1. GAGNENİN 9 ADIMLI KURAMI
Hazırlayan: Sena Sümeyye Öksüzoğlu
Numarası: 20317271014
Danışman: Dç. Dr. Agah Tuğrul KORUCU
2. ROBERT GAGNE KİMDİR?
▪ Robert Gagne en çok kendisine ait olan öğretimin dokuz durumu ile tanınır. 1916
yılında doğdu. 1940 da Brows Üniversitesi Psikoloji bölümünden Profesör Dr.
Ünvanını aldıktan sonra Persilvanya Devlet Üniversitesinin Connecticut kız kolejinde
öğretim görevlisi olarak çalıştı.
Gagne 1960’lı yıllarda yeni davranışçı akımın temsilcilerinden biri olarak kabul
edilmekle birlikte, sonraki yıllarda bilgiyi işleme kuramcılarının öncülerinden biri olmuş,
davranışçı yaklaşımın ilkeleri ile bilgi işlem süreci yaklaşımının ilkelerini birleştirmiştir.
Gagne öğrenmeyi hem ürün hem de süreç olarak ele almıştır. Gagne’ye göre
öğrenme, gözlenebilir davranışlardan dolaylı olarak anlaşılır ve öğrenme beyinde
gerçekleşir.
3. GAGNE’NİN ÖĞRETİM MODELİ
▪ Modele göre öğretimin düzenlenmesinde sırasıyla şu adımlar atılmalıdır:
1- Dikkati çekme
2- Öğrenciyi dersin hedeflerinden haberdar etme
3- Ön bilgilerin hatırlatılması
4- Uyarıcı materyalin sunulması
5- Öğrenciye yol gösterme(rehberlik etme)
6- Davranışı ortaya çıkarma
7- Dönüt-Düzeltme verme
8- Değerlendirme
9- Öğrenilenlerin kalıcılığının ve transferinin sağlanması
4. ▪ 1.Dikkati çekme
Öğrenmenin en iyi şekilde gerçekleşmesi için öğrencinin dikkatini çekecek
materyaller tasarlanmalıdır. Öğretmen bu hedef doğrultusunda görsel(resim, film vb)
ve sözel(fıkra vb) unsurlardan yararlanabilir. İnsanların çoğu biranda tek bir konuya
odaklanabilmektedir. Bundan dolayı öğrencinin tüm dikkati öğretilecek konu üzerine
yoğunlaştırılmalıdır. Bunuda öğrencinin dikkatini çekecek yeni materyaller kullanarak
yapabilir. Öğrenciler hakkında bilgiler edinip onların dikkatinin dağılmaması için
onların ilgisini çekecek sorular yöneltilmeli ve onlarında konuya ortak edip soru ve
görüşlerini dile getirmesi sağlanmalıdır. Böylece öğrenme en iyi şekilde
gerçekleşecektir.
5. ▪ 2.öğrenciyi dersin hedeflerinden haberdar etme
Öğretmenin öğretime başlamadan önce öğrencilere dersin içeriği hakkında genel bir
bilgi verilmelidir. Böylece öğrenci ne öğrenmesi gerektiği hakkında güdülenmiş olur ve
konu dışına çıkmaktan kurtulur. Derste neyin öğrenilmesi gerektiği hakkında az çok
bilgi edinmiş olur ve ona göre kendini odaklar. Böylece dersi kavram çatışmasına
düşmeden daha kısa zamanda öğrenir. Hedefin önceden duyulması, yönetim
mekanizmasını harekete geçirir ve beklentilerin oluşmasına yardımcı olur. Öğrencinin
derste ulaşacağı hedefleri bilmesi bu hedeflere ulaşmak için hangi yöntem ve
teknikleri uygulayacağını kafasında tasarlar.
6. ▪ 3. Ön bilgilerin hatırlatılması
Öğretilen konuların kısa süreli bellekteki bilgilerin uzun süreli belleğe anlamlı bir
şekilde kodlanabilmesi için önbilgilerle anlamlandırılması gerekir. Bunun için öğrenciye
bilgi verilmeden önce ön bilgilerin ortaya çıkarılması sağlanmalıdır. Böylece öğrenci
daha kolay neden sonuç ilişkisi kurabilir. Öğretmen, öğrencilerin daha önce kazanmış
oldukları bilgileri soru sorarak, açıklama yaptırarak, tartışarak ortaya çıkarabilir. Bu
yöntemle öğrenme daha hızlı ve kolay gerçekleşir.
7. ▪ 4. Uyarıcı materyalin sunulması
Dersin içeriğini sunarken daha etkili ve daha verimli bir öğretim sağlamak için
stratejilerin kullanılması gerekir. Öğrenciyi hedefe ulaştıracak materyaller doğru
seçilmelidir. Bu materyaller öğrenmeyi kolaylaştıracak cinste olmalıdır.
Öğrenci böylelikle sunulan önbilgilerle karşılaştırır, anlamlandırır ve uzun süreli
belleğe kodlamaya çalışır. Materyalin düzenlenmesinde öğrenci grubunun gelişim
özellikleri ve sınıf düzeyleri çok etkili bir rol oynar. “sınıf düzeyi” denilen kavram uyarıcı
durumlarının düzenlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütlerden biridir.
8. ▪ 5. Öğrenciye yol gösterme(rehberlik etme)
Öğrenciye yol gösterme öğrenme açısından oldukça önemlidir. Öğrenme ortamında
öğrencilerin yanlış davranışlar kazanmaması ve başarılı olmalarının sağlanması için
onlara rehberlik edilmesi gerekir.
Bunun için öğrenciye neyi nerede ne zaman ne şekilde yapılacağı nasıl kodlama
yapılması gerektiği yeni bilgilerin hangi ön öğrenmelere birleştirileceği konularında
ipuçları verilmelidir.
