4. DUYGUDURUM
(MOOD)
Bireyin belli bir süre, belli
sınırlarda, belli tip bir
duygulanım içinde
bulunuşudur.
Bir başka deyişle, aşırı üzüntüden
ve bağları koparan depresyondan,
aşırı sevincin görüldüğü maniye
doğru giden duygusal karışıklıklar
bütünüdür. Bu durum ise
sonucunda duygularda
etkisizleşmeye neden olur.
5. Bu iki dönem belirtileri, karışık
olarak birlikte de ortaya çıktığı
dönem.
KARMA DÖNEM
DUYGUDURUM DÖNEMLERİ
Danışanın aşırı neşe, hareketlilik
ve büyüklük hissi yaşadığı
dönem.
MANİ DÖNEMİ
Hayattan zevk alamadığı,
çökkünlük hissettiği, durgun ve
suskun olduğu dönem.
DEPRESYON DÖNEMİ
6. DUYGUDURUM TİPLERİ
Belli sınırlar içinde
dalgalanmalar gösteren, fakat
kişinin kendisine yada
yakınlarının gözlemlerine göre
aşırılığı olmayan bir duygusal
durumdur.
NORMAL
Kişinin günlük yaşamında,
hüzün, üzüntü, elem duyguları
hakimdir.
ÇÖKKÜN/DEPRESİF
Kişinin günlük yaşamında aşırı
neşelilik, kendini aşırı iyi
hissetmesi egemendir.
TAŞKIN
Kişinin günlük yaşamında,
sıkıntı, tedirginlik, öfke ve
mutsuzluk egemendir.
SIKINTILI/TEDİRGİN
8. "Başkaları gibi bende her
zaman derin depresyonda
olduğumu hissettim, ancak
bu diğerleri ile birlikte
benim yeni bir deneyimim
gibiydi. Bir hayalkırıklığı
vardı, şimdiye kadar
bildiğim ve hayal
ettiklerimin ötesinde."
William Styron(1990)
10. Nörotisizm
Psikolojik Faktörler
Olaylara ortalamadan daha olumsuz duygusal tepki
verme eğilimindeki kişilik tipidir.
Yapılan araştırmalar neticesinde
depresyonun başlangıç özelliği olduğu
yordanmıştır.
Bulgular sonucunda, nörotisizm bireyin
genetik yatkınlığı hakkında fikir vermiştir.
11. Bilişsel Teoriler
Psikolojik Faktörler
Olumsuz düşünceler ve inançlar depresyonun
en büyük nedeni olarak görülür.
Karamsar ve öz eleştirel düşünceler
depresyonu olan bireye eziyet eder.
Beck Teorisi
Umutsuzluk
Teorisi
Ruminasyon
Teorisi
12. Beck Teorisi
Negatif şemalar ise; bireyi negatif bir bakış açısına
itecektir. Birey benliğine, dünyaya, ve geleceğe negatif
bakarak bilişsel ön yargılar geliştirir.
Psikolojik Faktörler
Depresyonla bağlantılı olan negatif 3'lüyü tartışmıştır.
Birey olumsuz pekişmiş yaşantılarını anlamlandırıp
inanç geliştirdiği takdirde negatif şemalara sahip olur.
Birbirini besleyen olumsuz şemalar ve bilişsel ön
yargılar bireyi depresyona güdüleyecektir.
14. Psikolojik Faktörler
Umutsuzluk Teorisi
Depresyonu tetikleyen en önemli şey umutsuzluktur ve
umutsuzluk bir beklenti olarak tanımlanmıştır;
-Arzuların sonuçları gerçekleşmeyecektir.
-Kişinin bu durumu değiştirmek için yapabileceği
hiçbir şey yoktur.
Bu modelde depresyonun sadece bir tipinin desteklendiği
savunulur: "Umutsuzluk Depresyonu"
Azalmış motivasyon, özkıyım, üzüntü, uyku bozuklukları,
odaklanma güçlüğü ve negatif biliş semptomları ile
tanımlanır.
