SlideShare uma empresa Scribd logo
1 de 2
Reklamcılığın Gelişimi
Antik çağda reklama gereksinim yoktur. Bu devrede reklam ne yapısal ne işlevsel bir
zorunluluktur. Aile ekonomisinin, kapalı ekonomik düzenin geçerli olduğu bir ortamda
reklamın yeri olamaz. Eski Yunan, Finike ve Mısır uygarlıklarının tapınaklarında,
papurüslerde bıraktığı şekilleri bir reklam olarak görmek kuşkusuz olanaksızdır. Bu yazı ve
şekiller, satış için üretimle ilgili olan bir eylemden çok, tanıtmaya yönelik bir iletişim ve çoğu
kez güzel sanatlarla ilgili bir nitelik taşımaktadır.
Günümüzdeki reklamcılık anlayışı ve uygulamasının ilk izlerini görebilmek için Orta çağa
kadar beklemek gerekmiştir. Orta Çağ’ın ekonomik ve toplumsal yapısını reklamın oluşması
için gerekli ilk koşulu yaratmıştır. Feodal yapıda zorunlu iş bölümünün ortaya çıkardığı
tüketici-üretici ayrımı reklamın oluşmasında ilk gerek koşul niteliğindedir.
İş bölümü ve mesleklerin ortaya çıkması, tezgahların kullanılmaya başlaması, üretimde elde
edilen fazla için pazar aramak, hatta kimi kez pazarlarda malı satabilme endişesi reklamcılığın
doğmasında birincil etken olmuştur.
Tüketici-üretici kesin ayırımı yanında pazarlara açılma, reklamcılığın vazgeçilmez
koşullarıdır. Ancak reklamın biçimsel bir öğesi olan iletişim araçlarıyla ilgili teknik gelişim
reklamcılık tarihinde önemli bir yer tutar. Nitekim, matbaanın bulunması ile hem etkin bir
yayılma başarılmış hem de o zamana dek insandan oluşan “media” (tellal) yerini önce yazılı
sonra görsel işitsel araçlara terketmiştir.
19. Yüzyılda Avrupa’da başlayan sanayi devriminin reklam üzerindeki yansımaları esas
olarak üretim sistemindeki değişikliklerde kendini gösterir. Teknik gelişmeler, zamanla küçük
üretim birimlerinin yerlerini makineyle üretim yapan büyük birimlere bırakması sonucunu
yaratmıştır. Gerekli makinaların yüksek maliyetlerinin amortismanı ise, ancak yoğun bir
kullanımla olacaktır. Doğal ve zorunlu olarak üreticilerin, seri ve kitle üretime geçmesi
gerekliydi. Bu zorunluluk yoğunlaşmış büyük üretim ünitelerinin ortaya çıkması olgusunu
hazırlamıştır. Diğer yönden, kendileri de teknik gelişmelerin bir sonucu olan ulaştırma
araçlarındaki hızlı gelişmeler, giderek uzaklaşan tüketim yerlerine malların aktarılmasını
kolaylaştırmaktadır.
Gerçekte, gittikçe güçleşen bir üretim mekanizması, buna paralel olarak tüketiminde artmasını
gerektirir. Aksi durumda, ekonomik dengenin bozulması sözkonusu olabilecektir. Öte yandan
toplumun gelir düzeyinin yükselmesi ancak üretilen malları satın alabilmesi koşuluyla
mümkündür.
Endüstriyel devrimin üretim alanındaki bu gelişmelerine koşut olarak tüketicilerin yaşam
biçimleri de değişmiştir. Bir yandan gelir düzeyi yükselirken diğer yandan seri halindeki
üretimin, satılan mal ve hizmetlerin fiyatını düşürmesi, giderek tüketim isteklerinin artması
sonucunu doğurmuş ve kısa bir zamanda, endüstriyel toplum, belirli merkezlerde yoğunlaşmış
bir kitle üretimi ile giderek dinamikleşen ve çeşitlenen bir tüketim ile kendini karşı karşıya
bulmuştur. Bu trendin doğal bir sonucu olarak üretilen mal ve hizmetlerin sürümü ile buna
karşıt olarak da tüketicilerin aradıkları malları bulabilmesi sağlanmalıydı. Pazarlama
teknikleri ve bu teknikler arasından özellikle reklam, bu gereksinmeyi yanıtlayacak bir araç
