1. Bilim
“Elementlerin Periyodik Tablosu” Posteri Derginizle Birlikte...
Teknik
ve Aylık Popüler Bilim Dergisi
Kasım 2011 Yıl 45 Sayı 528
4 TL
Evdeki Zararlı
Bilim ve Teknik
Kimyasal Maddeler
Kasım 2011
Yıl 45
Sayı 528
Dünya’dan Sonra
Evdeki Zararlı Kimyasal Maddeler
Nereye?
Parazitlerin Kurbanlarına
Oynadıkları Oyunlar
Dünyayı Besleyen Adam:
Norman Borlaug
Antioksidanları Belirlemede Yeni Bir Yöntem: CUPRAC
2011 Nobel Ödülleri
28
9 771300 338001
2. Bilim
Teknik
ve
Aylık Popüler Bilim Dergisi
Yıl 45 Sayı 528
Kasım 2011
“Benim mânevi mirasım ilim ve akıldır” Mustafa Kemal Atatürk
Katı, sıvı, gaz bütün maddeler kimyasal elementlerden ya da bunların oluşturduğu bileşiklerden oluşuyor.
Dünyayı ve içindekileri anlama çabası olan bilimin temelinde kimya var. Kimyanın insanlığa katkılarını ve kimya alanındaki gelişmeleri tanıtmak
için 2011 yılı Uluslararası Temel ve Uygulamalı Kimya Birliği’nin önerisiyle UNESCO tarafından Uluslararası Kimya Yılı ilan edildi.
“Kimya - Hayatımız, Geleceğimiz” sloganıyla konferanslar, sergiler, etkinlikler gerçekleştiriliyor, dergilerde konuya özel yazılar yayımlanıyor.
Bilim ve Teknik dergisi olarak biz de bu sayımızda kimya yılı etkinliklerine katkı sağlayacak yazılara yer verdik ve bir poster hazırladık.
Kimya yazıları Hacettepe Üniversitesi Kimya Bölümü’nden Prof. Dr. Adil Denizli’nin katkılarıyla hazırlandı. “Evsel Kimyasal Maddeler”
Getty
başlıklı yazıda, evlerimizde kullandığımız ve “temizlemeye çalıştığımız şeylerden genellikle daha tehlikeli” olan temizlik malzemelerine ve
eşyalarımızdaki kimyasallara dikkat çekiliyor. “Periyodik Tablonun Gelişiminin Kısa Tarihi” başlıklı yazımız “elementlerin özellikleri neden periyodik
olarak tekrarlanır?” sorusuna cevap arayışlarının tarihini anlatıyor. “Antioksidanları Belirlemede Yeni Bir Yöntem: CUPRAC” başlıklı yazı
İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Bölümü Analitik Kimya Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Reşat Apak ve çalışma grubunun
dünya literatürüne kazandırdığı, genel adı “bakır (II) iyonu indirgeme esaslı antioksidan kapasite” (CUPRAC) ölçüm yöntemi tanıtıyor.
Bilim ve Teknik dergisi iki kez elementlerin periyodik tablosu posteri yayımladı. Bunlardan edinemeyen birçok okuyucumuz yeni bir poster istiyordu.
Hem bu istekleri yerine getirmek hem de yeni eklenen elementlerle en güncel periyodik tabloyu vermek istiyorduk. Periodictable.com adlı
web sitesinde çalışmalarını yayımlayan araştırma grubunun hazırladığı, görüntülerle zenginleştirilmiş elementlerin periyodik tablosunun yayın
haklarını alarak dergimizin bu sayısında sizlere ulaştırdık. Beğeneceğinizi umduğumuz bu posterden sonra elementlerin periyodik tablosunu
etkileşimli ve animasyonlu olarak hazırlayacağız. Bu çalışmamızı etkileşimli bilim DVD’siyle sizlere sunacağız.
Dergimizin bu sayısında her yıl olduğu gibi Nobel Ödüllerini kazananları ve çalışmalarını tanıtıyoruz. Yine bu sayıda “Dünya’dan Sonra”,
“Adli Tıbbın Minik Kahramanları: Böcekler”, “Parazitlerin Kurbanlarına Oynadıkları Oyunlar”, “Dünyayı Besleyen Adam: Norman Borlaug” ve
“Wegener’in Yapbozu” başlıklı yazılarımızı ilgiyle okuyacağınızı düşünüyoruz.
12-20 Kasım tarihlerinde TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı var. Yazarımız Prof. Dr. Bahri Karaçay 13 Kasım Pazar günü TÜBİTAK standında,
TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları arasında yayımlanan “Yaşamın Sırrı DNA” adlı kitabını imzalayacak. Ayrıca Bilim ve Teknik dergisinin düzenlediği
“Bilim Söyleşisi” kapsamında beş ayrı yerde “Yaşamın Sırrı DNA: Genetik Reform ve Geleceğimiz” başlıklı sunumlar gerçekleştirecek.
Bu sunumların ayrıntıları “Haberler” kısmında veriliyor.
Kasım ayı bizler için çok yoğun geçecek. Sizleri kitap fuarındaki standımıza ve “Bilim Söyleşisi” etkinliğimize davet ediyoruz..
Saygılarımızla
Duran Akca
Sahibi Yazı ve Araştırma Grafik Tasarım - Uygulama Mali Yönetmen
TÜBİTAK Adına Başkan Alp Akoğlu Ödül Evren Töngür H. Mustafa Uçar
Prof. Dr. Yücel Altunbaşak (alp.akoglu@tubitak.gov.tr) (odul.tongur@tubitak.gov.tr) (mustafa.ucar@tubitak.gov.tr)
İlay Çelik
Genel Yayın Yönetmeni (ilay.celik@tubitak.gov.tr) Web İdari Hizmetler
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Dr. Özlem Kılıç Ekici Sadi Atılgan İmran Tok
Duran Akca (ozlem.ekici@tubitak.gov.tr) (sadi.atilgan@tubitak.gov.tr) (imran.tok@tubitak.gov.tr)
(duran.akca@tubitak.gov.tr) Dr. Bülent Gözcelioğlu Ersel Yavuz
(bulent.gozcelioglu@tubitak.gov.tr) (ersel.yavuz@tubitak.gov.tr)
Yayın Kurulu Dr. Özlem İkinci
(ozlem.ikinci@tubitak.gov.tr)
Dr. Kıvanç Dinçer
Doç. Dr. Tarık Baykara Dr. Zeynep Ünalan
(zeynep.unalan@tubitak.gov.tr)
Prof. Dr. Salih Çepni Yazışma Adresi Abone İlişkileri Fiyatı 4 TL
Prof. Dr. Süleyman İrvan Dr. Oğuzhan Vıcıl
(oguzhan.vicil@tubitak.gov.tr) Bilim ve Teknik Dergisi (312) 468 53 00 Yurtdışı Fiyatı 5 Euro.
Dr. Şükrü Kaya Atatürk Bulvarı Faks: (312) 427 13 36
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Onat No: 221 Kavaklıdere 06100 abone@tubitak.gov.tr Dağıtım: TDP A.Ş.
Prof. Dr. Muharrem Yazıcı Redaksiyon Çankaya - Ankara http://www.tdp.com.tr
Sevil Kıvan İnternet
(sevil.kivan@tubitak.gov.tr) Tel www.biltek.tubitak.gov.tr Baskı: İhlas Gazetecilik A.Ş.
Özlem Özbal (312) 427 06 25 ihlasgazetecilikkurumsal.com
(312) 427 23 92 e-posta Tel: (212) 454 30 00
(ozlem.ozbal@tubitak.gov.tr) bteknik@tubitak.gov.tr
Faks Baskı Tarihi: 29.10.2011
(312) 427 66 77 ISSN 977-1300-3380
Bilim ve Teknik Dergisi, Milli Eğitim Bakanlığı [Tebliğler Dergisi, 30.11.1970, sayfa 407B, karar no: 10247]
tarafından lise ve dengi okullara; Genelkurmay Başkanlığı [7 Şubat 1979, HRK: 4013-22-79
Eğt. Krs. Ş. sayı Nşr.83] tarafından Silahlı Kuvvetler personeline tavsiye edilmiştir.
3. İçindekiler
26 Bu gezegen bir gün bize yetmeyecek. Ya da merakımız bizi başka dünyaları keşfetmeye, oralara yerleşmeye zorlayacak.
Bu şimdilik hayal gibi görünse de insanoğlu eninde sonunda uzaya yerleşecek.
Üstelik bu Ay ve Mars gibi yakın gökcisimleriyle sınırlı kalmayacak.
Bir gün Güneş Sistemi’nden de öteye giderek tüm Samanyolu’nu kolonileştirme yolunda ilerleyeceğiz.
