SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 3
Baixar para ler offline
Büyükdere Cad. Kırgülü Sok. Metrocity Avm D Blok No:4 K:4 Levent- İstanbul
Tel : 0 212 319 18 09 - Fax: 0 212 319 38 02
09.07.2015
Anayasa Mahkemesi’ nin 19.03.2015 Tarihli İptal Kararı Sonrasında
Kanuni Temsilcilerin Kamu Borçlarından Sorumlulukları
Bir şirkette yönetim kurulu üyesi olsun ya da olmasın üst düzey yönetimde bulunan ya da bulunacak
bütün profesyonellerin en çok merak ettikleri konuların başında; şirketin ödenmeyen kamu borçlarından
ve/ veya özel hukuk borçlarından kişisel olarak sorumluluklarının bulunup bulunmayacağı hususu
gelmektedir. Öyle ki üst düzey profesyoneller imza yetkisi alıp almamaya bile bu konuyu netleştirdikten
sonra karar vermek istemektedirler.
Anayasa Mahkemesi’ nin geçtiğimiz aylarda vermiş olduğu iptal kararı ile birlikte bu alandaki
düzenlemelerde değişmiştir. Bu yazımızda öncelikle bir şirketin kanuni temsilcisinin kim olduğu, kanuni
temsilcinin sorumluluğunun ne olduğu ve nihayet Anayasa Mahkemesi’ nin iptal kararı ile birlikte bundan
böyle sorumluluk konusunda nasıl bir uygulama ile karşı karşıya kalınabileceği ile ilgili değerlendirmelerde
bulunmaya çalışacağız.
Kanuni Temsilci Kimdir?
Sorumluluk altında olacak kişinin tespit edilebilmesi için öncelikle kanuni temsilcinin kim olduğu sorusuna
yanıt bulunması gerekecektir.
Kanuni temsilci; kanunların verdiği yetkiye dayanarak hak ve görev bakımından temsil ettiği gerçek
veya tüzel kişi adına ve hesabına muamelelere girişen kişi veya kişilerdir.
Ticaret Kanunu’na göre; anonim şirketlerde yönetim kurulu, limited şirketlerde ise şirket müdürü/müdürleri
şirketi yönetmek ve temsil etmekle görevlendirilmiş organlardır.
Anonim şirketlerde yönetim kurulu üyeleri, temsil yetkilerini TTK m. 370/2 uyarınca murahhas üyelere ya da
murahhas müdürlere devredebilirler. Bu düzenleme ile kastedilmek istenen şirketi temsil ve ilzam etmek
üzere imza yetkisinin yönetim kurulu üyelerinden biri yada bir kaçına ya da yönetim kurulu üyesi olmayan
3. kişilere verebileceğidir. Uygulamada her yönetim kurulu üyesinin imza yetkisine sahip olmadığı, bazı
yönetim kurulu üyelerinde imza yetkisinin bulunduğu bazılarında ise bulunmadığı görülmektedir. Limited
şirketlerde de şirketin yönetimi ve temsili bir veya birden fazla ortağa veya tüm ortaklara ya da 3. kişilere
verilebilecektir.
Yönetim Kurulu üyeleri şirketi temsil yetkilerini devretmedikçe kendileri, devrettiler ise devrettikleri kişiler,
limited şirketlerde de şirketi temsil yetkisi kime verilmiş ise o kişi gerek 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili
Usulü Hakkında Kanun’un Mükerrer 35. maddesi gerekse de Vergi Usul Kanunu’ nun 10. maddesi
anlamında “kanuni temsilci” sayılacaklardır.
Büyükdere Cad. Kırgülü Sok. Metrocity Avm D Blok No:4 K:4 Levent- İstanbul
Tel : 0 212 319 18 09 - Fax: 0 212 319 38 02
Kanuni Temsilcinin Sorumluluğu Nedir?
Kanuni temsilcilerin sorumlulukları Vergi Usul Kanun’u (“VUK”), 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili
Usulü Hakkında Kanun ( “6183 Sayılı Kanun” ) ve 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Hakkında Kanun ( “5510 Sayılı Kanun” ) da düzenlenmiştir.
i. VUK Kapsamında Sorumluluğu
Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesi hükmüne göre; anonim ve limited şirketlerin birer kurum olarak
mükellef ve sorumlu sıfatıyla yapmak zorunda oldukları ödevler, onların kanunî temsilcileri tarafından
yerine getirilecektir. Kanuni temsilcilerin görevlerini yerine getirmemeleri sebebiyle bu şirketlerin
varlıklarından alınamayan vergi ve buna bağlı alacaklar, rücû hakları bâki kalmak şartı ile (VUK 10/3),
görevlerini yerine getirmeyen kanunî temsilcilerin varlıklarından alınacaktır. (VUK 10/2).
ii. 6183 Sayılı Kanun Kapsamında Sorumluluğu
6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesi, tüzel kişilerden kamu alacaklarının tahsilini
