SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 100
Baixar para ler offline
ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
ŞUBAT
2015
SAYI:
20
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR ŞUBAT 2015 SAYI: 20
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
FOKUS:
BİLGİ GÜVENLİĞİ
VİP KORUMA
HİZMETLERİNE
GENEL BİR BAKIŞ
YANGINDA HER SANİYE
HAYATİ ÖNEM TAŞIR
Havalimanı
güvenliği
ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
ŞUBAT
2015
SAYI:
20
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR ŞUBAT 2015 SAYI: 20
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
FOKUS:
BİLGİ GÜVENLİĞİ
VİP KORUMA
HİZMETLERİNE
GENEL BİR BAKIŞ
YANGINDA HER SANİYE
HAYATİ ÖNEM TAŞIR
Havalimanı
güvenliği
10	 BAŞKANDAN
12	 EDİTÖR	
14	 GÜNCEL
	 Sektör ile ilgili kısa haberler
24	 KÖŞE / Hayata Bakış
	 "Benim çocuğum yapmaz"
	 KAPAK KONUSU
26 	 Türkiye’nin dünya hava ulaşım 	
	 sektöründeki yeri
34 	 Türkiye’deki havaalanı güvenlik
	 hizmetleri
38 	 Güvenlik kontrolünden geçmeden
	 uçağa binmek hayal mi?
42 	 Havalimanı güvenliğinde caydırıcı 	
	 ölçme programı
44 	 Havalimanlarındaki güvenlik sistemleri
	 FOKUS
46 	 Siber evrende siber güvenlik
50 	 2015 Yılına damgasını vuracak
	 güvenlik trendleri
54 	 Yenilenen BGYS standardında
	 "Kuruluşun bağlamı"
	 SEKTÖRDEN
58 	 “Oyun şartlarını değiştirmek zorundayız”
64 	 “Güvenlik sektöründe sirkülasyon
	 engellenemiyor”
26 66
i çindekiler
46
ELEKTRONİK GÜVENLİK
66 	 MIC IP 7000 HD
70 	 Elektronik güvenlik ve
	 CCTV sistemleri
74 	 Merkezi saat sistemleri
	 “Self setting” teknolojisi
76 	 CCTV’nin kalbini koruyan çözümler
	 GÜVENLİK HİZMETİ
78 	 Organizasyonlara hukuksal açıdan
	 bir bakış
82 	 VİP koruma hizmetlerine
	 genel bir bakış
86 	 Özel güvenlik şirketlerinin
	 sigorta ihtiyacı
	 YANGIN GÜVENLİĞİ
88 	 Yangında her saniye hayati
	 önem taşır
92	 ABONE FORMU
94	 Yıllık Kapak ve
	 Fokus konuları
95	 Reklam İndeksi
78
ŞUBAT 2015 Özel Güvenlik Federasyonu adına
imtiyaz sahibi
O. Oryal ÜNVER
Yürütme Kurulu
O. Oryal ÜNVER
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Yusuf Vehbi DALDA
Genel Yayın Yönetmeni
Devrim BOZKURT
devrim@guvenlik-yonetimi.com
Yazı İşleri Müdürü
Yeşim ÖZDEMİR
yesim@guvenlik-yonetimi.com
Danışma Kurulu
Alp SAUL
Arzu YÜKSEL
Doç. Dr. Gazi UÇKUN
Füsun KOCAMAN
Gültekin FİŞEK
Hakan ÖZALP
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Okyay ŞENTÜRK
O. Oryal ÜNVER
Osman Levent CELASUN
Prof. Abdurrahman KILIÇ
Taner ALBAYRAK
Yusuf Vehbi DALDA
Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık
Derya BOZKURT
derya@guvenlik-yonetimi.com
Yayın Türü
Yerel Süreli Yayın
Ayda bir yayınlanır.
Yönetim Adresi
Arkhe Tanıtım Hizmetleri
Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat: 11 No:1963
Okmeydanı / Şişli / İstanbul
Tel: (212) 210 54 45
Tel: (533) 413 78 08
Baskı
SEÇİL OFSET
Tel: 0212 629 06 15
Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü
bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü
haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar
tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar,
çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm
reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki
görüşler sahibine aittir.
Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden
hiçbir şekilde kullanılamaz.
tanıtım hizmetleri
Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 11 No: 1963 Okmeydanı / Şişli / İstanbul
Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08
GüvenlikYönetimi
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ 	 AYDA BİR YAYINLANIR
88
BAŞKAN
a
Değerli okurlarımız;
ABD’deki 11 Eylül saldırısı sonrası artan güvenlik ihtiyaçlarının yanı sıra
oluşan asimetrik ve global tehditler tüm ülkeler de olduğu gibi ülke-
mizde de güvenliğe olan talebi arttırmıştır. Keza son olarak Fransa’da
ve Avrupa’nın diğer ülkeleri ile güney komşularımızda yaşanan terör
olayları; artık bu konularda hiç tavizsiz olmamız gerektiğinin en açık
işaretleridir.
Her ne kadar yurttaşların ve onların mülklerinin korunmasından devlet
birinci derecede sorumlu ise de artan ve değişen güvenlik ihtiyaçları kamu
güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetlerine olan
gereksinime ve onun önemini de yeni bir boyut kazandırmıştır. Türkiye’de
özel güvenlik sektörünün dinamik yapısı; çalışan sayısının hızla artması
ve teknolojik gelişmeler dikkate alındığında sektör gelişim sürecinin iyi
irdelenmesi zorunluluk arz etmektedir. Uygulama alanlarının yeniden
değerlendirilmesi ve araştırılması da bir ihtiyaç olarak karşımıza çık-
maktadır; ancak tüm olumsuzluklara rağmen sektörün geçtiğimiz on yıl
içerisinde gelişim sürecinde çok hızlı mesafe kat ettiğini de rahatlıkla söy-
leyebiliriz. Bir başka ifade ile son on yıllık süreçte 5188 sayılı özel güvenlik
hizmetlerine dair kanun ve ilgili yönetmeliği kapsamında önleyici güvenlik
konusunda görevler üstlenen özel güvenlik şirketlerinin; güvenliğin her
alanında kamu ile işbirliğini etkin olarak tesis ettiklerini gururla izledik.
Bu gün Avrupa’da özel güvenlik şirketleri; güvenliğin hemen hemen
her alanında başarı ile hizmet vermektedirler. Halen AB ülkelerinde 60
binin üzerinde özel güvenlik şirketi faaliyet göstermekte ve bu şirketlerde
2,2 milyon özel güvenlik görevlisi istihdam edilmektedir. Avrupa Birliği
Ülkeleri’nde özel güvenlik hizmetlerinin verildiği alanlar arasında cezaev-
lerini de görebiliyoruz. Yine özel güvenlik görevlilerinden trafik hizmetle-
rinin icrasında da istifade edilmektedir. Bu alanları Avrupa’da kamu-özel
güvenlik işbirliğinde etkin ve gelişen uygulamaları olarak sayabiliriz.
Ülkemizde de artan güvenlik riskleri ve ihtiyaçları çerçevesinde; kolluk
güçlerinin terör, gasp, soygun, kaçakçılık, uyuşturucu ticareti gibi alanlara
yoğunlaşması güvenlik etkinliğini artıracak ve diğer bazı alanlarda kamu
harcamalarından tasarruf sağlayacaktır. Örneğin yerleşim yerlerinde
trafik kontrol ve düzenleme görevlerinin belediyelere devredilerek özel
güvenlik görevlilerinin kullanılmasını alternatif hal tarzları olarak ifade
edebiliriz. Keza güvenli kurye hizmetlerinde, itfaiye hizmetlerinde ve hat-
ta ceza evlerinde özel güvenlik görevlilerinin kullanılması düşünülmelidir.
Güvenli günler dileğiyle…
Özel güvenlik hizmetlerinde farklı
uygulama alanlarının araştırılması
ve geliştirilmesi ihtiyacı
O. Oryal ÜNVER
ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu)
Yönetim Kurulu Başkanı
	 Güvenli kurye
hizmetlerinde, itfaiye
hizmetlerinde ve hatta
ceza evlerinde özel
güvenlik görevlilerinin
kullanılması
düşünülmelidir.
10 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
EDİTÖR
Devrim BOZKURT
devrim@guvenlik-yonetimi.com
t
Türkiye, coğrafi konumunun getirdiği üstünlük sayesinde, hava taşımacılığında stratejik olarak önemli bir
yere sahiptir. Her geçen gün artan hava trafiği ile hava taşımacılığı yarışında da önemini ortaya koymak-
tadır. 2013 yılı sonunda havalimanı yolcu trafiğine göre ülkemiz; dünyada 11., Avrupa’da ise 5.sırada yer
almıştır. Türkiye, dünya ve Avrupa havalimanları toplam yolcu sayısı sıralamasında; 2008 yılında dünyada
14. sırada, 2012 yılında 12. sırada iken, 2013 yılında ise bir basamak yükselerek 11. sıraya yerleşmiştir.
2003 yılında Avrupa ülkeleri arasında 7. sırada yer alırken, 2012 yılında 6. sıraya, 2013 yılında ise 5. sıraya
yerleşmiştir. Tüm bu gelişmeler; havayolu sektörümüzün uluslararası alandaki başarısı ile aldığı mesafeyi
açıkça gözler önüne sermektedir. Özellikle İstanbul Atatürk Havalimanı, mevcut durum itibariyle önemli
bir yere sahiptir. 2013 yılında yolcu sayısına göre hava ulaşımında bağlanabilirlik artışı ile dünyada 1.
sırada olan İstanbul Atatürk Havalimanı, Avrupa’da ise 5. sıradadır. Aynı şeyleri iç hatlar içinde söylemek
mümkündür. Tüm verilerden sonra güvenlik hizmetinin önemi ortaya çıkmaktadır. Havalimanı güvenli-
ğinde birbiriyle bağlantılı güvenlik önlemleri alınmakta, teknolojik güvenlik sistemleri insan kabiliyetleriyle
birleşmektedir. Bu anlamda havaalanı güvenlik kontrol noktalarındaki güvenlik sistem/cihazları ve güven-
lik personelleri güvenlik hizmetinin en önemli unsurlarını oluşturmaktadır. Sivil havacılık faaliyetlerinde
güvenliği sağlamak için her geçen gün yeni teknolojiler ve süreçler geliştirilmektedir. Bu teknolojilerin
temel amacı havaalanı güvenlik süreçlerinde görevli personele karar alma ve uygulamalarda yardımcı
olmaktır. Günümüz teknolojilerini kullanabilen iyi eğitilmiş ve motive olmuş güvenlik personeli havaa-
lanlarında güvenliğin sağlanmasındaki temel unsurdur. Tüm bu süreçlere ilişkin gerekli ayrıntıları kapak
konumuz altındaki yazılarımızda inceleyebilirsiniz.
Bu sayıda fokus konumuz ise bilgi güvenliği. 6 milyarı insan 4 milyarı da makina/cihaz olmak üzere
toplam 10 milyar olması beklenen bağlanabilen nesne sayısının 2020 yılında 50 milyara ulaşacağı tahmin
ediliyor. Bağlantılı hale gelecek tüm insanlar ile tüm bu nesneler bir yandan sürekli veri üretirken diğer
yandan da bu verileri paylaşarak olağan üstü bir trafik oluşturuyor. İnternet ile başlayan ve olağan üstü
hızla genişleyen siber evrende üretilen, saklanan ve iletilen bu verilerin büyüklüğü: 2005 yılında 130
Exabyte (milyar Gigabyte), 2010 yılında 1.227 Ebyte iken; 2015 yılında 8.590, 2020 yılında ise 40.000
Ebyte değerine ulaşması bekleniyor. Araştırmacılar tarafından yayınlanan verilere göre siber evrende
1 dakika içinde, yaklaşık 650 bin Gbyte internet trafiği oluşturan 200 milyon elektronik posta gönderil-
mekte, 100 bin tweet atılmakta, 20 milyon fotoğraf görüntülenmektedir. YouTube’a 48 saatlik video
yüklenip, 1,3 milyon video izlenmekte, Google’da 2 milyondan fazla arama yapılıp Facebook’a 277 bin
giriş yapılmaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde işten eğlenceye, eğitimden ticarete hayatımızın
hemen hemen her alanını kapsayan siber evren; sağladığı pek çok imkan ve kabiliyetin yanında gerçek
dünyadaki tüm tehdit ve tehlikelere açık olduğu gibi kendine özgü özellikleri dolayısıyla ortaya çıkan yeni
tehdit ve tehlikeleri de içinde barındırıyor. Bu durum her geçen gün daha donanımlı ve üstelik işbirliği
içinde bir takım suçluları karşımıza çıkarıyor. Bilgi güvenliği yalnızca bilgi sistemleri yöneticilerinin sorum-
luluğu olmanın dışına taşıyor ve risk yönetiminin daha stratejik ve iş tabanlı bir yaklaşımla ele alınması,
tepeden tırnağa organizasyondaki tüm aktörlerin bu amaca hizmet eder bir tutum benimsemesi gerekiyor.
Bireylerin özellikle şirketlerin ve kurumların, güvenlik konusunda yaptıkları yatırımın sürekli olması gerek-
tiğini anlamaları ve güvenlik fonksiyonunu iş mükemmeliyeti hedefinin merkezine yerleştirmeleri ve genel
risk yönetimi yaklaşımlarına uyumlu hale getirmeleri kötü sürprizlerle karşılaşmalarını önlemek adına
organizasyonlarına yapabilecekleri en büyük iyilik gibi görünüyor. Değişik taraflarıyla ele aldığımız fokus
konumuzla ilgili birbirinden değerli yazılarımızı da ilgi ile okuyacağınızı düşünüyorum.
Sektörden sayfalarımızın bu sayıda üç konuğu var; G4S Ülke Müdürü Onur KOCA,
G4S Satış ve İş Geliştirme Direktörü Tuluy NOYAN ve Tam Güvenlik A.Ş Genel Koordinatörü Atilla
ÖZHİM. Sektörde yaşanılan sorunlar ve çözüm önerilerinin yanı sıra birçok önemli konuya ilişkin değer-
lendirmelerin yer aldığı röportajlarımızı da aynı şekilde keyifle okuyacağınızı tahmin ediyorum.
Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti ve yangın güvenliği disiplin başlıklarımız da yine ilginizi çekecek
teknik yazılar ve değerlendirmelerle dolu…
Güvenli günler dileğiyle…
Devrim Bozkurt
Havalimanı güvenliği
	 Günümüz
teknolojilerini
kullanabilen
iyi eğitilmiş ve
motive olmuş
güvenlik personeli
havaalanlarında
güvenliğin
sağlanmasındaki
temel unsurdur.
12 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
GÜNCEL
rini aldı. Bosch Güvenlik Sistemleri
Orta Doğu Bölge Müdürü Hakan
Özyiğit’in 2014 yılı değerlendirme-
lerine ilişkin konuşması ile başlayan
etkinlik, Bosch Güvenlik Sistemleri
Yönetim Kurulu üyesi Bernard
Schuster’in 2014 yılı değerlendir-
meleri ve 2015 yılı hedeflerinden
bahsettiği konuşma ile devam etti.
Gecede Robert Bosch Middle East
Genel Müdürü Volker Bischoff’un
Robert Bosch firmasının genel stra-
tejiler ve politikalarından bahsettiği
konuşmanın ardından, 2014 yılında
başarılı satış performansı gösteren
partnerlere takdim edilen ödül tö-
renine geçildi. Ürün grubu bazında
en iyi satış performansı ödülleri
dağıtıldı.
Ateksis Irak , tüm Orta Doğu böl-
gesinde yangın ve kongre sistemleri
kategorisindeki en iyi performans
gösteren iş ortağı ödüllerine layık
görüldü.
Gecede ürün bazında partnerlere
ödülleri dağıtıldıktan, EMEA Bölge-
si Satış ve İş Geliştirmeden Sorumlu
Başkan Yardımcısı Hanno Vogels
sahneye çıkarak bir buçuk yıl önce
Key Account yönetimine geçtikle-
Bosch Güvenlik Sistemleri’nden Ateksis’e
“En Büyük Müşteri” ödülü
18 Ocak tarihinde Fairmont Hotel
Dubai’de gerçekleşen Bosch VIP
Partner organizasyonunda Ateksis,
Bosch Güvenlik Sistemleri tari-
hinde ilk kez bir partnere takdim
edilen “En Büyük Müşteri” ile
Yangın ve Kongre Sistemlerinde
Orta Doğu Bölgesi’nin en iyi
satış performansı ödüllerine layık
görüldü.
Fairmont Hotel Dubai’de gerçek-
leşen Bosch VIP Partner organi-
zasyonunda Bosch’un üst düzey
yöneticileri ile birçok ülkeden
gelen Bosch VIP partnerleri yerle-
rini ve bu program dahilinde bir
firmanın oldukça yüksek bir perfor-
mans gösterdiğini ve başarılı proje-
ler gerçekleştirdiğini iletti. Türkiye,
Amerika Birleşik Devletleri, Rusya,
Azerbaycan ve Irak’ta faaliyette
bulunan firmanın 2014 yılında çok
yüksek bir ciroya imza attığını hatta
bu firmanın, yılın son günü mesai
bitiminde dahi hala sipariş geçtiğini
esprili bir şekilde vurguladı. Bosch
Güvenlik Sistemleri tarihinde ilk
kez En Büyük Müşteri Ödülü’ nün
verildiğinin önemini vurgulayarak,
Ateksis Genel Koordinatörü Atila
Özcan, Azerbaycan Ülke Müdürü
Barış Kuş ve Satış Yöneticisi Alper
Kılıçkap nezdinde tüm Ateksis
ailesine takdim etti. Ödülü alarak
kendilerine bu ödülü layık gören
Bosch Güvenlik Sistemleri ailesine
teşekkür eden Atila Özcan, uzun
yıllardır sürdürülen bu iş ortak-
lığının her yıl daha da güçlenip
büyüyeceğini, her sene başarılarını
arttırıyor olmalarından duydukları
memnuniyetini ve bu başarıda kat-
kısı olan tüm takım arkadaşlarına,
iş ortaklarına ve değerli müşterileri-
ne teşekkürlerini dile getirdi.
Tyco Retail Solutions, parakendeciler
için kapsamlı teklifler sunuyor
Tyco Retail Solutions firması,
küresel perakende müşteri veri
tabanına katma değer sunmak için
185.000’den fazla mağazasının ana-
litik kullanılabilirliğini duyurdu.
Tyco RetailNext ile alışveriş istih-
barat çözümünü entegre ederek,
mağaza ortamında alışverişin
izlenmesi, analizi ve hatta müşte-
rinin davranışlarının incelenmesi
gibi yenilikçi çözümler üretti. Bu
güçlü birleşim, alışveriş cihazlarında
bulunan Tyco’nun geniş çoklu port-
föyü ve RetailNext gelişmiş mağaza
analitik platformu, mağaza ope-
rasyonları ve satışların elverişli bir
şekilde izlenmesi gibi kilit ölçümleri
müşterilerine sağlıyor.
14 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
GÜNCEL
Pronet bayilerine “Sahne senin” dedi
Türkiye’nin lider güvenlik firması
Pronet, geleneksel bayi toplantı-
sını bu yıl 7 Şubat’ta Antalya Ela
Quality Hotel’de gerçekleştirdi.
270 kişinin katıldığı toplantıda
Pronet’in sektördeki durumuna
ve bir önceki yıla ilişkin bilgiler
verilirken 2015 yılı hedefleri de
paylaşıldı. Pronet’in bayiler ara-
sındaki iletişimi güçlendirmek ve
motivasyonu arttırmak amacıyla
bu yıl 5. kez düzenlediği bayi
toplantısı Antalya’da gerçekleşti.
Pronet güvenlik ve bayi ağında
AirAsia kurbanları el biyometrisi
ile tanımlanıyor
Trident’in son biyometrik el okuyucu
modeli, AirAsia trajedisinin belir-
lenen mağdurlarına yardım ediyor.
AirAsia’nın QZ8501 No’lu uçuşu
Surabaya, Endonezya, Singapur
rotasında 28 Aralık 2014 tarihinde
kaybolmuştu. Kazadan kısa bir süre
sonra Borneo’nun güneyinde 162
yolcusu ile suya batmıştı. Kur-
banların tespit edilmesi amacıyla,
Endonezya’nın Otomatik Parmak İzi
Tanımlama Sistemi (IAFIS) ekipleri
istihdam edilmişti. Afet müdaha-
le ekipleri fotoğrafları, isimleri ve
adresleri ile kurbanların özellikleri-
nin birbirini doğrulayacağını ümit
ediyor.
Mobil Otomatik Çoklu Biyomet-
rik Kimlik Sistemi (MAMBIS) ve
Credence ID Trident el okuyucu
gibi teknolojileri kullanmaya başladı.
Endonezya kolluk görevlilerine
göre, MAMBIS, hasar görmeyen
parmaklara uygulandığında %100
başarı sağlıyor, kaldı ki ellerinde
%60 hasarlı örnek mevcut. Trident
cihazı kullanılarak AirAsia kurban-
larının % 50’si tespit edildi. X-Ray
ya da DNA eşleştirme gibi diğer
kimlik yöntemleri olumlu kayıtlara
ulaşılması açısından daha uzun zaman
alıyor. AirAsia’da yaşanan trajedinin
ardından yapılan soruşturmalar sonu-
cunda; ülkenin 250 milyondan fazla
vatandaşının neredeyse her birinin
biyografik ve biyometrik verileri içeren
son derece kapsamlı bir ulusal kimlik
veritabanı olması Endonezya’ya fayda
sağlıyor.
görev yapan tüm çalışanların bir
araya geldiği toplantıya, Pronet
üst düzey yöneticileri ile çeşitli
departmanlardan da katılım oldu.
“Sahne senin” sloganı ile başlayan
toplantıda konuşma yapan Pronet
Satış Genel Müdür Yardımcısı En-
gin Kurtay: “20 yıldır Türkiye’nin
lider güvenlik firması olmamızda
bayilerimizin katkısı çok büyük.
Her geçen gün inovatif çözümlerle
çıtamızı bir üst seviyelere taşıma-
yı hedefliyoruz. Bunu yaparken
de omurgamızı oluşturan satış
ekibimizin eğitimlerine de oldukça
önem veriyoruz” dedi. Bu sene
“Sahne senin” sloganıyla yeni satış
eğitim sistemini hayata geçirdiklerini
belirten Kurtay: “Satış ekiplerimiz,
sahada müşterilerimizle doğrudan
temas halinde oldukları için, müşteri
beklentilerini anlama ve doğru çö-
züm sunma konusunda çok önemli
bir görev üstleniyorlar. Biz de bu
doğrultuda hem bayi satış ekipleri
hem de direkt satış ekiplerimizin
eğitim programlarını yeniledik. Yeni
eğitim modelimizde, “Sahne senin”
diyerek başrolü, sahada Pronet’in
görünür yüzü olan satış çalışanları-
mıza veriyoruz.” dedi. Toplantıda
ayrıca geleceğe yönelik öngörüler
paylaşılırken, güven ve aidiyet
duygusu da pekiştirildi. 270 kişinin
aynı çatı altında buluştuğu Antal-
ya toplantısında Yılın En İyi Satış
Yapan Güvenlik Danışmanları, En
İyi Bayi Ödülü, En İyi Şube Ödülü
ve Kıdem Ödülleri de sahiplerini
buldu.
16 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
GÜNCEL
Ayvaz çalışanları turnuvada buluştu
Çalışma koşullarını iyileştirmek için
gerçekleştirdiği sürekli ve planlı çalış-
malarla gündeme gelen Ayvaz, perso-
nel motivasyon faaliyetlerine bir yeni-
sini daha ekledi. Şirket, Ocak ayında
başlayan ve Şubat ayında tamamlanan
sürpriz ödüllü masa tenisi turnuvası ile
mavi yaka ve beyaz yaka personelini
keyifli bir ortamda bir araya getirdi.
Şirketin İcra Kurulu Başkanı Serhan
Alpagut dahil 64 personelin katılım
gösterdiği turnuvada dereceye giren-
lere sürpriz ödüller verildi. Çalışanlar
arası etkileşimi ve pozitif rekabet
duygusunu artırmanın amaçlandığı
turnuva, öğle tatillerindeki yarımşar
saatlik zaman diliminde gerçekleştiril-
di. Katılımcıların yanı sıra seyircilerin
de bu heyecana ortak olabilmesi için
mini tribünlerin oluşturulduğu turnu-
vanın şampiyonu, personel departma-
nından Benide Yavuz oldu. Birincilik
ödülü olarak akıllı cep telefonu
kazanan Yavuz’a; depo ve satın alma
sorumlusu Kadir Yeşilırmak ikincilik
ve hortum formlama bölümünden
Seyfettin Yerlikaya üçüncülük ile eşlik
etti. Zorlu rakiplerle heyecanlı zaman
geçirdiğini belirten Yavuz, erkeklerin
çoğunlukta olduğu 550 çalışan arasın-
da bir kadın olarak birinci olmaktan
mutlu olduğunu dile getirdi. Turnu-
vayı başından beri takip eden ve ödül
töreninde konuşan Ayvaz İcra Kurulu
Başkanı Serhan Alpagut, şirket içi or-
ganizasyonlara öncelik vererek çalışan
memnuniyetini ve motivasyonunu en
üst seviyeye çıkarmaya çalıştıklarını
söyledi. Günümüzde hayatın önemli
bir bölümünün iş ortamında geçtiğini
dile getiren Alpagut; “Her kademedeki
personelimiz işini hakkıyla yapabilmek
için doğal olarak iş stresiyle karşı kar-
şıya kalıyor. Bu stresten kısa süreliğine
bile olsa kaçabileceğimiz ve mola verip
dinlenebileceğimiz alanlar üzerine
uzun süredir çalışıyoruz. Şirketimizde
bir sosyal tesisimiz var. Bu tesiste mini
cafe, tavla, langırt, masa tenisi, televiz-
yon izleme alanı, dinlenme alanları ve
çalışanların kitap-film değiş tokuşunda
bulunabildiği mini bir kütüphane yer
almakta. Bu alanı daha verimli hale
getirmeyi amaçlıyoruz” dedi. Tur-
nuvaya ilgi gösteren tüm çalışanlara
teşekkür eden ve dereceye girenleri
tebrik eden Alpagut, bu tür uygulama-
ların sektöre örnek olmasını dileyerek
sözlerini tamamladı.
AYD’de 3. dönem başladı
AYD- Alışveriş Merkezleri ve Yatı-
rımcıları Derneği’nin 7’inci olağan
genel kurulu 17 Şubat 2015’te Orjin
Maslak’ta gerçekleştirildi. 2013 - 2015
dönemini sonlandıran ve AVM sek-
törüne yön veren AYD, 2015 – 2017
döneminde de Başkan Hulusi Belgü
ile devam etme kararı aldı. AYD
Başkanı Hulusi Belgüyeni dönem
mesajında; “2015 yılında da sektör
performansımızı arttırmaya devam
edeceğiz. Hedefimiz devlete olan
katkımızı 20 Milyar TL’nin üzerine
çıkarmak ve organize perakende sek-
törünün 110 milyar dolarlık büyüklü-
ğün üzerine taşımak. Bunun yanı sıra;
modern, iyi tasarlanmış yeni AVM’ler
ile birlikte bu yıl sektörümüzdeki istih-
damı da 400.000’in üzerine çıkart-
mayı önemsiyoruz. Yabancı yatırım-
cıların en cazip bulduğu ve ciddi
yatırımlar yaptığı bir sektör olmaya
da devam edeceğiz.”dedi. AYD
Olağan Genel Kurulu’nda % 70 asil
üyenin katılımıyla yapılan oylama-
larda oy birliği ile göreve seçilen yeni
yönetim kurulu; bir önceki dönemde
de başkanlık görevini sürdüren Multi
Türkiye Yönetim Kurulu üyesi de
olan Hulusi BELGÜ
başkanlığında, Nuri ŞAPKACI, Avi
ALKAŞ, Coşkun BAYRAKTAR,
Fuat ATALAY,
Mustafa Cem ERİÇ, Aydın YUR-
DUM, Mehmet Tevfik NANE,
Ozan BALABAN, Kemal Osman
İLLEZ, Hakan KURT, Kazım KÖ-
SEOĞLU, Anthony Mehran KHOİ,
Gündüz BAYER, Nuh ACAR,
Levent KİRMAN, Artuğ ÇETİN,
Yurdaer KAH-
RAMAN,
Hayal OLCAY,
Alison Greer
Rehill ERGÜ-
VEN, Gökhan
ÇETİNSAYA,
Orhan Murat
İZCİ olmak üzere toplam 22 kişiden
oluştu. Genel kurulun seçtiği yeni danışma
kurulu üyeleri ise Zafer KURŞUN, Murat
ÖZYEĞİN, Hüsnü AKHAN, Özcan
TAHİNCİOĞLU, Mustafa BAYRAKTAR,
Avni ÇELİK, Rıfat Hakan KODAL, Salih
BEZCİ,Süleyman ÇETİNSAYA ve Hüse-
yin ÖZDİLEK. AYD Denetim Kurulu ola-
rak; Halit Serhan ERCİVELEK, Mühibe
Elif GERMİRLİ, Orhan DEMİR, Tülin
Aydan ORMANCI, Sami MİLLİ, İhsan
Gökşin DURUSOY belirlendi.
18 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
GÜNCEL
Yarattığınız canavarın farkında mısınız?
Dünya Güvenli İnternet Günü
kutlanıyor ama son zamanlarda
yaşanan malware saldırıları, habere
sık sık konu olan fişleme skandalları
yüzünden internet her zamankinden
daha tehlikeli gözüküyor. F-Secure
Araştırma Genel Müdürü Mikko
Hypponen İnternet Günü için verdi-
ği tavsiyelerle, sanal dünyayı daha iyi
bir yer haline getirmeyi hedefliyor.
F-Secure’in yaptırdığı araştırmaya
göre katılımcıların % 46’sı güven-
lik yazılımı kullanarak internet’e
güveniyor. Öte yandan bu soruya
kişisel bilgi güvenliği
eklenince, katılımcıların
% 39’u internete pek
güvenmediğini söylüyor.
İnternete hiç güvenme-
yen kişilerin sayısı %
11 iken, sadece % 4’lük
kesimi oluşturan katı-
lımcılar internete gerçekten güven-
diklerini söyledi. Şirket yöneticileri
bu sayılara şaşırmamak gerektiğini
söylüyor, F-Secure’in elindeki veriler
işin vahimliğini ortaya koyuyor.
F-Secure’ ün tespitlerine göre günde
250 binden fazla (Windows için)
malware yazılım ortaya çıkıyor. Her
gün, 9 bin adet android tabanlı
kötücül yazılım internet dünyasına
karışıyor. Bu kötücül yazılımlar,
paranızı, bilgilerinizi, içeriklerinizi
çalmak için uğraşıyor. Hypponen
internetin dünyaya getirdiği dev-
rimlerden bahsederken işin karanlık
yüzüyle ilgili şu açıklamada bulun-
du: “ Bazen, gerçekten bir canavar
yaratıyormuşuz gibi düşünüyorum.
Her teknolojik gelişme kendine has
karanlık bölgelere sahip. Hiçbir
teknoloji güvenli değil, işte halk
arasındaki yanlış şehir efsaneleri;
açık kaynaklı yazılımlar güvenlik
açıklarına karşı çözüm mü? Bu soru-
nun cevabı hem evet hem de hayır.
Çoğunlukla insanlar, açık kaynak
kodlu yazılımların daha güvenli
olduğunu düşünüyor. Ne de olsa,
herkes kodları açık inceleyebiliyor ve
tehlikeli bir şeyler fark edebiliyor.”
Teori böyle dese de, Hypponen 2014
yılında yaşanan en korkutucu virüs
saldırılarında Heartbleed ve Shell-
shock açık kaynak kodlu yazılımlara
yerleştiğini uzun sürede keşfedileme-
diğini hatırlatıyor.
Casus şarj cihazı bilgilerinizi kaydediyor
Samy Kamkar isimli hacker’ın
ürettiği şarj cihazı görünümlü casus
cihaz kablosuz klavyelerden girilen
bilgileri kaydedebiliyor. Daha önce
MySpace sitesi için “KeySweeper”
isminde bir solucan virüs yazan
Samy Kamkar cep telefonu şarj ci-
hazı görünümünde casus cihaz yaptı.
Bu cihaz prize takılarak ortamdaki
kablosuz klavyelerden girilenleri
kaydediyor ve isteğe bağlı olarak
hackerlara sms ile bildiriyor. 2.4GHz
frekansta yayın yapan Microsoft
kablosuz klavyelerden girilen tüm
bilgileri takip eden casus şarj aleti
klavyeden girdiğiniz tuşları takip
ediyor, belirli bir kalıpta girilen tuşlar
olduğunda (Örn. Facebook.com gibi
bir websitesi adresi girildiğinde) de-
vamında girilen
kullanıcı adı ve
şifre bilgisi gibi
yazı gruplarını
kaydetmeye
başlıyor. Bu
bilgilerin usb
kablosu yoluyla
cihazdan alına-
bildiği gibi sms
olarak da gön-
derebilen eklentileri mevcut. Eğer
cihazı prizden çıkarırsanız sanki
cihaz kendini kapatmış gibi üzerin-
deki ışığı sönüyor ancak gerçekte
sadece batarya moduna geçiyor
ve tüm işlevlerini yerine getirmeye
devam ediyor. Bugünlerde çoğu iyi
marka klavye üreticileri 128 bitlik
AES gibi kırılması zor şifreleme
metotları kullanıyor ancak piyasada
hala eski model şifrelemesiz 2.4GHZ
frekanstan yayın yapan klavyeler
satılabiliyor. Her ne kadar bu casus
cihazın bedeli 10$ ile 80$ arasında
değişiyor olsa da Samy Kamkar bu
cihazın satılık olmadığını söylüyor.
20 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
GÜNCEL
Siber hırsızlar
1 milyar
dolar çaldı
Bilgisayar güvenliği şirketi Kaspersky
Lab’in raporuna göre dünya genelinde
100’den fazla banka ve mali kurum
‘siber hırsızlık’ mağduru oldu. Şirketin
2013 yılından bu yana yürüttüğü
araştırma sonucunda siber saldırı
yöntemiyle yapılan hırsızlıkta yakla-
şık 1 milyar dolar çalındı. Raporda,
siber suç çetesinin Rusya, Ukrayna ve
Çin’den üyeleri olduğu belirtildi.
Kaspersky, Interpol ve Europol işbir-
liğiyle yürüttüğü araştırma sonunda
aralarında Rusya, ABD, Almanya, Çin,
Ukrayna ve Kanada’nın da bulunduğu
30 ülkede siber soygun yapıldığını tespit
etti. Interpol’ün dijital suçlar merkezi
müdürü Sanjay Virmani, “Bu saldırılar,
suçluların savunmasız her tür sistemi is-
tismar edebileceklerine dikkat çekiyor”
dedi. Kaspersky, ‘nihai müşteriler yeri-
ne doğrudan bankadan hırsızlık yapan
çetenin’ siber saldırıda yeni yöntemlere
işaret ettiğini belirtti. Kaspersky’nin
‘Carbanak’ olarak adlandırdığı siber
hırsızlık çetesi şirketlerin ağlarına
girebilmek için bilgisayar virüslerini
kullandı. Virüsler aracılığıyla güvenlik
kameralarına da girildi ve çalışanların
ekranlarındaki her tür bilgiye erişim
sağlandı ve tüm bilgiler kaydedilebildi.
Çete, bazı durumlarda da bankaların
hesaplarından kendi hesaplarına para
aktarabildi. Bankamatikler de belirle-
nen bir zamanda kendiliğinden para
dağıtımı yapabilecek şekilde ayarlandı.
Kaspersky siber hırsızlığın her eylemde
ortalama iki ila dört ay sürdüğünü ve
her defasında da 10 milyon dolara
yakın bir miktar çalındığını belirtti.
NFS İntersec Fuarı’nı ziyaret etti
Sevgili ararken hackera
yakalanma!
NFS Teknoloji iş
ortakları ile birlikte
18-20 Ocak tarihleri
arasında düzenlenen
Intersec 2015 fuarını
ziyaret etmek için
Dubai’deydi.18-20
Ocak tarihlerinde
düzenlenen fuar
için 17 Ocak’ ta
Dubai’ye giden 22
kişilik kafile 18 Ocak’
ta başlayan fuarı ilk
gününde ziyaret etti.
NFS Teknoloji ve iş
ortaklarına özel olarak TDSI standında
Vugarde2 ve EXgarde’ın entegrasyon
demosu ve tanıtımı yapıldı. Kartlı geçiş
ve cctv enegrasyonunu mükemmel şekilde
yapan TDSI’ın yeni çözümlerinin yakın-
dan incelenmesinden sonra Pelco’ nun
yeni endüstriyel çözümü olan Thermog-
raphy incelendi. Pelco ekibinin yakın ilgi
ve alaka gösterdiği ekip, tek kameradan
IBM Güvenlik Birimi tarafından yapılan
yeni bir araştırmaya göre en popüler
mobil arkadaş bulma uygulamaları-
nın %60’ından fazlası, kişisel kullanıcı
bilgilerini ve kurumsal verileri riske atan,
çeşitli internet saldırıları için risk taşıyor.
IBM’in araştırmasına göre bu uygula-
maların birçoğunun (kamera, mikrofon,
depolama, GPS konumu ve sanal cüzdan
fatura bilgileri gibi) aygıttaki diğer özel-
liklere de erişimi bulunuyor ve dolayısıyla
da güvenlik açıklarıyla birlikte hackerlar
16 bölgenin ısı sıcaklıklarını anlık olarak
ölçen ve referans değerleri dışında ölçüm
yapıldığında alarm pozisyonuna geçen
ürün ve çözümlerden çok etkilendi. Sam-
sung standını da ziyaret ettikten sonra
yeni teknolojik gelişmeleri inceleyen ekip
ilk günün tamamını fuar ziyaretine ayır-
dı. Dubai şehir turu, tekne gezisi, çölde
safari ve bedevi çadırında akşam yemeği
gibi etkinlikler gerçekleştiren NFS Tek-
noloji, iş ortakları ile birlikte son günün-
de dünyanın en yüksek binası olan Burj
Khalifa’ya çıkarak 828 mt yükseklikten
şehre kuş bakışı baktı. Dubai gezisinin
son akşamında AVAYA Dubai ofisinin
NFS Teknoloji için düzenlediği akşam
yemeğine katılan kafile, akşam yemeğinin
ardından konakladıkları otele geçerek
yurda dönüş hazırlıklarını tamamladı. 3
gece, 4 gün süren etkinlik sonunda geziye
katılan NFS Teknoloji iş ortakları, güven-
lik sektöründeki yeni teknolojileri ve aynı
anda yeni bir şehri tanıdıkları güzel bir
organizasyon olduğunu belirtti.
için cazip duruma getiriyor. Araştırma-
da yer alan kuruluşların hemen hemen
yarısındaki çalışanların iş için kullan-
dıkları mobil aygıtlarda, en popüler
arkadaş bulma uygulamalarından en az
biri kurulu bulunuyor. Pew Araştırma
Şirketi’ne göre Amerika’daki her 10
kişiden biri (yaklaşık 31 milyon kişi) bir
arkadaşlık sitesine üye ya da arkadaş
bulma uygulamasını kullanıyor. Son
sekiz yılda internet ortamında tanışarak
flört edenlerin sayısı %66’ya yükseldi.
Kullanıcıların bu tip sitelerle paylaştık-
ları kişisel bilgiler konusunda çok dik-
katli olmaları gerektiğine vurgu yapan
araştırma, bazı kullanıcıların paylaşım
oranlarını artırarak kişisel güvenlik ve
gizlilik bakımından kendilerini tehlikeli
bir duruma soktuklarını gösteriyor.
22 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
ç
Çocuklu ailelerde en çok duyduğumuz cümledir. Elbette anne – baba çocuğuna
güvenecek, ona güvendiğini gösterecek, benlik(Kimlik)kazanmasına öncülük
edecek ve destek verecek, ama kontrolü de elinden bırakmayacak. Çocuğa hisset-
tirmeden onu izleyecek ve denetleyecek. Bu takip ve denetleme elbette polisiye ve
devlet denetlemesi tarzında olmayacak.
Çocuk disiplin altında tutulacak; bazı ailelere disiplin dediğim zaman “Biz sık-
mıyoruz çocuk şahsiyetli olsun” gibi ve benzeri cevaplar alıyorum. Ailede; çocuk-
