SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 49
TOPLUMSAL CİNSİYET VE
İŞLETMELERDE CİNSİYET
200933064 HATİCE GİZEM DÜBÜŞ
201233008 ECE BAŞARAN
201233016 ZÜMRA DELİOĞLU
TOPLUMSAL CİNSİYET
Cinsiyet (sex), en genel anlamı ile erkek ya da dişi olma
durumunu ifade etmektedir. İnsanları cinsel organlarına
göre “kadın” ya da “erkek” olarak tanımlamaktadır.
Türk Dil Kurumu da cinsiyeti, ‘‘bireye, üreme işinde ayrı
bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren yaradılış
özelliği, eşey, cinslik, seks’’ olarak benzer bir biçimde
tanımlamaktadır.
Diğer bir ifade ile cinsiyet, kadın ve erkek olmanın
anatomik, fizyolojik ve biyolojik özelliklerini
açıklamaktadır.
Bu noktada kadın ve erkek olmak birbiri karşısında
tanımlanmaktadır ve ‘‘karşı cins’’ ifadesi kadın ve
erkeğin tamamen farklı kategorilere bağlı olduğu
anlamını içermektedir.
Bu açıdan kadın ve erkek olmak çeşitli toplumsal
süreçler içermektedir. Başka bir ifade ile kadın ve erkek
yalnızca biyolojik olarak değil, toplumsal olarak da o
toplumun kültürü içinde tanımlanmaktadır.
Böyle bir tanımlanma, insanların doğduğu andan ve
hatta anne karnından başlayarak tüm hayatları boyunca
devam etmektedir.
Simone De Beauvoir (*)
‘‘Kadın doğulmaz, kadın olunur’’
(*) Modern Feminizmin Temelini Atan Fransız Yazar
Ann Oakley’e göre
toplumsal cinsiyet kavramı;
‘Erkeklik ve kadınlık
arasındaki toplumsal
bakımdan eşitsiz bölünmek’
olarak işaret etmektedir.
Bhasin’e göre toplumsal cinsiyet:
‘‘Kadın ve erkeğin sosyo-kültürel açıdan
tanımlanmasını, toplumların kadın ve erkeği birbirinden
ayırt etme biçimini ve onlara verdiği toplumsal rolleri’’
olarak tanımlamaktadır.
Örneğin;
Çocuk yetiştirmek için kadın gibi duygusal ve
sabırlı olmak, asker olmak için de bir erkek gibi dayanıklı
ve güçlü olmak gerekir.
Aslında anne ile asker arasındaki fark biyolojik değil,
toplumsaldır;
kadın ve erkekleri farklı toplumsal konumlarla
ilişkilendiren cinsiyet farkları cinslerin biyolojisinden
türetilirken aslında cinsler arasındaki toplumsal
farklardan bahsetmemize yol açar.
Toplumsal yaşamda kişilerin içinde bulunduğu
ilişkiler ve üstlendikleri roller genellikle o toplumun
beklentileri ile şekillenmektedir.
Bu beklentilerin en önemlilerinden biri de kadın ve
erkek olmakla ilgilidir.
Nitekim toplumsal cinsiyet rolleri, bir toplumun kadın ve
erkekten beklediği bir dizi tutum ve davranışlara işaret
etmektedir
Toplum, kadın ve erkekten farklı görevler üstlenmelerini
bekleyerek, onların kadınlık ve erkekliklerini
tanımlamaktadır. Bu roller çoğunlukla kadın ve erkeğin
eşitsiz bir şekilde toplumsal yaşamda var olmasına neden
olmaktadır.
Connell’e göre erkeklik; kadınlığın karşıtı olmadan var
olamaz.
“Erkeklik, bir biyolojik cinsiyet olarak erkeğin toplumsal
yaşamda nasıl düşünüp, duyup, davranacağını belirleyen,
ondan salt erkek olduğu için beklenen rolleri ve tutum
alışları içeren bir pratikler toplamıdır”
Muhalif toplumsal hareketlerin yükselişte olduğu 1960’lı
yıllarda feminizm hareketi erkekler tarafından tepki ya
da destek bulmaya başlamıştır.
Bu süreçte erkeklerin kendi erkeklik kimlikleri ve
ardından da erkeklikle yüzleşmeye yönelmeleriyle
erkeklik incelemeleri alanı ortaya çıkmıştır.
Bu konuda yapılan çalışmaların;
 erkeklikçi (masculinist)
 erkek kurtuluşçu (men’sliberationist)
 pro-feminist
olarak adlandırılan üç farklı yaklaşım ile geliştiği ifade
edilebilmektedir.
Erkekçilik;
ataerkil ideolojinin üstünlüğünü savunarak
erkeklerin hem biyolojik hem de toplumsal üstünlüklerini
meşrulaştırma yolları aramaktadır.
Erkek kurtuluşçuluk;
ataerkil yapının kadınlara zarar verdiği gibi
erkeklerin de hem fizyolojik hem de psikolojik
bütünlüklerine zarar verdiğini savunur.
Pro-feminist yaklaşım ise;
toplumsal cinsiyet eşitsizliği içindeki konumlarını
sorgulayan erkekler tek tip bir erkeklik olamayacağına
dair düşüncelerini şu şekilde ifade etmektedir: “Egemen
erkeklik değerlerine uygun davranmak zorunda değiliz.
Egemen erkeklik değerlerini reddetmek erkeklik kaybı
değildir, tersine erkekler de kadınlar gibi söz konusu
egemen erkeklik değerlerinin mağdurlarıdırlar”
TOPLUMSAL CİNSİYET
AYRIMI
Toplumsal cinsiyet ayrımının en bilindik göstergesi olarak
kadını ana olarak tanımlamaya devam etmektir.