düzenlemektedir. Bu maddeye göre; tüzel kişilerin malvarlığından tamamen veya kısmen tahsil
edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacakları, kanunî temsilcilerin ve tüzel kişiliği
olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından, ilgili kanun hükümlerine göre tahsil
edilecektir.
iii. 5510 Sayılı Kanun Kapsamında Sorumluluğu
5510 sayılı Kanunun 88. maddesinde; “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep
olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile
görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil
olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile
birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.” hükmü yer almaktadır.
Bu düzenleme gereğince tüzel kişiliğin borçlarından dolayı tüzel kişiliğin üst düzey yönetici ve
yetkililerinin borcun ödenmesinde müşterek ve müteselsil sorumluluğu bulunduğundan, SGK
tarafından borcun icraen takibi için tüzel kişilikle birlikte üst düzey yönetici ve yetkililerine aynı anda
ödeme emri gönderilmektedir.
Anayasa Mahkemesi Kararı ile 6183 Sayılı Kanun’ un Mükerrer 35.
Maddesinin Hangi Hükümleri İptal Edilmiştir?
Bir limited şirket ortağının, hisselerini 30 Aralık 2011 tarihinde devretmesine rağmen, 2011 yılı Aralık
ayına ait KDV ve muhtasar beyannamelerine ait borçlar ile 2011 yılına ait kurumlar vergisinin bu kişi
Büyükdere Cad. Kırgülü Sok. Metrocity Avm D Blok No:4 K:4 Levent- İstanbul
Tel : 0 212 319 18 09 - Fax: 0 212 319 38 02
ortaklıktan ayrıldıktan sonra ödenmemiş olması ve sözkonusu alacakların şirketten de tahsil
edilememiş olması nedeniyle 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. Maddesi gereğince hakkında haciz
işlemi uygulanması ve ilgilinin de bu işlemi dava etmesi, dilekçesinde buna dayanak gösterilen kanun
hükümlerinin Anayasaya aykırı olduğunu iddia etmesi üzerine İstanbul 6. Vergi Mahkemesi’nce
yapılan yargılama sonucunda, hem haciz işlemi iptal edilmiş, hem de Anayasaya aykırılık iddiası
ciddi bulunarak dosya Anayasa Mahkemesine gönderilmiştir.
Anayasa Mahkemesi ise yapmış olduğu inceleme sonucunda 6183 Sayılı Kanun’un “kanuni
temsilcilerin sorumluluğu ”nu düzenleyen sözkonusu olayda da şirket ortağının hisselerini satarak
şirketten ayrılmış olmasına karşın sorumlu tutulmasına zemin hazırlayan mükerrer 35’nci maddesinin
beş ve altıncı fıkralarını Anayasaya aykırı bularak iptal etmiştir.
İptaline karar verilen iki fıkra aşağıdaki gibidir;
“Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda kanuni temsilci veya teşekkülü
idare edenlerin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden
müteselsilen sorumlu tutulur.”
“Kanuni temsilcilerin sorumluluklarına dair 213 sayılı Vergi Usul Kanununda yer alan hükümler, bu
maddede düzenlenen sorumluluğu ortadan kaldırmaz."
Anayasa Mahkemesi; amme alacağının doğduğu veya ödenmesi gerektiği zamanlarda kanuni
temsilcilerin farklı kişiler olabileceği için, vergi ve diğer mali ödev ve sorumluluklarını zamanında ve
eksiksiz olarak yerine getiren kanuni temsilcilerin, sonradan kendilerinin görevde olmadığı ve
müdahale şanslarının bulunmadığı bir dönemde gerçekleşen bir eylemden dolayı müteselsilen
sorumlu tutulmalarının adalet ve hakkaniyet aykırı olduğu, bireyin bu şekilde belirsiz ve güvencesiz bir
biçimde kendi kusurundan kaynaklanmayan bir nedenle, başkalarının eylem veya ihmali sonucu
oluşacak sorumluluğa ortak olmasının adalet ve hakkaniyetle bağdaşmayacağı gerekçeleri ile ilgili
hükümleri iptal etmiştir.
Anayasa Mahkemesi’ nin İptal Kararı Ne Anlama Gelmektedir?
Anayasa Mahkemesinin bu iptal kararı, kanuni temsilcilerin geriye yönelik sorumluluklarını ortadan
kaldırmamış, sadece “kusurlu” olmadıkları halde sorumlu tutulmalarını engellemiştir. Kanuni temsilci
kendi döneminde doğan ve kendi döneminde ödenmesi gereken kamu borçlarının
ödenmemesinden kusuru bulunuyor ise sorumlu olacaktır.
Saygılarımızla
Arslan & Alkaya Hukuk Bürosu
Av. Nermin Alkaya

