1. ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
TEMMUZ
2014
SAYI:
13
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR TEMMUZ 2014 SAYI: 13
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
Bina ve
tesis
güvenliği
Fokus:
Siber güvenlik
AB özel güvenlik
sektöründe
etik değerler
Yangın algılama
sistemleri
ve itfaiyeye
mesaj iletimi
2. ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
TEMMUZ
2014
SAYI:
13
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR TEMMUZ 2014 SAYI: 13
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
Bina ve
tesis
güvenliği
Fokus:
Siber güvenlik
AB özel güvenlik
sektöründe
etik değerler
Yangın algılama
sistemleri
ve itfaiyeye
mesaj iletimi
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12. 10 BAŞKANDAN
12 EDİTÖR
14 GÜNCEL
Sektör ile ilgili kısa haberler
30 KÖŞE / Hayata Bakış
“Mülakat – öngörüşme”
KAPAK KONUSU
32 Tesis güvenlik denetimi
38 Tesis yönetimi ve güvenlik hizmetleri
44 Bina ve tesis güvenliği
48 Traka akıllı anahtar ve değerli
varlık yönetimi çözümleri
50 Bina ve tesis güvenliğine
yeni yaklaşım
FOKUS
52 Kritik altyapıların siber güvenliği
58 Bilgi güvenliği farkındalığı
62 Siber güvenlik gerçeği
66 Yönetilemeyen hiçbir sistem
güvende değildir
68 Zafiyet raporlamasında bulguların
puanlanması
70 Bilgi güvenliğine dikkat
SEKTÖRDEN
72 “Fark yaratmanın önem kazandığı bir
süreçten geçiyoruz”
76 “IP tabanlı çözümler hızlanarak
devam edecek”
32 68
i çindekiler
52
13. ELEKTRONİK GÜVENLİK
78 Özgür ve sıra dışı
80 Poznan Teknoloji Üniversitesi video
güvenlik çözümleri
GÜVENLİK HİZMETİ
82 AB özel güvenlik sektöründe
etik değerler
88 Özel güvenlik alanında yeni
gelişmeler ve vizyonlar -1
94 5188 Sayılı Özel Güvenlik
Hizmetlerine Dair Kanun’da
yapılacak değişiklik taslağına dair
YANGIN GÜVENLİĞİ
96 Yangın algılama sistemleri ve
itfaiyeye mesaj iletimi
100 ABONE FORMU
102 Yıllık Kapak ve
Fokus konuları
103 SARI SAYFALAR
96
82
TEMMUZ 2014
Özel Güvenlik Federasyonu adına
imtiyaz sahibi
O. Oryal ÜNVER
Yürütme Kurulu
O. Oryal ÜNVER
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Yusuf Vehbi DALDA
Genel Yayın Yönetmeni
Devrim BOZKURT
devrim@guvenlik-yonetimi.com
Danışma Kurulu
Alp SAUL
Doç. Dr. Gazi UÇKUN
Füsun KOCAMAN
Gültekin FİŞEK
Hakan ÖZALP
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Okyay ŞENTÜRK
O. Oryal ÜNVER
Osman Levent CELASUN
Prof. Abdurrahman KILIÇ
Taner ALBAYRAK
Yusuf Vehbi DALDA
Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık
Derya BARUTÇU
derya@guvenlik-yonetimi.com
Çeviri
Füsun KOCAMAN
Yayın Türü
Yerel Süreli Yayın
Ayda bir yayınlanır.
Yönetim Adresi
Arkhe Tanıtım Hizmetleri
Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat: 11 No:1963
Okmeydanı / Şişli / İstanbul
Tel: (212) 210 54 45
Tel: (533) 413 78 08
Baskı
SCALA BASIM YAYIM TANITIM SAN. ve TİC. LTD.ŞTİ.
Tel: 0212 281 62 00
Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü
bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü
haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar
tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar,
çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm
reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki
görüşler sahibine aittir.
Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden
hiçbir şekilde kullanılamaz.
tanıtım hizmetleri
Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 11 No: 1963 Okmeydanı / Şişli / İstanbul
Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08
GüvenlikYönetimi
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ AYDA BİR YAYINLANIR
14. BAŞKAN
g
Değerli okurlarımız;
Günümüzde konutların yer aldığı siteler; genellikle şehrin hemen yakının-
da inşa edilen, şehir gürültüsünden ve stresinden uzak, sakinlerinin tüm
gereksinimlerini site içinden karşılayabildiği modern yaşam alanları olarak
tanımlanabilir. Sitelerin içinde; tesis olarak konutları, sosyal yaşam alanla-
rını, spor tesislerini, havuzları, kafeteryaları, restoranları, çalışma ofislerini
mağaza/ dükkan gibi ticari alanları, açık ve kapalı otoparkları hatta okulları
görmekteyiz.
Sitelerde yaşayan insan profiline baktığımızda karşımıza site sakinleri, site
görevlileri, taşeronlar, mağaza/dükkan/ofis çalışanları, öğretmenler, öğren-
ciler, ziyaretçiler gibi çok farklı kaygılara ve beklentilere sahip ve çok geniş
bir yelpazede eğitimi olan insanlar çıkmaktadır.
İnsanların sitelerde yaşama tercihlerinin temel nedenleri; kendilerini ve aile
bireylerini gittikçe güvensizleşen dünyada daha çok güvende ve huzurlu
hissetmek istemeleridir. Ayrıca; evlerinde vakit geçirirken rahatsız edilmeme,
sosyal tesislerde, havuzlarda ve benzeri yerlerde tacize uğramama, evlerin-
de ya da otoparkta/garajda hırsızlıkla karşılaşmama, oyun alanlarında ya
da parklarda çocuklarının güven içinde olmasını, ısıtma, soğutma, çevre
temizliği ve aydınlatma gibi konularda problemle karşılaşmayı arzu etme-
meleridir.
Bina ve tesislerde yaşamını sürdüren bireylerin özel güvenlik görevlilerinden
beklentilerini; genel olarak site sakinlerini tanınmalarını, giriş kapısında
gelen kişilerin ve araçların kontrollerinin yapılmasını, kimliği bulunma-
yan ve siteyle ilgisi olmayanların siteye alınmamasını, başkasına ait kimlik
kullanımı konusunda dikkatli olunmasını, keza teyit alınmadan hiç kimsenin
siteye alınmamasını, site sakinlerinin ve siteye gelen misafir ve ziyaretçilerin
güvenlik planı ve prosedürüne uygun davranmasının sağlanmasını, site içi
otopark planlamasının yapılmasını, yollarda araç trafiğine uygun hareket
edilmesinin sağlanmasını, belirlenen güzergahlarda devriye gezilmesini, risk
analizinin yapılmasını, koruma ve acil durum planlarının hazırlanmasını ve
gerektiğinde uygulanmasının sağlanması olarak sıralayabiliriz.
Binaların ve tesislerin büyüklüğüne göre siteler; maruz kaldığı/kalacağı teh-
ditlere bağlı olarak 24 saat esasına göre yukarıda belirtilen görevleri yapmak
üzere yeteri kadar özel güvenlik görevlisinin ve bu personeli yönetmek üzere
uygun sayıda ara kademe yöneticisinin yönetiminde, kartlı geçiş sistemleri,
güvenlik kameraları gibi diğer elektronik güvenlik sistemleri ile entegre
edilmiş olarak rasyonel bir organizasyon içinde korunmasının yapılmasını,
kısaca bina ve tesis güvenliğinin hedefi olarak ifade edebiliriz.
Yuvanız da sağlıklı ve huzurlu bir yaşam dileğiyle...
Bina ve tesis güvenliği
O. Oryal ÜNVER
ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu)
Yönetim Kurulu Başkanı
Binaların ve
tesislerin büyüklüğüne
göre siteler; 24 saat
esasına göre yeteri kadar
özel güvenlik görevlisi
ve uygun sayıda ara
kademe yöneticisinin
yönetiminde, elektronik
güvenlik sistemleri ile
entegre edilmiş rasyonel
bir organizasyon içinde
korunmasını, bina ve tesis
güvenliğinin hedefi olarak
ifade edebiliriz.
10 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
15.
16. EDİTÖR
Devrim BOZKURT
devrim@guvenlik-yonetimi.com
g
Günümüzde güvenlik ihtiyacı artarken, gelişen teknolojiler bu alanda yepyeni ola-
naklar sunuyor. Bina veya tesis güvenliğinden bahsederken, güvenliğin farklı boyut-
larını göz önünde bulundurmak ve bunlara yönelik entegre çözümler sunabilmek
önemlidir. Güvenlik sektöründeki en önemli yeniliklerin başında, mobil haberleş-
me, sensör teknolojileri ve IP teknolojileri geliyor. Esas konu bu teknolojilerin en
kaliteli ve etkin şekilde uygulanmasıdır. Hatta bina ve tesislerin güvenliğini sağlama-
dan önce yapının hangi amaçlara hizmet edeceği, kimler tarafından kullanılacağı,
hangi tehditlere maruz kalabileceği, vb. konular, inşa süreci ile birlikte ele alınmalı-
dır. Ülkemizde güvenlik sektörü maalesef çok parçalı ve fiyat odaklı bir pazar olma
özelliğini taşıyor. Fiyata dayanan bir rekabette tüketici en düşük fiyatlara eğilim
gösterebiliyor ki bu da beraberinde başka sorunları getiriyor. Konu güvenlik ise kul-
lanılan teknolojilerin, ürün ve sistemlerin ve güvenli servis almanın daha da önemli
hale geldiği unutulmamalıdır. Bina ve tesis güvenliğine ilişkin farklı değerlendirme-
lerden oluşan önemli çalışmalarımızı ilgili disiplin başlığız altında bulabilirsiniz.
Bu sayımızda fokus konumuz ise Siber Güvenlik. Bilişim teknolojilerinde yaşanan
gelişmeler, bireyler kadar uluslararası toplumun da ilgisini çekmekte ve bütün ülke-
leri etkilemektedir. Siber güvenlik, bireysel, kurumsal ve ulusal yapılar için önemli
bir olgudur. Siber tehditler sadece bireylerin kişisel verilerinin güvenliğini değil aynı
zamanda ülkelerin bütünlüğünü ve güvenliğini de tehdit eder bir noktaya gelmiştir.
Bu yönüyle siber güvenlik kavramı daha da önem kazanarak yaşamımıza girmiş ve
devletlerin kurumlarını ve vatandaşlarını korumak için önlem almalarını zorunlu
kılmıştır. Siber güvenliğin temel hedefleri erişilebilirlik, bütünlük ve gizliliktir. Bu he-
deflere örnek olarak; veri bütünlüğünün korunması, bilgiye erişim hız ve kalitesinin
korunması, izinsiz erişimin engellenmesi, mahremiyet ve gizliliğin korunması, siber
kaynaklı hırsızlıkların önlenmesi, iş sürekliliğinin ve sistemin devamlılığının sağlan-
ması söylenebilir. Ülkemizde, bilgi toplumuna dönüşüm sürecinde bilgi ve iletişim
teknolojilerinin güvenli, etkin ve kaliteli olarak kullanılabilmesi siber güvenlik olgu-
sunun güçlendirilmesi, siber ortamda sayıları her geçen gün artan risk ve tehditlerin
etkisiz kılınması ile sağlanabilir. Yine fokus konumuzda da konunun uzmanı kişiler
tarafından hazırlanmış önemli çalışmalar bulacaksınız.
Sektörden sayfalarımızın bu sayıda iki konuğu var; Bilgi Elektronik A.Ş. Yönetim
Kurulu Başkanı Tuncer Oral ve Çetin Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet
Çetin. Sektörde yaşanılan sorunlar ve çözüm önerilerinin yanı sıra birçok önemli
konuya ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı röportajları da keyifle okuyacağınızı
düşünüyorum.
Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti, yangın güvenliği disiplin başlıklarımız da yine
ilginizi çekecek teknik yazılar, makaleler ve çeviri yazıları ile dolu…
Güvenli günler dileğiyle...
Devrim Bozkurt
Yaşam alanlarında güvenlik
Günümüzde
güvenlik ihtiyacı artarken,
gelişen teknolojiler bu
alanda yepyeni olanaklar
sunuyor. Bina veya
tesis güvenliğinden
bahsederken, güvenliğin
farklı boyutlarını göz
önünde bulundurmak ve
bunlara yönelik entegre
çözümler sunabilmek
önemlidir.
12 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
17.
18. GÜNCEL
Özel güvenliğin 10. yılı kutlandı
10 Haziran 2004 tarihin-
de TBMM’de kabul edilen ve
26.06.2004 tarihinde Resmi
Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe
giren 5188 Sayılı “Özel Güvenlik
Hizmetlerine Dair Kanunun” 10.
yılı Ankara Polis Evi’nde kutlandı.
Özel Güvenlik Daire Başkanlığı’nın
organize ettiği Polis Akademisi,
Özel Güvenlik Denetleme Daire
Başkanlığı, Daire Başkanlığı mer-
kez personeli ve bazı illerin Özel
Güvenlik Şube Müdürleri ile daha
ziyade Ankara’daki özel güvenlik
sektör temsilcileri, toplam 50 kişinin
katıldığı akşam yemeği samimi bir
sohbet ortamı içinde geçti. Gece-
de özel güvenliğin ilk uygulamaya
başlandığı yıllardan kanunlaşma
aşaması ve bugün gelinen nokta ile
ileriye yönelik perspektif açısından
fikir tartışmaları yapıldı.
“10.yıl” pastasının kesilmesi ardın-
dan bir konuşma yapan Özel Gü-
venlik Daire Başkanı Musa Tiyek,
kanunun çıkması aşamasında katkı
sağlayanlar tüm kişi ve kurumlar
ile 2004’ten günümüze kadar Özel
Güvenlik Dairesinde görev yapan ve
özel güvenlik iş ve işlemlerini yürü-
ten eski Daire Başkanları ve perso-
neli ile geceye katılan özel güvenlik
sektör temsilcilerine teşekkür ederek,
sektörün ikinci 10 yılının daha iyi
olacağı ve bunun içinde birlikte
istişare ve çalışmalar yapılacağını
ifade etti.
Özel güvenlik sektörü adına söz alan
TOBB Özel Güvenlik Hizmetleri
Meclis Başkanı Hasan Gazi Özer,
kutlamayla ilgili bir gece düzen-
lenmesi ve sektör temsilcilerinin
davet edilmesine teşekkür ederek,
özel güvenlik sektör temsilcilerinin
kanunun yürürlüğe girdiği andan
itibaren Emniyetin ilgili birimleriyle
irtibat ve iyi iletişim içinde olduğunu
vurgulayarak bunun sürdürülmesi ve
sektörün gelişiminde ortak çalışma-
ların yapılmasının faydalı olacağını
dile getirdi.
İlk on yılda önemli bir gelişme göste-
ren, sayısal olarak polisle aynı orana
ulaşan özel güvenliğin toplum nezdin-
de benimsendiği gözlemlenmektedir.