ta disiplin derken onu hayata hazırlayan, yaşamla ve kendisiyle barışık olmasını
sağlayan, toplumla uyum içinde olmasını gerektiren disiplinden bahsediyorum.
Çocukta disiplini temin edebilmek için “Kararlı olmamız, tutarlı olmamız ve sü-
reklilik kazandırmamız” lazımdır. Çocuğun hayata bağlanması, yaşamı sevmesi,
geleceği için iyi hayaller kurması gerekmektedir. Bu da; kendine saygıyla, çevre-
sindekilere saygıyla, sorumluluk duygusunu geliştirmesiyle mümkün olmaktadır.
Gelelim başlığa; “Benim çocuğum yapmaz” düşüncesi ile çocuğu hiçbir
disiplin ve uyarı ile denetime tabi tutmazsak göreceğimiz sonucu söylemek iste-
miyorum. Yirmi- yirmi beş yıl evvel gazete, radyo ve televizyonlarda uyuşturucu
ile ilgili polisiye haberlerde 200 gram esrar, yarım kilo işlenmemiş kenevir, üç-beş
bin tane uyuşturucu hap yakalandığı ve yakalananların adalete teslim edildiği
yazılır; dinlenir ve seyredilirdi. Bu gün gördüğümüz ise yazılı ve görsel basında
aktarılanlar; 8 ton uyuşturucu, milyonlarca adet hap, her operasyonda kilolarca (
800 kg -400 kg -1,5 ton gibi) bunlardan yakalanıyor. Sevgili okurlar, bu yakala-
nanlar. Peki; yakalanamayanlar ne oluyor? Yorum sizin.
Ticarette ve ekonomide bir kural vardır; satılabilen kadar stok yapılır. Hiçbir
ticaret erbabı satamayacağı kadar mal ve ürünü stok etmez. Demek ki bu yakala-
nanlar, yakalanmamış olsaydı satılacaktı. Yani tüketicisi ve alıcısı var. Her zaman
da olacak demektir. Son yapılan gözlemler ve araştırmalar bunu kullananların
ortaöğrenim seviyesindeki çocuklara kadar indiğidir. Burada anne ve babaları
korkutmak niyetinde değilim. Ama önemle ve çok önemle uyarıyorum. “Benim
çocuğum yapmaz” düşüncesinden yola çıkarak; hapishanelerde neden bu kadar
mahkûm var? Hastanelerde bu konu ile ilgili neden bu kadar insan var? Bu elle
tutulup gözle görülenler. Tedaviye gitmeyen milyonlarca kişi var.
Bu günkü konumuz uyuşturucu idi. “Benim çocuğum yapmaz” için birkaç
örnek. Karısını ve çocuğunu öldürmeye teşebbüs eden; hatta öldüren, ailesine
ve çevresine şiddet uygulayan, para çalan, dolandırıcılık yapan, sahtecilik yapan,
gasp yapan, adam öldüren, küçük çocuklara cinsel tacizde bulunanlar. Bu say-
dığım suçları yapanların anne – babaları yok mu? Bunlar da “Benim çocuğum
yapmaz” diye düşünenlerdendi. Çocuk yetiştirirken dikkat edilmeli ve özen
gösterilmelidir.
Çok fazla duygusallık göstermemiz görmemiz gerekenleri görmeye engel olur.
Anne ve babalar kıyamıyoruz diyorlar; fakat başkaları çok feci kıyıyor ve tamir
edilemiyor.
Annelerin – babaların ve herkesin önemle özen göstermesi dileğimle…
Çocukta disiplini
temin edebilmek
için “Kararlı
olmamız, tutarlı
olmamız ve süreklilik
kazandırmamız”
gerekir.
HAYATA BAKIŞ
“Benim çocuğum yapmaz”
Oğuz GÜLAY
24 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
D
ünya kıtalarının
ortasında (Doğu-Batı/
Kuzey-Güney eksenin-
de) yer alan Türkiye,
coğrafi konumunun
getirdiği üstünlük sayesinde,
hava taşımacılığında stratejik
olarak önemli bir yere sahip bu-
lunmakta ve her geçen gün artan
hava trafiği ile hava taşımacılığı
yarışında önemini ortaya koymak-
tadır. 2013 yılı sonunda havali-
manı yolcu trafiğine göre ülkemiz;
dünyada Hindistan’ın ardından
11., Avrupa’da ise İspanya’nın
ardından 5.sırada yer almıştır.
Türkiye, dünya ve Avrupa ha-
valimanları toplam yolcu sayısı
sıralamasında; 2008 yılında
dünyada 14. sırada, 2012
yılında 12. sırada iken, 2013
yılında ise bir basamak yükse-
lerek Hindistan’ın ardından 11.
sıraya yerleşmiştir. 2003 yılında
Avrupa ülkeleri arasında 7.
sırada yer almakta iken, 2012
yılında 6. sıraya, 2013 yılında
ise İspanya’nın ardından 5. sı-
raya yerleşmiştir. (Kaynak: ENAC
2013 Raporu)
Türkiye’nin dünya ve Avrupa
havayolu yolculuklarındaki payı
Yapılan projeler ve gelişmeler; ha-
vayolu sektörümüzün uluslararası
alandaki başarısı ile aldığı mesa-
feyi açıkça gözler önüne sermek-
tedir. Böylece Türkiye’nin dünya
ve Avrupa havayolu yolculukla-
rındaki payı giderek yükselmiş
ve 2013 yılında dünyada % 2,4
yolcu payına, Avrupa’da ise % 8,7
KAPAK KONUSU
Özlem DUYAR / Danışman
ELDEM ÖZEL GÜV. VE KORUMA HİZ. LTD. ŞTİ.
Türkiye’nin dünya hava
ulaşım sektöründeki yeri
“Havacılığın tarihi ve kuralları kan ile yazılmıştır” denir. Peki
ya havalimanı güvenliğinin kansız bir tarihi var mıdır?
26 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
yolcu payına erişilmiştir. Özellikle
Türkiye ekonomisinin kalbi konu-
munda bulunan İstanbul, 3.000
km yarıçaplı uçuş mesafesi içe-
risinde yer alan Avrupa, Asya ve
Afrika’daki ülkelere durmaksızın
uçuş yapma imkânı sağlamakta-
dır. Bu bakımdan İstanbul Atatürk
Havalimanı, mevcut durum
itibariyle doğal bir hub konumun-
dadır. Nitekim 2013 yılında yolcu
sayısına göre hava ulaşımında
bağlanabilirlik artışı ile dünyada
1. konumda olan İstanbul Atatürk
Havalimanı, Dünyada 18. sırada,
Avrupa’da ise 5. sıradadır.
İç hat, dış hat, toplam uçak ve
yolcu sayısındaki artış oranları
Uçak trafiğinde %184 artış 2003
yılında üst geçişlerle birlikte hiz-
met verilen uçak trafiği 529.205
olarak gerçekleşirken, bu rakam
2013 yılı sonunda %184 artarak
1.504.973’e ulaşmıştır. 2014 Ey-
lül sonu gerçekleşmesi bir önceki
yılın aynı dönemine göre %10,8
artışla 1.269.113’tür.
İç hat yolcu sayısında
%732’lik artış: İç hat yolculuklara
olan talep son 11 yılda kesin-
tisiz sürmüştür. 2003 yılında 9
milyon 147 bin olan iç hat yolcu
trafiği, 2013 yılı sonunda %732
oranında artarak 76 milyon 149
bin’e ulaşmıştır. 2014 Eylül ayı
sonu gerçekleşmesi bir önceki
yılın aynı dönemine göre % 12,4
artışla 64.383.053’tür. Toplam
yolcu sayısında %335’lik artış
2003 yılında 34 milyon 444 bin
olan toplam yolcu trafiği (direkt
transit dâhil), 2013 yılı sonunda
%335 artarak 149 milyon 996
bin’e ulaşmıştır. 2014 Eylül ayı
sonu gerçekleşmesi bir önceki
yılın aynı dönemine göre %11,4
artışla 128.760.940’tır.
Yer hizmetlerinde çalışma
ruhsatı verilen şirketler
2003 yılından itibaren toplam
672 çalışma ruhsatı verilmiş ve
2014 Eylül sonu itibariyle A, B ve
C grubu çalışma ruhsatı verilen
şirket sayısı 47’ye ulaşmıştır:
	 A grubu çalışma ruhsatı: En
az üç uluslararası trafiğe açık ha-
vaalanında teşkilatlanarak hava
taşıyıcılarına yer hizmeti yapmak
üzere yetkilendirilmiş olanlar.
	 B grubu çalışma ruhsatı: Yer
hizmet türlerinin tamamını veya
bir kısmını kendileri için yapacak
hava taşıyıcılarına her bir hizmeti
yapmak üzere yetkilendirilmiş
olanlar.
	 C grubu çalışma ruhsatı:
Temsil, gözetim ve yönetim, uçak
özel güvenlik hizmet ve denetimi,
ikram servis ile uçuş operasyon
hizmetini yapmak üzere yetkilen-
dirilmiş olanlar.
Havalimanı güvenliğinde
mevcut durum
Milli Sivil Havacılık Güvenlik
Programının idamesi, uygulan-
ması ve geliştirilmesi, bu konu
ile ilgili yeni politikaların belir-
lenmesi ve tedbirlerin alınması,
ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık
Teşkilatı) standartları ve tavsiye
edilen uygulamalarının yerine
getirilmesi ile kurumlar arasında
	 Son 10 yılda sektörde istihdam edilen
personel sayısında %177.8, sektörün toplam
ciro miktarında %981.8 oranında artış
yaşanmıştır.
Özlem DUYAR
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 27
koordinasyonun sağlanmasından
sorumlu ve yetkili olan Ulaştırma
Bakanlığı Sivil Havacılık Genel
Müdürlüğünü (SHGM) tarafından,
Türkiye’de faaliyet gösteren Sivil
Havacılık İşletmelerinin, Milli
Sivil Havacılık Güvenlik Programı
(MSHGP) ve ekleri ile Sivil Hava-
cılık Güvenliği Eğitim ve Sertifi-
kasyon Talimatı’nda (SHT-17.2)
belirtilen güvenlik uygulamalarını
yerine getirmeleri için gerekli
olan organizasyon ve personel
yapılanması hakkında çalışma
esaslarını belirlemek, uygulama
prensiplerini ortaya koymak,
uygulamalarda ki sorumluluğun
sivil havacılık işletmeleri tarafın-
dan takip edilerek, hem işletme
içi hem de yerel ve ulusal otorite
ile koordinasyonun sağlanması
hususunda kriterleri belirlemek
amacı ile sivil hava taşımacılığı
ve sivil havacılık alanında faaliyet
gösteren havacılık işletmeleri
ile hava meydanlarında faaliyet
gösteren yetkilendirilmiş özel gü-
venlik kuruluşlarını kapsayan Sivil
Havacılık Talimatı SHT-17.3 /
Havacılık İşletmeleri Güvenlik Yö-
netim Sistemi (SeMS) Talimatı’nı
oluşturmuştur. 17 Aralık 2014’te
yürürlüğe giren SHT-17.3’e hava-
limanı güvenliği açısından biraz
daha yakından bakmak yerinde
olacaktır. Bu talimatın yürürlüğe
girmesi ile birlikte, 28/12/2010
tarihli Havacılık İşletmeleri Gü-
venlik Yönetimi ve Organizasyonu
Talimatı yürürlükten kalkmıştır.
1) Kişilerin, uçak altı veya kabin
bagajları ile kişiler tarafından
taşınan eşyaların, kargonun,
postanın, şirket postası ve şirket
malzemelerinin polis gözetiminde
elle veya güvenlik teçhizatı ile
veya patlayıcı tespit köpeği ile
aranması, taranması ve kişilerle
mülakat yapılması, yolcuların
doküman kontrolünün yapılması,
2) Hava aracının aranması, kont-
rolü ve korunması,
3) Havaalanlarında bulunan
güvenlik tehditli alanlara giriş
kontrolü,
4) Devriye, eskortluk, nöbet
hizmetleri,
5) Araç araması,
6) Yolculara ait silahların terminal
ile uçak arasında nakli bu talima-
tın içeriğinde yer almaktadır.
Havalimanı güvenliğinin sağlan-
masındaki işleyişe baktığımız
zaman ise karşımıza çıkacak olan
aşamalardan bir kısmı şunlardır.
1) Her havacılık işletmesi, işlet-
me güvenlik planını/programını/
el kitabını hazırlayarak yetkili
otoriteye onaylatır; ayrıca faaliyet-
te bulunulan her havaalanı için
ayrı bir güvenlik planı hazırlayarak
havaalanı otoritesine onaylatır.
2) İşletme güvenlik planı/prog-
ramı/el kitabı aşağıda belirtilen
gereklilikleri içermelidir:
	 Yıllık denetleme planı,
	 Denetim prosedürleri,
	 Raporlama prosedürleri,
	 Takip ve düzeltici faaliyet
prosedürleri,
	 Kayıt sistemi,
	 Eğitim planı,
	 Dokümantasyon,
	 Organizasyon ve iletişim,
	 İşletme faaliyetleri,
	 Acil durum yönetimi,
	 MSHGP (Ülkemizde sivil
havacılık güvenliğini sağlama-
ya yönelik alınacak tedbirlerin
standartlarını belirleyen, İçişleri
Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizci-
lik ve Haberleşme Bakanlığı’nın
ortaklaşa yayınladığı Milli Sivil
Havacılık Güvenlik Programı) ve
uluslararası standartları içeren
uygulamalar.
Ayrıca, işletme yıllık bir denetim
programı yapmalıdır. İyi planlan-
mış bir denetim programı tüm
alanların periyodik olarak göz-
den geçirilmesini kapsamalıdır.
Program esnek olmalı ve plansız
denetimlerin yapılabilmesine izin
vermelidir. Ayrıca işletme, dene-
tim programını belirlerken, yö-
netim, organizasyon, operasyon
ya da teknolojik değişiklikleri ve
mevzuatta olan değişiklikleri de
göz önüne almalıdır. Bir sonraki
yılın denetim planı en geç içinde
bulunulan yılın 31 Aralık tarihine
kadar yapılmalı ve yönetim tara-
fından onaylanmalıdır.
Güvenlik sisteminde, denetimin
amacı, öncelikli olarak güvenlik
sisteminin etkinliğini araştırmak
ve sorgulamaktır, bunun yanında,
tanımlanan politika, operasyon
ve eğitim sistemin sürekliliğini
sağlayarak uyum içinde olmalarını
sağlamaktır. Bu nedenle denetim
faaliyetlerinin sonucu olarak tes-
pit edilen uygunsuzluklar, GSYY
(Güvenlikten Sorumlu Yetkili Yö-
netici) tarafından bağlı bulundu-
ğu yöneticiye iletilmelidir. Uygun-
suzlukların nedenleri belirlenmeli,
gerekli araştırmalar yapılmalı ve
uygun düzeltici faaliyetler planlan-
malıdır. Bulgunun giderilmesi için
KAPAK KONUSU
	 İç hat yolculuklara olan talep son
11 yılda kesintisiz sürmüştür. 2003 yılında
9 milyon 147 bin olan iç hat yolcu trafiği,
2013 yılı sonunda %732 oranında artarak
76 milyon 149 bin’e ulaşmıştır.
28 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
KAPAK KONUSU
düzeltici faaliyetler kapsamında
hedef tarihleri de içeren bir
eylem planı hazırlanır. Eylem
planına uyulduğunu, düzeltici
faaliyetlerin uygulandığını ve
bunların etkili olduğunu görmek
için takip denetimleri yapılır.
Güvenlik programının sonuçla-
rını belgeleyen kayıtlar, doğru
ve eksiksiz bilgi ve belge olarak
işletme tarafından ve kolayca
erişilebilir bir şekilde saklan-
malıdır. Aşağıdaki kayıtlar ger-
çekleştikleri tarihten itibaren
3 yıllık bir zaman dilimi süre-
since muhafaza edilmelidir.
Bu kayıtlar gerektiğinde yetkili
otorite denetçileri tarafından da
incelenebilir.
	 Denetim programları/rapor-
ları,
	 Bulgulara yapılan işlemler/
eylem planları,
	 Düzeltici faaliyet raporları/
takip denetimleri.
Bir havacılık güvenliği siste-
minin kurulması ve dokmante
edilmesi ile bir güvenlik yöneti-
cisi görevlendirilmesi gerekliliği
şüphesiz ki tüm işletmeler
için geçerlidir. Yetkilendirilmiş
veya ruhsatlandırılmış hava-
cılık işletmelerinin, faaliyette
bulundukları sürece güvenlikten
sorumlu yetkili yönetici (GSYY)
bulundurmaları gerekir. Bu
yönetici, yapacağı uygulamalar-
dan işletme yönetimine ve yetkili
otoriteye karşı sorumludur. Yetkili
otorite tarafından yapılan incele-
me ve denetlemelerde, güvenlik
yönetiminde gerekli faydayı belirli
bir süreçte sağlayamayan veya
uygulamalarda olumsuzluk ya da
havacılık güvenliğini direkt etkile-
yen bir kusur tespit edildiğinde,
işletmelerin güvenlikten sorumlu
yetkili yöneticisinin değiştirilmesi
ve/veya güvenlik yapılanmasının
gözden geçirilmesi, yetkili otorite
tarafından istenebilir.
GSYY’nin yetki ve sorumlulukları
bu talimatın 15. Maddesinde
şöyle belirtilmiştir:
1) SHGM tarafından onaylanan
GSYY, sivil havacılık güvenliği ko-
nusunda mevzuatta yazılı kuralla-
rın işletmede uygulanmasından/
uygulattırılmasından yetkili ve
sorumludur. Ayrıca GSYY aşağıda
belirtilen görev ve sorumlulukların
yerine getirilmesinden yetkili ve
sorumludur:
	 Havacılık güvenliği ve işlet-
menin görev alanındaki ulusal/
uluslararası güvenlik mevzuatını
takip ederek, yeni kuralları ve
tavsiyeleri yürürlüğe koymak,
	 Yürürlükteki kural ve uygu-
lamaların gerçekleştirildiğinden
emin olmak için prosedürlerin
yeterliliğini ve bu prosedürlere
uyumu takip etmek,
	 Güvenlik konusunda, işletme-
ye ait merkez ve temsilciliklerde
sorumlu olmak,
	 MSHGP’ye uygun olarak işlet-
menin eğitim ve güvenlik planını
hazırlamak, yazılı olarak hazırla-
nan güvenlik planını ilgili yetkili
otoriteye onaylatmak,
	 Hava alanı bazında güvenlik
planının hazırlanarak hava alanı
otoritesine onaylatılmasını sağla-
mak,
	 İşletme içi hizmetlerin ve
işletme için alınan hizmetlerin
güvenlik denetimlerinin yapılması-
nı ve düzeltici faaliyetlerin yerine
getirilmesini sağlamak,
	 İşletme yıllık bir denetim programı
yapmalıdır. İyi planlanmış bir denetim
programı tüm alanların periyodik olarak gözden
geçirilmesini kapsamalıdır. Program esnek
olmalı ve plansız denetimlerin yapılabilmesine
izin vermelidir.
30 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
Raporlama ve kayıt sistemini
oluşturmak,
	 Kalite sistemi dahilinde yapı-
lan iç denetlemelerin koordinasyo-
nunu sağlamak,
	 Güvenlik için gerekli kaynakları
araştırarak yönetime sunmak,
	 Yetkili ve yerel otorite ile ileti-
şim noktası olup koordinasyonu
sağlamak,
	 Gerek güvenlik personelinin
gerekse diğer personelin güvenlik
anlayışını artıracak eğitim/semi-
ner programları düzenlemek,
	 Eğitim birimi ile koordineli
çalışarak, işletmenin faaliyet
alanlarındaki havacılık güvenliği
sorumluluğu ve uygulamaları
konusunun eğitim programlarında
yer almasını sağlamak,
	 Risk ve tehdit analizi yaparak
alınacak ilave önlemleri belirle-
mek, planlamak ve uygulamak,
	 Güvenlik ile ilgili diğer faali-
yetlerin kayıtlarının tutulmasını
sağlamak,
	 Sivil savunma veya savaş ve
seferberlikle ilgili mevzuatın görev
yaptığı işletmeyi de kapsaması
durumunda, öngörülen faaliyetleri
planlamak ve yürütmek.
Öte yandan İşletmeler, aşağıda
verilen alanlarda yetkili otoritenin
onayladığı kuruluşlardan güvenlik
hizmeti satın alabilirler:
	 Yolcu ile kabin ve uçak altı
bagaj taraması,
	 Kargo taraması,
	 Patlayıcı Tespit Sistemi (EDS),
	 Uçak gözetim denetimi,
	 Çevre güvenliği/bina güvenliği,
	 Yolcu mülakatı/doküman kont-
rolü,
	 Refakat/koruma,
	 Köpek kullanımı,
	 Terminal ile uçak arasında
silah ve mermi/fişek taşınması.
Havacılık işletmesinin faaliyetle-
rinin, havacılık güvenliği kuralla-
rına uygun olarak yürütülmesi ve
geliştirilmesinde, işletme yönetimi
birinci derecede sorumludur. Bu
kapsamda;
	 Tüm işletmede güvenlik anla-
yışının yerleştirilmesi ve geliştiril-
mesi,
	 Güvenlik organizasyonunun
oluşumu ve güvenlikten sorumlu
yetkili yöneticinin seçimi,
	 Özgeçmiş araştırması: Şahsın
güvenlik kontrolleri yapmaya
uygunluğunun ve/veya güvenlik
tahditli alanlara eşliksiz girmeye
uygunluğunun araştırıldığı de-
ğerlendirmeyi de kapsayan, bir
şahsın adli sicil kayıtları da dahil
kimliğinin ve geçmiş hayatının
kontrolünü,
	 GSYY ile diğer güvenlik perso-
nelinin görev tanımları,
	 GSYY ve güvenlik personeli ile
diğer personelin havacılık güvenli-
ği eğitimi,
	 Güvenlik ihlallerinin araştırıl-
ması ve rapor edilmesi,
	 Risk analizi ve tehdit değerlen-
dirilmesi,
	 Kriz yönetimi ve acil durumlara
müdahale usulleri,
	 Kalite kontrol sistemi
dâhilinde düzenli ve etkili
denetim,
	 Tatbikat,
	 Terminoloji, dokümantasyon,
kayıt,
	 Havacılık otoritesi ve havaala-
nı otoritesi ile iletişim,
	 İşletme içi iletişim ve sorumlu-
luk paylaşımı,
	 Ulusal ve uluslararası kural ve
uygulamaları takip,
	 Havaalanı/heliport güvenlik
işleyişi,
	 Prosedür,
	 Havacılık güvenliği konusunda
koordinasyon büyük önem taşı-
maktadır.
Havacılık işletmeleri; güvenlik
birimi ve personelinin eğitimine
ilave olarak aynı zamanda diğer
birimleri ve personelini havacılık
güvenliği konusunda bilinçlendir-
mek, uygulamalar geliştirmek ve
toptan güvenlik anlayışını yerleş-
tirmek için de çalışmalıdır.
Ve elbette İşletmenin güvenlik
politikasının, yürürlükteki MSHGP
ve yetkili otoritenin yayınladığı
mevzuat ile uluslararası sivil
havacılık güvenliği standartları
ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık
Teşkilatı ) Ek-17 Güvenlik, ECAC
(Avrupa Sivil Havacılık Konferansı)
Doc 30 Bölüm 2 Güvenlik,
IATA (Uluslararası Hava
Taşımacılığı Birliği) SeMS ve IOSA
(IATA Operasyonel Emniyet Dene-
timi) gerekliliklerini karşılamalı ve
sürekliliği sağlayacak unsurları
içermesi beklenmektedir. Hava
trafik yönetimi kuruluşları/işlet-
meleri söz konusu olduğunda ise
siber tehditler konusunu da takip
etmekten ve koordinasyonunu
sağlamaktan sorumlu olmaları bir
ilave olarak karşımıza çıkacaktır.
KAPAK KONUSU
	 Avrupa Birliği müfettişlerinin
Almanya’nın en önemli havaalanı olan
Frankfurt’ta yaptıkları gizli kontrollerde her
iki tehlikeli maddeden biri fark edilmemişti.
Son yapılan açıklamalara göre aramalardaki
başarı oranı sadece %20.
32 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
G
üvenlik kelimesi
en basit tanımıyla
tehditler, kaygılar ve
tehlikelerden uzak
olma hissidir. Bireyin
diğerlerinin verebileceği zararlar-
dan uzak olduğunu hissetmesidir.
Kavramsal çerçevede güvenlik,
tehdit ve saldırı unsurlarının yanın-
da savunma, önlem ve caydırıcılık
öğelerini birlikte içerir. Küre-
selleşme ile güvenliğe yeni alt
boyutlar eklenmiştir. Teknolojinin
gelişimi, silahlar, canlı bombalar,
silaha dönüştürülebilen uçaklar
gibi etkenler terörist yöntemleri
yaygınlaştırmakta ve küresel-
leştirmektedir. Sivil havacılık
KAPAK KONUSU
Osman ÖZTÜRK / Yönetim Kurulu Başkanı - CEO
CSG-CİTY SECURİTY GROUP
Türkiye’deki havaalanı
güvenlik hizmetleri
Teknolojinin gelişimi, silahlar, canlı bombalar, silaha
dönüştürülebilen uçaklar gibi etkenler terörist yöntemleri
yaygınlaştırmakta ve küreselleştirmektedir.
34 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
güvenliği 1930’lu yılların başında
gerçekleşen ilk uçak kaçırma
eyleminden sonra yasadışı birçok
eylemle karşı karşıya kalmıştır.
1969 yılına kadar uluslararası
düzeyde güvenlik kural ve yaptı-
rımları olmadığından 1968-1972
yılları arasında dünya genelin-
de yaklaşık 365 uçak kaçırma
eylemi yaşanmıştır. Türkiye’de
havacılık sektörünün her geçen
gün gelişmesi ve sivil havacılık
faaliyetlerinin başlamasıyla birlik-
te havaalanları öncelikli korunan
tesisler konumuna gelmiştir.
1960 ve 1970’li yıllarda dünya
genelinde yoğun bir terör dal-
gası ortaya çıkmış ve bu durum
Türkiye’de havaalanlarında alınan
güvenlik önlemlerinin çeşitlen-
mesine neden olmuştur. 1988
tarihinde “Hava Meydanlarında
Alınacak Güvenlik Tertip ve Ted-
birleri Yönetmeliği” yürürlüğe ko-
nulmuş ve bu yönetmelikle Milli
Sivil Havacılık Güvenlik Kurulu ve
Havaalanı Güvenlik Komisyonun
oluşturulması ve Özel Güvenlik
Teşkilatının hava meydanı gü-
venlik hizmetlerinde kullanılması
kararlaştırılmıştır. Türkiye’de sivil
havacılık ve güvenliği ile ilgili iki
önemli ulusal kuruluş bulunmak-
tadır. Bunlar; Ulaştırma, Deniz-
cilik ve Haberleşme Bakanlığına
bağlı Sivil Havacılık Genel Mü-
dürlüğü (SHGM) ve Devlet Hava
Meydanları İşletmesi (DHMİ)
Genel Müdürlüğü’dür. Türk sivil
havacılık sektörünün altyapısını
oluşturan tesis ve donanımılar
DHMİ tarafından işletilmektedir.
Türkiye’de birçok havalimanında
konuşlanan Devlet Hava Meydanı
İşletmelerine bağlı özel güvenlik
birimi bulunmaktadır. Havaalanı
güvenlik personeli yolcuların ve
yüklerinin, çalışanların, havaala-
nının, uçakların vb. uçuş öncesi,
uçuş sırasında ve uçuş sonrası
güvende olmaları konusundan
sorumlu olan çalışanlardır. Alınan
tüm önlemlere rağmen havacılık
sektöründe birçok yasadışı olay-
ların meydana geldiği görülmekte-
dir. Havacılık güvenliğinin artırıl-
masına yönelik düzenlemelerin ve
geliştirilen teknolojilerin etkinliği,
uluslararası geçerliliği olan eğitim
ile standartlaştırılmış insan faktö-
rüne dayanmaktadır. Özellikle ha-
vacılık güvenliğinin kırılma tarihi
olan 11 Eylül olaylarından sonra
kullanıcıların konforlu, güvenli ve
zamanında seyahatlerini amaç-
layan bir dizi hizmeti kapsayan
havacılık güvenliği, yolcusundan
personeline kadar havaalanı
kullanıcıları tarafından zorlayıcı,
bireyleri korkutan ve rahatsız
eden uygulamalar olarak algı-
lanmaya başlanmıştır. Güvenlik
görevlileri için yolcular potansiyel
bir tehdit iken, yolcular için de
güvenlik görevlileri sıkıntılı süreç-
lerin sorun yaratan uygulayıcıları
olmuştur. Havacılığın kendine has
özelliklerinden hız ve konforun
artırılması için teknolojik yenilikle-
rin oluşturduğu maliyetlerin yanı
sıra yaşanan olaylar sonrasında
uluslararası alanda zorunlu hale
getirilen uygulamalar, güvenlik
hizmetlerinin maliyetlerini arttır-
mıştır. Özellikle güvenlik görevlile-
rinin alması gereken eğitimler de
önemli bir maliyet oluşturmuştur.
Havacılık sektörü, 11 Eylül saldırı-
sı sonucunda çok büyük maliyet-
lere katlanmak zorunda kalmıştır.
Havacılık güvenliği için havacılık
güvenlik hizmetlerinin bileşenleri
olan teknoloji ve insan faktörü
önemlidir. Güvenlik görevlisi
eğitiminin standartlaştırılması ve
bu alandaki ulusal ve uluslararası
düzenlemeler önemli prosesleri
oluşturmaktadır.
Sivil havacılık güvenlik
hizmetlerinin bileşenleri
Sivil havacılık güvenliği, ICAO Ek
17’de “Sivil havacılığın yasadışı
müdahalelere karşı insan ve
ekipman bileşimi ile korunmasına
yönelik alınan önlemler bütünü”
olarak tanımlanmaktadır (ICAO,
Annex 17: Security, 2011:1-3).
Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi
sivil havacılık güvenliğinin temel
bileşenlerini kullanılan teknoloji
ile insan faktörü oluşturmak-
	 1969 yılına kadar uluslararası düzeyde
güvenlik kural ve yaptırımları olmadığından
1968-1972 yılları arasında dünya genelinde yaklaşık
365 uçak kaçırma eylemi yaşanmıştır.
Osman ÖZTÜRK
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 35
KAPAK KONUSU
tadır. ICAO Ek 17’ye göre üye
devletler yolcu, uçucu personel,
yer personeli ve halkın yasadışı
müdahalelere karşı korunmasın-
dan sorumlu tutulmaktadır. Yine
Ek 17’ye göre üye her devlet
güvenlik süreçlerindeki uygula-
maların havacılık sektörünü diğer
taşıma sistemlerinden ayıran
hız ve konforuna engel teşkil
etmeyecek şekilde düzenlemekle
sorumludur (ICAO, Annex 17:
Security, 2011:2-1). Bu nedenle
uçağa yasadışı girişimde buluna-
bilecek bireylerin ya da madde ve
malzemenin girişini engellemek
için meydanın faaliyet alanı ya
da kapasitesine bağlı olarak
çeşitli yöntemler kullanılmaktadır.
Bunlardan birisi elle yolcu ve/
veya beraberindeki eşya/bagajın
aranmasıdır. Bu yöntem hız ve
konfor açısından olumsuzluk-
ları da içermekte ve teknolojik
donanımların kullanımını gerekli
kılmaktadır. Günümüzde hava-
limanı güvenliğinde birbiriyle
bağlantılı güvenlik önlemleri
alınmakta, teknolojik güvenlik
sistemleri insan kabiliyetleriyle
birleşmektedir. Bu anlamda ha-
vaalanı güvenlik kontrol noktala-
rındaki güvenlik sistem/cihazları
ve güvenlik personelleri güvenlik
hizmetinin en önemli unsurlarını
oluşturmaktadır. Havaalanlarında-
ki önemli güvenlik hizmetlerinden
bazılarını aşağıdaki gibi sıralamak
mümkündür:
	 Terminal giriş kontrol noktala-
rında yolcu ve bagaj taraması,
	 Arındırılmış sahaya giriş kont-
rol noktalarında yolcu ve kabin
bagajlarının taranması,
	 Terminal otopark ve otopark
giriş ve çıkış güvenliğinin sağlan-
ması,
	 Terminal giriş ve çıkış kapıları-
nın güvenliğinin sağlanması,
	 Bagaj ayırma alanında,
bagajların taranması,
	 Apronda park halinde bekleyen
uçağın dışarıdan gelebilecek sal-
dırılara karşı güvenliğinin sağlan-
ması,
	 Müsaadeli silahların uçaktan
silah teslim noktasına, silah tes-
lim noktasından uçağa götürülme-
si,
	 Para veya değerli eşyaların
uçaktan havalimanında belirlenen
teslim noktasına veya teslim nok-
tasından uçağa kadar götürülmesi
(nakli),
	 Yolcuların ve kabin bagajla-
rının uçağa yüklenmesine kadar
olan süreçte ilave güvenlik tara-
ması ve kontrollerin yapılması,
	 Yolcuların uçağa binerken
profil çıkarma ve seyahat dokü-
manların kontrollerinin yapılması,
	 Uçak arama ve kontrol
hizmeti,
	 Kargo binalarının güvenliğinin
sağlanması,
	 Uçağa yüklenecek kargoların
kontrolü.
Sivil havacılık güvenliğinin sağlan-
masında havacılık sisteminde yer
alan birçok çalışan bulunmakta-
dır. Güvenlik süreçlerinde yer alan
güvenlik personeli hem güvenlik
süreçlerinin etkinliğinde hem de
yolcu algısının şekillenmesinde
ayrı bir öneme sahiptir. Havacılık
sektörünün hızlı bir büyüme içe-
risinde olması ve uçağın potan-
siyel tehditlere karşı korunması
görevinin getirdiği sorumluluk
yükü ve yoğunluk bu önemi daha
da artırmaktadır.İstanbul Atatürk
Havalimanı kullanan(iç-dış hat)
toplam yolcu sayısı 2014 yılında
57 milyon milyonun üzerindedir.
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki
450’yi aşkın havaalanında ise
7000’i aşkın tarama alanında her
gün milyonlarca yolcu ve bagaj
taramadan geçirilmektedir. Hava-
cılık sektörünün içinde bulunduğu
bu durum, güvenlik hizmetlerinde
teknolojilerin kullanımını kaçınıl-
maz hale getirmektedir. Güvenlik
ile ilişkili çeşitli konularda ulusla-
rarası standartlar getirmekte olan
ICAO dokümanlarında, personel
gereklilikleri ve eğitimi konusun-
da temel gereklilikler başlıklar
halinde verilmekle yetinilmekte,
kapsamı detaylandırılmamaktadır.
Eğitim programının, her devletin
kendi ulusal güvenlik programına
uyumlu olması şartını getirmek-
tedir. Dolayısıyla uluslararası bir
standarttın, personel gereklilikle-
rinde elde edilmesi güçleşmek-
tedir.
Standardizasyonda
lisanslandırma ve
sertifikalandırma
Uluslararası standartlarda
	 Havacılık güvenliğinin artırılmasına
yönelik düzenlemelerin ve geliştirilen
teknolojilerin etkinliği, uluslararası geçerliliği
olan eğitim ile standartlaştırılmış insan faktörüne
dayanmaktadır.
36 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
güvenlik hizmetlerinin sunumu
havacılık sektörünün son yıllarda
karşı karşıya kaldığı sorunların
çözümüne katkı sağlayacaktır.
Çünkü güvenliğin sağlanması
adına yerine getirilen süreçler,
başta yolcu olmak üzere, süreç-
te yer alan tüm tarafların sıkıntı
yaşamasına neden olabilmekte-
dir. Güvenliğin etkin bir biçimde
sağlanamaması, insan yaşamı
dâhil olmak üzere, ciddi mali-
yetlere neden olabilmektedir.
Uluslararası mevzuata uygun
eğitim standardizasyonunun
sağlanabilmesi, her iki açıdan
da maliyetlerin daha etkin bir
şekilde kontrol altına alınmasını
olanaklı kılacaktır.Türkiye’de,
2003 yılından itibaren gerçekleş-
tirilen düzenlemelerle havacılık
sektöründe büyük bir gelişim
sürecine girilmiştir. Sivil hava-
cılıkta serbestleşme yönünde
atılan adımlar sonrasında faa-
liyet gösteren şirket sayısında
pek bir değişiklik olmamış ama
bu şirketlerin uçuş sayıları ve
faaliyet gösterdikleri hat sayıları
artmıştır. Ayrıca yeni bölgesel
havalimanlarının yapılması
ve mevcut havalimanlarının
yenilenmesi özellikle yeni iç hat
seferlerinin başlamasında ve
uçuş sayısının artmasında önemli
bir rol oynamıştır. Hem özel hava
yolu şirketlerinin artan kapasite-
leri hem de Türk Hava Yolları’nın
özelleştirme sonrası büyük geli-
şimi, Türkiye’de hava trafiğinin
bir yükseliş trendine ulaşmasına
neden olmuştur. Son on yılda
dünyada yolcu trafiği ortalama
yüzde 5 büyürken Türkiye’de bu
oran ortalama yüzde 16 olmuş-
tur. Dünyada durum böyleyken,
2012 yılında Avrupa’da hava tra-
fiği bir önceki yıla kıyasla yüzde
5,3 gibi bir artış göstermiş ancak
bazı Avrupa ülkelerinde bu oran
daha düşük seviyelerde kalmış-
tır. AB’nin durumu böyleyken,
Türkiye’de trafik hızla artmaya
devam etmiştir.Aynı dönemde
İstanbul Atatürk Havalimanı’nda-
ki (IST) artışa bakılacak olursa,
uçuş sayısı yüzde 38 artışla 1
milyona ve yolcu sayısı yaklaşık
yüzde 51 artırarak 45 milyona
çıkmıştır. Yıllık 45 milyon yolcu
trafiği ile Atatürk Havalimanı Tür-
kiye’deki toplam yolcu trafiğinin
yaklaşık yüzde 35’ini taşımakta-
dır. Atatürk havalimanında uçuş
sayısı 2003’ten günümüze bazı
yıllar yüzde 20’leri bulan büyüme
oranı ile artmıştır.
Hem artan yolcu trafiğini karşı-
lamak hem de havayolu şirket-
leri için teknik gereksinimleri
sağlamak için daha büyük bir
havalimanına ihtiyaç duyulmak-
tadır. Sivil havacılık faaliyetle-
rinde güvenliği sağlamak için
her geçen gün yeni teknolojiler
ve süreçler geliştirilmektedir.
Bu teknolojilerin temel amacı
havaalanı güvenlik süreçlerinde
görevli personele karar alma ve
uygulamalarda yardımcı olmaktır.
Günümüz teknolojilerini kulla-
nabilen iyi eğitilmiş ve motive
olmuş güvenlik personeli havaa-
lanlarında güvenliğin sağlanma-
sındaki temel unsurdur.
	 11 Eylül olaylarından sonra kullanıcıların
konforlu, güvenli ve zamanında seyahatlerini
amaçlayan bir dizi hizmeti kapsayan havacılık
güvenliği, yolcusundan personeline kadar
havaalanı kullanıcıları tarafından zorlayıcı,
bireyleri korkutan ve rahatsız eden uygulamalar
olarak algılanmaya başlanmıştır.
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 37
H
erhangi bir ulaşım ara-
cına binerek bir yerden
başka bir yere seyahat
eden insanların güven-
lik ihtiyacı bakımından
aralarında ulaşım aracının teknik
özellikleri dışında bir farklılık var
mıdır? Soruyu başka bir şekilde
soralım; Otobüsle İstanbul’dan
Erzurum’a seyahat eden bir yolcu-
nun güvenlik ihtiyacı ile uçakla ya
da trenle Erzurum’a seyahat eden
yolcunun güvenlik ihtiyacı arasın-
da bir fark var mıdır? Bizce hayır.
İnsanlar hangi ulaşım aracı ile
seyahat ettiğine bakılmaksızın gü-
ven içinde seyahatlerini tamam-
lama ihtiyacındadır. Seyahatin
başladığı nokta itibarıyla baktığı-
mızda tüm ulaşım vasıtaları belirli
bir mimaride tasarlanmış bir çıkış
Check-in veya uçağa binişte kimlik, pasaport göstermek
yerine parmak izi kullanımı önümüzdeki yıllarda hızla
yaygınlaşacak. Böylece sahteciliğin önüne geçilecek.
Görevliler kimlik kontrolü ile zaman kaybetmeyecek.
