2. Daimi dentisyonun fizyolojisi ile
ilgili temel bilgiler
Dişlerin form ve
fonksiyonları arasında
sıkı bir ilişki vardır.
İnsan dişlerinin
formları işlevleri
gereğince en etkili
olacak şekilde
oluşmuştur.
3. Tüm dişlerin fasiyal ve
lingualden görünümleri
Bu açılardan tüm dişler yamuk
formundadır
1.İnterproksimal aralıklar oluşur
2.Dişler arası temaslar sağlanır
4. Proksimal görünümler
• Anterior dişler proksimalden
üçgen formundadır.
• Üst posterior dişler yamuk,
alt posterior dişler ise
paralelkenar formuna
benzer.
5. Dişler belirli bir düzene uyarak, ağızda
karşılıklı iki grup meydana getirmişlerdir:
• Maksiller kemiğe ve böylelikle kafatasına
doğrudan bağlı olan sabit diş grubu ,
maksiller dişler.
• Sağ ve sol taraflarda temporomandibuler
eklemler aracılığıyla kafatasına bağlanan,
mandibula üzerinde yer alan ve hareketli
olan diş grubu , mandibuler dişler.
Maksiller ve Mandibuler Diş Kavisleri
Prof. Dr. Hüsnü Yavuzyılmaz
6. Dişler alveol kemik içerisinden sürerken ağız ortamına
çıktıklarında labial, bukkal ve lingual kuvvetlerin denge
oluşturduğu bir konumda (nötral zone) yer alırlar.
7. Eğer dişlerin ve diş kavislerinin
şeklinde ve bunların karşılıklı
ilişkilerinde bir düzensizlik varsa, o
zaman bir "malformasyon" hatalı
şekillenme, veya bir "malpozisyon"
hatalı konum, veya bir "malokluzyon"
hatalı kapanış söz konusudur.
11. • Okluzyon maksiller ve mandibuler
dişlerin kapanış ilişkilerini anlatan bir
ifadedir.
• Alt çenenin çeşitli hareketleri ve bu
hareketler sırasında dişlerin karşılıklı
ilişkilerinin tümü ise “artikülasyon“
kavramı içinde incelenir.
15. Embraşürler ne işe yarar?
• Dişlerin kendini
temizleyebilmesini sağlar.
• Besinleri dişetine masaj yapacak
şekilde yönlendirir.
• Yiyeceklere kaçış yolu oluşturur.
17. Kontak Noktaları
• Alt ve üst çenede diş kavsi üzerinde
sıralanmış olan dişler, komşu proksimal
yüzlerinin küçük bir bölümüyle birbirlerine
temas ederler.
• Komşu dişlerin birbirlerine yaslanmaları
gençlerde genellikle bir noktada,
yaşlılarda ise, dişlerin alveol kemiği
içindeki küçük hareketleri sonucu olan
aşınma nedeniyle bir yüzey şeklinde olur.
18. Kontak Noktası
İnterproksimal kontak noktası
veya yüzeyi adı verilen bu
temas bölgesi dikey yönde
okluzal tarafa, yatay yönde
vestibul tarafa yakın bir
yerdedir. Bu proksimal temas
bölgeleri sayesinde diş
dizilerinin okluzal
yüzeylerinde bir devamlılık
ortaya çıkar.
19. Bu proksimal temas ilişkisi iki
yararlı sonuç doğurmaktadır.
• İnterproksimal bölgelerde yer alan
interdental papil, besinlerin mekanik
etkilerinden korunmaktadır.
• Dişler arasında kuvvet iletimi sağlanarak
fonksiyonel kuvvetleri bir bütün olarak
karşılamaları ve stabilizasyonları mümkün
olmaktadır.
20. Dental arktaki dişlerin kontak noktaları
ile sağlanan bütünlük bazı hayali
çizgilerle tanımlanmaya çalışılır:
• Mandibuler posterior dişlerin bukkal
tüberkül tepelerinden hayali bir çizgi
çizilirse bukko-okluzal (B-O) bir hat elde
edilir ki, bu dental arkın genel formunu
ortaya çıkarır. Normal bir dental arkta bu
çizgi düzgün ve kesintisiz olarak uzanır
Okeson JP: Management of Temporomandibular Disorders and
Occlusion. 7th ed, St. Louis, Mosby, 2013.