Mais conteúdo relacionado

Destaque

สาขาอาชีพแห่งอนาคต
สาขาอาชีพแห่งอนาคตสาขาอาชีพแห่งอนาคต
สาขาอาชีพแห่งอนาคตWariyaphon Wongjirawat
 
Importance of Benefits Management in Strategic Change Initiatives
Importance of Benefits Management in Strategic Change InitiativesImportance of Benefits Management in Strategic Change Initiatives
Importance of Benefits Management in Strategic Change InitiativesTulin Cengiz
 
Activating the Subconscious through Meaningful Design
Activating the Subconscious through Meaningful DesignActivating the Subconscious through Meaningful Design
Activating the Subconscious through Meaningful Design(add)ventures
 
Strategic change analysis of royal bank of scotland
Strategic change analysis of royal bank of scotlandStrategic change analysis of royal bank of scotland
Strategic change analysis of royal bank of scotlandTulin Cengiz
 
Classification of Computer Networks
Classification of Computer Networks Classification of Computer Networks
Classification of Computer Networks Nazren Wak
 
Parrosam Netflix Report
Parrosam Netflix ReportParrosam Netflix Report
Parrosam Netflix Reportparrosam
 

Destaque (8)

สาขาอาชีพแห่งอนาคต
สาขาอาชีพแห่งอนาคตสาขาอาชีพแห่งอนาคต
สาขาอาชีพแห่งอนาคต
 
Importance of Benefits Management in Strategic Change Initiatives
Importance of Benefits Management in Strategic Change InitiativesImportance of Benefits Management in Strategic Change Initiatives
Importance of Benefits Management in Strategic Change Initiatives
 
Activating the Subconscious through Meaningful Design
Activating the Subconscious through Meaningful DesignActivating the Subconscious through Meaningful Design
Activating the Subconscious through Meaningful Design
 
thesisSlides
thesisSlidesthesisSlides
thesisSlides
 
Strategic change analysis of royal bank of scotland
Strategic change analysis of royal bank of scotlandStrategic change analysis of royal bank of scotland
Strategic change analysis of royal bank of scotland
 
Classification of Computer Networks
Classification of Computer Networks Classification of Computer Networks
Classification of Computer Networks
 
Parrosam Netflix Report
Parrosam Netflix ReportParrosam Netflix Report
Parrosam Netflix Report
 
Insite book
Insite bookInsite book
Insite book
 

Şirketlerin kanuni temsilcileri kamu borçlarından sorumlu mu?