Güvenlik kontrolünden geçmeden
uçağa binmek hayal mi?
Operasyon Direktörü / Mustafa ALTUN
ISS PROSER KORUMA VE GÜV. HİZ. A.Ş
KAPAK KONUSU
38 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
noktasından başlamaktadır. Oto-
büsler için terminaller, trenler için
garlar, deniz araçları için iskele
ve limanlar, uçaklar için havaa-
lanları veya hava limanları inşa
edilmiştir. Ancak bakıldığında
her birinde birbirinden çok farklı
yapıda özel güvenlik teşkilatı gö-
rürsünüz. Her gün yüzlerce turizm
firmasının yüz binlerce insanı
taşıdığı otobüs terminallerinde
sadece uykulu ve yorgun gözler-
le etrafa bakan birkaç güvenlik
görevlisi dışında bir güvenlik yapı-
lanması göremezsiniz. Kimsenin
bagajı kontrol edilmez, kimsenin
güvenlik kontrolü yapılmaz. Ha-
vaalanlarına gelindiğinde, durum
tamamen değişir. Binlerce yolcu
belli saatlerde büyük bir telaş
içinde adeta bir huniden geçer
gibi üst üste yığılır. Sürekli olarak
her şeye öten dedektörler duyar-
sınız. Sürekli sıkılaşan kurallar.
Giderek uzayan güvenlik sıraları,
harcanan saatler.40 dakika süre-
cek bir yolculuk için trafiği dikkate
alarak, oturduğunuz yerden hava-
alanına olan mesafeye, güzergah-
taki olası trafik durumuna uygun
olarak evden çıkarsınız. Havali-
manına geldiğinizde uçuşunuzun
başlamasına en az iki saat daha
zamanınız olmalı. Aksi takdirde
son ana kadar “Acaba yetişebi-
lecek miyim” endişesi beyninizi
kemirecektir. Gideceğiniz havali-
manında valizinizle buluşup dışarı
çıktığınızda derin bir nefes alıp
saatinize bakarsınız. “Keşke tre-
ne binip rahat rahat gelseydim”
dersiniz. Uçakla yolculuğu adeta
eziyete çeviren güvenlik kontrol-
leri ne zaman azalacak? Gelişen
teknolojiye rağmen güvenlik
kontrolünden geçmeden veya ko-
layca geçerek uçağa binebilmek
hayal mi? 11 Eylül saldırısının
üzerinden neredeyse 11 yıl geçti.
O günden bu yana ‘maksimum’a
yükseltilen güvenlikte herhangi
bir gevşeme yok. Aksine eklenen
yeni kurallar ve uygulamalar uçak
yolculuğunu giderek kâbus haline
getiriyor.
Bu kameralardan kaçış yok
Araştırmalar güvenlik sırasında
geçen sürenin neredeyse üç kat
uzadığını ortaya koyuyor. Yolcular
beklemekten, dedektörden defa-
larca geçmekten, çantalarındaki
sıvıları, bilgisayarı çıkarmaktan
sıkılıyor. Kemerleri çıkarmak,
ayakkabıları kutuyla x-ray cihazına
koyup çorapla yürümek yolcuyu
bıktırıyor. “Neden bu gelişen
teknoloji, güvenlik kontrollerini
ortadan kaldırmıyor?” sorusu ce-
vabını arıyor. Aslında bu sorunun
tam cevabını vermek zor. Ulus-
lararası Hava Taşımacılığı Birliği
(IATA) de son yıllarda bu cevabın
peşinde. Yeni terminallere farklı
güvenlik teknolojileri uyguluyor.
İlk denemesi Dallas’taki Love-
Field Havalimanı’nda yapılan
uygulamada otoparktan köprüye
tüm noktaları kontrol eden 500
adet yüksek çözünürlüklü görüntü
alan kamera terminale yerleştiril-
di. Avigilon şirketinin geliştirdiği
kameralar 16 megapiksel, yüksek
çözünürlükte görüntü alıyor. Örne-
ğin yolcunun üzerindeki tişörtün
armasına kadar tüm detaylar se-
çilebiliyor. Riskli görülen yolcula-
rın fotoğrafları güvenlik sistemiyle
anında karşılaştırılıyor. Müdahale
noktasal yapılıyor. Check-in veya
uçağa binişte kimlik, pasaport
göstermek yerine parmak izi kul-
lanımı önümüzdeki yıllarda hızla
yaygınlaşacak. Böylece sahteci-
liğin önüne geçilecek. Görevliler
bunları kontrolle zaman kaybet-
meyecek.
Güvenlik tüneli
Artık bagajınızdan sıvıları, bilgi-
sayarınızı çıkarmaya son verecek
sistem bir tünel görünümünde.
Üç boyutlu tarama yapabilen bu
tünelden yürürken yolcu çantasıy-
la kontrol edilecek. Yani kemer
çıkarma, sıvıları ayırma gibi dert-
Mustafa ALTUN
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 39
ler ortadan kalkacak. Herhangi bir
sorunda yolcu bagajıyla birlikte
şu anda kullanılan sistemdeki
gibi ayrı ayrı aranacak. Hedef, kişi
başına düşen güvenlik kontrol
sürecinin en az yüzde 50 azaltıl-
ması. Havayolunu tercih edenler
sürekli artıyor. Bazı uçak opera-
törlerinin 170’den fazla ülkeye
uçuş yaptığını medyadan takip
ediyoruz. Aynı anda yurt içinde
de 50-55 noktaya uçuş yapılıyor.
Öte yandan artan havayolu ope-
ratör sayısının getirdiği rekabet
ortamı, uçak yakıtında uygulanan
düşük fiyat politikası hava yolu
ile taşınan yolcu sayısında rekor
artışlar getirmektedir. Örneğin
İstanbul’da bulunan iki havalima-
nımızdan biri, 2014 yılında 57
milyon yolcuya hizmet vererek
Avrupa’nın 4. Büyük havalimanı
unvanını kazandı. Geçtiğimiz yıla
oranla yolcu sayısını yüzde 11
oranında artıran Atatürk Hava-
limanı Londra Heathrow, Paris
Charles De Gaulle ve Frank-
furt havalimanlarının ardından
Avrupa’nın en çok yolcuya hizmet
veren dördüncü havalimanı oldu.
Yine İstanbul’daki ikinci havalima-
nı da Avrupa’nın En Hızlı Büyüyen
Havalimanı ödülünü aldı. Bu
havalimanımız da yolcu sayısını
2013 yılına oranla yüzde 26 artır-
dı. Rakamsal olarak baktığımızda
bu oran 5.5-6 milyonluk bir artışa
karşılık gelmektedir. Peki, her iki
hava limanımızda da yolcu sayı-
sında 6’şar milyonluk bir artış ya-
şanırken, artan bu kapasiteyi kar-
şılamak üzere güvenlik elemanı
sayısında ne kadar artış gerçek-
leştirildi? X-ray cihazı sayısında,
detektör kapı sayısında, pasaport
kontrol noktası sayısında ne
kadar artış oldu. Eğer aynı oranda
bir artış gerçekleşmediyse, bu
mevcut özel güvenlik personelinin
ve teçhizatının iş yükünü artırarak
ekstra yorgunluklara ve artan
risklere yol açacaktır.Mevcut
kapasiteyle artan yolcu sayısını
karşılamak ancak, her bir yolcu
ve bagajlar için harcanan güvenlik
kontrol zamanının azaltılmasıy-
la mümkün olabilir. Havayolu
taşımacılığının ilk sıradaki tercih
nedeni sağladığı zaman tasarrufu-
dur. Güvenlik kuyruklarında, yolcu
salonlarında, apronda uçuş sırası
bekleyen uçakların içinde geçen
zaman günden güne artacak ve
tasarruf edilen zaman ortadan
kalkacaktır. Böylece bu kadar
büyük yatırımların yapıldığı sektör
kısa uçuş parkurlarında büyük ka-
yıplara uğrama tehlikesiyle karşı
karşıya kalabilecektir. Sonuç ola-
rak, tehdidi abartmadan gerçekçi
olarak ortaya koyup güvenlik
kontrol noktalarında ve kuyrukla-
rında bekleme süresini asgariye
indirmek için gerekli önlemler
vakit geçirilmeden tartışılmalı ve
bu yönde gerekli yatırımlar yapıl-
malıdır. Bunlar yukarda belirtilen
elektronik sistemler inşa etmek,
Heatrow modelinde olduğu gibi
havalimanını uçuş yönlerine göre
ayırarak tek noktada yığılma yeri-
ne kalabalığı çok noktada kolay
yönetilebilir boyutlara indirmek
gibi önlemler olabilir.
KAPAK KONUSU
	 Tehdidi abartmadan gerçekçi olarak
ortaya koyup güvenlik kontrol noktalarında ve
kuyruklarında bekleme süresini asgariye
indirmek için gerekli önlemler vakit
geçirilmeden tartışılmalı ve bu yönde gerekli
yatırımlar yapılmalıdır.
40 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
H
avalimanlarında güven-
lik; terminal güvenliği
ve havayolları güven-
liği diye ikiye ayrılıyor.
Terminal güvenliği
alanında hizmet veren Securitas,
havalimanına girişten, yolcuların
uçuş kapılarına kadar olan tüm
güvenlik süreçlerinden sorumlu.
Bu sorumluluk uçaklarla taşınan
kargo ve bagajların güvenliğini de
kapsıyor. İkinci güvenlik unsuru
olan havayolları güvenliği ise,
uçak içi kontrolleri, yolcu profil
analizi ve uçak altında kargo
kontrolleri gibi konuları ise farklı
otoriteler tarafından yürütülüyor.
Securitas bilgi liderliğini havali-
manı güvenliğine de taşıyor. Bu
konuda yürüttüğü en önemli çalış-
malardan biri de güvenlik caydırıcı
ölçme programıdır. Havaliman-
larındaki hizmet ve operasyonel
kaliteyi artırarak tehditlere karşı
caydırıcılık yüzdesini yükseltmek
amacıyla hayata geçirilen güven-
lik caydırıcılık ölçme programının
havalimanı işletmelerinin de
güvenlik hizmetindeki beklenti-
sini fazlasıyla karşılamaktadır.
Securitas Güvenlik Hizmetleri’nin
hayata geçirdiği bu program An-
talya Havalimanı ve Bodrum-Milas
dış hatlar havalimanında uygu-
lanmaktadır. Securitas Güvenlik
Hizmetleri A.Ş. olarak Antalya
Havalimanı projesinde saha yöne-
ticileri ile gerçek zamanlı bir de-
netleme sistemi kullanılmaktadır.
Havalimanında güvenlik hizmeti
verilen alanda saha yöneticileri
tarafından gözlemlenen bulgular,
somut ve anlaşılabilir ifadelerle
mini raporlama formatlarında
toparlanmaktadır. Hazırlanan
Havalimanında güvenlik hizmeti verilen alanda
saha yöneticileri tarafından gözlemlenen bulgular,
somut ve anlaşılabilir ifadelerle mini raporlama
formatlarında toparlanmaktadır.
KAPAK KONUSU
SECURİTAS GÜVENLİK HİZMETLERİ A.Ş
Havalimanı güvenliğinde
caydırıcı ölçme programı
42 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
bu raporlar kalite ekibi tarafın-
dan elektronik ortamda çeşitli
uygulama kodlarıyla adreslenerek
pozitif/ negatif karşılaştırmaların
yapıldığı güvenlik caydırıcılık ölç-
me programının içeriğini oluştur-
maktadır. Burada toplanan tüm
veriler genel, bölgesel, noktasal,
kişisel veya karakteriksel başlık-
ları altında ölçümleme kriterlerini
oluşturmaktadır. Burada değer-
lendirilen ve izlenen sonuçlara
göre ihtiyaçlara yönelik eğitim ve
planlama tedbirleri alınabilmek-
tedir. Güvenlik müdür yardımcısı
tarafından koordine edilmekte
olan bu kapsamlı program, bir
kalite-kontrol uzmanı tarafından
denetlenmektedir. Süreç bilgi
işlem personeli tarafından kayıt
altına alınarak saha yöneticisi
tarafından işbaşı güvenlik perso-
neline uygulanmaktadır.
Performans ölçme programı
Aylık yaklaşık 750-800 güvenlik
görevlisine uygulanabilen gerçek
zamanlı performans ölçme ve
değerlendirme programının, hava-
cılık güvenliğinde bir ilk olduğun-
dan da bahsetmek mümkündür.
Sistemin gözlem ve ifade kabi-
liyetli yüksek saha yöneticileri
tarafından doğru ve etkili kullanıl-
ması halinde, tamamen sıfırdan
yapılandırılan bir havalimanı
güvenlik projesinin bile yaklaşık 1
ile 1,5 yıl arası bir zaman dilimin-
de ECAC standartlarının üzerinde
bir güvenlik caydırıcılık performan-
sına ulaşabilir. Securitas olarak
insan kaynakları yönetimi bizim
için büyük önem taşıyor. Eğitim
işimizin en önemli parçalarından
birisi. Havacılık sürekli gelişen,
değişen bir sektör. Bu değişim
beraberinde yeni ihtiyaçlar ve çö-
zümleri gerektiriyor. Yeni güvenlik
çözümleri, yeni teknolojilerin kul-
lanımı için eğitimler çalışanlarımı-
zın gelişiminde ve işlerini daha iyi
yürütmelerinde tartışmasız büyük
rol oynuyor. Hizmet kalitesinin
yükselmesi dolayısıyla hizmet
verdiğimiz kuruluşun memnu-
niyetini yükseltiyor. Havacılıkta
müşterilerimiz kadar önemli olan
bir diğer konu ise havaalanındaki
yolcuların memnuniyeti. Örneğin,
etkili iletişim teknikleri eğitimleri
ile desteklenen ya da makyaj
veya kişisel bakım eğitimi alan
çalışanlarımız, yolcular üzerinde
daha iyi bir izlenim bırakıyorlar.
Bu yüzden havalimanımızda:
X-ray simülasyon eğitimleri, X-ray
görevbaşı ve görüntü yorumlama
eğitimleri, İletişim ve görünürlük
eğitimleri ve konsept tasarımları
verilmektedir. Küreselleşmeyle
birlikte dünyadaki ticaret hacmi-
nin hızla artması, ulaşım sektö-
rünün dünya ekonomisinde en
önemli unsurlardan biri haline
gelmesini sağladı. Yabancı yatı-
rımcıların hızla göstermiş olduğu
ilgiye Securitas olarak bizler de
sağduyusuz kalamazdık. Ayrıca
Türkiye’de özel güvenlik hizmet-
lerinin giderek önem ve ağırlık
kazanması ve Securitas’ın ulusla-
rarası havacılık segmenti tecrübe-
si bize Türkiye’de de bu sektörde
faal olma kararı aldırdı.
	 Aylık yaklaşık 750-800 güvenlik
görevlisine uygulanabilen gerçek zamanlı
performans ölçme ve değerlendirme
programının, havacılık güvenliğinde bir ilk
olduğundan bahsetmek mümkündür.
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 43
S
ensormatic, İzmir
Adnan Menderes
Havalimanı’nın güven-
lik sistemleri enteg-
rasyonunu tamamladı.
Yeni yapılan Adnan Menderes
havalimanının iç hatlar projesinde,
Sensormatic tarafından havalima-
nına 2001 yılında kurulan ve 13
yıldır kesintisiz çalışan, geliştir-
meye açık elektronik güvenlik
sistemleri, yeni IP teknolojiler ile
desteklendi. Hâli hazırda kulla-
nılan video izleme, geçiş kontrol
ve sesli anons sistemleri, 700’e
yakın hareketli ve sabit IP kamera
ve enkoderlerle desteklenerek
birbirleriyle entegre çalışacak
şekilde kurgulandı. Bu sayede
kullanıcılara tüm güvenlik işlev-
lerini yerine getirebilecek entegre
tek bir ara yüz sunulmuş oldu. Dış
hatların ardından yeni iç hatlar
terminali de hizmete giren Adnan
Menderes Havalimanı içindeki
elektronik güvenlik sistemi enteg-
rasyonunun tamamı ve seslendir-
me-anons sistemleri Sensormatic
tarafından hayata geçirilerek tüm
tesisin güvenlik altyapısı daha
Havacılık ve havalimanları sektörü tüm dünyada hızla
gelişiyor. Özellikle, Uluslararası havalimanlarımızdaki
dış hat uçak ve yolcu trafiklerindeki artış, beraberinde
yüksek güvenlik ihtiyacını da zorunlu hale getiriyor.
KAPAK KONUSU
SENSORMATİC GÜV.HİZ.TİC.A.Ş.
Havalimanlarındaki
güvenlik sistemleri
44 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
verimli bir hale geldi. Toplam
1.300 adet kameranın kullanıldığı
Adnan Menderes Havalimanı’nın
merkezi video izleme odasında,
dünyanın en dayanıklı monitör-
lerinden oluşan, net görüntü
kalitesine sahip bir video izleme
duvarı mevcut. Havalimanındaki
190 adet kapıyı kontrol eden
geçiş kontrol sistemi ve çevre
koruma sistemi de diğer güven-
lik sistemleri ile entegre olarak
çalışıyor. Dünyanın en kaliteli
ses ayarlarına sahip seslendirme
ve anons sistemleri sayesinde,
yapılan anonslar ve yönlendirme-
ler havalimanının akustiğinden
kesinlikle etkilenmiyor ve tüm
yolcular tarafından çok net olarak
anlaşılıyor.
24 saat kesintisiz kayıt
yapan sistemler
Sensormatic, sahip olduğu en-
tegrasyon yeteneği ve kullandığı
son teknoloji güvenlik çözüm-
leri ile havalimanı güvenliğinde
Türkiye’de pazar lideri konu-
munda yer alıyor. Türkiye’de
aktif durumda olan sivil hava
meydanlarının %53’ünün güven-
lik çözümlerini sağlıyor. Türkiye
ve bölgede, havacılık sektörü ile
birlikte gelişimini sürdüren Sen-
sormatic, kalkan uçak sayısının
en fazla olduğu İstanbul Atatürk,
Ankara Esenboğa, Adana, İzmir
Adnan Menderes, Bodrum-Milas
ve Bodrum-Dalaman Havali-
manları dahil, toplam 34 hava
meydanı projesini hayata geçirdi.
Bölgede yer alan, TAV bünye-
sindeki Kıbrıs Ercan, Libya Sırte
ve Makedonya Ohrid ve Üsküp
Büyük İskender gibi uluslararası
havalimanları da Sensormatic
projeleri arasında yer alıyor. Ha-
vacılık ve havalimanları sektörü
tüm dünyada hızla gelişiyor.
Özellikle, Uluslararası havaliman-
larımızdaki dış hat uçak ve yolcu
trafiklerindeki artış, beraberinde
yüksek güvenlik ihtiyacını da
zorunlu hale getiriyor. Sensor-
matic, havacılık ve havalimanları
kapsayan geniş bir segmente
çözümler sunuyor. Havalimanı,
teknik blok, kule ve hangar
bölümlerinden oluşan hava
meydanlarında son teknoloji
video izleme, geçiş kontrol ve
çevre koruma sistemleri kulla-
nılıyor. Sensormatic tarafından
kurulan sistemleri diğerlerinden
ayırt eden önemli özellik; tümü
birbiriyle entegre olan sistem-
lerin arıza durumlarında dahi
kesintisiz çalışabilmesi. Sabit
ve hareketli kameralar ile hibrit
kayıt cihazlarının kullanıldığı ve
24 saat kesintisiz kayıt yapan
sistemler, oluşacak herhangi bir
arızaya karşı donatılmış RAID 5
üniteleri sayesinde, her koşulda
kayıt yapılmasına olanak tanıyor.
Arızalı belleklerin değişimi sıra-
sında bile kayıt yapmaya devam
eden bu özel sistemler, kesin-
tisiz bir güvenlik ağı sağlıyor.
Sensormatic, aynı kalite ve anla-
yışla çözüm sağladığı tüm hava
meydanlarının çevre güvenlik
sistemlerini de dünya standartla-
rında gerçekleştiriyor. Kesintisiz
hizmet veren havacılık sektö-
ründeki yüksek insan trafiği
yalnızca yolcu değil, çok sayıda
personel trafiğinin de yönetilme-
sini gerektiriyor. Türkiye’de hava
meydanlarındaki 100 bin adet
personel kartı, Sensormatic’in
kurmuş olduğu geçiş kontrol sis-
temleri tarafından yönetiliyor. Bu
kartların sahibi olan her kullanı-
cının güvenlik ve yetki seviyeleri
farklıdır. Örneğin, bir personele
ait olan kart, farklı illerde de kul-
lanılabiliyor ve bu durum entegre
sistem üzerinden takip edilebi-
liyor. Geçiş kontrol sistemleri
sayesinde, sadece havalimanı
personeli değil, hizmet sağlayı-
cılar, yetkilendirilmiş kişilerden
oluşan kullanıcılar ve taşeron fir-
ma personelinin de giriş çıkışları
kontrol altında tutuluyor.
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 45
6
milyarı insan 4 milyarı
da makina/cihaz olmak
üzere toplam 10 milyar
olması beklenen bağla-
nabilen nesne sayısının
2020 yılında 50 milyara ulaşacağı
tahmin edilmektedir (Ericsson).
Bağlantılı (connected) hale gelecek
7’den 70’e tüm insanlar ile çeşitli
iş ve ev aletleri, arabalar, algılayıcı-
lar, ölçme ve izleme sistemleri vb.
tüm bu nesneler bir yandan sürekli
veri üretirken diğer yandan da bu
verileri paylaşarak olağan üstü bir
trafik oluşturmaktadırlar. İnternet
ile başlayan ve olağan üstü hızla
genişleyen siber evrende üretilen,
saklanan ve iletilen bu verilerin
büyüklüğü 2005 yılında 130
Exabyte (milyar Gigabyte), 2010
yılında 1.227 Ebyte iken; 2015
yılında 8.590, 2020 yılında ise
40.000 Ebyte değerine ulaşması
beklenmektedir. Araştırmacılar
tarafından yayınlanan verilere göre
siber evrende 1 dakika içinde, yak-
laşık 650 bin Gbyte internet trafiği
oluşturan 200 milyon elektronik
posta gönderilmekte, 100 bin
tweet atılmakta, 20 milyon fotoğraf
görüntülenmektedir. YouTube’a
48 saatlik video yüklenip, 1,3
milyon video izlenmekte, Google’da
2 milyondan fazla arama yapılıp
Facebook’a 277 bin giriş yapılmak-
tadır. Bilgi ve iletişim teknolojileri
sayesinde işten eğlenceye, eğitim-
den ticarete hayatımızın hemen
hemen her alanını kapsayan siber
evren; sağladığı pek çok imkan ve
kabiliyetin yanında gerçek dünya-
daki tüm tehdit ve tehlikelere açık
olduğu gibi kendine özgü özellikleri
dolayısıyla ortaya çıkan yeni tehdit
ve tehlikeleri de içinde barındırmak-
tadır. Bu tehdit ve tehlikelerin en
yaygın olanları şunlardır:
	 Sistemlere yetkisiz erişim
	 Bilgilerin değiştirilmesi, yok
edilmesi ya da bozulması
	 Bilgilerin çalınması, ifşa
edilmesi ya da satılması
	 Sistemlerin bozulması ya da
hizmetin engellenmesi
Siber tehditler; kişilerin, kurum-
ların ve ülkelerin bilgi varlıkları ve
teçhizatlarını hedef alan, onların
mahremiyet, güvenlik ve iş görme-
sini bozan her türlü siber saldırılar
ve yetkisiz müdahalelerdir. Siber
Ahmet Hamdi ATALAY / BGD Yönetim Kurulu Başkanı
BİLGİ GÜVENLİĞİ DERNEĞİ
Siber evrende siber güvenlik
Siber tehditler; kişilerin, kurumların ve ülkelerin
bilgi varlıkları ve teçhizatlarını hedef alan, onların
mahremiyetlerini, güvenlik ve iş görmesini bozan
her türlü siber saldırılar ve yetkisiz müdahalelerdir.
FOKUS
46 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
saldırıları gerçekleştirenlere bağlı
olarak bu saldırılara motivasyonları
da değişmektedir. Motivasyon-
larına bağlı olarak saldırıları ve
saldırganları 3 ayrı grupta değer-
lendirmek mümkündür. Birinci
grup; amatörler tarafından yapılan
bireysel saldırılar daha çok kendini
ispat, aktivist hacker (hacktivist)
grupları tarafından yapılan saldı-
rılar daha çok propaganda (dini
yada siyasi) veya protesto amaçlı
nispeten masum sayılabilecek ni-
teliktedir. İkinci grup; tüm dünyada
suç olarak kabul edilebilecek ve
organize profesyoneller tarafından
yapılan saldırılar da vardır ki bunla-
rın arkasında suç örgütleri, çeşitli
kurumlar hatta ülkeler yer alabil-
mektedir. Amaç ve motivasyonları
maddi kazanç elde etmek (örneğin
banka hesaplarından para çalmak),
ticari sırları elde etmek, teknolojik
bilgileri çalmak vb. olabilmekte-
dir. Üçüncü grubu ise ülkelerin
resmi, yarı resmi ya da gayri resmi
yapılarının başka ülkelere yönelik
saldırıları oluşturmaktadır. Bunun
bir diğer adı da siber savaştır. Bu
saldırılarda amaç hedef alınan
ülkenin kritik altyapılarını ve kritik
projelerini çökertmek, bu yolla o
ülkeye zarar vermektir.
Siber suçların küresel
ekonomiye maliyeti
Kritik altyapıların (Su, gıda, sağlık,
enerji, ulaştırma, finans…) bilgi
ve iletişim teknolojilerine bağım-
lılığı her geçen gün artmaktadır.
Dolayısıyle bilgi ve iletişim tekno-
lojilerine yönelik tehditler, hayatın
her alanını ilgilendiren bir boyut ve
öneme sahiptir. Bu nedenle siber
güvenlik konusu artık hem bireyler
hem kurumlar hem de ülkeler için
çok önemli ve öncelikli hal almış
durumdadır. Kişilik haklarının ihlali,
iş ve işlemlerin aksaması, kişisel
ve kurumsal mağduriyetler gibi yan-
sımaların yanında önemli ölçüde
maddi kayıplara da neden olan bu
tehdit ve tehlikelerin verdiği zararın
küresel bazda yüzlerce milyar
dolar olduğu hesaplanmaktadır.
2013 yılında 2-3 trilyon ABD doları
büyüklüğe ulaştığı hesaplanan kü-
resel bilişim pazarının %15-20’lik
kısmının siber suç maliyeti olarak
tahmin edilmektedir. Siber güven-
liğe yapılan küresel harcamaların
ise bunun yanında oldukça küçük,
60 milyar dolar civarında olduğu
tahmin edilmektedir(IDC). McAfee
tarafından yapılan bir çalışmaya
(Economic Impact of Cyber Crime
- Aug2014) göre, siber suçların kü-
resel ekonomiye olan yıllık maliyeti
(iyimser tahminlerle 375 milyar,
kötümser tahminlerle 575 milyar
dolar olmak üzere) 400 milyar ABD
doların üzerindedir. Dünyanın çeşit-
li yerlerinde milyonlarca bilgisayar
sistemi ve web sitesi çökertilmiş,
yüz milyarlarca dolarlık iş kaybına
neden olan çeşitli saldırılar ger-
çekleştirilmiştir. Değişik ülkelerde
milyonlarca (örneğin Türkiye’de 54
milyon, ABD’de 40 milyon, Çin’de
20 milyon, G.Kore’de 20 milyon,
Almanya’da 16 milyon) kişinin
çalınan kimlik bilgilerinin hesepla-
namayan maliyeti söz konusudur.
Önemli bir kısmı açıklanmamasına
rağmen 2014 yılında ABD’de 3
binden fazla şirketin saldırıya uğra-
dığı (hacked); bir İngiliz şirketin tek
saldırıda 1,3 milyar dolar, İran kör-
fezinde iki bankanın bir kaç saat
içinde 45 milyon dolar, Brezilya’da
bazı bankaların milyonlarca dolar
parasal zarara uğratıldığı kamuo-
yuna malolmuş bilgilerdir. Siber
suçların gerçekleştiği ilk 20 ülke
içinde ABD 1. Çin 2. Almanya 3.
İngiltere 4. Brezilya 5. İspanya 6.
İtalya 7. Fransa , Türkiye ise 9.
sırada yer almaktadır. 2014 yılında
gerçekleştirilen siber saldırıların
%54’ünün ABD’yi hedef aldığı,
Rusya ve Hindistan’nın onu takip
ettiği tespit edilirken siber saldı-
rıların yaklaşık yarısının Çin’den
kaynaklandığı, ABD’nin %19 ile onu
takip ettiği tespit edilmiş durum-
dadır. Microsoftfirması tarafından
yayınlanan “Security Intelligence
Report H2/2014” a göre kötücül
yazılımlar tarafından etkilenen bilgi-
sayarların dünya haritası aşağıdaki
gibidir. Bu haritaya göre Türkiye
yüksek riskli ülkeler arasındadır.
Symantec tarafından yayınlanan
“2014 Internet Security Threat
Report”a göre;
	 Hedefli saldırılar (targeted at-
tacs) bir önceki yıla göre %91 artış
göstermiştir,
	 Bir yıl içinde 500 milyonun
	 McAfee tarafından yapılan bir çalışmaya
(Economic Impact of Cyber Crime - Aug2014)
göre, siber suçların küresel ekonomiye olan yıllık
maliyeti iyimser tahminlerle 375 milyar, kötümser
tahminlerle 575 milyar dolar olmak üzere 400 milyar
ABD dolarının üzerindedir.
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 47
üzerinde kişinin kimlik bilgileri
yayınlanmıştır,
	 Mobil kullanıcıların %38’i son
bir yıl içinde siber suç muhatabı
olmuşlardır,
	 Elektronik posta trafiğinin
%62’si istenmeyen postalar
(spam) oluşturmaktadır.
Siber suçlar, bedeli açıkca ilan edi-
len çok düşük ücretlerle internet
üzerinden servis olarak (Crime-as-
a-Service / Attacks-as-a-Service)
sunulmaktadır. Örneğin;
	 Elektronik posta şifresinin
kırılması, 150-400 $
	 Saldırı için ele geçirilmiş bilgi-
sayar grubu (Botnet) sağlanması,
300-400 $
	 Bir hafta boyunca istenen hede-
fe DDOS saldırısı, 500 $
Elektronik posta trafiğinin
%62’sini oluşturan ve elektronik
haberleşme şebekelerine önemli
ölçüde yük getiren istenmeyen
posta (spam) sayısı günlük 55 mil-
yar seviyelerinde seyretmektedir.
İstenmeyen elektronik postalara
kaynaklık eden ilk on ülke; %8 ile
İspanya ve Arjantin, %7 ile Viet-
nam, %6 ile ABD, %5 ile Almanya
ve İtalya, %4 ile İran, Brezilya,
Kolombiya ve Meksika olarak sıra-
lanmaktadır. Bununla birlikte bu-
laştıkları bilgisayarlara zarar veren,
onların kötü niyetli kişilerce ele
geçmesini sağlayan ya da içindeki
bilgilere yetkisiz erişim sağlayan
kötücül yazılımlar (malware) çığ gibi
büyümektedir.
RedSocks tarafından yayınlanan
“Malware Trend Report Q1 2014”a
göre;
	 2014 yılının ilk çeyreğinde Ocak
ayında 7 milyon, Şubat ayında 5.2
milyon, Mart ayında ise 8.2 milyon
olmak üzere toplam 20 milyonun
üzerinde yeni kötücül yazılım tespit
edilmiştir.
	 Kötücül yazılımlar içinde en
yagın ve tehlikeli olanların başında
gelen tespit edilmiş Truva Atları
(Trojans) toplam sayısı 2014 yılının
ilk çeyreğinde yaklaşık 9,5 milyon
adettir. Bunların içinde “Trojan.
Generic.10391474”, yaklaşık
140 bin adet ile en çok kullanılan
olmuştur.
	 Yılın ilk çeyreğinde tespit
edilebilmiş olan yeni arka kapı
(backdoor) ve köle bilgisayar grubu
(botnet) toplam sayısı yaklaşık 550
bin adettir.
	 İlk kez ortaya çıkan siber
tehditlerin Ocak ayında %29’u,
Şubat ayında %35’i, Mart ayında
ise %26’sı yakalanamamıştır. Diğer
bir deyişle yeni tehditlerin 3 de 1’i
tespit edilememiştir.
Fortinet tarafından yayınlanan
“Threat Landscape Report 2014”e
göre;
2014 yılının ilk yarısında kötücül
yazılımların neden olduğu olayların
gerçekleştiği ilk on ülke içinde ABD
%55 ile 1’inci, Avustralya %33 ile
2’inci, İngiltere %4 ile 3’üncü, İsrail
%2 ile 4’üncü, Japonya %1,9 ile
5’inci, Fransa % 0,7 ile 6’ıncı, Por-
to Riko %0,4 ile 7’inci ve Türkiye %
0,4 ile 8’inci sırada yer almaktadır.
Bazıları doğrudan bir ülkeyi, bazıları
kurumları hedef alan; bazıları orta-
ya çıkarken bir kısmı kamuoyuna
	 Dünyanın çeşitli yerlerinde milyonlarca
bilgisayar sistemi ve web sitesi çökertilmiş, yüz
milyarlarca dolarlık iş kaybına neden olan çeşitli
saldırılar gerçekleştirilmiştir. Değişik ülkelerde
milyonlarca kişinin çalınan kimlik bilgilerinin
heseplanamayan maliyeti söz konusudur.
FOKUS
48 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
yansımayan tüm bu saldırılar, bazı
ülkeler arasında siber savaşın
sürdüğünün delilidir.
Siber savaş nedir?
Siber savaş, bir ülkenin başka bir
ülkenin bilişim ve iletişim sistem-
lerine zarar vermek veya onları
kullanım dışı bırakmak amacıyla
internet veya iletişim ağları ve
bilgisayarları kullanarak müdahale
etmesi olarak tanımlanmaktadır.
Geleneksel kara, deniz, hava
savaşlarında olduğu gibi siber
savaşta da uygun yetkinlik ve techi-
zata sahip ordular kullanılmaktadır.
Siber ordu, ülkeyi ya da kurumu
siber dünyadan gelebilecek tehdit
ve saldırılara karşı koruyacak ve
gerektiğinde karşı siber saldırılar
gerçekleştirebilecek yetenekteki
bilgi güvenliği uzmanlarından oluş-
turulmaktadır. İlk siber ordu yıllar
önce ABD tarafından gizli olarak ku-
rulmuştur. ABD savunma bakanlığı
Pentagon siber uzayın kara, hava,
deniz gibi yeni bir savaş alanı oldu-
ğunu doktrin olarak kabul etmek-
tedir. Siber saldırılar sonucu ticari
anlamda 400 milyar USD zarara
uğradığını iddia eden ve siber sal-
dırıları terörizmden daha ciddi bir
tehdit olarak niteleyen ABD, siber
güvenlik alanında en dikkat çekici
yatırımları yapan ülkelerin başın-
da gelmektedir. Geçen yıla göre
2014 bütçesinde, sağlıktan sosyal
güvenliğe uzay araştırmalarından
ArGe’ye birçok alanda kısıntıya
giderken siber güvenlik harcamala-
rında 800 milyon USD (%21) artış
ile 4.7 milyar USD planlanmakta-
dır. ABD Ulusal Güvenlik Teşkilatı
Homeland Security tarafından
siber savaş (Cyber War), nükleer
savaştan sonra en yüksek etkiye
sahip savaş türü olarak nitelendi-
rilmektedir. ABD bu niteleme doğ-
rultusunda askeri ve sivil savunma
kurumlarını yeniden yapılandırmak-
ta ve yeni stratejik planlar oluş-
turmaktadır. Benzer şekilde NATO
içinde de Siber Savunma Yönetim
Otoritesi (NATO CyberDefence
Management Authority) altında bir
yapılanma oluşturulmuştur. Dünya-
da mevcut siber güvenlik kurumla-
rı; İngiltere’de CESG, Almanya’da
BSI, Fransa’da ANSSI, Çin’de PLA
olarak sayılabilir. Halen dünyada
en güçlü siber ordulara sahip ülke-
ler olarak ABD, Çin, Rusya, K.Kore,
İran ve İsrail öne çıkmaktadır. Bu
ülkeler arasında bir siber savaşın
olduğu da herkes tarafından kabul
edilmektedir.
Sonuç
Kişilerden kurumlara, kurumlardan
tüm ülkeye yayılann boyutu ile
siber güvenlik, ulusal güvenliğin
en önemli unsurlarından biri haline
gelmiştir. Dolayısıyla bu konuda
oluşacak her hangi bir zaafiyet
doğrudan ülke güvenliğini tehdit
anlamına gelmektedir. Siber
güvenlik, bir risk yönetim süre-
cidir. İnsandan başlayıp cihaz/
altyapı ile devam eden, süreçler
ve uygulamalar ile vücut bulan bu
olguda strateji ve politikalar büyük
önem taşımaktadır. Bu sürecin en
zayıf halkası insandır. Bu süreçte
kullanıcı, uygulayıcı ve karar verici
konumundaki herkesin konunun
öneminin farkında olmasına, bilgi
ve bilinç düzeyinin arttırılmasına
ihtiyaç vardır. Doğru politika ve
stratejilerin belirlenip, uygun süreç
ve teknolojilerin seçilmesi ile
uygulamaya geçilmesi; süreç ve
sonuçların sürekli izlenip periyodik
olarak gözden geçirilmesi başa-
rının anahtarıdır. Kullanılan siber
güvenlik teknolojilerine her boyutu
ile hakim olmak gerekmektedir.
Yeterince hakim olunamayan siber
güvenlik teknolojilerinin kullanılma-
sı (backdoor vb. riskleri nedeniyle)
bizatihi siber güvenlik risk ve tehti-
di oluşturabilirler. Ulusal güvenliğin
önemli unsurlarından biri haline
gelen siber güvenliğin gerçek
anlamda sağlanması, ancak bu
alanda milli çözümlerin geliştirilip
kullanılması ile mümkündür. Dola-
yısıyla Türkiye’nin en kısa zamanda
kendi milli siber güvenlik çözümleri-
ni geliştirip kullanması şarttır.
Kaynak
	 Symantec - 2014 Internet
Security Threat Report
	 Prolexic - Quarterly Global
DDoS Attack Report Q2 2014
	 RedSocks - Malware Trend
Report Q1 2014
	 Prolexic - Q2 2014 Global
DDoS Attack Report
	 McAfee - Economic Impact of
Cyber Crime -Aug2014
	 Microsoft - Security Intelligence
Report H2/2014
	 Fortinet - 2014 Threat Landsca-
pe Report
Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 49
M
ükemmel güvenlik
diye bir olgunun var
olamayacağını bili-
yoruz, ama mükem-
mele ulaşmak için
çabalamaktan da geri duramayız.
Siber suçlular her geçen gün
daha donanımlı ve üstelik işbirliği
içinde karşımıza çıkıyorlar; sanki
onlar hep bizden bir adım önde
gibiler, ama sahip olduklarımızın
değerini gözden geçirirsek havlu
atmak düşünülemez. Ekonomik
darboğazlar yaşandığında, şirket-
ler, kurumlar güvenlik yatırımlarını
kısarken; siber suçlular yatırım
yapmaya devam ediyorlar. Ekono-
mik krizler onları yavaşlatmıyor;
dijital aktivistler tarafından geliş-
tirilen teknikleri kullanarak orga-
nize suç örgütlerine dönüşüyorlar,
var olan örgütlere katılıyorlar.
Hal böyle olunca, bilgi güvenliği
yalnızca bilgi sistemleri yöneti-
cilerinin sorumluluğu olmanın
dışına taşıyor ve risk yönetiminin
daha stratejik ve iş tabanlı bir
yaklaşımla ele alınması, tepeden
tırnağa organizasyondaki tüm ak-
törlerin bu amaca hizmet eder bir
2015 yılına damgasını vuracak
güvenlik trendleri
Füsun KOCAMAN
Siber suçlular her geçen gün daha donanımlı ve üstelik
işbirliği içinde karşımıza çıkıyorlar; sanki onlar hep bizden
bir adım önde gibiler, ama sahip olduklarımızın değerini
gözden geçirirsek havlu atmak düşünülemez.
FOKUS
50 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf
20 sayfalar.pdf