Yapılan çalışma ve yürütülen projelerle
sektörün kalitesini artırma ve belirle-
nen bazı sıkıntıların giderilerek iş ve
işlemlerin kolaylaştırılması ve gide-
rek artan bir şekilde yürütülen ortak
çalışmalarla genel kolluk-özel güvenlik
ilişki ve işbirliğinin kuvvetlendirilme-
siyle kanunun hazırlık öncesindeki tüm
gerekçelerin yerini bulacağı ve özel
güvenliğin kanunun ilk maddesinde
belirlenen “kamu güvenliğini” tamam-
layıcı mahiyetteki rol ve görevin en iyi
şekilde yerine getirdiği daha net bir
şekilde görülecektir.
şekilde açıkladı.” diye bildiriliyor.
İngiltere’nin her yerinde satılan
LIFX ampullerinin ağa bağlanma
özelliği var ve böylelikle insanla-
ra bu cihazları akıllı telefonları
ile açıp-kapama imkanı veriyor.
Haberde üreticinin, bu zaafiyeti
giderici önlemler aldığı da belirtiyor.
Ampullere bu şekilde müdahale edi-
lebilir olması, Nesnelerin İnterneti
elemanlarına yapılacak bir saldırı-
Nesnelerin interneti kavramı güvenlik
sorunlarıyla beraber yaygınlaşıyor
BBC’nin haberine göre, güvenlik
görevlileri ağ üzerinden aktive
edilen aydınlatma cihazlarını
hack’lediler. Haberin ayrıntısında:
“Context Information Security
isimli bilgi güvenliği firması,
bir ağ aktivasyonlı aydınlatma
cihazı markasının ürünlerinin
kablosuz ağına nasıl sızılabildiğini
ve aydınlatmanın nasıl uzaktan
kumanda edilebileceğini detaylı bir
nın verebileceği zarara işaret ediyor.
Lider bir araştırma firması olan
Gartner’a göre, 2020’de, yaklaşık
26,5 milyar nesne bağlantılı hale
gelecek. BBC’nin röportaj yaptığı
uzmanlar, akıllı telefon üreticileri-
nin bu ürünleri pazara sürmek için
acele ettiğini ama para ve zaman
maliyetleri nedeniyle yeterli güvenlik
seviyesini sağlayacak yapıyı oluştur-
madıklarını söylüyorlar.
14 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
19.
20. GÜNCEL
Özel Güvenlik Eğitimlerinin Geliştirilmesi
Çalıştayı gerçekleşti
5188 sayılı özel güvenlik hizmet-
lerine dair kanun ve ilgili mevzuat
hükümleri çerçevesinde kamu
güvenliğini tamamlayıcı mahiyette
görev yapan özel güvenlik görev-
lilerinin; mevcut eğitim sistemini,
bilimsel araştırma yöntemlerini
kullanarak incelemek, teori ve
uygulamadaki sorunlarını tespit
ederek bu sorunların giderilmesi
için çözüm önerileri oluşturmak
ve çağın gereksinimlerine uygun
daha etkin bir özel güvenlik eğitim
sistemi geliştirmek amacıyla; özel
güvenlik eğitimlerinin geliştirilmesi
projesi (ÖZGEP) kapsamında 13-16
Haziran 2014 tarihlerinde Bolu
Abant’da Emniyet Genel Müdürlü-
ğü Özel Güvenlik Dairesi Başkanlığı
koordinesinde düzenlenen Çalıştay’
a Hacettepe Üniversitesi, Polis Aka-
demisi Başkanlığı, Eğitim Dairesi
Başkanlığı ve özel güvenlik sektörü-
nün temsilcileri katıldı.
2-3 Temmuz 2014 tarihlerinde Coess’e bağlı elemanlı
güvenlik komitesi toplantısı İstanbul’da, Pronet Güvenlik
Hizmetleri’nin ev sahipliğinde gerçekleşti.
Toplantıya ; Belçika –İsveç-Almanya-İspanya-Norveç-Dani-
marka-İsviçre güvenlik dernekleri temsilcileri katılırken, ülke-
mizi GÜSOD adına Beri Koronyo ve Levent Güler temsil etti.
Toplantı, GÜSOD tarafından hazırlanan ülkemizdeki
güvenlik sektörüne bakış sunumunu takiben, olağan ajanda
üzerinden devam etti. Sonrasında heyet Zorlu Center’I ziya-
ret edip, güvenlik uygulamaları ve teknolojileri hakkında bilgi
alışverişinde bulundu.
Bir dahaki komite toplantısı Ekim ayında Londra’da gerçek-
leştirilecek. Yine 09 Ekim 2014 tarihinde Coess’in kuruluşu-
nun 25. Yılı kutlanacak…
Özel güvenlik elemanlarının almış
oldukları temel eğitimin dışında görev
aldıkları/alacakları farklı alt alanlara
ilişkin olarak, bu alanların özellikleri
dikkate alınarak tekrar eğitime tabii
tutulmaları konusunun değerlendi-
rildiği ve Güvenlik Servisleri Orga-
nizasyon Birliği Derneği (GÜSOD)
üyelerin etkin olarak katıldığı Çalış-
tay’ da aşağıda belirtilen yedi alt alan
eğitimleri değerlendirildi/tartışıldı.
Bu alanlar;
Bina tesis ve yerlerin güvenliği
Geçici faaliyetle(kapalı/açık alan
etkinlikleri-spor müsabakaları)
Toplu ulaşım merkezleri
Stratejik yerler(Barajlar, santraller)
Kişi koruma hizmetleri
Para ve değerli eşya nakli
Alarm izleme merkezleridir.
ÖZGEP projesinin ilk aşamasında
eğitim programlarının geliştirilmesine
temel olmak üzere öncelikle mes-
lek standartlarının ortaya konması
Elemanlı Güvenlik Komitesi toplantısı gerçekleşti
amaçlanmış ve bu bağlamda hazırlanan
özel güvenlik görevlisi meslek anali-
zi taslak çalışmasının; özel güvenlik
hizmetlerinin icrasında paydaş olan
resmi kurumlar, üniversiteler, sivil
toplum kuruluşları, özel sektör orga-
nizasyonları ve özel güvenlik alanında
faaliyette bulunan tüm tarafların görüş
ve önerileri kapsamında geliştirilmesi
amacına yönelik bu Çalıştay’ın ;sektör
gelişim sürecine önemli katkıları olacağı
değerlendirilmektedir.
16 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
21.
22. GÜNCEL
yılı finansal verilerini ve gerçekleş-
tirdiği önemli projeleri katılımcılarla
paylaşan Bosch Güvenlik Sistemleri
Türkiye Satış Direktörü Gürani Kılıç,
şirketin uzun vadeli stratejileri doğ-
rultusunda Türkiye’ye odaklanmaya
devam edeceklerini ifade etti. 2013
yılında Türkiye’de bir önceki yıla
göre %16’lık bir büyüme sağladıkla-
rını söyleyen Kılıç, 2014 yılında bu
rakamı %25’e çıkarmayı hedefle-
diklerini de ekledi. 2004 yılından bu
yana Türkiye’de çift haneli rakamlarla
büyüdüklerini belirten Kılıç, son dört
yıldır iş ortaklarının da üstün katkı-
larıyla EMEA Bölgesi’nin en fazla
büyüyen ülke ofisi olduklarını açıkladı.
Bosch Güvenlik Sistemleri Türkiye
organizasyonu, Ocak 2014 itibariyle
Türkmenistan ve Azerbaycan’ın satış
sorumluluğunu da üstlendi.
2013’ün en başarılı iş ortakları
ödüllendirildi
2013 yılının en iyi satış performansla-
rının ödüllendirildiği törende, Video
Gözetim Sistemleri kategorisinde
Ateksis Akıllı Teknoloji Sistemleri
Ltd. Şti, Kartlı Geçiş ve Entegrasyon
Sistemleri’nde Entegre Satek Elektro-
nik A.Ş., Hırsız Alarm Sistemleri’nde
Biges Güvenli Hayat Teknolojileri
ların, uzaktan yönetilen patlayıcılar
kullanarak bir uçak saldırısı girişi-
minde bulunmalarının an meselesi
olduğunu düşünüyorum.” diyor.
İngiliz Guardian Gazetesi habe-
rinde, İngiltere’nin de aynı arama
yöntemlerini uygulamaya başla-
yacağını bildiriyor ve şöyle devam
ediyor: “Herhangi bir yönden gelip
Birleşik Krallıklara giriş ya da çıkış
yapacak havayolu yolcuları, okyanus
A.Ş, Yangın Algılama Sistemleri’nde
Bosell Bilgisayar Sistemleri Güvenlik ve
İletişim Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti.,
Genel Seslendirme ve Acil Anons Sistem-
leri ile Konferans Sistemleri’nde Ateksis
Akıllı Teknoloji Sistemleri Ltd. Şti. ödüle
layık görüldü.
Bosell Bilgisayar Sistemleri Güvenlik ve
İletişim Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti. En
Hızlı Büyüyen Bayi olurken, Ateksis Akıl-
lı Teknoloji Sistemleri Ltd. Şti. de En iyi
Satış Performansı kategorisinde ödül aldı.
Törende ayrıca 2013 yılında göstermiş
oldukları performanstan dolayı Türkiye,
Türkmenistan ve Azerbaycan’daki tüm iş
ortaklarına teşekkür plaketi sunuldu.
Bosch Güvenlik Sistemleri iş ortakları ile buluştu
Uçak yolculuğuna çıkarken yanınızdaki
elektronik cihazları şarj edin
Bosch Güvenlik Sistemleri, 6-8 Hazi-
ran 2014’te Güral Sapanca Hotel’de
düzenlediği “Güçlü Ortaklar”
etkinliğinde iş ortakları ile bir araya
geldi. 2013 yılı finansal verilerinin
paylaşıldığı etkinlikte Bosch Güvenlik
Sistemleri’nin organizasyonel yapısın-
daki değişiklikler ve yeni süreçler de
ele alındı. Etkinlikte, 2014 yılı içinde
pazara sunulan ürünlerin yanı sıra yeni
ürünler ve güvenlik sistemleri stratejisi-
ne yön veren dinamikler hakkında bilgi
verilirken, 2013 yılının en başarılı iş
ortakları da ödüllendirildi.
Bosch Türkiye Temsilcisi Steven
Young etkinlikte yaptığı konuşmada,
dünyada büyüme trendinin gelişmiş
ülkelerden gelişmekte olan ülkelere
doğru kaydığını, bu ülkelerde özellikle
orta gelir sınıfında önümüzdeki yıl-
larda ciddi bir artış gözlemleneceğini,
Türkiye’nin de bu anlamda öneminin
giderek arttığını ifade etti. Erişilebilir-
lik, olumlu kullanıcı deneyimi, otonom
sürüş gibi global trendlerden bahseden
Young, Bosch’un bu değişimleri yakın-
dan takip ettiğini de belirtti.
Bosch Güvenlik Sistemleri,
2014 yılında %25 büyüme oranı
hedefliyor
Bosch Güvenlik Sistemleri’nin 2013
Uluslararası uçuşlarda yolcu berbe-
rinde taşınan elektronik cihazların
güvenlik aramalarına getirilen yeni
koşullar yolcuları epeyce rahatsız
edecek, ama güvenlik uzmanları bu
cihazların bomba olarak kullanıl-
ma olanağının gerçek olduğunu
söylüyorlar. Ulusal Terörle Mü-
cadele Merkezi’nin eski müdürü
Michael Leiter, NBC habere verdiği
demeçte: ”El Kaide ve ilişkili grup-
üzeri ya da kara Avrupa’sında aktar-
malı bir uçuşla seyahat etseler bile, el
bagajlarındaki tüm elektronik cihaz-
ları güvenliğe gösterirken çalıştırmak
zorundalar. Dizüstü bilgisayar ya da
telefonlarının gerçekte çalışır durumda
olduğunu kanıtlayamayan yolcular, bu
cihazları yanlarında uçağa sokamaya-
caklar. İngiliz yetkililer hava taşımacılığı
güvenlik tedbirlerinin daha sıkılaştırıla-
cağını duyurdular.“
18 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
23.
24. GÜNCEL
Facebook, yüzbinlerce kullanıcısının
haber ve statü güncellemeleri için-
den seçtiklerini “Duygusal Bulaşma”
üzerine yaptıkları bir araştırma için
kullanıp sonra da yayınladığı için
topa tutuluyor. Forbes raporuna
göre, Facebook bilim insanı Adam
Kramer Facebook kullanıcıları-
nın 689,003 yayınını kullanarak,
yayınlanan haberler üzerinde küçük
değişiklikler yaparak duyguların site
üzerinde bulaşıcı etkisi olup olma-
dığını, buna göre takip eden statü
güncellemelerinin ne kadar pozitif
ya da negatif olduğunu araştırmış.
Daha sonra, Kramer ve Cornell
Üniversitesinden iki yardımcısı,
sonuçları Ulusal Bilim Akademisi
yayınlarında sunmuşlar. Facebook
kullanıcıları, sitede yayınladıkları ha-
berlerin deneysel amaçlı kullanımını
öğrendikten sonra çok hiddetlendiler.
Atlantic’e verdiği beyanatta sosyal ağ
sitesi, bu araştırmanın Facebook’un
Veri Kullanım Politikası şartlarına
uyumlu olduğunu ve tüm kullanıcı-
ların Facebook’ta bir hesap açma-
dan önce bu şartları kabul ettiklerini
ve böylece bu araştırmaya önceden
Facebook kullanıcılarının bilgileri
araştırmalarda kullanılıyor
Çoktandır unutulan çiçek hastalığı
virüsü, 1 Temmuz 2014 tarihinde
Maryland Bethesda’daki Ulusal Sağ-
lık Enstitüsü (National Institutes of
Health - NIH) Laboratuarı’nda orta-
ya çıktı. Eski bir depoda terk edilmiş
olarak bulunan tüplerin içinde, Has-
talık Kontrol Merkezi’nin (Center
for Disease Control - CDC) açıkla-
masına göre 1950’lerden kalma ve
bir zamanlar öldürücü nitelikteki
virüsün etkisini yitirmiş bir örneğine
rastlandı. NIH çalışanları ellerinde-
kinin ne olduğunu anlayınca derhal
CDC ile temasa geçtiler ve tüpler
CDC’nin seçki örnek laboratuarında
emniyet altına alındı. CDC’nin basın
açıklamasında: “Etiketlerinde çiçek
virüsü yazan bu tüplerin istismar
edildiğine dair bir kanıt yok; ayrıca
mekandaki biyo-güvenlik personeli
laboratuar çalışanlarına ya da halka
bulaşma riski tespit etmediler. 7
Temmuz 2014’de tüpler, federal ve
yerel polisler refakatinde güvenli ve
emniyetli bir şekilde CDC’nin At-
lanta’daki yüksek güvenlikli tesisine
nakledildiler. Derhal yapılan PCR
testi, çiçek virüsü DNA’sı olduğunu
teyit etti. Örnekler üzerinde yapıla-
cak ilave testler materyalin canlı olup
olmadığını gösterecek, bu testler
Maryland Hastalık Kontrol Merkezi
Laboratuarı’nda çiçek virüsü
yazılı onay vermiş olduklarını ifade
ediyor. Kramer de Facebook da bir
duyuru yayınlayarak, kendisinin
ve araştırmacı arkadaşlarının, söz ko-
nusu yayının araştırmayı tanımlama
biçiminden ve bunun yarattığı endi-
şeden üzüntü duyduklarını belirtti.
2 hafta veya daha uzun sürebilir.