22. Benzer bir şekilde maksiller posterior
dişlerin lingual tüberkül tepelerinden
hayali bir çizgi uzatılırsa linguo-okluzal
bir çizgi (L-O) ortaya çıkar. Bu da
maksilladaki genel ark formunu belirler
Linguo-okluzal çizgi
23. Eğer üçüncü bir hayali çizgi mandibuler
ve maksiller posterior dişlerin santral
oluklarından geçirilirse, santral fossa
(C-F) çizgisi ortaya çıkar. Normal bir
dental arkta bu çizgi de düzgün ve
kesintisizdir ve ark formuna uyar
25. Karşıt dişler
oklüzyon
ilişkisinde iken
alt dişlerin
B-O çizgisi
üst dişlerin
C-F çizgisi ile;
üst dişlerin
L-O çizgisi de
alt dişlerin C-F
çizgisi ile temas
halindedir.
Okeson JP:
Management of
Temporomandibular
Disorders and
Occlusion. 7th ed, St.
Louis, Mosby, 2013.
27. • Her iki çenenin kavisleri
kapanış durumuna
(okluzyona) geldiklerinde,
maksiller diş kavsi
mandibuler dişlerin
üzerinden taşar ve sarkar.
Labial yüzden görülen bu
durum için "overjet " ve
"overbite" terimleri
kullanılır.
28. Maksiller diş kavsinin bu şekilde mandibuler
diş kavsinden daha geniş olması iki yararlı
sonuç doğurmaktadır:
1. Mandibulanın hareketleri sırasında
bir hareket genişliği sağlanmaktadır.
2. Açma, kapama hareketleri sırasında
yanakların, dudakların ve dilin araya
sıkışma olasılığı azalmaktadır.
29. Diş Kavislerinin Eğrisel
Karakteri
• Sagittal düzlemde diş kavislerinin okluzal
yüzeyi eğrisel karakterlidir. Mandibuler diş
kavsinde bu eğrisellik içbükey, maksiller
diş kavsinde ise dışbükey olarak kendini
gösterir. Merkezi kapanış durumunda bu
iki kurvatür birleşir.
30. Spee Eğrisi
Sagittal düzlemde dişlerin
tuberkül tepelerinden geçen
maksillada dışbükey,
mandibulada içbükey bir
kurvature uyacak şekilde
dizildiklerini tanımlayan
bir kavramdır.
Monson Eğrisi
Benzer bir ilişkinin frontal
düzlemde de var olduğunu ve
dişlerin küresel bir yerleşim
gösterdiğini tanımlayan bir olgudur.
31. Dentisyonun eğrisel karakteri
• Bir dişin herhangi bölümünde (kron, kök)
eğrisel yüzeyler vardır.
• Diş kavisleri eğrisel karakterdedir
(hiperbolik, elips).
• Mandibulanın ortaya koyduğu hareket
yolları eğrisel karakterlidir.
• Mandibuler ve maksiller kavislerin okluzal
yüzeyleri eğriseldir ve kapanışta bu eğriler
birleşerek Spee eğrisini oluştururlar.
32. • Dişlerin eğrisel karakterli olan uzun
eksenleri kendi aralarında bir paralellik ve
uyumlu bir yerleşim gösterirler.
• Dişlerin okluzal ve insizal yüzeyleri de
eğrisel karaktere sahip olan içbükeylik ve
dışbükeylikler içerirler. Fonksiyonel
hareketler sırasında temasa gelen bu
eğrisel yüzeylerdir.
33. TEMPOROMANDİBULAR EKLEM
Temporomandibular Eklem (TME) vücuttaki en
karmaşık eklem yapılarından biridir.
Tek düzlemde menteşe hareketi: ginglimoid,
Kayma hareketi: artroidal eklem
Ginglimoartroidal eklem
34. TME; temporal kemiğin
mandibular fossası ve
mandibulanın processus
kondilarisi tarafından
oluşturulmuştur.
Artiküler disk fonksiyonel olarak
eklemin kompleks hareketlerine
olanak veren bir kemik yapı gibi
hareket eder. Bu nedenle TME
kompound bir eklem olarak da
sınıflandırılabilir
35. TME’nin ligamentleri
Ligamentler aktif olarak eklem
fonksiyonuna katılmazlar.
Eklemin ani hareketlerini
kısıtlayıcı rol oynarlar.