Mais conteúdo relacionado

Semelhante a 20 sayfalar.pdf

Güvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdf
Güvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdfGüvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdf
Güvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdfYunusEmreKK1
 
Guvenlik yonetimi-85
Guvenlik yonetimi-85Guvenlik yonetimi-85
Guvenlik yonetimi-85ezgi özcan
 
Hwp03 cebit milliyet ek
Hwp03 cebit milliyet ekHwp03 cebit milliyet ek
Hwp03 cebit milliyet ekMustafa Kuğu
 
Guvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_lowGuvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_lowYunusEmreKK1
 
Guvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_lowGuvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_lowYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 109.pdf
guvenlik yonetim 109.pdfguvenlik yonetim 109.pdf
guvenlik yonetim 109.pdfYunusEmreKK1
 
STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7
STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7
STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7Akfen Holding
 
guvenlik_yonetimi_67_low.pdf
guvenlik_yonetimi_67_low.pdfguvenlik_yonetimi_67_low.pdf
guvenlik_yonetimi_67_low.pdfYunusEmreKK1
 
Guvenlik yonetim 102
Guvenlik yonetim 102Guvenlik yonetim 102
Guvenlik yonetim 102YunusEmreKK1
 
guvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdf
guvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdfguvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdf
guvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdfYunusEmreKK1
 

Semelhante a 20 sayfalar.pdf (20)

Güvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdf
Güvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdfGüvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdf
Güvenlik Yönetimi Dergisi 61.pdf
 
Guvenlik yonetimi-85
Guvenlik yonetimi-85Guvenlik yonetimi-85
Guvenlik yonetimi-85
 
