SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 10
DİL VE İLETİŞİM
İnsanlar çeşitli duygularını,düşüncelerini,gereksinmelerini,isteklerini birbirlerine iletmek ,benzer biçimde
diğer insanlarında çeşitli özelliklerini öğrenmek için iletişime girmek zorundadırlar. Günlük yaşamın
karmaşık sorunlarını insanlar iletişime girerek çözerler.Duygularını, düşüncelerini aktarırlar,olayları
anlatırlar,düşlerini ortaya koyarlar,gelecekle ilgili planlarını söylerler. Tüm bu etkinlikler insanlar arasındaki
çeşitli etkinliklerle gerçekleştirilir.
İnsanlar arasındaki bu tür etkileşimler yeni bilgilerin aktarılmasını,o toplum için önemli olan kültürel
özelliklerin sürmesini, kuşaktan kuşağa geçmesini sağlar.Bu etkinlikler dil kavramıyla anlatım bulur. Dil,
insanlarda bir etki yaratan,uyaran özelliği taşıyan sembollerden oluşmuş soyut bir sistemdir.Sembol, çeşitli
kavramları,nesneleri,olayları simgeleyen ortak anlam taşıyan uyaranlardır.Semboller sözlü olabildiği gibi
yazılı işarete(yazı,karikatür) dayalı da olabilir.
Dilin işlev görebilmesi için, onu kullanan kişiler arasında bazı ortak özelliklerin olması ve tanınması gerekir.
Dil insanlar arasında bir bilginin aktarılmasını sağlamalı,semboller iletilen kişide bir etki yaratmalı ve
bunları kullanan kişiler için semboller belli bir anlam taşımalıdır.Konuşma dili ile ortamda bulunmayan bir
nesne ya da olay anlatılabilmeli,geçmişte olmuş ya da gelecekte olabilecek olaylar aktarılabilmelidir.Ayrıca
konuşma dilindeki semboller bir araya getirilerek yeni anlam taşıyan kavramlar türetilebilmelidir.
İnsan kültürü olan tek canlıdır. Bunun nedeni insanların konuşma dilinin olmasıdır.Diğer hayvanların bazı
türlerinde insanlar gibi toplu halde yaşamalarına,sınırlı sayıda da olsa sembol kullanmalarına karşın bir
kültürleri yoktur. Çünkü bunlarda bir kültür yaratacak ve kültürün öğelerini kuşaktan kuşağa aktaracak bir
dil gelişmemiştir.
KONUŞMA DİLİNİN GELİŞMESİ
Konuşma dili,insan seslerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan belirli bir yapısı ve kuralları olan soyut bir
sistemdir.Bir bebek doğduktan sonra ilk sesi ağlayarak çıkartır. Bir bebeğin ağlaması belli bazı duygularını
ya da gereksinmelerini gösterse de konuşma dili açısından bir anlam taşımaz. Bebeğin ağlaması annede
özel bir anlam oluşturabilir fakat diğer insanlarda aynı anlamı oluşturmaz. Bebek doğduktan sonra çeşitli
sesler çıkartır. Erişkinler için bu sesler çok anlam taşımasa da bunların çevresel uyaranlara karşı bir tepki
olduğu saptanmıştır. 1. yaş içinde çocuk kendiliğinden bazı sesler çıkarmaya giderek çevresindeki
erişkinlerin konuşmalarına benzer sesler çıkarmaya başlar.Zamanla bu sesler erişkinlerinkine daha çok
benzer ve anlamlı olmaya başlar.Çevresindeki erişkinler bu seslere çeşitli tepkiler gösterirler, bazı sesleri
pekiştirirler. Bunun sonucunda çocuk o sesleri daha çok yineler. Bunlar olurken çocuğun duygusal ve
davranışsal iletişim becerileri de gelişmektedir.Çocuklar 2 yaşına doğru iki sözcükten oluşan cümleler
kurarlar.2 yaşından 5 yaşına kadar olan dönem konuşma dilinin en hızlı geliştiği dönemdir.Çocuklar bu
dönemde uzun cümleler kurmaya başlar,sözcük dağarcıklarını zenginleştirirler.
KONUŞMA DİLİ VE DÜŞÜNME