TM ligament
Kapsüler ligament
37. Çeneyi açan kas:
• M. Pterygoideus lateralis
Çenenin açılmasında rol oynayan yardımcı
kaslar:
M. digastricus, m. geniohyoideus, m. mylohyoideus
ve m. stylohyoideustur
39. MANDİBULANIN MAXİLLAYA GÖRE
POZİSYONLARINDA ÖNEMLİ KAVRAMLAR
SENTRİK İLİŞKİ (Kemik Kemiğe Merkezi İlişki - Ligamentöz Pozisyon -
Kondiler Pozisyon - Eklem Pozisyonu)
SENTRİK OKLÜZYON (Dişler Arası Merkezi İlişki - Sentrik İlişki Oklüzyonu -
Kazanılmış Pozisyon)
ALIŞKANLIK OKLÜZYONU (Habitüel Oklüzyon - Fonksiyonel Oklüzyon -
Pseudosentrik Oklüzyon)
ÇALIŞAN TARAF OKLÜZYONU (Fonksiyonel Taraf Oklüzyonu - Laterotriziv
Oklüzyon - Ipsilateral Oklüzyon)
DENGELEYEN TARAF OKLÜZYONU (Balans Yapan Taraf Oklüzyonu -
Mediotrusiv Oklüzyon - Karşı Lateral Oklüzyon)
FİZYOLOJİK DURUŞ POZİSYONU (Postural Pozisyon - İstirahat Pozisyonu)
DİSKLÜZYON (Oklüzal Temassızlık)
40. MANDİBULANIN MAXİLLAYA GÖRE
POZİSYONLARINDA ÖNEMLİ KAVRAMLAR
SENTRİK İLİŞKİ
(Kemik Kemiğe Merkezi İlişki -
Ligamentöz Pozisyon - Kondiler
Pozisyon - Eklem Pozisyonu)
Her iki Proc. Condylaris’in
artiküler fossaların içinde merkezi
konumda iken mandibulanın
maksillaya göre konumudur.
41. FİZYOLOJİK DURUŞ POZİSYONU
(Postural Pozisyon - İstirahat Pozisyonu - Habitüel Pozisyon)
Nöromusküler sistem kontrolündeki istirahat halinde mandibulanın maxillaya göre
konumudur. Bu konumda alt ve üst çene dişleri arasında ort. 2-3 mm (0.9-8 mm) arasında
değişen bir açıklık oluşur.
"Interoklüzal Boyut", "İstirahat Aralığı" ya da "Serbest Konuşma Aralığı (Free Way Space)"
42. FİZYOLOJİK DURUŞ POZİSYONU
• Fizyolojik işlevler dışında yer çekiminin etkisiyle ve kendi ağırlığıyla
mandibulanın maksilladan uzaklaşması ile ortaya çıkar.
• Sentrik ilişki konumundan uzaklaşıp yeni bir uzaysal konum almıştır.
• Alt çene hareketinden sorumlu kaslarda minimal kas aktivitesi vardır.
• Pratikte değişken bir konumdur ve postür ve kas aktivitesiyle değişebilir.
43. OKLÜZYON
Çiğneme sisteminin nöromuskuler kontrolü ile
oluşan karşıt dişler arasındaki herhangi bir temas
ya da temaslar olarak tanımlanır.
Oklüzyon, kelime anlamı olarak; "kapanış" ya da
"kapanma" olarak tanımlanır.
44. Alt ve üst çene dişlerinin oklüzal yüz ve insizal kenarları arasında alt
çenenin uzaysal konumuna bağlı olarak meydana gelen maksimum
sayıda değimlerin olması olarak tanımlanabilir.
Sentrik oklüzyon dişler arası bir tanımlamadır.
Sentrik ilişki ile sentrik oklüzyonun ilişkisi var mıdır?
SENTRİK OKLÜZYON - CENTRIC OCCLUSION
(Dişler Arası Merkezi İlişki - Sentrik İlişki Oklüzyonu - Kazanılmış
Oklüzyon)
45. ALIŞKANLIK OKLÜZYONU - HABITUAL OCCLUSION
(Fonksiyonel Oklüzyon - Pseudo Sentrik Oklüzyon)
• Kişiden kişiye değişen bir oklüzyon türüdür.
• Normal bir oklüzyonda, sentrik oklüzyon ile habitüel oklüzyonun aynı olması gerekir.
Fakat çevresel faktörlere (dişlerde aşınma, diş kaybı, yanlış tedavi gibi) bağlı değişebilir.
• Alışkanlık Oklüzyonu; ileri yaşlı bireylerde dişler ve destek diş dokularındaki fonksiyonel
şekillenmelere bağlı olarak fizyolojik uyum içinde gelişen ve "Fizyolojik Oklüzyon" adı
verilen oklüzyon türü kapsamında da tanımlanabilir.