Testler sonuçlandıktan sonra örnekler
imha edilecek. Uluslararası anlaşma
gereği, dünyada Dünya Sağlık Örgütü
(World Health Organization – WHO)
tarafından çiçek virüsü saklama yetkisi
verilmiş iki kurum var, bunlardan biri
Atlanta’daki CDC diğeri de Rusya’nın
Novosibirsk kentindeki Eyalet Virüs
ve Bioteknoloji Araştırma Merkezi
(State Research Centre of Virology
and Biotechnology). WHO, çiçek
virüsü saklanan bu tesisleri denetliyor
ve saklama konumlarının emniyet ve
güvenliğini düzenli kontrollerle sertifi-
kalandırıyor.” deniliyor.
20 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
25.
26. GÜNCEL
Avrupa’nın en büyük havayolu şirketleri
kar beklentilerini düşürüyor
Google gözlükleri, İngiltere’de piyasa-
ya çıktıktan bir hafta sonra, sinemalar-
da yasaklandı.
Giyilebilir cihazların, korsanlık endişesi
ve kullanıcıların filmi direk ekrandan
kaydedebilecekleri korkusuyla yasak-
landığı belirtiliyor.
The Independent, İngiltere’deki
sinema sektörünün %90 ını temsil
eden Sinema Salonları Derneğinin
genel bir yasak getirdiğini duyuruyor.
CEO Phil Clapp: “Müşterilerimizden
bu cihazları salonlarda, film oynarken
de oynamazken de kullanmamala-
rını isteyeceğiz.” diyor. İngiltere’nin
üçüncü büyük sinema salonu zinciri
Vue yetkilileri de, izleyicilerden ışıklar
kısıldığı anda cihazlarını çıkarmalarını
isteyeceklerini bildiriyor.
Amerika’da da benzer yasaklar
geliyor, burada da Drafthouse zinciri
geçen ay Google Glass kullanarak
korsanlık girişimleri endişesiyle
yasakladıklarını bildirdi. Endüstri
kuruluşları, Ulusal Sinema Salonu
Sahipleri Birliği (The National Asso-
ciation of Theaters Owners - Nato)
ve Amerika Sinema Birliği (Motion
Picture Association of America -
MPAA), Google Glass dahil tüm
kayıt cihazlarını yasakladıklarını
açıkladılar. Cihazlar Amerika’da
geçen yıl satışa sunuldu ama bunları
sinemalarda kullanmak isteyenler
çok sert müdahalelerle karşılaştılar.
Ocak ayında, Ohio Columbus’ta
bir sinema izleyicisi Shadow Recruit
filmini izlerken, AMC sinemasından
çıkarıldı ve polise ifade vermeye
karakola götürüldü.
Aviado Partners Genel Müdürü
Shakeel Adam, Lufthansa ve diğer
Avrupa havayolu şirketleri ile görüş-
lerini açıklarken, Deutsche Lufthansa
AG’nin düşük maliyet modelini
genişleterek ve ucuz biletle yolculuk
etmeyi tercih eden yolcular için uzun
mesafe platformu oluşturup, Körfez
havayolları ve Avrupa’daki başka
indirimli uçuş yapan rakipleriyle baş
etmeyi planladığını belirtiyor.
Uzun mesafe operasyonu daha
düşük maliyetli yönlere hizmet
edecek ve Lufthansa, Avrupa içinde
bir noktadan diğerine uçuşlarda,
Eurowings bağlı ortaklıklarından
daha fazla destek alacak. Şirket, Türk
Havayolları ile küresel boyutta işbirliği
için görüşmelerini sürdürüyor ve bu
yılın sonuna doğru karara varılması
bekleniyor.
1 Mayıs tarihinde göreve başlayan
CEO Carsten Spohr, düşük maliyetli
havayolları olduğu kadar Ortadoğu
ve Türk Havayollarının da kendilerini
Avrupa uçuşlarında sıkıştırdıklarını,
uzun mesafeli uçuşları kendilerine
çevirdiklerini belirtiyor. Bu nedenle
Lufthansa, geçen ay kar hedeflerini
düşürmek zorunda kaldı.
Amerika ve İngiltere’de sinemada Google
gözlük takmak yasaklandı
22 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
27.
28. GÜNCEL
I
FSEC International 2014,
17 – 19 Haziran tarihlerinde
Londra’da bulunan ExCeL
etkinlik alanında gerçekleşti.
Güvenlik sektöründe, tedarik
zinciri alanındaki tüm ürün grupları
için en büyük güvenlik sektörü etkinliği
olan 2014 fuarı, daha öncekilerden
daha da fazla ilgi gördü.
Güvenlik sektöründe pazar lideri
olan IFSEC International Fuarı’nda
650’den fazla katılımcı firma yer aldı.
Fuar süresince yapılan konferansta
toplamda 400 saatlik eğitim verilirken,
50 seminer düzenlendi. Bu seminer-
lerde ise, 200 konuşmacı sunumlarını
yaptılar. Fuar, sektör lideri üreticilerle
tanışmak, en son ürünlerin teknik işlev-
selliklerini tartışmak ve farklı senaryolar
için hangi tip ürünlerin daha uygun
olduğunu anlamak için ideal bir fırsat
yarattı. IFSEC International, güvenlik
sektöründeki en son teknolojiyi pazara
sunmak için en ideal platform olma
özelliğini korudu. Ayrıca IFSEC Inter-
national, Samsung, ASSA ABLOY,
Sony, Panasonic, Axis Communi-
cations ve Canon gibi firmaların
ağırlandığı önemli bir buluşma noktası
olmaya da devam etti.
2014’te de IFSEC International
önemli yenilikler sunmaya
devam etti
IFSEC & FIREX TV
, ziyaretçilerin
fuar alanında gerçekleşen herhangi bir
etkinliği kaçırmamasını sağlamak için
ilk kez fuar alanı genelindeki ekran-
larda canlı yayın gerçekleştirdi. Fuar
alanında dolaşan kamera ekipleri bir
yandan en önemli etkinlik görüntüle-
rini aktarırken, diğer yandan da fuar
alanına içerisine kurulmuş olan TV
stüdyolarında, fuar koridorlarında
ziyaretlerini gerçekleştiren önemli
konuşmacılarla röportajlar gerçekleş-
tirdiler. IFSEC TV
, Xtralis, FIREX
TV
, ve C-TEC sponsorluğunda ve
ExCeL bulvarındaki iki devasa ekranı
da içine alacak şekilde, fuar salonla-
rına stratejik olarak yerleştirilmiş 21
geniş ekran ve plazma aracılığıyla
yayınını gerçekleştirdi. Yayın sırasıyla
IFSEC ve FIREX’te ekranlara yansıdı.
Ayrıca ziyaretçilerin herhangi bir şeyi
kaçırmamasını sağlamak için IFSEC
Global.com, IFSEC.co.uk ve FIREX.
IFSEC International
Londra’da gerçekleşti
IFSEC International 2014, 17 – 19 Haziran tarihlerinde
Londra’da bulunan ExCeL etkinlik alanında gerçekleşti.
Güvenlik sektöründe, tedarik zinciri alanındaki tüm ürün
grupları için en büyük güvenlik sektörü etkinliği olan
2014 fuarı, daha öncekilerden daha da fazla ilgi gördü.
24 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
29. IFSEC International Fuarı’nda 650’den
fazla katılımcı firma yer aldı. Fuar süresince yapılan
konferansta toplamda 400 saatlik eğitim verilirken,
50 seminer düzenlendi. Bu seminerlerde ise, 200
konuşmacı sunumlarını yaptılar.
co.uk adreslerinden de site takipçileri-
ne görüntüler anında ulaştırıldı.
Security & Fire Installer Live, tesi-
satçıların en son ürünleri inceleyebildi-
ği ve özelliklerini test edebildiği tek yer
olması sayesinde, tesisatçılar sektörü
için, sadece bu iş koluna adanmış
eşsiz bir alandır. Tesisatçılar bu alanda
ayrıca, işlerini nasıl büyütebilecekleri-
ne ve güncel süreçleri nasıl daha etkin
hale getirebileceklerine dair, önemli
tavsiyeler alma şansını da yakaladılar.
Anglia Tools, tesisatçıların en son
teçhizatları inceleyebildikleri Tool
Shed’e sponsor olarak katıldı. Ayrıca,
JVC tarafından sponsorluğu yapılan
The Networking Bar, ziyaretçilerin
sektördeki yeni bilgilere zaman ayıra-
bilecekleri ve bu esnada yeni bağlan-
tılar da kurabilecekleri bir merkez
noktası oldu.
Safe Cities Conference (Güvenli
Şehirler Konferansı), bir şehrin
ayrı ayrı bileşenlerinden çok, güvenlik
ihtiyaçlarına özel içeriğiyle gerçek-
leşen ilk konferans ve fuar oldu. Bu
etkinlikte, katılımı şekillendirmesi ve
güvenliğin zorlukları konusunda diğer
mega şehirlerin yaşadıklarına fayda
sağlaması amaçlandı. Bu sebepten,
sektörün önemli fikir liderleri tarafın-
dan konuya özel içeriklerin ve Londra
için örnek olayların sunumları yapıldı.
Ayrıca bu konferans, İngiltere Hü-
kümeti ve Londra Belediye Başkanı
tarafından desteklendi.
Konferansta sahneye çıkan üst düzey
konuşmacıların bir kısmı aşağıda
sıralanmıştır:
‘Güvenli Bir Şehre Doğru Yol
Haritası’ adlı sunumuyla Stephen
Greenhalgh, Polis Faaliyetleri ve Suç-
lar Başkan Vekili
‘Dirençlilik ve Toplum’ tartışma-
sına katılan James Cleverly, Londra
Yangın ve Acil Durum Planlama
Kurumu Başkanı ve Londra Yerel
Dirençlilik Forumu Başkanı
‘Halkın Emri: Sivil huzursuzluğun
yönetimi ve antisosyal davranışlar’
hakkında konuşan Tom Wingate, Asa-
yiş Konuları Başkanı, Metropoliten
Polis Hizmetleri
‘İngiltere’yi daha güvenli bir yer
yapmak ve iş dünyasının ve kişilerin
kendilerini korumasını sağlamak için
siber kırılganlığı önleme mekaniz-
maları’ konusunda detaylara kadar
inen Peter Wilson, Ev-Ofis’te Anti
Terörizm ve Güvenlik Ofisi
Yoğun talep ve ilgiden ötürü, IFSEC
International’da tekrarlanan içerikler
de oldu.
IFSEC & FIREX Global Toplantı
Programı, IFSEC Global Rehber ile
beraber katılımcı firmalara ve ziyaret-
çilere , bedelsiz olarak ve ihtiyaçları
doğrultusunda bire bir eşleşmeler
sunan bir platformdır. Ziyaretçilerin
fuarda geçirdikleri değerli zamanla-
rının karşılığında en yüksek verimi
almalarını sağlayan Global Toplantı
Programı, özel projeler ve özel işler
için en uygun tedarikçilerin araştı-
rılmasını sağlamaktadır. Ziyaretçiler
de bu hizmetten faydalanırken,
tedarikçileri tek tek araştırmak gibi
zorluklardan kurtuldular. Ayrıca
ziyaretçiler, buldukları tedarikçiler ile
daha kolay toplantı ayarlama şansına
sahip oldular.
IFSEC International’da yer alan
IFSEC Akademi, son düzenleme-
lerin hızını yakalamak için harika
bir fırsat oldu. Ayrıa ziyaretçilerin
daha bilgili hale gelmesini ve kendi
işlerine hangi çözümlerin daha uygun
olduğunu anlamalarını da sağladı.
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 25
30. GÜNCEL
Ziyaretçiler, IFSEC Akademi’de, her
biri özel temalı olarak gerçekleşen,
güncel, ücretsiz ve geniş kapsamlı
eğitimlerden faydalandılar. İngiltere
Bankası, Metropoliten Polis, Londra
Ulaşımı ve Belediye Başkanlığı ofisin-
den gibi kurumlardan gelen temsilci-
lerin konuşmalarının çok ilgi gördüğü
IFSEC Akademi, yedi farklı salonda
120 saatten fazla sürdü. Sektörün önde
gelen fikir liderleri, güvenlik, yangın,
BT, veri yönetimi ve iş çözümleri ko-
nularında bulunması gereken bütünsel
yaklaşımları tartıştılar. Akademi süre-
since gündeme gelen konu başlıkları
ve sunumlar aşağıda belirtildiği şekilde
gerçekleştirildiler.
IFEC Global.com Ana Sahne,
güvenlik sektörünün geleceğini belir-
leyen önemli başlık ve trendlerle ilgili
sektörün en büyük isim ve en önemli
konularına ev sahipliği yaptı.
Anixter tarafından oluşturulan
ipAssured Eğitim Alanı özel IP eğitim
ve kursları sundu.
Akıllı Binalar Sahnesi güvenlik,
yangın, IT, veri yönetimi ve iş ile ilgili
konulara bütünsel bir yaklaşım sağladı.
Konverjans Çözümleri Sahnesi 3
ana temaya ev sahipliği yaptı: Güvenli
Şehirler, Ulaşım Koruma ve Kritik
Altyapı ve Gelecek Kontrol Odaları
Teknolojileri.
Tavcom Eğitim Sahnesi, lider
eğitim sağlayıcısı Tavcom Training’den
CCTV
, IP, erişim kontrolü ve dahası ile
ilgili özel hazırlanmış eğitimler sundu.
Risk ve Güvenlik Yönetimi Sahne-
si, örnek olay sunumları, sektör hakkın-
da tartışmaların gerçekleştiği paneller
ve sektörün önde gelenlerinin katıldığı
interaktif soru-cevap oturumlarına yer
vererek son kullanıcıları hedefledi.
IFSEC International ürün grupları
Güvenlik konusunda önemli prob-
lemleri kapsayan etkinlik 7 temel ürün
grubuna odaklandı.
Erişim Kontrolü: Kamu ve özel
sektör güvenliği hakkında sorunları ele
alan erişim kontrol pazarı 2018 yılına
kadar 8.6 milyar dolar gibi önemli bir
hacme ulaşacaktır. IFSEC Internati-
onal kapsamında kapı giriş sistemleri,
akıllı kart teknolojisi, zaman ve katılım
yazılım ve biyometrikleri gibi alanlar-
da liderlik eden yönetici ve dağıtıcılar
ürünlerini sergilediler.
Entegre Güvenlik: Etkili ve
yeterli bir güvenlik sistemini kurmak
için ziyaretçiler tekil ürünleri entegre
bir şekilde tanıma imkanı buldular.
Hem mevcut çözümlere entegre olan,
hem de entegrasyon sürecini geliştiren
ürünler alanında sistem akışlarına
odaklanan IFSEC’in yaklaşımıyla,
güvenlik hizmetleri birbirlerinden izole
olmaksızın faaliyet gösterir.
Akıllı Binalar: Sistemlerin en-
tegrasyonu ve konverjans (yakınsaklık)
ortak temalarına odaklanarak bu ko-
nuda yangın ve güvenlik için ortak bir
alan oluşturuldu. Akıllı Binalar kısaca,
birlikte işlerliğin yanı sıra, bina yönetim
sistemleri ile yangın, güvenlik ve BT
verileri arasında bilgi paylaşımını sağlar.