Stres
Devamlı olaya
karşı geçici
nedenler
Küresel olaya
karşı özgül
nedenler
15. Negatif Yaşam
Olayları
Olay ve onun gelecek için
anlamı ya da kendisi ile
ilgili durağan toptancı atıf
Düşük benlik
saygısı gibi diğer
bilişsel faktörler
Umutsuzluk
Belirli belirtiler
tarafından tanımlanan
depresyonun alt tipi
Umutsuzluk Teorisi
16. Psikolojik Faktörler
Ruminasyon Teorisi(Nolen-Hoeksama,1991)
Tekrar tekrar üzgün deneyim ve düşünceler
üzerinde durmak, aynı konu üzerine tekrar tekrar
kafa yormak olarak tanımlanmıştır. Bu durumun
depresyon riskin arttıracağı öne sürülmüştür.
Depresyonun başlangıç semptomlarından görülür.
Kadınlar daha çok ruminasyon yaptıklarından dolayı
depresyon riski kadınlarda fazladır. Ruminasyon-
cinsiyet arasında korelasyon bulunduğu için cinsiyet-
depresyon ilişkisi hakkında yordayıcıdır.
20. DSM-V- TANILARI
BAŞLICA
ÖZELLİKLER
Majör Depresif Bozukluk 2 hafta içinde beş ya da daha fazla depresif belirtiler,
üzüntülü duygudurumunun ya da zevk kaybının dahil
olduğu belirtiler
Süreğen Depresif Bozukluk
(Distmi)
2 yıllık süre içinde zamanın yarısında görülen, düşen
duygudurumu ve en az iki depresyon belirtisi
Adet Öncesi Disforik
Bozukluk
Adetten önceki haftada depresif ya da fiziksel belirtiler
Yıkıcı Duygudurum
Düzensizlik Bozukluğu
10 yaşından önce başlayan en az 1 yıl devam eden,
yineleyen öfke patlamaları
İki uçlu(Bipolar) I Bozukluk Hayatında en az bir manik dönem
İki uçlu(Bipolar)II Bozukluk Hayatında en az bir kere hipomanik ve bir kez
majör depresif dönem
Siklotimi(Döngüsel)
Bozukluk
2 yıl hipomanik ve depresif dönemlerin
olmadığı, tekrarlı olarak yükselem ve düşen
duygu değişimleri
21. DEPRESİF BOZUKLUKLAR
Tek Dönemli Majör Depresif Bozukluk
Süreğen Depresif Bozukluk (Distimi,
Kronik Alt Tip)
Tekrarlayan Majör Depresif Bozukluk
Adet Öncesi Disforik Bozukluk
Yıkıcı Duygudurum Düzensizlik Bozukluğu
22. DEPRESİF
BOZUKLUK NEDİR?
Sürekli üzüntü ve ilgi kaybına neden
olan bir duygu durum bozukluğudur.
Birinci basamakta en sık görülen
psikiyatrik hastalıktır.
Sözlük anlamıyla: Bunalım - Uyaranlara karşı
duyarlılığın, iş yapabilme gücünün, kendine
güvenin azalarak; karamsarlığın,
umutsuzluğun güçlenmesiyle ortaya çıkan
ruhsal bozukluk, ruhsal çöküntü durumudur.
23. GENEL GÖRÜNÜM VE DIŞA VURAN DAVRANIŞ
Depresif Bozuklukta Ruhsal Bulgular
Hareketlerde yavaşlama, durgunluk
Baş öne eğik, omuzlar çökük bir postur
Alın ve yüz çizgileri belirgin, üzüntülü, kederli,
sıkıntılı, tedirgin bir yüz görünümü
Katatoni, psikomotor yavaşlama,
psikomotor ajitasyon
KONUŞMA VE İLİŞKİ KURMA
Alçak ses tonuyla ve yavaş ritmde konuşma
İlişki kurmada güçlük, ağır durumlarda hiç
konuşmama
24. Depresif Bozuklukta Ruhsal Bulgular
DÜŞÜNCE AKIŞI(ÇAĞRIŞIMLAR)
Düşünce akışında yavaşlama, %10’unda durma
DÜŞÜNCE İÇERİĞİ
Kendine, geleceğe ve dünyaya karşı olumsuz
bakış
Çaresizlik, umutsuzluk, karamsarlık
Yetersizlik, değersizlik, işe yaramama düşünceleri
Ölüm düşünceleri ( hastaların 2/3’inde)
Bedensel yakınmalar (%25)
Küçüklük, kötülük görme ve nihilistik sanrıları
25. Depresif Bozuklukta Ruhsal Bulgular
DUYGUDURUM
BİLİŞSEL YETİLER
Çökkün Duygudurum
Bunaltı (sabah bunaltısı tipik)
Zevk alamama (Anhedoni)
Bilinç ağır durumlarda bulanık gibi görülebilir.