Konuşma diliyle düşünme süreci arasındaki ilişkiyle ilgili çeşitli görüşler öne sürülmüştür burada bunların
sonuçları verilecektir.
Düşünme işlevinde sözlü olmayan sembollerin kullanıldığı bilinmektedir. Çeşitli algılarla oluşan imgeler,
şekiller gibi içsel semboller düşünme sürecinde rol oynarlar. İçsel sembollerin anlamlandırılmasında ise
konuşma dilindeki sözcüklerin,kavramların,sembollerin önemi büyüktür.Konuşma diliyle düşünme
arasındaki ilişki bir iç içeliği gösterir.Düşünmek sessiz konuşmak, konuşmak düşünceleri
seslendirmektir.Karşılıklı bir ilişki olduğu kabul edilmekle birlikte birbirlerini etkilemeleri eşit oranda değildir.
Dil düşünceleri aktarmada önemlidir, algısal süreçleri etkiler,fakat düşüncenin içeriğini tümüyle belirlemez.
Düşünme sürecinde yeni bir sonuç ortaya çıkmış ve bunun konuşma dilinde sembol olarak karşılığı yoksa
düşünme süreciyle yeni bir sözcük veya kavram yaratılır.Düşünme sürecinin ürünleri konuşma diliyle dışa
yansıtılır.,düşüncelerin yansıtılması için dil gereklidir.Fakat dil içsel sembolleri yaratmada her zaman yeterli
olmayabilir.
KONUŞMA DİLİNİN YAPISI
Tüm konuşma dilleri belli temel seslerden oluşur. Bu temel sesler sesli ya da sessiz harflerdir. Bunların tek
başlarına bir anlamları yoktur. Konuşma dilinin bir anlam farkı oluşturan ses birimine fonem denir. Konuşma
dilinde yer alan sesli ve sessiz her harf birer fonemdir. Birden çok fonemin birleşmesinden oluşan ve
konuşmanın anlamlı en küçük birimine morfem denir. Morfemler heceler ya da bir heceli sözcüklerdir.Bazı
morfemler ya da birden çok morfem tek başlarına anlamlı yapılar oluştururlar.bu yapılara sözcük
denir.Sözcüklerin bir dilin gramer kurallarına göre dizilerek oluşturdukları bir yargı bildiren yapılara cümle
denir.Dilbilimciler cümlelerin incelenmesinin salt gramer kurallarına göre yapılmasının yetersiz olacağını öne
sürerler. Onlara göre böyle bir incelemede konuşanın niyetinin de göz önüne alınması gerekir.
Cümlenin yapısı
1.Yüzeysel yapı: bir cümledeki sözcüklerin gramer kurallarına uygun olarak dizilip dizilmemeleri o cümlenin
yüzeysel yapısını oluştur.
2.Derin yapı: bir cümleyi oluşturan sözcüklerin simgelediği kavramlar arasındaki ilişkiyi gösterir.bir başka
deyişle söylenenin altında yatan anlamı gösterir.
İLETİŞİM
İnsan toplumsal bir varlık olarak sürekli diğer insanlarla etkileşimde bulunmak zorundadır. İnsanlar bu
ilişkilerle sevgi,saygı,ait olma,duygularını ve düşüncelerini anlatma,kendini ve başkalarını tanıma
gereksinmelerini karşılar.İletişim günlük yaşamın her alanında gerekli ve önemli bir süreçtir.İnsantoplumsal
rollerini ve sorumluluklarını iletişim aracılığıyla gerçekleştirir. İletişimin birden çok amacı ve işlevi olmakla
birlikte en dar anlamda amacı bilginin taşınmasıdır.İletişim kişiler ya da gruplar arası ileti
aktarımıdır.İletişim,iki birim arasındaki her türlü bilgi alışverişidir.İletişim insanlar ya da grupların birbirlerini
etkilemek için ortaya koydukları her türlü bilgi alışverişidir.yukarıdaki tanımların ortak noktası bir iletinin bir
başka kişi ya da gruba herhangi bir biçimde aktarılmasıdır.Bu iletiyle karşıdaki kişide bir etki yaratılmak
istenir.
İletişim Sürecinin Öğeleri