47. ÇALIŞAN TARAF OKLÜZYONU
(Fonksiyonel Taraf Oklüzyonu - Laterotrisive Oklüzyon )
Mandibulanın lateral hareketin olduğu yöndeki alt ve
üst çene dişleri arasında oluşan temas durumudur.
Çalışan taraftaki oklüzal ilişkide; alt ve üst çene
dişlerinin bukkal ve lingual tüberkülleri karşılıklı
olarak konumlanırlar.
48. DENGELEYEN TARAF OKLÜZYONU
(Fonksiyona Girmeyen Taraf Oklüzyonu - Mediotrisive Oklüzyon -
Karşı Lateral Oklüzyon)
Mandibulanın lateral hareket yönün aksi yönünde
bulunan dişlerin arasında oluşan temas durumudur.
Mandibular dişlerin bukkal tüberkülleri, maxillar dişlerin
palatinal tüberkülleri üzerinde konumlanarak dengeli
temas oluştururlar .
51. SOL LATERAL HAREKET
SAĞ TARAF
DENGELEYEN TARAF
SOL TARAF
ÇALIŞAN TARAF
DİL
Y
A
N
A
K
Y
A
N
A
K
52. SOL LATERAL HAREKET
SAĞ TARAF
DENGELEYEN TARAF
SOL TARAF
ÇALIŞAN TARAF
DİL
Y
A
N
A
K
Y
A
N
A
K
53. • Dişler arasındaki oklüzal temaslarının ortadan
kalkması durumudur.
• Ağzın açılması sırasında alt ve üst çeneki tüm
dişlerin ayrılması durumunu ifade etmez.
• Bir grup dişte temas varken bir grup dişte temas
olmaması halidir.
• Yan ya da ön gruptaki bir yada birden çok dişte
temassızlık söz konusu olabilir.
Oklüzal Temassızlık- (Disklüzyon)
54. • Oklüzyon; kapanma ve kapanmış olma
haline verilen isimdir.
• Alt ve üst dişlerin maksimum temasta olma
durumudur.
59. • Mandibulanın öne hareketi (protrüzyon) sırasında alt
keserler üst keserlerin lingual yüzeyleri üzerinde kayar.
Buna ‘anterior rehberlik’ denir.
Mandibular hareketler sırasındaki okluzal
temaslar
62. Tüberkül Grupları
Morfolojik ve fonksiyonel olarak farklı yapı
ve işlevde olan bu tüberkül grupları;
• Fonksiyonel Tüberküller (Çalışan
Tüberküller, Destek Tüberküller, Sentrik
Tüberküller, Aktif Tüberküller),
• Fonksiyona Girmeyen Tüberküller
(Çalışmayan Tüberküller, Dengeleyen
Tüberküller, Rehber Tüberküller, Pasif
Tüberküller)
63. Çiğnemenin yapıldığı tüberküller
Fonksiyonel Tüberküller
Üst çenede palatinal tüberküller
Alt çenede bukkal tüberküller
Fonksiyonel tüberküller; karşıt dişlerin
santral oklüzal fossaları, kenar sırtları ve
tüberkül yüzleri ile temas halindedirler.
64. Fonksiyonel Tüberküllerin
Özellikleri
• Fonksiyona girmeyen tüberküllere oranla
morfolojik olarak daha yuvarlak ve geniş
yapıdadırlar.
• Çiğneme kuvvetlerinin % 60’ ını karşılarlar.
• Bukkolingual genişliğin 1/3’ünü kaplarlar.
• Tüberkül tepeleri santral fossaya
nonfonksiyonel tüberküllerden daha yakındır.
65. Fonksiyona Girmeyen
Tüberküller
Çiğneme fonksiyonuna doğrudan katkıda
bulunmayan ancak, dil ve yanak mukozasının
diş arkları arasına sıkışmasını engelleyerek,
fonksiyonel tüberküllerin etkilerinden koruyan
tüberkül gurubudur. Bu tüberküller ayrıca
gıdaların kaçışını engeller ve normal
sirkülasyonunu sağlarlar.
66. Fonksiyona Girmeyen
Tüberküller
• Üst dişlerin bukkal, mandibular dişlerin
lingual tüberkülleridir.
Karşıt dişler ile doğrudan temasta
olmayan bu tüberküller kayma ve
makaslama hareketleriyle
çiğneme fonksiyonunda yeterli
stabilitenin sağlanmasında etkili
67. Fonksiyona Girmeyen Tüberküllerin
Özellikleri
• Fonksiyona giren tüberküllere oranla daha sivri
ve dar yapıdadırlar.