40
İnsanlar hastalık ve enfeksiyonlarla savaşmak için evlerini temiz tutmayı öğrendiler. Bunun için de biz kimyacılar çeşitli temizleyiciler ve dezenfektanlar
ürettik. Ortaya çıkan sorun temizlik hevesimizin çok ötesine ulaştı. Bugün kullandığımız temizleyiciler temizlemeye çalıştığımız şeylerden genellikle
daha tehlikeli. Evsel temizlik malzemeleri alkol, amonyak, beyazlatıcı, formaldehit ve alkali maddeler içeriyor. Bu maddeler bulantı, kusma, yangı,
göz, burun, boğaz ve solunum sisteminde yanmalara neden oluyor. Nörolojik hasarlar, akciğer ve böbrek hasarı, körlük, astım ve kanser gibi çok
önemli sorunlarla da bağlantıları var. Son zamanlarda yapılan çalışmalarda, birçok evsel üründe bulunan alevlenmeyi önleyici kimyasal maddelerin de
(polibromlu difenil eterler, PDBE) genel sağlığı etkilemelerinin yanı sıra kadınlarda doğurganlığı azaltabildiği gösterildi.
60 Tarihin sessiz kahramanları vardır, kimsenin adlarını bilmediği.
Oysa onların yaptıkları yerkürenin her köşesine ulaşmış, milyonlarca insanın
hayatına dokunmuştur. Norman Borlaug işte bu kahramanlardan biri.
4. Haberler ........................................................................................................................................... 4
+
Ctrl+Alt+Del / Levent Daşkıran ................................................................................................. 12
76
Türkiye Doğası
Bülent Gözcelioğlu
Tekno-Yaşam / Osman Topaç ...................................................................................................... 14
İvmelenen Evren: Süpernovalardan Karanlık Enerjiye
84
Sağlık
2011 Nobel Fizik Ödülü / Zeynep Ünalan ................................................................................. 16 Ferda Şenel
Nobel Kimya Ödülü “Altın Oran”a Sahip Kuazikristallerin Keşfi / İlay Çelik.................................. 20
Nobel Tıp veya Fizyoloji Ödülü Bağışıklık Sistemimizin Sırları / İlay Çelik........................ 24
88
Gökyüzü
Alp Akoğlu
Dünya’dan Sonra / Alp Akoğlu......................................................................................................... 26
Adli Tıbbın Minik Kahramanları: Böcekler / Özlem Ak İkinci................................................... 34
90
Bilim Tarihinden
H. Gazi Topdemir
Parazitlerin Kurbanlarına Oynadıkları Oyunlar / Özlem Kılıç Ekici ..................................... 40
Evsel Kimyasal Maddeler / Adil Denizli - Handan Yavuz ......................................................... 46
93
Periyodik Tablonun Gelişiminin Kısa Tarihi / Deniz Türkmen - Adil Denizli .................... 52 Yayın Dünyası
İlay Çelik
Antioksidanları Belirlemede Yeni Bir Yöntem: CUPRAC /
Reşat Apak - Kubilay Güçlü - Mustafa Özyürek - S. Esin Çelik - Burcu Bekdeşer - Mustafa Bener .56
94
Zekâ Oyunları
Dünyayı Besleyen Adam: Norman Borlaug / Bahri Karaçay .................................................. 60 Emrehan Halıcı
Wegener’in Yapbozu / Esra Önde - Alper Gürbüz..................................................................... 68
John Stuart Mill ve Tümevarım Kuralları / Hüseyin Gazi Topdemir ..................................... 72
5. Haberler
Aroma
ve solunum yollarının tahriş olmasına ne- gelmiş bir metal aynı zamanda manyetik
den olabilecek, ikincil organik bileşikler alan içine yerleştirildiğinde manyetik alanı
Terapilerindeki
olarak adlandırılan çok küçük parçacıklar dışlıyor. Maddenin içine nüfuz edemiyor.
ortaya çıkıyor. Aslında süperiletken maddenin yüzeyinde
Tehlike
Dr. Der-Jen Hsu ve meslektaşlarının meydana gelen elektrik akımı, uygulanan
yaptığı bu çalışmayla kişilerin kendilerini manyetik alana zıt yönde ve büyüklükte
Özlem Kılıç Ekici iyi ve mutlu hissetmek için yaptırdıkları manyetik alan meydana getirerek uygu-
bazı uygulamaların aslında sağlıkları için lanan manyetik alanın etkisini sıfırlıyor.
risk oluşturabileceği ihtimalini göz önün- Bu davranışı gösteren metallere 1. Tip
de bulundurmaları gerektiğini göstermesi süperiletkenler deniyor. 1930’larda ise
açısından önemli olduğu belirtiliyor. süperiletkenliğe geçiş fazı daha karmaşık
olan, daha çok alaşım olan 2. Tip süperi-
Yeni Tip
letkenler, önce kuramsal olarak sonra bazı
alaşımlarda da deneysel olarak tespit edil-
Süperiletken
di. Bir 2. Tip süperiletken manyetik alan
içine yerleştirildiğinde manyetik alan bazı
Malzemeler
bölgelere nüfuz edebiliyor bazı bölgelere
nüfuz edemiyor, malzeme içinde vorteks-
Zeynep Ünalan ler oluşuyordu.
Süperiletkenliğin kuramsal dayanakla-
S üperiletkenliğin 100. yılını kutladı-
ğımız bu günlerde ilginç bir gelişme
yaşandı. 1. Tip ve 2. Tip süperiletken-
rını inceleyen Babaev ve Silaev elektron-
ların bazısının 1. Tip süperiletkenlerdeki
elektronlar gibi, bazısının ise 2. Tip süper-
ler olarak iki sınıfta incelenen süperi- letkenlerdeki elektronlar gibi davranabi-
letkenlere yeni bir sınıf eklendi: 1,5 Tip leceği malzemeler olabileceğini ve malze-
Süperiletkenler. Massachusetts Amherst menin bazı bölgelerinde manyetik alanın
Üniversitesi’nden Egor Babaev ve İsveç tamamen dışlanacağını, bazı bölgelerinde
Kraliyet Teknoloji Enstitüsü’nden Mikha- ise 2. Tip süperiletken davranış görülece-
il Silaev’in 1,5 Tip süperiletkenler olarak ğini öngörüyor. Kuramdan hareketle de-
isimlendirdiği, 1. ve 2. Tip süperiletkenlik neysel araştırmacıların 1,5 Tipi süperilet-
özelliklerini bir arada gösteren malzeme- ken malzemeler üretmesi bekleniyor.
E nvironmental Engineering Science der-
gisinde yayımlanan bir çalışmaya göre
lerin kuramını açıkladığı makale, Physical
Review B dergisinin Ekim ayı sayısında
Otizmli
güzel kokulu, uçucu yağlarla yapılan ve yayımlandı.
aromaterapi de denilen masaj terapilerin-
Bireylerde Yüz
de kullanılan yağlar içerdikleri uçucu or-
ganik bileşikler ve çok küçük parçacıklar
Özellikleri
nedeniyle iç mekânlarda potansiyel hava
kirleticiler olarak tehlike yaratıyor
Belirlendi
Tayvan’daki farklı üniversitelerden
araştırmacıların katılımıyla gerçekleşti-
rilen bu çalışmada, güzel kokulu ve bitki Özlem Kılıç Ekici
özlü uçucu yağların, farklı test koşulların-
da kontrollü olarak ikincil organik bileşik-
ler oluşturma seviyeleri test edilmiş. Aynı
zamanda masaj merkezlerinde kullanılan
yağlar ve bu tip merkezlerdeki hava ör-
nekleri de analiz edilmiş. Bazı masaj mer-
kezlerinin tasarımının ve havalandırma
sistemlerinin, aromaterapi masajı sırasın- Bir metalde elektronların hiçbir diren-
da üretilen iç mekân hava kirleticilerinin ce maruz kalmadan ilerlemesi olarak özet-
seviyesini etkilediği sonucuna ulaşılmış. leyebileceğimiz süperiletkenlik ilk olarak
Güzel kokulu uçucu yağlar bitkilerden 1911’de cıvada gözleniyor. Her metalin
üretiliyor ve havaya uçucu organik bileşik- kendine özgü bir kritik sıcaklığın altında
ler bırakıyor. Bu uçucu organik bileşikler elektriksel direncinin tamamen ortadan
havadaki ozon ile tepkimeye girdiğinde kalkması, metalin süperiletken faza geçişi-
parçalanıyor ve yan ürün olarak gözlerin nin tek göstergesi değil. Süperiletken hale
4
6. Bilim ve Teknik Kasım 2011
O tizmli çocuklar otizmli olmayan
akranlarına göre nasıl farklılıklar
gösteriyor, nasıl ayırt ediliyorlar? Göz te-
ması kurmamaları, seslenildiğinde dönüp
bakmamaları, iletişim kurmada ve sosyal-
leşmede zorluk çekmeleri, konuşma bo-
zuklukları ve sürekli tekrarlanan hareket-
ler gibi gözlemlenebilen sosyal davranış
bozukluklarının yanı sıra bu çocukların
yüzlerindeki bazı çok küçük fiziksel özel-
liklerin de farklılık gösterdiğini biliyor
muydunuz?