GY 2.sayi.pdf
GY 2.sayi.pdfGY 2.sayi.pdf
GY 2.sayi.pdf
 
Hwp03 cebit milliyet ek
Hwp03 cebit milliyet ekHwp03 cebit milliyet ek
Hwp03 cebit milliyet ek
 
GY_53.pdf
GY_53.pdfGY_53.pdf
GY_53.pdf
 
GY 7.sayi.pdf
GY 7.sayi.pdfGY 7.sayi.pdf
GY 7.sayi.pdf
 
23 sayfalar.pdf
23 sayfalar.pdf23 sayfalar.pdf
23 sayfalar.pdf
 
GY51.pdf
GY51.pdfGY51.pdf
GY51.pdf
 
29 sayfalar.pdf
29 sayfalar.pdf29 sayfalar.pdf
29 sayfalar.pdf
 
Guvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_lowGuvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_low
 
Guvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_lowGuvenlik yonetimi dergisi_95_low
Guvenlik yonetimi dergisi_95_low
 
guvenlik yonetim 109.pdf
guvenlik yonetim 109.pdfguvenlik yonetim 109.pdf
guvenlik yonetim 109.pdf
 
STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7
STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7
STRATEGY Dergisi / Temmuz-Eylül 2015 Sayı 7
 
guvenlik_yonetimi_67_low.pdf
guvenlik_yonetimi_67_low.pdfguvenlik_yonetimi_67_low.pdf
guvenlik_yonetimi_67_low.pdf
 
19 sayfalar.pdf
19 sayfalar.pdf19 sayfalar.pdf
19 sayfalar.pdf
 
GY 8.sayi.pdf
GY 8.sayi.pdfGY 8.sayi.pdf
GY 8.sayi.pdf
 
25 sayfalar.pdf
25 sayfalar.pdf25 sayfalar.pdf
25 sayfalar.pdf
 
17 sayfalar.pdf
17 sayfalar.pdf17 sayfalar.pdf
17 sayfalar.pdf
 
Guvenlik yonetim 102
Guvenlik yonetim 102Guvenlik yonetim 102
Guvenlik yonetim 102
 
guvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdf
guvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdfguvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdf
guvenlik_yonetim_69_sayfalar_low.pdf
 

Mais de YunusEmreKK1

guvenlik yonetim 122 low.pdf
guvenlik yonetim 122 low.pdfguvenlik yonetim 122 low.pdf
guvenlik yonetim 122 low.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 121 low.pdf
guvenlik yonetim 121 low.pdfguvenlik yonetim 121 low.pdf
guvenlik yonetim 121 low.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 120 low.pdf
guvenlik yonetim 120 low.pdfguvenlik yonetim 120 low.pdf
guvenlik yonetim 120 low.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 119 low (2).pdf
guvenlik yonetim 119 low (2).pdfguvenlik yonetim 119 low (2).pdf
guvenlik yonetim 119 low (2).pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 118 (2).pdf
guvenlik yonetim 118 (2).pdfguvenlik yonetim 118 (2).pdf
guvenlik yonetim 118 (2).pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 119 low (1).pdf
guvenlik yonetim 119 low (1).pdfguvenlik yonetim 119 low (1).pdf
guvenlik yonetim 119 low (1).pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 118.pdf
guvenlik yonetim 118.pdfguvenlik yonetim 118.pdf
guvenlik yonetim 118.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 117 low (1).pdf
guvenlik yonetim 117 low (1).pdfguvenlik yonetim 117 low (1).pdf
guvenlik yonetim 117 low (1).pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 116.pdf
guvenlik yonetim 116.pdfguvenlik yonetim 116.pdf
guvenlik yonetim 116.pdfYunusEmreKK1
 
Guvenlik Yonetimi 115 (2).pdf
Guvenlik Yonetimi 115 (2).pdfGuvenlik Yonetimi 115 (2).pdf
Guvenlik Yonetimi 115 (2).pdfYunusEmreKK1
 
Guvenlik Yonetimi 115.pdf
Guvenlik Yonetimi 115.pdfGuvenlik Yonetimi 115.pdf
Guvenlik Yonetimi 115.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 114.pdf
guvenlik yonetim 114.pdfguvenlik yonetim 114.pdf
guvenlik yonetim 114.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 113L (1).pdf
guvenlik yonetim 113L (1).pdfguvenlik yonetim 113L (1).pdf
guvenlik yonetim 113L (1).pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 113L.pdf
guvenlik yonetim 113L.pdfguvenlik yonetim 113L.pdf
guvenlik yonetim 113L.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 112.pdf
guvenlik yonetim 112.pdfguvenlik yonetim 112.pdf
guvenlik yonetim 112.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 111.pdf
guvenlik yonetim 111.pdfguvenlik yonetim 111.pdf
guvenlik yonetim 111.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 110-son.pdf
guvenlik yonetim 110-son.pdfguvenlik yonetim 110-son.pdf
guvenlik yonetim 110-son.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 108 low.pdf
guvenlik yonetim 108 low.pdfguvenlik yonetim 108 low.pdf
guvenlik yonetim 108 low.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 107-last.pdf
guvenlik yonetim 107-last.pdfguvenlik yonetim 107-last.pdf
guvenlik yonetim 107-last.pdfYunusEmreKK1
 
guvenlik yonetim 107.pdf
guvenlik yonetim 107.pdfguvenlik yonetim 107.pdf
guvenlik yonetim 107.pdfYunusEmreKK1
 

Mais de YunusEmreKK1 (20)

guvenlik yonetim 122 low.pdf
guvenlik yonetim 122 low.pdfguvenlik yonetim 122 low.pdf
guvenlik yonetim 122 low.pdf
 
guvenlik yonetim 121 low.pdf
guvenlik yonetim 121 low.pdfguvenlik yonetim 121 low.pdf
guvenlik yonetim 121 low.pdf
 
guvenlik yonetim 120 low.pdf
guvenlik yonetim 120 low.pdfguvenlik yonetim 120 low.pdf
guvenlik yonetim 120 low.pdf
 
guvenlik yonetim 119 low (2).pdf
guvenlik yonetim 119 low (2).pdfguvenlik yonetim 119 low (2).pdf
guvenlik yonetim 119 low (2).pdf
 
guvenlik yonetim 118 (2).pdf
guvenlik yonetim 118 (2).pdfguvenlik yonetim 118 (2).pdf
guvenlik yonetim 118 (2).pdf
 
guvenlik yonetim 119 low (1).pdf
guvenlik yonetim 119 low (1).pdfguvenlik yonetim 119 low (1).pdf
guvenlik yonetim 119 low (1).pdf
 
guvenlik yonetim 118.pdf
guvenlik yonetim 118.pdfguvenlik yonetim 118.pdf
guvenlik yonetim 118.pdf
 
guvenlik yonetim 117 low (1).pdf
guvenlik yonetim 117 low (1).pdfguvenlik yonetim 117 low (1).pdf
guvenlik yonetim 117 low (1).pdf
 
guvenlik yonetim 116.pdf
guvenlik yonetim 116.pdfguvenlik yonetim 116.pdf
guvenlik yonetim 116.pdf
 
Guvenlik Yonetimi 115 (2).pdf
Guvenlik Yonetimi 115 (2).pdfGuvenlik Yonetimi 115 (2).pdf
Guvenlik Yonetimi 115 (2).pdf
 
Guvenlik Yonetimi 115.pdf
Guvenlik Yonetimi 115.pdfGuvenlik Yonetimi 115.pdf
Guvenlik Yonetimi 115.pdf
 
guvenlik yonetim 114.pdf
guvenlik yonetim 114.pdfguvenlik yonetim 114.pdf
guvenlik yonetim 114.pdf
 
guvenlik yonetim 113L (1).pdf
guvenlik yonetim 113L (1).pdfguvenlik yonetim 113L (1).pdf
guvenlik yonetim 113L (1).pdf
 
guvenlik yonetim 113L.pdf
guvenlik yonetim 113L.pdfguvenlik yonetim 113L.pdf
guvenlik yonetim 113L.pdf
 
guvenlik yonetim 112.pdf
guvenlik yonetim 112.pdfguvenlik yonetim 112.pdf
guvenlik yonetim 112.pdf
 
guvenlik yonetim 111.pdf
guvenlik yonetim 111.pdfguvenlik yonetim 111.pdf
guvenlik yonetim 111.pdf
 
guvenlik yonetim 110-son.pdf
guvenlik yonetim 110-son.pdfguvenlik yonetim 110-son.pdf
guvenlik yonetim 110-son.pdf
 
guvenlik yonetim 108 low.pdf
guvenlik yonetim 108 low.pdfguvenlik yonetim 108 low.pdf
guvenlik yonetim 108 low.pdf
 
guvenlik yonetim 107-last.pdf
guvenlik yonetim 107-last.pdfguvenlik yonetim 107-last.pdf
guvenlik yonetim 107-last.pdf
 
guvenlik yonetim 107.pdf
guvenlik yonetim 107.pdfguvenlik yonetim 107.pdf
guvenlik yonetim 107.pdf
 

