1. LOJİSTİĞİN STRATEJİ POLİTİKALARINA ETKİSİ
Önemini her geçen gün artan lojistik hizmet veren firmaların, kendi alt yapılarına bu önem derecesinde
yatırımlar yaptığı da gözlemlenmektedir. Hizmet sağlayıcılarının firmalara sağladığı avantajlara baktığımızda;
- Firmaların kendi öz işlerine odaklanmalarını sağlaması,
- Lojistiklerindeki sabit giderleri değişken giderlere dönüştürmesi,
- Lojistik maliyetleri azaltması,
- Yatırım finansmanını firma üzerinden alarak kendi karşılamakta,
- Network üzerinde yeni yapılanmalara kolaylıkla geçiş sağlayan esnekliğe sahip olması,
- Malzeme yönetimi konusunda hizmet verenin tecrübesinden faydalanarak firmanın rakiplerine göre
avantaj kazanması
gibi birçok konudan bahsedebilir.
Bakıldığında bu avantajların içinde olması gereken hizmet alan firmanın pazar stratejisine hizmet verenin ne
kadar destek olduğudur. Bu konuda öncelikle bu stratejilerin iki firmaca nasıl anlaşıldığına, bu stratejik
birlikteliğin pazarda hizmet alanın stratejisine uygun ne gibi başka avantajlar sağlanacağının tartışılması
gerekir. Yani; stratejilerin direkt olarak hizmet verecek firmaca öncelikle bilinmesi, yorumlanması ve bu
stratejiye uygun hizmet silahlarını, kalitesini, uzun süreli ortaklık alt yapısını kurması anlamına gelmektedir.
Askeri birliklerden bahsedecek olursak; ana birliklerce yürütülecek taarruz veya savunma operasyonlarının
desteklenmesi aşamasında lojistik destek birliklerince operasyon planlarına uygun olarak hazırlanan uygun
malzeme, insan, makine, mühimmat akışını sağlayacak modelleme yapılması ve bu plan ve askeri
stratejilere uygun olarak sürekli esneklik göstermesi görülmektedir. Bu esneklik orduların savaş sırasında
oluşturdukları bütün veya alt stratejilerin başarıya ulaşmasını sağlamaktadır.
Tersi düşünülecek olunursa, savaşlarda lojistik birimlerin sabit sayı ve donanımda olduğu, modelin standart
bir taban üzerinde kurulup çalıştığı durumunda hiç bir birlik asla başarılı olamazlardı.
Bu esnek modeller günümüz iş dünyalarında da rekabet savaşları olarak yaşanılmaktadır. Bu savaşlarda
lojistik destek birimleri olan lojistik hizmet üretici firmalar da bu esnekliği kendi içlerinde oluşturmaları gerekir.
Ürünün imalatı için veya sonrasında pazarlama politikasına uygun olarak reklamlarına milyon dolarlar yatıran
firmaların, markalaşma yolunda yüklendikleri bu maliyetler müşterilerine anlatmaya çalıştıkları fark, kalite,
ciddiyet, müşteriyi önemseme, verdikleri değer ve hız gibi rekabet silahları içindir. Bu silahların tamamı
bütünsel anlamda bir anlam ifade etmekte, hizmetin tümünde uygulanması gerekmektedir. Örneğin
müşterisine maksimum 2 gün içinde teslimat sözü veren bir firma için lojistik hizmet aldığı firmanın yapacağı
teslimatlarda bu söze kendi müşterisi gibi itibar etmesi gerekmektedir.
Günümüzde CRM uygulamalarının tamamında, yeni müşteri kazanma maliyetinin, mevcut müşteriyi elde
tutma maliyetine göre 6-8 kat daha fazla olması gözlemlendiğinden mevcut müşterilere en iyi hizmeti vermek
amaç edilmiştir. Yukarıda bahsedilen 2 günlük teslimat sözü hizmet alan ve hizmet veren firmaların CRM
organizasyonlarında bir hedef olarak ortakça dile getirilmeli, her iki organizasyon bu kavrama aynı önem
derecesinde destek vermelidirler.
Yukarıda bahsedilen örneklerde de görüleceği üzere, stratejik planlama altında süreçlerin de bu stratejilere
paralel olarak bir hedef ve model geliştirilmeli ve bunlarının tümünün bileşkesi gerçek firma hedefini
oluşturmalıdır. Lojistik bu anlamda stratejik operasyonlar zinciri olarak görülerek, itinayla modellenmeli ve bu
modele uygunluk hizmet veren firmaca desteklenmeli, anlaşılmalı ve geliştirilmelidir.
Gelecekte firmaların rekabetleri kullandıkları tedarik zincirleri arasında olacağı düşünüldüğünde, lojistiğin
rekabet silahı olarak çok zaman geçirmeden anlaşılması, geliştirilmesi, yerinde ve doğru olarak, doğru
hizmet verenlerle gerçekleştirilmesi gerekir. Bu rekabet yurt içinde değil ülkeler, kıtalar arası yaşanacağından
global düşünülmesi gerekir.
Görüldüğü üzere lojistiğin rekabet silahı olduğu görülmektedir. Bu silahın stratejilerle uyumlu çalıştırılması
doğru politikalar geliştirilmesi ve politikaların içindeki özkaynak veya dış kaynakların sağlayacağı destekler
ve bu kaynakların politikaların içindeki görevler ve tanımları, ölçüm parametrelerinin tanımlanmasıyla
mümkün olacaktır.