Öbür türlü söylenirse “kadınların rollerini
doğurganlıklarına bağlama ya da onları bunalım
dönemlerinde işe en son alınan ve işten ilk çıkarılan bir
‘yedek emek gücü’ne indirgemeyi amaçlayan bir dizi
uygulamayı haklı çıkarmak için ‘ev kadınlığı ideolojisine’
ve ‘kadınlara araçsal bakış açısına’ hâlâ yaslanılmaktadır.
Kadın, erkeğin hükümlerinden ve önceliğinden çıkıp henüz
onunla aynı konuma yükselememiştir.
Kendine ‘aile kadını’ndan başka sıfatlar edinmekte
zorlanmakta, edinse dahi rol çatışmalarına gebe
kalabilmektedir.
Aslına bakılırsa bu ataerkil işleyişte yeni kuşakları
yetiştirme görevindeki kadının kendisinin bizzat rolü yok
değildir
. Geleneksel ataerkil aile içine doğup onunla büyüyen
kadın yine aynı ataerkil kaideleri sürdürme
eğilimindedir.
Örneğin geleneksel Türk ailesinde “erkek çocuk
doğurmak ve hanede kıdem kazanmak güç dengesini
kadın lehine değiştirse de, kadın, gücün doruğuna
kaynana olarak ulaşır…
Anne oğul ilişkisi hayati önem taşır ve anne gelecekteki
güvencesi olarak gördüğü oğlunu kayırır; böylece genç
erkeğin kendi eşinden hizmet beklentilerini şekillendirir.
Gelin kaynana çekişmesi olarak ortaya çıkan olgu ataerkil
kalıbın bir ürünüdür”
Türkiye’de toplumsal cinsiyet ayrımının uluslararası
vesikasını BM açıklamıştır.
BM Kalkınma Programı’nın yayınladığı İnsani Gelişmişlik
Endeksi’ne göre Türkiye 2011’de 92. sırada bulunur.
Sağlık ve üreme sağlığı, eğitim, parlamentoda temsil
edilme gibi göstergelerle oluşturulan Toplumsal Cinsiyet
Eşitsizliği Endeksi’nde 0.443 ile 187 ülke arasında 77.
sıradadır. Bu endekse göre en yüksek eşitlik değerine
sahip ülkeler ise Norveç, Avustralya ve Hollanda’dır
İŞLETMELERDE CİNSİYET
Toplumlarda sosyal, ekonomik, kültürel değişmeler
beraberinde cinsiyete dayalı iş bölümünde değişiklikleri
meydana getirmiştir.
Tarihsel olarak bakıldığında, avcı toplayıcı topluluklarda
eşitliğe dayanan toplumsal iş bölümü söz konusuyken,
kitlesel tarım üretimine geçiş ile birlikte kadın ve
erkeklerin rol ve görevlerinde değişiklikler meydana
gelmeye başlamıştır.
Kitlesel tarım üretimine geçişle erkekler fiziksel güçleri
ile birlikte toprak üretimine hâkim olurken kadınlar ev
işleri ve çocuk yetiştirmek gibi yeniden üretim işlerine
terk edilmiştir.
Bu ayrım 19. yüzyılda sanayi devriminden sonra
derinleşen cinsiyete dayalı iş bölümünün temelini
oluşturmaktadır.
Sanayi Devrimi ile başlayan ‘fabrika sistemi’ne geçiş ile
birlikte çalışma-üretme alanı ile ev-hane iki ayrı alan
haline gelmiştir.
Özel alan ve kamusal alan ayrımının cinsiyet hiyerarşisine
yansıması olarak eril kamu-iş/üretim alanı ve dişil özel /
hane alanı ayrımı yapılmasına neden olmuştur.
Cinsiyete dayalı bu toplumsal oluşum meslekler arasında
kadın işi erkek işi ayrımının şekillenmesiyle
sonuçlanmıştır.
Mühendislik erkek egemen bir meslek olarak görülerek
ve mesleğin icrasında gerekli olduğu varsayılan kimi
niteliklerin (tarafsızlık, mantıksallık, rekabetçilik)
sadece erkeklere özgü nitelikler olduğu ve kadınlığın bu
niteliklerle bağdaşmadığı önyargısına ulaşılmaktadır.
Bu sebeple bir çok kadın mühendis iş bulmada yasal ve
pratik engellemelerle karşılaşmaktadır.
Erkek mesleği olarak görülen mühendislik gibi mesleklerde
çalışmak isteyen kadınlar “erkek gibi” giyinmediği, konuşmadığı ve
davranmadığı takdirde dışlanıyor; kadınlara kadınlıklarını
korudukları müddetçe mühendislik yapamayacağı fikri aşılanıyor.
Stajyer mühendisten yönetici mühendislere kadar uzanan süreçte
kadının varlığı gittikçe azalıyor hatta neredeyse sıfırlanıyor. Bu
nedenledir ki kadın mühendisleri genel olarak ürün pazarlama
departmanlarında çalışırlar.
Örneğin;
Doktorluk mesleği bir hastanın hem tedavi hem de bakım
sürecine ait bütün pratiklerin bilgisini içermesine rağmen
bakım işleri kadınlığın devamlılığı olarak kabul
gördüğünden doktorların sorumluluğundan çıkartılmıştır.
Böylece bu süreçlerden sorumlu
hemşirelik mesleği bir kadın mesleği
olarak kabul görmüştür.
1980’li yılların başında küreselleşme,
uluslararası rekabetin artması ve neo-
liberal politikaların etkisiyle cinsiyete
dayalı meslek ayrımcılığı daha da
derinleşmiştir.
Böylece kadınların annelik rolü ile ev içi rol ve
sorumluluklarını aksatmayacakları ve asla erkeklerle