Yalancı demans (psödodemans)
Dikkati toplamada güçlük
Ağır durumlarda algı bozukluğu
26. Depresif Bozuklukta Ruhsal Bulgular
FİZYOLOJİK ÖZELLİKLER
Uyku bozukluğu
İştah bozuklukları
Enerji kaybı, çabuk yorulma
Kabızlık, ağrılar, bulantı
Cinsel isteksizlik
27.
28.
29. MAJÖR DEPRESİF
BOZUKLUK
Psikotik özellikli depresif temalı sanrılar
(suçluluk, hastalık, ölüm, cezalandırılma)
Diğer depresif bozukluklara kıyasla
özkıyım riski 5-6 kat fazla.
Dönemseldir(Epizodik). Belirtiler bir dönem
görülür, daha sonra görülmez.
Epizodlar tekrarlama eğilimindedir. Her yeni
epizod bir sonrakinin görülme olasılığını %16
arttırır.
30. MAJÖR DEPRESİF BOZUKLUK (DSM V)
Üzüntülü duygu durumu ya da her zamanki etkinliklerle
ilgili zevk kaybı. En az 5 belirti;
Çok fazla ya da az uyuma
Psikodevinsel ajitasyon ya da yavaşlama
Ağırlık kaybı ya da iştahta değişme
Enerjinin kaybedilmesi
Değersiz ya da aşırı suçlu hissetme
Odaklanma, düşünme ya da karar alma güçlüğü
Yineleyen ölüm ya da özkıyım düşünceleri
Belirtiler 2 hafta boyunca neredeyse her gün,
günün büyük bölümünde bulunmaktadır. Belirtiler
önemli bir kayba karşı gösterilen normal tepkiden
farklı ve şiddetlidir.
35. En az 2 yıllık süre için, zamanın
yarısından fazlasında depresif hissetme
ya da etkinlik ve eğlencelerden çok az
zevk alma söz konusudur.
SÜREĞEN(UZUN SÜRELİ)
DEPRESİF BOZUKLUK (DİSTMİ)
Bu bireyler kronik depresiftirler.
DSM IV'te MDB, Distmiden ayrıdır, lakin DSM V
kriterlerinde bu ayrım yapılamaz ve bu iki kronik form
birleştirilmiştir.
36. Yapılan boylamsal bir
araştırma sonucunda 10 yıl
içinde distimi olan
bireylerin %95'inde MDB
geliştiği gözlenlenmiştir.
Bu da 2 ayrı ölçüt
geliştirmekten ziyade,
sürecin kronikliğine vurgu
yapacak şekilde tek çatıda
birleştirilmiştir.
37. SÜREĞEN(UZUN SÜRELİ) DEPRESİF
BOZUKLUK(DSM V)
Günün büyük bir bölümünde, yarısından fazla, en az 2
yıllık süre çökkün duygudurumunun görülmesi(çocuk
ve ergenlerde 1 yıl). Bu süre esnasında aşağıdakilerin
en az ikisinin varlığı;
İştahta azalma ya da aşırı yeme
Çok fazla ya da az uyuma
Kendine güvenin zayıflaması
Düşük enerji
Odaklanma ya da karar almada güçlükler
Umutsuzluk duyguları
Bu
semptomların
görülmediği
2 aydan daha
uzun süre
olmamıştır.