olarak kısa zamanda önemini ortaya koydu.
Reklamın önemi özellikle endüstriyel devrimin 3 önemli olgusundan kaynaklanmaktadır,
a- Üretilen mallar giderek standartlaşmıştır. Onların satışının sağlanması, bu mallara
psikolojik değer kazandıran bir eleman gerektirmektedir. Reklam, bolluk ekonomisine özgü
mallara özel psikolojik değer kazandıran bir araç olarak bu işlevi üstlenmektedir.
b- Gelir düzeyinin yükselmesi, bireylerin gelirlerini kullanma biçimlerini etkilemiştir. Artık
temel gereksinmeleri karşıladıktan sonra bireylerin bir miktar daha kullanılabilir gelirleri
kalmaktadır. Tüketici bu gelirleri tüketim alanında yönlendirmek istemektedir. Reklam için
bu durumdan yararlanmak, talep yaratmakla görevlendirildiği mallara doğru talebi çekmek
için ideal bir ortam doğmuştur.
c- Endüstriyel devrimle birlikte üretici ile tüketici arasındaki mesafe artmıştır. Dağıtımın
yapısı değişmiştir, süpermarketler, departmanlı mağazalar ortaya çıkmıştır. Bu mağazalarda
tüketici mal seçerken seçimini kendi başına yapmaktadır. Bu tip dağıtımda, artık kendisine
öneride bulunan küçük satıcı ortadan kalkmıştır. O küçük satıcıların yerini reklam almaktadır.
Bunun yanısıra marka altındaki satışların yaygınlaşması denebilir ki reklamın ön
koşullarından birini daha ortaya çıkarmıştır. Reklam markaya bir kişilik dolayısıyla malın
üreticisine gerçek bir ekonomik güç kazandırmıştır.
Endüstriyel devrimle başlayan iletişim alanındaki gelişmeler, üreticilere, daha kolaylıkla
tüketicilere yönelmek, ulaşmak olanağı sağlamıştır. Özellikle günümüzde basın alanında
ulaşılan teknik düzey radyo ve özellikle televizyondaki gelişmeler hemen hemen ulaşılmak
istenen tüm olası tüketiciye gitme imkanını sağlamıştır. Bu kitle iletişim araçlarındaki
gelişmeler reklam tekniklerinde de gelişmeyi zorunlu kılmıştır.
Reklam artık firmalar için vazgeçilmez bir yönetim işletme faaliyeti haline gelmiştir. Ürün ve
hizmet reklamlarına harcanan meblağlar gittikçe yükselen bir grafik çizmektedir.
Ülkemizde reklamcılığın gelişimini de kısaca şöyle özetleyebiliriz: 1864’te ticari nitelikte bir
gazete ilanı olarak Tercüman-ı Ahval’de yayınlanan ilk reklam, batıya oranla çok daha dar
boyutlarda gelişmiştir. Ülkemizde bilinçli reklam uygulaması oldukça yenidir.
1950 yıllarına değin ekonomik girişimlerin büyük bölümünün devletin tekelinde bulunması
reklama duyulan gereksinmenin sınırlı kalmasına neden olmuştur. 1950’den sonra özel
girişimciliğe dayalı rekabet ortamı oluşmaya başlamış bu de ekonomideki reklam giderlerinin
hız kazanmasına yol açmıştır. Yine bu tarihlerde radyo reklama açılmış, radyo reklam
kuşakları bankalar, büyük ticari firmalar ve resmi ya da yarı resmi kuruluşlara özel
programlar düzenlemek için kiralanmıştır. Ekonomik hayatın değişmesiyle etkinliği artan
reklamcılık, basını da etkilemiştir. Geleneksel resmi gazetecilik anlayışı terkedilerek halkın
ilgisini çekebilecek resimli, tefrikalı gazeteler yayınlanmaya başlanmıştır.
Ülkemizde reklamcılığın önem ve yoğunluk kazanması 20 yy. ikinci yarısına rastlar. Bu
dönemin başlarında özellikle Gripin, Opon, Fay için yapılan reklamlar dönemin yoğun basın
reklamlarına gösterilebilecek en özgün örnekler olarak dikkat çekmektedir.