rekabet edemeyecekleri “kadınsı” mesleklerde
uzmanlaşmaları günümüzde devam eden cinsiyete dayalı
meslekî ayrımcılık tartışmalarının ana eksenini
oluşturmaktadır
•
Örneğin;
Erkeklerin icra ettikleri taksicilik, tesisatçılık gibi
mesleklerdeki kadınlar ile kadınların icra ettikleri
hemşirelik ya da okul öncesi öğretmenliği gibi
mesleklerdeki erkekler toplum tarafından ön yargı ile
karşılanmaktadır.
Bu sebeple cinsiyet rolü hangi meslek ya da pozisyonun
kadın işi, hangilerinin erkek işi olduğu konusunda ve
hatta çalışma hayatına başlayabilmenin temel koşulu olan
eğitime karar verilmesi süreçlerinde de etkili
olmaktadır.
Muhasebeciydi Oto Tamircisi Oldu (*)
Ustasından işi öğrenen Handan Özel,
"Muhasabeci olarak çalışmaya başladıktan sonra
işyerinde bazı ustalar işten çıktı. Eleman açığı oldu. Ben de bu
konuda meraklıydım. İşi öğrendim. Bu işi yapmaya başladım.
Gelen müşteriler beni görünce şaşırıyor.Kadın müşteriler ise
destek oldu. İşimi seviyorum" dedi.
(*)
http://www.haber7.com/
kadin/haber/1226327-
muhasebeciydi-oto-
tamircisi-oldu
17 Yıldır Evlere Temizliğe Gidiyor
Ortaokuldaki kadın öğretmeninin evine giderek temizlik işine başladığını
anlatan Mehmet Çakar,
"İnsanlara güven verdim. Gittiğim evlerdeki insanlar beni başkalarına önerdi
ve çevrem oldu" dedi. Evli ve 5 kız çocuğu babası olduğunu, geçimini bu işle
sağladığını belirten Çakar, şunları söyledi: "Bu işi yapmadan önce 5-6 yıl
kapıcılık yaptım. Daha sonra evlere temizliğe gitmeye başladım. Herkes
yaptığım işe saygı duydu. Kendi halinde bir insanım. Evine gittiğim herkes
yaptığım işi çok beğenir.
http://www.posta.com.tr/yasam/Hab
erDetay/17-yildir-evlere-temizlige-
gidiyor.htm?ArticleID=151027
Erkek Hemşireler
Hemşirelik dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de
kadın mesleği olarak görülen mesleklerden biridir.
Türkiye toplumunun geleneksel yapısı ile örtüşen bu
durum yasalar ile de sağlamlaştırılmıştır.
Nitekim, ilk kez 1954 yılında çıkarılan Hemşirelik
Kanununda “Türkiye’de hemşirelik sanatını bu Kanun
hükümleri dâhilinde hemşire unvanını kazanmış Türk
kadınlarından başka hiç bir kimse yapamaz” ifadesi yer
almaktadır. Bu dönemde, sağlık sektöründe hemşire
kadınlarla aynı işleri yapan erkekler bulunmasına rağmen,
yaptıkları iş hemşirelik olarak tanımlanmamıştır.
Türkiye’de erkekler sekiz yıldır hemşire ünvanına sahip
olarak çalışmaktadır. Erkeklerin mesleğe katılımı giderek
artsa da kadın meslektaşlarına oranla sayıları oldukça
düşüktür.
İşgücüne Katılımda Kadınların Oranı Erkeklerin Oranı
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye’de 15 ve daha
yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı
%47,5 olup, bu oran aşağıdaki gibidir:
erkeklerde %69,2
kadınlarda ise %25,9
Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların
işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke
Türkiye’dir.
Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı cinsiyet ve yaş
gruplarına göre incelendiğinde, tüm yaş gruplarında
erkeklerin işgücüne katılma oranı kadınlara oranla daha
yüksektir.
İşgücüne katılma oranı en yüksek olacak şekilde
aşağıdadır.
95.40%
38.30%
erkek(35-39 yaş grubu)
kadın(25-29 yaş grubu)
Türkiye’de 2013 yılında kadınların çalışma
alanlarındaki oranları:
 Kamusal Alanda Üst Düzey Yönetici %9,3
 Hâkim Oranı İse %36,3
 Akademik Personel %28,1
 Polis %5,5
Cinsiyete Göre Seçilmiş Mesleklerin Oranı
Türkiye Dünya Ekonomik Forumu'nun cinsiyet ayrımcılığı
raporunda 120. sırada yer aldı.(2013)
2012 yılında 135 ülke arasında 124. sırada aporun ilk
yayımlandığı yıl olan 2006′da 115 ülke arasında 105.
sıradaydı.
2013 raporundan Türkiye 136 ülke arasında 120.
sıradaydı.
http://www.amerikaliturk.com/news/manset/5187
8-utandiran-rapor/
Kadınlar siyasi alanda erkeklere göre daha az yer
almaktadır!!
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili
oranı;
1935 yılında %4,5
2013 yılında %14,4
Türkiye'de 2013 yılında kadın bakan sayısı 1 olup, kabine
içindeki kadın bakan oranı olarak %4’e denk gelmektedir.
Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en
yüksek olduğu ülkelerin;
 %52,6 ile Norveç
 %52,2 ile İsveç
olduğu görülmektedir.
Toplumsal Cinsiyet ve İşletmelerde Cinsiyet