20 sayfalar.pdf

  • 1. ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ ŞUBAT 2015 SAYI: 20 ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR ŞUBAT 2015 SAYI: 20 ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR FOKUS: BİLGİ GÜVENLİĞİ VİP KORUMA HİZMETLERİNE GENEL BİR BAKIŞ YANGINDA HER SANİYE HAYATİ ÖNEM TAŞIR Havalimanı güvenliği
  • 2. ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ ŞUBAT 2015 SAYI: 20 ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR ŞUBAT 2015 SAYI: 20 ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR FOKUS: BİLGİ GÜVENLİĞİ VİP KORUMA HİZMETLERİNE GENEL BİR BAKIŞ YANGINDA HER SANİYE HAYATİ ÖNEM TAŞIR Havalimanı güvenliği
  • 3.
  • 4.
  • 5.
  • 6.
  • 7.
  • 8.
  • 9.
  • 10.
  • 11.
  • 12. 10 BAŞKANDAN 12 EDİTÖR 14 GÜNCEL Sektör ile ilgili kısa haberler 24 KÖŞE / Hayata Bakış "Benim çocuğum yapmaz" KAPAK KONUSU 26 Türkiye’nin dünya hava ulaşım sektöründeki yeri 34 Türkiye’deki havaalanı güvenlik hizmetleri 38 Güvenlik kontrolünden geçmeden uçağa binmek hayal mi? 42 Havalimanı güvenliğinde caydırıcı ölçme programı 44 Havalimanlarındaki güvenlik sistemleri FOKUS 46 Siber evrende siber güvenlik 50 2015 Yılına damgasını vuracak güvenlik trendleri 54 Yenilenen BGYS standardında "Kuruluşun bağlamı" SEKTÖRDEN 58 “Oyun şartlarını değiştirmek zorundayız” 64 “Güvenlik sektöründe sirkülasyon engellenemiyor” 26 66 i çindekiler 46
  • 13. ELEKTRONİK GÜVENLİK 66 MIC IP 7000 HD 70 Elektronik güvenlik ve CCTV sistemleri 74 Merkezi saat sistemleri “Self setting” teknolojisi 76 CCTV’nin kalbini koruyan çözümler GÜVENLİK HİZMETİ 78 Organizasyonlara hukuksal açıdan bir bakış 82 VİP koruma hizmetlerine genel bir bakış 86 Özel güvenlik şirketlerinin sigorta ihtiyacı YANGIN GÜVENLİĞİ 88 Yangında her saniye hayati önem taşır 92 ABONE FORMU 94 Yıllık Kapak ve Fokus konuları 95 Reklam İndeksi 78 ŞUBAT 2015 Özel Güvenlik Federasyonu adına imtiyaz sahibi O. Oryal ÜNVER Yürütme Kurulu O. Oryal ÜNVER İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Yusuf Vehbi DALDA Genel Yayın Yönetmeni Devrim BOZKURT devrim@guvenlik-yonetimi.com Yazı İşleri Müdürü Yeşim ÖZDEMİR yesim@guvenlik-yonetimi.com Danışma Kurulu Alp SAUL Arzu YÜKSEL Doç. Dr. Gazi UÇKUN Füsun KOCAMAN Gültekin FİŞEK Hakan ÖZALP İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Okyay ŞENTÜRK O. Oryal ÜNVER Osman Levent CELASUN Prof. Abdurrahman KILIÇ Taner ALBAYRAK Yusuf Vehbi DALDA Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık Derya BOZKURT derya@guvenlik-yonetimi.com Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Ayda bir yayınlanır. Yönetim Adresi Arkhe Tanıtım Hizmetleri Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat: 11 No:1963 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Tel: (533) 413 78 08 Baskı SEÇİL OFSET Tel: 0212 629 06 15 Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar, çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki görüşler sahibine aittir. Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden hiçbir şekilde kullanılamaz. tanıtım hizmetleri Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 11 No: 1963 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08 GüvenlikYönetimi ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ AYDA BİR YAYINLANIR 88
  • 14. BAŞKAN a Değerli okurlarımız; ABD’deki 11 Eylül saldırısı sonrası artan güvenlik ihtiyaçlarının yanı sıra oluşan asimetrik ve global tehditler tüm ülkeler de olduğu gibi ülke- mizde de güvenliğe olan talebi arttırmıştır. Keza son olarak Fransa’da ve Avrupa’nın diğer ülkeleri ile güney komşularımızda yaşanan terör olayları; artık bu konularda hiç tavizsiz olmamız gerektiğinin en açık işaretleridir. Her ne kadar yurttaşların ve onların mülklerinin korunmasından devlet birinci derecede sorumlu ise de artan ve değişen güvenlik ihtiyaçları kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetlerine olan gereksinime ve onun önemini de yeni bir boyut kazandırmıştır. Türkiye’de özel güvenlik sektörünün dinamik yapısı; çalışan sayısının hızla artması ve teknolojik gelişmeler dikkate alındığında sektör gelişim sürecinin iyi irdelenmesi zorunluluk arz etmektedir. Uygulama alanlarının yeniden değerlendirilmesi ve araştırılması da bir ihtiyaç olarak karşımıza çık- maktadır; ancak tüm olumsuzluklara rağmen sektörün geçtiğimiz on yıl içerisinde gelişim sürecinde çok hızlı mesafe kat ettiğini de rahatlıkla söy- leyebiliriz. Bir başka ifade ile son on yıllık süreçte 5188 sayılı özel güvenlik hizmetlerine dair kanun ve ilgili yönetmeliği kapsamında önleyici güvenlik konusunda görevler üstlenen özel güvenlik şirketlerinin; güvenliğin her alanında kamu ile işbirliğini etkin olarak tesis ettiklerini gururla izledik. Bu gün Avrupa’da özel güvenlik şirketleri; güvenliğin hemen hemen her alanında başarı ile hizmet vermektedirler. Halen AB ülkelerinde 60 binin üzerinde özel güvenlik şirketi faaliyet göstermekte ve bu şirketlerde 2,2 milyon özel güvenlik görevlisi istihdam edilmektedir. Avrupa Birliği Ülkeleri’nde özel güvenlik hizmetlerinin verildiği alanlar arasında cezaev- lerini de görebiliyoruz. Yine özel güvenlik görevlilerinden trafik hizmetle- rinin icrasında da istifade edilmektedir. Bu alanları Avrupa’da kamu-özel güvenlik işbirliğinde etkin ve gelişen uygulamaları olarak sayabiliriz. Ülkemizde de artan güvenlik riskleri ve ihtiyaçları çerçevesinde; kolluk güçlerinin terör, gasp, soygun, kaçakçılık, uyuşturucu ticareti gibi alanlara yoğunlaşması güvenlik etkinliğini artıracak ve diğer bazı alanlarda kamu harcamalarından tasarruf sağlayacaktır. Örneğin yerleşim yerlerinde trafik kontrol ve düzenleme görevlerinin belediyelere devredilerek özel güvenlik görevlilerinin kullanılmasını alternatif hal tarzları olarak ifade edebiliriz. Keza güvenli kurye hizmetlerinde, itfaiye hizmetlerinde ve hat- ta ceza evlerinde özel güvenlik görevlilerinin kullanılması düşünülmelidir. Güvenli günler dileğiyle… Özel güvenlik hizmetlerinde farklı uygulama alanlarının araştırılması ve geliştirilmesi ihtiyacı O. Oryal ÜNVER ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı Güvenli kurye hizmetlerinde, itfaiye hizmetlerinde ve hatta ceza evlerinde özel güvenlik görevlilerinin kullanılması düşünülmelidir. 10 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 15.
  • 16. EDİTÖR Devrim BOZKURT devrim@guvenlik-yonetimi.com t Türkiye, coğrafi konumunun getirdiği üstünlük sayesinde, hava taşımacılığında stratejik olarak önemli bir yere sahiptir. Her geçen gün artan hava trafiği ile hava taşımacılığı yarışında da önemini ortaya koymak- tadır. 2013 yılı sonunda havalimanı yolcu trafiğine göre ülkemiz; dünyada 11., Avrupa’da ise 5.sırada yer almıştır. Türkiye, dünya ve Avrupa havalimanları toplam yolcu sayısı sıralamasında; 2008 yılında dünyada 14. sırada, 2012 yılında 12. sırada iken, 2013 yılında ise bir basamak yükselerek 11. sıraya yerleşmiştir. 2003 yılında Avrupa ülkeleri arasında 7. sırada yer alırken, 2012 yılında 6. sıraya, 2013 yılında ise 5. sıraya yerleşmiştir. Tüm bu gelişmeler; havayolu sektörümüzün uluslararası alandaki başarısı ile aldığı mesafeyi açıkça gözler önüne sermektedir. Özellikle İstanbul Atatürk Havalimanı, mevcut durum itibariyle önemli bir yere sahiptir. 2013 yılında yolcu sayısına göre hava ulaşımında bağlanabilirlik artışı ile dünyada 1. sırada olan İstanbul Atatürk Havalimanı, Avrupa’da ise 5. sıradadır. Aynı şeyleri iç hatlar içinde söylemek mümkündür. Tüm verilerden sonra güvenlik hizmetinin önemi ortaya çıkmaktadır. Havalimanı güvenli- ğinde birbiriyle bağlantılı güvenlik önlemleri alınmakta, teknolojik güvenlik sistemleri insan kabiliyetleriyle birleşmektedir. Bu anlamda havaalanı güvenlik kontrol noktalarındaki güvenlik sistem/cihazları ve güven- lik personelleri güvenlik hizmetinin en önemli unsurlarını oluşturmaktadır. Sivil havacılık faaliyetlerinde güvenliği sağlamak için her geçen gün yeni teknolojiler ve süreçler geliştirilmektedir. Bu teknolojilerin temel amacı havaalanı güvenlik süreçlerinde görevli personele karar alma ve uygulamalarda yardımcı olmaktır. Günümüz teknolojilerini kullanabilen iyi eğitilmiş ve motive olmuş güvenlik personeli havaa- lanlarında güvenliğin sağlanmasındaki temel unsurdur. Tüm bu süreçlere ilişkin gerekli ayrıntıları kapak konumuz altındaki yazılarımızda inceleyebilirsiniz. Bu sayıda fokus konumuz ise bilgi güvenliği. 6 milyarı insan 4 milyarı da makina/cihaz olmak üzere toplam 10 milyar olması beklenen bağlanabilen nesne sayısının 2020 yılında 50 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bağlantılı hale gelecek tüm insanlar ile tüm bu nesneler bir yandan sürekli veri üretirken diğer yandan da bu verileri paylaşarak olağan üstü bir trafik oluşturuyor. İnternet ile başlayan ve olağan üstü hızla genişleyen siber evrende üretilen, saklanan ve iletilen bu verilerin büyüklüğü: 2005 yılında 130 Exabyte (milyar Gigabyte), 2010 yılında 1.227 Ebyte iken; 2015 yılında 8.590, 2020 yılında ise 40.000 Ebyte değerine ulaşması bekleniyor. Araştırmacılar tarafından yayınlanan verilere göre siber evrende 1 dakika içinde, yaklaşık 650 bin Gbyte internet trafiği oluşturan 200 milyon elektronik posta gönderil- mekte, 100 bin tweet atılmakta, 20 milyon fotoğraf görüntülenmektedir. YouTube’a 48 saatlik video yüklenip, 1,3 milyon video izlenmekte, Google’da 2 milyondan fazla arama yapılıp Facebook’a 277 bin giriş yapılmaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde işten eğlenceye, eğitimden ticarete hayatımızın hemen hemen her alanını kapsayan siber evren; sağladığı pek çok imkan ve kabiliyetin yanında gerçek dünyadaki tüm tehdit ve tehlikelere açık olduğu gibi kendine özgü özellikleri dolayısıyla ortaya çıkan yeni tehdit ve tehlikeleri de içinde barındırıyor. Bu durum her geçen gün daha donanımlı ve üstelik işbirliği içinde bir takım suçluları karşımıza çıkarıyor. Bilgi güvenliği yalnızca bilgi sistemleri yöneticilerinin sorum- luluğu olmanın dışına taşıyor ve risk yönetiminin daha stratejik ve iş tabanlı bir yaklaşımla ele alınması, tepeden tırnağa organizasyondaki tüm aktörlerin bu amaca hizmet eder bir tutum benimsemesi gerekiyor. Bireylerin özellikle şirketlerin ve kurumların, güvenlik konusunda yaptıkları yatırımın sürekli olması gerek- tiğini anlamaları ve güvenlik fonksiyonunu iş mükemmeliyeti hedefinin merkezine yerleştirmeleri ve genel risk yönetimi yaklaşımlarına uyumlu hale getirmeleri kötü sürprizlerle karşılaşmalarını önlemek adına organizasyonlarına yapabilecekleri en büyük iyilik gibi görünüyor. Değişik taraflarıyla ele aldığımız fokus konumuzla ilgili birbirinden değerli yazılarımızı da ilgi ile okuyacağınızı düşünüyorum. Sektörden sayfalarımızın bu sayıda üç konuğu var; G4S Ülke Müdürü Onur KOCA, G4S Satış ve İş Geliştirme Direktörü Tuluy NOYAN ve Tam Güvenlik A.Ş Genel Koordinatörü Atilla ÖZHİM. Sektörde yaşanılan sorunlar ve çözüm önerilerinin yanı sıra birçok önemli konuya ilişkin değer- lendirmelerin yer aldığı röportajlarımızı da aynı şekilde keyifle okuyacağınızı tahmin ediyorum. Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti ve yangın güvenliği disiplin başlıklarımız da yine ilginizi çekecek teknik yazılar ve değerlendirmelerle dolu… Güvenli günler dileğiyle… Devrim Bozkurt Havalimanı güvenliği Günümüz teknolojilerini kullanabilen iyi eğitilmiş ve motive olmuş güvenlik personeli havaalanlarında güvenliğin sağlanmasındaki temel unsurdur. 12 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 17.
  • 18. GÜNCEL rini aldı. Bosch Güvenlik Sistemleri Orta Doğu Bölge Müdürü Hakan Özyiğit’in 2014 yılı değerlendirme- lerine ilişkin konuşması ile başlayan etkinlik, Bosch Güvenlik Sistemleri Yönetim Kurulu üyesi Bernard Schuster’in 2014 yılı değerlendir- meleri ve 2015 yılı hedeflerinden bahsettiği konuşma ile devam etti. Gecede Robert Bosch Middle East Genel Müdürü Volker Bischoff’un Robert Bosch firmasının genel stra- tejiler ve politikalarından bahsettiği konuşmanın ardından, 2014 yılında başarılı satış performansı gösteren partnerlere takdim edilen ödül tö- renine geçildi. Ürün grubu bazında en iyi satış performansı ödülleri dağıtıldı. Ateksis Irak , tüm Orta Doğu böl- gesinde yangın ve kongre sistemleri kategorisindeki en iyi performans gösteren iş ortağı ödüllerine layık görüldü. Gecede ürün bazında partnerlere ödülleri dağıtıldıktan, EMEA Bölge- si Satış ve İş Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Hanno Vogels sahneye çıkarak bir buçuk yıl önce Key Account yönetimine geçtikle- Bosch Güvenlik Sistemleri’nden Ateksis’e “En Büyük Müşteri” ödülü 18 Ocak tarihinde Fairmont Hotel Dubai’de gerçekleşen Bosch VIP Partner organizasyonunda Ateksis, Bosch Güvenlik Sistemleri tari- hinde ilk kez bir partnere takdim edilen “En Büyük Müşteri” ile Yangın ve Kongre Sistemlerinde Orta Doğu Bölgesi’nin en iyi satış performansı ödüllerine layık görüldü. Fairmont Hotel Dubai’de gerçek- leşen Bosch VIP Partner organi- zasyonunda Bosch’un üst düzey yöneticileri ile birçok ülkeden gelen Bosch VIP partnerleri yerle- rini ve bu program dahilinde bir firmanın oldukça yüksek bir perfor- mans gösterdiğini ve başarılı proje- ler gerçekleştirdiğini iletti. Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Azerbaycan ve Irak’ta faaliyette bulunan firmanın 2014 yılında çok yüksek bir ciroya imza attığını hatta bu firmanın, yılın son günü mesai bitiminde dahi hala sipariş geçtiğini esprili bir şekilde vurguladı. Bosch Güvenlik Sistemleri tarihinde ilk kez En Büyük Müşteri Ödülü’ nün verildiğinin önemini vurgulayarak, Ateksis Genel Koordinatörü Atila Özcan, Azerbaycan Ülke Müdürü Barış Kuş ve Satış Yöneticisi Alper Kılıçkap nezdinde tüm Ateksis ailesine takdim etti. Ödülü alarak kendilerine bu ödülü layık gören Bosch Güvenlik Sistemleri ailesine teşekkür eden Atila Özcan, uzun yıllardır sürdürülen bu iş ortak- lığının her yıl daha da güçlenip büyüyeceğini, her sene başarılarını arttırıyor olmalarından duydukları memnuniyetini ve bu başarıda kat- kısı olan tüm takım arkadaşlarına, iş ortaklarına ve değerli müşterileri- ne teşekkürlerini dile getirdi. Tyco Retail Solutions, parakendeciler için kapsamlı teklifler sunuyor Tyco Retail Solutions firması, küresel perakende müşteri veri tabanına katma değer sunmak için 185.000’den fazla mağazasının ana- litik kullanılabilirliğini duyurdu. Tyco RetailNext ile alışveriş istih- barat çözümünü entegre ederek, mağaza ortamında alışverişin izlenmesi, analizi ve hatta müşte- rinin davranışlarının incelenmesi gibi yenilikçi çözümler üretti. Bu güçlü birleşim, alışveriş cihazlarında bulunan Tyco’nun geniş çoklu port- föyü ve RetailNext gelişmiş mağaza analitik platformu, mağaza ope- rasyonları ve satışların elverişli bir şekilde izlenmesi gibi kilit ölçümleri müşterilerine sağlıyor. 14 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 19.
  • 20. GÜNCEL Pronet bayilerine “Sahne senin” dedi Türkiye’nin lider güvenlik firması Pronet, geleneksel bayi toplantı- sını bu yıl 7 Şubat’ta Antalya Ela Quality Hotel’de gerçekleştirdi. 270 kişinin katıldığı toplantıda Pronet’in sektördeki durumuna ve bir önceki yıla ilişkin bilgiler verilirken 2015 yılı hedefleri de paylaşıldı. Pronet’in bayiler ara- sındaki iletişimi güçlendirmek ve motivasyonu arttırmak amacıyla bu yıl 5. kez düzenlediği bayi toplantısı Antalya’da gerçekleşti. Pronet güvenlik ve bayi ağında AirAsia kurbanları el biyometrisi ile tanımlanıyor Trident’in son biyometrik el okuyucu modeli, AirAsia trajedisinin belir- lenen mağdurlarına yardım ediyor. AirAsia’nın QZ8501 No’lu uçuşu Surabaya, Endonezya, Singapur rotasında 28 Aralık 2014 tarihinde kaybolmuştu. Kazadan kısa bir süre sonra Borneo’nun güneyinde 162 yolcusu ile suya batmıştı. Kur- banların tespit edilmesi amacıyla, Endonezya’nın Otomatik Parmak İzi Tanımlama Sistemi (IAFIS) ekipleri istihdam edilmişti. Afet müdaha- le ekipleri fotoğrafları, isimleri ve adresleri ile kurbanların özellikleri- nin birbirini doğrulayacağını ümit ediyor. Mobil Otomatik Çoklu Biyomet- rik Kimlik Sistemi (MAMBIS) ve Credence ID Trident el okuyucu gibi teknolojileri kullanmaya başladı. Endonezya kolluk görevlilerine göre, MAMBIS, hasar görmeyen parmaklara uygulandığında %100 başarı sağlıyor, kaldı ki ellerinde %60 hasarlı örnek mevcut. Trident cihazı kullanılarak AirAsia kurban- larının % 50’si tespit edildi. X-Ray ya da DNA eşleştirme gibi diğer kimlik yöntemleri olumlu kayıtlara ulaşılması açısından daha uzun zaman alıyor. AirAsia’da yaşanan trajedinin ardından yapılan soruşturmalar sonu- cunda; ülkenin 250 milyondan fazla vatandaşının neredeyse her birinin biyografik ve biyometrik verileri içeren son derece kapsamlı bir ulusal kimlik veritabanı olması Endonezya’ya fayda sağlıyor. görev yapan tüm çalışanların bir araya geldiği toplantıya, Pronet üst düzey yöneticileri ile çeşitli departmanlardan da katılım oldu. “Sahne senin” sloganı ile başlayan toplantıda konuşma yapan Pronet Satış Genel Müdür Yardımcısı En- gin Kurtay: “20 yıldır Türkiye’nin lider güvenlik firması olmamızda bayilerimizin katkısı çok büyük. Her geçen gün inovatif çözümlerle çıtamızı bir üst seviyelere taşıma- yı hedefliyoruz. Bunu yaparken de omurgamızı oluşturan satış ekibimizin eğitimlerine de oldukça önem veriyoruz” dedi. Bu sene “Sahne senin” sloganıyla yeni satış eğitim sistemini hayata geçirdiklerini belirten Kurtay: “Satış ekiplerimiz, sahada müşterilerimizle doğrudan temas halinde oldukları için, müşteri beklentilerini anlama ve doğru çö- züm sunma konusunda çok önemli bir görev üstleniyorlar. Biz de bu doğrultuda hem bayi satış ekipleri hem de direkt satış ekiplerimizin eğitim programlarını yeniledik. Yeni eğitim modelimizde, “Sahne senin” diyerek başrolü, sahada Pronet’in görünür yüzü olan satış çalışanları- mıza veriyoruz.” dedi. Toplantıda ayrıca geleceğe yönelik öngörüler paylaşılırken, güven ve aidiyet duygusu da pekiştirildi. 270 kişinin aynı çatı altında buluştuğu Antal- ya toplantısında Yılın En İyi Satış Yapan Güvenlik Danışmanları, En İyi Bayi Ödülü, En İyi Şube Ödülü ve Kıdem Ödülleri de sahiplerini buldu. 16 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 21.
  • 22. GÜNCEL Ayvaz çalışanları turnuvada buluştu Çalışma koşullarını iyileştirmek için gerçekleştirdiği sürekli ve planlı çalış- malarla gündeme gelen Ayvaz, perso- nel motivasyon faaliyetlerine bir yeni- sini daha ekledi. Şirket, Ocak ayında başlayan ve Şubat ayında tamamlanan sürpriz ödüllü masa tenisi turnuvası ile mavi yaka ve beyaz yaka personelini keyifli bir ortamda bir araya getirdi. Şirketin İcra Kurulu Başkanı Serhan Alpagut dahil 64 personelin katılım gösterdiği turnuvada dereceye giren- lere sürpriz ödüller verildi. Çalışanlar arası etkileşimi ve pozitif rekabet duygusunu artırmanın amaçlandığı turnuva, öğle tatillerindeki yarımşar saatlik zaman diliminde gerçekleştiril- di. Katılımcıların yanı sıra seyircilerin de bu heyecana ortak olabilmesi için mini tribünlerin oluşturulduğu turnu- vanın şampiyonu, personel departma- nından Benide Yavuz oldu. Birincilik ödülü olarak akıllı cep telefonu kazanan Yavuz’a; depo ve satın alma sorumlusu Kadir Yeşilırmak ikincilik ve hortum formlama bölümünden Seyfettin Yerlikaya üçüncülük ile eşlik etti. Zorlu rakiplerle heyecanlı zaman geçirdiğini belirten Yavuz, erkeklerin çoğunlukta olduğu 550 çalışan arasın- da bir kadın olarak birinci olmaktan mutlu olduğunu dile getirdi. Turnu- vayı başından beri takip eden ve ödül töreninde konuşan Ayvaz İcra Kurulu Başkanı Serhan Alpagut, şirket içi or- ganizasyonlara öncelik vererek çalışan memnuniyetini ve motivasyonunu en üst seviyeye çıkarmaya çalıştıklarını söyledi. Günümüzde hayatın önemli bir bölümünün iş ortamında geçtiğini dile getiren Alpagut; “Her kademedeki personelimiz işini hakkıyla yapabilmek için doğal olarak iş stresiyle karşı kar- şıya kalıyor. Bu stresten kısa süreliğine bile olsa kaçabileceğimiz ve mola verip dinlenebileceğimiz alanlar üzerine uzun süredir çalışıyoruz. Şirketimizde bir sosyal tesisimiz var. Bu tesiste mini cafe, tavla, langırt, masa tenisi, televiz- yon izleme alanı, dinlenme alanları ve çalışanların kitap-film değiş tokuşunda bulunabildiği mini bir kütüphane yer almakta. Bu alanı daha verimli hale getirmeyi amaçlıyoruz” dedi. Tur- nuvaya ilgi gösteren tüm çalışanlara teşekkür eden ve dereceye girenleri tebrik eden Alpagut, bu tür uygulama- ların sektöre örnek olmasını dileyerek sözlerini tamamladı. AYD’de 3. dönem başladı AYD- Alışveriş Merkezleri ve Yatı- rımcıları Derneği’nin 7’inci olağan genel kurulu 17 Şubat 2015’te Orjin Maslak’ta gerçekleştirildi. 2013 - 2015 dönemini sonlandıran ve AVM sek- törüne yön veren AYD, 2015 – 2017 döneminde de Başkan Hulusi Belgü ile devam etme kararı aldı. AYD Başkanı Hulusi Belgüyeni dönem mesajında; “2015 yılında da sektör performansımızı arttırmaya devam edeceğiz. Hedefimiz devlete olan katkımızı 20 Milyar TL’nin üzerine çıkarmak ve organize perakende sek- törünün 110 milyar dolarlık büyüklü- ğün üzerine taşımak. Bunun yanı sıra; modern, iyi tasarlanmış yeni AVM’ler ile birlikte bu yıl sektörümüzdeki istih- damı da 400.000’in üzerine çıkart- mayı önemsiyoruz. Yabancı yatırım- cıların en cazip bulduğu ve ciddi yatırımlar yaptığı bir sektör olmaya da devam edeceğiz.”dedi. AYD Olağan Genel Kurulu’nda % 70 asil üyenin katılımıyla yapılan oylama- larda oy birliği ile göreve seçilen yeni yönetim kurulu; bir önceki dönemde de başkanlık görevini sürdüren Multi Türkiye Yönetim Kurulu üyesi de olan Hulusi BELGÜ başkanlığında, Nuri ŞAPKACI, Avi ALKAŞ, Coşkun BAYRAKTAR, Fuat ATALAY, Mustafa Cem ERİÇ, Aydın YUR- DUM, Mehmet Tevfik NANE, Ozan BALABAN, Kemal Osman İLLEZ, Hakan KURT, Kazım KÖ- SEOĞLU, Anthony Mehran KHOİ, Gündüz BAYER, Nuh ACAR, Levent KİRMAN, Artuğ ÇETİN, Yurdaer KAH- RAMAN, Hayal OLCAY, Alison Greer Rehill ERGÜ- VEN, Gökhan ÇETİNSAYA, Orhan Murat İZCİ olmak üzere toplam 22 kişiden oluştu. Genel kurulun seçtiği yeni danışma kurulu üyeleri ise Zafer KURŞUN, Murat ÖZYEĞİN, Hüsnü AKHAN, Özcan TAHİNCİOĞLU, Mustafa BAYRAKTAR, Avni ÇELİK, Rıfat Hakan KODAL, Salih BEZCİ,Süleyman ÇETİNSAYA ve Hüse- yin ÖZDİLEK. AYD Denetim Kurulu ola- rak; Halit Serhan ERCİVELEK, Mühibe Elif GERMİRLİ, Orhan DEMİR, Tülin Aydan ORMANCI, Sami MİLLİ, İhsan Gökşin DURUSOY belirlendi. 18 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 23.
  • 24. GÜNCEL Yarattığınız canavarın farkında mısınız? Dünya Güvenli İnternet Günü kutlanıyor ama son zamanlarda yaşanan malware saldırıları, habere sık sık konu olan fişleme skandalları yüzünden internet her zamankinden daha tehlikeli gözüküyor. F-Secure Araştırma Genel Müdürü Mikko Hypponen İnternet Günü için verdi- ği tavsiyelerle, sanal dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeyi hedefliyor. F-Secure’in yaptırdığı araştırmaya göre katılımcıların % 46’sı güven- lik yazılımı kullanarak internet’e güveniyor. Öte yandan bu soruya kişisel bilgi güvenliği eklenince, katılımcıların % 39’u internete pek güvenmediğini söylüyor. İnternete hiç güvenme- yen kişilerin sayısı % 11 iken, sadece % 4’lük kesimi oluşturan katı- lımcılar internete gerçekten güven- diklerini söyledi. Şirket yöneticileri bu sayılara şaşırmamak gerektiğini söylüyor, F-Secure’in elindeki veriler işin vahimliğini ortaya koyuyor. F-Secure’ ün tespitlerine göre günde 250 binden fazla (Windows için) malware yazılım ortaya çıkıyor. Her gün, 9 bin adet android tabanlı kötücül yazılım internet dünyasına karışıyor. Bu kötücül yazılımlar, paranızı, bilgilerinizi, içeriklerinizi çalmak için uğraşıyor. Hypponen internetin dünyaya getirdiği dev- rimlerden bahsederken işin karanlık yüzüyle ilgili şu açıklamada bulun- du: “ Bazen, gerçekten bir canavar yaratıyormuşuz gibi düşünüyorum. Her teknolojik gelişme kendine has karanlık bölgelere sahip. Hiçbir teknoloji güvenli değil, işte halk arasındaki yanlış şehir efsaneleri; açık kaynaklı yazılımlar güvenlik açıklarına karşı çözüm mü? Bu soru- nun cevabı hem evet hem de hayır. Çoğunlukla insanlar, açık kaynak kodlu yazılımların daha güvenli olduğunu düşünüyor. Ne de olsa, herkes kodları açık inceleyebiliyor ve tehlikeli bir şeyler fark edebiliyor.” Teori böyle dese de, Hypponen 2014 yılında yaşanan en korkutucu virüs saldırılarında Heartbleed ve Shell- shock açık kaynak kodlu yazılımlara yerleştiğini uzun sürede keşfedileme- diğini hatırlatıyor. Casus şarj cihazı bilgilerinizi kaydediyor Samy Kamkar isimli hacker’ın ürettiği şarj cihazı görünümlü casus cihaz kablosuz klavyelerden girilen bilgileri kaydedebiliyor. Daha önce MySpace sitesi için “KeySweeper” isminde bir solucan virüs yazan Samy Kamkar cep telefonu şarj ci- hazı görünümünde casus cihaz yaptı. Bu cihaz prize takılarak ortamdaki kablosuz klavyelerden girilenleri kaydediyor ve isteğe bağlı olarak hackerlara sms ile bildiriyor. 2.4GHz frekansta yayın yapan Microsoft kablosuz klavyelerden girilen tüm bilgileri takip eden casus şarj aleti klavyeden girdiğiniz tuşları takip ediyor, belirli bir kalıpta girilen tuşlar olduğunda (Örn. Facebook.com gibi bir websitesi adresi girildiğinde) de- vamında girilen kullanıcı adı ve şifre bilgisi gibi yazı gruplarını kaydetmeye başlıyor. Bu bilgilerin usb kablosu yoluyla cihazdan alına- bildiği gibi sms olarak da gön- derebilen eklentileri mevcut. Eğer cihazı prizden çıkarırsanız sanki cihaz kendini kapatmış gibi üzerin- deki ışığı sönüyor ancak gerçekte sadece batarya moduna geçiyor ve tüm işlevlerini yerine getirmeye devam ediyor. Bugünlerde çoğu iyi marka klavye üreticileri 128 bitlik AES gibi kırılması zor şifreleme metotları kullanıyor ancak piyasada hala eski model şifrelemesiz 2.4GHZ frekanstan yayın yapan klavyeler satılabiliyor. Her ne kadar bu casus cihazın bedeli 10$ ile 80$ arasında değişiyor olsa da Samy Kamkar bu cihazın satılık olmadığını söylüyor. 20 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 25.
  • 26. GÜNCEL Siber hırsızlar 1 milyar dolar çaldı Bilgisayar güvenliği şirketi Kaspersky Lab’in raporuna göre dünya genelinde 100’den fazla banka ve mali kurum ‘siber hırsızlık’ mağduru oldu. Şirketin 2013 yılından bu yana yürüttüğü araştırma sonucunda siber saldırı yöntemiyle yapılan hırsızlıkta yakla- şık 1 milyar dolar çalındı. Raporda, siber suç çetesinin Rusya, Ukrayna ve Çin’den üyeleri olduğu belirtildi. Kaspersky, Interpol ve Europol işbir- liğiyle yürüttüğü araştırma sonunda aralarında Rusya, ABD, Almanya, Çin, Ukrayna ve Kanada’nın da bulunduğu 30 ülkede siber soygun yapıldığını tespit etti. Interpol’ün dijital suçlar merkezi müdürü Sanjay Virmani, “Bu saldırılar, suçluların savunmasız her tür sistemi is- tismar edebileceklerine dikkat çekiyor” dedi. Kaspersky, ‘nihai müşteriler yeri- ne doğrudan bankadan hırsızlık yapan çetenin’ siber saldırıda yeni yöntemlere işaret ettiğini belirtti. Kaspersky’nin ‘Carbanak’ olarak adlandırdığı siber hırsızlık çetesi şirketlerin ağlarına girebilmek için bilgisayar virüslerini kullandı. Virüsler aracılığıyla güvenlik kameralarına da girildi ve çalışanların ekranlarındaki her tür bilgiye erişim sağlandı ve tüm bilgiler kaydedilebildi. Çete, bazı durumlarda da bankaların hesaplarından kendi hesaplarına para aktarabildi. Bankamatikler de belirle- nen bir zamanda kendiliğinden para dağıtımı yapabilecek şekilde ayarlandı. Kaspersky siber hırsızlığın her eylemde ortalama iki ila dört ay sürdüğünü ve her defasında da 10 milyon dolara yakın bir miktar çalındığını belirtti. NFS İntersec Fuarı’nı ziyaret etti Sevgili ararken hackera yakalanma! NFS Teknoloji iş ortakları ile birlikte 18-20 Ocak tarihleri arasında düzenlenen Intersec 2015 fuarını ziyaret etmek için Dubai’deydi.18-20 Ocak tarihlerinde düzenlenen fuar için 17 Ocak’ ta Dubai’ye giden 22 kişilik kafile 18 Ocak’ ta başlayan fuarı ilk gününde ziyaret etti. NFS Teknoloji ve iş ortaklarına özel olarak TDSI standında Vugarde2 ve EXgarde’ın entegrasyon demosu ve tanıtımı yapıldı. Kartlı geçiş ve cctv enegrasyonunu mükemmel şekilde yapan TDSI’ın yeni çözümlerinin yakın- dan incelenmesinden sonra Pelco’ nun yeni endüstriyel çözümü olan Thermog- raphy incelendi. Pelco ekibinin yakın ilgi ve alaka gösterdiği ekip, tek kameradan IBM Güvenlik Birimi tarafından yapılan yeni bir araştırmaya göre en popüler mobil arkadaş bulma uygulamaları- nın %60’ından fazlası, kişisel kullanıcı bilgilerini ve kurumsal verileri riske atan, çeşitli internet saldırıları için risk taşıyor. IBM’in araştırmasına göre bu uygula- maların birçoğunun (kamera, mikrofon, depolama, GPS konumu ve sanal cüzdan fatura bilgileri gibi) aygıttaki diğer özel- liklere de erişimi bulunuyor ve dolayısıyla da güvenlik açıklarıyla birlikte hackerlar 16 bölgenin ısı sıcaklıklarını anlık olarak ölçen ve referans değerleri dışında ölçüm yapıldığında alarm pozisyonuna geçen ürün ve çözümlerden çok etkilendi. Sam- sung standını da ziyaret ettikten sonra yeni teknolojik gelişmeleri inceleyen ekip ilk günün tamamını fuar ziyaretine ayır- dı. Dubai şehir turu, tekne gezisi, çölde safari ve bedevi çadırında akşam yemeği gibi etkinlikler gerçekleştiren NFS Tek- noloji, iş ortakları ile birlikte son günün- de dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa’ya çıkarak 828 mt yükseklikten şehre kuş bakışı baktı. Dubai gezisinin son akşamında AVAYA Dubai ofisinin NFS Teknoloji için düzenlediği akşam yemeğine katılan kafile, akşam yemeğinin ardından konakladıkları otele geçerek yurda dönüş hazırlıklarını tamamladı. 3 gece, 4 gün süren etkinlik sonunda geziye katılan NFS Teknoloji iş ortakları, güven- lik sektöründeki yeni teknolojileri ve aynı anda yeni bir şehri tanıdıkları güzel bir organizasyon olduğunu belirtti. için cazip duruma getiriyor. Araştırma- da yer alan kuruluşların hemen hemen yarısındaki çalışanların iş için kullan- dıkları mobil aygıtlarda, en popüler arkadaş bulma uygulamalarından en az biri kurulu bulunuyor. Pew Araştırma Şirketi’ne göre Amerika’daki her 10 kişiden biri (yaklaşık 31 milyon kişi) bir arkadaşlık sitesine üye ya da arkadaş bulma uygulamasını kullanıyor. Son sekiz yılda internet ortamında tanışarak flört edenlerin sayısı %66’ya yükseldi. Kullanıcıların bu tip sitelerle paylaştık- ları kişisel bilgiler konusunda çok dik- katli olmaları gerektiğine vurgu yapan araştırma, bazı kullanıcıların paylaşım oranlarını artırarak kişisel güvenlik ve gizlilik bakımından kendilerini tehlikeli bir duruma soktuklarını gösteriyor. 22 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 27.