BT & Siber Güvenlik: Ana-
logdan dijitale geçişi destekleyen ya
da online değerleri siber saldırılardan
koruyan BT ve güvenlik fonksiyonları
birlikte çalışmalıdır. Bu alanda aynı
çatı altında Interop ve Internet World
ile birlikte işletmeleri ve kurumları BT
& Siber Güvenlik zayıf noktalarından
IFSEC International, güvenlik sektöründeki en
son teknolojiyi pazara sunmak için en ideal
platform olma özelliğini korudu. Ayrıca IFSEC Interna-
tional, Samsung, ASSA ABLOY, Sony, Panasonic, Axis
Communications ve Canon gibi firmaların ağırlandığı
önemli bir buluşma noktası olmaya da devam etti.
26 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
31.
32. GÜNCEL
korumak için tasarlanan çözümler
sergilenmektedir, BT ile ilgili her konu
ExCeL London’da tartışılıp, çözüme
kavuşturuldu.
Fiziksel Güvenlik & Parametre
Koruması: IFSEC International,
Fiziksel Güvenlik ve Parametre Koru-
ması alanında fiziksel güvenlik alanında
parametre koruması, kilit sistemleri ve
kasalar gibi ürünler de sergilendi.
Güvenli Şehirler: IFSEC Inter-
national, Güvenli Şehirler Akademisi ve
Fuarı binaların altyapısı, siber güven-
lik, terörizm karşıtı ve kamusal düzen
olmak üzere dört ana alana odaklandı.
Bu sebepten, küresel hükümetler, kamu
sektörü yöneticileri ile global şirket
gruplarına eğitim ve teknoloji tedarik
çözümleri sunuldu.
Güvenlik Kameraları ve Hırsız
Alarmları: Bu özel ürün grubu,
güvenlik kameraları ve hırsız alarmları
alanındaki tüm konuları kapsamaktadır.
Ayrıca bu grupta güvenlik kameraları,
merkez kontrol odaları ve yüksek çö-
zünürlük alanındaki yenilikler gibi son
teknoloji ürün ve hizmetleri sergilendi.
IFSEC International, yangın önleme,
güvenlik standartları, güvenlik sistemleri
ve tesisleri yönetimi alanlarında dünya
lideri ve bu alanlarda tüm dünyada uz-
manlığını kanıtlamış olan Protection &
Management 2014’ün altında düzenlen-
di. Bu etkinlikler Londra ExCel Sergi ve
Konferans Merkezi’nde 17-19 Haziran
2014’te gerçekleştiler.
Bu fuar, IFSEC International, FIREX
International, Safety & Health Expo,
Facilities Show, Energy & Environment
Expo ve Service Management Expo
olmak üzere aynı alanda düzenlenen
altı farklı etkinlikten oluştu. Bu fuar
süresince, sektörden uzmanların bilgi
ve önemli deneyimlerini paylaştığı
eğitimler de IFSEC Akademisi çatısı
altında yapıldı.
IFSEC International’a katılma olanağı
bulamayan sektör profesyonelleri, fuar
süresince gerçekleşen bu seminerlerden
biri hakkında bilgi almak isterse, IFSEC
Global.com adresinden duyurulara,
makalelere ve etkinlikte duyurulan
sektör haberlerine ulaşabilirler.
IFSEC International 2015, Londra’da
bulunan ExCeL isimli etkinlik alanın-
da, 16-18 Haziran 2015 tarihlerinde
düzenlenecek. Sektörden bu fuar ile
ilgilenen sektör profesyonelleri, IFSEC
International 2015 hakkında daha
fazla bilgi edinmek için www.ifsec.co.uk
adresini ziyaret edebilirler.
28 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
33.
34. ç
Çalışma hayatımızda çok bilinen ama pek değinilmeyen konulardan biri de,
işe alma görüşmeleri yani mülakat sorunudur. Kuruluşlar, iş başvurusunda bu-
lunan adaylar arasından, aradıkları pozisyona en uygun olanlarını seçebilmek
için bu alanda geçerli tüm teknikleri kullanmaktadır.
Adaylar da iş görüşmelerinde şanslarını artırabilmek için bu konudaki yetkin-
liklerini geliştirici çeşitli eğitim ve seminerler almakta ve bu konudaki yayınları
takip etmekte, hatta ve hatta bu konuda kendilerine koçlar edinmektedirler.
İşe alma görüşmeleri yapanlar, mutlaka bu konuda eğitim ve yetkinlikleri olan
kişiler değildir. Özellikle kurumsal olmayan yapılarda görüşmeyi yapanlar,
genellikle patronlar, ya da işveren vekili olan veya bu konuda yetkilendirilmiş
çeşitli görevlerde bulunan kişiler olabilmektedir.
İşte bu tür durumlarda, özellikle de konuyla ilgili yetkinlikleri tam olmayan
görüşmeciler adaylarla yaptıkları görüşmelerde seçim konusundaki hatalarının
yanı sıra sordukları sorular bakımından da çok önemli yanlışlıklar yapabilmek-
tedirler.
Buradan hareketle, adaya sorulabilecek sorular, başvuru sahibinin aday
olduğu işle direk bağlantılı sorular olmalıdır. Aday elemanın kişisel durumuna
ilişkin sorular arasında en yaygın olanları; adı-soyadı-doğum tarihi-doğum
yeri-medeni hali ve ikametgâhına ilişkin olanlardır. Okuduğu okullara ve mes-
leksi eğitimine ilişkin sorulara bağlı olarak diploma dereceleri mesleki gelişimin
bu güne kadar çalıştığı işyerleri ve askerlik görevini yerine getirip getirmediği
sorulmaktadır. Aday elemanın bu sorulara doğru yanıtlar verme mecburiyeti
bulunmaktadır.
Sağlığa ilişkin sorular içinde, hastalığın çalışma yeri ve işin niteliği açısından
aday işçinin çalışma yeteneğini sınırlandırması söz konusu ise, buna ilişkin
soruların sorulması gayet tabiidir ve geçerlidir. Bu nedenle adaya “ başvuruda
bulunduğunuz işi yapmaya engel bir hastalığınız var mı? Varsa hastalığın türü
nedir?” şeklinde bir soru sorulabilir.
Öngörüşmelerde işverenin bayan işçilere yönelttiği soruların başında mevcut
bir hamileliğin bulunup bulunmadığı gelmektedir. Bu soru ile işveren iş ilişki-
sinin kurulmasından kısa bir süre sonra doğabilecek ekonomik veya organi-
zasyonla ilgili rizikoları tahmin etme amacındadır. Bu nedenle çalışma yeri ve
işin niteliği gerektirmiyorsa, bayan işçiye hamilelikle ilgili soru sorulması bir
cinsiyet ayırımı yaratacağından bu tür sorular geçersiz kabul edilmelidir.
İşverenin işçi hakkında üçüncü kişilerden bilgi alma hakkı bulunmakla birlikte,
adayın referans olarak gösterdiği kişilere sorulabilecek sorular, işverenin adaya
sorabileceği sorulardan farklı olmamalıdır. Yani başvurulan işle ilgisi bulunma-
dığı için, temel haklarla ilgili bazı soruları işveren nasıl işçiye sorma hakkına
sahip değilse, aynı bilgileri 3. kişilere sorarak da edinme hakkına sahip değildir.
Bu ve buna benzer teknik konuların dışında en önemli unsurlardan birisi de
başvuruda bulunan kişinin, kişisel nitelik ve nicelikleridir. Kişisel gelişim içinde
yar alan hitabet, davranış, sunum tekniklerini de çok iyi kullanmak zorundadır.
Yani “Davranış sonucu belirler” .
Uygulanması dileğimle…
Teknik konuların
dışında en önemli
unsurlardan birisi de
başvuruda bulunan
kişinin, kişisel nitelik
ve nicelikleridir. Kişisel
gelişim içinde yar alan
hitabet, davranış, sunum
tekniklerini de çok iyi
kullanmak zorundadır.
Yani “ Davranış sonucu
belirler”.
HAYATA BAKIŞ
“Mülakat - öngörüşme”
Oğuz GÜLAY
30 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
35.
36. Ç
ağdaş iş yaşamında
yer alan büyük iş
merkezleri, yüksek
binalar, rezidanslar,
AVM’ler, üniversiteler,
fabrikalar, bankalar gibi pek çok
yapı, büyük yatırım maliyetleri ile
gerçekleştirilmektedir. Günümü-
zün bu modern ve akıllı binaları,
yüksek konfor düzeyi sağlamanın
yanı sıra çok yüksek işletme gi-
derleri ile de karşımıza çıkmakta-
dırlar. Bu nedenle kaynakların kul-
lanımında tasarruf çok önemli bir
faktör olmakla beraber, tasarrufu
ön plana alan kimi uygulamalar
üretkenliği ve yaşam koşullarını
olumsuz etkilemekte, binayı kulla-
nanların ve çalışanların mutsuzlu-
ğuna sebep olmakta, ayrıca yasal
yükümlülükler konusunda da
sıkıntılar yaratabilmektedir.
Tesisleri işletirken temel amaç,
insanları, mekanları, süreçleri ve
teknolojiyi entegre etmek suretiy-
le tesisin işlevselliğini güvence
altına almak ve sağladığı hizmet-
ler ve destek ile organizasyonun
kendi ana faaliyet alanında
başarı ve verimliliğini artırmasını
sağlamak olmalıdır. Bunu gerçek-
leştirebilmek için de, tesisi müm-
künse proje tasarım aşamasın-
dan başlayarak, işletmenin her
safhasında, kurum yönetimine
ve uygulamalarına ayna tuta-
Tesis güvenlik denetimi
Tesisleri işletirken temel amaç, insanları, mekanları, süreçleri
ve teknolojiyi entegre etmek suretiyle tesisin işlevselliğini
güvence altına almak ve sağladığı hizmetler ve destek
ile organizasyonun kendi ana faaliyet alanında başarı ve
verimliliğini artırmasını sağlamak olmalıdır.
KAPAK KONUSU
Füsun KOCAMAN / Yönetim Kurulu Üyesi VİYAGROUP A.Ş.
32 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
37. rak, işletme körlüğü içerisinde
görülmeyen birçok konuyu teşhis
etmek ve çözüm yolları bulmak
çok yararlıdır.
1) Güvenlik denetimi
Güvenlik denetiminin tutarlı ve
güvenilir olabilmesi için, değer-
lendirmenin kurumun onaylanmış
ve yayınlanmış güvenlik politikası
üzerine dayandırılması gerekir.
Güvenlik politikasının tüm çalı-
şanlar ve yöneticiler tarafından
bilinmesi ve kabul edilmesi çok
önemlidir.
Kurumsal Güvenlik Politikası,
işletmenin genel risk durumunu
gösterir; işletme bu risklerden
hangilerinin standart iş aktivitesi
olduğu, hangilerinden kaçınılma-
sı gerektiği ve hangilerinin de
Güvenlik Politikasında “özel du-
rumlar karşısında kabul edilebilir
istisnalar” sınıfında yer alacağına
karar verir.
Denetimin başarılı olabilmesi
için, değerlendirilen kurumun tam
işbirliğine açık olması en temel
şarttır; tesise ve tesisin iç me-
kanlarına giriş-çıkışlarda kolaylık
sağlanması, kurumsal bilgilerin
ayrıntılı ve zamanında teslim
edilmesi ve yetkili personelin
denetçi ile ortak çalışmalara
zaman ayırması bu işbirliğinin en
vazgeçilmez koşullarıdır.
Tam anlamıyla ve usulüne uygun
yapılan bir güvenlik denetiminin
neticesinde, incelenen tesiste
tespit edilen ya da kurumun
benimsemiş olduğu güvenlik po-
litikasında ortaya çıkan, her türlü
güvenlik zaafı ya da ihlali, bunlara
bağlı riskler ve olası sonuçları ve
çözüm önerileri rapor edilecek,
istenirse çözümün uygulanmasın-
da destek olunacaktır.
2) Güvenlik denetimine esas
teşkil eden prensipler
Güvenlik denetimi bir takım ulus-
lararası standartlar ve prensipler
çerçevesinde yürütülmektedir.
Bunlar esas olarak iki gurupta
toplanmaktadır:
a) Savunmasızlık değerlendir-
mesi modeli (VAM)
Bu modelde risk, bir olasılığın so-
nuçlarının şiddeti (S), istenmeyen
bir olayın meydana gelme olasılığı
(LA) ve bu olayın bir faciaya
yol açma ihtimali (LAS) faktörleri-
nin bir fonksiyonu olarak değer-
lendirilir.
S= olayın sonuçlarının şiddeti;
LA= İstenmeyen olay olasılığı;
LS= İstenmeyen olay olasılığı ve
zararının şiddeti;
LAS= Saldırının bir felakete yol
açma olasılığı;
b) Risk değerlendirmesi modeli
(RAM)
Bu modelde risk değerlendirme-
si yaparken, kurumun mevcut
güvenlik tedbirlerinin etkinliği de
göz önüne alınır.
Risk = PA * (1 - PE) * C;
PA= İstenmeyen olay olasılığı;
PE= Güvenlik Sisteminin Etkinliği;
1 - PE = İstenmeyen olayın zarar
verme olasılığı;
C = Olayın sonuçlarının şiddeti.
Metodoloji
Süreç tesisin tanımlanması, nite-
lendirilmesi ile başlar, risklerin öl-
çümlenmesine kadar dikey olarak
devam eder. Ölçümlenen riskler
değerlendirilir ve sonuçlar kabul
edilebilir bulunursa herhangi bir
değişiklik yapılmaz. Eğer sonuçlar
kabul edilemez ise, sistemin iyileş-
tirilmesi yoluna gidilir ve iyileştirme
öneri ve seçeneklerinin etkinliğini
öngörebilmek için sürecin başına
dönülüp, tüm aşamalar iyileştirme
işlemlerinin yapıldığı varsayımıyla
tekrarlanır.
1) Tesisin tanımlanması
Tesisin detaylı tasarım projele-
ri, süreç tanımları, emniyet ve
güvenlik analiz raporları kullanıla-
rak;, çevresel koşulların değerlen-
dirilmesi ve tesisin yerinde fiziki
incelenmesi sonucu, tesisin tanımı
ortaya çıkarılır:
Tesis hudutlarının konumu;
Binaların konumu;
Kat ve yerleşim planları;
Giriş noktaları;
Tesis içindeki işleyişin, süreçle-
rin tanımlanması;
Mevcut fiziksel güvenlik tedbir-
lerinin tespiti;
Güvenlikten sorumlu persone-
Güvenlik denetiminin tutarlı ve
güvenilir olabilmesi için, değerlendirmenin
kurumun onaylanmış ve yayınlanmış güvenlik
politikası üzerine dayandırılması gerekir. Güvenlik
politikasının tüm çalışanlar ve yöneticiler tarafından
bilinmesi ve kabul edilmesi çok önemlidir.