• Dengeleyici ve parçalayıcı karakterde olup % 40
oranında fonksiyonel işlevlidirler.
• Mezial ya da distal yüz görünümünde bukko
lingual boyutun 1/6’sında konumlanmışlardır.
• Karşıt fonksiyonel tüberküllerin dış yüzlerinin
küçük bir bölümü ile temas ederler
• Tüberkül tepeleri santral fossaya fonksiyonel
tüberküllerden daha uzaktır.
68. OKLÜZAL TEMAS ÇEŞİTLERİ
Tüberkül Kenar Sırtı İlişkisi (Fizyolojik Oklüzal İlişki -
Bir Dişe İki Diş İlişkisi)
Tüberkül Fossa İlişkisi (Nötral ilişki - Bir Dişe Bir Diş
İlişkisi - İnterküspidasyon)
69. • Fonksiyonel tüberkülün karşıt iki dişin kenar
sırtları ve oklüzal fossaları ile temasta
• Alt orta kesici ve üst 3. büyük azı dışında tüm
dişler karşıtları ile bir dişe iki diş ilişkisindedirler.
Tüberkül-Kenar Sırtı (Marjinal Sırt)
İlişkisi
70. • Tüberkül kenar sırtı ilişkisi doğal
dentisyonda %95 oranında görülür
• "Fizyolojik Oklüzal İlişki"
• Bir dişe iki diş ilişkisi; oklüzal yüze gelen
kuvvetlerin dağıtımına ve diş
kayıplarında ark düzensizliklerine neden
olur.
71. Tüberkül kenar sırtı ilişkisinde çiğneme kuvvetlerinin
tümü dişin uzun eksenine paralel (vertikal) olarak
yönelemediğinden fonksiyona bağlı olarak dişlerde yer
değişimi ve gıda birikimi görülebilir. Bu özelliği dikkate
alınarak tüberkül kenar sırtı ilişkisinin bir ya da birkaç
dişi ilgilendiren lokal protetik rehabilitasyon
çalışmalarında uygulanması önerilmektedir.
73. Üst dişlerin fonksiyonel palatinal tüberküllerinin
karşıt alt dişler ile temas şekilleri
1) Üst 1. küçük azı dişinin
palatinal tüberkülü, alt 1.
küçük azı dişinin distal
fossası
2) Üst 2. küçük azı dişinin
palatinal tüberkülü, alt 2.
küçük azı dişinin distal
fossası
74. Üst dişlerin fonksiyonel palatinal tüberküllerinin
karşıt alt dişler ile temas şekilleri
3a) Üst 1. büyük azı dişinin
mesiopalatinal tüberkülü, alt 1.
büyük azı dişinin santral fossası,
3b) Üst 1. büyük azı dişinin
distopalatinal tüberkülü alt 1.
büyük azı dişinin distal oklüzal
kenar sırtı ve 2 büyük azı dişinin
75. 4a) Üst 2. büyük azı dişinin
mesiopalatinal tüberkülü, alt 2.
büyük azı dişinin santral
fossası
4b) Üst 2. büyük azı dişinin
distopalatinal tüberkülü, alt 2.
büyük azı dişinin distooklüzal
kenar sırtı ve alt 3. büyük azı
dişinin meziooklüzal kenar
sırtları
76. Alt dişlerin fonksiyonel bukkal tüberküllerinin
karşıt üst dişler ile temas şekilleri
1) Alt 1. küçük azı dişinin bukkal
tüberkülü, üst kanin dişinin distoinsizal
kenarı ve üst 1. küçük azı dişinin
mezial kenar sırtı
2) Alt 2. küçük azı dişinin bukkal
tüberkülü, üst 1. küçük azı dişinin
distooklüzal kenar sırtı ve üst 2. küçük
azı dişinin meziooklüzal kenar sırtı
77. 3a) Alt 1. büyük azı dişinin meziobukkal tüberkülü,
üst 2. küçük azı dişinin distooklüzal kenar sırtı ve
üst 1. büyük azı dişinin meziooklüzal kenar sırtı
3b) Alt 1. büyük azı dişinin distobukkal (orta)
tüberkülü üst 1. büyük azı dişinin santral fossası
3c) Alt 1. büyük azı dişinin distal tüberkülü, üst 1.
büyük azı dişinin distal fossası (tüberkül kenar sırtı
ilişkisinde fonksiyon dışı olarak da kabul
edilmektedir).