İnsanlarda yüz ve beyin gelişimi bir-
birlerini etkileyecek şekilde eşzamanlı
bir şekilde meydana geliyor. Bu gelişim
süreci anne karnında başlayarak gençlik
dönemine kadar devam ediyor. Missou-
ri Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı
otizmli çocukların yüz özellikleri ile nor-
mal gelişen çocukların yüz özelliklerini ve geometrisini hesapladığında otizmli ve ler arasındaki farklılıkları belirlemeye çalı-
şekillerini karşılaştırdığında çok belirgin normal gelişen çocukların yüz şekillerinde şan algoritmalar geliştirirken, Indiana’daki
farklılıklar olduğunu belirledi. önemli istatistiksel farklar olduğunu be- Notre Dame Üniversitesi’nden Kevin
lirlemiş (http://www.cbsnews.com/2300- Bowner ve meslektaşları irisler arasındaki
204_162-10009911.html?tag=page). benzerliklere yoğunlaşmış. Araştırmaları
Otizme özgü yüz özelliklerinin oluş- sonrası oluşturdukları test, kişinin etnik
maya başladığı zamanın tam olarak tespit kökenini ve cinsiyetini belirliyor.
edilmesinin otizme neden olan genetik ve/ İris embriyonik gelişim sırasında şe-
veya çevresel faktörlerin tanımlanmasına killeniyor ve fetüs büyüdükçe benzersiz
yardımcı olacağı düşünülüyor. Günümüz- bir desene kavuşuyor. Çevresel faktörlerle
de hâlâ otizmin genetik ya da çevresel fak- değişmemesi, iris dokusuna kimlik tespiti
törler neticesinde oluşup oluşmadığının açısından ideal bir biyometrik özellik ka-
kesin olarak bilinmediğini belirten uz- zandırıyor. İnsan nüfusunun büyük kıs-
Otizm yaygın gelişimsel bozukluk manlar, bu yeni bilginin otizmin başlangı- mında görülen koyu kahverengi gözün
spektrumlu çocuklarda genellikle aşağıda- çı hakkında önemli ipuçları verebileceğini zengin yapısı, 400-700 nm (nanometre)
ki fiziksel yüz özellikleri belirlenmiş: savunuyor. dalga boyundaki görünür ışıktan ziyade
•Yüzün üst kısmının daha geniş olması, 750 nm dalga boyundaki ışıkta ortaya çık-
İris Taramasına
özellikle fark edilen büyük ve iri gözler tığı için, gözün yakın kızılaltı ışık içinde
•Yüzün orta kısmının, özellikle yanak- iken fotoğrafı çekiliyor. Daha sonra gözün
Farklı Bir
ların ve burnun daha kısa ve basık olması iris kısmını seçen bir yazılım kullanılıyor.
•Dudakların ve özellikle üst dudağın Stroma adı verilen doku liflerinin ışığı na-
Bakış Açısı
ortasındaki ve burnun altındaki oluğun sıl yansıttığına bakılarak irisin deseni çı-
daha geniş olması karılıyor. Bu bilgi daha sonra iris kodu adı
Bu özelliklerin bazılarının hemen göze Zeynep Ünalan verilen sayısal koda dönüştürülüyor.
çarpmayan ince farklılıklar olduğunu Bowner ve meslektaşları etnik kökeni
belirten araştırmacılar bu farklılıkların,
araştırmaya dâhil edilen her çocuğun baş
ve yüz görüntülerinin üç boyutlu kamera
İ ris kodlama, kimlik saptamak amacıyla
kullanılan ve güvenilirlik derecesi par-
mak izinden daha yüksek olan biyometrik
belli olan birçok insanın irisini incelemiş,
stromalardaki çizgileri ve noktaları karşı-
laştırmış ve sonunda aynı ırktan gelen ki-
sistemi ile kayıt edilmesi ve incelenmesi bir yöntem. İlk olarak 1985’de Leonard şilerin irislerindeki ortak özellikleri bulan
sonucu ortaya çıktığını bildiriyor. Araş- Flom ve Aran Safir her bireyin iris dese- özel bir algoritma geliştirmiş. Araştırma-
tırmada yaşları 8-12 arasında değişen 64 ninin farklı olduğunu ispatladı, ardından cıların geliştirdiği yazılım programı etnik
otizmli ve 41 normal gelişen oğlan çocuğu 1991’de John Dougman iris tanımlama kökeni bilinmeyen 1200 kişiye uygulan-
analiz edilmiş. Kamera sistemi ile her bir işlemini gerçekleştiren bir kod yazdı. Bil- mış ve kişinin beyaz ırktan mı sarı ırktan
çocuğun baş bölgesi üç boyutlu olarak gö- gisayarla irisi taranan kişinin iris deseni mı olduğu % 90’ın üstünde bir başarıyla
rüntülenmiş. Her çocuğun yüzünde spe- çıkarılıyor ve sayısal koda dönüştürülü- belirlenebilmiş. Grubun cinsiyet belirleme
sifik 17 nokta belirlenerek koordinatları yor. Bu kod veritabanındaki diğer kodlarla konusundaki başarısı daha düşük. Algo-
haritalanmış. Araştırmayı yürüten ekip bu karşılaştırılıp eşleştirilerek kimlik tespiti ritma kişinin cinsiyetini % 62 doğrulukla
17 noktayı kullanarak her yüzün detaylı yapılabiliyor. Bilim insanları yıllardır iris- belirleyebiliyor.
5
7. Haberler
Optiği,
böyle bir yöntem ilk defa kullanılıyor. Pa-
tojenleri tespit etmek için kullanılmakta
Nanoteknoloji
olan yöntemler genelde numune hazırlama,
numunenin laboratuvara götürülmesi ve
ve Biyolojiyle
analiz edilmesi gibi uzun sürebilen aşamalar
içeriyor. Bu yöntem ise hem düşük maliyetli
Birleştiren
hem de daha hızlı. ABD Ulusal Bilim Vakfı
(National Science Foundation) Altuğ’un eki-
Türk Bilim Kadını
bine cihazı klinik kullanıma hazır hale ge-
tirmeleri için beş milyon dolar vermiş. İlgili
akademisyen okuyucularımız araştırmanın
Zeynep Ünalan detaylarını Nano Letters dergisinin 2010
yılı Kasım sayısında yayımlanan, “Biyolojik
L isans eğitimlerini ülkemizde başarıyla
tamamlayan gençlerimizin bir kısmı
lisansüstü ve doktora çalışmaları için yurt-
ortamdaki canlı virüslerin optoakışkan na-
noplazmik biyosensörlerle doğrudan tespi-
ti” (An Optofluidic Nanoplasmonic Biosensor
dışını, çoğunlukla ABD’yi ve Avrupa’yı ter- for Direct Detection of Live Viruses from Bi-
cih ediyor ve büyük oranda da başarılı olu- ological Media) adlı makaleden öğrenebilir.
yorlar. Doktora sonrası akademik hayatına görülen bir bilim ödülü. ABD Bilim ve Tek- New York Şehir Üniversitesi’nden Mar-
yurt dışında devam eden ve dünyanın önde noloji Politikaları Ofisi’yle birlikte enerji, tin Moskovits Hatice Altuğ’u birbirinden
gelen üniversitelerinde öğretim görevlisi savunma, sağlık, eğitim bakanlığı gibi ba- bağımsız olarak geliştirilen teknolojileri tek
olarak araştırmalarına devam eden birçok kanlıkların belirlediği adaylar arasından bir cihazda başarılı bir şekilde toplayabilen
bilim insanımız var. Bu bilim insanlarının seçilen ve 26 Eylül 2011’de açıklanan ödül bir “entegre edici” olarak tanımlıyor. Boston
aldığı üstün başarı ödülleri, hepimizi gu- sahipleri arasında Hatice Altuğ da var. Al- Üniversitesi’nden Araştırma ve Lisansüstü ve
rurlandıran, Türk insanıyla bilim arasında tuğ yine ABD’de yayımlanan popüler bilim Doktora Eğitim Dekanı Profesör Selim Ünlü
büyük mesafe olduğu yönündeki fikirleri dergilerinden Popular Science’ın (Popüler ise Altuğ’un gördüğü takdiri hak ettiğini, ça-
çürüten, sevindirici başarılar. Bilim) seçtiği, yılın en parlak 10 bilim insanı lışmasının hem gündemdeki bilimsel pren-
arasında da yer alıyor. sipleri ve mühendislik kabiliyetini kullanma-
Altuğ ve aralarında başka Türk bilim sı hem de eldeki teknolojiyi günlük problem-
insanlarının da olduğu ekibi, vücuttaki has- lere çözüm getiren bir yeniliğe dönüştürmesi
talık yapıcıları, örneğin virüsleri tespit eden yönüyle benzersiz olduğunu vurguluyor.
bir optik biyosensör geliştirmiş. Araştırma-
cılar bunun için antikorlarla kaplanmış ve
Gerçek Ortamda
üzerinde nano büyüklükte bir sürü delik
bulunan, yarıiletken bir ızgara kullanıyor.