  • 28. ç Çocuklu ailelerde en çok duyduğumuz cümledir. Elbette anne – baba çocuğuna güvenecek, ona güvendiğini gösterecek, benlik(Kimlik)kazanmasına öncülük edecek ve destek verecek, ama kontrolü de elinden bırakmayacak. Çocuğa hisset- tirmeden onu izleyecek ve denetleyecek. Bu takip ve denetleme elbette polisiye ve devlet denetlemesi tarzında olmayacak. Çocuk disiplin altında tutulacak; bazı ailelere disiplin dediğim zaman “Biz sık- mıyoruz çocuk şahsiyetli olsun” gibi ve benzeri cevaplar alıyorum. Ailede; çocuk- ta disiplin derken onu hayata hazırlayan, yaşamla ve kendisiyle barışık olmasını sağlayan, toplumla uyum içinde olmasını gerektiren disiplinden bahsediyorum. Çocukta disiplini temin edebilmek için “Kararlı olmamız, tutarlı olmamız ve sü- reklilik kazandırmamız” lazımdır. Çocuğun hayata bağlanması, yaşamı sevmesi, geleceği için iyi hayaller kurması gerekmektedir. Bu da; kendine saygıyla, çevre- sindekilere saygıyla, sorumluluk duygusunu geliştirmesiyle mümkün olmaktadır. Gelelim başlığa; “Benim çocuğum yapmaz” düşüncesi ile çocuğu hiçbir disiplin ve uyarı ile denetime tabi tutmazsak göreceğimiz sonucu söylemek iste- miyorum. Yirmi- yirmi beş yıl evvel gazete, radyo ve televizyonlarda uyuşturucu ile ilgili polisiye haberlerde 200 gram esrar, yarım kilo işlenmemiş kenevir, üç-beş bin tane uyuşturucu hap yakalandığı ve yakalananların adalete teslim edildiği yazılır; dinlenir ve seyredilirdi. Bu gün gördüğümüz ise yazılı ve görsel basında aktarılanlar; 8 ton uyuşturucu, milyonlarca adet hap, her operasyonda kilolarca ( 800 kg -400 kg -1,5 ton gibi) bunlardan yakalanıyor. Sevgili okurlar, bu yakala- nanlar. Peki; yakalanamayanlar ne oluyor? Yorum sizin. Ticarette ve ekonomide bir kural vardır; satılabilen kadar stok yapılır. Hiçbir ticaret erbabı satamayacağı kadar mal ve ürünü stok etmez. Demek ki bu yakala- nanlar, yakalanmamış olsaydı satılacaktı. Yani tüketicisi ve alıcısı var. Her zaman da olacak demektir. Son yapılan gözlemler ve araştırmalar bunu kullananların ortaöğrenim seviyesindeki çocuklara kadar indiğidir. Burada anne ve babaları korkutmak niyetinde değilim. Ama önemle ve çok önemle uyarıyorum. “Benim çocuğum yapmaz” düşüncesinden yola çıkarak; hapishanelerde neden bu kadar mahkûm var? Hastanelerde bu konu ile ilgili neden bu kadar insan var? Bu elle tutulup gözle görülenler. Tedaviye gitmeyen milyonlarca kişi var. Bu günkü konumuz uyuşturucu idi. “Benim çocuğum yapmaz” için birkaç örnek. Karısını ve çocuğunu öldürmeye teşebbüs eden; hatta öldüren, ailesine ve çevresine şiddet uygulayan, para çalan, dolandırıcılık yapan, sahtecilik yapan, gasp yapan, adam öldüren, küçük çocuklara cinsel tacizde bulunanlar. Bu say- dığım suçları yapanların anne – babaları yok mu? Bunlar da “Benim çocuğum yapmaz” diye düşünenlerdendi. Çocuk yetiştirirken dikkat edilmeli ve özen gösterilmelidir. Çok fazla duygusallık göstermemiz görmemiz gerekenleri görmeye engel olur. Anne ve babalar kıyamıyoruz diyorlar; fakat başkaları çok feci kıyıyor ve tamir edilemiyor. Annelerin – babaların ve herkesin önemle özen göstermesi dileğimle… Çocukta disiplini temin edebilmek için “Kararlı olmamız, tutarlı olmamız ve süreklilik kazandırmamız” gerekir. HAYATA BAKIŞ “Benim çocuğum yapmaz” Oğuz GÜLAY 24 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 29.
  • 30. D ünya kıtalarının ortasında (Doğu-Batı/ Kuzey-Güney eksenin- de) yer alan Türkiye, coğrafi konumunun getirdiği üstünlük sayesinde, hava taşımacılığında stratejik olarak önemli bir yere sahip bu- lunmakta ve her geçen gün artan hava trafiği ile hava taşımacılığı yarışında önemini ortaya koymak- tadır. 2013 yılı sonunda havali- manı yolcu trafiğine göre ülkemiz; dünyada Hindistan’ın ardından 11., Avrupa’da ise İspanya’nın ardından 5.sırada yer almıştır. Türkiye, dünya ve Avrupa ha- valimanları toplam yolcu sayısı sıralamasında; 2008 yılında dünyada 14. sırada, 2012 yılında 12. sırada iken, 2013 yılında ise bir basamak yükse- lerek Hindistan’ın ardından 11. sıraya yerleşmiştir. 2003 yılında Avrupa ülkeleri arasında 7. sırada yer almakta iken, 2012 yılında 6. sıraya, 2013 yılında ise İspanya’nın ardından 5. sı- raya yerleşmiştir. (Kaynak: ENAC 2013 Raporu) Türkiye’nin dünya ve Avrupa havayolu yolculuklarındaki payı Yapılan projeler ve gelişmeler; ha- vayolu sektörümüzün uluslararası alandaki başarısı ile aldığı mesa- feyi açıkça gözler önüne sermek- tedir. Böylece Türkiye’nin dünya ve Avrupa havayolu yolculukla- rındaki payı giderek yükselmiş ve 2013 yılında dünyada % 2,4 yolcu payına, Avrupa’da ise % 8,7 KAPAK KONUSU Özlem DUYAR / Danışman ELDEM ÖZEL GÜV. VE KORUMA HİZ. LTD. ŞTİ. Türkiye’nin dünya hava ulaşım sektöründeki yeri “Havacılığın tarihi ve kuralları kan ile yazılmıştır” denir. Peki ya havalimanı güvenliğinin kansız bir tarihi var mıdır? 26 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 31. yolcu payına erişilmiştir. Özellikle Türkiye ekonomisinin kalbi konu- munda bulunan İstanbul, 3.000 km yarıçaplı uçuş mesafesi içe- risinde yer alan Avrupa, Asya ve Afrika’daki ülkelere durmaksızın uçuş yapma imkânı sağlamakta- dır. Bu bakımdan İstanbul Atatürk Havalimanı, mevcut durum itibariyle doğal bir hub konumun- dadır. Nitekim 2013 yılında yolcu sayısına göre hava ulaşımında bağlanabilirlik artışı ile dünyada 1. konumda olan İstanbul Atatürk Havalimanı, Dünyada 18. sırada, Avrupa’da ise 5. sıradadır. İç hat, dış hat, toplam uçak ve yolcu sayısındaki artış oranları Uçak trafiğinde %184 artış 2003 yılında üst geçişlerle birlikte hiz- met verilen uçak trafiği 529.205 olarak gerçekleşirken, bu rakam 2013 yılı sonunda %184 artarak 1.504.973’e ulaşmıştır. 2014 Ey- lül sonu gerçekleşmesi bir önceki yılın aynı dönemine göre %10,8 artışla 1.269.113’tür. İç hat yolcu sayısında %732’lik artış: İç hat yolculuklara olan talep son 11 yılda kesin- tisiz sürmüştür. 2003 yılında 9 milyon 147 bin olan iç hat yolcu trafiği, 2013 yılı sonunda %732 oranında artarak 76 milyon 149 bin’e ulaşmıştır. 2014 Eylül ayı sonu gerçekleşmesi bir önceki yılın aynı dönemine göre % 12,4 artışla 64.383.053’tür. Toplam yolcu sayısında %335’lik artış 2003 yılında 34 milyon 444 bin olan toplam yolcu trafiği (direkt transit dâhil), 2013 yılı sonunda %335 artarak 149 milyon 996 bin’e ulaşmıştır. 2014 Eylül ayı sonu gerçekleşmesi bir önceki yılın aynı dönemine göre %11,4 artışla 128.760.940’tır. Yer hizmetlerinde çalışma ruhsatı verilen şirketler 2003 yılından itibaren toplam 672 çalışma ruhsatı verilmiş ve 2014 Eylül sonu itibariyle A, B ve C grubu çalışma ruhsatı verilen şirket sayısı 47’ye ulaşmıştır: A grubu çalışma ruhsatı: En az üç uluslararası trafiğe açık ha- vaalanında teşkilatlanarak hava taşıyıcılarına yer hizmeti yapmak üzere yetkilendirilmiş olanlar. B grubu çalışma ruhsatı: Yer hizmet türlerinin tamamını veya bir kısmını kendileri için yapacak hava taşıyıcılarına her bir hizmeti yapmak üzere yetkilendirilmiş olanlar. C grubu çalışma ruhsatı: Temsil, gözetim ve yönetim, uçak özel güvenlik hizmet ve denetimi, ikram servis ile uçuş operasyon hizmetini yapmak üzere yetkilen- dirilmiş olanlar. Havalimanı güvenliğinde mevcut durum Milli Sivil Havacılık Güvenlik Programının idamesi, uygulan- ması ve geliştirilmesi, bu konu ile ilgili yeni politikaların belir- lenmesi ve tedbirlerin alınması, ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı) standartları ve tavsiye edilen uygulamalarının yerine getirilmesi ile kurumlar arasında Son 10 yılda sektörde istihdam edilen personel sayısında %177.8, sektörün toplam ciro miktarında %981.8 oranında artış yaşanmıştır. Özlem DUYAR Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 27
  • 32. koordinasyonun sağlanmasından sorumlu ve yetkili olan Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünü (SHGM) tarafından, Türkiye’de faaliyet gösteren Sivil Havacılık İşletmelerinin, Milli Sivil Havacılık Güvenlik Programı (MSHGP) ve ekleri ile Sivil Hava- cılık Güvenliği Eğitim ve Sertifi- kasyon Talimatı’nda (SHT-17.2) belirtilen güvenlik uygulamalarını yerine getirmeleri için gerekli olan organizasyon ve personel yapılanması hakkında çalışma esaslarını belirlemek, uygulama prensiplerini ortaya koymak, uygulamalarda ki sorumluluğun sivil havacılık işletmeleri tarafın- dan takip edilerek, hem işletme içi hem de yerel ve ulusal otorite ile koordinasyonun sağlanması hususunda kriterleri belirlemek amacı ile sivil hava taşımacılığı ve sivil havacılık alanında faaliyet gösteren havacılık işletmeleri ile hava meydanlarında faaliyet gösteren yetkilendirilmiş özel gü- venlik kuruluşlarını kapsayan Sivil Havacılık Talimatı SHT-17.3 / Havacılık İşletmeleri Güvenlik Yö- netim Sistemi (SeMS) Talimatı’nı oluşturmuştur. 17 Aralık 2014’te yürürlüğe giren SHT-17.3’e hava- limanı güvenliği açısından biraz daha yakından bakmak yerinde olacaktır. Bu talimatın yürürlüğe girmesi ile birlikte, 28/12/2010 tarihli Havacılık İşletmeleri Gü- venlik Yönetimi ve Organizasyonu Talimatı yürürlükten kalkmıştır. 1) Kişilerin, uçak altı veya kabin bagajları ile kişiler tarafından taşınan eşyaların, kargonun, postanın, şirket postası ve şirket malzemelerinin polis gözetiminde elle veya güvenlik teçhizatı ile veya patlayıcı tespit köpeği ile aranması, taranması ve kişilerle mülakat yapılması, yolcuların doküman kontrolünün yapılması, 2) Hava aracının aranması, kont- rolü ve korunması, 3) Havaalanlarında bulunan güvenlik tehditli alanlara giriş kontrolü, 4) Devriye, eskortluk, nöbet hizmetleri, 5) Araç araması, 6) Yolculara ait silahların terminal ile uçak arasında nakli bu talima- tın içeriğinde yer almaktadır. Havalimanı güvenliğinin sağlan- masındaki işleyişe baktığımız zaman ise karşımıza çıkacak olan aşamalardan bir kısmı şunlardır. 1) Her havacılık işletmesi, işlet- me güvenlik planını/programını/ el kitabını hazırlayarak yetkili otoriteye onaylatır; ayrıca faaliyet- te bulunulan her havaalanı için ayrı bir güvenlik planı hazırlayarak havaalanı otoritesine onaylatır. 2) İşletme güvenlik planı/prog- ramı/el kitabı aşağıda belirtilen gereklilikleri içermelidir: Yıllık denetleme planı, Denetim prosedürleri, Raporlama prosedürleri, Takip ve düzeltici faaliyet prosedürleri, Kayıt sistemi, Eğitim planı, Dokümantasyon, Organizasyon ve iletişim, İşletme faaliyetleri, Acil durum yönetimi, MSHGP (Ülkemizde sivil havacılık güvenliğini sağlama- ya yönelik alınacak tedbirlerin standartlarını belirleyen, İçişleri Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizci- lik ve Haberleşme Bakanlığı’nın ortaklaşa yayınladığı Milli Sivil Havacılık Güvenlik Programı) ve uluslararası standartları içeren uygulamalar. Ayrıca, işletme yıllık bir denetim programı yapmalıdır. İyi planlan- mış bir denetim programı tüm alanların periyodik olarak göz- den geçirilmesini kapsamalıdır. Program esnek olmalı ve plansız denetimlerin yapılabilmesine izin vermelidir. Ayrıca işletme, dene- tim programını belirlerken, yö- netim, organizasyon, operasyon ya da teknolojik değişiklikleri ve mevzuatta olan değişiklikleri de göz önüne almalıdır. Bir sonraki yılın denetim planı en geç içinde bulunulan yılın 31 Aralık tarihine kadar yapılmalı ve yönetim tara- fından onaylanmalıdır. Güvenlik sisteminde, denetimin amacı, öncelikli olarak güvenlik sisteminin etkinliğini araştırmak ve sorgulamaktır, bunun yanında, tanımlanan politika, operasyon ve eğitim sistemin sürekliliğini sağlayarak uyum içinde olmalarını sağlamaktır. Bu nedenle denetim faaliyetlerinin sonucu olarak tes- pit edilen uygunsuzluklar, GSYY (Güvenlikten Sorumlu Yetkili Yö- netici) tarafından bağlı bulundu- ğu yöneticiye iletilmelidir. Uygun- suzlukların nedenleri belirlenmeli, gerekli araştırmalar yapılmalı ve uygun düzeltici faaliyetler planlan- malıdır. Bulgunun giderilmesi için KAPAK KONUSU İç hat yolculuklara olan talep son 11 yılda kesintisiz sürmüştür. 2003 yılında 9 milyon 147 bin olan iç hat yolcu trafiği, 2013 yılı sonunda %732 oranında artarak 76 milyon 149 bin’e ulaşmıştır. 28 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 33.
  • 34. KAPAK KONUSU düzeltici faaliyetler kapsamında hedef tarihleri de içeren bir eylem planı hazırlanır. Eylem planına uyulduğunu, düzeltici faaliyetlerin uygulandığını ve bunların etkili olduğunu görmek için takip denetimleri yapılır. Güvenlik programının sonuçla- rını belgeleyen kayıtlar, doğru ve eksiksiz bilgi ve belge olarak işletme tarafından ve kolayca erişilebilir bir şekilde saklan- malıdır. Aşağıdaki kayıtlar ger- çekleştikleri tarihten itibaren 3 yıllık bir zaman dilimi süre- since muhafaza edilmelidir. Bu kayıtlar gerektiğinde yetkili otorite denetçileri tarafından da incelenebilir. Denetim programları/rapor- ları, Bulgulara yapılan işlemler/ eylem planları, Düzeltici faaliyet raporları/ takip denetimleri. Bir havacılık güvenliği siste- minin kurulması ve dokmante edilmesi ile bir güvenlik yöneti- cisi görevlendirilmesi gerekliliği şüphesiz ki tüm işletmeler için geçerlidir. Yetkilendirilmiş veya ruhsatlandırılmış hava- cılık işletmelerinin, faaliyette bulundukları sürece güvenlikten sorumlu yetkili yönetici (GSYY) bulundurmaları gerekir. Bu yönetici, yapacağı uygulamalar- dan işletme yönetimine ve yetkili otoriteye karşı sorumludur. Yetkili otorite tarafından yapılan incele- me ve denetlemelerde, güvenlik yönetiminde gerekli faydayı belirli bir süreçte sağlayamayan veya uygulamalarda olumsuzluk ya da havacılık güvenliğini direkt etkile- yen bir kusur tespit edildiğinde, işletmelerin güvenlikten sorumlu yetkili yöneticisinin değiştirilmesi ve/veya güvenlik yapılanmasının gözden geçirilmesi, yetkili otorite tarafından istenebilir. GSYY’nin yetki ve sorumlulukları bu talimatın 15. Maddesinde şöyle belirtilmiştir: 1) SHGM tarafından onaylanan GSYY, sivil havacılık güvenliği ko- nusunda mevzuatta yazılı kuralla- rın işletmede uygulanmasından/ uygulattırılmasından yetkili ve sorumludur. Ayrıca GSYY aşağıda belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden yetkili ve sorumludur: Havacılık güvenliği ve işlet- menin görev alanındaki ulusal/ uluslararası güvenlik mevzuatını takip ederek, yeni kuralları ve tavsiyeleri yürürlüğe koymak, Yürürlükteki kural ve uygu- lamaların gerçekleştirildiğinden emin olmak için prosedürlerin yeterliliğini ve bu prosedürlere uyumu takip etmek, Güvenlik konusunda, işletme- ye ait merkez ve temsilciliklerde sorumlu olmak, MSHGP’ye uygun olarak işlet- menin eğitim ve güvenlik planını hazırlamak, yazılı olarak hazırla- nan güvenlik planını ilgili yetkili otoriteye onaylatmak, Hava alanı bazında güvenlik planının hazırlanarak hava alanı otoritesine onaylatılmasını sağla- mak, İşletme içi hizmetlerin ve işletme için alınan hizmetlerin güvenlik denetimlerinin yapılması- nı ve düzeltici faaliyetlerin yerine getirilmesini sağlamak, İşletme yıllık bir denetim programı yapmalıdır. İyi planlanmış bir denetim programı tüm alanların periyodik olarak gözden geçirilmesini kapsamalıdır. Program esnek olmalı ve plansız denetimlerin yapılabilmesine izin vermelidir. 30 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 35.
  • 36. Raporlama ve kayıt sistemini oluşturmak, Kalite sistemi dahilinde yapı- lan iç denetlemelerin koordinasyo- nunu sağlamak, Güvenlik için gerekli kaynakları araştırarak yönetime sunmak, Yetkili ve yerel otorite ile ileti- şim noktası olup koordinasyonu sağlamak, Gerek güvenlik personelinin gerekse diğer personelin güvenlik anlayışını artıracak eğitim/semi- ner programları düzenlemek, Eğitim birimi ile koordineli çalışarak, işletmenin faaliyet alanlarındaki havacılık güvenliği sorumluluğu ve uygulamaları konusunun eğitim programlarında yer almasını sağlamak, Risk ve tehdit analizi yaparak alınacak ilave önlemleri belirle- mek, planlamak ve uygulamak, Güvenlik ile ilgili diğer faali- yetlerin kayıtlarının tutulmasını sağlamak, Sivil savunma veya savaş ve seferberlikle ilgili mevzuatın görev yaptığı işletmeyi de kapsaması durumunda, öngörülen faaliyetleri planlamak ve yürütmek. Öte yandan İşletmeler, aşağıda verilen alanlarda yetkili otoritenin onayladığı kuruluşlardan güvenlik hizmeti satın alabilirler: Yolcu ile kabin ve uçak altı bagaj taraması, Kargo taraması, Patlayıcı Tespit Sistemi (EDS), Uçak gözetim denetimi, Çevre güvenliği/bina güvenliği, Yolcu mülakatı/doküman kont- rolü, Refakat/koruma, Köpek kullanımı, Terminal ile uçak arasında silah ve mermi/fişek taşınması. Havacılık işletmesinin faaliyetle- rinin, havacılık güvenliği kuralla- rına uygun olarak yürütülmesi ve geliştirilmesinde, işletme yönetimi birinci derecede sorumludur. Bu kapsamda; Tüm işletmede güvenlik anla- yışının yerleştirilmesi ve geliştiril- mesi, Güvenlik organizasyonunun oluşumu ve güvenlikten sorumlu yetkili yöneticinin seçimi, Özgeçmiş araştırması: Şahsın güvenlik kontrolleri yapmaya uygunluğunun ve/veya güvenlik tahditli alanlara eşliksiz girmeye uygunluğunun araştırıldığı de- ğerlendirmeyi de kapsayan, bir şahsın adli sicil kayıtları da dahil kimliğinin ve geçmiş hayatının kontrolünü, GSYY ile diğer güvenlik perso- nelinin görev tanımları, GSYY ve güvenlik personeli ile diğer personelin havacılık güvenli- ği eğitimi, Güvenlik ihlallerinin araştırıl- ması ve rapor edilmesi, Risk analizi ve tehdit değerlen- dirilmesi, Kriz yönetimi ve acil durumlara müdahale usulleri, Kalite kontrol sistemi dâhilinde düzenli ve etkili denetim, Tatbikat, Terminoloji, dokümantasyon, kayıt, Havacılık otoritesi ve havaala- nı otoritesi ile iletişim, İşletme içi iletişim ve sorumlu- luk paylaşımı, Ulusal ve uluslararası kural ve uygulamaları takip, Havaalanı/heliport güvenlik işleyişi, Prosedür, Havacılık güvenliği konusunda koordinasyon büyük önem taşı- maktadır. Havacılık işletmeleri; güvenlik birimi ve personelinin eğitimine ilave olarak aynı zamanda diğer birimleri ve personelini havacılık güvenliği konusunda bilinçlendir- mek, uygulamalar geliştirmek ve toptan güvenlik anlayışını yerleş- tirmek için de çalışmalıdır. Ve elbette İşletmenin güvenlik politikasının, yürürlükteki MSHGP ve yetkili otoritenin yayınladığı mevzuat ile uluslararası sivil havacılık güvenliği standartları ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı ) Ek-17 Güvenlik, ECAC (Avrupa Sivil Havacılık Konferansı) Doc 30 Bölüm 2 Güvenlik, IATA (Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği) SeMS ve IOSA (IATA Operasyonel Emniyet Dene- timi) gerekliliklerini karşılamalı ve sürekliliği sağlayacak unsurları içermesi beklenmektedir. Hava trafik yönetimi kuruluşları/işlet- meleri söz konusu olduğunda ise siber tehditler konusunu da takip etmekten ve koordinasyonunu sağlamaktan sorumlu olmaları bir ilave olarak karşımıza çıkacaktır. KAPAK KONUSU Avrupa Birliği müfettişlerinin Almanya’nın en önemli havaalanı olan Frankfurt’ta yaptıkları gizli kontrollerde her iki tehlikeli maddeden biri fark edilmemişti. Son yapılan açıklamalara göre aramalardaki başarı oranı sadece %20. 32 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 37.
  • 38. G üvenlik kelimesi en basit tanımıyla tehditler, kaygılar ve tehlikelerden uzak olma hissidir. Bireyin diğerlerinin verebileceği zararlar- dan uzak olduğunu hissetmesidir. Kavramsal çerçevede güvenlik, tehdit ve saldırı unsurlarının yanın- da savunma, önlem ve caydırıcılık öğelerini birlikte içerir. Küre- selleşme ile güvenliğe yeni alt boyutlar eklenmiştir. Teknolojinin gelişimi, silahlar, canlı bombalar, silaha dönüştürülebilen uçaklar gibi etkenler terörist yöntemleri yaygınlaştırmakta ve küresel- leştirmektedir. Sivil havacılık KAPAK KONUSU Osman ÖZTÜRK / Yönetim Kurulu Başkanı - CEO CSG-CİTY SECURİTY GROUP Türkiye’deki havaalanı güvenlik hizmetleri Teknolojinin gelişimi, silahlar, canlı bombalar, silaha dönüştürülebilen uçaklar gibi etkenler terörist yöntemleri yaygınlaştırmakta ve küreselleştirmektedir. 34 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 39. güvenliği 1930’lu yılların başında gerçekleşen ilk uçak kaçırma eyleminden sonra yasadışı birçok eylemle karşı karşıya kalmıştır. 1969 yılına kadar uluslararası düzeyde güvenlik kural ve yaptı- rımları olmadığından 1968-1972 yılları arasında dünya genelin- de yaklaşık 365 uçak kaçırma eylemi yaşanmıştır. Türkiye’de havacılık sektörünün her geçen gün gelişmesi ve sivil havacılık faaliyetlerinin başlamasıyla birlik- te havaalanları öncelikli korunan tesisler konumuna gelmiştir. 1960 ve 1970’li yıllarda dünya genelinde yoğun bir terör dal- gası ortaya çıkmış ve bu durum Türkiye’de havaalanlarında alınan güvenlik önlemlerinin çeşitlen- mesine neden olmuştur. 1988 tarihinde “Hava Meydanlarında Alınacak Güvenlik Tertip ve Ted- birleri Yönetmeliği” yürürlüğe ko- nulmuş ve bu yönetmelikle Milli Sivil Havacılık Güvenlik Kurulu ve Havaalanı Güvenlik Komisyonun oluşturulması ve Özel Güvenlik Teşkilatının hava meydanı gü- venlik hizmetlerinde kullanılması kararlaştırılmıştır. Türkiye’de sivil havacılık ve güvenliği ile ilgili iki önemli ulusal kuruluş bulunmak- tadır. Bunlar; Ulaştırma, Deniz- cilik ve Haberleşme Bakanlığına bağlı Sivil Havacılık Genel Mü- dürlüğü (SHGM) ve Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü’dür. Türk sivil havacılık sektörünün altyapısını oluşturan tesis ve donanımılar DHMİ tarafından işletilmektedir. Türkiye’de birçok havalimanında konuşlanan Devlet Hava Meydanı İşletmelerine bağlı özel güvenlik birimi bulunmaktadır. Havaalanı güvenlik personeli yolcuların ve yüklerinin, çalışanların, havaala- nının, uçakların vb. uçuş öncesi, uçuş sırasında ve uçuş sonrası güvende olmaları konusundan sorumlu olan çalışanlardır. Alınan tüm önlemlere rağmen havacılık sektöründe birçok yasadışı olay- ların meydana geldiği görülmekte- dir. Havacılık güvenliğinin artırıl- masına yönelik düzenlemelerin ve geliştirilen teknolojilerin etkinliği, uluslararası geçerliliği olan eğitim ile standartlaştırılmış insan faktö- rüne dayanmaktadır. Özellikle ha- vacılık güvenliğinin kırılma tarihi olan 11 Eylül olaylarından sonra kullanıcıların konforlu, güvenli ve zamanında seyahatlerini amaç- layan bir dizi hizmeti kapsayan havacılık güvenliği, yolcusundan personeline kadar havaalanı kullanıcıları tarafından zorlayıcı, bireyleri korkutan ve rahatsız eden uygulamalar olarak algı- lanmaya başlanmıştır. Güvenlik görevlileri için yolcular potansiyel bir tehdit iken, yolcular için de güvenlik görevlileri sıkıntılı süreç- lerin sorun yaratan uygulayıcıları olmuştur. Havacılığın kendine has özelliklerinden hız ve konforun artırılması için teknolojik yenilikle- rin oluşturduğu maliyetlerin yanı sıra yaşanan olaylar sonrasında uluslararası alanda zorunlu hale getirilen uygulamalar, güvenlik hizmetlerinin maliyetlerini arttır- mıştır. Özellikle güvenlik görevlile- rinin alması gereken eğitimler de önemli bir maliyet oluşturmuştur. Havacılık sektörü, 11 Eylül saldırı- sı sonucunda çok büyük maliyet- lere katlanmak zorunda kalmıştır. Havacılık güvenliği için havacılık güvenlik hizmetlerinin bileşenleri olan teknoloji ve insan faktörü önemlidir. Güvenlik görevlisi eğitiminin standartlaştırılması ve bu alandaki ulusal ve uluslararası düzenlemeler önemli prosesleri oluşturmaktadır. Sivil havacılık güvenlik hizmetlerinin bileşenleri Sivil havacılık güvenliği, ICAO Ek 17’de “Sivil havacılığın yasadışı müdahalelere karşı insan ve ekipman bileşimi ile korunmasına yönelik alınan önlemler bütünü” olarak tanımlanmaktadır (ICAO, Annex 17: Security, 2011:1-3). Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi sivil havacılık güvenliğinin temel bileşenlerini kullanılan teknoloji ile insan faktörü oluşturmak- 1969 yılına kadar uluslararası düzeyde güvenlik kural ve yaptırımları olmadığından 1968-1972 yılları arasında dünya genelinde yaklaşık 365 uçak kaçırma eylemi yaşanmıştır. Osman ÖZTÜRK Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 35
  • 40. KAPAK KONUSU tadır. ICAO Ek 17’ye göre üye devletler yolcu, uçucu personel, yer personeli ve halkın yasadışı müdahalelere karşı korunmasın- dan sorumlu tutulmaktadır. Yine Ek 17’ye göre üye her devlet güvenlik süreçlerindeki uygula- maların havacılık sektörünü diğer taşıma sistemlerinden ayıran hız ve konforuna engel teşkil etmeyecek şekilde düzenlemekle sorumludur (ICAO, Annex 17: Security, 2011:2-1). Bu nedenle uçağa yasadışı girişimde buluna- bilecek bireylerin ya da madde ve malzemenin girişini engellemek için meydanın faaliyet alanı ya da kapasitesine bağlı olarak çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Bunlardan birisi elle yolcu ve/ veya beraberindeki eşya/bagajın aranmasıdır. Bu yöntem hız ve konfor açısından olumsuzluk- ları da içermekte ve teknolojik donanımların kullanımını gerekli kılmaktadır. Günümüzde hava- limanı güvenliğinde birbiriyle bağlantılı güvenlik önlemleri alınmakta, teknolojik güvenlik sistemleri insan kabiliyetleriyle birleşmektedir. Bu anlamda ha- vaalanı güvenlik kontrol noktala- rındaki güvenlik sistem/cihazları ve güvenlik personelleri güvenlik hizmetinin en önemli unsurlarını oluşturmaktadır. Havaalanlarında- ki önemli güvenlik hizmetlerinden bazılarını aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür: Terminal giriş kontrol noktala- rında yolcu ve bagaj taraması, Arındırılmış sahaya giriş kont- rol noktalarında yolcu ve kabin bagajlarının taranması, Terminal otopark ve otopark giriş ve çıkış güvenliğinin sağlan- ması, Terminal giriş ve çıkış kapıları- nın güvenliğinin sağlanması, Bagaj ayırma alanında, bagajların taranması, Apronda park halinde bekleyen uçağın dışarıdan gelebilecek sal- dırılara karşı güvenliğinin sağlan- ması, Müsaadeli silahların uçaktan silah teslim noktasına, silah tes- lim noktasından uçağa götürülme- si, Para veya değerli eşyaların uçaktan havalimanında belirlenen teslim noktasına veya teslim nok- tasından uçağa kadar götürülmesi (nakli), Yolcuların ve kabin bagajla- rının uçağa yüklenmesine kadar olan süreçte ilave güvenlik tara- ması ve kontrollerin yapılması, Yolcuların uçağa binerken profil çıkarma ve seyahat dokü- manların kontrollerinin yapılması, Uçak arama ve kontrol hizmeti, Kargo binalarının güvenliğinin sağlanması, Uçağa yüklenecek kargoların kontrolü. Sivil havacılık güvenliğinin sağlan- masında havacılık sisteminde yer alan birçok çalışan bulunmakta- dır. Güvenlik süreçlerinde yer alan güvenlik personeli hem güvenlik süreçlerinin etkinliğinde hem de yolcu algısının şekillenmesinde ayrı bir öneme sahiptir. Havacılık sektörünün hızlı bir büyüme içe- risinde olması ve uçağın potan- siyel tehditlere karşı korunması görevinin getirdiği sorumluluk yükü ve yoğunluk bu önemi daha da artırmaktadır.İstanbul Atatürk Havalimanı kullanan(iç-dış hat) toplam yolcu sayısı 2014 yılında 57 milyon milyonun üzerindedir. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki 450’yi aşkın havaalanında ise 7000’i aşkın tarama alanında her gün milyonlarca yolcu ve bagaj taramadan geçirilmektedir. Hava- cılık sektörünün içinde bulunduğu bu durum, güvenlik hizmetlerinde teknolojilerin kullanımını kaçınıl- maz hale getirmektedir. Güvenlik ile ilişkili çeşitli konularda ulusla- rarası standartlar getirmekte olan ICAO dokümanlarında, personel gereklilikleri ve eğitimi konusun- da temel gereklilikler başlıklar halinde verilmekle yetinilmekte, kapsamı detaylandırılmamaktadır. Eğitim programının, her devletin kendi ulusal güvenlik programına uyumlu olması şartını getirmek- tedir. Dolayısıyla uluslararası bir standarttın, personel gereklilikle- rinde elde edilmesi güçleşmek- tedir. Standardizasyonda lisanslandırma ve sertifikalandırma Uluslararası standartlarda Havacılık güvenliğinin artırılmasına yönelik düzenlemelerin ve geliştirilen teknolojilerin etkinliği, uluslararası geçerliliği olan eğitim ile standartlaştırılmış insan faktörüne dayanmaktadır. 36 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 41. güvenlik hizmetlerinin sunumu havacılık sektörünün son yıllarda karşı karşıya kaldığı sorunların çözümüne katkı sağlayacaktır. Çünkü güvenliğin sağlanması adına yerine getirilen süreçler, başta yolcu olmak üzere, süreç- te yer alan tüm tarafların sıkıntı yaşamasına neden olabilmekte- dir. Güvenliğin etkin bir biçimde sağlanamaması, insan yaşamı dâhil olmak üzere, ciddi mali- yetlere neden olabilmektedir. Uluslararası mevzuata uygun eğitim standardizasyonunun sağlanabilmesi, her iki açıdan da maliyetlerin daha etkin bir şekilde kontrol altına alınmasını olanaklı kılacaktır.Türkiye’de, 2003 yılından itibaren gerçekleş- tirilen düzenlemelerle havacılık sektöründe büyük bir gelişim sürecine girilmiştir. Sivil hava- cılıkta serbestleşme yönünde atılan adımlar sonrasında faa- liyet gösteren şirket sayısında pek bir değişiklik olmamış ama bu şirketlerin uçuş sayıları ve faaliyet gösterdikleri hat sayıları artmıştır. Ayrıca yeni bölgesel havalimanlarının yapılması ve mevcut havalimanlarının yenilenmesi özellikle yeni iç hat seferlerinin başlamasında ve uçuş sayısının artmasında önemli bir rol oynamıştır. Hem özel hava yolu şirketlerinin artan kapasite- leri hem de Türk Hava Yolları’nın özelleştirme sonrası büyük geli- şimi, Türkiye’de hava trafiğinin bir yükseliş trendine ulaşmasına neden olmuştur. Son on yılda dünyada yolcu trafiği ortalama yüzde 5 büyürken Türkiye’de bu oran ortalama yüzde 16 olmuş- tur. Dünyada durum böyleyken, 2012 yılında Avrupa’da hava tra- fiği bir önceki yıla kıyasla yüzde 5,3 gibi bir artış göstermiş ancak bazı Avrupa ülkelerinde bu oran daha düşük seviyelerde kalmış- tır. AB’nin durumu böyleyken, Türkiye’de trafik hızla artmaya devam etmiştir.Aynı dönemde İstanbul Atatürk Havalimanı’nda- ki (IST) artışa bakılacak olursa, uçuş sayısı yüzde 38 artışla 1 milyona ve yolcu sayısı yaklaşık yüzde 51 artırarak 45 milyona çıkmıştır. Yıllık 45 milyon yolcu trafiği ile Atatürk Havalimanı Tür- kiye’deki toplam yolcu trafiğinin yaklaşık yüzde 35’ini taşımakta- dır. Atatürk havalimanında uçuş sayısı 2003’ten günümüze bazı yıllar yüzde 20’leri bulan büyüme oranı ile artmıştır. Hem artan yolcu trafiğini karşı- lamak hem de havayolu şirket- leri için teknik gereksinimleri sağlamak için daha büyük bir havalimanına ihtiyaç duyulmak- tadır. Sivil havacılık faaliyetle- rinde güvenliği sağlamak için her geçen gün yeni teknolojiler ve süreçler geliştirilmektedir. Bu teknolojilerin temel amacı havaalanı güvenlik süreçlerinde görevli personele karar alma ve uygulamalarda yardımcı olmaktır. Günümüz teknolojilerini kulla- nabilen iyi eğitilmiş ve motive olmuş güvenlik personeli havaa- lanlarında güvenliğin sağlanma- sındaki temel unsurdur. 11 Eylül olaylarından sonra kullanıcıların konforlu, güvenli ve zamanında seyahatlerini amaçlayan bir dizi hizmeti kapsayan havacılık güvenliği, yolcusundan personeline kadar havaalanı kullanıcıları tarafından zorlayıcı, bireyleri korkutan ve rahatsız eden uygulamalar olarak algılanmaya başlanmıştır. Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 37