Füsun KOCAMAN
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 33
38. lin mesleki eğitim ve deneyimi;
Güvenlik Politikası;
2) İstenmeyen olaylar/kritik
varlıkların saptanması
İstenmeyen olaylar
Kaçınılması gereken olayların
tanımlanması;
• Önlenmesi gereken olayların
tanımlanması;
Kritik varlıklar
Faaliyetin kesintiye uğratılması;
Varlıkların çalınması;
Kişi(ler)ye karşı işlenebilecek
suçlar;
Mala zarar verilmesi;
Kötü propaganda ya da itibar
zedeleyici olaylar;
3) Olayların sonuçlarının
belirlenmesi
Felakete yol açacak sonuçlar
(Ölüm, top yekun iş kaybı, ağır
çevresel zararlar, vb.);
Kritik sorunlara yol açacak
sonuçlar (Ağır yaralanma, ciddi iş
kaybı, yoğun çevresel zararlar, vb.);
Marjinal sonuçlar (Hafif yara-
lanma/hastalık, küçük çaplı iş
kaybı, küçük çaplı çevresel
zararlar, vb.);
Göz ardı edilebilir sonuçlar;
4) Tehdit tanımı
Tehdit:
• Muhaliflerin tipi, taktikleri ve
suç işleme kapasiteleri;
• Tesiste geçmişte yaşanan
olaylara ilişkin raporlar;
• Süregelen olaylar ve bunların
geleceğe yönelik projeksiyonu
(hem lokal hem de ülke çapında);
Güvenlik açıkları- PA
geçmişte yaşanan olaylar ve tesi-
se özel toplumsal algı göz önüne
alınarak belirlenecektir:
• Alana erişim imkanları;
• Tarihi ilgi alanı;
• Tesisin bugünkü imajı;
• Mevcut gözetleme;
• Belgelenmiş tehditler;
• Varlıkların Cazibesi;
5) Güvenlik sisteminin
etkinlik analizi
Tespit, açık ya da gizli bir
tehdidin farkına varılması:
• Giriş kontrolü;
• Metal (silah ya da benzeri ge-
reçler için) ya da patlayıcı araması;
• Alarm tetikleyen sensör (teçhi-
zat ya da personel);
• Sensörden gelen bilgi ve bu
bilgiyi yorumlayan alt sistem;
Alarmın geçerli olup olmadığı-
nın belirlenmesi;
• Tehir, açık ya da gizli bir tehdi-
din engellenmesi:
Sabit veya aktif bariyerler
(kapılar, tonozlar, kilitler, vb.);
6) Sabit ve iyi korunan pozisyonlar-
daki güvenlik güçleri
Tepki: istenmeyen bir olay kar-
şısında güvenlik görevlileri ya da
kolluk kuvvetleri tarafından önlem
alınması
7) Risk öçümlenmesi
Risk aşağıdaki formüle göre
hesaplanır ve belirlenen tehdit
spektrumu için hesaplanan riskin
kabul edilebilir olup olmadığı
sorgulanır:
Risk = PA * (1 - PE) * C;
PA= İstenmeyen olay olasılığı;
PE= Güvenlik Sisteminin Etkinliği;
1 - PE = İstenmeyen olayın zarar
verme olasılığı;
C = Olayın sonuçlarının şiddeti.
8) İyileştirme çalışmaları ve
sonuçları
Bundan önceki tüm adımlarda
yapılan varsayımlar tekrar değer-
lendirilir
Mevcut teknolojinin güncellen-
mesi, ilave güvenlik tedbirlerine
başvurulması veya sonuçları
hafifletmeye yönelik yöntemlerin
eklenmesi, vb. konuların gözden
geçirilmesi ve yapılacak iyileş-
tirme çalışmalarından sonra
risklerin yeniden ölçümlenmesi;
Yukarıdaki 7.a. adımının,
ölçümlenen riskin kabul edilebilir
hale gelmesine kadar tekrarlan-
ması;
Sisteme yapılacak iyileştirme-
nin aşağıdaki konular üzerindeki
etkisinin incelenmesi:
Maliyet;
Tesisin misyonu;
İyileştirme adımlarının
uygulanması.
KAPAK KONUSU
34 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
39.
40. Sonuç
Yukarıda, bir kurumdaki mevcut
güvenlik sisteminin araştırılması ve
geliştirilmesi için gerekli çalışmalar
ve bunlara temel teşkil eden pren-
sipler özetlenmiştir. Her tesisin,
kurumsal kimliği ve fonksiyonu göz
önüne alınarak çalışmaların, kurum
içinde faaliyet gösteren farklı sta-
tüdeki insanların (çalışan, yönetici,
ziyaretçi, vs.) bir arada güvenli ve
huzurlu bir şekilde yaşamaları için
gerekli tüm önlemlerin alınması
üzerine yapılandırılması gerekir.
Elbette, bunu yaparken kurumun
faaliyetine ket vurmamak ve insan-
ların özgürlüklerine sınırlama ge-
tirmemek için çok özenli çalışmak
gerekmektedir.
KAPAK KONUSU
Risk değerlendirmesi modeli
Taraflar arasında ortak çalışma iş bölümü ve bilgi akışı
36 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
41.
42. T
esis yönetiminde güven-
lik hizmetleri altbaşlığına
daha detaylı değinme-
den önce biraz “tesis
yönetimi”nin tarihçesine,
yıllar içinde bu noktaya nasıl gel-
diğine ve tüm bunlar olurken farklı
hizmet birimlerinin standartlarının
oluşumunda nelerin etkili olduğu-
na değinmek isterim.
Kavram olarak «tesis yönetimi»
ABD’de 1970’lerin sonunda çıkıyor
karşımıza. Fikrin piyasayla ilk
tanışması ve organizasyonlar üze-
rindeki etkilerinin ilk defa dile geti-
rilmesi, 1970’lerin sonunda, dün-
yanın en büyük mobilya üreticisi
The Hermann Miller Corporation’ın
«tesislerin üretkenlik üzerindeki
etkileri» isimli sempozyumunda
ortaya çıkıyor...
Peki bu yıllar neden önemli? 1.
Dünya Savaşı, Büyük Buhran
ve hemen arkasından 2. Dünya
Savaşı’nın yarattığı kayıplar ancak
1960’lardan sonra yerine konma-
ya başlıyor. Tüm dünya sıfırdan
tekrar işler duruma ancak bu
yıllarda gelebiliyor. Bu aşamaya
gelene kadar kimse «tesisi nasıl
Tesis yönetimi ve
güvenlik hizmetleri
Bir tesisin tüm yaşam döngüsü maliyet dağılımına
baktığımızda %12 tasarım ve yapım, %14 kapital yenileme
ve %74 bakım/onarım ve tesis yönetimi şeklinde bir
dağılımla karşılaşıyoruz. Bu demek oluyor ki tasarım ve
yapımdaki 1 birimlik iyileştirmenin 4 kat ve daha fazla
etkisi var tesisin yaşam döngüsü üzerinde...
KAPAK KONUSU
Birgül EROL / Genel Müdür
Nurol Şirketler Grubu / RGM TURKEY Gayrimenkul Yönetim ve İşletme A.Ş.
38 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
43. yönetsek de daha verimli olsak»a
varamıyor. Çünkü üzerinde düşü-
nüp beyin fırtınası yapılacak te-
sisler yok olmuş durumda... Önce
kayıplar yerine konuyor... Sonra
ortaya çıkan yapı 3-5 ana ihtiyaç
kaleminden oluşan ve nereden
bakarsanız bakın, farklılık yarat-
mak adına yeni fikirleri aklınıza
getiremeyecek yapılar...
Ve artık kayıplar yerine koyulduğu-
na göre yeni arayışlar için zihinler
hazır hale geliyor. Tahmin edece-
ğiniz gibi «nasıl daha iyi ürete-
biliriz» ya da «nasıl daha verimli
ortam yaratabiliriz» sorgulamaları
öncelikle çalışma hayatı içindeki
tesisler için başlıyor.
Tesisin yönetimi ile ilgili bu sorgu-
lamalar bir kez başladıktan sonra
artık işin her seviyesine yayılıyor
ve tesis yönetimi artık yavaş
yavaş bir uzmanlık alanı, başlı
başına bir sektör olarak doğmaya
başlıyor.
Sektör olarak ortaya çıkması son
yıllara denk geliyor ancak tesis
yönetimini oluşturan disiplinler
çok çok eskilere gidiyor... Hatta
MÖ’ye... MÖ 4.000-5.000 yıl
önce özellikle Mezopotamya’da
bulunan yerleşim alanlarında,
tesis yönetimi fonksiyonları-
nı içeren yapılara rastlıyoruz.
Toplulukların yaşadığı kompleks-
lerde çöp operasyonları için arka
yollar ve bu yolların açıldığı çöp
çukurlarından tutun da güvenlik
için yerleşim alanlarına girişlerde
tasarlanan güvenlik gözetleme
odacıklarına kadar aslında bugün
tesis yönetimi için ne konuşup
neler planlıyorsak çok çok eski
zamanlardan beri zaten mevcut.
Artık 1980’lerin sonu 1990’ların
ilk yıllarına gelindikçe, ABD ve
Avrupa’da birçok ülkeden tutun
da Uzak Doğu’ya kadar devam
ediyor tesis yönetiminin kurumsal
kimlik kazanması ve tek başına
bir işkolu olarak ortaya çıkması...
Bu anlamda artık «tesisin yaşam
döngüsü» içinde aklınıza gelebile-
cek her türlü hizmeti kapsamaya
başlıyor ve geniş bir matriste her
elemanın birbiriyle ilişkisinde söz
konusu olacak her türlü ilişkiyi
içine alacak şekilde genişliyor.
1980’li yılların sonu ve 90’ların
başında yeni yeni ortaya çıkan bu
işkolu için, başta her bir ülkenin
kendi vizyonuyla ortaya koyduğu
tanımlar oluşuyor. “Amerikan
Yaklaşımı” olarak da adlandırılan
ekolde ön plana çıkanlar çalışma
alanının fiziki verimliliği, teknik
konular ve tesisatlar... “İngiliz
Yaklaşımı”nda teknik konular ve
tesisin fiziki durumu daha arka
planda kalırken, çalışanların
gelişimi, sağlık, çalışma ortamı-
nın verimliliği gibi konular daha
önde...«Japonya» tarafı ile yine
bu ülke kültürünün getirdikleriyle
ilk defa «acil durum yönetimi»nin
tesis yönetimindeki önemi üzerin-
de durulmaya başlanıyor ve tanım
bunları da içine alacak şekilde
geliştiriliyor.
Bir tesisin tüm yaşam döngüsü
maliyet dağılımına baktığımızda
%12 tasarım ve yapım, %14 kapi-
tal yenileme ve %74 bakım/ona-
rım ve tesis yönetimi şeklinde bir
dağılımla karşılaşıyoruz (Kaynak:
IFMA). Bu demek oluyor ki tasarım
ve yapımdaki 1 birimlik iyileştirme-
nin 4 kat ve daha fazla etkisi var
tesisin yaşam döngüsü üzerinde...
Tesis yönetimi maliyetleriyle ilgili
tasarım aşamasında 1 birim mali-
yet avantajı yaratabilirsek, tesisin
işletme maliyetlerinde bunun 4
katı tasarruf yaratabiliyoruz.. Gü-
venlik hizmetleri bugün kompleks
tasarımlarla içiçe geçen birçok
fonksiyonu barındıran projeler için
genelde en yüksek maliyet kalemi
olarak ortaya çıkıyor. Gittikçe daha
çok tercih edilen ofis, avm, konut,
sosyal alan gibi tüm fonksiyonları
içine barındıran tasarımlar arttıkça
işe tasarım aşamasında girmenin
katmadeğeri de katlanarak artıyor.
Yukarıda, RGM TURKEY olarak bu
bütünsel bakış açısından yola çıka-
rak “enregre tesis yönetimi”nin
tesisin yaşam döngüsünde
katmadeğer sağladığı aşamaları
özetlemeye çalıştık. Tesis yönetimi
içindeki en önemli birimlerden biri
olan güvenlik hizmetleriyle ilgili
değerlendirmelerimizi de bu aşa-
maları dikkate alarak paylaşmak
isterim.
İlk safha olan “Planlama Safhası”
tesis yönetimi ekiplerinin varlığının
en yüksek katmadeğer sağladığı
aşamadır. Güvenlik hizmetlerinde
doğru bir yapılanma için sorulması
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 39
44. gereken en önemli sorular, bu
aşamada cevabını bulur. Yatırımcı-
nın, kafasında oluşturduğu nüveyi
paylaşmasıyla mimari ekip tesisi
tasarlamaya başlamıştır. Önce
fonksiyonlar netleşir ve güvenlik
kurgusuyla ilgili ilk kararlar da bu
fonksiyonlara ve birbirleriyle ne
kadar ilişkili olacağına göre alınır.
RGM olarak bu ilk aşamada ta-
sarım ve fonksiyonları olduğu gibi
alıp optimum bir güvenlik bütçe
projeksiyonu çıkarmakla başlarız
işe. Bu aşamadan sonra ortaya çı-
kan bütçe ve fonksiyonlar, masa-
ya yatırılarak tüm mimari ekipler,
yatırımcı, proje müellifleriyle hatta
proje pazarlama-satış ekipleriyle
birlikte ince ince değerlendirile-
rek aşağıdaki konularda proje
güvenlik kurgusu hakkındaki genel
senaryolar netleştirilir;
“Fiziki Güvenlik” kapsamında pro-
jede bulunacak güvenlik noktaları-
nın belirlenmesi, sabit ve devriye
güvenlik noktalarının detaylı görev
tanım ve talimatların oluşturul-
ması, güvenlik personel sayısı,
kalifikasyonu, ücret seviyesi, iş
tanımları, vardiya planlarının..
vs’nin belirlenmesi
“Elektronik güvenlik” kapsamında
CCTV odası planı, kayıt sistemi,
arşivlemesi, kamera tipleri, moni-
tör, vs hakkında, projede kullanı-
lacak access sistemi donanımı
hakkında teknik değerlendirme ve
önerilerimiz paylaşılır ve elektro-
nik güvenlik kurgusunun omurga-
sını oluşturan zayıf akım projeleri-
nin ana kabulleri belirlenir.
Ana hatlarıyla kurgulanan fiziki
ve elektronik sistemler hakkında,
üzerilerine gerçek yaşam senaryo-
ları adapte edildiğinde tam olarak
teyidleşilmiş olur.
İşte bu aşamada tüm ekiplerle
AutoCAD’ler üzerinden projede ta-
biri caizse “gezmeye, yaşamaya”
başlarız... Yayaların, araçların,
mal ve hizmetlerin akışları üzerin-
de detaylı simulasyonlar yapılır...
Tüm proje çok boyutlu bir matris
olarak düşünülür ve bu matrisin
her bir farklı noktasından diğer
farklı noktalarına erişim, giriş,
çıkış ve akışlar tartışılır. Matri-
sin bir boyutu proje sakinlerinin
gruplanması ile oluşur, başka bir
boyut yaya-araç ve dijital olarak
birbiriyle bağlanacak noktalardır,
diğer bir boyut, acil durum güven-
lik senaryoları için hayati önem
taşıyan asansör ve merdiven ya-
pıları ve kullanım fonksiyonlarıdır.