40. ADET
ÖNCESİ
DİSFORİK
BOZUKLUK
(DSM V)
A. Geçen yıl boyunca adet
döngülerinin çoğunda,
adetlerden önceki hafta B ve C
şıklarında en az 5 belirti
bulunur. Adetin başlaması ile
birkaç gün devam eder, adetten
sonraki hafta belirtiler çok
azalır.
42. ADET
ÖNCESİ
DİSFORİK
BOZUKLUK
(DSM V)
Her zaman ki aktivitelere
azalan ilgi
C.Aşağıdaki belirtilerden en
az biri bulunur.
Odaklanma güçlüğü
Enerji eksikliği
İştahta değişme, aşırı yeme
yada bazı yiyecekleri aşerme
Çok fazla ya da az uyuma
Fiziksel belirtiler, örneğin;
göğüste duyarlılık,
eklemler/kaslarda ağrı vb.
43. Belirtiler, önemli strese
ya da işlevsellikte bozulmalara yol açar.
Belirtiler, başka bir duygudurum ya da anksiyete
bozukluklarında ya da kişilik bozukluklarında
görülmez.
Günlük olası durumları ve belirtiler iki döngü
boyunca teyit edilir.
44. Öfke patlamaları haftada en az 3 kez ortaya çıkma
eğilimindedir.
Öfke patlamaları arasında yaşanan olumsuz
duygudurumu, çoğu günlerde başkalarınca
gözlemlenebilir.
Davranışsal ya da sözel öfke dışavurumlarını içeren,
yenileyen şiddetli öfke patlamaları yada kışkırtan durumla
öfke patlamalarının yoğunluğu orantısızdır.
Yıkıcı Duygudurum Düzensizlik
Bozukluğu(DSM V)
Öfke patlamaları, gelişim düzeyi ile tutarsızdır.
45. Yıkıcı Duygudurum Düzensizlik
Bozukluğu(DSM V)
Bu belirtiler, en az 12 aydır bulunmaktadır ve belirtilerin
görülmediği aydan daha uzun bir süre yoktur.
Öfke patlamaları ve olumsuz duydurumu, en az iki
ayrı mekanda ve bu ortamların en azından birinde
şiddetli olarak görünür.
Yaşı 6 ya da daha fazladır.(Ya da gelişimi bu düzeye eşittir.)
Başlangıcı 10 yaşından öncedir.
Yükselen duygudurumu ve en az 3 mani belirtisinin
bulunduğu 1 günden fazla süren belirgin bir dönem
olmamıştır.
46. Bu tanı, karşıt olma, karşı gelme
bozukluğu, aralıklı patlayıcı öfke bozukluğu
veya iki uçlu(bipolar) bozukluk ile bir arada
olmaz.
Yıkıcı Duygudurum Düzensizlik
Bozukluğu(DSM V)
Davranışlar, MDB sırasında ortaya
çıkmamaktadır.
48. PSİKOTERAPÖTİK GİRİŞİMLER
Hafif- orta derecede major depresif
bozukluğun başlangıç tedavisi
olarak tek başına etkin psikoterapi
yeterli olabilir.
Hekim terapi ve izlemin sıklığını;
psikoterapinin tipi ve hedefleri, terapötik
ilişki kurulması ve gelişmesi için gereken
süre, tedavi uyumunu izleme ve intihar
riskini izlemek veya fark etmek için
gereken süreye göre belirlemelidir.
Bu hizmetlerin karşılanması birinci
basamakta olası değilse, uzmanlaşmış ruh
sağlığı hizmetlerine yönlendirme
endikasyonu vardır.
49. KİŞİLER ARASI PSİKOTERAPİ
Terapinin temeli; kişiler arası rol
değişimlerini, çatışmaları, kayıpları ve
kişiler arası izolasyon gibi başlıca
problemleri incelemektir.
Depresyonun yakın ilişkilerdeki kişiler
arası problemlere bağlı olduğu fikri
üzerine tedavisini temellendirir.
BDT gibi KPT'de genellikle kısa solukludur.