78. Alt dişlerin fonksiyonel bukkal tüberküllerinin
karşıt üst dişler ile temas şekilleri
4a) Alt 2. büyük azı dişinin
meziobukkal tüberkülü, üst 1.
büyük azı dişinin distooklüzal
kenar sırtı ve üst 2. büyük azı
dişinin meziooklüzal kenar sırtı
4b) Alt 2. büyük azı dişinin
distobukal tüberkülü, üst 2.
büyük azı dişinin santral
fossası
79. • Fonksiyonel tüberkülün karşıt bir dişin
fossası ile temasta
• "Tüberkül tepesi - Fossa ", "Tüberkül
yüzeyi -Fossa " ve "Tüberkülün Fossaya
Üç Noktada Teması" şeklinde ilişkide
olabilir.
Tüberkül Fossa İlişkisi
80. • En uygun ilişki türü,
tüberküllerin karşıt
fossalara üç nokta
halinde temas
durumudur.
Tüberkül-Fossa ilişkisinde bir dişe bir diş
ilişkisi vardır ve doğal dentisyonda nadir
rastlanan bir durumdur.
81. Fossalar ile birlikte kenar sırtlarına da temas eden
fonksiyonel tüberküller oblik kuvvet oluşturarak, karşıt
dişlerde pozisyon değişikliği engeller.
• Sabit ve kontrol edilebilir ilişki
• Kuvvetleri vertikal yönlendirir
• Tüberkül -Fossa ilişkisi çok sayıda dişin oklüzal
rehabilitasyonu için tercih edilmektedir.
83. Üst dişlerin fonksiyonel palatinal
tüberküllerinin alt dişlerin fossaları ile ilişkileri
1) Üst 1. küçük azı dişinin palatinal
tüberkülü, alt 1. küçük azı dişinin distal fossa
2) Üst 2. küçük azı dişinin palatinal
tüberkülü, alt 2. küçük azı dişinin distal fossa
84. 3a) Üst 1. büyük azı dişinin meziopalatinal
tüberkülü, alt 1. büyük azı dişinin santral fossası
3b) Üst 1. büyük azı dişinin distopalatinal
tüberkülü, alt 1. büyük azı dişinin distal fossası
Üst dişlerin fonksiyonel palatinal
tüberküllerinin alt dişlerin fossaları ile ilişkileri
85. Üst dişlerin fonksiyonel palatinal
tüberküllerinin alt dişlerin fossaları ile ilişkileri
4a) Üst 2. büyük azı dişinin meziopalatinal
tüberkülü, alt 2. büyük azı dişinin santral fossası
4b) Üst 2. büyük azı dişinin distopalatinal
tüberkülü, alt 2. büyük azı dişinin distal fossası
86. Alt dişlerin fonksiyonel bukkal tüberküllerinin üst
dişlerin fossaları ile ilişkileri
1) Alt 1. küçük azı dişinin bukkal tüberkülü,
üst 1. küçük azı dişinin mezial fossası ile,
2) Alt 2. küçük azı dişinin bukkal tüberkülü,
üst 2. küçük azı dişinin mezial fossası ile,
87. Alt dişlerin fonksiyonel bukkal tüberküllerinin üst
dişlerin fossaları ile ilişkileri
3a) Alt 1. büyük azı dişinin meziobukkal tüberkülü,
üst 1. büyük azı dişinin mezial fossası
3b) Alt 1. büyük azı dişinin distobukkal tüberkülü,
üst 1. büyük azı dişinin santral fossası
3c) Alt 1. büyük azı dişinin distal tüberkülü, üst 1.
büyük azı dişinin distal fossası
88. Alt dişlerin fonksiyonel bukkal tüberküllerinin üst
dişlerin fossaları ile ilişkileri
4a) Alt 2. büyük azı dişinin meziobukkal
tüberkülü, üst 2. büyük azı dişinin mezial
fossası
4b) Alt 2. büyük azı dişinin distobukkal
tüberkülü, üst 2. büyük azı dişinin santral
89. Kaynaklar
• Prof. Dr. Semih Berksun ders notları
• Dr. Habibe Öztürk Ulusoy ders notları
• Prof. Dr. Yavuz Aslan ‘Diş Anatomisi
Fizyolojisi ve Oklüzyona Giriş’
Notas do Editor
İnterproksimal aralıklar oluşur
Dişler arası temaslar sağlanır
Kapsüler ligament
Alt çene hareketleri 3 hayali eksen etrafında gerçekleşir