Herhangi bir iletişimde bulunabilmemiz için karşımızda bir kişinin ya da bir grubun olması gereklidir.
Karşımızdakine gönderilecek bir ileti, iletinin gönderildiği bir kanal ve tüm bunların yer aldığı bir ortam
gereklidir.Bir iletişimin olması için bazı koşullar yerine getirilmelidir. Bir kişi bir başka kişi ya da bir grupla
iletişim kurabileceği gibi iletişim kitle iletişimi de olabilir.İki ya da daha çok insan arasında karşılıklı iletilerle
kurulan iletişim sürecine kişiler arası iletişim denir.Bu etkileşim sürecinin öğeleri şunlardır.
1.Gönderici(kaynak): İletmek istediği bir iletisi olan, bir iletişim başlatan, iletiyi düzenleyen ve alıcıya
gönderen kişi ya da gruptur.Kişiler arası iletişimde gönderici bir kişi ya da bir gruptur. Kitle iletişiminde ise
gönderici cansız nesnelerdir(gazete, televizyon).Göndericinin bir iletişim sürecini başlatabilmesi için yeterli
bilgi ve beceriye sahip olması,iletiyi gerçeklere ve alıcının sosyokültürel düzeyine uygun biçimde
düzenlemesi gerekir.
2. İleti(mesaj): Göndericinin alıcıya iletmek istediği bilgiler, duygular,düşünceler,isteklerdir. İletiler alıcının
yaşına,cinsiyetine,eğitim düzeyine,toplumsal statüsüne,içinde bulunduğu ruhsal-toplumsal duruma uygun
olmalıdır.İletiler sözlü,yazılı, çeşitli sesler,semboller,jestler,mimikler, beden hareketleri biçiminde
olabilir.İletilerin altta yatan derin anlamları görünürdeki anlamlarından daha çok ve daha önemlidir.Ses
tonu,iletilerin söylenme biçimi,vurgulamalar anlamı değiştirebilir. Sessizlik te bir ileti ve iletişim yolu olarak
kabul edilir.
3.Kanal: Gönderici ile alıcı arasında yer alan iletinin gönderilme ve alınma yollarıdır. Kanallar
görsel,işitsel,dokunsal nitelikte olabilir. Gerek kişiler arası iletişimde gerekse kitle iletişimde birden çok
kanal kullanılabilir.Bu durum iletinin algılanmasını kolaylaştırır.
4.Alıcı(hedef): Göndericinin bir iletiyi gönderdiği ve üzerinde bir etki yaratmak istediği kişi ya da gruptur.
Alıcı gönderilen iletiyi alarak yorumlar. İletişimin etkin olabilmesi için alıcının da gönderici gibi etkin bir rolde
olması beklenir. Bu, alıcının geri bildirim vermesi demektir.Alıcının iletiyi yorumlamasında gerek kendisinin
gerekse iletinin özelliklerinin önemi vardır.
5.Geribildirim(feedback): Alıcının iletiyi alarak değerlendirdiğini ve yorumladığını gösteren iletiyi aldıktan
sonra göndericiye yanıt vermesidir.Alıcı iletiyi yorumladıktan sonra bir duygu, bir düşünce ya da bir
davranış ortaya çıkar,bunlara uygun olarak göndericiye bir yanıt verir.Geribildirimin olması iletişim sürecinin
istenen biçimde gerçekleştiğini gösterir.
6. Ortam: İletişim sürecinin gerçekleştiği yerin ve zamanın özelliklerini gösterir.
İLETİŞİM SÜRECİ MODELLERİ
İnsanlar genel olarak bir konunun anlaşılmasını kolaylaştırmak için, o konuyu basitleştiren çeşitli modeller
Geliştirirler.Bu basitleştirilmiş modeller yararlı olmakla birlikte her şeyi tam olarak göstermemeleri bir
eksiklik olarak düşünülür.
1.Bir yönlü iletişim:amacın göndericinin alıcıya bir bilgi aktararak onda bir etki yaratmak olduğu iletişim
sürecidir.Burada gönderici etkin roldedir.,onun için önemli olan iletiyi alıcıya iletmektir. Alıcı edilgen
roldedir.,iletişim sürecini etkilemez ve ondan geri bildirim verilmesi beklenmez.askerlikte üstün asta emir
vermesi bu tür bir etkileşim sürecine örnektir.
2. İki yönlü iletişim: Burada iletişim sürecine hem göndericinin hem de alıcının etkin olarak katıldığı görülür.
Gönderici iletiyi göndermekle kalmaz, alıcıdan geri bildirim vermesini bekler.Geribildirimin verilmesi alıcının
iletiyi alarak değerlendirdiğini ve yorumladığını gösterir. Gönderici iletiyi ve kendini bu geri bildirime göre
yeniden değerlendirir.
3. Çok yönlü iletişim: Göndericinin ve alıcının birbirini karşılıklı olarak aynı zamanda etkiledikleri iletişim
sürecidir. Çok yönlü iletişim sürecinde iletişime katılanların ikisi de hem gönderici hem de alıcıdır.İkisi de
birbirlerine hem ileti gönderir hem de geri bildirim verirler. Her iki tarafta etkin roldedir. Bunlardan hangisinin
gönderici hangisinin alıcı olduğunu ayırt etmek güç olduğu gibi gerekli de değildir.
İLETİŞİM TÜRLERİ
1.Sözlü iletişim: Konuşma dili iletişimin temel araçlarından biridir ve salt insanlara özgüdür. İnsanların
kullandığı semboller arasında sözcükler en üst düzeyde olanlar ve en çok kullanılanlardır. Sözcükler
aracılığıyla birey kendini ortaya koyabilir,başkalarının davranışlarını etkileyebilir. Sözlü iletişimi gerek
günlük yaşamımızda gerekse meslek yaşamımızda kullanmak zorundayız. Bu nedenle sağlık elemanları
sözlü iletişimi iyi bilmeli ve uygulamalıdır.
2. Sözsüz iletişim: Bireyin duygularını,düşüncelerini,isteklerini karşısındakine bilinçli ya da bilinçdışı olarak
çeşitli araçlarla iletmesidir.Sözsüz iletişim toplumun kültürüyle ilgilidir.Sözsüz iletişim araçları arasında
görünüş,yüz anlatımları, el ve baş hareketleri, göz hareketleri,dokunma,dinleme,sessizlik,iki kişi arasındaki
uzaklık sayılabilir.genellikle sözlü iletişime eşlik ederler.Böylece sözlü iletişimin etkisini arttırabilir,azaltabilir
ya da tam tersi bir etki yaratabilir.
ETKİN İLETİŞİMİN KOŞULLARI


İletişim sürecinin etkinliği bazı özelliklerin olmasına bazı koşulların sağlanmasına bağlıdır.
1.Sembollerin anlamı: etkin iletişim için kullanılan sembollerin herkes için aynı anlamı
taşıması gereklidir.
2.Dilin kullanılması. Kullanılan dil açık ve yalın olmalı,özel bir dalla ilgili terimleri
kullanmaktan kaçınılmalıdır.
3. Gözlem yapma: iletişime katılanlar birbirlerinin kullandıkları sözsüz iletişim araçlarını
gözlemeli,bunlarla ilgili duygularını ve düşüncelerini yansıtmalıdırlar.
4. Geribildirim: etkin bir iletişim için geribildirimin olması önemli bir özelliktir. Geribildirim
uygun ve yerinde sorular sorarak alınabilir,açıklama istenerek sağlanabilir.geribildirimin
alınması için iletişimin iki ya da çok yönlü olması gerekir.
5. Ortak amaç olması: Ortak amaç iletişimin bir yönlü olması tehlikesini ortadan kaldırır.
6. Konuşanın özellikleri: etkin iletişim için konuşanın güvenli olması,iletileri açık ve net olarak
sunması, önyargısız olması, yeterli bilgiye sahip olması gibi özellikleri taşıması gerekir.
7. Dinleme: etkin iletişim için iletişime katılanların birbirlerini dinlemeleri önemlidir.Etkin bir
dinleme iletilerin doğru alınmasını ve doğru yorumlanmasını,gerektiğinde geribildirim
verilmesini,gerektiğinde açıklama istenmesini,bilgi verilmesini sağlar.
8. Göndericinin saygınlığı. Göndericinin ya da onun içinde bulunduğu grubun saygınlığının
yüksek olması iletişimin etkinliğini olumlu yönde etkiler
9.Bilgi ve deneyim: iletişime katılanlar iletileri varolan ilgilerine ve deneyimlerine göre
değerlendirir.Bu nedenle iletişimin konusuyla ilgili bilginin ve deneyimin olması etkin iletişim
için yararlıdır.
KİTLE İLETİŞİMİ