  • 1. Büyükdere Cad. Kırgülü Sok. Metrocity Avm D Blok No:4 K:4 Levent- İstanbul Tel : 0 212 319 18 09 - Fax: 0 212 319 38 02 09.07.2015 Anayasa Mahkemesi’ nin 19.03.2015 Tarihli İptal Kararı Sonrasında Kanuni Temsilcilerin Kamu Borçlarından Sorumlulukları Bir şirkette yönetim kurulu üyesi olsun ya da olmasın üst düzey yönetimde bulunan ya da bulunacak bütün profesyonellerin en çok merak ettikleri konuların başında; şirketin ödenmeyen kamu borçlarından ve/ veya özel hukuk borçlarından kişisel olarak sorumluluklarının bulunup bulunmayacağı hususu gelmektedir. Öyle ki üst düzey profesyoneller imza yetkisi alıp almamaya bile bu konuyu netleştirdikten sonra karar vermek istemektedirler. Anayasa Mahkemesi’ nin geçtiğimiz aylarda vermiş olduğu iptal kararı ile birlikte bu alandaki düzenlemelerde değişmiştir. Bu yazımızda öncelikle bir şirketin kanuni temsilcisinin kim olduğu, kanuni temsilcinin sorumluluğunun ne olduğu ve nihayet Anayasa Mahkemesi’ nin iptal kararı ile birlikte bundan böyle sorumluluk konusunda nasıl bir uygulama ile karşı karşıya kalınabileceği ile ilgili değerlendirmelerde bulunmaya çalışacağız. Kanuni Temsilci Kimdir? Sorumluluk altında olacak kişinin tespit edilebilmesi için öncelikle kanuni temsilcinin kim olduğu sorusuna yanıt bulunması gerekecektir. Kanuni temsilci; kanunların verdiği yetkiye dayanarak hak ve görev bakımından temsil ettiği gerçek veya tüzel kişi adına ve hesabına muamelelere girişen kişi veya kişilerdir. Ticaret Kanunu’na göre; anonim şirketlerde yönetim kurulu, limited şirketlerde ise şirket müdürü/müdürleri şirketi yönetmek ve temsil etmekle görevlendirilmiş organlardır. Anonim şirketlerde yönetim kurulu üyeleri, temsil yetkilerini TTK m. 370/2 uyarınca murahhas üyelere ya da murahhas müdürlere devredebilirler. Bu düzenleme ile kastedilmek istenen şirketi temsil ve ilzam etmek üzere imza yetkisinin yönetim kurulu üyelerinden biri yada bir kaçına ya da yönetim kurulu üyesi olmayan 3. kişilere verebileceğidir. Uygulamada her yönetim kurulu üyesinin imza yetkisine sahip olmadığı, bazı yönetim kurulu üyelerinde imza yetkisinin bulunduğu bazılarında ise bulunmadığı görülmektedir. Limited şirketlerde de şirketin yönetimi ve temsili bir veya birden fazla ortağa veya tüm ortaklara ya da 3. kişilere verilebilecektir. Yönetim Kurulu üyeleri şirketi temsil yetkilerini devretmedikçe kendileri, devrettiler ise devrettikleri kişiler, limited şirketlerde de şirketi temsil yetkisi kime verilmiş ise o kişi gerek 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un Mükerrer 35. maddesi gerekse de Vergi Usul Kanunu’ nun 10. maddesi anlamında “kanuni temsilci” sayılacaklardır.
  • 2. Büyükdere Cad. Kırgülü Sok. Metrocity Avm D Blok No:4 K:4 Levent- İstanbul Tel : 0 212 319 18 09 - Fax: 0 212 319 38 02 Kanuni Temsilcinin Sorumluluğu Nedir? Kanuni temsilcilerin sorumlulukları Vergi Usul Kanun’u (“VUK”), 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun ( “6183 Sayılı Kanun” ) ve 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Hakkında Kanun ( “5510 Sayılı Kanun” ) da düzenlenmiştir. i. VUK Kapsamında Sorumluluğu Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesi hükmüne göre; anonim ve limited şirketlerin birer kurum olarak mükellef ve sorumlu sıfatıyla yapmak zorunda oldukları ödevler, onların kanunî temsilcileri tarafından yerine getirilecektir. Kanuni temsilcilerin görevlerini yerine getirmemeleri sebebiyle bu şirketlerin varlıklarından alınamayan vergi ve buna bağlı alacaklar, rücû hakları bâki kalmak şartı ile (VUK 10/3), görevlerini yerine getirmeyen kanunî temsilcilerin varlıklarından alınacaktır. (VUK 10/2). ii. 6183 Sayılı Kanun Kapsamında Sorumluluğu 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesi, tüzel