Karşılıklı Etkileşim
Izgara üzerine belli bir dalga boyunda ışık
düşürülüyor. Işık fotonları metaldeki elekt-
ronlarla etkileşiyor, elektronları uyarıyor ve
bunun sonucunda metal ve hava ara yüze- Alp Akoğlu
Bilkent Üniversitesi Fizik Bölümü mezu- yinde plazmonlar (yüzeye paralel yönde
nu Hatice Altuğ 2007 yılından beri Boston ilerleyen elektormanyetik dalgalar) oluşu-
Üniversitesi Elektrik ve Bilgisayar Mühen- yor. Oluşan dalgaların dalga boyu, gelen ışı-
disliği Bölümü’nde öğretim üyesi. Dokto- ğınkiyle aynı. Araştırmayı ilginç kılan tespit
rasını Stanford Üniversitesi’nde yeni lazer şöyle: Izgaranın üzerine, içinde virüsler olan
sistemleri ve optik aletler üzerinde yapan kan serum örneği dökülüyor. Aynı üniver-
Altuğ, optik konusundaki deneyimini na- siteden mikrobiyologlarla çalışan Altuğ
noteknoloji alanında kullanmış. Sonrasında genetik malzeme olarak RNA’yı kullanan
biyoloji de araştırmasının bir parçası haline virüsleri kullanıyor. Nanoakışkan, ızgara-
gelmiş. Hatice Altuğ en son virüslerin tespiti daki deliklerden geçerken antikorlar virüsü
için kullanılan optik nano-sensörler ile dik- yakalarsa, yayılan ışığın dalga boyunda kır-
katleri üzerine çekmiş.
ABD Başkanlığı Erken Kariyer Ödülü,
ABD Başkanı tarafından bilim ve mühen-
mızıya kayma oluyor. Diğer bir ifadeyle, ız-
gara üzerine düşürülen ışıktan daha büyük
dalga boyuna sahip bir ışık yayılıyor. Virüs-
ABD ’deki Carnegie Mellon Üni-
versitesi’ndeki ve Walt Dis-
ney şirketinin bir kuruluşu olan Disney Re-
dislik alanında üstün başarı gösteren, gele- lerin büyüklüğünün ve oluşan plazmonla- search’teki araştırmacılar SideBySide (Yan
cek vaat eden ve son derece üretken genç bi- rın metal yüzeyine nüfuz derinliğinin aynı Yana) adını verdikleri yeni bir cihaz geliştir-
lim insanlarına verilen, ABD’deki bir bilim olduğu bu cihaz, ışığı nano ölçekte kontrol di. İki cihazla bir yüzeye yansıtılan görün-
insanının alabileceği en yüksek onur olarak eden bir biyosensör. Virüslerin tespiti için tüler birbirleriyle etkileşime girebiliyor. Bu
6
8. Bilim ve Teknik Kasım 2011
yeni teknolojinin bilgisayar oyunlarında ve RASAT, 17 Ağustos 2011 tarihinde çek zamanlı görüntü işleme modülleri ile
eğitim alanında birçok uygulaması olacağı Rusya’dan uzaya gönderilmişti. Dünya çev- birlikte, Ankara’daki yer istasyonunun da
tahmin ediliyor. resindeki bir turunu yaklaşık olarak 98 da- uydu ile haberleşme testleri yapıldı. Dev-
SideBySide, elde tutulan cihazlar dışında kikada tamamlayan RASAT, 17 Ekim itiba- reye alma aşamasında yapılan bu testlerle,
herhangi bir başka sensöre ya da kameraya riyle dünya çevresinde 900 tur tamamladı. TÜBİTAK UZAY’da tasarlanıp üretilen alt
gereksinim duymuyor. Böylece kullanıcılar 17 Ağustos’taki fırlatmadan sonra, sistemlerin uzayda başarıyla çalıştıkları ka-
sistemi her yerde kolaylıkla kullanabiliyor. El RASAT’ın devreye alınma işlemleri başlatıl- nıtlanmış oldu.
cihazları hem kızılötesi hem de görünür dal- dı. Uydu ile iletişim kurmak için Ankara’da- Bu işlemlerin ardından, dünyanın ve
ga boylarında ışık yayıyor ve üzerlerinde bir ki ana yer istasyonuna ek olarak, Norveç’in Türkiye’nin çeşitli noktalarından alınan
kamera ile birlikte uzaklık ve hareket algıla- kuzeyindeki Andoya’daki geçici yer istasyo- test görüntüleri RASAT uydusundan An-
yıcılar bulunuyor. Kızılötesi kanaldan yan- nu kullanıldı. Geçici istasyon, RASAT ile kara’daki yer istasyonuna gönderilmeye
sıtılan işaretçilerle iki cihaz arasında etkile- iletişimi sıklaştırabilmek amacıyla kiralan- başlandı. İlk aşamada alınan görüntüler ile
şim sağlanıyor. Sistem bu işaretçileri izleye- dı. Kutupsal yörüngeye sahip olan RASAT, kameranın çeşitli ayarları yapılarak görün-
rek görüntülerin hareketini algılayabiliyor. Ankara’daki ana yer istasyonunun kapsama tülerin kalitesi artırıldı.
Günümüzde cep telefonları ve diğer mo- alanından günde 4 defa geçerken, Kutup Bir yedek Güneş paneli haricinde,
bil cihazlarla bilgisayarda yapabildiğimiz he- dairesine yakınlığından dolayı Andoya’daki uydu üzerinde bulunan onlarca modülün
men hemen her işi yapabiliyor, diğer kulla- istasyonun kapsama alanından günde 11 planlandığı şekilde çalıştığı görüldü. Bazı
nıcılarla bağlantı halinde olabiliyoruz. An- defa geçiyor. Andoya’daki yer istasyonunun cihazların testleri ise halen sürüyor. Önü-
cak bu cihazlar kişileri sanal ortamda buluş- kontrolü de Ankara’daki ekip tarafından in- müzdeki dönemde alt sistemlerin testi,
turuyor. SideBySide ise, bilgisayarlar ve cep ternet üzerinden gerçekleştirildi. yazılımların güncellenmesi, kameranın
telefonlarıyla gerçek ortamda sağlanamayan kalibrasyonu ve özel manevra testleri gibi
etkileşimi gerçekleştirebiliyor. çalışmalara devam edilecek. Arızalı güneş
Araştırmacılar bu yeni teknolojinin ye- paneli yedekli olduğundan, uydunun çalış-
teneklerini gösterebilmek için çeşitli uygu- masını olumsuz etkilemiyor.
lamalar geliştirmekle meşgul. Bu tip oyun- 7,5 metre siyah beyaz, 15 metre çok
lardan birinin adı Boks. Bu oyunda iki kişi bantlı (renkli) görüntüleme yeteneğine
ekran üzerinde boks maçı yapıyor. Goril adlı sahip, 93 kg ağırlığındaki RASAT, hiçbir
bir başka oyundaysa oyunculardan biri diğe- kısıtlama olmaksızın dünyanın her yerin-
rinin gorilini yakalamaya çalışıyor. den görüntü alabiliyor. RASAT’tan elde
Uygulamalar oyunlarla sınırlı değil. Ge- edilecek uydu görüntülerinin şehir bölge
liştirilen uygulamalar arasında dosyaların ve planlama, ormancılık, tarım, afet yönetimi
iletişim bilgilerinin kullanıcılar arasında ko- ve benzeri amaçlarla da kullanılması plan-
layca paylaşılabilmesini sağlayan bir uygu- lanıyor.
lama da var. Üstelik uygulamalar iki boyut- RASAT uydusunun sistem mühendisli-
la da sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Ge- ği ve sistem tasarımı Türkiye’de, yurtdışın-
liştirilen üç boyutlu bir görüntüleyici yardı- dan danışmanlık hizmeti alınmadan veya
mıyla kullanıcılar üç boyutlu sanal ortamları mühendislik desteği alınmadan, TÜBİ-
birlikte gezebiliyor. TAK UZAY’da görevli Türk mühendisler
ve teknisyenler tarafından yapıldı ve tüm
testler Türkiye’de gerçekleştirildi.
RASAT
Görev ömrünün 3 yıl olacağı hesapla-
nan RASAT, Türkiye’nin bundan sonraki
Uzaydan Görüntü
tüm uzay projeleri için bir mihenk taşı ola-
RASAT’ın fırlatma aracından ayrılma- rak Türkiye’de yeni bir dönem başlatıyor.
Almaya Başladı?
sından sonra başlayan devreye alma aşa- Bu proje kapsamında üretilen yeni yerli
masında, yer istasyonundan uyduya uçuş uydu alt sistemleri uzayda uçuş tarihçe-
bilgisayarı yazılımları ile yönelim belirleme si kazanıyor. Gelecekte Türk sanayisinin,
ve kontrol yazılımı yüklendi. Uydu, 15 gün üniversitelerin ve araştırma kurumlarının
T ÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araş-
tırma Enstitüsü (TÜBİTAK UZAY)
tarafından DPT desteğiyle tasarlanıp üre-
içinde yörüngede kararlı bir konuma, gö-
rüntü almaya hazır hale getirildi. Uydunun
hassas yönelim kipine alınmasının ardından
da bu bilgi birikiminden faydalanması he-
defleniyor. RASAT, gelecek nesil askeri ve
bilimsel amaçlı Türk uydu görevleri için,
tilen uzaktan algılama uydusu RASAT’ın modül ve yer istasyonu testlerine geçildi. alt sistemlerin uzayda denenmesinde bir
dünyanın dört bir tarafından çektiği ilk TÜBİTAK UZAY’da, Türk mühendis- test ve doğrulama aracı olarak katkı sağ-
görüntüler, enstitünün Ortadoğu Teknik ler ve teknisyenler tarafından tasarlanan, layacak. RASAT’la ilgili güncel bilgiler ve
Üniversitesi (ODTÜ) yerleşkesinde kuru- üretilen ve test edilen BiLGE isimli uydu örnek görüntüler rasat.uzay.tubitak.gov.
lu binasındaki yer istasyonundan başarıyla görev bilgisayarı, T-REKS isimli X-Bant tr adresinden yayımlanmaya devam edi-
indirilmeye başlandı. haberleşme sistemi ve GEZGİN isimli ger- lecek.