Kitle iletişimi terimi alıcısının gruplardan daha büyük kitleler ve iletişim araçlarının kendine
özgü özeliklere sahip olduğu bir iletişim türünü gösterir.Günümüzdeki hızlı bilimsel ve
teknolojik gelişmeler tüm insanların kitle iletişim araçlarıyla iç içe olmasını,onlarla sürekli bir
etkileşimde bulunmasını zorunlu kılmaktadır.Hiçkimse kitle iletişiminden kaçamamakta olumlu
ya da olumsuz yönde mutlaka etkilenmektedir.Ktile iletişiminin amaçları arasında kitlelerde
bazı etkiler yaratmak,kitleleri eğitmek,bir konu ile ilgili olarak kamuoyu yaratmak için
propaganda yapmak,kitlelerde istenen yönde değişiklikler yaratmak,reklam yapmak
sayılabilir.Bunları yaparak hedef kitlenin değer yargıları,kültürel özellikleri
değiştirilebilmektedir.
Kitle iletişim araçları genellikle birden çok duyu organına hitap eder.Bu araçlar arasında
kitap,gazete,dergi,radyo,televizyon sayılabilir.bunların tümü ülkemizde de kullanılmakta
insanlar istenen yönde etkilenebilmektedir. En yaygın biçimde kullanılanlar radyo ve
televizyondur,yazılı iletişim araçlarının kullanılması diğer ülkelere göre çok düşük
düzeydedir.Özellikle televizyon hem göze hem kulağa hitap ettiği için kişilere pek bir yük
yüklemediği için,izlenmesi kolay olduğu için yaygın olarak kullanılan bir kitle iletişim aracıdır.
Kitle iletişim araçları genellikle toplumun çok küçük bir kesiminin elindedir. Bu nedenle
verdikleri iletiler tüm topluma mal edilemez.bu durum toplum ve kültür yönünden potansiyel bir
tehlike oluşturabilir. Çünkü bunlar zamanla toplumun yerine de karar veren bir konuma
gelebilmektedir.Bunun dışında kitle iletişim araçlarının etkinliğinin artması kişiler arası iletişimi
azaltmakta, insanları gerçek yaşamdan uzaklaştırabilmekte,insanları yanlızlığa itmektedir.
KİŞİLERARASI İLETİŞİMLE KİTLE İLETİŞİMİ ARASINDAKİ FARKLAR
-Kişiler arası iletişimde gönderici bir canlıyken kitle iletişiminde bir cansız varlıktır.
-Kişiler arası iletişimde ileti daha bireysel ve özelken kitle iletişiminde daha geneldir.
-Kişiler arası iletişimde gönderici alıcıyı tanır,kitle iletişiminde gönderciyle alıcılar birbirini
tanımaz,alıcılar belirsizdir.
-Kişiler arası iletişimde ortam dar ya da küçük,kitle iletişiminde çok geniştir. Kişiler arası
iletişim bir yönlü,iki yönlü ya da çok yönlü olabilir oysa kitle iletişimi genellikle bir yönlü bir
iletişim sürecidir.
-Kişiler arası iletişimde genellikle geri bildirim beklenir,kitle iletişiminde genellikle geri bildirim
verilmez.Bu da iletişimin etkinliğinin belirsiz olmasına yol açar.kitle iletişiminin etkinliği ancak
bir süre sonra anlaşılır. Örneğin,kitle iletişim araçlarıyla yapılan seçim propagandasının
etkinliği seçimlerde belli olur.

Mais conteúdo relacionado

Mais de www.tipfakultesi. org (20)

Koah
KoahKoah
Koah
 
Dr önder tani ve siniflama
Dr önder tani ve siniflamaDr önder tani ve siniflama
Dr önder tani ve siniflama
 
Diyabetes mellitus
Diyabetes mellitusDiyabetes mellitus
Diyabetes mellitus
 
Bronşektazi
BronşektaziBronşektazi
Bronşektazi
 
Bbh'da pnömoni
Bbh'da pnömoniBbh'da pnömoni
Bbh'da pnömoni
 
Astım tanı ve sınıflama
Astım tanı ve sınıflama Astım tanı ve sınıflama
Astım tanı ve sınıflama
 
Astım ve koah ilaç farmakolojisi
Astım ve koah ilaç farmakolojisiAstım ve koah ilaç farmakolojisi
Astım ve koah ilaç farmakolojisi
 
Astim tedavileri
Astim tedavileriAstim tedavileri
Astim tedavileri
 
Astim tani ve tedavi rehberi
Astim tani ve tedavi rehberiAstim tani ve tedavi rehberi
Astim tani ve tedavi rehberi
 
