırsakta olur. 13-(…..) Gözümüzde bulunan sarı leke üzerine düşen görüntü normale göre terstir. 14-(…..) Böbreklerimizde kanın süzülmesinden sorumlu birimin adı nefrondur. 15-(…..) Adrenalin hormonu hipofiz bezi tarafından salgılanır. 16-(…..) Karaciğer yağların sindirime yardımcı olmak için ürettiği safra salgısını incebağırsağa gönderir. 17-(…..) İç salgı bezlerimizden pankreas kan şekerimizi düzenler. 18-(…..) Görme olayında görüntü sarı leke üzerinde oluşur. 19-(…..) İç kulakta bulunan yarım daire kanalları vücudun dengesiyle ilgili bilgileri beyinciğe iletir. 20-(…..) Vücudumuzun çeşitli faaliyetleri sonucu oluşan atık maddeleri bulunduran kanı böbrek süzerek temizler.
  • 292.
  • 293. 21-(…..) Dilimizin ucunda, arkasında ve yanlarında yer alan tat tomurcukları tatları algılamamızı sağlar. 22-(…..) Bazı deri hastalıklarının teşhisinde dermatoskop denilen cihaz kullanılır. 23-(…..) Yağların kimyasal sindirimi midede başlar. 24-(..…) İdrarın vücuttan dışarı atıldığı açıklığa üretra denir. 25-(..…) Bol su içmek böbreklerin faaliyetini azaltır. 26-(..…) Dışardan gelen bir uyarıya vücudun verdiği ani tepkiye refleks denir. 27-(..…) Miyop göz kusuru uzağı net görüp, yakını net göremez. 28-(..…) Dilin uç kısmı tatlı, arka kısmı acı tatların algılanmasını sağlar. 29-(..…) Proteinlerin ve karbonhidratların sindirimi midede, yağların sindirimi ince bağırsakta başlar. 30-(…..) Derinin her yerinde aynı oranda duyu almacı vardır.
  • 294. 31-(…..) Safra salgısı üretmek pankreasın bir görevidir. 32-(…..) Kandaki şeker oranını(glikoz) düşüren hormon glukagon, yükselten hormon insülin’dir. 33-(…..) Ülser, sindirim sistemi hastalığıdır. 34-(…..) Minarellerin sindirimi kalın bağırsakta olur. 35-(…..) Sağlıklı bir insanın idrarında glikoz bulunmaz. 36-(…..) Şaşılık kalıtsal bir hastalıktır ve düzeltilemez 37-(…..) Nöronlar, böbreklerin en küçük süzme birimidir. 38-(…..) Akciğer boşaltım sistemine yardımcı bir organdır. 39-(…..) Kulağımızın dengemizle ile ilgili görevli kısmı yarım daire kanallarıdır. 40-(…..) Tırnaklar, kıllar ve saçlar alt deride bulunur.
  • 295. 41-(…..) Koku alma ile tat alma birbiri ile ilişkili değildir. 42-(…..) Dilin uç kısmı tatlı, arka kısımları acı tatların algılanmasını sağlar. 43-(…..) Gözde görüntünün ters düştüğü yere kör nokta denir. 44-(…..) Nöronlar, böbreklerin en küçük süzme birimidir. 45-(.….) Şekeri düşmüş bir insanda insülin salgılanarak şeker düzeyi ayarlanır. 46-(…..) Sinir hücreleri kendilerini yenileyemezler. 47-(…..) Refleks olayları beyincik tarafından yönetilir. 48-(…..) Vücut metabolizması sonucu oluşan azotlu atık ürünler, amonyak, üre ve ürik asittir. 49-(…..) Renk körlüğü kalıtsal olmadığından tedavi edilebilir. 50-(…..) Dişlerimiz sayesinde bütün besinlerin kimyasal sindirimini gerçekleştiririz.
  • 296.
  • 300.
  • 304.
  • 308.
  • 312.
  • 316.