Mais conteúdo relacionado

Mais procurados

Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...
Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...
Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...Merqurio
 
Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
microgrid final (2).pptx
microgrid final (2).pptxmicrogrid final (2).pptx
microgrid final (2).pptxgokari1254
 
Fetal Nedenlerle Gebelik Sonlandırılması
Fetal Nedenlerle Gebelik  SonlandırılmasıFetal Nedenlerle Gebelik  Sonlandırılması
Fetal Nedenlerle Gebelik Sonlandırılmasıwww.tipfakultesi. org
 
Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )
Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )
Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
Sayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık Analizleri
Sayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık AnalizleriSayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık Analizleri
Sayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık AnalizleriGülper Basmacı
 
Endometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.com
Endometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.comEndometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.com
Endometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.comjinekolojivegebelik.com
 
Diyabet ve hemsirelik bakimi
Diyabet ve hemsirelik bakimiDiyabet ve hemsirelik bakimi
Diyabet ve hemsirelik bakimiKemal ASLAN
 
Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
Besin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımı
Besin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımıBesin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımı
Besin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımıwww.tipfakultesi. org
 
HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)
HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)
HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)Ali Imran Korkmaz
 

Mais procurados (15)

Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...
Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...
Osteoporosi post menopausale: il ruolo degli estrogeni ed attuali orientament...
 
Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Tümör lizis sendromu (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
microgrid final (2).pptx
microgrid final (2).pptxmicrogrid final (2).pptx
microgrid final (2).pptx
 
Astım ilaçları
Astım ilaçlarıAstım ilaçları
Astım ilaçları
 
Fetal Nedenlerle Gebelik Sonlandırılması
Fetal Nedenlerle Gebelik  SonlandırılmasıFetal Nedenlerle Gebelik  Sonlandırılması
Fetal Nedenlerle Gebelik Sonlandırılması
 
Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )
Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )
Arka hipofiz hormonlari(fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
Sayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık Analizleri
Sayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık AnalizleriSayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık Analizleri
Sayısal yöntemler - Dualite ve Duyarlılık Analizleri
 
Endometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.com
Endometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.comEndometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.com
Endometrial hiperplazi - www.jinekolojivegebelik.com
 
Bph
BphBph
Bph
 
Diyabet ve hemsirelik bakimi
Diyabet ve hemsirelik bakimiDiyabet ve hemsirelik bakimi
Diyabet ve hemsirelik bakimi
 
Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Iskemik inme (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
Besin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımı
Besin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımıBesin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımı
Besin allerjileri ve hemşirelik yaklaşımı
 
Olgularla erken puberte
Olgularla erken puberteOlgularla erken puberte
Olgularla erken puberte
 
HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)
HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)
HPV-Doç.Dr. Hasan AKGÜL(Akdeniz Universitesi)
 
BBTHY
BBTHYBBTHY
BBTHY
 

Semelhante a Toplumsal Cinsiyet ve İşletmelerde Cinsiyet

Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargılarıToplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargılarımercangrel1
 
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting PrinciplesVahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting PrinciplesMensur Boydaş
 
Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...
Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...
Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...Hayata Dokun
 
Kadın ve eğitim
Kadın ve eğitimKadın ve eğitim
Kadın ve eğitimgunessec
 
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve EtkileriAşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkilerismsyah dnz
 
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’ MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’ Galatasaray Üniversitesi
 
küreselleşme
küreselleşmeküreselleşme
küreselleşmetoprakcan
 
Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)
Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)
Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)Mensur Boydaş
 
Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3
Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3
Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3Istanbul Bilgi University
 
Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik
Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik
Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik Sarp Online
 
Toplum değiştirme modelleri
Toplum değiştirme modelleriToplum değiştirme modelleri
Toplum değiştirme modelleriMehmet Can Aktan
 
100. DO UM G N NDE HALK SOSYOLOGU BEH CE BORAN
100. DO UM G N NDE  HALK SOSYOLOGU  BEH CE BORAN100. DO UM G N NDE  HALK SOSYOLOGU  BEH CE BORAN
100. DO UM G N NDE HALK SOSYOLOGU BEH CE BORANCourtney Esco
 
Türk Yönetim Kültürü
Türk Yönetim KültürüTürk Yönetim Kültürü
Türk Yönetim Kültürüecebeyhan
 
Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji) Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji) Konu Anlatımı
 

Semelhante a Toplumsal Cinsiyet ve İşletmelerde Cinsiyet (20)

Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargılarıToplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
 
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting PrinciplesVahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
 
Soc 399 6.DERS
Soc 399  6.DERSSoc 399  6.DERS
Soc 399 6.DERS
 
Soc 399 6.ders
Soc 399  6.dersSoc 399  6.ders
Soc 399 6.ders
 
Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...
Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...
Ülkemizdeki Kadın İşgücü İstihdamının Dünya ve Avrupa Ülkeleriyle Karşılaştır...
 