En iyi yol gösterme stratejisi, her adımda biraz yardım vererek ilerlemedir. Bu suretle,
her öğrenci ihtiyacı kadar destek alma imkanına sahip olur. Hızlı öğrenene bir tek,
yavaş öğrenene ise birkaç örnek yeterli olabilir. Öğrenciye ipuçları verilerek öğrencinin
bilgiyi kendisinin bulması sağlanmalıdır. Böylece öğrenme kalıcı olacaktır.
9. ▪ 6. Davranışı ortaya çıkarma
Öğrenciye yeni davranışlar öğretildikten sonra bu davranışın ne derece
kazandıklarının yoklanması gerekmektedir. Öğrenciye yazılı sözlü sorular sorarak
davranışı test edilmelidir. Konuyu kavradığı hissedilen öğrenciye yap, çiz, söyle gibi
ifadelerle öğrendiği davranışa dönüştürülmesi istenir. Böylece öğrencinin kendisini de
görmesi sağlanmış olur.Öğrencilerde kazandırılmak istenen davranış gözlenmese
öğretim ortamı zenginleştirilmeli öğrenciye yeni ipuçları verilmelidir.
10. ▪ 7. Dönüt-Düzeltme verme
Bu aşamada öğrencinin kazanması gereken davranış ne ise onu yapması beklenir.
Öğrenci gösterdiği davranışın doğruluğu hakkında bilgi almak ister. Öğrenci gösterdiği
davranışın doğru olduğunu öğrenirse davranışı pekiştirir ve öğrenmeye karşı güdüsü
artar. Davranışın yanlış olduğunu öğrenirse hatasını düzeltir ve o davranışı bir daha
tekrarlamamaya özen gösterir. Öğrencinin kazanması gereken davranış ne ise onu
yapması beklenir.
Örneğin " 250 kg. kivi 500 TL. ise bir kg. kivi ne kadardır ?” diye bir soru
sorulduğunda; verilecek cevapla hem kesirlerle ilgili bilgi (davranışlar) hem de
kilogramın alt birimleri ile ilgili bilgi ortaya çıkarılmış olur. Geribildirim verilmesinde
standart yoktur. Geribildirim baş sallama, mimik hareketleri, gülümseme, kabul
anlamında söz söyleme gibi değişik şekillerde verilebilir.
11. ▪ 8. Değerlendirme
Öğrenmenin sonunda her bir öğrencinin istendik davranışı ne derecede
kazandığının belirlenmesi gerekir. Öğretimsel olayların verimliliğini değerlendirmek
için beklenen hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediği sınanmalıdır.
Yapılan değerlendirmeler sonucunda öğrenmenin ne derece gerçekleştiği gözlenir ve
öğrenciler sonuçlar hakkında bilgi verilerek gerekirse tamamlama eğitimi yapılır.
Değerlendirme öğrencilerin düşünme, anlama, sorgulama, ilişki kurma, analiz-sentez
yapma becerilerini geliştirme düzeyini ölçmek için yapılmaktadır. Değerlendirme
sonunda öğrenciler arasında karşılaştırma yapılmamalıdır.
12. ▪ 9. Öğrenilenlerin kalıcılığının ve transferinin sağlanması
Bir konuda uzmanlığı geliştirmek için yeni bilgilerin başka alanlara da uygulanması
gerekir. Öğrenmenin ilk oluşumundan hemen sonra, öğrenciye öğrenmeyi güçleştirici
nitelikte alıştırma, örneklendirme, proje vb. ödevler verilmelidir. Öğrenilen
davranışların aralıklı olarak tekrar edilmesi kalıcılığı büyük oranda etkiler.
Öğrenilenlerin başka alanlara geçişini sağlamak için öğrenilenlerin yeni durumlarda
kullanılması, öğrencilerin problemlerle karşı karşıya bırakılması yararlı olur.
13. SONUÇ
▪ Gagne’ye göre öğretim basitten karmaşığa doğru aşamalı bir sırada yapılmalıdır. Burada önemli olan
öğretim sonunda ulaşılması gereken hedefi belirlemek ve öğretim etkinliklerini ona göre
düzenlemektir. Bu görüşe göre en sonunda ulaşılması istenen amacı en başa ve ona ulaşmak için
diğer alt amaçları hiyerarşik bir şekilde basitten karmaşığa doğru sıralamak en önemli noktadır.
▪ Gagne’ye göre okul öğrenmelerinde en çok kullanılan öğrenme türleri ayırt ederek
öğrenme, kavram öğrenme, kural öğrenme ve problem çözmedir. Öğretmenler ders içi etkinliklerini
planlarken önce konu ile ilgili temel amacı belirlemeli, konuyu alt amaçlara ayırmalı ve öğrencilerin bu
sekizli hiyerarşideki yerini belirleyerek öğretimi buna göre planlamalıdır.
▪ Gagne’ye göre öğretimin amacı, öğrencilerin problem çözme becerilerinin üst seviyeye
çıkartılmasıdır.
▪ Gagne’ye göre öğrenme, dışsal uyaranların bilişsel süreçlerle yapılandırılmasına bağlı bir işlemdir.
Öğrenme, öğretim materyali, pekiştirme, tekrar gibi iç faktörlerin etkileşimine bağlıdır. Ancak bilişsel
stratejiler içinde bireyin duygusal özelliklerini tanımlayan ilgi, beklenti, tutum ve değerlerde önemli bir
etkendir.
Bundan dolayı Gagne’nin yaklaşımı bilişsel öğrenme kuramlarının kendine özgü bir değerlendirmesi
olarak ele alınabilir.