7
9. Haberler
IQ Seviyesi görmüş. Bazılarının başarıları yaşıtları-
na göre standart IQ ölçeğinde 20 birim İklim Değişikliği
Ergenlikte kadar artarken diğerlerinin IQ seviyesi
önemli oranda düşmüş. Fauna ve Florayı
Artabiliyor Ama Bu değişimlerin anlamlı olup olmadı-
Küçültüyor
Azalabiliyor da!
ğını test etmek için, araştırmacılar man-
yetik rezonans görüntüleme sonuçlarını Özlem Kılıç Ekici
analiz etmiş. Her katılımcının sözel IQ
Özlem Ak İkinci olarak tanımlanan dil, matematik, genel
bilgi seviyelerini ve sözel olmayan IQ
olarak sınıflandırılan resimdeki eksik
U lusal Singapur Üniversitesi’nde yapı-
lan yeni bir çalışmaya göre küresel ik-
lim değişikliği, önemli besin kaynağı olan
parçayı bulma ve yapboz gibi etkinlik- birçok hayvan ve bitki çeşidinin vücut bü-
lerle hafızalarını ölçmüşler. Sonuçta IQ yüklüklerinin önemli ölçüde küçülmesine
seviyesindeki değişim ile beynin belli neden oluyor (http://dx.doi.org/10.1038/
bölümlerinin yapılarındaki değişim ara- nclimate1259). Mikroorganizmalardan
sında net bir ilişki olduğunu görmüşler. büyük avcılara kadar pek çok organizma
Prof. Price’a göre IQ seviyesinin ne- türünün yaklaşık % 45’inin zaman içinde
den bu kadar çok değiştiği ve neden bazı nesil olarak küçüldüğü belirlendi. Daha
kişilerin başarıları artarken diğerlerinin önce yapılan çalışmaların çoğunun, iklim
azaldığı henüz tam olarak açıklanamı- değişikliğinin yaşama alanlarına ve üre-
yor. Bir ihtimal olarak, katılımcılar ara- me döngüsüne olan etkilerini araştırdı-
sındaki farkın bazı katılımcıların daha ğını belirten uzmanlar, bu konunun bitki
erken gelişmesi ya da eğitimin rolü ola- ve hayvanların büyüklüklerine olan etki-
bileceği üzerinde duruluyor. sinin daha az dikkat çektiğini vurguluyor.
Sinir Görüntüleme Merkezi’nde ya- Hızla artan sıcaklıkların ve yağmur düze-
pılan diğer araştırmalarda ve diğer araş- nindeki değişikliklerin vücut büyüklüğü-
tırma grupları tarafından yapılan başka ne olan etkilerinin zaman içinde tahmin
çalışmalarda da beyin yapısının erişkin edilemeyecek kadar ciddi sonuçlar do-
yaşamı boyunca esnek olduğuna dair ğurabileceği belirtiliyor. İklim değişikliği
kanıtlar elde edilmiş. Örneğin erişkin üzerine yapılan bilimsel araştırmaların ve
yaşta okumayı öğrenen Kolombiya’daki gözlemlerin geçmiş zamandan günümü-
askerlerin beyinlerinin sol bölümündeki ze kadar olan tüm verilerini inceleyen ve
E ğitim ve iş hayatındaki başarılar ve
başarısızlıklar genellikle IQ sevi-
yesiyle ilişkilendirilir ve bu seviyenin
birkaç bölgenin okumayı bilmeyen kişi-
lere göre daha yoğun gri madde içerdiği
tespit edilmiş. Başka bir çalışmada ise
derleyen araştırma ekibi, birtakım çarpıcı
sonuçlara varmış. Buldukları fosil kayıtları
geçmişteki sıcaklık yükselmesi sonucunda
değişmediği düşünülür. Fakat Nature Londra’daki taksi şoförlerinde beynin hem kara hem de deniz organizmalarının
dergisinde yayımlanan bir çalışmaya hafıza ve yön bulma yeteneğinden so- gittikçe küçüldüğünü gösteriyor. Bugün-
göre, Londra Üniversitesi Sinir Siste- rumlu hipokampus bölgesinin daha bü- kü iklim değişikliğine benzer şekilde 55
mi Görüntüleme ve Sinir Bilim Eğitim yük hacme sahip olduğu görülmüş. milyon yıl önce gerçekleşen küresel ısın-
Merkezi’nden araştırmacılar tarafından Eğer beyin yapımız erişkin hayatımız ma periyodu sırasında kanatlı böceklerin,
IQ’nun sabit kalmadığı ilk kez tespit boyunca değişebiliyorsa IQ seviyemiz de arıların, örümceklerin, yabanarılarının ve
edilmiş. Çalışmanın sonuçlarına göre mi değişiyor sorusuna, Prof. Price “evet” karıncaların birkaç bin yıl içerisinde % 50-
12-19 yaşları arasındaki gençlerin IQ diye yanıtlıyor. Sinir Bilim ve Ruh Sağ- 75 oranında küçüldüğü bildiriliyor. Sincap
diğer bir deyişle zekâ katsayıları artabili- lığı Bölümü Başkanı Dr. John Williams ve ağaç faresi gibi memeli hayvanlar % 40
yor da, azalabiliyor da. Bunun da beynin ise bu çalışmanın insan beyninin ne ka- oranında küçülmüş durumda. Şimdiki
yapısında meydana gelen değişikliklerle dar esnek olduğunu göstermesi açısında ısınmanın hızının geçmişteki Paleosen-
ilgili olduğu düşünülüyor. önemli olduğunu belirtiyor. Eosen maksimum sıcaklık döneminden
2004 yılında yaşları 12 ile 16 arasın- (zamanımızdan 65 milyon yıl önce başla-
da değişen 33 sağlıklı gencin katılımıyla yıp 23 milyon yıl önce sona eren jeolojik
gerçekleştirilen çalışmada yapılan test- zaman dilimi) daha da yüksek olduğu-
ler, 2008 yılında tekrarlanmış ve her iki nun altı çiziliyor. Günümüzdeki küresel
teste de katılanların beyin yapıları man- ısınmanın şimdiden birçok organizma
yetik rezonans görüntüleme yöntemiyle türünde küçülmeye neden olduğu vurgu-
görüntülenmiş. Sonuçlar karşılaştırıl- lanıyor. İncelenen 85 örnekten % 45’inin
dığında araştırmanın yürütücüsü Prof. değişmeden kaldığı, geri kalanın 5’inden
Price ve meslektaşları, gençlerin IQ sevi- 4’ünün zaman içinde ufaldığı, beşincinin
yelerinde önemli değişiklikler olduğunu ise gittikçe büyüdüğü tespit edilmiş. Bazı
8
10. Bilim ve Teknik Kasım 2011
küçüldüğü bildiriliyor. Karbon kirliliğinin da Nuon Solar Ekibi ikinciliği, Amerika
ortalama küresel sıcaklığa 1 oC eklediği ve Michigan Üniversitesi de üçüncülüğü el-
sera gazı yayılımının devam etmesi ile yüz- de etti. TÜBİTAK Alternatif Enerjili Araç
yıllar sonunda termometreyi 4-5 oC yuka- Yarışları’nda da pek çok defa boy göster-
rı çekeceği biliniyor. Küresel ısınma daha miş ve dereceler kazanmış takımlarımız-
önce eşi benzeri görülmemiş bir biçimde dan İstanbul Üniversitesi-SOCRAT ekibi
gerçekleştiği için birçok organizma, özel- Astay adlı aracıyla sekizinci, Sakarya Üni-
likle de nesil zamanları uzun olanlar bu versitesi-SAITEM ekibi Saguar 2 adlı ara-
duruma çok çabuk uyum ve tepki göstere- cıyla on beşinci, Anadolu Üniversitesi So-
miyor. Vücutların küçülmesiyle ilgili ger- lar Team ekibi ise Sunatolia adlı aracıy-
çek mekanizmalar ve özellikle neden bazı la yirmi üçüncü olarak ülkemizi başarıy-
organizmaların diğerlerine göre daha çok la temsil ettiler.
etkilendiğinin altındaki gerçekler henüz
tam olarak bilinmiyor.