Mais conteúdo relacionado

Mais de Burhan Kadakal (20)

İ N Gİ Lİ Z C E K E Lİ M L E R
İ N Gİ Lİ Z C E  K E Lİ M L E Rİ N Gİ Lİ Z C E  K E Lİ M L E R
İ N Gİ Lİ Z C E K E Lİ M L E R
 
Mesih Deccal
Mesih  DeccalMesih  Deccal
Mesih Deccal
 
M O D E M Şİ F R E L E Rİ
M O D E M Şİ F R E L E RİM O D E M Şİ F R E L E Rİ
M O D E M Şİ F R E L E Rİ
 
Başvuru Yollama Metodu
Başvuru  Yollama  MetoduBaşvuru  Yollama  Metodu
Başvuru Yollama Metodu
 
Rakipler
RakiplerRakipler
Rakipler
 
Türkiye
TürkiyeTürkiye
Türkiye
 
Medya Stratejileri
Medya  StratejileriMedya  Stratejileri
Medya Stratejileri
 
Lobicilik
LobicilikLobicilik
Lobicilik
 
Reklam Kampanyası
Reklam  KampanyasıReklam  Kampanyası
Reklam Kampanyası
 
Reklamın Amacı
Reklamın  AmacıReklamın  Amacı
Reklamın Amacı
 
Reklam Bütçesi
Reklam  BütçesiReklam  Bütçesi
Reklam Bütçesi
 
Reklam
ReklamReklam
Reklam
 
Rakipler
RakiplerRakipler
Rakipler
 
Kalite Etkiler1
Kalite  Etkiler1Kalite  Etkiler1
Kalite Etkiler1
 
M I Y8
M I Y8M I Y8
M I Y8
 
M I Y9
M I Y9M I Y9
M I Y9
 
M I Y7
M I Y7M I Y7
M I Y7
 
M I Y1
M I Y1M I Y1
M I Y1
 
MÜŞ T E Rİ H Z R L
MÜŞ T E Rİ  H Z R LMÜŞ T E Rİ  H Z R L
MÜŞ T E Rİ H Z R L
 
M B A Iliskisel Pazarlama 14
M B A  Iliskisel  Pazarlama 14M B A  Iliskisel  Pazarlama 14
M B A Iliskisel Pazarlama 14
 