Kadın ve eğitim
Kadın ve eğitimKadın ve eğitim
Kadın ve eğitim
 
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve EtkileriAşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
 
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’ MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
MEDYADA DÖNÜŞEN SAĞLIK ANLAYIŞLARI ‘’ERKEK BEDENİ İFTİHARLA SUNAR’’
 
küreselleşme
küreselleşmeküreselleşme
küreselleşme
 
Farklılıkların Yönetimi
Farklılıkların Yönetimi Farklılıkların Yönetimi
Farklılıkların Yönetimi
 
Aile psikologu-randevu-telefonu
Aile psikologu-randevu-telefonuAile psikologu-randevu-telefonu
Aile psikologu-randevu-telefonu
 
Kadın ve STK lar
Kadın ve STK larKadın ve STK lar
Kadın ve STK lar
 
Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)
Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)
Mensur Boydaş: Vahdi Boydaş: Cinsiyet ve millet (24 35)
 
Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3
Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3
Türkiye'de toplumsal eşitsizlik issp may-26-2010-vs3
 
Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik
Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik
Türkiye’de Toplumsal Eşit(siz)lik
 
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültürDers 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
Ders 2 kültür ve türki̇ye’ de kültür
 
Toplum değiştirme modelleri
Toplum değiştirme modelleriToplum değiştirme modelleri
Toplum değiştirme modelleri
 
100. DO UM G N NDE HALK SOSYOLOGU BEH CE BORAN
100. DO UM G N NDE  HALK SOSYOLOGU  BEH CE BORAN100. DO UM G N NDE  HALK SOSYOLOGU  BEH CE BORAN
100. DO UM G N NDE HALK SOSYOLOGU BEH CE BORAN
 
Türk Yönetim Kültürü
Türk Yönetim KültürüTürk Yönetim Kültürü
Türk Yönetim Kültürü
 
Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji) Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji)
 

Mais de DOU End Muh Sunum

Sigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileri
Sigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileriSigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileri
Sigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileriDOU End Muh Sunum
 
Power plays in business life
Power plays in business lifePower plays in business life
Power plays in business lifeDOU End Muh Sunum
 
Reklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki Etkileri
Reklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki EtkileriReklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki Etkileri
Reklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki EtkileriDOU End Muh Sunum
 
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliğiİşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliğiDOU End Muh Sunum
 
Aile şirketlerinin topluma etkisi ve faydası
Aile şirketlerinin topluma etkisi ve faydasıAile şirketlerinin topluma etkisi ve faydası
Aile şirketlerinin topluma etkisi ve faydasıDOU End Muh Sunum
 
Corporate Foundations and Family Businesses
Corporate Foundations and Family BusinessesCorporate Foundations and Family Businesses
Corporate Foundations and Family BusinessesDOU End Muh Sunum
 
Siyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisi
Siyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisiSiyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisi
Siyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisiDOU End Muh Sunum
 
Sivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal Girişimcilik
Sivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal GirişimcilikSivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal Girişimcilik
Sivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal GirişimcilikDOU End Muh Sunum
 
Spor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileri
Spor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileriSpor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileri
Spor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileriDOU End Muh Sunum
 
Effects of culture on business
Effects of culture on businessEffects of culture on business
Effects of culture on businessDOU End Muh Sunum
 

Mais de DOU End Muh Sunum (20)

Sigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileri
Sigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileriSigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileri
Sigara yasağının işletmeler ve toplum üzerine etkileri
 
İşletmelerde Mobbing
İşletmelerde Mobbingİşletmelerde Mobbing
İşletmelerde Mobbing
 
Motivation in Business Life
Motivation in Business LifeMotivation in Business Life
Motivation in Business Life
 
Risk Management
Risk ManagementRisk Management
Risk Management
 
Power plays in business life
Power plays in business lifePower plays in business life
Power plays in business life
 
Industrialization of Sports
Industrialization of SportsIndustrialization of Sports
Industrialization of Sports
 
Reklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki Etkileri
Reklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki EtkileriReklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki Etkileri
Reklamların İşletmeler ve Toplum Üzerindeki Etkileri
 
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliğiİşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
 
Aile şirketlerinin topluma etkisi ve faydası
Aile şirketlerinin topluma etkisi ve faydasıAile şirketlerinin topluma etkisi ve faydası
Aile şirketlerinin topluma etkisi ve faydası
 
Corporate Foundations and Family Businesses
Corporate Foundations and Family BusinessesCorporate Foundations and Family Businesses
Corporate Foundations and Family Businesses
 
Siyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisi
Siyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisiSiyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisi
Siyasetin işletme ve toplum üzerindeki etkisi
 
Sivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal Girişimcilik
Sivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal GirişimcilikSivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal Girişimcilik
Sivil Toplum Kuruluşlarının Gücü ve Sosyal Girişimcilik
 
Mobbing
MobbingMobbing
Mobbing
 
İşletmelerde Etik
İşletmelerde Etikİşletmelerde Etik
İşletmelerde Etik
 
İşletmelerde Ar-Ge
İşletmelerde Ar-Geİşletmelerde Ar-Ge
İşletmelerde Ar-Ge
 
Spor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileri
Spor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileriSpor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileri
Spor kulüplerinin kurumsallaşması ve etkileri
 
Carbon footprint
Carbon footprintCarbon footprint
Carbon footprint
 
Effects of culture on business
Effects of culture on businessEffects of culture on business
Effects of culture on business
 
Health and Safety
Health and SafetyHealth and Safety
Health and Safety
 
Corporate Image Management
Corporate Image ManagementCorporate Image Management
Corporate Image Management
 