Astım ilaçları
Astım ilaçlarıAstım ilaçları
Astım ilaçları
 
Ape
ApeApe
Ape
 
bronkoskopi ünitesi yönetimi
bronkoskopi ünitesi yönetimi bronkoskopi ünitesi yönetimi
bronkoskopi ünitesi yönetimi
 
Akciğer kanseri
Akciğer kanseriAkciğer kanseri
Akciğer kanseri
 
Akut ve subakut öksürük
Akut ve subakut öksürükAkut ve subakut öksürük
Akut ve subakut öksürük
 
bronşit ve bronlşektazi alevlenme tedavisi
bronşit ve bronlşektazi alevlenme tedavisibronşit ve bronlşektazi alevlenme tedavisi
bronşit ve bronlşektazi alevlenme tedavisi
 
pah
pahpah
pah
 
pnömotoraks
pnömotoraks pnömotoraks
pnömotoraks
 
Elif seminer
Elif seminerElif seminer
Elif seminer
 
Yetişkinlerde tüberkülozun akut formları
Yetişkinlerde tüberkülozun akut formlarıYetişkinlerde tüberkülozun akut formları
Yetişkinlerde tüberkülozun akut formları
 
Uçak yolculuğu ve oksijen tedavisi
Uçak yolculuğu ve oksijen tedavisiUçak yolculuğu ve oksijen tedavisi
Uçak yolculuğu ve oksijen tedavisi
 

Dil ve iletisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)