Reklamcılığın Gelişimi

  • 1. Reklamcılığın Gelişimi Antik çağda reklama gereksinim yoktur. Bu devrede reklam ne yapısal ne işlevsel bir zorunluluktur. Aile ekonomisinin, kapalı ekonomik düzenin geçerli olduğu bir ortamda reklamın yeri olamaz. Eski Yunan, Finike ve Mısır uygarlıklarının tapınaklarında, papurüslerde bıraktığı şekilleri bir reklam olarak görmek kuşkusuz olanaksızdır. Bu yazı ve şekiller, satış için üretimle ilgili olan bir eylemden çok, tanıtmaya yönelik bir iletişim ve çoğu kez güzel sanatlarla ilgili bir nitelik taşımaktadır. Günümüzdeki reklamcılık anlayışı ve uygulamasının ilk izlerini görebilmek için Orta çağa kadar beklemek gerekmiştir. Orta Çağ’ın ekonomik ve toplumsal yapısını reklamın oluşması için gerekli ilk koşulu yaratmıştır. Feodal yapıda zorunlu iş bölümünün ortaya çıkardığı tüketici-üretici ayrımı reklamın oluşmasında ilk gerek koşul niteliğindedir. İş bölümü ve mesleklerin ortaya çıkması, tezgahların kullanılmaya başlaması, üretimde elde edilen fazla için pazar aramak, hatta kimi kez pazarlarda malı satabilme endişesi reklamcılığın doğmasında birincil etken olmuştur. Tüketici-üretici kesin ayırımı yanında pazarlara açılma, reklamcılığın vazgeçilmez koşullarıdır. Ancak reklamın biçimsel bir öğesi olan iletişim araçlarıyla ilgili teknik gelişim reklamcılık tarihinde önemli bir yer tutar. Nitekim, matbaanın bulunması ile hem etkin bir yayılma başarılmış hem de o zamana dek insandan oluşan “media” (tellal) yerini önce yazılı sonra görsel işitsel araçlara terketmiştir. 19. Yüzyılda Avrupa’da başlayan sanayi devriminin reklam üzerindeki yansımaları esas olarak üretim sistemindeki değişikliklerde kendini gösterir. Teknik gelişmeler, zamanla küçük üretim birimlerinin yerlerini makineyle üretim yapan büyük birimlere bırakması sonucunu yaratmıştır. Gerekli makinaların yüksek maliyetlerinin amortismanı ise, ancak yoğun bir kullanımla olacaktır. Doğal ve zorunlu olarak üreticilerin, seri ve kitle üretime geçmesi gerekliydi. Bu zorunluluk yoğunlaşmış büyük üretim ünitelerinin ortaya çıkması olgusunu hazırlamıştır. Diğer yönden, kendileri de teknik gelişmelerin bir sonucu olan ulaştırma araçlarındaki hızlı gelişmeler, giderek uzaklaşan tüketim yerlerine malların aktarılmasını kolaylaştırmaktadır. Gerçekte, gittikçe güçleşen bir üretim mekanizması, buna paralel olarak tüketiminde artmasını gerektirir. Aksi durumda, ekonomik dengenin bozulması sözkonusu olabilecektir. Öte yandan toplumun gelir düzeyinin yükselmesi ancak üretilen malları satın alabilmesi koşuluyla mümkündür. Endüstriyel devrimin üretim alanındaki bu gelişmelerine koşut olarak tüketicilerin yaşam biçimleri de değişmiştir. Bir yandan gelir düzeyi yükselirken diğer yandan seri halindeki üretimin, satılan mal ve hizmetlerin fiyatını düşürmesi, giderek tüketim isteklerinin artması sonucunu doğurmuş ve kısa bir zamanda, endüstriyel toplum, belirli merkezlerde yoğunlaşmış bir kitle üretimi ile giderek dinamikleşen ve çeşitlenen bir tüketim ile kendini karşı karşıya bulmuştur. Bu trendin doğal bir sonucu olarak üretilen mal ve hizmetlerin sürümü ile buna karşıt olarak da tüketicilerin aradıkları malları bulabilmesi sağlanmalıydı. Pazarlama
  • 2. teknikleri ve bu teknikler arasından özellikle reklam, bu gereksinmeyi yanıtlayacak bir araç olarak kısa zamanda önemini ortaya koydu. Reklamın önemi özellikle endüstriyel devrimin 3 önemli olgusundan kaynaklanmaktadır, a- Üretilen mallar giderek standartlaşmıştır. Onların satışının sağlanması, bu mallara psikolojik değer kazandıran bir eleman gerektirmektedir. Reklam, bolluk ekonomisine özgü mallara özel psikolojik değer kazandıran bir araç olarak bu işlevi üstlenmektedir. b- Gelir düzeyinin yükselmesi, bireylerin gelirlerini kullanma biçimlerini etkilemiştir. Artık temel gereksinmeleri karşıladıktan sonra bireylerin bir miktar daha kullanılabilir gelirleri kalmaktadır. Tüketici bu gelirleri tüketim alanında yönlendirmek istemektedir. Reklam için bu durumdan yararlanmak, talep yaratmakla görevlendirildiği mallara doğru talebi çekmek için ideal bir ortam doğmuştur. c- Endüstriyel devrimle birlikte üretici ile tüketici arasındaki mesafe artmıştır. Dağıtımın yapısı değişmiştir, süpermarketler, departmanlı mağazalar ortaya çıkmıştır. Bu mağazalarda tüketici mal seçerken seçimini kendi başına yapmaktadır. Bu tip dağıtımda, artık kendisine öneride bulunan küçük satıcı ortadan kalkmıştır. O küçük satıcıların yerini reklam almaktadır. Bunun yanısıra marka altındaki satışların yaygınlaşması denebilir ki reklamın ön koşullarından birini daha ortaya çıkarmıştır. Reklam markaya bir kişilik dolayısıyla malın üreticisine gerçek bir ekonomik güç kazandırmıştır. Endüstriyel devrimle başlayan iletişim alanındaki gelişmeler, üreticilere, daha kolaylıkla tüketicilere yönelmek, ulaşmak olanağı sağlamıştır. Özellikle günümüzde basın alanında ulaşılan teknik düzey radyo ve özellikle televizyondaki gelişmeler hemen hemen ulaşılmak istenen tüm olası tüketiciye gitme imkanını sağlamıştır. Bu kitle iletişim araçlarındaki gelişmeler reklam tekniklerinde de gelişmeyi zorunlu kılmıştır. Reklam artık firmalar için vazgeçilmez bir yönetim işletme faaliyeti haline gelmiştir. Ürün ve hizmet reklamlarına harcanan meblağlar gittikçe yükselen bir grafik çizmektedir. Ülkemizde reklamcılığın gelişimini de kısaca şöyle özetleyebiliriz: 1864’te ticari nitelikte bir gazete ilanı olarak Tercüman-ı Ahval’de yayınlanan ilk reklam, batıya oranla çok daha dar boyutlarda gelişmiştir. Ülkemizde bilinçli reklam uygulaması oldukça yenidir. 1950 yıllarına değin ekonomik girişimlerin büyük bölümünün devletin tekelinde bulunması reklama duyulan gereksinmenin sınırlı kalmasına neden olmuştur. 1950’den sonra özel girişimciliğe dayalı rekabet ortamı oluşmaya başlamış bu de ekonomideki reklam giderlerinin hız kazanmasına yol açmıştır. Yine bu tarihlerde radyo reklama açılmış, radyo reklam kuşakları bankalar, büyük ticari firmalar ve resmi ya da yarı resmi kuruluşlara özel programlar düzenlemek için kiralanmıştır. Ekonomik hayatın değişmesiyle etkinliği artan reklamcılık, basını da etkilemiştir. Geleneksel resmi gazetecilik anlayışı terkedilerek halkın ilgisini çekebilecek resimli, tefrikalı gazeteler yayınlanmaya başlanmıştır. Ülkemizde reklamcılığın önem ve yoğunluk kazanması 20 yy. ikinci yarısına rastlar. Bu dönemin başlarında özellikle Gripin, Opon, Fay için yapılan reklamlar dönemin yoğun basın reklamlarına gösterilebilecek en özgün örnekler olarak dikkat çekmektedir.