Birçok araştırmanın sonucunda; KPT'nin
MDB üzerinde rahatlatıcı etkilerinin
bulunduğu, iyileşmeden sonra etkilerinin
devam ettiği ve nüksün önlendiği
saptanmıştır.
50. Tipik olarak kişinin kendi sorunu hakkında kendi
duygularını tanımlaması, önemli kararlar vermesi ve
problemle ilgili sorunları çözmek için değişiklik
yapması gibi sorunu çözmesine yardımcı olacak bir
ya da iki konu üzerine odaklanması sağlanır.
51. KİŞİLER ARASI PSİKOTERAPİ
Teknikler
Kişiler arası sorunların tartışılması
Cesaretlendirme
Sözel ve sözel olmayan iletişimin
geliştirilmesi
Daha tatmin edici davranış modelleri
oluşturma
52. BİLİŞSEL TERAPİ
Depresyon, negatif şemalara ve bilişsel
önyargılara sebep olmaktadır. Terapi sürecinin
odağı bu temele göre kurulur.
Terapist depresyondaki bireyin kendisi hakkında
bakış açılarını değiştirmeyi amaçlar. Ayrıca davranış
aktivasyonu ile bireyi keyif alabileceği aktivetelere
cesaretlendirmekte sürecin bir diğer parçasıdır.
Bu maksatlar akabinde, danışanın kendisi ve
hayat hakkında olumlu düşünceleri güçlendirilir.
BT sonucunda depresif semptomların etkisinin
hafifletildiği anlaşılmıştır ve süreç sonunda durum
tekrar nüksetse bile birey kendi baş etme
mekanizmasını öğrenmiş konumda olur.
53. BİLİNÇLİ FARKINDALIK TEMELLİ
BİLİŞSEL TERAPİ
Depresif bozukluklarım tekrar etme yatkınlığı vardır.
Bu terapi yöntemi nüks eden depresif bozukluğun
önüne geçmeyi amaçlar.
BFBT'nin amacı bireyin depresyona gireceği zamanı
tanımayı ve bir "merkezileştirm" algısını
benimsemeyi öğretmektir.
Meditasyon gibi birçok strateji kullanılarak kişilere,
zamanla depresyon ile ilgili duygu ve
düşüncelerinden bağımsız bir ilişki geliştirmeleri
öğretilir.
54. DAVRANIŞ AKTİVASYON TERAPİSİ
Amaç olumlu pekiştireçlerin sayısını arttırarak
depresyon döngüsünü kırmak, geri çekilme ve
kaçınmayı engellemektir.
Bireyin hayatındaki olumsuz pekiştireçlerin
depresyon risk faktörlerini arttırdığı düşüncesi
üzerine temellenir.
Yapılan çalışmalar neticesinde DA'nın MDB'yi
hafiflettiği ve 2 yıllık izleme süresi boyunca nüksü
önlediği ortaya koyulmuştur.
56. İKİ UÇLU(BİPOLAR)
BOZUKLUK
İki Uçlu (Bipolar) I Bozukluğu
İki Uçlu(Bipolar) II Bozukluğu
Siklotimik Bozukluk
Maddenin/İlacın Yol Açtığı
İkiuçlu ve İlişkili Bozukluk
Başka Bir Sağlık Durumuna Bağlı
İkiuçlu ve İlişkili Bozukluk
57. BİPOLAR BOZUKLUK TANIMI
Bipolar bozukluk iki ayrı hastalık
dönemleriyle karakterize bir ruhsal
bozukluktur. Bu hastalık dönemlerinin bir
tanesinde taşkınlık(mani), diğerinde ise
çökkünlük(depresyon) söz konusudur.
Birbirine zıt mani ve depresyon, duygudurum
bozukluğu sürecinde alevlenme ve yatışmalarla
birbirini seyreder.
58. NEDENLERİ
Hastalıkta %66'lık bir
oranla genetik faktörler
etki gösterir.