Veolia World
küçülmelerin şaşırtıcı olduğunu belirten Solar Challenge
Güneş Enerjili
araştırmacılar, bitkilerin artan atmosfe-
rik karbondioksit gazı karşısında özellikle
Araç Yarışları
büyümesi gerektiği tahmin edilirken, tam İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fa-
aksine sıcaklık, nem ve besin kaynakla- kültesi Elektrik-Elektronik Mühendislik
rındaki değişimler sonucunda giderek Bölümü öğrencileri tarafından üretilen
küçüldüğünü bildiriyor. Böcekler, sürün- Tuncay Baydemir SOCRAT-Astay Güneş arabası, ilk kez ka-
genler ve hem suda hem karada yaşayan tıldığı bu organizasyonda 21 farklı ülkeden
amfibiler gibi soğuk kanlı hayvanlarda
etkinin doğrudan gözlemlendiği söyleni-
yor. Yapılan araştırmalar yukarıya doğru
V eolia World Solar Challenge Gü-
neş Enerjili Araç Yarışları 16-22
Ekim 2011 tarihlerinde Avustralya’da ya-
katılan ve kontrolleri geçen 37 araç arasına
girdi. Yarış kontrollerinde ve yarışlar esna-
sında karşılaşılan tüm olumsuzlukların ve
olan 1 oC’lik değişimin metabolizmanın pıldı. Takımlar kuzey bölgesinin başken- zorlu çevre koşullarının başarıyla üstesin-
hızını yaklaşık olarak % 10 artırdığını ve ti olan Darwin kentinden başlayarak gü- den gelen ekip, MIT, Cambridge Üniversi-
dolayısıyla organizmanın kullandığı ener- neye, 3000 km mesafedeki güney eyaleti- tesi ve Stanford Üniversitesi gibi yıllardır
jinin de buna paralel olarak arttığını gös- nin başkenti Adelaide’a en önce varmaya bu yarışlara katılan tecrübeli ekipleri geri-
teriyor. Bunun sonucunun da küçülme çalıştı. Yarışlarda Japonya Tokai Üniversi- de bırakıp dünya sekizincisi olarak kayda
olduğu açıklanıyor. Örneğin kara kurba- tesi takımı birinciliği kazanırken Hollan- değer bir başarıya imza attı.
ğası, kara kaplumbağası, deniz iguanası ve
kertenkelelerin vücut çevresinin son 20 yıl
içinde gözle görülür bir şekilde küçüldüğü
ifade ediliyor. Milyarlarca insanın protein
kaynağı olan deniz ve tatlı su türlerinde
gözlemlenen küçülmelerden, aşırı balık
avlamanın yanı sıra özellikle nehirlerde ve
göllerde meydana gelen ısınmanın sorum-
lu olduğu belirtiliyor. Kuşlar özellikle de
tüneyen ötücü kuşlar, atmacalar ve martı-
lar, ayrıca koyun, alageyik, ve kutup ayıları
gibi memeliler de vücut kütlesi bakımın-
dan azalma gösteriyor. En çok endişe du-
yulan değişiklik ise okyanusta bulunan ve
gıda zincirinin en altında yer alan bitkisel
planktonlarda ve kalsiyum yapımında yer
alan canlılarda yaşanıyor. Okyanusların
gittikçe asitleşmesinin ve su sıcaklığının
artmasının, suyun oksijen ve besin madde-
si tutma kapasitesini düşürmesi neticesin-
de bu organizmaların gittikçe azaldığı ve
9
11. Haberler
Gündemdeki
Dr. Bahri
Türkiye Canlıları
Karaçay’ın
Bilim Söyleşisi
Bülent Gözcelioğlu
Özlem Ak İkinci T ürkiye’de yaşayan canlıların çeşitliliği
bilenler için farklı anlamlar taşır. Ko-
nunun uzmanı bilim insanlarının dışında
doğaseverler, doğa fotoğrafçıları canlı çe-
şitliliğini gözlemler ve fotoğraflar. Konuya
uzak olanlar için (medya dâhil) aslında
ülkemizde yaşayan bir hayvan hiç bilinmi-
yormuş gibi tanımlanabilir ya da insanları dan da açıklıktan öldüğü söylendi. Ancak
çok şaşırtabilir. Bunların temelinde ülke- bu hayvan ülkemizde yaşayan bir kemirici
mizde yaşayan canlıların halka yeterince türü. Karadeniz bölgesinde ve Trakya’da
tanıtılmaması yatar. Şimdi bunlardan ba- karışık yaprak döken ormanlarda yaşıyor.
zılarına ayrıntılı olarak bakalım. Yediuyurlar gece aktif olduklarından ve
devamlı göz önünde bulunmadıklarından
Laos Kaya Faresi/Yediuyur ülkemiz doğasında yaşadıkları pek bilin-
Batı Karadeniz bölgesinde bulunan ve mez. Sincaba benzeyen vücut yapılarıyla
Laos kaya faresi olarak adlandırılan tür dikkat çeken yediuyurların boyları 15-20
yazılı basında geçtiğimiz günlerde yer aldı. cm kadardır. Uzun (10-20 cm) ve püs-
Güney Asya ülkelerinden kereste ithali sı- küllü kuyrukları vardır. Vücutlarının sırt
rasında kerestelerle birlikte geldiği, ardın- kısmı grimsi siyah, karın kısmıysa soluk
T ÜBİTAK Bilim ve Teknik
dergisi “Bilim Söyleşisi” et-
kinliğinin konuğu derginin yazar-
larından Dr. Bahri Karaçay. “Yaşa-
mın Sırrı: DNA” isimli kitabı 2010
yılında TÜBİTAK Popüler Bilim
Kitapları’ndan çıkan Iowa Üni-
versitesi Çocuk Nörolojisi Kürsü-
sü öğretim üyesi Dr. Karaçay, 13
Kasım’da İstanbul TÜYAP Kitap
Fuarı’ndaki TÜBİTAK standında
okurlarıyla tanışacak ve kitabını
imzalayacak. Bilim söyleşisi et-
kinliği kapsamında 14 Kasım’da
10:00-12:30 saatleri arasında İs-
tanbul Üniversitesi’nde, 15:30-
16:30 saatleri arasında Kabataş
Erkek Lisesi ‘nde, 15 Kasım’da
12:30-13:30 saatleri arasında
TÜYAP Karadeniz Salonu’nda,
15:00 -16:30 Fatih Üniversitesi’nde
ve 16 Kasım’da 15:00 -16:30 saat-
leri arasında İstanbul Atatürk Fen
Lisesi’nde “Yaşamın Sırrı DNA:
Genetik Reform ve Geleceğimiz”
başlığı altında söyleşiler yapacak.
10
12. Bilim ve Teknik Kasım 2011
sarı renktedir. Kışın zor koşullarını atlat- Bunun dışında doğada, uygun olan her kahverengi renktedir. Ergin bireyler iyi bi-
mak için ekim-kasım ayından nisan-mayıs yerde (özellikle elma bahçelerinde) yaygın rer avcıdır. Küçük böcekleri avlarlar. Hatta
ayına kadar kış uykusuna yatarlar. Yediu- olarak bulunurlar. Tüm yıl boyunca görü- yaprak bitlerini avladıkları için tarım için
yurlar kış uykusuna girmeden önce bolca len bu böcekler genellikle yazın yeşil, sa- hayli yararlıdırlar.
kilo alır. Bunun için de yaz boyunca bula- rımsı ya da gri renkli, kışınsa kırmızımsı
bildikleri her şeyi yerler. Elma, armut, erik,
üzüm, kiraz, çilek, meyve tohumları, fın-
dık, meşe palamudu, böcek, kuş yumurtası
gibi çok çeşitli besinlerle beslenirler.
Udumbara çiçeği/
Altıngöz böceği yumurtası
Udumbara çiçeği bilim kurgu filmi
Avatar’da (2009) 3000 yılda bir defa açan,
mutluluğun sembolü çiçek olarak geçi-
yordu. Ülkemizdeyse zaman zaman bazı
meyve ve bitkilerin üzerinde bu çiçeğin
görüldüğüne ilişkin haberler çıkıyor. Bu
görülenler aslında Chrysopo (altıngöz) cin-
sinin üyesi böceklerin yumurtaları. Bu bö-
ceğin yumurtaları çıkıntılıdır ve filmdeki
Udumbara çiçeğine benzer. Chrysopo cinsi
böcekler narin yapılı, parlak altın renkli
gözleri olan, çok ince kanatlı böceklerdir.
Akşam karanlığında ışığa gelirler, camlara
tutunurlar ve evlere girebilirler.