  • 1. DİL VE İLETİŞİM İnsanlar çeşitli duygularını,düşüncelerini,gereksinmelerini,isteklerini birbirlerine iletmek ,benzer biçimde diğer insanlarında çeşitli özelliklerini öğrenmek için iletişime girmek zorundadırlar. Günlük yaşamın karmaşık sorunlarını insanlar iletişime girerek çözerler.Duygularını, düşüncelerini aktarırlar,olayları anlatırlar,düşlerini ortaya koyarlar,gelecekle ilgili planlarını söylerler. Tüm bu etkinlikler insanlar arasındaki çeşitli etkinliklerle gerçekleştirilir. İnsanlar arasındaki bu tür etkileşimler yeni bilgilerin aktarılmasını,o toplum için önemli olan kültürel özelliklerin sürmesini, kuşaktan kuşağa geçmesini sağlar.Bu etkinlikler dil kavramıyla anlatım bulur. Dil, insanlarda bir etki yaratan,uyaran özelliği taşıyan sembollerden oluşmuş soyut bir sistemdir.Sembol, çeşitli kavramları,nesneleri,olayları simgeleyen ortak anlam taşıyan uyaranlardır.Semboller sözlü olabildiği gibi yazılı işarete(yazı,karikatür) dayalı da olabilir. Dilin işlev görebilmesi için, onu kullanan kişiler arasında bazı ortak özelliklerin olması ve tanınması gerekir. Dil insanlar arasında bir bilginin aktarılmasını sağlamalı,semboller iletilen kişide bir etki yaratmalı ve bunları kullanan kişiler için semboller belli bir anlam taşımalıdır.Konuşma dili ile ortamda bulunmayan bir nesne ya da olay anlatılabilmeli,geçmişte olmuş ya da gelecekte olabilecek olaylar aktarılabilmelidir.Ayrıca konuşma dilindeki semboller bir araya getirilerek yeni anlam taşıyan kavramlar türetilebilmelidir. İnsan kültürü olan tek canlıdır. Bunun nedeni insanların konuşma dilinin olmasıdır.Diğer hayvanların bazı türlerinde insanlar gibi toplu halde yaşamalarına,sınırlı sayıda da olsa sembol kullanmalarına karşın bir kültürleri yoktur. Çünkü bunlarda bir kültür yaratacak ve kültürün öğelerini kuşaktan kuşağa aktaracak bir dil gelişmemiştir.
  • 2. KONUŞMA DİLİNİN GELİŞMESİ Konuşma dili,insan seslerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan belirli bir yapısı ve kuralları olan soyut bir sistemdir.Bir bebek doğduktan sonra ilk sesi ağlayarak çıkartır. Bir bebeğin ağlaması belli bazı duygularını ya da gereksinmelerini gösterse de konuşma dili açısından bir anlam taşımaz. Bebeğin ağlaması annede özel bir anlam oluşturabilir fakat diğer insanlarda aynı anlamı oluşturmaz. Bebek doğduktan sonra çeşitli sesler çıkartır. Erişkinler için bu sesler çok anlam taşımasa da bunların çevresel uyaranlara karşı bir tepki olduğu saptanmıştır. 1. yaş içinde çocuk kendiliğinden bazı sesler çıkarmaya giderek çevresindeki erişkinlerin konuşmalarına benzer sesler çıkarmaya başlar.Zamanla bu sesler erişkinlerinkine daha çok benzer ve anlamlı olmaya başlar.Çevresindeki erişkinler bu seslere çeşitli tepkiler gösterirler, bazı sesleri pekiştirirler. Bunun sonucunda çocuk o sesleri daha çok yineler. Bunlar olurken çocuğun duygusal ve davranışsal iletişim becerileri de gelişmektedir.Çocuklar 2 yaşına doğru iki sözcükten oluşan cümleler kurarlar.2 yaşından 5 yaşına kadar olan dönem konuşma dilinin en hızlı geliştiği dönemdir.Çocuklar bu dönemde uzun cümleler kurmaya başlar,sözcük dağarcıklarını zenginleştirirler.
  • 3. KONUŞMA DİLİ VE DÜŞÜNME Konuşma diliyle düşünme süreci arasındaki ilişkiyle ilgili çeşitli görüşler öne sürülmüştür burada bunların sonuçları verilecektir. Düşünme işlevinde sözlü olmayan sembollerin kullanıldığı bilinmektedir. Çeşitli algılarla oluşan imgeler, şekiller gibi içsel semboller düşünme sürecinde rol oynarlar. İçsel sembollerin anlamlandırılmasında ise konuşma dilindeki sözcüklerin,kavramların,sembollerin önemi büyüktür.Konuşma diliyle düşünme arasındaki ilişki bir iç içeliği gösterir.Düşünmek sessiz konuşmak, konuşmak düşünceleri seslendirmektir.Karşılıklı bir ilişki olduğu kabul edilmekle birlikte birbirlerini etkilemeleri eşit oranda değildir. Dil düşünceleri aktarmada önemlidir, algısal süreçleri etkiler,fakat düşüncenin içeriğini tümüyle belirlemez. Düşünme sürecinde yeni bir sonuç ortaya çıkmış ve bunun konuşma dilinde sembol olarak karşılığı yoksa düşünme süreciyle yeni bir sözcük veya kavram yaratılır.Düşünme sürecinin ürünleri konuşma diliyle dışa yansıtılır.,düşüncelerin yansıtılması için dil gereklidir.Fakat dil içsel sembolleri yaratmada her zaman yeterli olmayabilir. KONUŞMA DİLİNİN YAPISI Tüm konuşma dilleri belli temel seslerden oluşur. Bu temel sesler sesli ya da sessiz harflerdir. Bunların tek başlarına bir anlamları yoktur. Konuşma dilinin bir anlam farkı oluşturan ses birimine fonem denir. Konuşma dilinde yer alan sesli ve sessiz her harf birer fonemdir. Birden çok fonemin birleşmesinden oluşan ve konuşmanın anlamlı en küçük birimine morfem denir. Morfemler heceler ya da bir heceli sözcüklerdir.Bazı morfemler ya da birden çok morfem tek başlarına anlamlı yapılar oluştururlar.bu yapılara sözcük denir.Sözcüklerin bir dilin gramer kurallarına göre dizilerek oluşturdukları bir yargı bildiren yapılara cümle denir.Dilbilimciler cümlelerin incelenmesinin salt gramer kurallarına göre yapılmasının yetersiz olacağını öne sürerler. Onlara göre böyle bir incelemede konuşanın niyetinin de göz önüne alınması gerekir.