Bu gerçek yaşam senaryoları,
fayda ve maliyet açısından en
uygun güvenlik senaryolarını
ortaya koyma yönünde en büyük
yol göstericimiz olur. Güvenlik
maliyeti ortalamanın üzerinde
kalmış zonlar için mimari ekip-
lerle farklı tasarım alternatifleri
tartışılır hatta bazı durumlarda
bu sinerjiyle ortaya çıkan karar-
lara göre mimari tasarımın revize
edildiği bile olur. Önceki yıllarda,
mimari ekiplerin bu tip tartışma
ve revizyonlara çok daha konser-
vatif baktıkları bir gerçek ancak
katmadeğerin büyüklüğü ortaya
çıktıkça günümüzde en büyük
desteği bu ekiplerden alıyoruz ve
planlama safhasında en yoğun
sinerjiyi bu tasarım ekipleriyle
yaratıyoruz diyebilirim.
Tüm yönleriyle en sağlıklı senar-
yoların oluşturulduğu “Planlama
Safhası”ndan sonra “İnşaat
Safhası”nda RGM TURKEY olarak
görevimiz mutabık kalınan kurgu-
ların doğru uygulandığına emin
olmak üzere her aşamada proje
yapım ekiplerine destek vermek-
tir. Bu aşama daha çok teknik
detaylara yoğunlaşılır... Teknik
mahallerin kapı ve access uygula-
malarından tutun da otopark gü-
venlik zonlarına, yangın algılama
sistem şemalarından, otomas-
yonda kurgulanacak fonksiyon
noktaları ve grafik ekran detayla-
rına, CCTV ve yangın otomasyon
odalarının güvenlik ekiplerinin en
verimli şekilde hizmet verebilmesi
için en doğru şekilde planlanması-
na kadar birçok detay bu aşama-
da netleşir.
Takip eden “Devreye Alma Saf-
hası” ise “Operasyon Safhası”na
sağlıklı geçiş için en hassas olun-
ması gereken safhadır. Bu aşama
aynı zamanda tesis yönetimi ekibi
olarak tesisi de teslim aldığımız
safhadır ve en ince raporlama ve
takip bu aşamada gerçekleştirilir.
Özellikle elektronik sistem test ve
devreye alma işlemleri, projede
kullanılan access enstrümanları-
nın testleri, her tesisin en hayati
sistemi olan yangın algılama ve
anons sistemlerinin test ve devre-
ye alma çalışmaları bu aşamada
KAPAK KONUSU
Güvenlik maliyeti ortalamanın üzerinde
kalmış zonlar için mimari ekiplerle farklı tasarım
alternatifleri tartışılır hatta bazı durumlarda bu
sinerjiyle ortaya çıkan kararlara göre mimari
tasarımın revize edildiği bile olur.
40 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
45.
46. öne çıkar. Tüm bu aşamaların
tüm ekiplerin katılımıyla aşılma-
sından sonra artık iş “Operasyon
Safhası”na gelir.
“Operasyon Safhası”nda en titiz
şekilde üzerinde durduğumuz
husus, güvenlik hizmetlerinin,
temizlik hizmetleriyle, teknik
hizmetlerle, konsiyaj ve diğer
danışmanlıklar v.b.gibi konfor
hizmetleriyle hatta peyzaj bakım
hizmetlerine kadar tüm diğer
tesis yönetim hizmetleriyle içiçe
olduğu ve iyi bir yönetim için tüm
bu hizmet ekiplerinin birbirlerini
her açıdan beslemesi gerektiği
gerçeğidir. Bunu temin etmek
için tüm bu ekiplerin birbirlerini
tanımaları, anlamaları, öncelik-
lerini bilmeleri, hangi noktalarda
birbirlerini etkilediklerini farkına
varmaları gerekir. Bu nedenle
bulunduğumuz tüm projelerde,
tüm hizmet ekiplerimize bütünün
parçası oldukları ve ayrılamaya-
cak bir hizmetler bütünü oldukları
algısının yerleşmesine uğraşırız.
Bu aşamaya kadar aslında
operasyon tüm yönleriyle kur-
gulanmış ve en sağlıklı kararlar
alınmıştır ancak yine de doğal
olarak gerçek yaşama geçtiği-
mizde mutlaka revize edilmesi
gereken, proje sakinlerinin ortaya
çıkan standartlarına göre adapte
edilmesi gereken birçok husus
çıkar ki bu zaten tesisin yaşam
döngüsü boyunca hiçbir zaman
sonlanmayacak ve sürekli iyileş-
tirmelerle beslenecek bir devamlı-
lık sürecidir.
Sonuç olarak Türkiye’de tesis
yönetiminin entegrasyona gitmesi
ve geniş disiplinleri içine alarak
bir iş kolu ve sektör olarak ortaya
çıkması bakımından aslında biz
dünyanın 1980’lerde geldiği
noktadayız henüz... Tabii bazı
şirketler bazında tesis yönetimi
alanında çok uzun yıllardır faaliyet
gösteren yapılar var. Ancak daha
hala «profesyonel tesis yönetimi-
nin» kazandıracakları konusunda
ikna etmeye çalışırken buluyo-
ruz kendimizi profesyonel tesis
yönetim şirketleri olarak... Daha
ülke olarak ihtiyacın meşru hale
gelmesi bir konsensüs haline
gelmiş değil maalesef...
Ancak bir taraftan hal bu iken,
diğer taraftan RGM TURKEY ekibi
olarak tesis yönetimi gerekliliği
algısını biraz daha genişleterek,
projeye çok daha önceden dahil
olmanın getireceği kazanımlara
ikna etmeye çalışıyoruz yatırımcıla-
rımızı... “Tesis aslında ne zaman
yaşamaya başlar” sorusunu her
ekibin bir kez daha kendisine
sorması gerektiğine inanıyoruz...
Orta vadede biz profesyonel tesis
yönetim ekiplerinin projelerin
tasarlanma aşamasında, masada
olmazsa olmaz ekiplerden biri
olduğumuz gerçeğinin çok daha
fazla yatırımcımızca benimsenece-
ğini umuyoruz...
“Operasyon Safhası”nda en titiz şekilde
üzerinde durduğumuz husus, güvenlik hizmetler-
inin, temizlik hizmetleriyle, teknik hizmetlerle,
konsiyaj ve diğer danışmanlıklar vb. gibi kon-
for hizmetleriyle ve tüm diğer tesis yönetim
hizmetleriyle içiçe olduğu ve iyi bir yönetim için
tüm bu hizmet ekiplerinin birbirlerini her açıdan
beslemesi gerektiği gerçeğidir.
KAPAK KONUSU
42 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
47.
48. B
ina ve tesislerin güven-
liğini kurgulamadan
önce, tasarladığımız
binanın hangi amaçlara
hizmet edeceği, kimler
tarafından kullanılacağı, hangi
tehditlere maruz kalacağı gibi
konular inşa aşamasından önce
dikkatlice analiz edilmelidir. Teh-
ditleri analiz ederken abartmadan,
ancak olduğundan düşük olarak
değerlendirip güvenlik bakımından
bina ve tesisin zayıf kalmasına da
yol açmayacak şekilde gerçekçi
bir yaklaşım sergilenmesi büyük
öneme sahiptir. İnşa aşamasına
gelindiğinde güvenlik önlem ve
sistemleri bina imalatıyla birlikte
yapılmalıdır. Bina tamamlandıktan
sonra güvenlik gereksinimlerini kar-
şılamak hem zor hem de maliyetli
olmaktadır. Bu çalışmada bina ve
tesis güvenliğinin sağlanmasında
dikkate alınması gereken temel
kriterler ortaya konacaktır.
Tehditlerin analizi
Tehditleri ortaya koyarken birinci
analiz noktası olarak ülkede-
ki suç istatistikleri karşımıza
çıkmaktadır. İçişleri Bakanlığı’nın
verilerine göre Türkiye genelin-
de 2008’de 256 bin 562 olan
hırsızlık vakası 2012’de 405
bin 405’e yükselmiştir. (Şekil
-1) 4 yıl içinde %63’lük bir artış
gösteren bu veri bizim bina veya
tesisimizi tasarlarken güvenlik
bakımından dikkate almamız
gereken birincil tehdidin hırsızlık
olduğunu ortaya koymaktadır.
Son dönemde otomobillerde
KAPAK KONUSU
Mustafa ALTUN / Operasyon Direktörü ISS PROSER
Bina ve tesis güvenliği
Bina ve tesislerin güvenliğini kurgulamadan önce,
tasarladığımız binanın hangi amaçlara hizmet edeceği, kimler
tarafından kullanılacağı, hangi tehditlere maruz kalacağı gibi
konular inşa aşamasından önce dikkatlice analiz edilmelidir.
44 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
49. fabrikasyon olarak alınan immo-
biliser (motor kilidi) sisteminin
yanı sıra uydu takip sistemi
olan GPS cihazları gibi güvenlik
önlemleri, sokaklardaki kapkaça
yönelik olarak oluşturulan güven
timleri ve kapkaç suçunun ye-
niden tanımlanması gibi hukuki
düzenlemeler hırsızların otomo-
bil hırsızlığı ve kapkaçtan bina
ve tesis hırsızlığına yöneldiğini
göstermektedir. Öte yandan bir
başka çarpıcı istatistik 2006’da
55 bin 967 iş¬ye¬rinin soyul-
duğunu ortaya koyarken bu
ve¬rinin 2012’de 36 bin 497’ye
düştüğünü göstermektedir. İş-
yerlerini hedef alan hırsızlıklarda
ortaya çıkan %34,8’lik düşüşte
hiç şüphesiz son yıllarda yoğun
olarak kullanılan güvenlik ve
alarm sistemleri etkili olmuştur.
İkinci analiz noktamız işlenen
hırsızlık suçunun bölgelere/şehir-
lere göre dağılımıdır. Türkiye’de
işlenen hırsızlık suçlarının yaklaşık
%50’si İstanbul, Ankara ve
İzmir’de meydana gelmektedir.
O halde binayı İstanbul’da inşa
ediyor isek, güvenlik önlemlerinin
yeterli caydırıcılığı sağlayacak
kadar görünür olması artık bir zo-
runluluktur. Eğer binanın oluşumu
sırasında maliyetten kaçınmak adı-
na güvenlik sistemlerini yeterli ve
etkili olacak şekilde tasarlamaz ve
kurgulamaz isek, binamız hırsızların
hedefi haline gelecek ve katlan-
mak zorunda kalacağımız maliyet
kurulum maliyetinin çok üzerinde
olacaktır. Ayrıca hırsızlığa maruz ka-
lan bireylerin uğrayacağı travmalar
ve diğer psikolojik bozulmalar ve
bunların yaratacağı maliyetler de göz
ardı edilmemelidir.
Üçüncü analiz noktamız hırsızlık
suçunun gerçekleştirildiği mekan-
ların dağılımıdır. Burada karşımıza
çok ilginç bir veri çıkmaktadır. Artık
hırsızlıkların büyük bir bölümü ev
ve iş yerlerinde yoğunlaşmaktadır.
2008 yılında gerçekleşen hırsızlık
vakalarının 3715’i devletin koruma-
sı altında olan kamusal alanlarda
gerçekleştirilmiştir. (şekil-2) Bu veri
bize mülkiyeti kime ait olursa olsun,
hiçbir bina ve tesisin yeterli güvenlik
önlemi alınmadığı takdirde gerçek-
ten güvenli bir yer sayılmasının
mümkün olamayacağını, can ve mal
güvenliği konusunda asla şakaya
yer olmadığını çok açık bir biçimde
anlatmaktadır.
Bina ve tesis güvenliği
konusunda yaşanan problemle
Ülkemizde bina ve tesisler nadir
olarak profesyonel yönetim kadroları
tarafından yönetilmektedir. Genelde
Ülkemizde bina ve tesisler nadir olarak pro-
fesyonel yönetim kadroları tarafından yönetilmek-
tedir. Genelde içinde yaşayanlar tarafından seçilen,
çoğunlukla konusunda uzman olmayan yönetim
kurulları tarafından yönetilmektedir.
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 45
50. içinde yaşayanlar tarafından seçi-
len, çoğunlukla konusunda uzman
olmayan yönetim kurulları tarafın-
dan yönetilmektedir. Ayrıca bilindiği
gibi, ülkemizde askerdeyken nöbet
tutmuş olanların hemen hemen ta-
mamı kendisini özel güvenlik uzma-
nı olarak algılamaktadır. Bir şekilde
seçilerek yönetime gelen bir ekip
çoğunlukla iyi niyetli olarak yılın so-
nuna kadar hizmetlerini sürdürür.
Bu kapsamda bir güvenlik firması
ile güvenlik sağlar. Müteakip yıl
göreve seçilen yeni yönetim kurulu-
nun ilk icraatı güvenlik firmasını de-
ğiştirip daha ucuz hizmet vermeyi
vaat eden bir güvenlik firmasından
hizmet almak olur. Arkasından
özel güvenlik personeli kadrosunu
azaltır. Ortak alan aydınlatmasını
azaltır. Böylece giderlerden tasar-
ruf sağladığını düşünür. Bunları
yaparken ucuz hizmet vermeyi vaat
eden firmanın bu konudaki yasal
edimlerini nasıl yerine getireceğini
sorgulamaz. Firma yasal edimleri
yerine getiremediği takdirde bu
edimlerden dolayı yasal sorumlu-
lukların kendileri tarafından yerine
getirilme zorunluluğunu bilmez.
Bu kadar düşük ücretle istihdam
edeceği özel güvenlik görevlilerinin
hangi yetkinliklere sahip olduğunu
ya da olmadığını araştırmaz. Oysa
her meslek grubunda olduğu gibi
özel güvenlik sektöründe de doğal
olarak en yeteneksizler en düşük
ücrete razı olacaktır. İşinde iyi olan-
lar, yeteneği ve özgüveni yüksek
olanlar daha uygun ücretlerle iş
bulma imkanına sahip olduklarını
bildikleri için belirli bir ücretin altın-
da çalışmaya razı olmayacaklardır.
Bu durumda “7/24 güvenlik”
sloganıyla satışa sunulan ofislerin,
ultra lüks sitelerin ne kadar güven-
likli olduğu ciddi olarak bir tartışma
konusudur. Ülkemizde insanlar
konut alırken haklı olarak yakıt
tasarrufu sağlamak adına dairenin
hangi cepheye baktığını sorgular,
dış cephe mantolamasının olup
olmadığını sorgular ancak sitenin
güvenlik sisteminin gerçekten
güvenlik sağlayıp sağlamadığını
sorgulamaz. Sitenin giriş kapı-
sında üniformalı bir özel güvenlik
görevlisinin oturup gelip geçerken
kendisine güler yüzle selam verme-
sini yeterli olarak algılar. Güvenlik
görevlisi misafirinin kimlik bilgilerini
alıp kendisinden teyit almak üzere
birkaç dakika beklemesine yol aç-
mışsa, derhal yönetime başvurarak
“görevini yapamayan” bu persone-
lin işten atılmasını talep eder.
Evinde ya da iş yerinde bir hırsızlık
vakası meydana geldiğinde uğradı-
ğı zararın tazmin edilmesini talep
ettiğinde acı gerçekle karşılaşır.
Çünkü; aldıkları güvenlik hizme-
ti sadece kapıda gelen geçeni
selamlamayı kapsamaktadır. Hır-
sızlığı önleyici bir kadro ve güvenlik
sistemleri mevcut değildir. Bu
nedenle özel güvenlik firması zararı
tazmin durumunda değildir. İşte bu
noktada pişmanlık başlamaktadır
ancak artık iş işten geçmiştir.