İnsan Yüzlü Örümcek/ sinin nedeni yengece benzemesi ve yana
Yengeç Örümcekleri doğru hareket etmesidir. Bu örümceklerde
İnsan yüzlü örümcek olarak tanımla- yürüme bacaklarının ilk iki çifti diğer-
nan bir tür de zaman zaman medyada yer lerinden daha uzundur. Böylece avlarını
alıyor. Vücut üzerindeki desenlerin insan kolayca yakalayabilirler. Renk değiştirme
yüzünü andırması nedeniyle insan yüzlü özellikleri vardır ve avlarını kendilerini
örümcek olarak tanımlanan ve yeni bir gizleyerek yakalarlar. Hareket etmeden
canlı türü gibi tanıtılan bu örümcekler as- uzun süre kalabilirler. Gözlerinin baş kıs-
lında yengeç örümcekleridir. Thomisidae mındaki konumu nedeniyle çok geniş bir
ailesinin üyesi olan bu örümcekler ülke- alanı görebilirler. Genelde çiçekli bitkiler
mizde yaygındır. Yengeç örümcek denme- üzerinde bulunurlar.
11
13. Ctrl+Alt+Del Levent Daşkıran
Avrupa Komisyonu Genişbant Hız İçin Verilen Sözlerin Peşine Düştü ?
İnternet servis sağlayıcılardan hizmet alırken “Şu kadar megabi-
te kadar hız” diye söz alıp, kullanırken size vaat edilen hızların yarı- Avrupa Komisyonu, internet servis sağlayıcıların
sına bile ulaşamadığınız oldu mu? Öyle görünüyor ki, bu dert sade- hız konusundaki vaatlerini yerine getirip
ce bizim derdimiz değil, Avrupa Birliği ülkelerinde de hizmet sözleş- getiremediğini anlamak için 10 bin gönüllüden
yardım almaya hazırlanıyor.
mesinde vaat edilen hızların bir türlü sağlanamadığına dair şikâyetler
azımsanmayacak ölçüde artmış durumda. Bunun üzerine Avrupa Ko-
misyonu, durumu değerlendirmek için 30 ayrı ülkede 10 bin gönüllü
kullanıcıdan oluşan bir sistem oluşturmaya çalıştığını açıkladı. Seçilen
kullanıcıların internet hatlarına küçük bir aygıt yerleştirilecek. Bu ay-
gıt, internet kullanılmadığı zamanlarda hat üzerinde bir takım hız test-
leri uygulayarak genel amaçlı internet uygulamalarının ve protokolle-
rinin hangi hızda çalıştığını tespit edecek. Böylece sunulan internet
servisinin performans ve süreklilik açısından verdiği sözleri yerine ge-
tirip getiremediği değerlendirilerek, kullanıcının verdiği paranın kar-
şılığını alıp alamadığına bakılacak. Toplanan verilerin düzenleyici ku-
rumlara yol göstermesi ve tüketicinin korunması amacıyla yeni yakla-
şımları gündeme getirmesi bekleniyor.
Detaylar için www.samknows.eu adresini ziyaret edebilirsiniz. Ay-
nı sayfa üzerinden projede yer alacak 10 bin gönüllüden biri olmak
için başvuruda bulunmak da mümkün, ama maalesef Türkiye pro-
jeye dahil değil. Yine de sık sık gündeme gelen bu konuya Avrupa
Komisyonu’nun yaklaşımını değerlendirmek açısından gelişmeleri ta-
kip etmekte fayda var. Sizlerin de bilgisi olsun.
Fikirlerinizi Dünyanın Dışına Taşımak İster misiniz?
mi bakardınız? Proteinlerin nasıl davrandığını mı incelerdiniz? Yok-
sa bambaşka bir şeyler mi düşünürdünüz? Lenovo ve YouTube di-
yor ki, “Eğer böyle bir deney yapma fikriniz varsa fikrin detaylarını
bu iş için hazırladığımız YouTube kanalında video olarak paylaşın,
biz de seçtiğimiz deneyi Uluslararası Uzay İstasyonu’nda gerçekten
yapalım ve canlı olarak yayımlayalım.”
Bu durumda yapmanız gereken şu: Uzayda yapılmasını istedi-
ğiniz deneyi hayal ediyorsunuz, bu deneyle hangi soruyu cevap-
lamak istediğinizi belirliyorsunuz, deneyin yöntemini tasarlıyorsu-
nuz, bu deneyden ne gibi sonuçlar beklediğinizi ortaya koyuyorsu-
nuz ve tüm bunları 2 dakikayı geçmeyen bir videoya sığdırıp pro-
jenin YouTube üzerindeki kanalına gönderiyorsunuz. Tüm bunla-
rı yaparken de dilediğiniz herkesten her türlü yardımı almak ser-
best. Sadece videoyu yüklediğiniz an itibariyle yaşınızın 14’ten kü-
çük, 18’den büyük olmaması gerekiyor. Kazanan siz olursanız dene-
yiniz Uluslararası Uzay İstasyonu’nda canlı olarak gerçekleştirilip so-
Uzayda gerçekleştirilmesini istediğiniz bir deney hayal ediyorsanız, 2 dakikalık bir videoyla nuçlar tüm dünyayla paylaşılıyor. Bunun yanı sıra Lenovo’dan dizüs-
belki de bu hayalinizi gerçeğe dönüştürebilirsiniz.
tü bilgisayar kazanma, Japonya’da fırlatma denemesini yerinde iz-
leme, Amerika’da özel sıfır kütleçekimi uçuşuna katılma ve 18 ya-
Bilgisayar üreticisi Lenovo ve video paylaşım sitesi YouTube, şınızı geçtiğinizde Rusya’daki ünlü kozmonotların eğitim gördüğü
geçtiğimiz ay Space Adventures, NASA, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) yerde eğitime katılıp giydiğiniz uzay giysisini hatıra olarak yanınız-
ve Japon Uzay Araştırma Ajansı’nın (JAXA) desteğini de arkasına da getirme şansınız var. Katılım için son tarih 7 Aralık olsa da, katıl-
alarak 14-18 yaş arası öğrencileri kapsayan hayli ilginç bir proje baş- maya niyetiniz varsa video yükleme işini son dakikaya bırakmama-
lattı. Konu şu: Uzayda, sıfır kütleçekimli ortamda bir deney yapma nız öneriliyor. Yarışmaya dair her türlü detay ve katılım koşulları için
şansınız olsaydı, acaba ne yapardınız? Bitkilerin nasıl büyüdüğüne youtube.com/spacelab adresini ziyaret edebilirsiniz.
12
14. Bilim ve Teknik Kasım 2011
ldaskiran@gmail.com
Önce Dokunmayı Öğrenmişti, Şimdi Konuşmayı Öğreniyor
Geçtiğimiz ay uzun zamandır merakla beklenen iP- şime yönelik yeni bir yöntem öneriyor. İnsana özgü en
hone 5’in ortaya çıkacağı düşünülürken, Apple farklı bir temel duyulardan biri olan dokunmanın mobil cihazlar-
hamle yaparak ve iPhone 5 yerine iPhone 4S’yi tanıtma- da en doğru şekilde nasıl uygulanabileceğini 2007’de
yı tercih etti. iPhone 4S, iPhone 5’e dair beklentilerin ak- iPhone’dan öğrenmiştik. Acaba akıllı telefonlarla konu-
sine mevcut iPhone 4 ile karşılaştırıldığında dış görünüş şarak anlaşmanın en doğru yolunu da Siri’den mi öğre-
ve fonksiyon açısından pek bir fark içermiyor. Ekran aynı, neceğiz? Belki. Yine de bizim buralarda fazla heyecan-
tasarım aynı, boyutlar aynı. Fakat dış görünüşün ötesi- lanmadan önce Siri’nin sadece İngilizce, Almanca ve
ne geçip aygıtın içine göz attığınızda hemen hemen her Fransızca anlayabildiğini ve konum bazlı servisleri sun- iPhone 4S ile gelen Siri, elektronik aygıtların
parçanın bir şekilde “terfi ettiğini” görüyorsunuz. Haliha- ma konusunda Amerika dışında biraz zorlandığını akıl- sesle kontrolünün nasıl olması
gerektiği konusunda gayet net bir
zırda iPad 2’de kullanılan çift çekirdekli Apple A5 işlemci- da tutmakta fayda var. Siri hakkında detaylı bilgiyi app- yöntem ortaya koyuyor.
sinin artık iPhone 4S’de de kullanılması gibi. le.com/iphone/features/siri.html adresinde bulabilir-
A5, şu ara ortalıkta gezinen mobil işlemciler arasın- siniz. Bir de on.mash.to/onefjq adresinde Siri’nin ilginç
da en beceriklilerden biri. Hatta iPad 2 ilk çıktığında ya- sorulara verdiği ilginç cevaplar var, eğlenmek istiyorsa-
pılan incelemeler, A5’in 90’ların birkaç odayı dolduracak nız bunlara da bir bakın.
büyüklükteki süper bilgisayarlarından bile daha yüksek Bu arada madem bir teknoloji köşesiyiz, yeri gelmiş-
işlem gücüne sahip olduğundan bahsediyordu. Peki bu ken 5 Ekim 2011’de hayata gözlerini yuman Steve Jobs
ölçekteki bir işlemciyi bir cep telefonunun içine yerleşti- ile birlikte 6 Eylül 2011’de kaybettiğimiz e-kitap kav-
rip ne yaparsınız? Elbette yüksek işlemci gücüne ihtiyaç ramının babası ve dünyanın en uzun soluklu ücretsiz
duyan uygulamaları hayata geçirmeye başlarsınız. Örne- e-kütüphane projesi olan Project Gutenberg’in kurucu-
ğin gerçek zamanlı çalışabilen ses tanıma uygulamala- su Michael S. Hart ve 12 Ekim 2011’de aramızdan ayrı-
rı gibi. lan C programlama dilinin yaratıcısı Dennis Ritchie’yi de
İşte Apple, herkes piyasaya bir iPhone 5 çıkarmasını saygıyla analım.