  • 4. Cümlenin yapısı 1.Yüzeysel yapı: bir cümledeki sözcüklerin gramer kurallarına uygun olarak dizilip dizilmemeleri o cümlenin yüzeysel yapısını oluştur. 2.Derin yapı: bir cümleyi oluşturan sözcüklerin simgelediği kavramlar arasındaki ilişkiyi gösterir.bir başka deyişle söylenenin altında yatan anlamı gösterir. İLETİŞİM İnsan toplumsal bir varlık olarak sürekli diğer insanlarla etkileşimde bulunmak zorundadır. İnsanlar bu ilişkilerle sevgi,saygı,ait olma,duygularını ve düşüncelerini anlatma,kendini ve başkalarını tanıma gereksinmelerini karşılar.İletişim günlük yaşamın her alanında gerekli ve önemli bir süreçtir.İnsantoplumsal rollerini ve sorumluluklarını iletişim aracılığıyla gerçekleştirir. İletişimin birden çok amacı ve işlevi olmakla birlikte en dar anlamda amacı bilginin taşınmasıdır.İletişim kişiler ya da gruplar arası ileti aktarımıdır.İletişim,iki birim arasındaki her türlü bilgi alışverişidir.İletişim insanlar ya da grupların birbirlerini etkilemek için ortaya koydukları her türlü bilgi alışverişidir.yukarıdaki tanımların ortak noktası bir iletinin bir başka kişi ya da gruba herhangi bir biçimde aktarılmasıdır.Bu iletiyle karşıdaki kişide bir etki yaratılmak istenir.
  • 5. İletişim Sürecinin Öğeleri Herhangi bir iletişimde bulunabilmemiz için karşımızda bir kişinin ya da bir grubun olması gereklidir. Karşımızdakine gönderilecek bir ileti, iletinin gönderildiği bir kanal ve tüm bunların yer aldığı bir ortam gereklidir.Bir iletişimin olması için bazı koşullar yerine getirilmelidir. Bir kişi bir başka kişi ya da bir grupla iletişim kurabileceği gibi iletişim kitle iletişimi de olabilir.İki ya da daha çok insan arasında karşılıklı iletilerle kurulan iletişim sürecine kişiler arası iletişim denir.Bu etkileşim sürecinin öğeleri şunlardır. 1.Gönderici(kaynak): İletmek istediği bir iletisi olan, bir iletişim başlatan, iletiyi düzenleyen ve alıcıya gönderen kişi ya da gruptur.Kişiler arası iletişimde gönderici bir kişi ya da bir gruptur. Kitle iletişiminde ise gönderici cansız nesnelerdir(gazete, televizyon).Göndericinin bir iletişim sürecini başlatabilmesi için yeterli bilgi ve beceriye sahip olması,iletiyi gerçeklere ve alıcının sosyokültürel düzeyine uygun biçimde düzenlemesi gerekir. 2. İleti(mesaj): Göndericinin alıcıya iletmek istediği bilgiler, duygular,düşünceler,isteklerdir. İletiler alıcının yaşına,cinsiyetine,eğitim düzeyine,toplumsal statüsüne,içinde bulunduğu ruhsal-toplumsal duruma uygun olmalıdır.İletiler sözlü,yazılı, çeşitli sesler,semboller,jestler,mimikler, beden hareketleri biçiminde olabilir.İletilerin altta yatan derin anlamları görünürdeki anlamlarından daha çok ve daha önemlidir.Ses tonu,iletilerin söylenme biçimi,vurgulamalar anlamı değiştirebilir. Sessizlik te bir ileti ve iletişim yolu olarak kabul edilir. 3.Kanal: Gönderici ile alıcı arasında yer alan iletinin gönderilme ve alınma yollarıdır. Kanallar görsel,işitsel,dokunsal nitelikte olabilir. Gerek kişiler arası iletişimde gerekse kitle iletişimde birden çok kanal kullanılabilir.Bu durum iletinin algılanmasını kolaylaştırır.
  • 6. 4.Alıcı(hedef): Göndericinin bir iletiyi gönderdiği ve üzerinde bir etki yaratmak istediği kişi ya da gruptur. Alıcı gönderilen iletiyi alarak yorumlar. İletişimin etkin olabilmesi için alıcının da gönderici gibi etkin bir rolde olması beklenir. Bu, alıcının geri bildirim vermesi demektir.Alıcının iletiyi yorumlamasında gerek kendisinin gerekse iletinin özelliklerinin önemi vardır. 5.Geribildirim(feedback): Alıcının iletiyi alarak değerlendirdiğini ve yorumladığını gösteren iletiyi aldıktan sonra göndericiye yanıt vermesidir.Alıcı iletiyi yorumladıktan sonra bir duygu, bir düşünce ya da bir davranış ortaya çıkar,bunlara uygun olarak göndericiye bir yanıt verir.Geribildirimin olması iletişim sürecinin istenen biçimde gerçekleştiğini gösterir. 6. Ortam: İletişim sürecinin gerçekleştiği yerin ve zamanın özelliklerini gösterir. İLETİŞİM SÜRECİ MODELLERİ İnsanlar genel olarak bir konunun anlaşılmasını kolaylaştırmak için, o konuyu basitleştiren çeşitli modeller Geliştirirler.Bu basitleştirilmiş modeller yararlı olmakla birlikte her şeyi tam olarak göstermemeleri bir eksiklik olarak düşünülür. 1.Bir yönlü iletişim:amacın göndericinin alıcıya bir bilgi aktararak onda bir etki yaratmak olduğu iletişim sürecidir.Burada gönderici etkin roldedir.,onun için önemli olan iletiyi alıcıya iletmektir. Alıcı edilgen roldedir.,iletişim sürecini etkilemez ve ondan geri bildirim verilmesi beklenmez.askerlikte üstün asta emir vermesi bu tür bir etkileşim sürecine örnektir. 2. İki yönlü iletişim: Burada iletişim sürecine hem göndericinin hem de alıcının etkin olarak katıldığı görülür. Gönderici iletiyi göndermekle kalmaz, alıcıdan geri bildirim vermesini bekler.Geribildirimin verilmesi alıcının iletiyi alarak değerlendirdiğini ve yorumladığını gösterir. Gönderici iletiyi ve kendini bu geri bildirime göre yeniden değerlendirir.