Toplumsal Cinsiyet ve İşletmelerde Cinsiyet

  • 1. TOPLUMSAL CİNSİYET VE İŞLETMELERDE CİNSİYET 200933064 HATİCE GİZEM DÜBÜŞ 201233008 ECE BAŞARAN 201233016 ZÜMRA DELİOĞLU
  • 3. Cinsiyet (sex), en genel anlamı ile erkek ya da dişi olma durumunu ifade etmektedir. İnsanları cinsel organlarına göre “kadın” ya da “erkek” olarak tanımlamaktadır. Türk Dil Kurumu da cinsiyeti, ‘‘bireye, üreme işinde ayrı bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren yaradılış özelliği, eşey, cinslik, seks’’ olarak benzer bir biçimde tanımlamaktadır.
  • 4. Diğer bir ifade ile cinsiyet, kadın ve erkek olmanın anatomik, fizyolojik ve biyolojik özelliklerini açıklamaktadır. Bu noktada kadın ve erkek olmak birbiri karşısında tanımlanmaktadır ve ‘‘karşı cins’’ ifadesi kadın ve erkeğin tamamen farklı kategorilere bağlı olduğu anlamını içermektedir.
  • 5. Bu açıdan kadın ve erkek olmak çeşitli toplumsal süreçler içermektedir. Başka bir ifade ile kadın ve erkek yalnızca biyolojik olarak değil, toplumsal olarak da o toplumun kültürü içinde tanımlanmaktadır. Böyle bir tanımlanma, insanların doğduğu andan ve hatta anne karnından başlayarak tüm hayatları boyunca devam etmektedir.
  • 6. Simone De Beauvoir (*) ‘‘Kadın doğulmaz, kadın olunur’’ (*) Modern Feminizmin Temelini Atan Fransız Yazar
  • 7. Ann Oakley’e göre toplumsal cinsiyet kavramı; ‘Erkeklik ve kadınlık arasındaki toplumsal bakımdan eşitsiz bölünmek’ olarak işaret etmektedir.
  • 8. Bhasin’e göre toplumsal cinsiyet: ‘‘Kadın ve erkeğin sosyo-kültürel açıdan tanımlanmasını, toplumların kadın ve erkeği birbirinden ayırt etme biçimini ve onlara verdiği toplumsal rolleri’’ olarak tanımlamaktadır.
  • 9. Örneğin; Çocuk yetiştirmek için kadın gibi duygusal ve sabırlı olmak, asker olmak için de bir erkek gibi dayanıklı ve güçlü olmak gerekir. Aslında anne ile asker arasındaki fark biyolojik değil, toplumsaldır; kadın ve erkekleri farklı toplumsal konumlarla ilişkilendiren cinsiyet farkları cinslerin biyolojisinden türetilirken aslında cinsler arasındaki toplumsal farklardan bahsetmemize yol açar.
  • 10.
  • 11. Toplumsal yaşamda kişilerin içinde bulunduğu ilişkiler ve üstlendikleri roller genellikle o toplumun beklentileri ile şekillenmektedir. Bu beklentilerin en önemlilerinden biri de kadın ve erkek olmakla ilgilidir. Nitekim toplumsal cinsiyet rolleri, bir toplumun kadın ve erkekten beklediği bir dizi tutum ve davranışlara işaret etmektedir
  • 12. Toplum, kadın ve erkekten farklı görevler üstlenmelerini bekleyerek, onların kadınlık ve erkekliklerini tanımlamaktadır. Bu roller çoğunlukla kadın ve erkeğin eşitsiz bir şekilde toplumsal yaşamda var olmasına neden olmaktadır.
  • 13. Connell’e göre erkeklik; kadınlığın karşıtı olmadan var olamaz. “Erkeklik, bir biyolojik cinsiyet olarak erkeğin toplumsal yaşamda nasıl düşünüp, duyup, davranacağını belirleyen, ondan salt erkek olduğu için beklenen rolleri ve tutum alışları içeren bir pratikler toplamıdır”
  • 14. Muhalif toplumsal hareketlerin yükselişte olduğu 1960’lı yıllarda feminizm hareketi erkekler tarafından tepki ya da destek bulmaya başlamıştır. Bu süreçte erkeklerin kendi erkeklik kimlikleri ve ardından da erkeklikle yüzleşmeye yönelmeleriyle erkeklik incelemeleri alanı ortaya çıkmıştır.
  • 15. Bu konuda yapılan çalışmaların;  erkeklikçi (masculinist)  erkek kurtuluşçu (men’sliberationist)  pro-feminist olarak adlandırılan üç farklı yaklaşım ile geliştiği ifade edilebilmektedir.
  • 16. Erkekçilik; ataerkil ideolojinin üstünlüğünü savunarak erkeklerin hem biyolojik hem de toplumsal üstünlüklerini meşrulaştırma yolları aramaktadır.
  • 17. Erkek kurtuluşçuluk; ataerkil yapının kadınlara zarar verdiği gibi erkeklerin de hem fizyolojik hem de psikolojik bütünlüklerine zarar verdiğini savunur.
  • 18. Pro-feminist yaklaşım ise; toplumsal cinsiyet eşitsizliği içindeki konumlarını sorgulayan erkekler tek tip bir erkeklik olamayacağına dair düşüncelerini şu şekilde ifade etmektedir: “Egemen erkeklik değerlerine uygun davranmak zorunda değiliz. Egemen erkeklik değerlerini reddetmek erkeklik kaybı değildir, tersine erkekler de kadınlar gibi söz konusu egemen erkeklik değerlerinin mağdurlarıdırlar”