GENETİK FAKTÖR
Stresli veya travmatik yaşantılar
bipolar bozukluğun ilk evresinin
ortaya çıkmasına veya ilerleyen
evreyi tetiklemeye yol açabilir.
YAŞANTISAL FAKTÖR
Beyinde hücreler arası iletiyi
sağlayan kimyasal maddelerin
taşınmasıyla veya düzeylerinin
değişmesiyle ortaya çıkan
duygudurumun düzenlemesinin
bozulması
NÖROLOJİK FAKTÖR
60. MANİK VE HİPOMANİK EPİZODLAR(DSM V)
Belirgin bir biçimde taşkın ya da asabi duygudurumu
Etkinliklerde ya da enerjide anormal artış
Aşağıdakilerden en az üçünde(asabi duygudurum varsa
dördünde) başlangıçtan itibaren fark edilebilir değişmeler
Amaca yönelik etkinliklerde veya psikodevinsel
uyarılmada artış
Alışılmışın dışında konuşkanlık
Azalan uyku gereksinmesi
Dikkat dağınıklığı, dikkatin kolayca kayması
61. MANİK VE HİPOMANİK EPİZODLAR(DSM V)
Şişirilmiş benlik saygısı; özel yetenekleri ve becerilerinin
olduğuna inanma
Uçuşan düşüncelerle ya da öznel izlenimlerle
ilgili yarışan düşünceler
Günün çoğunda, neredeyse her gün bu belirtiler görülür.
62. MANİK VE HİPOMANİK EPİZODLAR(DSM V)
Belirtiler, belirgin bir sıkıntıya ya da işlev
bozukluğuna neden olur.
Hipomanik epizod için;
Manik epizod için;
Belirtilerin en az 1 hafta sürmesi: Hastaneye
yatırılması gerekir ya da psikoz görülür.
Belirtiler en azından son 4 gündür bulunmaktadır.
İşlevsellikte belirgin değişiklikler bulunmalıdır; bu
değişiklikler, diğerleri tarafından gözlenebilir. Ancak
belirgin değildir.
Psikotik belirtiler yoktur
63. Genel görünüm ve dışa vuran davranışlar
Konuşma
BELİRTİ VE BULGULAR ( MANİ )
Canlı, çok hareketli, aşırı güvenli davranışları ve
abartılı, renkli giyim dikkat çeker.
Hasta dağınık, yorgun ve bitkin durumda olabilir.
Hasta kendini “iyi” hissettiğinden Doktora gelmeyi
kabul etmez.
Konuşması yüksek sesli, hızlı ve artmıştır.
Konuşma basınçlıdır; araya girmek, bir yorum
yapmak ve soru sormak mümkün olmayabilir.
64. Duygulanım
BELİRTİ VE BULGULAR ( MANİ )
Duygulanımlarında coşku, aşırı neşe (öfori)
Sıklıkla da öfke egemendir.
Tek başına neşe nadir görülür.
Duygudurumda oynamalar (labil affect)daha sıktır.
Mani döneminde uyku gereksinimi azalır.
Bedensel Ve Fizyolojik Belirtiler
Yeme isteği artsa bile hasta yemek yemeye vakit
bulamayıp zayıflayabilir.
Cinsel istek artar.
65. Bilişsel Yetiler
BELİRTİ VE BULGULAR ( MANİ )
Bilinç açık, yönelim, bellek ve algılama genelde
yerindedir.
Giderek dikkatini toplamakta zorlanır.
Hastanın dikkati bir uyarandan diğerine kolayca
kayar.
İllüzyon ve halüsinasyonlar görülebilir.
66. Düşünce içeriği genelde benlik kabarmasını yansıtır.
– Büyüklük düşünceleri
– Büyüklük sanrıları
Düşünce
BELİRTİ VE BULGULAR ( MANİ )
Çağrışımlar hızlanmış ve artmıştır.
Bazen konuşma hızı düşünce hızına yetişemez.
Konudan konuya atlar.Fikirler hızla birbirini izler
(fikir uçuşması)
67. Hareketlerinde artma ve hızlanma belirgindir.
Hareketler
BELİRTİ VE BULGULAR ( MANİ )
Yorulmak bilmez
Kendini tehlikeye atabilecek davranışlar gösterebilir.