  • 7. 3. Çok yönlü iletişim: Göndericinin ve alıcının birbirini karşılıklı olarak aynı zamanda etkiledikleri iletişim sürecidir. Çok yönlü iletişim sürecinde iletişime katılanların ikisi de hem gönderici hem de alıcıdır.İkisi de birbirlerine hem ileti gönderir hem de geri bildirim verirler. Her iki tarafta etkin roldedir. Bunlardan hangisinin gönderici hangisinin alıcı olduğunu ayırt etmek güç olduğu gibi gerekli de değildir. İLETİŞİM TÜRLERİ 1.Sözlü iletişim: Konuşma dili iletişimin temel araçlarından biridir ve salt insanlara özgüdür. İnsanların kullandığı semboller arasında sözcükler en üst düzeyde olanlar ve en çok kullanılanlardır. Sözcükler aracılığıyla birey kendini ortaya koyabilir,başkalarının davranışlarını etkileyebilir. Sözlü iletişimi gerek günlük yaşamımızda gerekse meslek yaşamımızda kullanmak zorundayız. Bu nedenle sağlık elemanları sözlü iletişimi iyi bilmeli ve uygulamalıdır. 2. Sözsüz iletişim: Bireyin duygularını,düşüncelerini,isteklerini karşısındakine bilinçli ya da bilinçdışı olarak çeşitli araçlarla iletmesidir.Sözsüz iletişim toplumun kültürüyle ilgilidir.Sözsüz iletişim araçları arasında görünüş,yüz anlatımları, el ve baş hareketleri, göz hareketleri,dokunma,dinleme,sessizlik,iki kişi arasındaki uzaklık sayılabilir.genellikle sözlü iletişime eşlik ederler.Böylece sözlü iletişimin etkisini arttırabilir,azaltabilir ya da tam tersi bir etki yaratabilir.
  • 8. ETKİN İLETİŞİMİN KOŞULLARI İletişim sürecinin etkinliği bazı özelliklerin olmasına bazı koşulların sağlanmasına bağlıdır. 1.Sembollerin anlamı: etkin iletişim için kullanılan sembollerin herkes için aynı anlamı taşıması gereklidir. 2.Dilin kullanılması. Kullanılan dil açık ve yalın olmalı,özel bir dalla ilgili terimleri kullanmaktan kaçınılmalıdır. 3. Gözlem yapma: iletişime katılanlar birbirlerinin kullandıkları sözsüz iletişim araçlarını gözlemeli,bunlarla ilgili duygularını ve düşüncelerini yansıtmalıdırlar. 4. Geribildirim: etkin bir iletişim için geribildirimin olması önemli bir özelliktir. Geribildirim uygun ve yerinde sorular sorarak alınabilir,açıklama istenerek sağlanabilir.geribildirimin alınması için iletişimin iki ya da çok yönlü olması gerekir. 5. Ortak amaç olması: Ortak amaç iletişimin bir yönlü olması tehlikesini ortadan kaldırır. 6. Konuşanın özellikleri: etkin iletişim için konuşanın güvenli olması,iletileri açık ve net olarak sunması, önyargısız olması, yeterli bilgiye sahip olması gibi özellikleri taşıması gerekir. 7. Dinleme: etkin iletişim için iletişime katılanların birbirlerini dinlemeleri önemlidir.Etkin bir dinleme iletilerin doğru alınmasını ve doğru yorumlanmasını,gerektiğinde geribildirim verilmesini,gerektiğinde açıklama istenmesini,bilgi verilmesini sağlar. 8. Göndericinin saygınlığı. Göndericinin ya da onun içinde bulunduğu grubun saygınlığının yüksek olması iletişimin etkinliğini olumlu yönde etkiler 9.Bilgi ve deneyim: iletişime katılanlar iletileri varolan ilgilerine ve deneyimlerine göre değerlendirir.Bu nedenle iletişimin konusuyla ilgili bilginin ve deneyimin olması etkin iletişim için yararlıdır.
  • 9. KİTLE İLETİŞİMİ Kitle iletişimi terimi alıcısının gruplardan daha büyük kitleler ve iletişim araçlarının kendine özgü özeliklere sahip olduğu bir iletişim türünü gösterir.Günümüzdeki hızlı bilimsel ve teknolojik gelişmeler tüm insanların kitle iletişim araçlarıyla iç içe olmasını,onlarla sürekli bir etkileşimde bulunmasını zorunlu kılmaktadır.Hiçkimse kitle iletişiminden kaçamamakta olumlu ya da olumsuz yönde mutlaka etkilenmektedir.Ktile iletişiminin amaçları arasında kitlelerde bazı etkiler yaratmak,kitleleri eğitmek,bir konu ile ilgili olarak kamuoyu yaratmak için propaganda yapmak,kitlelerde istenen yönde değişiklikler yaratmak,reklam yapmak sayılabilir.Bunları yaparak hedef kitlenin değer yargıları,kültürel özellikleri değiştirilebilmektedir. Kitle iletişim araçları genellikle birden çok duyu organına hitap eder.Bu araçlar arasında kitap,gazete,dergi,radyo,televizyon sayılabilir.bunların tümü ülkemizde de kullanılmakta insanlar istenen yönde etkilenebilmektedir. En yaygın biçimde kullanılanlar radyo ve televizyondur,yazılı iletişim araçlarının kullanılması diğer ülkelere göre çok düşük düzeydedir.Özellikle televizyon hem göze hem kulağa hitap ettiği için kişilere pek bir yük yüklemediği için,izlenmesi kolay olduğu için yaygın olarak kullanılan bir kitle iletişim aracıdır.
  • 10. Kitle iletişim araçları genellikle toplumun çok küçük bir kesiminin elindedir. Bu nedenle verdikleri iletiler tüm topluma mal edilemez.bu durum toplum ve kültür yönünden potansiyel bir tehlike oluşturabilir. Çünkü bunlar zamanla toplumun yerine de karar veren bir konuma gelebilmektedir.Bunun dışında kitle iletişim araçlarının etkinliğinin artması kişiler arası iletişimi azaltmakta, insanları gerçek yaşamdan uzaklaştırabilmekte,insanları yanlızlığa itmektedir. KİŞİLERARASI İLETİŞİMLE KİTLE İLETİŞİMİ ARASINDAKİ FARKLAR -Kişiler arası iletişimde gönderici bir canlıyken kitle iletişiminde bir cansız varlıktır. -Kişiler arası iletişimde ileti daha bireysel ve özelken kitle iletişiminde daha geneldir. -Kişiler arası iletişimde gönderici alıcıyı tanır,kitle iletişiminde gönderciyle alıcılar birbirini tanımaz,alıcılar belirsizdir. -Kişiler arası iletişimde ortam dar ya da küçük,kitle iletişiminde çok geniştir. Kişiler arası iletişim bir yönlü,iki yönlü ya da çok yönlü olabilir oysa kitle iletişimi genellikle bir yönlü bir iletişim sürecidir. -Kişiler arası iletişimde genellikle geri bildirim beklenir,kitle iletişiminde genellikle geri bildirim verilmez.Bu da iletişimin etkinliğinin belirsiz olmasına yol açar.kitle iletişiminin etkinliği ancak bir süre sonra anlaşılır. Örneğin,kitle iletişim araçlarıyla yapılan seçim propagandasının etkinliği seçimlerde belli olur.