  • 20. Toplumsal cinsiyet ayrımının en bilindik göstergesi olarak kadını ana olarak tanımlamaya devam etmektir. Öbür türlü söylenirse “kadınların rollerini doğurganlıklarına bağlama ya da onları bunalım dönemlerinde işe en son alınan ve işten ilk çıkarılan bir ‘yedek emek gücü’ne indirgemeyi amaçlayan bir dizi uygulamayı haklı çıkarmak için ‘ev kadınlığı ideolojisine’ ve ‘kadınlara araçsal bakış açısına’ hâlâ yaslanılmaktadır.
  • 21. Kadın, erkeğin hükümlerinden ve önceliğinden çıkıp henüz onunla aynı konuma yükselememiştir. Kendine ‘aile kadını’ndan başka sıfatlar edinmekte zorlanmakta, edinse dahi rol çatışmalarına gebe kalabilmektedir. Aslına bakılırsa bu ataerkil işleyişte yeni kuşakları yetiştirme görevindeki kadının kendisinin bizzat rolü yok değildir
  • 22. . Geleneksel ataerkil aile içine doğup onunla büyüyen kadın yine aynı ataerkil kaideleri sürdürme eğilimindedir. Örneğin geleneksel Türk ailesinde “erkek çocuk doğurmak ve hanede kıdem kazanmak güç dengesini kadın lehine değiştirse de, kadın, gücün doruğuna kaynana olarak ulaşır…
  • 23. Anne oğul ilişkisi hayati önem taşır ve anne gelecekteki güvencesi olarak gördüğü oğlunu kayırır; böylece genç erkeğin kendi eşinden hizmet beklentilerini şekillendirir. Gelin kaynana çekişmesi olarak ortaya çıkan olgu ataerkil kalıbın bir ürünüdür”
  • 24. Türkiye’de toplumsal cinsiyet ayrımının uluslararası vesikasını BM açıklamıştır. BM Kalkınma Programı’nın yayınladığı İnsani Gelişmişlik Endeksi’ne göre Türkiye 2011’de 92. sırada bulunur. Sağlık ve üreme sağlığı, eğitim, parlamentoda temsil edilme gibi göstergelerle oluşturulan Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’nde 0.443 ile 187 ülke arasında 77. sıradadır. Bu endekse göre en yüksek eşitlik değerine sahip ülkeler ise Norveç, Avustralya ve Hollanda’dır
  • 26. Toplumlarda sosyal, ekonomik, kültürel değişmeler beraberinde cinsiyete dayalı iş bölümünde değişiklikleri meydana getirmiştir. Tarihsel olarak bakıldığında, avcı toplayıcı topluluklarda eşitliğe dayanan toplumsal iş bölümü söz konusuyken, kitlesel tarım üretimine geçiş ile birlikte kadın ve erkeklerin rol ve görevlerinde değişiklikler meydana gelmeye başlamıştır.
  • 27. Kitlesel tarım üretimine geçişle erkekler fiziksel güçleri ile birlikte toprak üretimine hâkim olurken kadınlar ev işleri ve çocuk yetiştirmek gibi yeniden üretim işlerine terk edilmiştir. Bu ayrım 19. yüzyılda sanayi devriminden sonra derinleşen cinsiyete dayalı iş bölümünün temelini oluşturmaktadır.
  • 28. Sanayi Devrimi ile başlayan ‘fabrika sistemi’ne geçiş ile birlikte çalışma-üretme alanı ile ev-hane iki ayrı alan haline gelmiştir. Özel alan ve kamusal alan ayrımının cinsiyet hiyerarşisine yansıması olarak eril kamu-iş/üretim alanı ve dişil özel / hane alanı ayrımı yapılmasına neden olmuştur. Cinsiyete dayalı bu toplumsal oluşum meslekler arasında kadın işi erkek işi ayrımının şekillenmesiyle sonuçlanmıştır.
  • 29. Mühendislik erkek egemen bir meslek olarak görülerek ve mesleğin icrasında gerekli olduğu varsayılan kimi niteliklerin (tarafsızlık, mantıksallık, rekabetçilik) sadece erkeklere özgü nitelikler olduğu ve kadınlığın bu niteliklerle bağdaşmadığı önyargısına ulaşılmaktadır. Bu sebeple bir çok kadın mühendis iş bulmada yasal ve pratik engellemelerle karşılaşmaktadır.
  • 30. Erkek mesleği olarak görülen mühendislik gibi mesleklerde çalışmak isteyen kadınlar “erkek gibi” giyinmediği, konuşmadığı ve davranmadığı takdirde dışlanıyor; kadınlara kadınlıklarını korudukları müddetçe mühendislik yapamayacağı fikri aşılanıyor. Stajyer mühendisten yönetici mühendislere kadar uzanan süreçte kadının varlığı gittikçe azalıyor hatta neredeyse sıfırlanıyor. Bu nedenledir ki kadın mühendisleri genel olarak ürün pazarlama departmanlarında çalışırlar.
  • 31. Örneğin; Doktorluk mesleği bir hastanın hem tedavi hem de bakım sürecine ait bütün pratiklerin bilgisini içermesine rağmen bakım işleri kadınlığın devamlılığı olarak kabul gördüğünden doktorların sorumluluğundan çıkartılmıştır.
  • 32. Böylece bu süreçlerden sorumlu hemşirelik mesleği bir kadın mesleği olarak kabul görmüştür. 1980’li yılların başında küreselleşme, uluslararası rekabetin artması ve neo- liberal politikaların etkisiyle cinsiyete dayalı meslek ayrımcılığı daha da derinleşmiştir.
