1. Şemun Aleyhisselam
İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden olduğu rivâyet edilen
mübârek zât. Şemsûn diye de zikr edilir.
Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem; “Geçmiş zamanda
Şemun (Şemsûn aleyhisselam) adlı bir peygamber vardı. Allahü
teâlânın rızâsı için bin ay devamlı cihâd edip, silâhını omuzundan
çıkarmadı.” buyurdu. Eshâb-ı kirâm; “Keşke bizim ömrümüz de uzun
olsaydı da, biz de din uğrunda Allah için cihâd etseydik.” dediler.
Bunun üzerine Kadr sûresi nâzil olup; “Size verilen Kadir gecesi,
bin aydan daha hayırlıdır (Bu gecenin sevâbı, bin ay cihâd etmenin
sevâbından çoktur.)” buyruldu.
İsa aleyhisselamla Muhammed aleyhisselam arasında yaşamış olan
Şemun aleyhisselam, İncil ehlindendi. İsa aleyhisselama indirilen,
henüz bozulmamış İncîl-i şerîfe göre amel ederdi. Kavmiyse putlara
tapardı. Şemun aleyhisselam, Allahü teâlâyı inkâr eden ve putlara
tapan sapık kavimle cihâd (savaş) edip, onları îmâna çağırdı. Çok
güçlü ve cesûr bir zât olan Şemun aleyhisselamı düşmanları türlü
hîlelerle şehit etmek istediler. Hangi bağla bağladılarsa, o bağı kırıp
kurtuldu.
Yaşadığı şehrin hükümdârı onu yakalatıp, köşkünün önünde
asılmasını emretti. Bunun üzerine Şemun aleyhisselam, Allahü
teâlâya yalvarıp; “Yâ Rabbî! Dünyâda yaşamayı, kâfirlerle senin
yolunda cihâd etmek için isterim. Eğer bu isteğim kalpten ve
samîmîyse beni kurtar.” diyerek dua etti. O anda bir melek gelip bağı
çözdü. Şem’un aleyhisselam kurtulunca, kendisine eziyet eden
hükümdârı, adamlarını ve kendi hanımını cezâlandırdı. İnsanları hak
yola dâvete devâm etti. Ona inanmayanlarla tek başına cihâd (harp)
etti. Çok ganîmet elde etti. Cihâd ederken susadığı zaman Allahü
teâlâ onun için taştan gâyet lezzetli bir su akıtırdı. Bu su o içip
kanıncaya kadar akardı. Kendisine büyük bir güç ve kuvvet verilmişti.