  • 42. H erhangi bir ulaşım ara- cına binerek bir yerden başka bir yere seyahat eden insanların güven- lik ihtiyacı bakımından aralarında ulaşım aracının teknik özellikleri dışında bir farklılık var mıdır? Soruyu başka bir şekilde soralım; Otobüsle İstanbul’dan Erzurum’a seyahat eden bir yolcu- nun güvenlik ihtiyacı ile uçakla ya da trenle Erzurum’a seyahat eden yolcunun güvenlik ihtiyacı arasın- da bir fark var mıdır? Bizce hayır. İnsanlar hangi ulaşım aracı ile seyahat ettiğine bakılmaksızın gü- ven içinde seyahatlerini tamam- lama ihtiyacındadır. Seyahatin başladığı nokta itibarıyla baktığı- mızda tüm ulaşım vasıtaları belirli bir mimaride tasarlanmış bir çıkış Check-in veya uçağa binişte kimlik, pasaport göstermek yerine parmak izi kullanımı önümüzdeki yıllarda hızla yaygınlaşacak. Böylece sahteciliğin önüne geçilecek. Görevliler kimlik kontrolü ile zaman kaybetmeyecek. Güvenlik kontrolünden geçmeden uçağa binmek hayal mi? Operasyon Direktörü / Mustafa ALTUN ISS PROSER KORUMA VE GÜV. HİZ. A.Ş KAPAK KONUSU 38 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 43. noktasından başlamaktadır. Oto- büsler için terminaller, trenler için garlar, deniz araçları için iskele ve limanlar, uçaklar için havaa- lanları veya hava limanları inşa edilmiştir. Ancak bakıldığında her birinde birbirinden çok farklı yapıda özel güvenlik teşkilatı gö- rürsünüz. Her gün yüzlerce turizm firmasının yüz binlerce insanı taşıdığı otobüs terminallerinde sadece uykulu ve yorgun gözler- le etrafa bakan birkaç güvenlik görevlisi dışında bir güvenlik yapı- lanması göremezsiniz. Kimsenin bagajı kontrol edilmez, kimsenin güvenlik kontrolü yapılmaz. Ha- vaalanlarına gelindiğinde, durum tamamen değişir. Binlerce yolcu belli saatlerde büyük bir telaş içinde adeta bir huniden geçer gibi üst üste yığılır. Sürekli olarak her şeye öten dedektörler duyar- sınız. Sürekli sıkılaşan kurallar. Giderek uzayan güvenlik sıraları, harcanan saatler.40 dakika süre- cek bir yolculuk için trafiği dikkate alarak, oturduğunuz yerden hava- alanına olan mesafeye, güzergah- taki olası trafik durumuna uygun olarak evden çıkarsınız. Havali- manına geldiğinizde uçuşunuzun başlamasına en az iki saat daha zamanınız olmalı. Aksi takdirde son ana kadar “Acaba yetişebi- lecek miyim” endişesi beyninizi kemirecektir. Gideceğiniz havali- manında valizinizle buluşup dışarı çıktığınızda derin bir nefes alıp saatinize bakarsınız. “Keşke tre- ne binip rahat rahat gelseydim” dersiniz. Uçakla yolculuğu adeta eziyete çeviren güvenlik kontrol- leri ne zaman azalacak? Gelişen teknolojiye rağmen güvenlik kontrolünden geçmeden veya ko- layca geçerek uçağa binebilmek hayal mi? 11 Eylül saldırısının üzerinden neredeyse 11 yıl geçti. O günden bu yana ‘maksimum’a yükseltilen güvenlikte herhangi bir gevşeme yok. Aksine eklenen yeni kurallar ve uygulamalar uçak yolculuğunu giderek kâbus haline getiriyor. Bu kameralardan kaçış yok Araştırmalar güvenlik sırasında geçen sürenin neredeyse üç kat uzadığını ortaya koyuyor. Yolcular beklemekten, dedektörden defa- larca geçmekten, çantalarındaki sıvıları, bilgisayarı çıkarmaktan sıkılıyor. Kemerleri çıkarmak, ayakkabıları kutuyla x-ray cihazına koyup çorapla yürümek yolcuyu bıktırıyor. “Neden bu gelişen teknoloji, güvenlik kontrollerini ortadan kaldırmıyor?” sorusu ce- vabını arıyor. Aslında bu sorunun tam cevabını vermek zor. Ulus- lararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) de son yıllarda bu cevabın peşinde. Yeni terminallere farklı güvenlik teknolojileri uyguluyor. İlk denemesi Dallas’taki Love- Field Havalimanı’nda yapılan uygulamada otoparktan köprüye tüm noktaları kontrol eden 500 adet yüksek çözünürlüklü görüntü alan kamera terminale yerleştiril- di. Avigilon şirketinin geliştirdiği kameralar 16 megapiksel, yüksek çözünürlükte görüntü alıyor. Örne- ğin yolcunun üzerindeki tişörtün armasına kadar tüm detaylar se- çilebiliyor. Riskli görülen yolcula- rın fotoğrafları güvenlik sistemiyle anında karşılaştırılıyor. Müdahale noktasal yapılıyor. Check-in veya uçağa binişte kimlik, pasaport göstermek yerine parmak izi kul- lanımı önümüzdeki yıllarda hızla yaygınlaşacak. Böylece sahteci- liğin önüne geçilecek. Görevliler bunları kontrolle zaman kaybet- meyecek. Güvenlik tüneli Artık bagajınızdan sıvıları, bilgi- sayarınızı çıkarmaya son verecek sistem bir tünel görünümünde. Üç boyutlu tarama yapabilen bu tünelden yürürken yolcu çantasıy- la kontrol edilecek. Yani kemer çıkarma, sıvıları ayırma gibi dert- Mustafa ALTUN Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 39
  • 44. ler ortadan kalkacak. Herhangi bir sorunda yolcu bagajıyla birlikte şu anda kullanılan sistemdeki gibi ayrı ayrı aranacak. Hedef, kişi başına düşen güvenlik kontrol sürecinin en az yüzde 50 azaltıl- ması. Havayolunu tercih edenler sürekli artıyor. Bazı uçak opera- törlerinin 170’den fazla ülkeye uçuş yaptığını medyadan takip ediyoruz. Aynı anda yurt içinde de 50-55 noktaya uçuş yapılıyor. Öte yandan artan havayolu ope- ratör sayısının getirdiği rekabet ortamı, uçak yakıtında uygulanan düşük fiyat politikası hava yolu ile taşınan yolcu sayısında rekor artışlar getirmektedir. Örneğin İstanbul’da bulunan iki havalima- nımızdan biri, 2014 yılında 57 milyon yolcuya hizmet vererek Avrupa’nın 4. Büyük havalimanı unvanını kazandı. Geçtiğimiz yıla oranla yolcu sayısını yüzde 11 oranında artıran Atatürk Hava- limanı Londra Heathrow, Paris Charles De Gaulle ve Frank- furt havalimanlarının ardından Avrupa’nın en çok yolcuya hizmet veren dördüncü havalimanı oldu. Yine İstanbul’daki ikinci havalima- nı da Avrupa’nın En Hızlı Büyüyen Havalimanı ödülünü aldı. Bu havalimanımız da yolcu sayısını 2013 yılına oranla yüzde 26 artır- dı. Rakamsal olarak baktığımızda bu oran 5.5-6 milyonluk bir artışa karşılık gelmektedir. Peki, her iki hava limanımızda da yolcu sayı- sında 6’şar milyonluk bir artış ya- şanırken, artan bu kapasiteyi kar- şılamak üzere güvenlik elemanı sayısında ne kadar artış gerçek- leştirildi? X-ray cihazı sayısında, detektör kapı sayısında, pasaport kontrol noktası sayısında ne kadar artış oldu. Eğer aynı oranda bir artış gerçekleşmediyse, bu mevcut özel güvenlik personelinin ve teçhizatının iş yükünü artırarak ekstra yorgunluklara ve artan risklere yol açacaktır.Mevcut kapasiteyle artan yolcu sayısını karşılamak ancak, her bir yolcu ve bagajlar için harcanan güvenlik kontrol zamanının azaltılmasıy- la mümkün olabilir. Havayolu taşımacılığının ilk sıradaki tercih nedeni sağladığı zaman tasarrufu- dur. Güvenlik kuyruklarında, yolcu salonlarında, apronda uçuş sırası bekleyen uçakların içinde geçen zaman günden güne artacak ve tasarruf edilen zaman ortadan kalkacaktır. Böylece bu kadar büyük yatırımların yapıldığı sektör kısa uçuş parkurlarında büyük ka- yıplara uğrama tehlikesiyle karşı karşıya kalabilecektir. Sonuç ola- rak, tehdidi abartmadan gerçekçi olarak ortaya koyup güvenlik kontrol noktalarında ve kuyrukla- rında bekleme süresini asgariye indirmek için gerekli önlemler vakit geçirilmeden tartışılmalı ve bu yönde gerekli yatırımlar yapıl- malıdır. Bunlar yukarda belirtilen elektronik sistemler inşa etmek, Heatrow modelinde olduğu gibi havalimanını uçuş yönlerine göre ayırarak tek noktada yığılma yeri- ne kalabalığı çok noktada kolay yönetilebilir boyutlara indirmek gibi önlemler olabilir. KAPAK KONUSU Tehdidi abartmadan gerçekçi olarak ortaya koyup güvenlik kontrol noktalarında ve kuyruklarında bekleme süresini asgariye indirmek için gerekli önlemler vakit geçirilmeden tartışılmalı ve bu yönde gerekli yatırımlar yapılmalıdır. 40 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 45.
  • 46. H avalimanlarında güven- lik; terminal güvenliği ve havayolları güven- liği diye ikiye ayrılıyor. Terminal güvenliği alanında hizmet veren Securitas, havalimanına girişten, yolcuların uçuş kapılarına kadar olan tüm güvenlik süreçlerinden sorumlu. Bu sorumluluk uçaklarla taşınan kargo ve bagajların güvenliğini de kapsıyor. İkinci güvenlik unsuru olan havayolları güvenliği ise, uçak içi kontrolleri, yolcu profil analizi ve uçak altında kargo kontrolleri gibi konuları ise farklı otoriteler tarafından yürütülüyor. Securitas bilgi liderliğini havali- manı güvenliğine de taşıyor. Bu konuda yürüttüğü en önemli çalış- malardan biri de güvenlik caydırıcı ölçme programıdır. Havaliman- larındaki hizmet ve operasyonel kaliteyi artırarak tehditlere karşı caydırıcılık yüzdesini yükseltmek amacıyla hayata geçirilen güven- lik caydırıcılık ölçme programının havalimanı işletmelerinin de güvenlik hizmetindeki beklenti- sini fazlasıyla karşılamaktadır. Securitas Güvenlik Hizmetleri’nin hayata geçirdiği bu program An- talya Havalimanı ve Bodrum-Milas dış hatlar havalimanında uygu- lanmaktadır. Securitas Güvenlik Hizmetleri A.Ş. olarak Antalya Havalimanı projesinde saha yöne- ticileri ile gerçek zamanlı bir de- netleme sistemi kullanılmaktadır. Havalimanında güvenlik hizmeti verilen alanda saha yöneticileri tarafından gözlemlenen bulgular, somut ve anlaşılabilir ifadelerle mini raporlama formatlarında toparlanmaktadır. Hazırlanan Havalimanında güvenlik hizmeti verilen alanda saha yöneticileri tarafından gözlemlenen bulgular, somut ve anlaşılabilir ifadelerle mini raporlama formatlarında toparlanmaktadır. KAPAK KONUSU SECURİTAS GÜVENLİK HİZMETLERİ A.Ş Havalimanı güvenliğinde caydırıcı ölçme programı 42 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 47. bu raporlar kalite ekibi tarafın- dan elektronik ortamda çeşitli uygulama kodlarıyla adreslenerek pozitif/ negatif karşılaştırmaların yapıldığı güvenlik caydırıcılık ölç- me programının içeriğini oluştur- maktadır. Burada toplanan tüm veriler genel, bölgesel, noktasal, kişisel veya karakteriksel başlık- ları altında ölçümleme kriterlerini oluşturmaktadır. Burada değer- lendirilen ve izlenen sonuçlara göre ihtiyaçlara yönelik eğitim ve planlama tedbirleri alınabilmek- tedir. Güvenlik müdür yardımcısı tarafından koordine edilmekte olan bu kapsamlı program, bir kalite-kontrol uzmanı tarafından denetlenmektedir. Süreç bilgi işlem personeli tarafından kayıt altına alınarak saha yöneticisi tarafından işbaşı güvenlik perso- neline uygulanmaktadır. Performans ölçme programı Aylık yaklaşık 750-800 güvenlik görevlisine uygulanabilen gerçek zamanlı performans ölçme ve değerlendirme programının, hava- cılık güvenliğinde bir ilk olduğun- dan da bahsetmek mümkündür. Sistemin gözlem ve ifade kabi- liyetli yüksek saha yöneticileri tarafından doğru ve etkili kullanıl- ması halinde, tamamen sıfırdan yapılandırılan bir havalimanı güvenlik projesinin bile yaklaşık 1 ile 1,5 yıl arası bir zaman dilimin- de ECAC standartlarının üzerinde bir güvenlik caydırıcılık performan- sına ulaşabilir. Securitas olarak insan kaynakları yönetimi bizim için büyük önem taşıyor. Eğitim işimizin en önemli parçalarından birisi. Havacılık sürekli gelişen, değişen bir sektör. Bu değişim beraberinde yeni ihtiyaçlar ve çö- zümleri gerektiriyor. Yeni güvenlik çözümleri, yeni teknolojilerin kul- lanımı için eğitimler çalışanlarımı- zın gelişiminde ve işlerini daha iyi yürütmelerinde tartışmasız büyük rol oynuyor. Hizmet kalitesinin yükselmesi dolayısıyla hizmet verdiğimiz kuruluşun memnu- niyetini yükseltiyor. Havacılıkta müşterilerimiz kadar önemli olan bir diğer konu ise havaalanındaki yolcuların memnuniyeti. Örneğin, etkili iletişim teknikleri eğitimleri ile desteklenen ya da makyaj veya kişisel bakım eğitimi alan çalışanlarımız, yolcular üzerinde daha iyi bir izlenim bırakıyorlar. Bu yüzden havalimanımızda: X-ray simülasyon eğitimleri, X-ray görevbaşı ve görüntü yorumlama eğitimleri, İletişim ve görünürlük eğitimleri ve konsept tasarımları verilmektedir. Küreselleşmeyle birlikte dünyadaki ticaret hacmi- nin hızla artması, ulaşım sektö- rünün dünya ekonomisinde en önemli unsurlardan biri haline gelmesini sağladı. Yabancı yatı- rımcıların hızla göstermiş olduğu ilgiye Securitas olarak bizler de sağduyusuz kalamazdık. Ayrıca Türkiye’de özel güvenlik hizmet- lerinin giderek önem ve ağırlık kazanması ve Securitas’ın ulusla- rarası havacılık segmenti tecrübe- si bize Türkiye’de de bu sektörde faal olma kararı aldırdı. Aylık yaklaşık 750-800 güvenlik görevlisine uygulanabilen gerçek zamanlı performans ölçme ve değerlendirme programının, havacılık güvenliğinde bir ilk olduğundan bahsetmek mümkündür. Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 43
  • 48. S ensormatic, İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nın güven- lik sistemleri enteg- rasyonunu tamamladı. Yeni yapılan Adnan Menderes havalimanının iç hatlar projesinde, Sensormatic tarafından havalima- nına 2001 yılında kurulan ve 13 yıldır kesintisiz çalışan, geliştir- meye açık elektronik güvenlik sistemleri, yeni IP teknolojiler ile desteklendi. Hâli hazırda kulla- nılan video izleme, geçiş kontrol ve sesli anons sistemleri, 700’e yakın hareketli ve sabit IP kamera ve enkoderlerle desteklenerek birbirleriyle entegre çalışacak şekilde kurgulandı. Bu sayede kullanıcılara tüm güvenlik işlev- lerini yerine getirebilecek entegre tek bir ara yüz sunulmuş oldu. Dış hatların ardından yeni iç hatlar terminali de hizmete giren Adnan Menderes Havalimanı içindeki elektronik güvenlik sistemi enteg- rasyonunun tamamı ve seslendir- me-anons sistemleri Sensormatic tarafından hayata geçirilerek tüm tesisin güvenlik altyapısı daha Havacılık ve havalimanları sektörü tüm dünyada hızla gelişiyor. Özellikle, Uluslararası havalimanlarımızdaki dış hat uçak ve yolcu trafiklerindeki artış, beraberinde yüksek güvenlik ihtiyacını da zorunlu hale getiriyor. KAPAK KONUSU SENSORMATİC GÜV.HİZ.TİC.A.Ş. Havalimanlarındaki güvenlik sistemleri 44 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 49. verimli bir hale geldi. Toplam 1.300 adet kameranın kullanıldığı Adnan Menderes Havalimanı’nın merkezi video izleme odasında, dünyanın en dayanıklı monitör- lerinden oluşan, net görüntü kalitesine sahip bir video izleme duvarı mevcut. Havalimanındaki 190 adet kapıyı kontrol eden geçiş kontrol sistemi ve çevre koruma sistemi de diğer güven- lik sistemleri ile entegre olarak çalışıyor. Dünyanın en kaliteli ses ayarlarına sahip seslendirme ve anons sistemleri sayesinde, yapılan anonslar ve yönlendirme- ler havalimanının akustiğinden kesinlikle etkilenmiyor ve tüm yolcular tarafından çok net olarak anlaşılıyor. 24 saat kesintisiz kayıt yapan sistemler Sensormatic, sahip olduğu en- tegrasyon yeteneği ve kullandığı son teknoloji güvenlik çözüm- leri ile havalimanı güvenliğinde Türkiye’de pazar lideri konu- munda yer alıyor. Türkiye’de aktif durumda olan sivil hava meydanlarının %53’ünün güven- lik çözümlerini sağlıyor. Türkiye ve bölgede, havacılık sektörü ile birlikte gelişimini sürdüren Sen- sormatic, kalkan uçak sayısının en fazla olduğu İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, Adana, İzmir Adnan Menderes, Bodrum-Milas ve Bodrum-Dalaman Havali- manları dahil, toplam 34 hava meydanı projesini hayata geçirdi. Bölgede yer alan, TAV bünye- sindeki Kıbrıs Ercan, Libya Sırte ve Makedonya Ohrid ve Üsküp Büyük İskender gibi uluslararası havalimanları da Sensormatic projeleri arasında yer alıyor. Ha- vacılık ve havalimanları sektörü tüm dünyada hızla gelişiyor. Özellikle, Uluslararası havaliman- larımızdaki dış hat uçak ve yolcu trafiklerindeki artış, beraberinde yüksek güvenlik ihtiyacını da zorunlu hale getiriyor. Sensor- matic, havacılık ve havalimanları kapsayan geniş bir segmente çözümler sunuyor. Havalimanı, teknik blok, kule ve hangar bölümlerinden oluşan hava meydanlarında son teknoloji video izleme, geçiş kontrol ve çevre koruma sistemleri kulla- nılıyor. Sensormatic tarafından kurulan sistemleri diğerlerinden ayırt eden önemli özellik; tümü birbiriyle entegre olan sistem- lerin arıza durumlarında dahi kesintisiz çalışabilmesi. Sabit ve hareketli kameralar ile hibrit kayıt cihazlarının kullanıldığı ve 24 saat kesintisiz kayıt yapan sistemler, oluşacak herhangi bir arızaya karşı donatılmış RAID 5 üniteleri sayesinde, her koşulda kayıt yapılmasına olanak tanıyor. Arızalı belleklerin değişimi sıra- sında bile kayıt yapmaya devam eden bu özel sistemler, kesin- tisiz bir güvenlik ağı sağlıyor. Sensormatic, aynı kalite ve anla- yışla çözüm sağladığı tüm hava meydanlarının çevre güvenlik sistemlerini de dünya standartla- rında gerçekleştiriyor. Kesintisiz hizmet veren havacılık sektö- ründeki yüksek insan trafiği yalnızca yolcu değil, çok sayıda personel trafiğinin de yönetilme- sini gerektiriyor. Türkiye’de hava meydanlarındaki 100 bin adet personel kartı, Sensormatic’in kurmuş olduğu geçiş kontrol sis- temleri tarafından yönetiliyor. Bu kartların sahibi olan her kullanı- cının güvenlik ve yetki seviyeleri farklıdır. Örneğin, bir personele ait olan kart, farklı illerde de kul- lanılabiliyor ve bu durum entegre sistem üzerinden takip edilebi- liyor. Geçiş kontrol sistemleri sayesinde, sadece havalimanı personeli değil, hizmet sağlayı- cılar, yetkilendirilmiş kişilerden oluşan kullanıcılar ve taşeron fir- ma personelinin de giriş çıkışları kontrol altında tutuluyor. Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 45
  • 50. 6 milyarı insan 4 milyarı da makina/cihaz olmak üzere toplam 10 milyar olması beklenen bağla- nabilen nesne sayısının 2020 yılında 50 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir (Ericsson). Bağlantılı (connected) hale gelecek 7’den 70’e tüm insanlar ile çeşitli iş ve ev aletleri, arabalar, algılayıcı- lar, ölçme ve izleme sistemleri vb. tüm bu nesneler bir yandan sürekli veri üretirken diğer yandan da bu verileri paylaşarak olağan üstü bir trafik oluşturmaktadırlar. İnternet ile başlayan ve olağan üstü hızla genişleyen siber evrende üretilen, saklanan ve iletilen bu verilerin büyüklüğü 2005 yılında 130 Exabyte (milyar Gigabyte), 2010 yılında 1.227 Ebyte iken; 2015 yılında 8.590, 2020 yılında ise 40.000 Ebyte değerine ulaşması beklenmektedir. Araştırmacılar tarafından yayınlanan verilere göre siber evrende 1 dakika içinde, yak- laşık 650 bin Gbyte internet trafiği oluşturan 200 milyon elektronik posta gönderilmekte, 100 bin tweet atılmakta, 20 milyon fotoğraf görüntülenmektedir. YouTube’a 48 saatlik video yüklenip, 1,3 milyon video izlenmekte, Google’da 2 milyondan fazla arama yapılıp Facebook’a 277 bin giriş yapılmak- tadır. Bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde işten eğlenceye, eğitim- den ticarete hayatımızın hemen hemen her alanını kapsayan siber evren; sağladığı pek çok imkan ve kabiliyetin yanında gerçek dünya- daki tüm tehdit ve tehlikelere açık olduğu gibi kendine özgü özellikleri dolayısıyla ortaya çıkan yeni tehdit ve tehlikeleri de içinde barındırmak- tadır. Bu tehdit ve tehlikelerin en yaygın olanları şunlardır: Sistemlere yetkisiz erişim Bilgilerin değiştirilmesi, yok edilmesi ya da bozulması Bilgilerin çalınması, ifşa edilmesi ya da satılması Sistemlerin bozulması ya da hizmetin engellenmesi Siber tehditler; kişilerin, kurum- ların ve ülkelerin bilgi varlıkları ve teçhizatlarını hedef alan, onların mahremiyet, güvenlik ve iş görme- sini bozan her türlü siber saldırılar ve yetkisiz müdahalelerdir. Siber Ahmet Hamdi ATALAY / BGD Yönetim Kurulu Başkanı BİLGİ GÜVENLİĞİ DERNEĞİ Siber evrende siber güvenlik Siber tehditler; kişilerin, kurumların ve ülkelerin bilgi varlıkları ve teçhizatlarını hedef alan, onların mahremiyetlerini, güvenlik ve iş görmesini bozan her türlü siber saldırılar ve yetkisiz müdahalelerdir. FOKUS 46 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 51. saldırıları gerçekleştirenlere bağlı olarak bu saldırılara motivasyonları da değişmektedir. Motivasyon- larına bağlı olarak saldırıları ve saldırganları 3 ayrı grupta değer- lendirmek mümkündür. Birinci grup; amatörler tarafından yapılan bireysel saldırılar daha çok kendini ispat, aktivist hacker (hacktivist) grupları tarafından yapılan saldı- rılar daha çok propaganda (dini yada siyasi) veya protesto amaçlı nispeten masum sayılabilecek ni- teliktedir. İkinci grup; tüm dünyada suç olarak kabul edilebilecek ve organize profesyoneller tarafından yapılan saldırılar da vardır ki bunla- rın arkasında suç örgütleri, çeşitli kurumlar hatta ülkeler yer alabil- mektedir. Amaç ve motivasyonları maddi kazanç elde etmek (örneğin banka hesaplarından para çalmak), ticari sırları elde etmek, teknolojik bilgileri çalmak vb. olabilmekte- dir. Üçüncü grubu ise ülkelerin resmi, yarı resmi ya da gayri resmi yapılarının başka ülkelere yönelik saldırıları oluşturmaktadır. Bunun bir diğer adı da siber savaştır. Bu saldırılarda amaç hedef alınan ülkenin kritik altyapılarını ve kritik projelerini çökertmek, bu yolla o ülkeye zarar vermektir. Siber suçların küresel ekonomiye maliyeti Kritik altyapıların (Su, gıda, sağlık, enerji, ulaştırma, finans…) bilgi ve iletişim teknolojilerine bağım- lılığı her geçen gün artmaktadır. Dolayısıyle bilgi ve iletişim tekno- lojilerine yönelik tehditler, hayatın her alanını ilgilendiren bir boyut ve öneme sahiptir. Bu nedenle siber güvenlik konusu artık hem bireyler hem kurumlar hem de ülkeler için çok önemli ve öncelikli hal almış durumdadır. Kişilik haklarının ihlali, iş ve işlemlerin aksaması, kişisel ve kurumsal mağduriyetler gibi yan- sımaların yanında önemli ölçüde maddi kayıplara da neden olan bu tehdit ve tehlikelerin verdiği zararın küresel bazda yüzlerce milyar dolar olduğu hesaplanmaktadır. 2013 yılında 2-3 trilyon ABD doları büyüklüğe ulaştığı hesaplanan kü- resel bilişim pazarının %15-20’lik kısmının siber suç maliyeti olarak tahmin edilmektedir. Siber güven- liğe yapılan küresel harcamaların ise bunun yanında oldukça küçük, 60 milyar dolar civarında olduğu tahmin edilmektedir(IDC). McAfee tarafından yapılan bir çalışmaya (Economic Impact of Cyber Crime - Aug2014) göre, siber suçların kü- resel ekonomiye olan yıllık maliyeti (iyimser tahminlerle 375 milyar, kötümser tahminlerle 575 milyar dolar olmak üzere) 400 milyar ABD doların üzerindedir. Dünyanın çeşit- li yerlerinde milyonlarca bilgisayar sistemi ve web sitesi çökertilmiş, yüz milyarlarca dolarlık iş kaybına neden olan çeşitli saldırılar ger- çekleştirilmiştir. Değişik ülkelerde milyonlarca (örneğin Türkiye’de 54 milyon, ABD’de 40 milyon, Çin’de 20 milyon, G.Kore’de 20 milyon, Almanya’da 16 milyon) kişinin çalınan kimlik bilgilerinin hesepla- namayan maliyeti söz konusudur. Önemli bir kısmı açıklanmamasına rağmen 2014 yılında ABD’de 3 binden fazla şirketin saldırıya uğra- dığı (hacked); bir İngiliz şirketin tek saldırıda 1,3 milyar dolar, İran kör- fezinde iki bankanın bir kaç saat içinde 45 milyon dolar, Brezilya’da bazı bankaların milyonlarca dolar parasal zarara uğratıldığı kamuo- yuna malolmuş bilgilerdir. Siber suçların gerçekleştiği ilk 20 ülke içinde ABD 1. Çin 2. Almanya 3. İngiltere 4. Brezilya 5. İspanya 6. İtalya 7. Fransa , Türkiye ise 9. sırada yer almaktadır. 2014 yılında gerçekleştirilen siber saldırıların %54’ünün ABD’yi hedef aldığı, Rusya ve Hindistan’nın onu takip ettiği tespit edilirken siber saldı- rıların yaklaşık yarısının Çin’den kaynaklandığı, ABD’nin %19 ile onu takip ettiği tespit edilmiş durum- dadır. Microsoftfirması tarafından yayınlanan “Security Intelligence Report H2/2014” a göre kötücül yazılımlar tarafından etkilenen bilgi- sayarların dünya haritası aşağıdaki gibidir. Bu haritaya göre Türkiye yüksek riskli ülkeler arasındadır. Symantec tarafından yayınlanan “2014 Internet Security Threat Report”a göre; Hedefli saldırılar (targeted at- tacs) bir önceki yıla göre %91 artış göstermiştir, Bir yıl içinde 500 milyonun McAfee tarafından yapılan bir çalışmaya (Economic Impact of Cyber Crime - Aug2014) göre, siber suçların küresel ekonomiye olan yıllık maliyeti iyimser tahminlerle 375 milyar, kötümser tahminlerle 575 milyar dolar olmak üzere 400 milyar ABD dolarının üzerindedir. Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 47
  • 52. üzerinde kişinin kimlik bilgileri yayınlanmıştır, Mobil kullanıcıların %38’i son bir yıl içinde siber suç muhatabı olmuşlardır, Elektronik posta trafiğinin %62’si istenmeyen postalar (spam) oluşturmaktadır. Siber suçlar, bedeli açıkca ilan edi- len çok düşük ücretlerle internet üzerinden servis olarak (Crime-as- a-Service / Attacks-as-a-Service) sunulmaktadır. Örneğin; Elektronik posta şifresinin kırılması, 150-400 $ Saldırı için ele geçirilmiş bilgi- sayar grubu (Botnet) sağlanması, 300-400 $ Bir hafta boyunca istenen hede- fe DDOS saldırısı, 500 $ Elektronik posta trafiğinin %62’sini oluşturan ve elektronik haberleşme şebekelerine önemli ölçüde yük getiren istenmeyen posta (spam) sayısı günlük 55 mil- yar seviyelerinde seyretmektedir. İstenmeyen elektronik postalara kaynaklık eden ilk on ülke; %8 ile İspanya ve Arjantin, %7 ile Viet- nam, %6 ile ABD, %5 ile Almanya ve İtalya, %4 ile İran, Brezilya, Kolombiya ve Meksika olarak sıra- lanmaktadır. Bununla birlikte bu- laştıkları bilgisayarlara zarar veren, onların kötü niyetli kişilerce ele geçmesini sağlayan ya da içindeki bilgilere yetkisiz erişim sağlayan kötücül yazılımlar (malware) çığ gibi büyümektedir. RedSocks tarafından yayınlanan “Malware Trend Report Q1 2014”a göre; 2014 yılının ilk çeyreğinde Ocak ayında 7 milyon, Şubat ayında 5.2 milyon, Mart ayında ise 8.2 milyon olmak üzere toplam 20 milyonun üzerinde yeni kötücül yazılım tespit edilmiştir. Kötücül yazılımlar içinde en yagın ve tehlikeli olanların başında gelen tespit edilmiş Truva Atları (Trojans) toplam sayısı 2014 yılının ilk çeyreğinde yaklaşık 9,5 milyon adettir. Bunların içinde “Trojan. Generic.10391474”, yaklaşık 140 bin adet ile en çok kullanılan olmuştur. Yılın ilk çeyreğinde tespit edilebilmiş olan yeni arka kapı (backdoor) ve köle bilgisayar grubu (botnet) toplam sayısı yaklaşık 550 bin adettir. İlk kez ortaya çıkan siber tehditlerin Ocak ayında %29’u, Şubat ayında %35’i, Mart ayında ise %26’sı yakalanamamıştır. Diğer bir deyişle yeni tehditlerin 3 de 1’i tespit edilememiştir. Fortinet tarafından yayınlanan “Threat Landscape Report 2014”e göre; 2014 yılının ilk yarısında kötücül yazılımların neden olduğu olayların gerçekleştiği ilk on ülke içinde ABD %55 ile 1’inci, Avustralya %33 ile 2’inci, İngiltere %4 ile 3’üncü, İsrail %2 ile 4’üncü, Japonya %1,9 ile 5’inci, Fransa % 0,7 ile 6’ıncı, Por- to Riko %0,4 ile 7’inci ve Türkiye % 0,4 ile 8’inci sırada yer almaktadır. Bazıları doğrudan bir ülkeyi, bazıları kurumları hedef alan; bazıları orta- ya çıkarken bir kısmı kamuoyuna Dünyanın çeşitli yerlerinde milyonlarca bilgisayar sistemi ve web sitesi çökertilmiş, yüz milyarlarca dolarlık iş kaybına neden olan çeşitli saldırılar gerçekleştirilmiştir. Değişik ülkelerde milyonlarca kişinin çalınan kimlik bilgilerinin heseplanamayan maliyeti söz konusudur. FOKUS 48 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015
  • 53. yansımayan tüm bu saldırılar, bazı ülkeler arasında siber savaşın sürdüğünün delilidir. Siber savaş nedir? Siber savaş, bir ülkenin başka bir ülkenin bilişim ve iletişim sistem- lerine zarar vermek veya onları kullanım dışı bırakmak amacıyla internet veya iletişim ağları ve bilgisayarları kullanarak müdahale etmesi olarak tanımlanmaktadır. Geleneksel kara, deniz, hava savaşlarında olduğu gibi siber savaşta da uygun yetkinlik ve techi- zata sahip ordular kullanılmaktadır. Siber ordu, ülkeyi ya da kurumu siber dünyadan gelebilecek tehdit ve saldırılara karşı koruyacak ve gerektiğinde karşı siber saldırılar gerçekleştirebilecek yetenekteki bilgi güvenliği uzmanlarından oluş- turulmaktadır. İlk siber ordu yıllar önce ABD tarafından gizli olarak ku- rulmuştur. ABD savunma bakanlığı Pentagon siber uzayın kara, hava, deniz gibi yeni bir savaş alanı oldu- ğunu doktrin olarak kabul etmek- tedir. Siber saldırılar sonucu ticari anlamda 400 milyar USD zarara uğradığını iddia eden ve siber sal- dırıları terörizmden daha ciddi bir tehdit olarak niteleyen ABD, siber güvenlik alanında en dikkat çekici yatırımları yapan ülkelerin başın- da gelmektedir. Geçen yıla göre 2014 bütçesinde, sağlıktan sosyal güvenliğe uzay araştırmalarından ArGe’ye birçok alanda kısıntıya giderken siber güvenlik harcamala- rında 800 milyon USD (%21) artış ile 4.7 milyar USD planlanmakta- dır. ABD Ulusal Güvenlik Teşkilatı Homeland Security tarafından siber savaş (Cyber War), nükleer savaştan sonra en yüksek etkiye sahip savaş türü olarak nitelendi- rilmektedir. ABD bu niteleme doğ- rultusunda askeri ve sivil savunma kurumlarını yeniden yapılandırmak- ta ve yeni stratejik planlar oluş- turmaktadır. Benzer şekilde NATO içinde de Siber Savunma Yönetim Otoritesi (NATO CyberDefence Management Authority) altında bir yapılanma oluşturulmuştur. Dünya- da mevcut siber güvenlik kurumla- rı; İngiltere’de CESG, Almanya’da BSI, Fransa’da ANSSI, Çin’de PLA olarak sayılabilir. Halen dünyada en güçlü siber ordulara sahip ülke- ler olarak ABD, Çin, Rusya, K.Kore, İran ve İsrail öne çıkmaktadır. Bu ülkeler arasında bir siber savaşın olduğu da herkes tarafından kabul edilmektedir. Sonuç Kişilerden kurumlara, kurumlardan tüm ülkeye yayılann boyutu ile siber güvenlik, ulusal güvenliğin en önemli unsurlarından biri haline gelmiştir. Dolayısıyla bu konuda oluşacak her hangi bir zaafiyet doğrudan ülke güvenliğini tehdit anlamına gelmektedir. Siber güvenlik, bir risk yönetim süre- cidir. İnsandan başlayıp cihaz/ altyapı ile devam eden, süreçler ve uygulamalar ile vücut bulan bu olguda strateji ve politikalar büyük önem taşımaktadır. Bu sürecin en zayıf halkası insandır. Bu süreçte kullanıcı, uygulayıcı ve karar verici konumundaki herkesin konunun öneminin farkında olmasına, bilgi ve bilinç düzeyinin arttırılmasına ihtiyaç vardır. Doğru politika ve stratejilerin belirlenip, uygun süreç ve teknolojilerin seçilmesi ile uygulamaya geçilmesi; süreç ve sonuçların sürekli izlenip periyodik olarak gözden geçirilmesi başa- rının anahtarıdır. Kullanılan siber güvenlik teknolojilerine her boyutu ile hakim olmak gerekmektedir. Yeterince hakim olunamayan siber güvenlik teknolojilerinin kullanılma- sı (backdoor vb. riskleri nedeniyle) bizatihi siber güvenlik risk ve tehti- di oluşturabilirler. Ulusal güvenliğin önemli unsurlarından biri haline gelen siber güvenliğin gerçek anlamda sağlanması, ancak bu alanda milli çözümlerin geliştirilip kullanılması ile mümkündür. Dola- yısıyla Türkiye’nin en kısa zamanda kendi milli siber güvenlik çözümleri- ni geliştirip kullanması şarttır. Kaynak Symantec - 2014 Internet Security Threat Report Prolexic - Quarterly Global DDoS Attack Report Q2 2014 RedSocks - Malware Trend Report Q1 2014 Prolexic - Q2 2014 Global DDoS Attack Report McAfee - Economic Impact of Cyber Crime -Aug2014 Microsoft - Security Intelligence Report H2/2014 Fortinet - 2014 Threat Landsca- pe Report Şubat 2015 GüvenlikYönetimi n 49
  • 54. M ükemmel güvenlik diye bir olgunun var olamayacağını bili- yoruz, ama mükem- mele ulaşmak için çabalamaktan da geri duramayız. Siber suçlular her geçen gün daha donanımlı ve üstelik işbirliği içinde karşımıza çıkıyorlar; sanki onlar hep bizden bir adım önde gibiler, ama sahip olduklarımızın değerini gözden geçirirsek havlu atmak düşünülemez. Ekonomik darboğazlar yaşandığında, şirket- ler, kurumlar güvenlik yatırımlarını kısarken; siber suçlular yatırım yapmaya devam ediyorlar. Ekono- mik krizler onları yavaşlatmıyor; dijital aktivistler tarafından geliş- tirilen teknikleri kullanarak orga- nize suç örgütlerine dönüşüyorlar, var olan örgütlere katılıyorlar. Hal böyle olunca, bilgi güvenliği yalnızca bilgi sistemleri yöneti- cilerinin sorumluluğu olmanın dışına taşıyor ve risk yönetiminin daha stratejik ve iş tabanlı bir yaklaşımla ele alınması, tepeden tırnağa organizasyondaki tüm ak- törlerin bu amaca hizmet eder bir 2015 yılına damgasını vuracak güvenlik trendleri Füsun KOCAMAN Siber suçlular her geçen gün daha donanımlı ve üstelik işbirliği içinde karşımıza çıkıyorlar; sanki onlar hep bizden bir adım önde gibiler, ama sahip olduklarımızın değerini gözden geçirirsek havlu atmak düşünülemez. FOKUS 50 n GüvenlikYönetimi Şubat 2015