Düşük aidat ödemek adına yapılan
tasarruflar büyük zararlara yol aça-
caktır. Suç istatistikleri bu şekilde
seyrettiği müddetçe güvenlik ala-
nında yapılması gereken yatırımlar-
dan asla tasarrufa gidilmemelidir.
Bilakis, henüz proje aşamasınday-
ken güvenilir firmalardan profesyo-
nel güvenlik danışmanlığı hizmeti
alınmalıdır.
Sorunların çözümüne
yönelik bir öneri
Bir bina ya da tesisin imalatı
tamamlanıp insanların kullanımına
sunulmadan önce özel güvenlik
konusunda sertifikasyon yapmaya
yetkilendirilmiş sigorta şirketleri ta-
rafından ücreti mukabilinde “Özel
Güvenlik Yeterlilik Sertifikası”
alması sağlanmalıdır. Özel Güven-
lik Sertifikası; deprem güvenliği,
yangın güvenliği, sel güvenliği,
heyelan güvenliği, yıldırım güvenliği
gibi diğer güvenlik konularıyla da
entegre edilebilir. Bu sertifikayı
almayan, ya da bu konuda yeterli
görülmeyen bina ve tesislere iskan
izni verilmemelidir.
Sigorta şirketi sertifikalandırdığı
bina veya tesisi dilediği anda
denetleme hakkına sahip kılınma-
lıdır. Başlangıçta verilen sertifi-
kada belirtilen güvenlik kadro ve
sistemlerinde bir azalma meydana
geldiğinde sertifikayı iptal edebil-
melidir.
Bu şekilde sertifikalandırılmış bir
bina ve tesiste bir hırsızlık mey-
dana gelmişse meydana gelen
zararı da sertifikayı veren sigorta
şirketi tazmin etmelidir. Bu şekilde
bina ve tesislerin güvenlik stan-
dartları en üst seviyeye taşınabilir.
Değerlerinde ciddi artışlar sağlana-
bilir. Kayıt dışılık en aza iner. Özel
güvenlik sektöründe standartlaş-
ma sağlanabilir. Hizmet kalitesi
yükselir.
KAPAK KONUSU
AVM güvenliğinin müşterinin müşterisi
ve müşteri memnuniyeti odaklılığına dayanmış
olması, etkili iletişimin ağırlıklı olarak
gerekmesi, görev tanımlarının fazlalığı gibi
faktörler onu biraz olsun diğer güvenlik
konseptlerinden ayırmaktadır.
46 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
51.
52. G
ünümüzde birçok orta
ve büyük ölçekli işletme
modern kartlı geçiş
sistemlerine geçmiş
olsa bile bu işletme-
lerde hala konvansiyonel anahtar
sistemleri de kullanılmaktadır.
Birçok işletmede konvansiyonel
anahtarların saklanması ve takibi
bir sorun teşkil etmektedir.
Birçok işletme aslında farkında
olmasa bile konvansiyonel anahtar-
ların takibi için işyerlerinde büyük
ölçüde mesai harcanmakta ve
çalışanların verimliliği düşmektedir.
İnsan hatası sebebiyle kaybolan
anahtarların aranması, yenilerinin
yaptırılması, ortak kullanımda olan
anahtarların takibi için harcanan
mesai ve bunun gibi normalde gö-
zükmeyen masraflar uzun süreçler-
de işletme giderlerinde önemli bir
yer tutabilmektedir.
Kartlı geçiş sistemi kullanılan nere-
deyse bütün işletmelerde konvan-
siyonel anahtarlarda, az veya çok,
kartlı geçiş sistemleri ile birlikte
kullanılmaktadır. Bu konvansiyonel
anahtarlardan ortak kullanımda
olanları çoğu zaman ya bir anah-
tar dolabında saklanır ya da bir
güvenlik görevlisine teslim edilir,
eğer takibi yapılmak isteniyorsa
bir kayıt defterine anahtarı alan
imza atar. Çoğu zaman bu kayıt-
lara imza atılması unutulur veya
atlanır, kayıtlar tutulsa bile bunlar
düzenli olarak denetlenmez. Kimi
zaman da anahtarları tutan güven-
lik görevlisi işe gelmediği zaman
acil durumlarda anahtarlara eri-
şilemeyebilir. Tüm bu süreçlerde
“insan hatası” ihtimali var olduğu
için işletmelere verimli ve güvenilir
bir çözüm sağlamaz. İşletmelerde
konvansiyonel anahtarların yanı
sıra ortak kullanımda olan telsiz,
işletmede kullanılan portatif değer-
li ekipmanlar, laptop, ipad vb. bir
çok ekipman ve cihazın takibinde
de aynı sıkıntılar yaşanmaktadır.
İşte bu sebeple operasyonel
verimliliği arttıran ve konvansiyonel
anahtar takibini güvenli bir şekilde
gerçekleştiren otomatik anahtar
yönetim sistemleri gün geçtikçe
daha fazla işletme tarafından
kullanılmaya başlamıştır. Öncelikle
bu sistemler standart bir anahtar
dolabı çözümünden çok daha faz-
lasını sunmaktadır, buradaki asıl
amaç anahtarları veya değerli var-
lıkları güvenli olarak depolamanın
Traka akıllı anahtar ve değerli
varlık yönetimi çözümleri
Operasyonel verimliliği arttıran ve konvansiyonel anahtar
takibini güvenli bir şekilde gerçekleştiren otomatik anahtar
yönetim sistemleri, gün geçtikçe daha fazla işletme
tarafından kullanılmaya başlamıştır.
KAPAK KONUSU
Mert ULAŞ / Ürün Yöneticisi
EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri
48 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
53. yanı sıra anahtarı teslim alan kişiye
sorumluluk yüklemek ve anahtar-
ları veya ekipmanı zamanında geri
getirmesini sağlamaktır.
Traka akıllı anahtar ve değerli
varlık yönetim sistemi en gelişmiş
otomatik anahtar yönetim sistem-
lerinden biridir. Traka sisteminde
anahtarı almaya yetkili personel,
kartlı geçiş sistemi kartıyla, parmak
izi ile veya sadece şifresini girerek
anahtar dolabını açar, bu aşamada
personele tüm anahtarlara erişim
vermek yerine sadece yetkili olduğu
anahtarlara erişim verilir. Persone-
lin yetkili olduğu anahtarlar sadece
belirli bir süre zarfında verilmesi ve
bu sayede belli bir zamana kadar
anahtarları geri getirmesi şartı da
konulabilir. Personel anahtarları
aldığı anda bu aktivite otomatik
olarak kayıt altına alınır ve istenilen
zamanda hangi anahtarın hangi per-
sonelde olduğu, ne zaman alınıp ne
zaman geri getirildiği gibi bilgiler ağ
üzerindeki bir bilgisayar vasıtasıyla
raporlanabilir. Bu sistem sayesinde
anahtarı alan personel anahtarın
sorumluluğunun kendisinde oldu-
ğunu ve düzenli ve hatasız olarak
kaydının tutulduğunu bilir, üzerinde
daha fazla sorumluluk hissederek
anahtarı kaybetmemeye daha fazla
özen gösterir.
Traka akıllı anahtar ve değerli varlık
yönetim sistemi ile konvansiyonel
anahtarların yönetiminin yanı sıra
işletmede ortak kullanımda olan,
telsizler, laptop, ipad, değerli alet
çantaları vb., tüm değerli taşınabilir
değerli varlıkların, araç filosunun
takibi ve yönetimini de yapılabil-
mektedir..
Traka’nın diğer otomatik anahtar
yönetim sistemlerine göre önemli
bir avantajı ise işletmedeki kartlı
geçiş sistemleri ile tam enteg-
rasyon sağlayabilmesidir. Lenel
Sertifikalı Partneri olan Traka
Akıllı Anahtar Yönetim Sistemleri,
Lenel OnGuard ile tam entegre
bir güvenlik kontrol çözümü sağla-
yabilmektedir ve bu şekilde son
kullanıcı için Lenel OnGuard’ın
sunmuş olduğu güvenlik seviyesi
yükseltilmekte ve ek faydalar
sağlanmaktadır. Lenel OnGuard
– Traka entegrasyonu ile anah-
tarların veya değerli varlıkların
yanlışlıkla veya bilerek işletme-
den dışarıya çıkarılması engelle-
nebilir. Lenel On-Guard kullanıcı
arayüzü ile herhangi bir kullanıcı-
nın kurumun dışına çıkabilmesi
için üzerinde bulunan anahtarları
Traka dolabına iade etmesi şart
koşulabilir.
Gizli bilgilerin saklandığı bir
tablet veya dizüstü bilgisayarınızın
veya taşınabilir harici diskin şirket
dışına çıkmaması sağlanabilir.
Sürekli kullanılan ve vardiyaya
bağlı olarak el değiştiren ateşli
silah, telsiz, veya özel alet çan-
tasının yanlışlıkla vardiyası biten
personel ile şirket dışına çıkması
engellenebilir.
Havuz araç sistemini kullanan
şirketlerde mesaisi biten perso-
nel havuz aracının anahtarını geri
bırakmadan şirketten çıkması
engellenebilir.
Özellikle cezaevi gibi kurum-
larda anahtarların habersiz olarak
dışarıya çıkartılması, kopyalanması
ihtimaline karşı tüm kilitlerin değiş-
tirilmesini gerektirir.
Entegrasyon yapıldığında Lenel-
OnGuard Traka anahtar yönetim
sistemiyle gerçek zamanlı iletişim
kurar. Binayı terk etmek üzere olan
kullanıcı turnikeye kartını okuttu-
ğunda üzerinde iade edilmemiş
anahtar varsa çıkışı engellenir ve
anahtarı dolaba iade etmesi için
zorlanır.
Tüm bu gelişmiş özellikleri ile Tra-
ka akıllı anahtar ve değerli varlık
yönetim sistemi işletmelerdeki
konvansiyonel anahtarları ekono-
mik olarak takip edilebilen akıllı
anahtarlara dönüştürür. Ortak kul-
lanılan taşınabilir değerli varlıkların
takibini ve güvenliğini sağlar. Tüm
bunlara ek olarak işletme maliyet-
lerini de azaltmaktadır.
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 49
54. G
ünümüzde güvenlik ih-
tiyacı artarken, gelişen
teknolojiler bu alanda
yepyeni olanaklar
sunuyor. Bina veya
tesis güvenliğinden bahsederken
bu güvenliğin farklı boyutlarını göz
önünde bulundurmak ve bunlara
yönelik entegre çözümleri sunabil-
mek önemlidir.
Güvenlik sektöründeki en önemli
yeniliklerin başında, mobil haber-
leşme, sensör teknolojileri ve IP
teknolojileri geliyor. Burada esas
konu bu teknolojilerin en kaliteli ve
etkin şekilde uygulanmasıdır. Ülke-
mizde güvenlik sektörü maalesef
çok parçalı ve fiyat odaklı bir pazar
olma özelliğini taşıyor. Fiyata daya-
nan bir rekabette tüketici en düşük
fiyatlara eğilim gösterebilir, ancak
en ucuz ürünün her zaman en
doğru ve en ekonomik ürün olma-
yacağını unutulmamalıdır. Üstelik
konu güvenlik olduğunda kullanılan
teknolojiler, kaliteli ürünler, güvenli
servis alma daha da önemli hale
gelmektedir.
Yüksek kalite ekonomik fiyat
Karel olarak rasyonel seçimler
sunmaya odaklanıyoruz. Tekno-
loji ve ürün kalitesi yüksek, buna
karşılık fiyat düzeyi ekonomik,
satış sonrası servis hizmetlerinde
yetkin, yaygın ve güvenilir bir mar-
ka olarak konumlanıyoruz.
Karel, ses, data ve görüntüyü
birleştiren ve kendi geliştirdiği ile-
tişim sistemlerine, CCTV güvenlik
sistemleri, hırsız alarm sistemleri
ve apartman konuşma sistemle-
Bina ve tesis güvenliğine
yeni yaklaşım
Günümüzde güvenlik ihtiyacı artarken, gelişen teknolojiler
bu alanda yepyeni olanaklar sunuyor. Bina veya tesis
güvenliğinden bahsederken bu güvenliğin farklı boyutlarını
göz önünde bulundurmak ve bunlara yönelik entegre
çözümleri sunabilmek önemlidir.
KAPAK KONUSU
Kerem İRTEN / Ürün Yönetimi Direktörü
KAREL GÖRÜNTÜLÜ İLETİŞİM ve GÜVENLİK SİSTEMLERİ
50 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
55. rini de entegre ediyor. Böylece
işletmelerin çok amaçlı güvenlik
ihtiyacını karşılayacak çözümler
sunabiliyoruz.
Tek merkezden yönetim, akıllı
cihazlar üzerinden her an her
yerden ulaşım ve kontrol imkânını
sunan ürün gamımız sayesinde
kullanıcılar tam bir kontrol içinde,
iletişim ve güvenliği tek elden
sağlayabiliyorlar. Birbiriyle entegre
olma yeteneğine sahip çözümler
kurumların verimliliğini artırıyor.
Hem maliyetlerde yaratılan avantaj
hem de tek elden kontrol imkânı
Karel sistemlerinde önemli avan-
taj sağlıyor.
Ev, ofis gibi en küçük kapasite-
den, kamu ve özel sektör kurum-
larının en yüksek kapasitedeki
anahtar teslimi projelerine kadar
tüm ihtiyaçlara cevap verecek
yapıda; çeşitli teknoloji, özellik
ve kapasitelerde güvenlik kame-
ra sistemlerini ürün gamımızda
bulunduruyoruz. Bütün mekânlara
yönelik uygun alternatiflerle
güvenliği gözlem ve kayıt altında
tutuyoruz.
Ofis, ev, site, otopark, depo, vb.
birbirinden farklı açık veya kapalı
alanları gece ve gündüz, farklı
çevre koşullarında, kaliteli görüntü
ve kayıt imkânıyla, uzaktan,
canlı veya geçmişe dönük izleme
olanağı sunuyoruz. Akıllı analizler
yapılarak yüz ve plaka tanıma ile
sorgulama senaryoları oluşturu-
labiliyor. İnternet üzerinden her
an akıllı telefonlardan ve hatta
ofiste video telefonlardan kontrol
mümkün oluyor.
Apartmanlara yönelik çözümler
Karel hırsız alarm sistemleri, kul-
lanıcı dostu, kablolu ve kablosuz
ürün seçeneklerine sahip bulu-
nuyor. Evden veya ofisten çıkar-
ken, tek tuş veya şifre ile alarm
kurulabiliyor. İstenirse veya unutul-
duğunda sistemi akıllı telefonlar
üzerinden uzaktan etkinleştirmek
de mümkün. Sistem evinize veya
ofisinize dışarıdan hırsız vb güven-
liğinizi tehlikeye atan müdahaleleri
tespit ederek, yüksek ses düze-
yindeki siren ile çevreye haber
veriyor, aynı zamanda caydırıcı etki
yaratıyor. Eşzamanlı olarak polise,
belirlenen numaralara ve gerekir-
se itfaiye gibi önceden belirlenmiş
kurumlara haber veriyor. Bu sırada
güvenlik kamerası ile olay anı ve
şüphelilerin görüntüsü kayıt altına
alınıyor.