  • 33. Böylece kadınların annelik rolü ile ev içi rol ve sorumluluklarını aksatmayacakları ve asla erkeklerle rekabet edemeyecekleri “kadınsı” mesleklerde uzmanlaşmaları günümüzde devam eden cinsiyete dayalı meslekî ayrımcılık tartışmalarının ana eksenini oluşturmaktadır
  • 34.
  • 35. Örneğin; Erkeklerin icra ettikleri taksicilik, tesisatçılık gibi mesleklerdeki kadınlar ile kadınların icra ettikleri hemşirelik ya da okul öncesi öğretmenliği gibi mesleklerdeki erkekler toplum tarafından ön yargı ile karşılanmaktadır.
  • 36. Bu sebeple cinsiyet rolü hangi meslek ya da pozisyonun kadın işi, hangilerinin erkek işi olduğu konusunda ve hatta çalışma hayatına başlayabilmenin temel koşulu olan eğitime karar verilmesi süreçlerinde de etkili olmaktadır.
  • 37. Muhasebeciydi Oto Tamircisi Oldu (*) Ustasından işi öğrenen Handan Özel, "Muhasabeci olarak çalışmaya başladıktan sonra işyerinde bazı ustalar işten çıktı. Eleman açığı oldu. Ben de bu konuda meraklıydım. İşi öğrendim. Bu işi yapmaya başladım. Gelen müşteriler beni görünce şaşırıyor.Kadın müşteriler ise destek oldu. İşimi seviyorum" dedi. (*) http://www.haber7.com/ kadin/haber/1226327- muhasebeciydi-oto- tamircisi-oldu
  • 38. 17 Yıldır Evlere Temizliğe Gidiyor Ortaokuldaki kadın öğretmeninin evine giderek temizlik işine başladığını anlatan Mehmet Çakar, "İnsanlara güven verdim. Gittiğim evlerdeki insanlar beni başkalarına önerdi ve çevrem oldu" dedi. Evli ve 5 kız çocuğu babası olduğunu, geçimini bu işle sağladığını belirten Çakar, şunları söyledi: "Bu işi yapmadan önce 5-6 yıl kapıcılık yaptım. Daha sonra evlere temizliğe gitmeye başladım. Herkes yaptığım işe saygı duydu. Kendi halinde bir insanım. Evine gittiğim herkes yaptığım işi çok beğenir. http://www.posta.com.tr/yasam/Hab erDetay/17-yildir-evlere-temizlige- gidiyor.htm?ArticleID=151027
  • 39. Erkek Hemşireler Hemşirelik dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de kadın mesleği olarak görülen mesleklerden biridir. Türkiye toplumunun geleneksel yapısı ile örtüşen bu durum yasalar ile de sağlamlaştırılmıştır.
  • 40. Nitekim, ilk kez 1954 yılında çıkarılan Hemşirelik Kanununda “Türkiye’de hemşirelik sanatını bu Kanun hükümleri dâhilinde hemşire unvanını kazanmış Türk kadınlarından başka hiç bir kimse yapamaz” ifadesi yer almaktadır. Bu dönemde, sağlık sektöründe hemşire kadınlarla aynı işleri yapan erkekler bulunmasına rağmen, yaptıkları iş hemşirelik olarak tanımlanmamıştır.
  • 41. Türkiye’de erkekler sekiz yıldır hemşire ünvanına sahip olarak çalışmaktadır. Erkeklerin mesleğe katılımı giderek artsa da kadın meslektaşlarına oranla sayıları oldukça düşüktür.
  • 42. İşgücüne Katılımda Kadınların Oranı Erkeklerin Oranı NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı %47,5 olup, bu oran aşağıdaki gibidir: erkeklerde %69,2 kadınlarda ise %25,9 Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye’dir.
  • 43. Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı cinsiyet ve yaş gruplarına göre incelendiğinde, tüm yaş gruplarında erkeklerin işgücüne katılma oranı kadınlara oranla daha yüksektir. İşgücüne katılma oranı en yüksek olacak şekilde aşağıdadır. 95.40% 38.30% erkek(35-39 yaş grubu) kadın(25-29 yaş grubu)
  • 44. Türkiye’de 2013 yılında kadınların çalışma alanlarındaki oranları:  Kamusal Alanda Üst Düzey Yönetici %9,3  Hâkim Oranı İse %36,3  Akademik Personel %28,1  Polis %5,5
  • 45. Cinsiyete Göre Seçilmiş Mesleklerin Oranı
  • 46. Türkiye Dünya Ekonomik Forumu'nun cinsiyet ayrımcılığı raporunda 120. sırada yer aldı.(2013) 2012 yılında 135 ülke arasında 124. sırada aporun ilk yayımlandığı yıl olan 2006′da 115 ülke arasında 105. sıradaydı. 2013 raporundan Türkiye 136 ülke arasında 120. sıradaydı. http://www.amerikaliturk.com/news/manset/5187 8-utandiran-rapor/
  • 47. Kadınlar siyasi alanda erkeklere göre daha az yer almaktadır!! Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı; 1935 yılında %4,5 2013 yılında %14,4 Türkiye'de 2013 yılında kadın bakan sayısı 1 olup, kabine içindeki kadın bakan oranı olarak %4’e denk gelmektedir.
  • 48. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en yüksek olduğu ülkelerin;  %52,6 ile Norveç  %52,2 ile İsveç olduğu görülmektedir.