Düşüncesiz iş yatırımlarına girişebilir
Kendisi için sosyal açıdan uygun olmayan cinsel
eylemlere kalkışabilir.
69. İki Uçlu (Bipolar) I Bozukluğu
Mani döneminin öncesinde ya da sonrasında
hipomani ya da majör depresyon dönemi
bulunabilir.
Birey son zamanlarda mani geçirmiş
olmasa bile tanısı hala İki Uçlu I
bozukluğudur.
Tanı konabilmesi için bir mani dönemi
yeterlidir.
BB epizodunun tekrarlanma oranı
MDB'ye göre daha yüksektir.
70. İki Uçlu (Bipolar) II Bozukluğu
Hastalığın gidişi sırasında bir mani
döneminin varlığı, İkiuçlu II
Bozukluğu tanısı konmasını engeller.
Depresyon ve hipomani atakları ile seyreden
tiptir. Tip II tanısı koymak için “mani” olarak
belirlenen bir atak olmaması buna karşılık en az
birer depresif ve hipomanik atak gerekir.
Tanı ölçütlerini karşılayabilmesi için, major
depresyon dönemi en az iki hafta, hipomani
dönemi en az dört gün sürmelidir.
71. Siklotimik Bozukluk
Başlıca özelliği; birbirinden ayrı ve çok sayıda,
hipomani belirtilerinin olduğu zaman dilimlerini ve
depresyon belirtilerinin olduğu zaman dilimlerini
içeren, süreğen, dalgalanan bir duygudurum
bozukluğunun olmasıdır.
Tanı konabilmesi için, en az 2 yıldır sürüyor olması
ve bu sürede en fazla iki ay sürekli iyi
kalınabilmelidir.
Semptomların görülmediği 2 aydan uzun
dönem olmamıştır.
74. Maddenin/İlacın Yol Açtığı İkiuçlu ve
İlişkili Bozukluk
Bu durum antidepresan ya da diğer tedavilerden sonra
ortaya çıkmış, ilacın fizyolojik etkileriyle ortaya
çıkmışsa maddenin/ilacın yol açtığı iki uçlu ya da
ilişkili bozukluk denmez.
Maddenin ya da ilacın yol açtığı, klinik görünüme
egemen olan, kabarmış, taşkın ya da çabuk kızan,
olağan dışı ve sürekli bir duygudurumun olduğu
belirgin bir dönemin olmasıdır.
75. Başka Bir Sağlık Durumuna Bağlı
İkiuçlu ve İlişkili Bozukluk
Başka bir sağlık durumuna bağlanabilen,
klinik görünüme egemen olan, kabarmış,
taşkın ya da çabuk kızan, olağan dışı ve
sürekli bir duygudurumun olduğu belirgin
bir dönemin olmasıdır.
77. İKİ UÇLU
BOZUKLUĞUN
BİLİNEN BİR
TEDAVİSİ
YOKTUR.
HER HASTAYA GÖRE
DOKTORUYLA ORTAKLAŞA
TEDAVİ PROGRAMI
HAZIRLANIR.
İLAÇ TEDAVİSİ
KÖTÜ BESLENME, ALKOL VE
MADDE KULLANIMINDAN
UZAKLAŞMA
HASTALIĞIN SEYRİ
HAKKINDA BİLGİLENDİRME
POZİTİF DÜŞÜNME VE
STRESLE BAŞ ETME
BECERİSİ KAZANDIRMA
78. HASTAYA GÜNLÜK HAYATI İÇİN
TAVSİYELER
Arkadaşlarınız ve aile bireylerinizle rahatsızlığınızı
paylaşın.
Mümkün olduğunca düzenli uyku uyuyun.
İşte ve evde stresinizi azaltın.
Alkolü azaltın, mümkünse tüketmeyin
Düzenli besin alın, egzersiz ve nefes egzersizleri yapın
Öfke, depresyon gibi duygularla teker teker başa
çıkmayı öğrenin