kişilerden kamu alacaklarının tahsilini düzenlemektedir. Bu maddeye göre; tüzel kişilerin malvarlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacakları, kanunî temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından, ilgili kanun hükümlerine göre tahsil edilecektir. iii. 5510 Sayılı Kanun Kapsamında Sorumluluğu 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinde; “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.” hükmü yer almaktadır. Bu düzenleme gereğince tüzel kişiliğin borçlarından dolayı tüzel kişiliğin üst düzey yönetici ve yetkililerinin borcun ödenmesinde müşterek ve müteselsil sorumluluğu bulunduğundan, SGK tarafından borcun icraen takibi için tüzel kişilikle birlikte üst düzey yönetici ve yetkililerine aynı anda ödeme emri gönderilmektedir. Anayasa Mahkemesi Kararı ile 6183 Sayılı Kanun’ un Mükerrer 35. Maddesinin Hangi Hükümleri İptal Edilmiştir? Bir limited şirket ortağının, hisselerini 30 Aralık 2011 tarihinde devretmesine rağmen, 2011 yılı Aralık ayına ait KDV ve muhtasar beyannamelerine ait borçlar ile 2011 yılına ait kurumlar vergisinin bu kişi
  • 3. Büyükdere Cad. Kırgülü Sok. Metrocity Avm D Blok No:4 K:4 Levent- İstanbul Tel : 0 212 319 18 09 - Fax: 0 212 319 38 02 ortaklıktan ayrıldıktan sonra ödenmemiş olması ve sözkonusu alacakların şirketten de tahsil edilememiş olması nedeniyle 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. Maddesi gereğince hakkında haciz işlemi uygulanması ve ilgilinin de bu işlemi dava etmesi, dilekçesinde buna dayanak gösterilen kanun hükümlerinin Anayasaya aykırı olduğunu iddia etmesi üzerine İstanbul 6. Vergi Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucunda, hem haciz işlemi iptal edilmiş, hem de Anayasaya aykırılık iddiası ciddi bulunarak dosya Anayasa Mahkemesine gönderilmiştir. Anayasa Mahkemesi ise yapmış olduğu inceleme sonucunda 6183 Sayılı Kanun’un “kanuni temsilcilerin sorumluluğu ”nu düzenleyen sözkonusu olayda da şirket ortağının hisselerini satarak şirketten ayrılmış olmasına karşın sorumlu tutulmasına zemin hazırlayan mükerrer 35’nci maddesinin beş ve altıncı fıkralarını Anayasaya aykırı bularak iptal etmiştir. İptaline karar verilen iki fıkra aşağıdaki gibidir; “Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda kanuni temsilci veya teşekkülü idare edenlerin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur.” “Kanuni temsilcilerin sorumluluklarına dair 213 sayılı Vergi Usul Kanununda yer alan hükümler, bu maddede düzenlenen sorumluluğu ortadan kaldırmaz." Anayasa Mahkemesi; amme alacağının doğduğu veya ödenmesi gerektiği zamanlarda kanuni temsilcilerin farklı kişiler olabileceği için, vergi ve diğer mali ödev ve sorumluluklarını zamanında ve eksiksiz olarak yerine getiren kanuni temsilcilerin, sonradan kendilerinin görevde olmadığı ve müdahale şanslarının bulunmadığı bir dönemde gerçekleşen bir eylemden dolayı müteselsilen sorumlu tutulmalarının adalet ve hakkaniyet aykırı olduğu, bireyin bu şekilde belirsiz ve güvencesiz bir biçimde kendi kusurundan kaynaklanmayan bir nedenle, başkalarının eylem veya ihmali sonucu oluşacak sorumluluğa ortak olmasının adalet ve hakkaniyetle bağdaşmayacağı gerekçeleri ile ilgili hükümleri iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi’ nin İptal Kararı Ne Anlama Gelmektedir? Anayasa Mahkemesinin bu iptal kararı, kanuni temsilcilerin geriye yönelik sorumluluklarını ortadan kaldırmamış, sadece “kusurlu” olmadıkları halde sorumlu tutulmalarını engellemiştir. Kanuni temsilci kendi döneminde doğan ve kendi döneminde ödenmesi gereken kamu borçlarının ödenmemesinden kusuru bulunuyor ise sorumlu olacaktır. Saygılarımızla Arslan & Alkaya Hukuk Bürosu Av. Nermin Alkaya