Karel apartman konuşma sis-
temleri de güvenliğin ve iletişimin
önemli bir parçasını oluşturuyor.
Standart diafon veya interkom
sistemlerinin ötesinde görüntülü
görüşme yapmayı, daireler ara-
sında ücretsiz konuşma yapmayı,
site yönetimi, güvenlik görevlileri
ve hatta çevredeki market, resto-
ran gibi noktalarla haberleşmeyi
mümkün kılıyor. Evde olmadığı-
nızda, gelen ziyaretçilerin görün-
tüsünü kaydederek ve e-posta ile
ulaştırıyor. İstenirse akıllı telefon
üzerinden kapıyı uzaktan açmanızı
sağlıyor.
Her ölçekteki işletme, rezidans
ve yüksek katlı konut projeleri,
AVM, üniversite, hastane, kamu
kuruluşları gibi bir çok büyük ve
önemli projede güvenlik çözümle-
rimizi kullanılıyor. Karel, bu alanda
yangın uyarılarından, alarm ve kayıt
sistemlerine, haberleşme sistemle-
rinden entegre görüntü ve güvenlik
sistemlerine kadar geniş bir yelpa-
zede hizmet veriyor.
Karel olarak müşterilerimize sağla-
mayı hedeflediğimiz bir avantaj da
güvenliği bir hizmet olarak sunmak-
tır. Örneğin, ABD ve Avrupa’da hızla
yayılan VSaaS (Video Surveillance
as a Service) sektörü var. Artık
müşteriler kamera, alarm, yangın
sistemlerini satın almadan, güven-
lik hizmetlerini ‘servis’ olarak, aylık
ödemelerle edinebiliyorlar. Böy-
lece maliyetler azalırken, gelişen
teknolojilerden sürekli yararlanan
müşteriler de kaliteli hizmetin avan-
tajlarına sahip oluyorlar. Biz bunu
Türkiye’de geliştiriyoruz.
Farklı altyapı ihtiyaçlarının ve
kullanılacak sistemlerin birbiriyle
uyumlu olarak projelendirilmesi,
satın alma süreçleri, uygulanması
ve desteklenmesi projelerdeki en
büyük zorluklardan birini oluşturu-
yor. Karel, iletişim sistemleri ile
entegre edilmiş güvenlik çözümle-
riyle ilave katma değer yaratarak,
gerek proje firmalarına, gerekse
kullanıcılara hem maliyet hem
de tüm sistemi tek elden kontrol
edebilmek gibi önemli avantajlar
sağlıyor. Birbiriyle entegre olma
yeteneğine sahip çözümlerimiz ile
tek tek sağlanan verimin çok daha
üstüne çıkılabiliyor.
Artan güvenlik ihtiyaçları, bu ihti-
yaçları çok boyutlu düşünerek en
ekonomik, en kaliteli ve en etkin
şekilde karşılayacak uzmanlar
gerektiriyor. Uzmanlık ve ileri tekno-
lojiyi bünyesinde barındıran ve her
zaman yenilikçi, daha etkin çözüm-
lere odaklanan Karel bu alandaki
öncülüğünü sürdürecektir.
Kerem İRTEN
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 51
56. T
oplu tüfekli savaşlarda,
düşmanın ilk hedefi
karşı tarafın kritik
altyapılarıdır, çünkü bu
altyapılarda meydana
gelen hasarlar hem halkın yaşam
şartlarını olumsuz etkiler hem de
yönetimin elini zayıflatır. Bu 1917
Bolşevik ihtilalinde de böyleydi,
İkinci Dünya Savaşı’nda da.
Hatta hatırlarım, Körfez Savaşı ilk
olarak Bağdat’taki Telekomüni-
kasyon Binası’na atılan füzelerle
başlamıştı. Ben o sıralar bugünkü
adıyla Türk Telekom’un Ata-
köy’deki uluslararası iletişim mer-
kezinde çalışıyordum ve savaş
tehdidiyle nöbetlerimiz 36 saate
çıkarılmıştı! Ben de hep kendime
sormuştum, bir füze saldırısına
karşı biz binayı koruyabilir miydik
ki bizi hedefe yerleştirmişlerdi?
Birer canlı hedef olarak 36 saat
geçirdiğimiz binadan sağ çıkma-
mız için anacığım hangi duaları
kaçar kere okumuştu?
Savaşların dijital olarak yönetildiği
günümüzde de hedef konusunda
bir değişiklik yok, değişen yalnızca
yöntem: Bilgi sistemleri ile yöneti-
“Faaliyetinin kesintiye uğraması halinde büyük ölçekli
bir sosyo-ekonomik kriz doğacak ve toplumdaki istikrar
sarsılacak ve bunun sonucunda da politik, stratejik ve
güvenlik sorunları ortaya çıkacak altyapılar, 'Kritik Altyapı'
olarak kategorize edilir.”
FOKUS
Kritik altyapıların
siber güvenliği
Füsun KOCAMAN / Yönetim Kurulu Üyesi VİYA GROUP A.Ş.
52 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014
57. ri, bilimsel ve teknik arşivler,
programlanabilir prosesler ve veri
iletişimi tabanlı iş süreçleri de
eklenmiştir.
‘Kritik Altyapı’ teriminin birçok
tanımı yapılmaktadır, ancak hep-
sinin ortak noktası ‘bir bilgisayar
sistemine bağlı çalışan fiziksel bir
sistemin çalışamaz hale gelme-
si sonucu oluşacak geniş çaplı
zarar’ kriteridir. Beyaz Saray’ın
yaptığı tanım ise şu şekildedir:
Kritik Altyapılar, (bilgisayar yo-
luyla) imha edildiklerinde ya da
müdahale edildiklerinde:
Toplu imha silahlarının sebep
olabileceği ölçüde toplu kayıplara
ya da sağlık sorunlarına yol açabi-
lecek;
Federal birimlerin toplumun
sağlık ve emniyetini korumak gibi
hayati görevlerini yerine getirme-
lerine engel olacak;
Eyalet veya yerel yönetimlerin
toplum düzenini sağlamaya ve
halkın ihtiyaçlarına cevap ver-
meye yönelik görevlerini yerine
getiremez hale getirecek;
Özel sektörün ekonomiyi ayak-
ta tutacak faaliyetlerini sürdürme-
lerini engelleyecek;
Artarda altyapılara ve kilit sis-
temlere zarar vererek ekonomiye
olumsuz etki edecek;
Toplumun moralini bozarak,
ulusal ekonomik ve politik kurum-
lara güvenin yitirilmesine neden
olacak sistemlerdir.
Özetlersek: “Faaliyetinin kesintiye
uğraması halinde büyük ölçekli
bir sosyo-ekonomik kriz doğacak
ve toplumdaki istikrar sarsılacak
ve bunun sonucunda da politik,
stratejik ve güvenlik sorunları
ortaya çıkacak altyapılar, ‘Kritik
Altyapı’ olarak kategorize edilir.”
Kritik altyapılarda risk nasıl
ölçümlenir?
Alınacak tedbirler açısından riskin
hesaplanması ve ne kadarının
hükümetler ya da toplum tarafın-
dan kabul edilebilir olduğunun
incelenmesi gerekir. Altyapıda
olası bir çökmede sonuç:
Ölüm ve yaralanma;
Ülkenin ekonomik performan-
sına etkileri;
Ülkenin askeri gücünü azaltma
yönlerinden incelenmelidir. Bu
açıdan bakıldığında bugüne
kadar hiç başarılı bir siber saldırı
yaşanmadığını görüyoruz. Buna
sevinmeli, ancak tedbiri elden
bırakmamalıyız.
Kritik olarak niteleyebileceğimiz
endüstrilerin en temel olanları:
Yiyecek ve su kaynakları,
Tarım,
Sağlık sistemleri ve acil durum
hizmetleri,
Bilgi teknolojileri ve telekomü-
nikasyon sistemleri,
Bankacılık ve finans sistemle-
ri,
Elektrik, nükleer, gaz, petrol,
baraj gibi enerji sistemleri,
Hava, kara ve deniz ulaşımı,
Kimya ve savunma sanayileri,
Posta ve taşımacılık sektörü,
Anıtlar ve ikonlar.
Bu ve benzeri listeleri hazırlarken
len kritik altyapılar siber saldırı-
larla çökertilmeye çalışılıyor, bu
da demektir ki bunu yapan kişi/
örgüt/kuruluş hedefe on binlerce
kilometre uzaktan bu saldırıyı
düzenliyor ve bu sırada ortaya
çıkmıyor/çıkarılamıyor.
1990’larda internetin ticari hale
gelmesiyle birlikte Amerika’da
‘Dijital Pearl Harbor’ kod adıyla
anılmaya başlayan bu tehdit,
teröristlerin birer ‘hacker’ gibi
davranıp şehirleri karanlığa göme-
ceği, baraj kapaklarına müdahale
ederek sel baskınları yaratacağı,
şehir sularına zehir karıştıracağı
ya da uçakları havada birbirine
çarpıştıracağı gibi felaket senar-
yolarına işaret ediyor. Durum
gerçekten bu kadar vahim mi?
Bugüne kadar yapılan on birlerce
siber saldırının sonuçları neden
bir Katrina Fırtınası’nın verdiği ha-
sarla karşılaştırılabilir bir felaket
yaratamadı?
Bu noktada, ne gibi altyapıları
‘Kritik altyapı’ olarak sınıflandı-
rabileceğimizi, bunların hangi
düşmanlara ne amaçla cazip gel-
diğini, bu yapıları nasıl korumak
gerektiğini ve belki de hepsinden
önemlisi konuya toplumsal ve
politik açıdan nasıl yaklaşılması
gerektiğini incelemek lazım.
Kritik altyapı nedir?
Altyapıların en belirgin özelliği,
birçok faaliyetin bu yapılara
bağlı olarak çalışıyor olmasıdır;
günümüzde bu bağımlılık yalnızca
fiziksel veya coğrafik değil aynı
zamanda veri iletişim sistemleri
ve otomatik kumanda ve kontrol
metotları açısından da önemli
olmaktadır. Yani artık altyapı
sistemleri bir de siber boyut
içermektedir; geleneksel altyapı-
lar, bilgi altyapılarına dönüşmüş
ve kritik altyapı listesine veri
tabanları, bankacılık sistemle-
Günümüzün bilgi sistemleri ile yönetilen
altyapılarına ulaşmak için, iletişim ağına sızmak
veya kullanılan sistemin donanım ya da yazılımını
ele geçirmek yeterli oluyor.
Haziran 2014 GüvenlikYönetimi n 53
58. göz önünde bulundurmamız ge-
reken bir başka kriter de, zaman
ve lokasyon boyutlarıdır. Eğer
müdahale derhal sonuç veriyor ve
felaket hemen gerçekleşiyorsa bu
altyapıya ‘kritik’ etiketini yapış-
tırabiliriz. Çünkü, saldırının so-
nuçlanması günler ya da haftalar
alıyorsa, bu süre içinde soruna
çözüm bulunabilir, alternatif kay-
naklar yaratılabilir ve kriz önlene-
bilir. Fedwire bu konuda önemli
bir örnek olarak düşünülebilir;
Federal Rezerv Bankacılık tarafın-
dan işletilen Fedwire, bankalara
hayati bir hizmet vermektedir,
bu sisteme müdahale edilmesi
Amerikan bankacılık sektörünün
felç olmasına yol açar.
Diğer yandan coğrafik ilişkiler
de kritik olup olmama yönünde
belirleyici olabilir. Devlet altyapıla-
rının çoğu dağınık olarak kuru-
ludur. Burada etki iki yönlüdür:
birincisi, her tesis aynı derecede
büyük öneme sahip olmayabilir;
ikincisi ise, bir tanesine verilen
zarar ulusal boyutta bir soruna yol
açmaya yeterli olmayabilir. Örnek
olarak, ülkelerin elektrik kaynak-
ları, bir çok özel ve kamu malı
tesiste üretilmektedir. Bu tesisler
birbirine bağlı bir şebeke oluştu-
rur ve şebekenin yönetilmesinde
bilgi sistemlerinden yararlanılır,
ancak tek bir müdahale tüm tesis-
leri etkisiz hale getiremeyecektir,
çünkü tesisler farklı donanım
ve yazılımlarla işletilmektedir.
Bugüne kadar, elektrik santralle-
rine on binlerce korsan müdahale
yapılmış olmasına karşın, ülke
çapında bir ‘karartma’ hiç bir yer-
de yaşanmamıştır. Kaldı ki, 2002
de Amerika’da 600,000 kişinin
yaşadığı bir kentte, bir kar fırtınası
yüzünden yaşanan ve bir kaç gün
süren enerji kesintisi ne ekono-
mik ne de askeri güçler üzerinde
olumsuz bir etki yaratmaya yetme-
miştir. Ancak, bir sisteme sızan
bir korsanın buradan yola çıkarak
şelale etkisiyle diğer sistemlere
atlaması, korkulan felaketi yaşa-
tabilir, bu yüzden şirketlerin ve
yerel yönetimlerin, bu tip kesinti-
lere çok hızlı müdahale edebilme
becerisi, yedek enerji üretim
teçhizatına sahip olması şarttır.
Telekomünikasyon hizmetlerinde
de durum aynıdır, birçok ağın bir
araya gelmesiyle oluşur ama tüm
ağı sabote etmek de mümkündür,
bu nedenle aynı yönde birden
fazla bağlantı, uydular aracılığıyla
yedekleme yapmak ve ‘tek arıza
noktası’ olasılığını ortadan kaldır-
mak çok önemlidir. Bugün, teleko-
münikasyon şirketlerinin kullandığı
‘paket anahtarlama’ tekniği de
uçtan uca bağlantıyı ortadan kal-
dırdığı için güvenliği arttırmaktadır.
Ayrıca unutulmamalıdır ki, iletişim
ve bilhassa internet küresel bir ağ
üzerinden işlemektedir, hedefin
internetini ‘çökertme’ operasyonu,
saldırganın da silahını elinden
alacaktır, hedef hakkında bilgi ala-
maz hale gelecektir. Çok katmanlı
ve dağıtık adresleme sistemi, rou-
ting tabloları imha edildiğinde bile
yön bulmak için ideal çözümlerdir.
Onları düşmanlar için çekici
yapan nedir?
Kritik altyapıları sınıflandırırken,
toplum üzerindeki etkilerini de
değerlendirmek gerekir:
Müze, anıt, arşiv gibi kültür mi-
rasını oluşturan yapılar toplumda
sembolik değerler ifade ederler;
Topluma kaynak sağlayan alt-
yapılar mevcut yönetim/hüküme-
tin toplum üzerindeki üretkenlik
imajı, denetim gücü ve toplumun
güvenini sağlamak konusunda
etkilidir;
Elektrik şebekesi veya teleko-
münikasyon ağında olduğu gibi
bazı altyapılara toplum yaşamında
yoğun bir bağımlılık söz konusu-
dur;
Bazı altyapılar ise birbirleri
arasındaki bağlar, yüzeyde çok
hissedilmese bile kelebek etkisi
yaratan karmaşık bağımlılıklar ta-
şırlar, örneğin hava alanları, enerji
istasyonları, su şebekesi, ulaşım
FOKUS
54 n GüvenlikYönetimi Haziran 2014