beklerken kullanıcılara bir iPhone 4 ikizi sunmanın ge-
tirdiği hayal kırıklığını, Siri adını verdiği ses tanıma özel-
liğine sahip kişisel asistanla aşacak gibi görünüyor. Siri,
iPhone 4S fonksiyonlarıyla bütünleşen ve telefonunuzla
yapabileceğiniz hemen hemen her şeyi, konuşarak yap-
manızı sağlayan bir yazılım. Fakat işlevleri sadece önce-
den belirlenmiş komutları tanımak ve işlemekle sınır-
lı değil. Örneğin “Bana Pazartesi saat 11’de bir randevu
ayarla” diyorsunuz, takvimi açıp belirlediğiniz saate ran-
devunuzu yerleştiriyor. “Ahmet’e bir kısa mesaj yolla. İçi-
ne de şu mesajı yaz” diyorsunuz, mesajı hazırlayıp söy-
lediklerinizi içine yerleştirerek sizden onay alıp gönderi-
yor. “Karnım acıktı, yemeği nerede yiyeyim” diyorsunuz,
haritadaki konumunuza göre çevrenizdeki lokantaların
listesini bulup karşınıza getiriyor. “Saat kaç”, “bugün ha-
va nasıl olacak” gibi basit istekleri saymıyorum bile. bit.
ly/pz2len adresindeki videoda Siri’nin neler yapabilece-
ğine dair hayli güzel bir değerlendirme var.
Aslına bakarsanız Siri’nin bu yaptığı yeni bir şey değil.
Farklı platformlarda, Siri’nin yaptığı işe benzer şeyler ya-
pan farklı uygulamalar uzun süredir vardı. Siri’yi diğerle-
rinden ayıran en önemli özellik ise başından itibaren te-
lefonun bütün fonksiyonlarıyla uyum sağlayacak biçim-
de tasarlanmış ve aygıtla bütünleşmiş olması. Dahası,
Siri’nin telefona yükleyeceğiniz üçüncü parti uygulama-
larla bir araya gelme potansiyeli, gelecekteki kullanımı-
na yönelik yaratıcı fikirleri de gündeme getiriyor. Örne-
ğin Wikipedia’dan aldığı bilgiler eşliğinde normalde her-
kesin ilgi duymayacağı niş bir konu üzerine sizinle saat-
ler boyu sohbet edebilecek bir uygulama hayal edin... Ne
kadar keyifli olurdu, öyle değil mi?
Siri, henüz beta aşamasında olmasına rağmen ses ta-
nıma konusundaki başarısı ve farklı uygulamalarla bü-
tünleşme potansiyeli sayesinde akıllı telefonlarla etkile-
13
15. Tekno - Yaşam Osman Topaç
Kodak’tan Zehirli Gaz
Su Geçirmez Dedektörü:
Video İnce ve hafif: Morphix
Kamera ASUS ZenBook Chameleon
Kodak tarafından piyasaya sürülen ASUS tarafından “ultra hafif” taşınabilir Acil yardım ekipleri ve askerler için
Playfull gömlek cebine sığabilecek bilgisayar kategorisinde piyasaya tasarlanmış olan Morphix
kadar küçük bir video kamera. sürülen ZenBook’un 11,6 inç ekranlı Chameleon ile, müdahale edilen
Sadece 85 gr ağırlığındaki modeli 1,1 kg ağırlığında. Windows 7 ortamda zehirli gaz olup olmadığı
bu küçük video kamera ile işletim sistemi kullanan ZenBook’un pratik bir şekilde öğrenilebiliyor.
3 metre derinliğe kadar sualtında 13,3 inçlik modelinin bataryası 7 saat
çekim yapabiliyorsunuz. etkin kullanımı mümkün kılıyor.
Ayrıca toza ve darbeye dayanıklı Bu modelde “stand-by” süresi 2 hafta.
olan bu kamera ile saniyede Her iki modelin de en ince kısmı 3
30 kare 720p HD kalitesinde video mm, en kalın kısım ise 9 mm. SATA III
çekimi yapmanız mümkün. SSD sabit disk kullanan ZenBook’un
www.kodak.com.tr “instant on” özelliği sayesinde
2 saniyede “stand-by” konumundan
kullanım moduna geçebiliyor. Farklı amaçlar için farklı kitler üreten
www.asus.com firmanın bir kitinde yüksek pH
(baz), hidrojen sülfit, düşük pH (asit),
fosfin ve sülfür oksit gibi maddeleri
algılamak üzere tasarlanmış şeritler
bulunurken, bir başka kitinde
amonyak, hidrojen sülfit, iyodin,
düşük pH (asit) ve fosgene
karşı duyarlı şeritler bulunuyor.
www.morphtec.com
14
16. Bilim ve Teknik Kasım 2011
osmantopac@gmail.com
Dünyanın En Hızlı
Elektrikli Aracı
(500 kg Kategorisinde)
E1 sınıfı (500 kg’ın altında olan) elektrikli araçlarda dünya rekoru
281,6 km/saat ile ABD’nin Utah eyaletindeki Brigham Young
Üniversitesi’nin (BYU) öğrencileri tarafından tasarlanan ve üretilen
Electric Blue adı verilen elektrikli araç ile “belirlendi”. Daha önce resmi
bir rekor bulunmadığı için, bu hız ilk resmi rekor olarak
kayıtlara geçmiş. Üniversite takımının 7 yıldır üzerinde çalıştığı
bu araç projesinde 130 öğrenci çalışmış.
www.byustreamliner.com/
Atılabilen Google
Robotlar Maps’den
Gözetleme amaçlı insansız hava
Kuş Uçuşu
ve kara araçlarının (İHA ve İKA)
kullanımı her geçen gün artıyor. Yol Tarifi
ABD ordusunun bu konudaki
en son çalışmalarından biri de Google Maps’in en son yeniliğini
“atılabilen” küçük insansız kara kullanarak almak istediğiniz yol
araçları. Bunlardan binlerce tarifini kuş uçuşu izleyebiliyorsunuz.
almayı planlayan ABD ordusu, Bunun için web tarayıcınıza Google
bu amaç için en uygun buldukları
3 modeli belirlemiş: iRobot 110
Earth eklentisinin yüklü olması
yeterli. Daha sonra maps.google.
Lazerli
First Look, MacroUSA Armadillo V2
Mikro İKA ve QinetiQ North America
com adresinden iki nokta arasındaki
bir yolun tarifini alıyorsunuz.
Bomba Algılayıcılar
Dragon Runner. Halihazırda Ekranın sol kısmındaki yol tarifinin Genelde cep telefonları ile uzaktan patlatılan bombalara kar-
ABD ordusu tarafından en çok üstünde bulunan 3D butonuna şı sinyal karıştırıcılar kullanılırken, teröristler de bu önleme
kullanılan İKA olan Küçük İKA 320 tıklayın ve seyahatiniz başlasın. karşı uzaktan kablo ile patlatma yöntemini kullanıyorlar. Pek
modeli 14,5 kg ağırlığında bir www.maps.google.com çok araştırma merkezinin çalıştığı yeni bir teknoloji, lazer ışın-
robot. Seçilen bu robotların ortak larını kullanarak yol kenarlarına yerleştirilen bombaları bul-
özelliği ortalama 2-6 kg ağırlığında, mayı amaçlıyor. Bu teknoloji şu şekilde çalışıyor. Aynı anda iki
küçük robotlar olmaları. lazer ışını tarama yapıyor. İlk lazer ışını, ulaştığı yerdeki mo-
leküllerin titreşmesine neden oluyor. İkinci ışın da bu titreşi-
mi “okuyor”. Her patlayıcı türünün kendine özgü bir titreşim
özelliği bulunduğu için okunan bu titreşimler yoluyla tehli-
ke oluşturabilecek maddelerin varlığı cihazın alarm verme-
sine neden oluyor. Araştırmacılar bir gramın milyarda birin-
den daha az miktardaki bir patlayıcının bile bu lazer sistemi
ile bulunabildiğini iddia ediyorlar.
www.biophotonicsolutions.com/
Bu robotların üzerinde kameralar
ve vericiler var. Binaların içine,
bahçelere, tünellere atılan ve uzaktan
kumanda ile yönlendirilebilen
robotlar, bu alanlardan aldıkları
görüntüleri kablosuz olarak
iletebiliyor. ABD ordusu atılabilen
robotlardan 4000’ini Afganistan’da
denemeyi planlıyor.
www.qinetiq-na.com
www.irobot.com/
www.irobot.com
15
17. Zeynep Ünalan
İvmelenen Evren:
Süpernovalardan Karanlık Enerjiye
2011
Nobel Fizik Ödülü
16